Bilimsel Araştırma ve Yayın Teknikleri
       Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
   Öğretmenlik Uygulamaları
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
          Okul Deneyimi II
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
          Okul Deneyimi I
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
          Toplum ve Çevre
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
Evrimin Mekanizmaları ve Bilimsel Kanıtları
          Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
             Bilim Tarihi
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
Biyolojide Önemli Konular (Seçmeli II)
       Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
  Biyolojide Önemli Kavramlar
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024

Öğretim Teknolojileri ve Biyolojide Materyal Geliştirme
                     Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024

Öğrenme Öğretme Kuram ve Yaklaşımlar
        Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
    Özel Öğretim Yöntemleri I
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024
          Fen Teknoloji ve Toplum
Prof. Dr. Nasip DEMİRKUŞ (OCAK 2008)
Özel Öğretim Yöntemleri II Ders Notu        ÖÖYIOMK, OTM, BÖKAV , BSKON, BT , EV , ÇEV , ODI, ODII , ÖUYGBAYT, FTT, BMAT  BİK  FEL



  



Fen Teknoloji ve Toplumla İlgili Bazı Beyin Fırtınası-Nadası; Ödev, Soru ve Etkinlikleri (2005, 20062007, 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015)

Din, Siyaset, Devlet, Vahşi ve Doğal Laiklik, Rejim, Çevre, Demokrasi, Bilimsellik, Kavram ve Evrim ile İlgili Sorular Sorunlar ve Çözüm Önerileri                                             
                                                  
Öğretim Üyesi;Prof. Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2024   


Bir Yöntemde Bulunması Gereken Minimum Zorunlu Kriterler
Bir Konuyu Anlatırken Hangi Yöntem/leri Uygulayacağımız Belirleyen Kıstaslar Nelerdir?
Öğretim Yöntemlerini Doğru Uygulamanın Kaç Ayağı Vardır.
Yöntemleri Uygulamaya Koyarken Uyulması Gereken Öncelik Kuralı Prensibi Nedir?
En iyi yöntem hangi yöntemdir? 
Üç Sütun Yöntemi
 
Bulmaca Yönteminde

Animasyon Yöntemi
Komplementer Yöntem
Yap Boz Yöntemi
Karşılaştırmalı Yöntemi 
Ortak Özellikler Yöntemi  
Uyarı Yönteminde
 
Özel Ulak Frekansı
 
Zinciri Yöntemi
Etkileşimli Tamamlayıcı Yöntem

Özel Öğretim Yöntemleri Uygulamaları
Öğretim Materyallerinin Hazırlanmasında, Uyulması Gereken Bazı İlkeler Şunlardır
Biyolojide E18 Yöntemini nasıl Uygulayacağız
Konuyu/Kanunu/Kuralı/Kavramı Hayatla Bağdaştırmada Uyulması Gereken Kurallar (Güncelleme)
Örnek Seçilirken Uygulanan Kriterler
Özel Yöntem Seçmenin Kriterleri Ve Kuralları
Konuyla İlgili Kavram Eşik Bilgi Yoklama Kriterleri
Sınav Geri Bildirim Yönteminin Kriterleri
Tümdengelim Yöntemi
Gösteri Yönteminin Uygulanması
Soru İle Eşik Bilgi Yoklama Yönteminin Uygulanması
Konu Kanun Kavram ve Tanımın Önem Derecesini Belirlenmesi
Kavram Dersini İşlemede Dikkat Edilmesi Gereken Bazı Kurallar 
Öğrenci ve Hocanın Düşünsel Frekansının Özdeşleşmesinin Önemi
Neden öğrencinin D üşünsel Frekansını Yakalamak Önemlidir?
Güncelleme nasıl yapılır ve hangi bilgi havuzundan yararlanılır
Sınav Geri Bildirim Yöntemi
Geri Bildirim Yönteminin Uygulanması
Geri Bildirime Dayalı Anket Sorularından Yararlı-Verimli Sonuçlar Çıkarmanın Avantajları
Fen Bilimlerindeki Gelişmeler Sonucunda Ortaya Çıkan Sorunların Çözümüne Yönelik Bazı Uygulamalar
Gelişen Teknolojiye Bağlı Olarak Sadeleştirme ve Güncelleştirme Yönteminin Kriterleri
Gelişen Teknolojiye Bağlı Olarak Sadeleştirme ve Güncelleştirme Yönteminin Uygulanması
Fakültedeki Öğretim Elemanlarının Orta Öğretime Yaklaşımı Başarılı ve Verimli midir?
1-İntranet nedir? 2-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı nedir? 3-Extranet nedir?

K12 YÖNTEMİ                ÖZEL ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ II
K12 nin amacı
K12'nin Esas Amacı
K12 nedir?
K12 tam olarak neyi sağlar?
K12 hangi konuları sunmaktadır?
K12 nin standartları nelerdir?
K12 2004-2005 öğretim yılında hangi seviyede hizmet verecek?
K12 lise bir müfredatını sunacak mı ?

Örnek bir K12 dersi izleye bilir miyim?
K12 eğitimde ailelerin rolü nedir ? Çocuğumla çalışmayane kadar zaman ayılmalıyım?

K12 öğrenciler mi yoksa yetişkinler için midir?
K12 eğitimini ücreti nedir?
Müfredat ne tür yönerge ve açıklama materyallerini kapsar?
Aileler için hangi araçlardan yararlanılır ?
Çocuğum ilerleme hızını çalışarak artırabilir mi ?
Farklı konular için faklı sınıf seviyelerini seçebilir miyim?
K12 müfredatında bilgisayarın oynadığı rol nedir?
K12 Öğrencilerin çalışmaları bakımından, özel gereksinimlerini karşılıyor mu? Bu açıdan yetenekli öğrencilere nasıl yaklaşıyor?
Fen Programında öğrenciler ne öğrenirler?
Sanal AkÂdemiler
Sanal AkÂdemi nedir ve K12 onlarla nasıl örtüşür?
K12 ne çeşit bir destek sunar?
Ev Okulu
Sanal Okul Programları
KAYNAKÇA


M
     
   

      



Derse Devamın Gerekliliği, Mesleğini Kusursuz ve Rahmani Beceriyle Uygulayışın Önemi; Derse niçin devam etmeliyiz? Neden her derse devam zorunluluğu olmamalı? Hangi derse en az kaç saat devam edilmelidir? Ör. Hukuk Fakültesi ve Tıp Fakültesinde derse devam zorunluluğunun yüzdelerinin aynı olamayacağını düşünün. Derse devam eden öğrenci ne anlam taşır ve bize neyi ifade eder?
-Var olan uygulamalarda Teorik derslerde %70 uygulamalarda %80 devam zorunluluğu vardır.
1-Derse devam öğrencide işini ve görevini yapabilme alışkanlıklarını geliştirir.
2-Öğrencide ders akışını, iş hayatı/yaşamın güncelliğini ve değişimin önemini takip ediş alışkanlığı ve alışık tepkileri (refleksleri) geliştirir.
3-Öğrencinin ne kadar sorumluluk taşıdığının belirteçlerinden ya da göstergelerindendir
4-Mezun olduktan sonra mezuniyet not dizgesi (transkriptle/diplomasıyla) ya da mezuniyet belgesi ile beraber öğrencinin her derse kaç saat devem ettiği, özürlü-özürsüz kaç saat devam etmediği ve kaç saat rapor aldığı belirtilmelidir. Varsa ikinci iş ve özel haller belirtilmelidir.
5-Özürlü ve özürsüz devam durumu öğretmen atamalarında, işe alımlarda başvurulan ya da dikkate alınan belgelerden biri olmalıdır.
6-Devamsızlık sınırının üstünde derse devam ettiği belli saat karşılığında öğrenciye sorumluluk taşıması nedeniyle puan verilmelidir. Devamsızlık hakkını sınırda kullanan öğrenciye derse devam puanı verilmemeli 100 üzerinde aldığı not ya da puanı baz alınmalı.
7-Öğrencinin dersi dinleme ve tartışmalara katılması bedelinde 5-10 kanaat puanı verilmeli, bu eylemlere katılmayan öğrenciye sınavda 100 üzerinde aldığı not ya da puanı baz alınmalı.
Öneri;
- Öğrencinin devamsızlık hakkını tek havuzda toplayarak (16 haftada/20 gün) bir dersten diğerine aktarabilmelidir. Yani devamsızlık hakkını toplu olarak dersler arasında aktararak kullanabilmeli.
- Kız öğrencilerin ayda bir ya da iki gün (istediği günler) özel halleri nedeniyle derse gelmedikleri halde derse geldi gösterilmelidir.
- Belki de bazı derslerde devam zorunluluğu olmamalı, ancak özürlü, özürsüz ve özel hallerdeki devamsızlıklar mezuniyet belgesi ve diplomasına işlenmeli, tatbik/uygulayış ve etkinliklere belli bir oran verilmelidir.
- Belki de devam zorunluluğu oranı her derse özgü olmalıdır.
- Belki de bazı derslerde devam zorunluluğu olmalı bazı derslerde olmamalıdır.
- Belki de öğretmenin tercihine bırakılmalıdır.
- Bu olasılıklar uzman heyetlerce tartışılmalı gerekçeleriyle yeddi yeminle rapor edilerek uygulamaya konulmalıdır. Gerekirse uygulamalardan sonra gerekçeli raporla ve yeddi yeminle değiştirilmelidir.
- Bu şekilde öğrencinin fıtratı, ahlaki ve sorumluluk taşıma/taşıyış oranları hakkında bilgi edinilmiş olur.

Neden Ahlak ve Meslek Kanadı Birbirini Tamamlar? Neden mesleğimizi ve insancıl ahlakın her ikisini de öğretmek, öğrenmek, bilmek ve doğru uygulamak farzdır? Birinci ikinci ve üçüncü dünya savaşlarıyla bu sorunun ilişkisini izah ediniz. İnsanın bir kanadı meleği/ruh, akıl ve insani vicdanı, bir kanadı hayvanidir/nefis, zekâ ve hayvani vicdandır. Niçin İnsanın Meleği Kanadı (Meleği Akıl, Peygamberi Ruh, Peygamberi Vicdan ve İnsancıl Ahlak Kanadı) ve Hayvani Kanadıyla (zekâ , Nefis, Vahşi Vicdan ve Hayvani Ahlak Kanadı) Her Zaman Rahmani/İnsancıl Adreslerde Bulunuşu Alışık Tepki Haline Getirişi Farzdır? Niçin Derslerinize Çok İyi Çalışmalısınız ve Mesleğinizin Piri Uygulayıcısı Olmalısınız? Niçin Mesleğinin Piri Olan Bir İnsan Rahmani/İnsancıl Ahlaklı Değilse Yaratıklara Yararlı Olamaz Tam Tersine Zararlı Olur? Niçin Bir İnsan Peygamber Ahlaklıda Olsa, Mesleğinin Piri Değilse Yaratıklara Yararlı Olamaz Tam Tersine Zararlı Olur?

- Bir doktor düşünün mesleğin de yeterince bilgi, beceri, uygulayış ve kendini (toplumsal ilişki, bilgi, beceri ve uygulayışlarını) güncelleyiş marifetlerine sahip değilse Rahmani/İnsancıl ahlaklıda olsa hiç şüphesiz ki hastalarını eksik ve sakat tedavi edecektir.
- Bir doktor düşünün mesleğin de yeterince bilgi, beceri, uygulayış ve kendini (toplumsal ilişki, bilgi, beceri ve uygulayışlarını) güncelleyiş marifetlerine sahip ancak yeterince Rahmani/ insancıl ahlaka sahip değilse hiç şüphesiz ki hastalarına ve insanlığa icabeti liyakatli olmayacaktır. Kişisel egoları ve nefsi için emeğini ve hünerlerini insancıl değerlendiremeyecek ya da kullanmayacaktır. Örneğin, Kapitalist bir düşünce işletim sistemine sahipse parayı veren düdüğünü çalacaktır. Kısaca para için, ceddi için, keyfi için, ırkı için, parti için, örgüt için… Vb nedenle nefsi egolarına (keyfi ve/veya hayvani ya da şeytani istemlerine) dayalı kendini değerlendirecektir. Bu mantığı; zihninizde ve hayatınızdaki tüm meslek ve sanat dallarına güncelleyerek yaşantınızdaki uygulayışlarla mukayeseyi ya da karşılaştırışı muhakeme ediniz.
- Bu iki koşuldan hareketle siz gençler ve öğrenciler mesleğinizin öğrenim ve eğitimin başlangıç aşamasında iken; neden mesleğinizde yeterince bilgi, beceri, uygulayış, kendini güncelleyiş marifetine ve Rahmani/İnsancıl ahlaka sahip bilincinin farkındalığını kavrayışına; inanış ve iman edişinde oluşunuz çok önemlidir.
- Mesleğinde kusursuz bilgi, beceri, uygulayış, kendini güncelleyiş ve Rahmani/İnsancıl ahlaka sahip oluş sizin emek ve kazanç atınızdır. “Emek ve Kazanç Atınızın” edepsiz, terbiyesiz, vahşi, hayvani, şeytani ve sakat oluşu bir gün sizi maddi ve manevi perişan edeceğinden emin olunuz!!!


Öğretim, Öğrenim ve Eğitimi tanımlayınız, Süreçlerini ve Programlarını Tarif Ediniz? Örneğin, Öğretim Süreci ve Öğretilen Şeyin Önemi ve Gerekliliği Bilinci, Hayata Doğru, Liyakatli ve Rahmani/İnsancıl Ahlaklı Uygulanışıyla İlişkisel Tamamlanış;

Öğretim; Hedef kitleye bilgiyi aktarmak için yapılan her şeye öğretim deriz. Örneğin, Öğretmenin sınıftaki tüm davranış ve söylemleri öğretimle ilgilidir. Bir kavramı, konuyu, dersi… Vb her şeyi hedef kitleye öğretmek için gösterilen davranış, gayret ve öğretilen her şey öğretimdir.
Öğretim Süreci; Hedef kitleye öğretim için sunulan her şey ve geçen zamanın toplamını ifade eder. Öğretim için öğretilen her şey + geçen zaman=Öğretim süreci.
Öğretim Programı; Öğretimi gerçekleştirmek için öğreten tarafından hazırlanan programdır.
Öğrenim; Öğretimle bilgi sunulan hedef kitlenin öğrenmek için gösterdiği gayret ve tepkileri ya da her şeyi öğrenimi ifade eder. Örneğin, Öğrencinin öğrenmek amaçlı sınıftaki tüm davranış, tepki ve söylemleri öğrenimle ilgilidir.
Öğrenim Süreci; Hedef kitlenin öğrenim için gösterdiği gayret ve tepkileri ya da her şeyin toplamı ve geçen zaman Öğrenim Sürecini ifade eder.
Öğrenim Programı; Hedef kitle ve öğrencileri derse hazır bulunduruş için hazırlanan programdır.
Öğrenme; Öğretim ve Öğrenimle hedef kitle de oluşan bilinçsel değişimlerin toplamı öğrenmeyi ifade eder.
Öğrenme Süreci; Öğretim ve Öğrenim Süreçlerin toplamı öğrenme sürecini ifade eder.
Eğitim; Öğrenilen şeylerin hayata uygulayışta refleks (alışkanlık/alışık tepki) haline gelişidir.
Eğitim Süreci; Eğitimin geçekleşmesi için geçen tüm süreçlerin toplamını ifade eder.
Eğitim Programı; Eğitimi hedef kitlede gerçekleştirmek için hazırlanan programdır.
Örneğin, çocuğa elini yıkamayı öğretiriz, elini yıkamayı öğrenmiştir. Aklına bazen geldikçe ellerini yıkıyorsa öğrenme gerçekleşmiş eğitim gerçekleşmemiştir. Tekrar edilen uygulamalarla ellerini yıkamayı inandırmak, İman ettirmek ve refleks haline(alışkanlık/alışık tepki haline) getirilmişse eğitilmiş kabul edilir. Buda yetmez çünkü eğitim hedefine ulaşmamıştır. Eğer çocuk ellerini suyu israf etmeden ya da israf haramdır bilinciyle yıkıyor ve doğru kullanıyorsa eğitim hedefine ulaşmıştır. Bu örnek banyo yapması konusunda eğitilmiş bir kişinin suyu israf ederek banyo yapışı eğitimin hedefine ulaşmadığı anlamına gelir.
Eğitimin Hedefi: İnsanlarda; adil, dürüst, namuslu, itidalli, yardımsever, paylaşımcı ve vicdanlı olmayı alışkanlık (alışık tepki-refleks) haline getirmektir. Diğer bir deyişle eğitimle kazandırılan her şeyin, güzel ahlak kurallarına uygun hayata uygulanışıdır. Eğitimle refleks (alışkanlık/alışık tepki) haline getirilen davranışların Rahmani/insancıl ahlakla hayata uygulanışıdır. Öğretilen şeyle ilgili tüm olanaklar kullanılarak, öğretilen şeyin hayata doğru, liyakatli, peygamberi, Rahmani ve insancıl ahlakla ilişkisel örnekleri ve uygulamaları yeterince verilmişse öğretim tamamlanmıştır.
Ola ki bu günkü dünya eğitim sistemlerinin en büyük eksiği budur. Yani insanların insancıl ahlaklı eğitilemeyişidir. Örneğin, dünyanın gelişmiş ülkeleri bilim ve teknoloji eğitimi açısından çok iyi gelişmişlerdir. Ancak bilim ve teknoloji insancıl ve Rahmani amaç ve adreslerde değil sadece ulusal çıkarları için kullanılmaktadır.
Genel anlamda eğitimin hedefi; yaratığa kazandırılmak istenen davranışları gerekli zamanlarda, gerekli koşullarda, gerekli oranda; akli, vicdani, meleği, Rahmani… Vb istendik ahlak kurallarına uygun alışık tepki-alışkanlık olarak üretimi, kullanışı ve uygulanışıdır. Bunun tam tersi, Şeytani, deccalı, kötü, nefsi, ceddi, iblisi, Doğal (hayvani), cahili (çocuksu)… Vb ahlaka dayalı; eksik, yanlış ya da istenmedik amaçlarda üretimin ve uygulanışın sonuçlarının tüm yaratıklara zararları örneklerle ve gerekçeli öğrenim/öğrenme öğrenicide/öğrencide alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmesi gerekir.

Pekiştireç;
-Ellerimizi hangi koşullar da neden, niçin, nasıl ve ne kadar su ile yıkamalıyız?
Sorusunun yanıtını gerekçeleriyle ve uygulamalarıyla çocuklara öğretirken öğretilen ve öğrenilen tüm uygulayışları zihinsel olarak tefekkür ediniz. Tefekkürünüzü yukarıdaki öğretim, öğrenim, öğrenme, eğitim ve eğitimin hedefiyle ilgili verilen disipline bilgilerle ilişkisel gruplandırınız.
Çocuk elini yıkayışı gerekçesiyle öğrendiği halde alışık tepki halini geliştirmemişse öğrenme tamamlanmış ama eğitim tamamlanmamış kabul edilmelidir.
Çocuk elini yıkaması gerektiğini gerekçeyle birlikte peygamberi bir ahlakla hayata uygulayıp güncellemeyi alışık tepki haline getirmişse eğitimin hedefine ulaşılmış sayılır.

Öğrenilen Şeyin Hayata Doğru, Liyakatli ve Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) Ahlaklı Uygulanışıyla İlişkisel Tamamlanış; Öğrenilen şeyle ilgili tüm olanaklar kullanılarak, öğrenilen şeyin hayata doğru, liyakatli ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkisel örnekleri ve uygulamaları yeterince öğrenilmişse ya da öğretilen şey hayata uygulanabilir seviyede öğrenilmişse öğrenim tamamlanmıştır.
Ör. Ellerimizi gerekli zaman ve koşullarda doğru yıkayışı öğrenmenin önemine inanarak hayata uyguladığımız zaman öğrenim gerçekleşmiştir. Eğer bu öğrenim alışık tepki (refleks) ve alışkanlık sorumluluğu ile pekişmemişse eğitim gerçekleşmemiş sayılır. Eğer bu öğrenim alışık tepki (refleks) ve alışkanlık sorumluluğu ile pekişmemişse eğitim gerçekleşmemiş sayılır. Öğretim, öğrenim ve eğitimde; bir kavramın ve/veya bilginin zihindeki karşılığı; fert ve/veya toplumun hayat döngüsünde (dinamik hayatında) hayata güncellenerek uygulanabilir konumda değilse kavram, düşünce yanılgısı ve eksikliğine neden olabilir. Düşünce ve Kavram, atasözü, vecize ve cümle yanılgısı olmayan yegâne kitap Kuran-ı Kerim (C.C)'HUN Kitabıdır. Buna dayanarak (Kuran-ı Kerim (C.C)'HUN Kitabı) bu yargıya varılmıştır.

Eğitim Süreci ve Eğitilen Şeyin Yaşantıya Doğru, Liyakatli ve Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) Ahlaklı Uygulanışıyla İlişkisel Tamamlanış (Meteoroloji tahmin mantığı ile bilimsel değişkenleri, kanunları, değişmezleri ve sabiteleri kullanarak geleceği kısmen görmek mümkündür/tefekkür, düşünsel kurgu ve deneyler); Öğretim ve Öğrenimle verilen ya da öğretilen/öğrenilen şeyin hayata uygulanışı geçerli gerekçesiyle ve bilinciyle kavranarak alışık tepki (refleks), alışkanlık haline gelmişse/getirilmişse ve hayata doğru güncelleniyorsa eğitimi tamamlanmış anlamına gelir.
Ör.Ellerimizi, yüzümüzü, ağzımızın içini ya da gerekli olduğu zamanda taharet yerlerimizi temiz su ve sabunla yıkayışı alışkanlık ya da alışık tepki haline getirmişsek doğru el yıkama eğitimi hedefine ulaşılmış ya da eğitilmiş sayılırız. Ancak peygamber ahlakıyla ilişkisel eğitim tamamlanmamıştır. Bunlara ilave olarak ellerimizi, yüzümüzü, ağzımızın içini ya da gerekli olduğu zamanda taharet yerlerimizi ifrat ve tefrit derecesin de yıkayışın kişiye ve çevresine; israfın, zararın ve haramın bilinci konusunda da eğitimimiz gereklidir. Yani ellerimizi fazla su ve sabunla yıkamak, gerekmediği halde aşırı su ile sık sık ellerimizi yıkamak, fazla su ile abdest almak, kirli su ile ellerimizi yıkamak ya da ellerimizi gerektiği koşullarda yıkamamanın sonuçları, zararları uygulamalı örneklerle öğrenip istendik alışık tepkilerimiz ya da alışkanlıklarımız gelişmişse öğrendiğimiz "ellerimizi, yüzümüzü, ağzımızın içini yıkayış" eylemleri eğitimi peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkisel hedefi tamamlanmış demektir. Bu "ellerimizi, yüzümüzü, ağzımızın içini yıkayış" eylemleri mantığının peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkisel aşamalarının; öğretim, öğrenim ve eğitimle sunulan her bilgi birimi için uygulanarak verilmelidir. Yani öğretim, öğrenim ve eğitimin her aşamasında sunulan her bilgi biriminin Rahmani (peygamber ahlaklı) uygulanışı ve tersi (insani/hüsranı, cahili, vahşi, hayvani, şeytani ... Vb) durumların sonuçları açık ve net bir şekilde bir ara da örnekleri ile uygulamalı öğrenciye verilmelidir. Ör. öğretim öğrenim ve eğitimle peygamber ahlaklı; doktor, yüklenici (müteahhit), inşaat mühendisi, mimar mühendislerin depreme dayanıklı; ev, bina, yapı hazırlayışı ile tam tersi ya da kapitalist ahlakı olanların hazırlayacakları ev, bina, yapıları günümüzdeki eğitim sistemlerinin ürünü meslektaşları insanlarla ilişkilendirip hayata güncelleyin. Peygamber ahlaklı ebeveynlerin çocuklarına gelecek hazırlayışı ile tam tersi kapitalist ahlakı olanların çocuklarına hazırlayacakları geleceği günümüzdeki eğitim sistemlerin ürünü insanlarla ilişkilendirip hayata güncelleyin. İnsanların; düşünsel, zihinsel, nesnel, sanal… Vb ürettiklerinin içindeki istenmeyen ya da enkazdan daha istendik ve peygamberi sonuçların alınışı için istendik kurallar ve uygulayışları tefekkür ederek ve geliştirerek hayata güncelleniş insanlık öğretim, öğrenim ve eğitiminin en önemli hedeflerinden bir olmalıdır. Ör. Tüm bildiklerinizi amaçlı bir işletim sistemi olarak eğitimle; Atilla'i, Cengiz Han'ca, Nemrutça, Firavun'ca, Çin'ce Luti'ce, Hudi'ce, Semut'ça, Şovenist'ce, Siyonist'ce… ya da Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) ahlaki işletim sistemi olarak siber robotlarınıza , siber eşlerinize, siber arkadaşlarınıza… çocuklarınıza ya da hükmünüzdekilere yükleyin. Sonuçları karşılaştırıp insanda peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakın vazgeçilmezleri konusunda bazı yargılara varın. Örneğin, yer küresi doğal ve yapay yaşam ortam simülasyonu içinde Siber eşlerinizi sanal ortamda seçip yeterince flört ederek istemlerinize ait döngülerin bilgisayar doküman kaydı bittikten sonra nesnel siber eşinizi sipariş verebilirsiniz. Aynı durumu; değer yargılarınıza uygun siber geyşalarınız, İslam'i ahlaklı Müslüman siber eşleriniz, siber ev hizmetçileriniz, siber bilginleriniz, siber iş arkadaşlarınız, siber danışmanlarınız için… Vb için sipariş verebilirsiniz. Siber bacaklar, kollar, kulaklar… Vb fiber karbon ya da hücrelerinizden klonlanmış yeni organlarınızı sipariş verebilirsiniz.

Önemli Not; Öğretim, öğrenim ve eğitimle sunulan her şey yukarıdaki 3 kategorideki (Rahmani, Şeytani ve Vahşi İnsani/Günümüz eğitimi veya diğer) mantıki çerçevesinde ki kurallara dayalı verilmesi insanlığın basireti açık geleceği için çok önemlidir.

Pekiştireç I;
-Ellerimizi hangi koşullar da neden, niçin, nasıl ve ne kadar su ile yıkamalıyız?
Sorusunun yanıtını gerekçeleriyle ve uygulamalarıyla çocuklara öğretirken öğretilen ve öğrenilen tüm uygulayışları zihinsel olarak tefekkür ediniz. Tefekkürünüzü yukarıdaki öğretim, öğrenim, öğrenme, eğitim ve eğitimin hedefiyle ilgili verilen disipline bilgilerle ilişkisel gruplandırınız.
Çocuk elini yıkayışı gerekçesiyle öğrendiği halde alışık tepki halini geliştirmemişse öğrenme tamamlanmış ama eğitim tamamlanmamış kabul edilmelidir.
Çocuk elini yıkaması gerektiğini gerekçeyle birlikte peygamberi bir ahlakla hayata uygulayıp güncellemeyi alışık tepki haline getirmişse eğitimin hedefine ulaşılmış sayılır.


Ders Çıkarış; Öğretim, öğrenim ve eğitimde en az öğretmek kadar öğrendiklerini İnsancıl, Rahmani ve Peygamberi ahlakla uygulamanın önemi tartışmasızdır. Şu ana kadar bilimsel ve deneyimsel öğretilen ve üretilen: bilim, bilgi, teknoloji... Vb şeylerin; vahşi, yanlış, kasti ve kötüye kullanılışın ya da peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkisel yapılmayan öğretim öğrenim ve eğitimin sonucunu insanlık dünyası çok ağır bedelleri ödemeye gebedir. O zaman öğretim öğrenim ve eğitimle hedef kitleye kavratılan her şeyin hayata; Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) kullanılışına veya uygulanışına karşı tepkilerin, sonuçların bir arada gerekçeleriyle uygulamalı verilmesi (öğretilmesi öğrenilmesi ve eğitilmesi gereklidir) gerekir. Bu nedenle, insanlığın 21.YY'DA;"VETO İMPARATOLUĞUNUN" Ürünü olan 19. ve 20. YY'LIN hiç bir şeyine teslim olmadan ve sorumluluğunu üstlenmeden/kabul etmeden önce 21.YY'DA; 19. ve 20. YY'LIN her şeyini gerekçeli kefenleyip kabrine defnetmeyi (ya da ola ki; bu iki asrın her şeyini gerekçeli kefenleyip 21. YY da kabre gömülüşü ve/veya nezarete alınışını müteakiben alternatif istendik (hayırlı) İbrahim'i insan ve kavimlerin yaradılışını Allah (C.C)'HUNDAN dileniş elzemdir.) her yıl kıyamete kadar belli zamanlarda anılıp unutulmamalıdır. İnsanlık yaratılalı beri hiç bu kadar; üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenine ve çevresine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve doğal gaz kaynaklarını yani üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenini eritip gaza çevirip ve insanların toplumsal ilişkilerini kötüye kullanarak; doğayı ve doğal koşulları (hava basılan dünya bedeni depremleri tetikler, fosil ürün gazı basılan dünya seması küresel ısınma, aşırı dengesiz ani yağışları ve selleri tetikler) insanlığın üzerine kışkırtacak ya da tahrik edecek kadar hoyratça ve bedbahtça kullanarak aşağılık cahil (çocuksu) ve/veya belki de kahpe durumuna düşmemiştir. Kaldı ki İnsanlık; 19. ve 20.YY'DA bitkiler kadar bile insanlık ömrünün (insan türünün) sonuna kadar bitmeyen güneş, dalga, rüzgâr, su, çekim… Vb enerji kaynaklarından yararlanmaya teknolojisini yönlendirmeme ya da geliştirmeme bedbahtlığında bulunmuştur. Belki de bu duruma bir daha düşmemek için gerekçesiyle "19. ve 20. YY'LIN ve Öncesi Benzeri Cehaleti ve/veya Vahşilikleri" başlığı altında kıyamete kadar bir ders verilmelidir.
-Kısaca;19. Ve 20. YY'IN teknolojisinin şeytani, cahili ve Doğal hayvani ahlaka dayalı kötüye kullanan bazı dünya devletleri; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emerek, eriterek; depremlere, küresel ısınmaya neden oluşunu I. II. ve III. Dünya savaşlarının cehaleti, teknolojik vahşeti ve bedbahtlığı örnekleriyle sonuçları kavratılmalı. Aynı teknolojiyle dünyanın enerji gereksinimini karşılamak için; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emmeden, I. II. Ve III. dünya savaşlarını yapmadan dünyanın enerji gereksinimi için var olan teknolojik çalışmaların ve güçlerin kıblesini; güneş, dalga, rüzgâr, su, hareket, biyo… Vb enerji kaynaklarına çevirmek yeterlidir. Bundaki amaç, kendini-çevresini doğru tanıyıp-doğru değerlendirip doğru konumlandırmak, insani sıfatlarını doğru, liyakatli ve dürüst kullanmaya haklı olarak inandırılmalıdır. Bu amaca yönelik bilimsel çalışmalar yapılmalı, dersler açılmalı ve ders kitapları yazılmalıdır.
-Nefsi cet, soy, ırk, kavim ya da insani kardeşliğinin savunucuları; cet kuyusundaki Nemrutları, Atilla'i, Cengiz Hanları, Karunları, Firavunları, Çinleri, Hitleri… Vb toplumsal ahlak virüsleri ve/veya peygamber ahlakı düşmanları, katilleri, canileri ve kahpeleri etkisiz ya da razı edemez. Akli olan peygamber kardeşliği bu tipleri hemen deşifre eden ve eleyen ilahi/peygamberi ve toplumsal kuralların oto kontrolündedir. Aslında insanlığın yaşamsal döngüleri, yönetim ve eğitim sistemleri Hz. Musa ve Hz. Harun gibi peygamber kardeşliğine dayalı lokomotif ve vagon çekiş omurgasına göre olmalı cet kardeşlikleri istenen özgün veya ortak vagonda yaşatılabilir/yaşayabilir. Peygamber kardeşliğinin lokomotifinin direksiyonunda her zaman peygamberi insan vardır. Hedefi ve sonuçları bellidir. Cet ve insan kardeşliği lokomotifinin direksiyonuna Habil ile Kabil misali bazen iyi insanlar bazen de cet kuyusundaki Nemrutlar, Atilla'i, Cengiz Hanlar, Firavunlar, Çinler, Hitler, Karunlar, Lutiler, Semudiler… Vb toplumsal ahlak virüsleri ve/veya peygamber ahlakı düşmanları ya da hastaları geçince insanlığın geleceği tehlikeye ve riske girer. Onun için cet kardeşliğinde hedef; evrimseldir, nefsidir, doğal ya da doğaldır, ender olarak peygamberidir. Hatta bu peygamber ahlakı düşmanlarının heykelleri her ülkeye dikilmeli yaptıkları; canilik, zülüm, içtikleri insan kanı, sapıklıkları, 19. Ve 20. YY'IN cehaletiyle birlikte taşlara kazınmalı, filmleri ve ahlak dersleri hazırlanmalı kıyamete kadar her yıl anılmak üzere “İnsanlığın Cehaleti, Sapkınlığı ve Zulmü” Başlığı altında zorunlu ders olarak lise 4. Sınıfta verilmelidir. Genellikle savaşlar; ilmen, fikren ve peygamberi ahlaken kazanıldıkları zaman hak edilmiş olurlar. Peygamberler; toprak kazanmak, devlet, millet, özgür olmak…Vb için değil; onurlu, liyakatli ve gerekli insani; eğitimsel, düşünsel, inançsal ve yaşamsal döngülerin; ilmi, fikri, vicdani, irfanı, imanı ve fiili nefsi müdafaa için savaşmışlardır.
-Bilerek ya da bilmeden düşünsel işletim sistemini; düz, çukur ve tümsek aynalar mantığıyla amacına uygun değerlendiren bir insanın amaçlı mantıki kurgusu gibi kendi hayat enerjisine (yaşam döngüsü enerjisine) yaratıkları, olguları, eylemleri, süreçleri… Vb aynalaştırarak ya da putlaştırarak (ilahlaştırarak) kafasına, nefsine, ceddine, zevklerine ve tiryakiliklerine uyumlu ya da köle direkt veya dolaylı ilah arayanlarla gerçekleri öğrenme pahasına tüm namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve şerefli sıkıntıları göze alıp Allah (C.C) ilahi/peygamberi kurallarına tam teslimiyeti denemekten veya yapısı (fıtratı) oranında kabullenmekten gocunmayan ve korkmayan iki insan arasındaki tercih farkları ve geçişkenliklerin (ikisi arasındaki tercih derece ve çeşitlerinin) tüm insan toplumundaki hemen tüm inançsal tercihleri kapsadığına dikkat ederek ya da farkındalığını kavrayıp hayata; bedensel, düşünsel ve deneyimsel; uygulayarak, konumlayarak ve konumlandırarak; insanların, cahili, kasti, nefsi, alimi ve ilahi/peygamberi mantık sistemlerine dayalı tüm tercihlerin 3 konumdaki disiplinini bir arada anlamaya çalışın.

Pekiştireç II;
Kavramı doğru bilmek, doğru algılamak ama uygulamasını yanlış yapmak ne demektir? Kavramları hayata doğru uygulayış ne demektir? Kavramları hayata yanlış uygulamanın zararları nelerdir? Örneğin vatanı, toprağı sevmek, hoşlanmak, önemine inanmakla, vatanına sadık olmayı ilişkilendirin. Örneğin bir köpeği yatak odasına kadar sevgi, saygı, ilgi, göstermekle bir insana aynı şeyi yapmanın farkındalığını kavrayın. -Evini, arabasını,… Vb eşyayı,
-Hayvanları, bitkileri, … Vb canlı gruplarını,
-Milleti, vatanı, toplumu… Vb insani gruplarını,… Vb
1-Sevmek,
2-Hoşlanmak
3-Önemine inanmak
4-Beğenmek, İlgi Duymak, Takdir Etmek, Merhamet etmek arasındaki yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarının özgünlüklerini, farklarını ve farkındalıklarını liyakatli anlamaya, hayata uygulamaya çalışın. Örneğin; Allah, Sevgili habibim (sevgilim) dediği ve şerefine Kâinatı yarattığını söylediği HZ. Muhammed AS’IN (peygamberinin) geçmiş ve gelecekteki her şeyini kabullenip affetmiştir. Bu mantıktan hareketle sevmek kavramının en anlamlı, ulvi ve öğreticiliğini kusursuz ifade eder. Her koşulda hedefteki yaratığın artılarının ve yeşil çizgilerinin hürmetine; değişmez günahlarına,negatiflerine, olumsuzluklarına, istenmedik tiryakiliklerine, eksilerine, kırmızı-turuncu... Vb değer yargısı çizgilerin özgünlüklerine ve aşkınlarına (ifrat ve tefritlerine) saygı çerçevesinde katlanılıyor, affediyor ve/veya hoş görülüyorsa sevgiden bahsedilebilir. Bu mükemmel örneğin mantık kurgusunu sevgi ve eğitimde tüm kavramların farkındalığını ya da kavram yanılgısının felaketini algıda değişmezlikle (herkeste aynı algıyı uyandırışla) ilişkisel anlayışa/anlamaya çalışın. Örneğin, Sadece Menfaate, Cinselliğe, Hoşlanmaya, Ailevi İstem ve İlişkilere, Beğenmeğe, Takdir Edişe, İlgi Duyuşa… Vb. birine dayalı bir evlilikle hepsini içeren “İnanç, Sevgi, Değer Yargısı Denkliği ve Hoşgörüyü Kabullenişe” dayalı evlilik arasındaki farkındalığı düşünerek “kavram yanılgısını” anlayışa ve genelleyişe çalışın. Bu mantığı zihnimizdeki bildiğiniz tüm kavramları neden tam-net bilip ve doğru uygulayışınızla, ilişkilendirin ya da güncelleyin. Evrim, Matbaa, Sevmek ve Hoşlanmak kavramları arasında kavram yanılgısı kadar evrim ve matbaa kavramlarının tanım farkındalığını dinde kavrayışta kavram yanılgısı olmuştur. Matbaa ve evrim dine aykırı değildir. Hatta hiç bir şey dine aykırı değildir. Helale ve dine aykırılığın kavram yanılgısını anlayışa/anlamaya çalışın. Yaşantımız, Kendimiz, Toplum, Mesleğimiz ve Çevremizle Kavramları doğru ve net; bilişin, konumlandırışın önemi ve farkındalığını bilmek önemlidir. Bunu tam tersi bilgisizlik ve eksik kavram bilgisinin yol açacağı kavram yanılgısının düşünce ve eylem yanılgısına neden olabileceğini anlayışa/anlamaya çalışın. Bu bilgiler ışığında kavram öğretiminin önemi ve kavram yanılgısının felaketini derslerde öğrencilerimize öğretmeliyiz. Öğretimde algıda değişmezlik (herkes tarafında aynı anlamı uyandırış kuralı) kuralıda önemlidir. Her kavram herkes aynı anlamı çıkartacak şekilde öğretilmelidir. Ya da farklı anlamları da varsa örneklerle verilmelidir.
-Farkındalıklarını kavradıktan sonra liyakatli eşleştirmeye çalışın
Ör. sevginin liyakati hangi yaratıkta, eşYa da, canlı grubunda/larda hayat bulması veya icabet edilmesi daha liyakatlidir?
Ör. sevginin, hoşlanmanın, beğenmenin, ilgi duymanın ve merhametin liyakati hangi yaratıkta/larda, eşYa da/larda, canlı grubunda/larda hayat bulması veya icabet edilmesi daha liyakatlidir?
-Yukarıdaki mantıktan hareketle toplumsal bazda kullanılan hemen çoğu kavramlar, kavramisimler, isimleri noktalama işaretleri, harfler, rakamlar ve semboller... Vb bilgilerin; akli gereksinim ürünü değil de, nefsi doğal gereksinimin evrimsel ürünü olarak vahşice (doğal) kullanılmaktadır.
Örneğin, Vatan, Millet, Bayrak, Toprak, Doğa, Ölülerin… Vb tapınmaya, sevgi ve şefkate değil sadakate, dua ve liyakatli davranışa gereksinimleri vardır.
Hayvanlara sevgi ve şefkat değil merhamet ve adalet yeterlidir. Sevgi kadar değerli vakit ve enerjisini insan ve akli yaratıklara sunumu daha liyakatlidir. Toprak, vatan, bayrak sevgi ve şefkat enerjisine tepkisizdirler. Sadakat yeterlidir. Toprak, vatan, bayrak, hayvan, doğaya, bitkilerle… Vb sevgi ve şefkat enerjisine liyakatiyle tepkisizdirler ya da liyakatsiz tepkilidir. Ayna görüntüsü mantığı ile verdiğimiz enerjiyi liyakatsiz ve teslimiyetçi bize yansıtarak bizi düşünsel yanıltırlar ancak ilahi/peygamberi ve insani enerji farklı ve liyakatli hayatidir. Putlara tapanların kendilerine yansıyan enerjisi de ayna görüntüsü teslimiyetçi mantığı ile olduğu için yanıltıcı inanç tiryakiliğini insanda yaratır/mıştır. Ola ki inanç, sevgi ve sevdaya (aşka) dayalı; doğal, vahşi, eşya ve akıllı olmayan yaratık kökenli alınan pozitif enerjiler insanın düşünsel enerji sistemini doğallığa ve vahşiliğe motive edici ya da güdücüdür. Bu durum kafasına, arzuladıklarına, menfaatlerine, nefsine, ceddine, milletine ve tiryakiliklerine uyumlu ilah ve inanç arayanlar ya da gerçek inançlarını bu formatta/kılıkta/şekilde görmek-anlamak-yorumlamak-uygulamak isteyenlerle tam tersine gerçeği öğrenme pahasına hakkıyla sıkıntı ve güçlükleri göze alan insanlar arasındaki farkındalık ve farktır.Batıdaki insanların bilmeden ya da evlerin de, bahçelerinde zevk için besledikleri; bitki, hayvan ya da tarihi süs eşyalarının maliyetini aç ve yoksul insanlar için kullanışını düşünün. Ör. zevk için evde beslenen köpeklerle bir çoban köpeğinin işlevleri ve gördükleri ilgi arasındaki ilişkinin farkındalığını ve liyakatini bir arada düşünüp değerlendirin. Batıdaki öğretim, öğrenim ve eğitim esnasında; evde süs için beslenen canlı yaratıklar, evde zevk için bulundurulan pahalı süs ve tarihi eserlerin yüksek maliyetleri yerine güvenilir kurumlarca tanıştıkları; Afrika, Bangladeş, Hindistan… Vb yerlerde internet üzerinde görüşebilecekler gerçek yoksul kardeş bir aile edinip yardım etmenin daha insani olabileceğinin daha doğru olduğu telkin edilirse her halde sonuç bu günkünden farklı olurdu.
-Ola ki yanlış, doğal, doğal ve/veya eksik; öğretim, öğrenim ve eğitim ürünü olan bu günkü çoğu insanlarda ki; bu istenmedik alışkanlık, tiryakilik, davranış… Vb kontrol edebilen doğru/gerçekçi öğretim, öğrenim ve eğitim sisteminin ürünlerine sahip insan kadar iradeli insan, tersi/leri kadar ise eksik, cahil, vahşi, doğal ve hayvani insanız anlamı çıkar. Bu çıkarsayışı günlük, haftalık, aylık ve yıllık yaşam döngülerinize güncelleyerek; siz ne kadar neyi/neleri kontrol ediyorsunuz, iradenizi kontrol edenleri istişare ederek hakkınızda bazı iradi yargılara ve önlemlere/tedbirlere varınız. Bu iradi yargılara ve önlemlere/tedbirlere varmadan önce; yalan, iftira, şer, domuz etini yiyiş, şovenistlik, Siyonistlik, radikaller, milliyetçiler, yenilikçiler, cahiller, cahillik, hastalık, virüs, kötü davranış… Vb istenmedik, davranış, yaratık, eylem, bilgi… Vb
A-Bu istenmedik ya da istenmedikler niye vardır?
B-Bu istenmedik ya da istenmediklerin mutlak gerekli olduğu yer/yerler neresi/nerelerdir?
C-Bu istenmedik ya da istenmedikler hiç olmazsa hayat döngüsünde ne/ler eksilir, ne/ler bozulur… Vb ne/ler olur?
Sorularının mutlaka doğru ve liyakatli yanıtlarını araştırın sonra istendik/çözümsel iradi amaçlı; yargıya/lara, sonuca/lara varınız ve/veya öğretime, öğrenime, eğitime, ıslahata/lara, terbiyeye ve önleme/lere baş vurunuz. İnsanlığın ve/veya bir kavmin; radikal milliyetçileri (kavimlerin parmak izi), radikal Müslüman'ları (dinin farzlarının sigortası), radikal yenilikçiler (kavimin asra uyum ışıkları) ya da her çeşit gerekli radikalleri rahmani alimler ve bilginlerce, her an asrın değişimlerine ve/veya koşullarına uyumlu bilgilendirilip irşat edilmezse; milliyetçiler şovenizme, inananlar Siyonizm'e, yenilikçiler otistik ve liyakatsiz felsefi görüşlere ve/veya inançlara zarara uğrarlar. Genellikle âlimsiz bir kavim ya da nefsine zülüm eden Müslüman kavimin/lerin rahmani alimleri ve bilginleri menfaatleri gereği radikallerinin arkasına gizlenir ya da onlara teslim olursa bu sonuç ortaya çıkar. Bu nedenle bunların hürriyetlerinden çok doğru adreste örgütlendirilip düşünsel ve toplumsal olarak güncellenişleri daha doğrudur. Âdemi İnsan; Meleği Ruhu, Meleği aklı ve Meleği Vicdanı Kanadıyla (Meleği Güzel Ahlak Kanadı) meleklere kenetlenip güzel ahlak hasletlerini gösterirken, Diğer kanadıyla yani Hayvani Olan Nefsiyle, Hayvani Olan zekâsıyla ve Hayvani Olan Vicdaniyle (Vahşi/Hayvani Ahlak Kanadı) Hayvanlara ve eşyaya kenetlenip vahşi/hayvani ahlak hasletlerini gösterir. Bu kanatlardan Meleği Güzel Ahlak Kanadı kırık ve/veya güdük olursa o insan tek taraflı Vahşi/Hayvani Ahlak Kanadıyla daha aşağılıklara uçarak çok tehlikeli hilkat garibesi bir zararlı yaratık olur. Bu kanatlardan Vahşi/Hayvani Ahlak Kanadı kırık ve/veya güdük olursa o insan tek taraflı Meleği Güzel Ahlak Kanadıyla daha yukarılara uçarak ruhban/meleğimsi bir yaratık olur. Bu iki kanadın dengesi/balansı hafif ahrete doğru ya da meyilli olarak eğitimle verilmelidir. Dünyası için ahreti, ahreti için dünyasından vazgeçen bizden değildir. Hadis vardır.
Neden İnsanı, çevremizi, kendimizi, mesleğimizi doğru tanımak ve insancıl adreslerde bulunmayı/bulunuşu refleks(alışık tepki) haline getirmek/getiriş farzdır? Doğru Adreste Duruşun 5 Kuralı; Doğru Adreste Duruş İçin Öğretim, Öğrenim Ve Eğitimin Mutlaka Asgari 5 Kuralı; Rahmani İnsancıl ve Peygamberi Adreste Duruşun 5 Kuralı;

1.Kural: Her şeyden önce İnsan olduğunu kabulleniş. Rahmani insan oluş
için dünyada bulunduğunu ve Rahmani doğru adreste duruşun refleksinin (alışık tepkisinin) kesinliğini kabul ediş. Değiştirmeyeceği ve/veya Değiştiremeyeceği şeyleri, İnsanlık Ailesi'ni ve kendisini olduğu gibi kabullenişe razı oluş gerekirse peygamberi ve insancıl değişime/lere talip olmak. Değiştirmeyeceği ve/veya Değiştiremeyeceği; fıtratı/yapısal, insani, çevresel … Vb her şeyi ve kendisini olduğu gibi kabullenişe razı oluş gerekirse peygamberi ve insancıl değişime/lere talip olmak. En azında yaratıkların değişmez kaderleniş kırmızı çizgilerini; örneğin, ölüm, bilmezlik, cehalet, aşkınlık… Vb niyet olarak kabulleniştir. Ayrıca tüm yaratıkları, her fert ve toplumun “Geçmişten Geleceğe Tüm İnsanlık Ailesi Çözmecesinin/Pazılının” gerekli bir parçası/üyesi olarak “İnsanlık Birlikteliği” istemine, arzusuna, azmine ve gayretine razı oluştur.
2.Kural: Kendisini ve çevresini doğru tanıyış. Kendisini ve çevresini düz ayna mantığıyla değerlendiriş ve konumlandırıştır. Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru ve dürüst tanıyış ve/veya dürüstçe iç dünyasına ve çevresine kendisini konumlandırıştır.
3.Kural:
Yeterince bilgili oluşu kabulleniş. Kendisini ve çevresini doğru anlamlandırış ve uygulayış için yeterince bilgili ve beceri sahibi oluşu koşulsuz kabulleniştir. Yaratıkların her şeyini ve mesleğini; doğru, dürüstçe, Rahmani/İnsancıl anlamlandırış ve uygulayış için yeterince bilgili ve beceri sahibi oluşu koşulsuz kabulleniştir.
4.Kural:
İnsancıl adreste duruş. Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) bir ahlakta doğru adreslerde bulunuşu alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getiriştir.
5.Kural:
İnsancıl Uygulayış. Öğrendiklerini Rahmani (peygamberi/insancıl) ahlak çerçevesinde alışık tepki (refleks) olarak hayata uygulayıştır. En Güçlü, Siyasi ve Menfaatperest adreslerde değil de Rahmani, İnsani ve Doğru adreste duruşun en güzel örneği; Allah (C.C)’N yardımıyla, Hz. Muhammed AS’IN çevresinde, zamanındaki krallıklar ve imparatorluklara ekmek peynirle hatta daha zor koşullara Rahmani duruşuyla İslam'iyet’in yayılışını başarmıştır. Bu mantıktan hareketle doğru adreste bulunuşu alışık tepki (refleks) haline getirişin en kestirme yolu Rahmani, insancıl, peygamberi dürüstlük ve/veya peygamberi imanla hayatı yaşamak yeterlidir. Yaratıkların özellikle fert, kavim ve devletlerin; zihinsel, bedensel, düşünsel, amaçsal, menfaatsel... Vb adreslerini doğru tanımlayıp, belirleyip bildikçe onların hakkında daha doğru karar verir ve doğru adreslerde duruş olanağını elde ederiz.-Ola ki herkes her şeyi bilmeyecektir. Cüzi ilme sahipsiniz (Ayet vardır) .Yani en azında her kes bir şeylerin cahilidir.-Herkesin olanakları ölçüsünde; nesnel, iradi, sanal, düşünsel, toplumsal… Vb. kendine özgü özgünlükleri ve tercihleri olacaktır. İnsanın Ahlak Kanadı (Sağ) ve Meslek Kanadıyla (Sol) Eğitimin Hedefine Uçuşunun Amacı; Doğru Adreslerde Bulunuşun 5 Kuralı Uygulanarak Gerçekleşmelidir. Önemli olan amaç kişinin ve toplumun; olanakları, sıhhati, iradesi, bilgisi… Vb. çerçevesinde (insan pazılı/çözmecesi içinde) kendisini/kendilerini (özgün pazılı/çözmece parçası) peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak ölçülerinde verimli konumlandırışı doğrultusunda öğretim, öğrenim ve eğitimin mutlaka asgari doğru (yukarıdaki 5 koşul çerçevesinde) verilişinden kesin emin oluştur. Fert, toplum, kavim ve tüm insanlık ailesi bazında; sokakta ve tüm toplumsal alanlarda (özel haller hariç); diğer insanları aşırı kıskandırıcı, ürpertici, tiksindirici, rencide edici, rahatsız edici, iştahlandırıcı, kışkırtıcı, küçümseyici, tahrik edici, aşırı özendirici, şaşırtıcı eylem, davranış, sohbet, giyim, kuşam… Vb. bulunmaması gerektiğinin öneminin ve farkındalığını gerekçeleriyle öğrencilere kavratmalıyız. Ancak bundan sonra kişinin olanakları ölçüsündeki iradesiyle tercihleri kendisini belirler. Hayvani ve İnsani Hürriyetin Farkındalığını kavrayış önemlidir. Edepsizlerin, Edeplilerin ve Herkesin (Şerrinden Emin Ve Beri Olmak İçin); Her Mecliste Kendini İfade Ediş Köşesi Olmalı. Köşeye gelenlere ya da sıradaki her kese “Kendini İfade Edişin Edepli Ve Peygamberi Oluşun Önemi Dersi” ayrıntılı bir şekilde eğitimcilere verilmelidir. Bundan sonrası onların kendilerini ifade tercihleri onların ve temsil ettiklerinin edebini ve kalitesini ifade eder ya da belirler. Özet;1- İnsanlık Ortak Paydası Üyesi Olarak Payını (Özgünlüğünü) Peygamberi Konumlandırış. Değiştirmeyeceklerine Karşı Peygamberi Adreste Bulunuşu Kabulleniş. İnsanlık Ailesinin üyesi oluşunu ve baş edemeyeceklerini ve değiştiremeyeceklerini Koşulsuz kabulleniş. 2. Kendisi, Mesleği ve Çevresi hakkında yeterince bilgi sahibi oluşunun gereğini kabulleniş. 3. Kendisini ve Çevresini Düz ayna mantığıyla değerlendiriş. 4.Bildikleriyle Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) bir ahlakla doğru adreslerde bulunuşu alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline geliştirir.5. Bildikleriyle kendisini ve çevresini düz ayna mantığıyla değerlendiriş ve Peygamberi / İnsancıl konumlandırıştır. kendisini Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru ve dürüst tanıyış ve/veya dürüstçe iç dünyasına ve çevresine kendisini konumlandırıştır.
Sonuç; Doğaya Karşı Doğru Adreste Duruş Ne Demektir? Çevre Bilinci İnsanlarda Geliştirilerek Plastikler, Kâğıt, Şişe-Cam ve Metaller Çöp Değil Bunların Çöp Torbalarına Doldurup En Kısa Yoldan hedefine brakılmalıdır. İnsanlık doğaya ve birbirine karşı doğru adreste durmadığı için doğal ve yapay çevrenin ilkel ve doğal insan sorunu ortaya çıkmıştır. Ola Ki Yaratıklar içinde hayırlı bir kişilik olmak için
unlardan bir tanesi bile uymazsanız doğru adreste duramazsınız. Bu yaşam boyutunda her insan bir hayvanın sırtındadır. Kendini kontrol edebildiği kadar süvari kişilik, kontrol edemediği kadarda hamal kişiliktir ki buna nefis denir ya da atınızı (nefsinizi) kontrol edebildiğimiz kadar süvarisi kontrol edemediğiniz kadarda hamalıyız. Genlerimizi ne kadar irâdemizle kontrol edebiliyorsak her şeyimizin süvarisi, tersine ise her şeyimizin hamalıyız demektir. Bir kavmin yenilikçilerini asimile eder bitirirseniz, akabinde milliyetçilerini asimile edişe başlarsanız bu tam mümkün değildir çünkü o kavmin değişmeyen/değişmez parmak izidirler (kavmin özgün kişilik genlerini taşırlar). Ancak yok etmeniz gerekir. Bu seferde evrimsel seçilimde en güçlü savaşkan Nemrut'u, Atillams'i, Cengizhan'i, Firavun'u, Çin'i, Hitler'i… Vb insan ahlakının acımaz kara delikleri ve kavmin asimile edildiğini sandığınız yenilikçileri de ters teperek karşınıza çıkar ki kayıp edişi hak etmiş olursunuz. Her kavmin özgün radikallerinin, milliyetçilerinin, yenilikçilerinin, cahillerinin… Vb dozunda gerekliliğini doğru adreslerde ve doğru kişilikler de yaşatmak elzemdir. Cahillerin, kafirlerin… Vb karakterlerin yok olduğunu düşünün sonuç sosyal döngünün çöktüğünü görürsünüz. Bir anda herkesin her şeyi bildiğini düşünün ya da geleceğiniz hakkında her şeyinizi bildiğinizi düşünün o zaman cehaletin, bilmezliğin, yalanın ve sabrın ilaç olduğu konumların ve zamanların olabileceğini keşfedebilirsiniz. Allah (C.C)’HU hiçbir şeyi boşuna yaratmamıştır. Önemli olan her şeyi dozunda ve yerinde rahmani biliş, kullanış ve uygulayıştır. Kısaca doğal döngüdeki özgünlüklerin gerekliliği kadar toplumsal, zihinsel, düşünsel ... Vb döngülerdeki özgünlükler gereklidirler. Önemli olan toplumsal yönetim, ahlak ve her türlü ilişkinin kilit ve yönlendirici noktalarında Peygamberi/Rahmani/insancıl ahlaklı +bilgili +liyakatli kişiliklerin; yönetimlerde, eğitimde, sağlıkta ve yargıda sürekli bulunuşunu tam ve net teminat altına alan/garantileyen; seçim sistemleri, yönetim sistemleri, rejimler ve demokrasileri sağlayıştır.


Öğretim, Öğrenim, Eğitim ve Eğitimin Hedefi Nedir? Aralarında Nasıl Bir İlişki Vardır?
1-Öğretim kavramı öğretmekten gelir ve genellikle planlı ve programlı öğretim kast edilir.
-Öğretim, öğrenim ve eğitimin maksatlı bir ön basamağıdır.
-Öğretimsiz öğrenim ve eğitim; ya plansız, ya fıtratı ya doğal ya da saldım bayıra çevre-doğa kayıra eğitimidir.
-Öğretim ve öğrenim birlikte; eğitimin gerçekleşmesi ve eğitimin hedeflerine ulaşılması için mutlak gerekli iki ön basamaktır.

-Öğrenmenin gerçekleşmesi için yapılan her şeye öğretim denir.
-Öğretim öğrenmenin gerçekleşmesiyle tamamlanır.
2-Öğrenim/Öğreniş(Öğrenme);bir şeyi öğretirken/öğretilirken öğrenen kitlenin öğrendiklerini hayata uygulayabilir ve güncelleyebilir durumunda öğrenmiş ise öğrenme gerçekleşmiş demektir. Aslında İslam’ı açıdan öğrenme planlı ve plansız: tüm duyularımızla algıladığımız ve ürettiğimiz şeylerin beynimiz, zihnimiz ve ruhumuzla anlaşılabilir ilişkilendirmesidir. Çünkü insan (Âdem AS) eşyayı ruhu ile tanımıştır. (Bakara suresinin 31-33 ve Secde suresi 9. ayetler)
-Öğretimle, fıtraten bilinen veya herhangi bir şekilde öğrenilen-edinilen-kazanılan bilgilerin hayata kalıcı uygulanışlarının ve davranışların ürünü sonuçları öğrenmedir.
3-Eğitim ise öğrenilenlerin yaşantıya uygulanabilir alışkanlık ve alışık tepki (refleks) davranışları haline getirilmesiyle amacına ulaşmış olur.
-Eğitimin gerçekleşmesi için mutlaka aktarılması veya bilinmesi istenen bilginin; ya önceden bilinmesi, ya genlerinde kayıtlı olması yani yapısal bilmek(fıtraten bilmek) veya mutlaka öğretimle bilginin eğitilmek istenene aktarılması zorunludur.

4-
Genel anlamda eğitimin hedefi; yaratığa kazandırılmak istenen davranışları gerekli zamanlarda, gerekli koşullarda, gerekli oranda; peygamberi, akli, vicdani, meleği, Rahmani… Vb istendik ahlak kurallarına uygun alışık tepki-alışkanlık olarak üretimi, kullanışı ve uygulanışıdır. Şeytani, deccalı, kötü, zeki (sadece zekâyi), nefsi, ceddi, iblisi, Doğal (hayvani), cahili (çocuksu), insani (hüsran-i)… Vb ahlaka dayalı; eksik, yanlış ya da istenmedik amaçlarda üretimin ve uygulanışın sonuçlarının tüm yaratıklara zararları örneklerle ve gerekçeli öğrenim öğrenicide/öğrencide alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmesi gerekir.
-Eğitimin Hedefi: İnsanlarda; adil, dürüst, namuslu, itidalli, yardımsever, paylaşımcı ve vicdanlı olmayı alışkanlık (alışık tepki-refleks) haline getirmektir. Diğer bir deyişle eğitimle kazandırılan her şeyin, güzel ahlak kurallarına uygun hayata uygulanışıdır. İnsanlık çocuklarına, gençlerine ve yetişkinlerine peygamber ahlakının önemini, kurallarını, kendini ve doğayı tanıma bilgilerini vaktinde hayatın her aşamasıyla ilişkisel örneklerle vermelidir. Allah (C.C) rızası için bir yolda iseniz her şey ilişkisel ve uyumludur( rastgele ve tesadüfi değildir). Bunun tam tersinde ise sanki her şey tesadüfi ve rastgele konum ve algı içindedir.
-Aksi durumda gelişen çocuğun, gencin ve yetişkinin; beyni ve zihni rastgele çevreden abur cubur algıladığı bilgilerle doluşarak; Tarzan'ca-vahşice eğitilmiş doğal-doğal insan olurlar ki 19., 20. ve 21. Yüzyılın ilkel ve vahşi/doğal insanının teknolojisi ve çevre sorunları; deccalı ve doğal öğretim, öğrenim ve eğitimin ürünüdür. Eğitimde ilk hedef; Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) ahlak çerçevesinde her fert ve topluma her zaman fıtratı oranında doğru ve akıllı konum ve/veya adreslerde bulunuşu alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirtmektir. Demirkuş 2012 Sanki her yaratık geçmişten geleceğe yaratıksal çözmece çetelesinin özgün bir çözmece parçası ve özgün bir kör noktaya sahiptir. Önemli olan hedef eğitimle hepsine her şeyi değil; fıtratı, güvenirliği, yapabilirliği ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakı oranında bilmesi ve yapması gerekenleri verişin ölçüsünün farkındalığını kavrayış ve uygulayışı hayata güncelleyiştir. Mantıksal, düşünsel, zihinsel ve bedensel; inanç, iman, irfan, medeni …Vb liyakat bütünlük sahibi oluşla bunlardan sadece bir veya birkaçına eksik sahibi oluşu arasındaki insanların farklılığının farkındalığını anlayışa/anlamaya çalışın. Günümüz insanların ve politikacıların tümünün ahlaken ve bilmen otistik eğitilişin sonuçlarıyla ilişkilendirin. Herkes her şeyi bilseydi ya da herkes herkesin niyet ve yaydığı enerji çeşidini doğru okusaydı ne olurdu? Sorusunun yanıtı düşündürücü olmalıdır? Eğitimde kime ne kadar şey öğretmeliyiz sorusunun yanıtı eğitimin hedefini sınırlar. Kuran'ın çerçevesi ve çetelesi içinde bilimin konumu ve yerini eğitimde doğru yeşertiş gereklidir. İslam'iyet'teki bir amaçta ifrat, tefrit ve zındıklıklardan uzak ve/veya bunlara diyet/kontrollü olarak insanların/insanlığın düşünsel toplumsal olarak; birbirine ve çevreye icabetlerinin peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak çerçevesinde oluşuna yönelik öğretim, öğrenim, eğitim ve uygulayışı hayata gerçekleştiriştir. Demirkuş 2011

Pekiştireç I ;
1-Öğretim; DNA zincirinin birinci ipliğinin yaşayabilen dizinini biyolojik yapı taşlarından üretmek,
2-Öğrenim; DNA zincirinin birinci ipliğini tamamlayıcı uygun ikinci ipliğinin yaşayabilen dizinini biyolojik yapı taşlarından üretmek,
-Birbirini tamamlayan bu iki ipliksi zincirin fermuarlarının karşılıklı gelip tamamlanması yani kapanmasıyla öğretim ve öğrenim tamamlanır/tamamlanmış olur.
3-Eğitim; tamamlanan iki zincirin uygun koşullarda kendilerini klonlamayı alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmeye başlamasıyla/başarmasıyla yaratığın vahşi/doğal olan eğitimi tamamlanır.
4-Eğitimin Hedefi: İnsanlarda; adil, dürüst, namuslu, itidalli, yardımsever, paylaşımcı ve vicdanlı olmayı alışkanlık (alışık tepki-refleks) haline getirmektir. Diğer bir deyişle eğitimle kazandırılan her şeyin, güzel ahlak kurallarına uygun hayata uygulanışıdır. Çocuklar da (öğrencide/öğrenicide) bu biyolojik DNA zincir fermuarının gerekli zamanlarda, gerekli koşullarda, gerekli oranda; peygamberi, akli, vicdani, meleği, Rahmani… Vb istendik ahlak kurallarına uygun alışık tepki-alışkanlık olarak üretimi, kullanışı ve uygulanışıdır. Şeytani, deccalı, kötü, zeki (sadece zekâyi), nefsi, ceddi, iblisi, Doğal (hayvani), cahili (çocuksu), insani (hüsran-i)… Vb ahlaka dayalı; eksik, yanlış ya da istenmedik amaçlarda üretimin ve uygulanışın sonuçlarının tüm yaratıklara zararları örneklerle ve gerekçeli öğrenim öğrenicide/öğrencide alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmesi gerekir.

Pekiştireç II;
1-Öğretim; pantolon fermuar zincirinin dişli birinci kanadının/parçasının üretimidir,
2-Öğrenim; pantolon fermuar zincirinin dişli tamamlayıcı ikinci ya da diğer kanadının/parçasının üretimidir,
-Birbirini tamamlayan bu iki parça fermuar zinciri dişlerinin karşılıklı gelip tamamlanması yani kapanmasıyla öğretim ve öğrenim tamamlanır/tamamlanmış olur.
3-Eğitim; öğrencinin/öğrenicinin fermuarı açıp kapamayı alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmeye başlamasıyla/başarmasıyla tamamlanır.
4-Eğitimin Hedefi: İnsanlarda; adil, dürüst, namuslu, itidalli, yardımsever, paylaşımcı ve vicdanlı olmayı alışkanlık (alışık tepki-refleks) haline getirmektir. Diğer bir deyişle eğitimle kazandırılan her şeyin, güzel ahlak kurallarına uygun hayata uygulanışıdır. Çocukların (öğrencinin/öğrenicinin); pantolon fermuarının gerekli zamanlarda, gerekli koşullarda, gerekli oranda; peygamberi, akli, vicdani, meleği, Rahmani… Vb istendik ahlak kurallarına uygun alışık tepki-alışkanlık olarak kullanışı ve uygulanışıdır. Şeytani, deccalı, kötü, zeki (sadece zekâyi), nefsi, ceddi, iblisi, Doğal (hayvani), cahili (çocuksu), insani (hüsran-i)… Vb ahlaka dayalı; eksik, yanlış ya da istenmedik amaçlar için kullanışın ve uygulanışın sonuçlarının tüm yaratıklara zararları örneklerle ve gerekçeli öğrenim öğrenicide/öğrencide alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmesi gerekir. Dünyada Yürürlükteki Eğitim Sisteminin/lerinin Durumu Konumu ve Liyakati; Var olan eğitim sisteminde İslam'iyetin geçerli ve gerçek; inançsal, kültürel, kavimsel… Vb hemen hiçbir değer yargısı dikkate alınmadan ya da sadece Bâtının deneyimlere dayalı doğal değer yargılarına, dünyevi yönetimsel ve bilimsel değer yargılarına dayalı eğitim sistemleridir. Bu eğitim sisteminde; insanların tüm düşünsel, zihinsel, nesnel, sanal, dijital, kültürel, inançsal … Vb istendik, gerçek değer yargıları ve doğa, doğa ötesine ait bildikleri bilimim Doğal değer yargılarına kodlayarak, zipleyerek ve asimile ettirilerek insanlığı yaşamsal olarak nesnel doğanın ve düşünsel olarak bilimin kefeni içerisine asimile ettirmektedir. Diğer bir deyişle insanlığın bilimi ve doğayı aşan düşünsel ve zihinsel değer yargılarını bilimin, demokrasinin, doğanın ölümlü ve sonlu kefeni içine kodlayarak, zipleyerek, özümseyerek ve körelterek insanlığı zihnen nesnel ve bilimsel doğanın hapishanesi içine sıkıştırmaktadır. 19. ve 20. YY Eğitim sisteminde her bilim uzamanı (bilim insanı?) bilimin bir parçası olarak otistikleştirilmiştir. Adeta bilimin her parçasına bir bilim insanının her şeyi otistik ve özel bir parça olarak kodlanarak yerleştirilip ya daeme yetiştirip ölümlü bilimin bedenine kişilik kazandırılarak bilim ilahlaştırılmaya çalışılmaktadır. Doğrusu bilim ve tüm kâinatlar gelişmiş insanın kalbini aşamaz. Bilim her insanın bir parçası olacağına her bir bilim uzamanı (bilim insanı?) bilimin bir parçası olarak bilimin bedenine malzeme oluyor. Çözümü de kapitalistler ekonomik sorunlar hallolunca yani insanlığı zenginleştirip besili hayvan gibi besleyerek insanlık sorunlarının halledeceğine bizleri inandırmıştır. Hâlbuki deneyimler göstermiştir ki; ekonomik koşulları çok iyi olduğu halde, aşırı beslenişten kudurup zihinsel doyumsuzluktan bunalıma giren zenginlerin yanında zihnen ve düşünsel olarak rahat, hür olmayan insanlar bu zihinsel- düşünsel sıkışıklıktan, sıkıntıdan sokaklara hürriyet diye dökülüp sorunlar yaratmaktadırlar. Bu nedenledir ki var olan eğitim sisteminin tüm değer yargılarının bilimsel kefeni; dünyevi doğal dinler ve vaadi dolmuş ya da Allah (C.C) tarafında icabet görmeyen semavi dinlerin kefeni ile birebir örtüşmektedir. Ancak tüm doğayı, yaratıkların geleceğini ve geçmişini kuşatarak haşır olacağı son durumu bildiren İslam'iyete aynı ceketi giydirmek insafsızlık belki de insanlık için bedbahtlık olur. Çünkü tüm ölümlü, sonlu yaratıkları ve her şeyi kuşatan İslam, ezeliyet ve ebediyetten gelen hayatın geçici dünyeviliğini, her şeyini kuşatmış ve yine ebediyete yaratıkların nasıl göç edeceğini bildirmiştir. Gün geçtikçe bilim bunu kanıtlamaktadır. Sonuç olarak; bilim ve doğa Müslüman'ların kalbi ve zihni içindeki yitiği olarak keşif edilip İslam'i değer yargılarıyla ilişkisel öğrenilmesi ve bilinmesine yönelik eğitim yapılması daha liyakatlidir. Zaten İslam'iyetin dışında hiçbir din bu kapsamların kefenlerini kuşatamamış ve/veya kuşatamaz Ya da bu alt yapı envanter ve dokümana başka hiçbir din ve bilim sahip değildir. Kısaca tüm yaratıkları, doğayı ve bilimin kefenlerini kuşatarak ilişkisel eğitim verilebilecek yegâne din İslam'dır. Gerçek Eğitim sisteminin amacı; dürüst yaşamanın alternatif tüm çürük ve doğal yaşantılara tercihinin ispatını göstermektir. İnsan gen havuzundaki Rahmani-İnsancıl genlerin hayvani ve şeytani genlere baskınlığını ve kontrolünü kesinleştiren eğitim, yönetim ve yaşam sistemlerine gereksinim vardır. Zenginin fakire sadaka, bilenin bilmeyene bilgi, güçlünün güçsüze himaye, iman edenin imansıza dua ikram ediş borcu vardır.

Öğretmen/Öğreten; Genellikle belli bir sahada uzmanlaşmış; alanındaki bilgileri yaşantısına doğru ve güncel uygulayabilen, öğrencileri öğrenme sürecinde sahasıyla ilgili eğiten, rehberlik eden ve alanında yeterince uygulamalı eğitsel (pedagojik) bilgiye sahip kişidir. Bilgisini Zamanında Güncellemeyen Öğretim Elamanı, Öğrencilerinin Geleceğinden Çalmış Olur (Demirkuş, 2009).
Öğrenci/Öğrenici; Bir konuda ve sahadaki bilgileri öğrenemeye ve uygulamaya hazır, öğrenmek için belli özellikleri, sorumlulukları kabul eden ve taşıyan kişidir (Demirkuş, 2009).


Değer yargısı nedir? Kaç çeşit değer yargısı vardı? Niçin öğretim, öğrenim ve eğitimi değer yargılarıyla ilişkilendirerek sunmamız gerekir?
Canlı yaratıklarda en az değişen veya hiç değişmeyen yargılara değer yargısı denir. Fert, Toplum, Devlet, Kavim… Vb insani oluşumların: yapısal, düşünsel, zihinsel ve mantıksal olarak değişmez veya en az değişen; özgün (*), istendik/kabullendikleri (+), istenmedik/ret ettikleri (-), nötr/tarafsız/yansız/dengedeki/dokunamadıkları (0), geçişken/ değişik karar verdikleri (+,-), değiştirmeye gücünün yetmediği, iradesiyle hükmedemediği /aşılmaz/ aşamadıkları (!), öğrenemediği/anlayamadığı/bilinmeyen/ bilinmez (?)… maddi, manevi, düşünsel, davranışsal, eylemsel, kültürel... genellikle az değişen ya da değişmez dogmalar ve yargılarıdır. Değer yargıları düşünsel ve mantıksal bilinç mimarisinin/tasarımının ya da dizaynın değişmez ve/veya en az değişen yapı taşları ya da yapısal (fıtrati) değerleridir. Değer yargıları, bir sistemin/lerin, yaratığın/yaratıkların geri dönüşümsüz geri değiştirilemez veya zor değiştirilebilir yapı taşları, iskeleti (filtresi/süzgeci) ve nirengi noktaları durumunda olup onun özgünlüğünü belirleyici tercihleri yönlendirici yargılardır. Her değer yargısı dosdoğru değildir ancak en az değişen ve en doğru değer yargıları; İslam dini farzları, ayetleri, sünnetleri, doğal kanunlar, yapay kanunlar ve gerçeklerdir. Her zaman Atasal değer yargıları vecizeler tartışmaya götürebilir bunlara çok yönlü ayar yapılmalıdır. Hadislere ve ayetlere göre var olan sisteme değer yargılarına ayar çekilmelidir. Bilimin değer yargıları yapay ve doğal kanunlardır. Kanunlar üzerinden geçmişten geleceğe yürüyebiliriz.

Kaç Çeşit Değer Yargısı Vardır? Değer yargılarının farklı amaçlı ve köklü bir kategorize edilişe gereksinimi vardır. Buradaki sınıflandırış henüz emekleyiş aşamasındadır.


Bilimsel Değer Yargıları;
Bilimsel değer yargıları, Bilimsel Kurallara ve Bilimsel Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir. Bilimsel Değer Yargıları bilimsel çalışma ile bilimsel olmayan çalışma arasında ki farkı belirler. Bilimsel bilginin; kaynağı, konumu, tarihi, yeri ve kırmızı çizgileri (radikal tanımı) olmazsa bilimsel değeri şüphe götürür. Bilim ve bilimselliğin kurallarına ve yöntemlerine mutlak itaatin gerekliliğini kabulleniştir. Örneğin, Bilgi, Teknoloji Üretişin Bilimin Kurallarına ya da farzlarına dayalı üretiştir.

İnançsal Değer Yargıları;
İnançsal değer yargıları , İnançsal Kurallara ve İnançsal Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir. İnancın farz ve/veya sünnetlerine değişmez mutlak itaati gerekliliği kabulleniştir. Örneğin, İslam'iyetin Farzlarına Dayalı İbadet Ediş.

Yapısal (Fıtrat) Değer Yargıları;
Yapısal değer yargıları, Yapısal Kurallara ve Yapısal Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir. Yaratığın yaradılışı, eğitimi veya herhangi bir nedenle aşamadığı geri dönüşümsüz yapısal (fıtratı)... Vb değer yargılarıdır. Örneğin, İnsani Değer Yargıları, canlı yaratığın genlerinden ya da irsiyetten veya dünyaya gelir gelmez sahip olduğu ve değiştiremediği istendik, istenmedik her şeyden kaynaklanan; doğal değer yargıları, hayvani değer yargıları, insani ve/veya peygamberi değer yargıları. Örneğin, Ebucehil gibi fıtratı ve eğitim cahillerin değişmezliğe olan radikal bağlılıkları. Onlara göre her şey onların bildiği doğrulara endekslidir. Peygambere cahillerden (değişmez-bilmezlerden) uzak durulması önerilmiştir. Değişmek istemeyeni Allah (C.C) değiştirmezmiş RA'D (13) 11. ayet.

Kültürel Değer Yargıları;
Kültürel değer yargıları , Kültürel Kurallara ve Kültürel Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir. Yaşadığı toplum ve çevresinden yaratığın aldığı eğitim, işittikleri, gördükleri, alışkanlıkları, anadilleri, örfleri, adetleri, zevkleri... Vb ilgili; yararlı, zararlı ya da yararsız kültürel... Vb değer yargılarıdır.

Kişisel, Özgün ve Özel Değer Yargıları;
Kişisel, Özgün ve Özel değer yargıları, Kişisel, Özgün ve Özel Kurallara ve Kişisel, Özgün ve Özel Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir. Yaratığın bazı şeyleri tüm yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları örgüsünün süzgecinden geçirip kendine özgü değişmez prensipler ve değer yargıları geliştirmesidir ya da bu değer yargıları genlerinde/fıtratında vardır. Ör, istenmedik ifrat ve tefrit değer yargıları: özgün bazı değer yargıları yani değişmez ve az değişen; aşırı ifrat, tefrit, tiryakilikler ve tutkular derecesindeki; kıskançlık, kin, nefret, haset, kibir, ucup/gurur, cimrilik, bönlük, müsriflik, egoistlik, kaprisler, saplantılar, münafıklık (çok yüzlülük), siyonizm, şovenizm, siyoşovenizm, sigara içmek, içki içme alışkanlığı … Vb dir.

Diğer Değer Yargıları;
Diğer değer yargıları , Diğer Kurallara ve Diğer Mantık Filtresi/Süzgeci Anlamına Gelir.Yukarıdaki kategorilerin dışındaki diğer değer yargılarıdır. Örneğin, İnsani Değer Yargıları, canlı yaratığın genlerinden ya da irsiyetten veya dünyaya gelir gelmez sahip olduğu ve değiştiremediği istendik, istenmedik her şeyden kaynaklanan; doğal değer yargıları, hayvani değer yargıları, insani ve/veya peygamberi değer yargıları. Ör. fert toplum, kavim, insanlık bazında aşılamayan ya da iç dünyasında çözümsel olarak liyakatli bir yere oturtulmadığı için aşılamayan bazı davranışlar (yavşak davranışlar, sakız çiğneyene derste tahammül edemeyiş), görüntüler (ör tiksindirici görüntüler), bilime liyakatsiz tepki (evrim bilimine liyakatsiz tepki), tabular (ör, böcek yiyen hayvani adama ya da çıplak dolaşmak isteyen hayvani dervişlere liyakatsiz tepki), bedensel hareketler (göbek atan erkeklere liyakatsiz tepki), liyakatsiz tepkiler (ör, cahil yalancılara, cahil köktencilere, cahil yenilikçilere...Vb aşırı tepki), sesleri kapris etmek (Ör, ağız şapırdatana liyakatsiz tepki) … Vb aşılmazlar birer özgün ya da bazı kültürler için aşılmaz veya değiştirilmesi zor değer yargılarıdır. Örneğin, İnsani Değer Yargıları, canlı yaratığın genlerinden ya da irsiyetten veya dünyaya gelir gelmez sahip olduğu ve değiştiremediği istendik, istenmedik her şeyden kaynaklanan; doğal değer yargıları, hayvani değer yargıları, insani ve/veya peygamberi değer yargıları. Örneğin,Ebucehil Çözüm; Bu değer yargıların inançsal, toplumsal ve bilimsel eğitimler açısında gerekçeleriyle öğrenicilerin zihinsel dünyasına doğru dozda aşı yapılarak liyakatli tepkiler geliştirilmelidir. Örneğin, evrim teorisinin evrim bilimini bağlayıcı olmadığını yani evrim biliminin gerekliliğini gerekçesiyle anlatırken, evrim teorisine isteyen katılmayabilir. Evrimi kabullenişin dinsizlik olmadığını vurgulayış için, insanların bazıları hayvanlardan evrimleşse bile hayvanları da Allah (C.C) yaratmıştır. Çıplak dolaşma hastalığını ya da tiryakiliklerini hayvanların çıplaklığıyla ilişkilendirmek. Böcek yiyen kişinin tüm böcek yiyenlerle ilişkisel düşünmek… Vb pratik zihinsel çözümler gerekçeleri ve kanıtlarıyla verilerek öğrenicinin zihinsel bağışıklık sistemi liyakatli güçlendirilmelidir.

Dünyadan Dinin Metriksine (Kefenine) Ve Dinin Metriksinden (Kefeninden) Dünyaya Geçiş
İSLAM;Sözlükte “kurtuluşa ermek, boyun eğmek, teslim olmak; teslim etmek, vermek; barış yapmak” anlamlarındaki silm (selm) kökünden türemiştir.Hazreti Muhammet AS'IN yaydığı ve Kuran’da kuralları bulunan din. Kurandaki tüm bilgilerin bazıları kodlanmış ve ziplenmiş gibidir. Kâinatın zerre nurdan çözülüşü ve / veya unzipleniş mantığı her geçen aşırı koşullara Kuran-ı kerimin doğru yorumlarla unziplenilşiyle paralel homolog ve analogluk vardır. Kökendeş ve kökendeş olmayan benzerlikler vardır. Ola ki Kâinattaki tüm yaratıklarla ilgili bilgiler Kuran-I Kerimde çok cüzi bir yer kaplamaktadır.
İslam Dini tüm ilahi ve yaratıksal ilmi bilgilerin ziplendiği (Kodlandığı) kurallar bütünü gibi gözükmektedir. Ola ki bu asır önemli olan tüm inançsal , beşeri, felsefi, bilimsel , yaşamsal, yaratıksal....Vb tüm bilgilerin Kuranı Kerim İçindeki konumlarını doğru ve liyakatli bir şekilde ilişkisel unziplenişidir ya da kodlarının doğru ve liyakatli çözümlenişi önemlidir. Bu unzipleniş ya da kodların çözümlenişinin Kuran-ı Kerim (C.C)'HUN Daki Değişmezlerle, Bilimselliğin, Felsefenin ve Diğer Alanlardaki (Örneğin, diğer geçici ilahi dinlerdeki değişmezleri) Değişmezler Arasında Doğru İlişkisel Değişmezlerin İstendik Omurgasının Otaya Çıkarılışı Çok Büyük Önem Taşır. Bu doğru eşleştiriş omurgası doğru bir şekilde bittikten sonra unzipleniş ve/veya kodların çözümlerine geçilmelidir. Değişmek istemeyenleri Allah (C.C) değiştirmez (Rad, 13/11). Ola ki değişen koşullarca değişime zorlanarak yönlendirilir.


Bunu Bir Reçete Gibi Okuyabilirsiniz.
1-Orada bir  uzay ve içinde bir dünya var. Üzerinde de insanlar, devletler  ve kavimler  yaşar.
-Bu kâinatta çok şey ya geçici, ya sihir ya illüzyon ya da yalan olup enerji ve tüm yaratıklar kalıcı değil enerji yaşamak için mutlaka hal değişmeye mecbur ve meyillidir.
Bilimsel olarak ta
A-Enerji ilk ilimdeki haline yaradılış önceki haline dönmeye meyillidir.
B-Kâinatta ki kütle çekimi ve özgün çekimleriyle enerji kâinatın iskeletinin tutkalı yani kâinat bedeninde bütünlük oluşturur .
C-Kâinat hala genişleyerek kontrollü büyüyerek potansiyel enerjini ilk yaradılış öncesini tersine bir genişlemektedir.
D-Tümleşik boyut zaman-mekân , eylem, hayat, yaratık ve diğer boyutlar.
E-Kâinattaki 3 dengelenen kuvvetin boyutu (genişleme/gelecek boyutu, kütle/hayatta kalış-bedensel ve ilk haline dönme eğilimi/ilme iniş boyutu) dışındaki diğer kural ve sıra dışı kuvvetler.
2-Yerküresi ve uzay olanakları var.
-Sizden istenen;liyakatli çalışarak bereketli hududlar içinde bu olanaklardan yararlanarak ortaya çıkan pastalardan; fert veya toplumların adil ve liyakatli yararlanma sistemini geliştirmenizdir.
-Kısaca orada besinler- pasta/lar veya olumlu olanaklar var. Herkesin(her ferdin ve ailenin!!) gereksinimleri, fıtratı... Vb oranında liyakati nemalanması gerekir!!
-Pastayı doğal koşulların bereketli hudutları içinde, her ferdin, ailenin … Vb insan unsurunun gereksinimleri, fıtratı, yetenekleri, zekâsı, akli… Vb öğrenmek için sınavlar düşünün-düzenleyin insanları ve çevreyi doğru tanıyın.Her kesi akıllı oluşları, yapabilecekleri, yetenekleri, zekâsı … Vb şeklinde gruplayın ancak fert ve aile bazında herkesi mutlak ve liyakatli gereksinimleri oranında; pastanın üretimine, bereketlendirilmesine ve tüketimine liyakatli konumlandırmaya çalışın.
-Bu paylaşımda hayvanlarda reKâbeti farz olarak, insanlarda diyet ve kısıtlı düşünün.
-İnsanlarda da  zarureti farz olarak, düşünün,
-Mecliste yönetime bedava, hobi olarak çalışmaya talip; akıllı+yetenekli+ zeki ve peygamber ahlaklı insanları düşünün,
-Meslek eğitiminde yeterlik sınavlarını düşünün,  
-Çeşitliliği ve zayıflarını yaşatmanın zaruret(rahmani-insani birliktelik) yemini ve bilincinde paylaşımcı peygamber ahlaklı toplumları eğitimle yetiştirmeyi düşünün,
-Sınavla;peygamber ahlaklı+ hem en yetenekli + en zeki olma özelliklerini taşıyan fertleri tepeye-yönetime getirirken ya da en üstün peygamber ahlaklı, bilgili ve yeteneklisi olunca bu tip insanların tiryakiliği para-Karunizm (kapitalizm) değil toplumu razı etmekten huzur duymak ve zevk almaksa ya da hümanizm olacağı için  yönetime cüzi bir paraya razı edebileceğinizi düşünün.
-En tepedekilerin veya yönetimdekilerin özellikleri sırasıyla;en peygamber ahlaklı, en bilgili, en zeki, en yetenekli... Vb olduğunu düşünün.1, 2, 3, 4, 5 Öğrenci Yanıtları

Mucitler, Büyük Sanatçılar, dâhiler ve Peygamberlerin Bilinç Sistemi Neyin ve Kimin Eseridir? -Fert, toplum, kavim ve devletin ya da insanların parayı aşan, paradan daha değerli ya da parasız değer yargıları yoksa parayı veren düdüklerini çalar anlamına gelir. -Bu mantıktan ya da çıkarsayıştan hareketle ; fert, topluma, kavime ve devlete ya da insanlara;öğretim, öğrenim ve eğitimle; bilimi-doğayı aşan, bilim , doğadan, tüm yaratıklardan, ilimden ve bilimden daha değerli ya da onları aşan düşünsel gerçek-hakiki değer yargıları öğretilmemişse, verilmemişse ya da yoksa doğal hayata ve bilime hâkim olanlar onların her türlü düdüklerini çalar anlamına gelir. -Bu iki çıkarsayıştan hareketle; öğretim, öğrenim ve eğitimde mutlaka insanların bilimi, doğayı ve ötesini aşan; gerçek-hakiki ölümsüz iman-i düşünsel değer yargıları geliştirilirse insanlar kalp ve zihinleriyle doğayı, kâinatları, bilimi/leri kuşatarak daha ulvi- yüce düşünebilirler. Değilse doğa ve bilimin hapishanesi, kefeni içinde kul ve köle olarak yaşayışa mecbur olurlar. Bir insanın değer yargılarını ne kuşatıyorsa o insanın onu aşma olasılığı zayıftır. Örneğin bir bilim insanın tüm değer yargıları bilimi aşamıyorsa ya da bir insanın değer yargıları bilimin kefenini aşamıyorsa her şeyi ile bilimin düşünsel hapishanesi içinde bir fert olmayı aşamaz. Bilimi doğa ötesiyle ilişkilendiremez ve bu doğaldır doğa ötesiyle ilgili ölümsüz ve/veya gerçek değer yargılarından mahrumdurlar. Örneğin, peygamberlerin Atasal ve doğal değer yargılarının yerini Allah (C.C) İlahi Hidayetle Kuran'ın değer yargılarıyla ilişkisellik belirler. Buna ilahi/peygamberi değer yargısı denir. Ancak Darwin'in değişim ile ilgili değer yargılarını, Einstein fizik ile ilgili değer yargılarını, büyük ressamların değer yargılarının iskeletini doğal hidayet ve doğal sistemi zihin ve genlerini işgal ederek belirler. İnsanlar düşünsel ve bedensel olarak doğa tarafından işgal edildiğinin farkındalığında değildir. Yani Einstein ve Darwin sistemin bir ürünüdür, peygamber ise ilahi/peygamberi hidayet gücünün bir sonucudur. O zaman doğanın işgal edişine karşı bilinçli eğitim ile önlem alınmalıdır. Hatta televizyon dizileri bile insanları işgal etmektedir. Bunun önüne bilinçli eğitimle geçilmelidir. Kısaca; insanların değer yargılarının iletişim sistemi ya ilahi/peygamberi ya da doğal hidayet ile şekillenir. Örneğin. Gautama Buddha, M.Ö. 563-483 doğal ahlak sofisiydi, Charles Robert Darwin (12 Şubat 1809 – 19 Nisan 1882) otistik doğa ve bilim sofisiydi, hatta birçok saha ve alandaki;19. ve 20. Yüzyılın bilim insanları; belli saha ve alanların otistik-özelleşmiş bilim sofisi ve/veya dehası, kaşifi, mucidi olmayı, siyaset ve demokrasi sisteminin siyasetçileri ve kapitalistleri, komünistleri… Vb tarafından güdülmeyi aşamamışlardır. Yani bilimle siyaset ve yönetim sistemlerinin demokrasi sofilerini (ermişlerini) aşamamış bilim sofileridirler. Hatta belki de siyasi demokrasi ermişleri (sofileri) tarafından dine karşı kullanılmaktadırlar. Yani siyasi ermişler (sofiler) bilimselliğin kefenini aşarak bilim ve dinin uyuşmazlığında bilim sofilerini (ermişlerini) kullanmaktadır. Yani bu otistik bilim sofileri kendi alanların kabuğunu kırıp diğer bilim alanlarıyla ilişkisel düşünerek bilim ortak paydasının havuzuna erişememişlerdir. Bu ortak payda ilişkisel diri bilgiye ve doğa ötesi gerçek değer yargılarına sahip olmadığı için; bilimde vardıkları sonuçları, yargıları ve edindikleri özgün bilimlerini doğa ötesiyle ilişkilendirmemişlerdir. Bu nedenledir ki liyakatsiz; öğretim, öğrenim ve eğitimle insanların tüm değer yargılarını bilimin metriksi içine doğrayıp paketleyip ya da otistikleştirip yerleştirmek insanların hür düşünce de zihinsel ve düşünsel âlemde tefekkür ediş yetenek ve güdülerini köreltir. Eğimdeki otizmi engelleyici olarak Bilim,Teknoloji Mühendislik, Matematik ve Din ilişkisinin bütünlük eğitimi / STEM-R (Science, Technology, Engineering, Mathematics and Religion Education, )geliştiriliyor. İnsan herhangi bir şeye bu 5 ve/veya daha fazla pencereden bir anda ilişkisel, farklı ya da tek tek bakabiliş yeteneğini geliştiren eğitimle kazandığı ve kazanacağı şeyler önemlidir. Kısaca matematiğin ilişkisel havuzunda bilim aracını kullanarak mühendislik icrasıyla teknolojileri üretim ve hayata uygulayışta inançsal değerlerle Dinle) peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaki boyutlarla gerekçeli olarak ilişkilendiriş önemidir. http://www.nationalstemcentre.org.uk/what-we-offer/our-objectives Bu nedenledir ki insanların liyakatli ve bilimi, kâinatları aşan İslam'i inançsal değer yargılarını da liyakatsiz öğretim öğrenim ve eğitimle budayıp, doğrayıp zihinsel ve düşünsel tüm mimarisini bilimin içine sıkıştırmaya ve tıkıştırmaya çalışmak çok büyük bir talihsizlik ve bedbahtlıktır. Hâlbuki tam tersine bilimin her şeyini liyakatli inanç değerlerinin içine ilişkisel dizayn ediş daha liyakatlidir. Fert ve toplumların; doğayı, tüm yaratıkları, tüm düşünsellikleri aşan liyakatli değer yargıları(İslam'i inançsal) varsa o insan tüm yaratıklara tapınmaktan uzak ve onları liyakatli kavrayış düşünce sistemleriyle sağlıklı gelişmiş insanlar olarak yaşayabilirler. Örneğin, eş seçiminde, toplumsal ilişkilerde, eğitimde, siyasette… Vb alanlardaki faaliyette hedeflenen sosyal ilişkilerin uzun ömürlü ve sağlıklı olması için; hedef ya da ilişkisel olan fert, toplum, kitlelerin; istendik, istenmedik.. Vb tüm değer yargılarının çok iyi bilinmesi ve istenmediklerden etkilenilmemesi ya da en az etkileniş için alternatif çözümler geliştirilmesi gerekir. Değişmez aşırı ifrat ve tefritleri tiryakilikleri, tutkunlukları aşılmaz istenmedik aşırı alışkanlıkları !!! yani; kıskançlık, kin, nefret, haset, kibir, ucup/gurur, cimrilik, bönlük, müsriflik, egoistlik, kaprisler, saplantılar, münafıklık (çok yüzlülük), siyonizm, şovenizm, siyoşovenizm, sigara içmek, içki içme alışkanlığı, istenmedik toplumsal ve kişisel tiryakilikler … Vb istenmedik değer yargılarının çözümleniş alternatif listeleri çıkarılıp samimiyetle hedef fert, toplum kitle ya da örneğin, neden eş adayına açıklanması gerektiği ve alternatif çözümleriyle hangi istenmedik değer yargısının çözümsel alternatif ilacı gerekçesiyle sunulmak üzere listelenmiş çözümler yorumlarıyla ve gerekçeleriyle inandırarak samimiyetle yorumlatarak/yorumlatılarak/yorumlayarak eğitilen fert, toplum, öğrenci, öğrenici, kitle ya da örneğin; eş seçimi dersinde sunulmalıdır .Örneğin. eş seçiminde; ifrat ve tefritte ya da aşırı özgün istenmedik ;tutku (adrenalin… Vb), alışkanlıklar belli tanışma döneminden sonra aday eşe samimiyetle söylenmeli tepkiler nişanlılık, gerekirse imam nikâhlı nişanlılık döneminde denenmelidir. Çok konuşkansan ilacın dinletiyi seven, kıskançsan ilacın muhafazakâr ve istendik tutucu eşe, müminsen ilacın mümine eş… Vb mantık çıkartısından hareketle eş seçiminde istendik ve istenmedik değer yargıları arasında tamamlayıcı/birliktelik denkliği aranmalıdır yoksa istendik değer yargıları ile ilerleyen nişanlıkta önceden peşin ve öncelikle itiraf edilmeyen; istenmedik, bilinmeyen...Vb değer yargılarından biri evliliğe kara delik olur. İnsanın fert, toplum, kavim, devlet ya da insanlık bazında iradesiyle baş edemediği istenmedik; duygu, düşünce, niyet, her türlü değer yargıları, istenmedik alışkanlıklar… Vb her türlü iradeyi aşan nefsi alışkanlık ve nefsi değer yargılarının; Islahata, terbiye edişle, diyete, tedaviye ve terapiye gereksinimi vardır. Toplumun kişinin bu istenmediklerinden zarar görmemesi, kendisinin toplumdan zarar görmemesi ya da toplumdan yarar görmesi ve/veya topluma yararlı ve verimli konumlarda bulunması için iradesini aşan istenmediklerini, çok iyi tanıması ve gerekirse yapısal olarak en uygun tedaviye baş vurmalıdır. Kişinin fıtratı ve tedaviyi kabulleniş değer yargılarına bağlı olarak bir veya birkaç yolu denemesi belki daha hayırlıdır. Ör. İslam'da terbiye ve ıslahat için Allah (C.C) teslim olunur. Peygamber ahlakı ve fıtratı yapabilirlik konum ve diyetlerle tedavi edilir. Genetik olarak tıbbi tedavi, diyetler ve/veya eylemsel terapilerde kabullenilebilir. Çıkarsayış; Doğal insanlar, baskın doğal çevrenin mağdur cahil insanlarıdırlar. Örneğin doğal bazı Amerika, Avustralya ve Afrika kavimleri böyledir. İlkel ve Çağdaş insanlar çevresine baskınlığın mağdur insanlarıdır. Örneğin sanayileşmiş bazı batılı kavimler. Her üç durumda aşkın oluşun ürünü ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak yaşantı stilinin mağduriyeti ürünüdürler. Vahşi insanlar; doğal doğa yaslarının ve doğal yaratıksal hemen her şeyin doğal /doğal olarak zihninde tecelli ettiği/ edebileceği ve bu tecelliyi benimseyerek hayata uygulayışı tercih eden insanlardır. Peygamberler ve Allah (C.C)'HUN alimleri Bâtını kalbinde ve zihninde Allah (C.C)'HUN tecelli ettiği Allah (C.C)'HUN insanlarıdır. Edison'un Teknolojik Buluşları, Karl Marks'ın, Leonardo Davinci … Vb dehaların, mucitlerin, kaşiflerin, teknologların, bilim insanları, yazarların… yapıtları nasıl ortaya çıkmıştır? Kişiliklerinin konumları ile ortaya çıkardıkları arasında nasıl bir evrimsel ilişki vardır? Örneğin, Ola ki Davinci dönemi civarı doğal doğanın insanda tecellisinin ürünü olan teknolojinin ve sanatın ortaya çıkışıyla özdeş dönemdir. Ör. Einstein'ın fizikle ilgili düşünsel deneyleri kâinatın göreceli kuramları ve ilgilendiği tüm fizik dünyası yasalarının onunu zihninde tecellisinin ürünüdür. Yani bu deha doğal doğanın ürünü doğal bir kaşif dehadır. Doğa doğal insanın düşüncesine ve bedenine evrimsel olarak baskındır. Ancak peygamberlerin kalbinde ve zihnide Allah (C.C) tecelli ederek ıslah etmiştir. Ola ki ilk ıslah edilen insan ve yaptıklarından sorumlu insanlık Âdem AS'LA başlar. Diğer bazı doğal insanlar halen doğanın tesirinde hayvanların yaptıkları kavga ve gürültü ile hayvani devlet kurmuşlardır. Peygamberler ve Allah (C.C)'HUN icabet ettiği insanlar ve peygamberlere samimi ve/veya net itaat eden ve taklit edenler istisnadır.
Niçin Değer Yargılarına-Dogmalarına Dayalı Dinamik Eğitim Sistemleri Geliştirmeliyiz? Değer Yargılarının; Öğretim, Öğrenim ve Eğitimle İlişkisi Neden Önemlidir? Değer Yargıları, Eşik Bilgileri ve Doğru Empati (Anlamlandırış/Anlam Veriş) Duyuşun,Öğretim Öğrenim Eğitimin Hedefleriyle İlişkisinin Önemi;
Düşünsel Filtre/Süzgeç/Kurallar ve Değer Yargılarıyla Doğru Adreste Duruş İçin Hedef Kitleyi Ve Değer Yargısını Tanıyış Arasındaki İlişkiyi Doğru Kurmak Önemlidir. Öğretim, Öğrenim ve Eğitimde; fert ve toplumlara bilgi sunulurken hedef kitlenin değer yargıları , eşik bilgileri ve kültürleri çekim alanına; girecek, itecek ve uyumlu; özgün (pay) ve ortak payda (benzerlik) yani algıda değişmezlik ilkelerine dayalı hazırlanmalıdır. Öğretim, öğrenim, eğitim ve yönetimlerde disipline edici kurallar geliştirilirken; fert ve toplumun çok hassas oluğu tüm değer yargıları liyakatli, uyumlu, vicdanlı ve peygamber ahlaklı yönlendirici olarak kullanım ustalığı çok büyük önem taşır. Bu açıdan laiklik özel haller hariç, insanları bildiklerini ve değer yargılarını ilişkilendirişte yalıtkan ve izole edici değil de liyakatli, sosyal ilişkilendirici olursa daha geçerli ve tutarlı olur. Öğretilen ve öğrenilen tüm bilgileri; kabullendiği ve çok iyi bildiği değer yargılarıyla ilişkilendirişi (Kültürel, inançsal, kişisel değer yargıları) alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirip hayat güncelleyip uyguladığı zaman öğrenim tamamlanmış kabul edilir ya da öğrenimin gerçekleyişine işaret ve kanıt kabul edilebilir. Öğrencinin öğretilen ve/veya öğrenilen bilgiyi ilişkilendirecek değer yargısı yok ya da eksikse mutlaka ya yaşatarak veya beş duyuya hitap eden beyinsel kayıt yöntemleriyle yeni değer yargısı kabullendirilmeli ya da var olan değer yargıları kümesi ve/veya tek bir tanesiyle dolaylı yoldan bilgi/bilgiler ilişkilendirilip öğrenciye verilmelidir. İnsanda genellikle bilgilerinin zihindeki karşılıkları değer yargılarıyla ilişkisel gerçekçi ve doğru olarak diri değilse o konuda cahildir ve ola ki genellikle sorumlu değildir. Bilenler sorumludur. Gözü var görmez kulakları var işitmez ayeti belki de bunu vurgular. Bu amacı gerçekleştirmek için hedef kitlenin; lisanının incelikleri, eşik bilgileri, kültürleri ve değer yargıları özgünlük grupları ya da çeşitleri çok iyi bilinmeli ve kusursuz duygudaşlık/eşduyum (empati/eşduyum) duyularak sunum hazırlanmalıdır. En az ana dil-lisan farklılığı kadar değer yargıları farklılığı da sunulan bilgiyi algılamada uyuma gereksinim duyar. Ör. Aynı konuyu: aşağıdaki; din, kültür ve anadili-lisanı, anadilde; öğretim, öğrenim ve eğitim almayan!!!… Vb farklı hedef kitleye neden farklı sunum hazırlamak zorunda olduğumuzun farkındalığını pekiştirerek kurgulayarak zihinsel uygulayın ve anlayın.
-Hıristiyan dinine mensup ve Japonya'daki Japon kökenliye
-İslam dinine mensup ve Japonya'daki Japon kökenliye
-İslam dinine mensup ve Almanya'daki Alman kökenliye
-Hıristiyan dinine mensup ve Almanya'daki Alman kökenliye göre hazırlayın.

      Kısaca ya da sonuç olarak; Özellikle eğitimde pozitif /kabullenilen/istenen değer yargılarına ilişkisel eğitim verilmeli yargısı çok önemlidir. Bunun için öğrenicinin anadiline ve sahip olduğu diğer değer yargıları çok iyi bilinirse verilmek istenen bilgi ya da konular istendik değer yargılarıyla ilişkilendirilerek (ret ettiği değer yargılarına göre ders verilirse filtreleyerek alır !). Yapısal(fıtrat), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları ve eşik bilgileri ait olduğu yaratığın; mantıken kabullenebilirlikleri, kabullenemezlikleri ve tercihleri örgüsünün; yapısal, beyinsel, düşünsel ve zihinsel yapıtaşları iskeleti, kementleri, geçitleri, düsturları… Vb mantık süzgeci örgüsü ya da mimarisi gibidir. Diğer bir deyişle insanların kişilikleri, öğrenim istemleri ve kabullenişleri değer yargılarının ilişkisel örgü kafesindedir. Fert, toplum, kavim, devlet... Vb insan kendi değer yargılarının kafesi içindedir. İnsanların öğrendiği bilgilerin kalıcı olabilmesi için öğretilen bilgilerin onun değer yargılarıyla bütünleştirici ve ilişkilendirici verilmelidir. Bu şekilde verilmiyorsa öğretilen bilgi dağarcıklarındaki diğer bilgilerden kopuk, hatırlanmakta ve hayata uygulamada tetikleyici değildir. Bir insanın bilimi ya da ilimi yani bildiği her şeyin çözmece (pazıl) çetelesi-çerçevesi onun sahip olduğu bilgi birimlerinin yapıtaşlarından oluşur. Bu yapıtaşları birbirini ne kadar ilişkisel hatırlatıcı konumdaysa o kadar hızlı hatırlanabilir ve hayata güncellenerek uygulanabilir dinamizme sahip olur. Bu açıdan hedef kitlenin değer yargılarıyla ilişkisel anlatılan ya da sunulan her şeyi özümseme olasılığı çok yüksektir. Belki de öğretim, öğrenme ve eğitim sistemimiz ülkemizdeki halkların; özgün (*), istendik(+), istenmedik(-), nötr(0), geçişken(+,-), aşılmaz(!), bilinmeyen(?) ve diğer; inançsal, yapısal, kültürel, kişisel... Vb değer yargılarıyla; uyumlu, bütünleşik, güncellenerek ve ilişkisel verilmediği için ülkemizin bereketli peygamber ahlaklı teknolojik-bilimsel orijinaliteleri diriltilmiyor ve dirilmiyor!!!
      İdam sehpasına çıkarılacak; bir kelime, deyim, atasözü, örf, adet, gelenek, bilgi, davranış, yaşam şekli… Vb her şeyin alternatifi çok yönlü düşünülüp bulunduktan sonra eğitimle istenmeyenler tedavül den/uygulanıştan kaldırılır. Örneğin Tükürdüğümüzü yalamayız!?? Yerine “ Yanlış yere tükürdüğümüzün bedelini ödemeye gayret ederiz/hatasız kul olmaz!!!” Demirkuş 2010 Beşer Zulmeder, Kader Adalet Eder??! Beşer bazen zulüm etse de Allah (C.C) her zaman adalet eder. Demirkuş 2010. İstenmedik, yanlış ya da eksik veya çok anlamlı-cinaslı...Vb; örf adet, vecize, deyiş, deyim, cümle ve ata sözleri için istişareli alternatifleri geliştirilerek gerekçeli uygulanıştan kaldırılırlar. Hatta bu mantık ve uygulanış kusursuz bilinç-düşünce mimarisi ve iletişim için; insanlığın tüm yazılı, sözlü, eylemli ve düşünsel her bilgi birimi için hayata güncellenişi gereklidir. Belki de, fert, toplum, kavim, devlet… Vb insanlık bazın da;geri dönüşümsüz değer yargıları insani ya da bilimsel olarak geçerli olsun olmasın var olan öğrenici potansiyeline(hedef kitleye) öğretilmek istenen bilgilerin; istendik-istenmedik tüm değer yargıların ortak payda ve özgünlükleriyle; bütünleşik, uyumlu ve ilişkisel olarak doğru örneklenmiş ve hayata güncellenmiş olarak sunulmalıdır. İstenmedik, bilimselliğe aykırı, geçersiz ve doğal değer yargılarını değiştirmek ya da ıslah etmek için kanunlar çıkartılarak çocuk yaşta öğrenicilere ayrıntılı alternatifleri gerekçeli sunulmalı ve öğretilip hayata uygulanmalıdır. Fert, toplum… Vb her insani bazda verilmek ya da öğretilmek istenen öncelikli acil bilgilerin kısa vade de hedef kitlenin inançsal, kültürel, özgün… Vb istendik ya da istenmedik değer yargılarına uyumlu ve ilişkisel hayata örneklendirilip güncellenerek verilmesi gerekmektedir. Yani Bâtının, kapitalizmin, komünizmin… izm, … istli yabancı-doğal rejimlerin, yönetimlerin ve eğitim sistemlerin istendik ya da istenmedik değer yargılarına ya da yararlı da olsa yabancı ya da farklı değer yargılarına endeksli verilmemelidir. Yani toplumsal etnik alt birimin değer yargısına/yargıları düsturlarına ters olduğu için kısa vade de verilmemelidir. En küçük özgün toplum birimlerinin (benzer ortak dili, kültürü, alışkanlıkları, zevkleri ... Vb paylaşan ailelerin bir üstü toplumsal özgünlükler kümesi ya da insan dokusu) özgün değer yargıları baz alınarak ona uyumlu öğretim, öğrenim ve eğitim sistemi/leri geliştirilerek verilmeli. İnsanın etnik azınlığı olmaz; bu doğa, bilim ve ilahi/peygamberi yasalara aykırıdır hem de bölücü ve tahrik edici bir kavramdır. Sizi kavimlere ayırdık ki tanışasınız (ayet). Dil, din, lisan, kütür azınlıkları çoğunluğa asimile ya da evcilleştirilsin diye değil. Böyle bir durum yaşama gücünü artıran evrimin çeşitlilik yasasına aykırıdır. Yaşadığı toplumdaki; din, dil, lisan, kültür, renk...Vb halk azınlıklarının birimlerindeki (özgün toplumsal birimlerdeki ya da özgün insan dokusundaki) yararsız, verimsiz, zararlı… Vb istenmedik değer yargılarının değişimi için uzun vadede tüm dünyanın o konudaki liyakatli otoritelerin görüşü çerçevesinde kanunlar çıkartılarak alternatifleri gerekçeli sunularak ilk öğretim seviyesinden itibaren öğretim, öğrenim ve eğitimle verilmelidir.

      Biliriz ki tüm canlı yaratıkların kişilikleri genel olarak, yapısal(fıtratı-genetiği-irsi), kültürel, inançsal, eğitimsel… Vb kökenli olarak; kabullendikleri, reddettikleri, tasdik ettikleri… Vb değer yargılarının mantık kafesi, süzgeci ve örgüsü içindedirler. Bu değer yargıları çatısında ki mantık örgüsünün dokusunu; kişinin kabullendiği, ret ettiği veya şüphelendiği;kanunlar, davranışlar, eylemler, süreçler, olaylar, bilgiler, ayetler, vecizeler, atasözleri, özdeyişler… Vb temel mantıksal denklemler oluşturur. Kişinin değer yargıları, mantıksal denklemleri dokusunun arasını öğrendiği, edindiği ya da genetik-fıtratı-irsi yapısında bulunan bilgilerin ilişkisel bilgi birimleri örgüsü doldurur. Liyakatli ve kaliteli öğretim, öğrenim ve eğitimle kişinin tüm değer yargıları, mantıksal denklemleri ve bilgi örgüsü beyinsel ve zihinsel havuza kaydedilir. Kişi tüm değer yargılarını, mantıksal denklemlerini ve bilgi örgüsünü kültürel olarak öğrendiği anadilindeki kavramlar, kavramisimler, isimler ve sembollerle ifade ederek aynı dili bilenlerle sözel, bedensel, mimik.. Vb ile iletişim kurar. Kişi dilini bilmediği bir toplum içerisinde bu kültürel iletişimde mahrum ve yoksun kaldığı için; yontma taş devri ve öncesi insanların iletişim seviyesine düşer. Onun için bir kültürel dildeki, kavramlar, kavramisimler, isimler ve semboller o kültürel dilin iletişim araçlarıdır
. Bu açıdan dünyadaki ve insanlık havuzundaki var olan doğal-vahşi!!! kültürel dil kümeleri arasında öğretim, öğrenim ve eğitimle verimli ortak payda akli-mantıki!!! lisan ve dil geliştirmek insanlığın en önemli sorunlarından biridir. Fıtratı-yapısal, inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları; mantıken kabullenebilirlikleri, kabullenemezlikleri ve tercihleri örgüsünün zihinsel yapıtaşlarını oluşturduğu için verilen öğretim ve eğitimi yaratığın kabullenmesi ya da davranışına yansıması için aktarılmak istenen bilgilerin gerekçeli ve ilişkisel olarak yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarıyla ilişkisel örneklerle verilerek hayata güncellenerek beyinsel, düşünsel ve zihinsel özümsemeyle (asimilasyonla) uygulamada alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmelidir. Değer yargılarına ters verilen ya da değer yargılarıyla ilişkisel verilmeyen; öğretim, öğrenim ve eğitim ürünleri eğitilen kitle tarafından kabullenmekte sıkıntı yaratır ve hedefe ulaştırmaz. Belki de ülkemizde yapılmış ve halen yapılmakta olan devrimler, öğretim, öğrenim ve eğitimlerin çoğu ülkemiz halklarının yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına uyumlu verilmediği, cebren ve hile ile ya da zorunlu kapitalist ekonomik farzlara bağlı olarak empoze edilip bilgiler beyinsel ve zihinsel olarak sindirilip hayata uygulanabilir alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmediği için istenen seviyede başarılı bir ülke olamadık. Bu duruma çözüm açısından ülkemizde değer yargılarımızın düstur denklemi konumundaki; vecizeler, atasözleri, özdeyişler, ithal edilmiş atasözleri... Vb önemli bir kısmı yanlış, eksik, ters... Vb olduğu için insanlarımızda kavram, düşünce, öğrenme ve iletişim yanılgısına neden olmaktadır. Bu açıdan bunların ivedilikle akÂdemik çevrelerce gözden geçirilip daha bilimsel alternatifleri, eksikleri, geçerlilik sahaları… Vb hakkında ayrıntılı bilimsel çalışmalarla sonuçlandırılıp toplumun yapısal, beyinsel ve zihinsel havuzundaki önemli değer yargılarının yenilenerek toplumsal değer yargıların; yapısal, zihinsel ve beyinsel havuzdaki yerleri daha sağlıklı ve olumlu bir konuma getirilmesi gerekir.
Yorum; Bir fert, toplum, kavim… Vb düşünün; Kuran-ı Kerim Okunur duyar ancak anlamaz (Allah (C.C)'HUN kelamından duyduklarına sağır olmuş) duyduklarına sağır olmuş, Kuran-ı Kerimin harflerine bakar ayetlerin yazısını görür ama anlamaz (Allah (C.C)'HUN yazılı kelamını görür ama kördür) gördüklerine bakar ama kör olmuş ola ki bir hayvanın Kuran-ı Kerimi Dinletiş ve okutuş mesabesine getirilmiş ya da indirilmiş durumdayız. Bu gün ülkemizdeki Kuran-ı Kerim'e icabet bu hale getirilmiş ve diğer ibadetlere yani kurban kesimi, namaz kılınışı, oruç tutuşunda, zekâ t verişinde… Vb dinde hayır görmez konuma düşürülmüş ve dualarımızda icabet bekliyoruz Rabbimizden. Oysa ki, İngilizce, Fransızca, Almanca gibi Kuran-ı Kerim'in Dili'de seçmeli yabancı dil dersi olarak verilse acaba bu cehaletten kurtarır mı bizi! İnsanda genellikle bilgilerinin zihindeki karşılıkları değer yargılarıyla ilişkisel gerçekçi ve doğru olarak diri değilse o konuda cahildir ve ola ki genellikle sorumlu değildir. Bilenler sorumludur. Gözü var görmez kulakları var işitmez ayeti belki de bunu vurgular. Bilim bile insan duyularına ve teknoloji sınırlarına dayalı olarak yarı ya da geçici gerçeklere dayalı olarak geleceğe yol alır.



Fen-Edebiyat ve Eğitim Fakültelerinin Başlıca Görevleri, Amaçları ve Hedefleri Neler Olmalıdır?
-İnsanların; kendilerini, sanal araçlarını, sıfatlarını ve nefislerini liyakatli tanımalarını sağlamak,
-İnsanları;doğa-doğa ötesindeki geçerli, gerekli;nesnel, düşünsel, sanal ve hesabi (dijital) bilgilerle fıtratlarına uygun yeterince donatmak
-21.Yüz Yılda bilimi insanların(fert, toplum, kavim... Vb bazında) geçerli, doğru inançsal, yapısal, özgün, kültürel... Vb diğer değer yargılarıyla ilişkilendirerek sunmak öğretim, öğrenim ve eğitimin çok önemli farzlarından biri olmalıdır. Demirkuş 2009
-İnsanlara; doğru öğrendiklerini peygamber ahlakıyla yaşantılarına (hayatına) liyakatli tatbik/uygulayış alışık tepki (refleks) ve alışkanlıkları kazandırmaktır.
-Eğitim fakültelerinin birinci görevi var olan geçerli ve gerekli bilgileri iştahlandırıcı bir dizaynla insanlara sunmak ve gerekirse bilgi üretmektir.
-Fen ve Edebiyat fakültelerinin öncelikli görevi bilgi üretmek ve bilgileri iştahlandırıcı bir dizaynla insanlara sunmaktır.

Öğretim, Öğrenim ve Eğitimde; Nesnel, Düşünsel, Sanal ve Hesabi (Dijital) Ders Materyali Bilgi Doküman Havuzu Oluşturmanın Basamakları/Aşamaları;
1-Gerekli ve geçerli; tüm nesnel, düşünsel, sanal ve hesabi (dijital) kaynaklı bilgilerin doküman havuzunu oluşturmak,
2-Gerekirse bilgi, envanter, materyaller, yöntemler sanal ve nesnel araçlarla donatılmış eğitim mutfağı kullanılarak materyaller geliştirmek,
3-Ders materyallerini; uygun yöntemlerle ve örneklerle ilişkisel eşleştirerek güncel rehber bilgilerle donatmak,
4-Sunulacak gerekli bilgilerin; hedeflerini, dokümanlarını ve olanaklarını uygun eşleştirerek ortaya koymak,
5-Etkili öğretim amacıyla nesnel, düşünsel, sanal ve hesabi (dijital) olanaklar, materyaller ve yöntemlerle ilişkilendirerek beyinleri iştahlandırıcı sanal-nesnel-yarı nesnel; sunu, etkinlik, deney, tatbik/uygulayış, animasyon, film, anlatım, gösteri… Vb;hazırlanır, oluşturulur, düzenlenir veya kurulur.
.

Eğitim Fakültelerinde Mutlak Verilmesi Gerekli Bazı Dersler ve Gerekçeleri;

1-Öğretim Teknolojileri Materyal Tasarımı ve Geliştirilmesi Dersi
2-Özel Öğretim Yöntemleri I ve II Dersleri
3-Fen Teknoloji ve Toplum İlişkisi Dersi
4-Okul Deneyimi I, Okul Deneyimi II ve Öğretmenlik Uygulamaları Dersleri
5-Dersleri Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) ahlakla ilişkisel yaşantıya uygulanış "Tefekkür Ediş" dersi konmalıdır. Doğal alfabe, kültür, örf, adet ve geleneklerin peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ters ve uyumlu tarafları bilimsel gerçeklere dayalı olarak “Peygamber Ahlakı ve Vahşi/Doğal Ahlak Ürünleri” adlı ders;ilk, orta, yüksek öğretim ve askeri okullara konmalıdır.
A-Kendilerini doğru tanıma ve topluma doğru duygudaş olma(empati/eşduyum duyma), amacına yönelik uygulamalı dersler konmalıdır.
B-Fert ve toplum ya da  insan sıfatlarını, kendi özünü-fıtratını tanımaya yönelik uygulamalı dersler konmalıdır.
C-Yani fert ve toplumların ya da insanların kendilerini eksik ve yanlış tanımalarının, konumlandırışlarının, sıfatlarını liyakatsiz kullanmalarının toplumsal tufanlara neden olduğu yaşanmış örneklerle ve gerekçeleriyle öğretilmelidir. Bu amaca yönelik uygulamalı dersler konmalıdır.
D-Öğrenci/Öğrenici;sıfatlarının kötüye kullanmasının hatasının acısını ya da telafisinin hangi boyutlara varılacağını 19. Ve 20. YY'IN teknolojisinin şeytani, cahili ve Doğal hayvani ahlaka dayalı kötüye kullanan bazı dünya devletleri; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emerek, eriterek; depremlere, küresel ısınmaya neden oluşunu I. II. ve III. Dünya savaşlarının cehaleti, teknolojik vahşeti ve bedbahtlığı örnekleriyle sonuçları kavratılmalı. Aynı teknolojiyle dünyanın enerji gereksinimini karşılamak için; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emmeden, I. II. Ve III. dünya savaşlarını yapmadan dünyanın enerji gereksinimi için var olan teknolojik çalışmaların ve güçlerin kıblesini; güneş, dalga, rüzgâr, su, hareket, biyo… Vb enerji kaynaklarına çevirmek yeterlidir. Bundaki amaç, kendini-çevresini doğru tanıyıp-doğru değerlendirip doğru konumlandırmak, insani sıfatlarını doğru, liyakatli ve dürüst kullanmaya haklı olarak inandırılmalıdır. Bu amaca yönelik bilimsel çalışmalar yapılmalı, dersler açılmalı ve ders kitapları yazılmalıdır.
E-Olanaklarını, bilgilerini, beden dillerini, tepkilerini, seslerini … doğru ve liyakatli kullanma–ilişkilendirme alışkanlık ve alışık tepki (refleks)lerini kazanmalarına yönelik uygulamalı beşeri eğitim dersleri konulmalıdır. Bâtının derleme, deneyim, kurgu… Vb şeylerine dayalı mevcut eğitim kitapları bu hedefe ulaşmakta yetersiz kalmaktadır.
F-Evrensel, İlimsel, Bilimsel, Teknolojik, Çağdaş, Peygamberi (Rahmani/İnsancıl)… Vb Doğru ve Liyakatli Düşün, Hayalet, Tefekkür Et. Hükmüne/lerine uygun deneysel –uygulayıcı dersler eğitime konulmalı. Öğrencinin nasıl düşünmesi konusunda önemli simaların düşünsel, nefsi, doğal ve mantıki işletim sistemleri disipline edilerek eksikleri, artıları, yanlışları… Vb bir arada verilmelidir.Sonra tüm düşünsel ve uygulanan mantık -Piyasadaki bilgisayarları kategorize-disipline ederken ya da bilgisayar alırken hangi özelliklerine % kaç öncelikli dikkat edilir?
-Öğrenci Seç ve yerleştir sınavlarında veya eş adayınızı seçerken hangi özelliklerine % kaç öncelikli dikkat edilir?
-Sizce bilgisayar kasası ile insan bedenine % kaç önemsenerek değer verilir?
-Sizce bilgisayar sanal araçları ve iç donanım özellikleri ve işletim sistemi ile insan düşünsel, ahlakı ve zihinsel özellikleri işletim sistemlerine % kaç önemsenerek değer verilir? Allah (C.C) öncelikle kulunun kalbine bakarak değer verir.
-Pekiştireç; eğitim sisteminde ve öğrenci seç yerleştir sisteminde neden insanların sadece zekâsına, eş seçiminde saldım çayıra bedensel çekicilik kayıra ya öncelik verilir? Top modeller size neyi hatırlatır? -Bu konuda eğitim sistemleri insanları köreltiyor mu? Vahşileştiriyor mu? Melekleştiriyor mu?...


Öğretici ve Eğiticilerin Mutlak Görevleri (Öğretim, Öğrenim ve Eğitimde);
1-İnsan Sanal Araçlarını Öğretmek. İnsanın nesnel, düşünsel, hesabi (dijital), sanal araçlarının (Ruh, Akıl, Vicdan, İman, Nefis, zekâ, Yetenek) özellikleri ve fıtrat-nefis çeşitleri konularını gerekçesiyle öğrencilerimize öğretmek.
2-Kendini Tanımak. Kişilerin(kişisel) insani, özgün ve baskın sıfatlarını mutlak tanımak ve bilmenin gerekliliğini, zorunluluğunu gerekçeleriyle öğretmek ve hayata uygulatmak. Nefsini tanıyan rabbini tanır (ayet vardır)
3-Çevresini Tanımak. Toplumsal, düşünsel ve doğal çevresinde hayır görmenin farzlarından biride onları doğru ve gerçekçi öğrenme olduğunu gerekçeleriyle bilmenin önemi öğretilmelidir. İlim Müslüman'ın yitiğidir (hadis)
4-İnsancıl (Peygamberi) Ahlakı Kabulleniş. Yaşam döngüsünde hayır görmesi için, peygamber ahlakı işletim sistemini kabullenmek ve yüklenmeyi alışık tepki (refleks)-alışkanlık haline getirmeyi gerekçeleriyle öğrencilere öğretmek ve uygulatmak.
5-Mutlak yapması gerekenleri bilmek. Evdeki-ailedeki, okuldaki, iş yerindeki, fertlere karşı sorumlulukları ve mutlak yapması gereken işler ve uyması gereken kurallar gerekçeleriyle ikna edilerek verilmeli ve uygulamalar yaptırılmalıdır.
6-İnsan, eş ve arkadaş dersi verilmeli. Karşı cins, eş ve arkadaş edinme/seçimi kurallarının mutlak prensipleriyle ilgili drama ve gerçek dersler tatbik/uygulayış örnekleriyle gerekçesiyle verilmelidir. Davul dengi dengine çalmalı; kösle trampet, mümine ile sarhoş bir arada liyakatsizdir.
7-Sokaktaki davranış dersi verilmelidir. Sokakta her türlü abur-cubur yenmeyeceğini, her türlü giyim ve davranışta bulunulmayacağını gerekçeleriyle örnek eğitici gerçek hayattan ifrat, tefritlerden kesit filmlerle ve uygulamalarla denemeler yaptırılarak ikna edilerek eğitim verilmelidir. Halkın ortak kullanım alanlarında kişi ve toplumun neden; kıskandırıcı, ürpertici, tiksindirici, tahrik edici, aşırı imrendirici, kışkırtıcı… Vb. ifrat ve tefriti davranış, giyim, söz, eylem… Vb. şekilde bulunmaması gerektiğinin gerekçesiyle öğretim, öğrenim ve eğitimde verildiğinden emin olmalıyız. Sınırsız hürriyet, liyakatsiz radikaller, cehalet, ifrat ve tefrit insanın peygamber ahlakının kara delikleri gibidirler. Demirkuş 2009
İpucu; Resmi, başkalarını tahrik-kışkırtıcı, erotik, çekici, akli, düşündürücü, ilgi çekici, modern, klasik… Vb giyim, tepki, davranış… Vb ne zaman, nerede ve hangi koşullarda hayata uygulanışın gerekliliği mutlaka “Öğretim Öğrenim ve Eğitimde İnsan” konulu derste gerekçeleriyle verilmelidir. Halkın ortak kullanım alanlarında kişi ve toplumun neden; kıskandırıcı, ürpertici, tiksindirici, tahrik edici, aşırı imrendirici, kışkırtıcı… Vb. ifrat ve tefriti davranış, giyim, söz, eylem… Vb. şekilde bulunmaması gerektiğinin gerekçesiyle öğretim, öğrenim ve eğitimde verildiğinden emin olmalıyız. Bundan sonrası kişi ve toplumun iradesi çerçevesindeki tercihi/tercihleri onun ve onların ölçüsünün kalitesini gösterir. Yargısından emin oluruz. Hayvani ve İnsani Hürriyetin Farkındalığını kavrayış önemlidir. Edepsizlerin, Edeplilerin ve Herkesin (Şerrinden Emin Ve Beri Olmak İçin); Her Mecliste Kendini İfade Ediş Köşesi Olmalı. Köşeye gelenlere ya da sıradaki her kese “Kendini İfade Edişin Edepli Ve Peygamberi Oluşun Önemi Dersi” ayrıntılı bir şekilde eğitimcilere verilmelidir. Bundan sonrası onların kendilerini ifade tercihleri onların ve temsil ettiklerinin edebini ve kalitesini ifade eder ya da belirler. Özet;1- İnsanlık Ortak Paydası Üyesi Olarak Payını (Özgünlüğünü) Peygamberi Konumlandırış. Değiştirmeyeceklerine Karşı Peygamberi Adreste Bulunuşu Kabulleniş. İnsanlık Ailesinin üyesi oluşunu ve baş edemeyeceklerini ve değiştiremeyeceklerini Koşulsuz kabulleniş. 2. Kendisi, Mesleği ve Çevresi hakkında yeterince bilgi sahibi oluşunun gereğini kabulleniş. 3. Kendisini ve Çevresini Düz ayna mantığıyla değerlendiriş. 4.Bildikleriyle Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) bir ahlakla doğru adreslerde bulunuşu alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline geliştirir.5. Bildikleriyle kendisini ve çevresini düz ayna mantığıyla değerlendiriş ve Peygamberi / İnsancıl konumlandırıştır. kendisini Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru ve dürüst tanıyış ve/veya dürüstçe iç dünyasına ve çevresine kendisini konumlandırıştır. Sokakta ifrat, tefrit ve hayvaniliğe kaçan; yemek yemenin, çıplak-erotik giyinmenin, cinsel duygularını sergilemenin hayvaniliğinin gerekçelerini gerçek filmlerle ve uygulamalarla gösterip eğitim verilmeli. Başkalarının maymun iştahlı, nefsi emarelere sahip oluşu, kötü nazar edişleri, insanların yanlış anlaması, insanlara kötü örnek olunması, gereksiz dikkat çekilmesi… Vb gerekçeleriyle verilmeli.

Tüm ahlakı kurallar ve sokak ahlakı kültürleri, argoların kullanım yerleri gerekçeleriyle öğrencilere doğrusu verildikten sonra, tatbik/uygulayış tercihleri öğrencilere ve insanlara bırakılmalıdır.
Özel not;Totaliter önlem değil de (özel haller hariç) sokak ahırları, aşk-sevgi ahırları.. Vb üniversite ve sokaklarda açılmalıdır.

İnsan yaşam döngüsünde ne zaman ve hangi koşullarda ıslah edici, boyun eğdirici, eğitici, öğretici ve örnek olucu konumlarda olmalıdır? İnsanlar eşlerine nasıl davranmalıdır? İnsanın Yaşam Döngüsünde; Islah Edici, Boyun Eğdirici, Eğitici, Terbiye Edici ve Öğreticiliğin Peygamber Ahlakıyla İlişkisi;
Islah Edici, Boyun Eğdirici, Eğitici, Terbiye Edici ve Öğretici Kavramların Farkını ve Farkındalığını Doğru Kavrayış;

1-Peygamberler; modası hiçbir zaman geçmeyen ya da hiç bir zaman demode olmayacak ve insani yaşam döngüsünün mutlak gerekli peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakı reçetesinin modelleri olarak öğretici, yaşatıcı, hayata güncelleyici mürşitleri ve eğiticileridirler. Yaşantılarıyla örnek olmuşlardır. Islah edici(boyun eğdirici) değildir.
2-İnsanları, yaratıkları, doğayı... Vb her şeyi eğitici-terbiye edici-Islah edici (boyun eğdirici) olan Allah (C.C).
3-İnsanlarda hayvanların ve doğal-doğal hayatın kısmi ıslah(boyun eğdirici) edicileridirler. Kısmen çocuklarını terbiye ederler. Islah etmezler. İnsanlar hayvanları, çevreyi ve doğayı kısmi (bereketli hudutlarda/peygamber ahlakı çerçevesinde) ıslah (boyun eğdirici) edicidirler. Bu ıslahatı peygamber ahlakı çerçevesinde yapmazlarsa bugünkü gibi çevre sorunları ortaya çıkar.
4-İnsanların: eşlerini, hem cinslerini, çocuklarını veya diğer canlıları; eğitmek, terbiye etmek ve ıslah etmek kavram yanılgısı ve cehaleti nedeniyle günümüzde çok sorun yaşanmaktadır. Davranışlarınızı doğru okuyan ve size göre doğru tepki gösteren ve aşkınlıklarınızı hoş gören, sizden hoşlandığını, sevdiğini itiraf eden kişilik ola ki aradığınız kişilik olmalıdır. Demirkuş 2013
A-Eşinizi ıslah edici, terbiye edici ve eğiticisi değilsiniz oda sizin değildir. Her ikisinin de (iki eşinde) sevdiği ve tasdik ettiği değer yargılarına yoğunlanışı önemlidir. Bu amaçla ortak paydayı garanti altına alış için evlilikte her eşinde samimi ve içtenlikle (keyfiyete dayalı değil) veto hakkı olmalıdır.
B-İnsani bir aile olmak için; eşiniz sizin eksik parçanızı tamamlar sizde onun eksik parçasını tamamlarsınız. Erkek ve kadın bir insanın bir birini tamamlayan yarımşar parçaları gibidir tek başına her biri (fert olarak) ne ürer ne de türerler (özel haller hariç). Eşler tamamlayıcıyı zorunlu özgünlükleri nedeniyle reKâbet ve eşitlikte olamazlar.
C-Kadın ve erkek bir fermuarın ya da DNA zincirinin yarımşar parçası gibidir (yarımşar insan) eşitliği değil bütünleştiriciliği daha büyük anlam taşımalıdır. Her birimiz (kadın ve erkek) fert olarak tek başına yarım insan sayılırız. Kadın ve erkeğin geometrik, zihinsel, düşünsel genetik, nitel, nicel…vb eşitlik haklarını (X=Y ???) yani böyle bir eşitliği ( X=Y) sağlayışı gerçekleştiriş kadar abes bir durumdur. Kadın ve erkek aslında pek çok açıdan ve yönden yarımşar insandır. Önemli olan kadın ve erkeğin liyakatli bütünlüğünü, birlikteliğini sağlayış ve kenetleyiş sorunlarını çözüş çok önemlidir. Yani X+Y=1 sağlarken bunların fıtratı ve ahlaki kabulleniş oranlarını 1 e tamamlarken her çiftin birlikteliği için neler yapılışının gerektiği üzerinde duruş daha önemlidir. Nelerin bu konuda dikkate alınışı gereklidir? Neye/nelere hangi kriterlere (ölçütlere) (zihinsel, düşünsel genetik, nitel, nicel… Vb kriterlere (ölçütlere) ait değer yargıları kenetlenişine uyumu çok önemlidir) göre dikkate alınış önemli oluşudur.
D-Bir birinizin eksiğini tamamlayıcı ve idarecisisiniz.
E-Bir birinizle karşılıklı haklarınızı elde etmede reKâbette/reKâbetle değil zaruretten ve gerekliliğin keyfiyetinde (kadın ve erkeğin özgünlüklerinin birbirini tamamlayış ve bir arada yaşayış zaruretinden/gerekliliğinden dolayı) bir aradasınız.
F-Bu bilince dayalı yaşanmış-yaşanan örneklerle, uygulamalarla, etkinliklerle ve  peygamber ahlakıyla öğrenciler eğitilmeli.
Evlenmeden Önce Eş Adaylarının Samimiyetle Birbirine Açıklayışı/Açıklanması Gereken Önemli Konular. (Bunlar önceden açıklanmasa sonrada evliliğin kara delikleri oluyor)
1-Eş adayların bedensel ve zihinsel engelli durumu derecesi varsa bunu önceden belirtişi önemlidir.
2-Bedensel, genetik/irsi ve zihinsel tedavi için sürekli kullandığı ilaçlar ve/veya başka tedavi varsa bunu önceden belirtişi önemlidir.
3-Bedensel ve zihinsel sürekli hastalıkları varsa bunların derecesini ve durumunu samimiyetle belirtilmelidir. Örneğin, şeker hastalığı, kanser, AIDS… Vb
4-Aşılmaz Ya da iradenizle terk edemediğiniz değer yargıları ve/veya tiryakilikleri, inançları (Bu Aşamada Değişmez/Değiştiremediği Günahlarını, Kırmızı, Yeşil, Sarı, Turuncu, Gri ve Beyaz Düşünsel, Toplumsal ve Değersel Çizgilerinizi Açıklayışınız Farzdır), Örnek Aldığı Kimlikleri/idleri (Örnek aldığın kişilikler; peygamberler, dâhiler, mucitler, teoriler, sanatçılar…Vb) , Taptıklarınız/idolleriniz (taptıklarınız, putlarınız) önceden belirtişi önemlidir.
Ör. Aşırı kıskançlık, aileye bağımlılık, sürekli çok konuşkanlık, yalan, sigara koliklik (normal içici değil), alkolik, internet bağımlılığı, eşcinsellik, lezbiyenlik, özgün cins ve tiplere ilgi duyuş… Vb Aşırı (Fazla) samimiyet saygıyı azaltır. Aşırı (Fazla) sevgi nankörlük getirir. Aşırı (Fazla) iyilik suiistimal edilir. Aşırı (Fazla) kıskançlık sosyal dengeyi tahrip eder. Aşırı (Fazla) saygı sosyal dengeyi şaşırtır. Aşırı (Fazla) merhametten maraz doğar. İnsani ilişkilerde çoklar sorunludur. Denge esastır. Liyakatsiz sevgi, saygı, merhamet, siyaset… Vb. sosyal ilişkilerde insani dengeyi bozar.

5-Davranışlarınızı doğru okuyan ve size göre doğru tepki gösteren; olumsuzluklarınıza, istenmedik tiryakiliklerinize, eksiklerinize, eksilerinize, kırmızı-turuncu... Vb değer yargısı çizgilerinize özgünlüklerinize, günahlarınıza, suçlarınıza ve aşkınlıklarınıza (ifrat ve tefritlerinize) saygı çerçevesinde katlanılıyorsa ve/veya hoş görülüyorsa, af ediyorsa ya da paylaşılıyorsa, sizden hoşlandığını, sevdiğini itiraf eden kişilik ola ki aradığınız kişilik olmalıdır. Demirkuş 2013

Kavram nedir? Kavram yanılgısı nedir? Sevmek, hoşlanmak ve beğenmekle ilişkilendiriniz. Bu mantığı bildiğiniz bütün kavram, cümle ve kelimelere genelleyiniz. Hayat Döngümüzde, Sevmek, Hoşlanmak, İlgi Duymak ve Beğenmek Kavramları Arasındaki Ayrıcalık ve Özgünlüğü Bilmeyiş Bizi Kavram, Düşünce, Karar ve Eylem Yanılgılarına Götürür.
Kavram Yanılgısı; Bir kavramın tanımın sınırları ve özgünlüklerinin ait olduğu ya da örtüştüğü karşılığındaki şeyle ve/veya şeylerle insan bilinciyle liyakatli örtüşmemesi ve/veya gerçekleşmemesi kavram yanılgısını ifade eder.
İlgi Duymak; Hedefteki yaratığın bazı özgünlük ya da ortak payda şeylerinin ilginizi ve dikkatinizi olumlu yönde çekiş halidir.
Beğenmek; Hedefteki yaratığın bazı özgünlük ya da ortak payda şeylerini beğeniş, tasdik ediş ve kabulleniş ola ki örnek alış ya da örnek oluş halidir.
Takdir Etmek; Hedefteki yaratığın bazı özgünlük ya da ortak payda şeylerini en üst seviyede takdir ve tasdik ediştir.
Hoşlanmak; Hedefteki yaratığın bazı özgünlük ya da ortak payda şeylerinden keyif ve zevk alış halidir.
Sevmek; Her koşulda hedefteki yaratığın artılarının ve yeşil çizgilerinin hürmetine; değişmez günahlarına,negatiflerine, olumsuzluklarına, istenmedik tiryakiliklerine, eksilerine, kırmızı-turuncu... Vb değer yargısı çizgilerin özgünlüklerine ve aşkınlarına (ifrat ve tefritlerine) saygı çerçevesinde katlanılıyorsa ve/veya hoş görülüyorsa ya da paylaşılıyorsa sevgiden bahsedilebilir. Sevginin Derecesi; bir insanın, toplumun ya da yaratığın/ların; tüm aşkınlık ve taşkınlıklarını hoş görüşle doğru orantılıdır. Bir insanın, toplumun ya da yaratığın/ların; “Normal Değer Yargılarından” hoşlanıyor ve buna ilaveten, tüm istendik ve istenmedik aşkın değer yargılarının sonucuna ya da her şeyine katlanabilir ve hoş görebiliyorsanız onu seviyorsunuz ve/veya tahammül ediyorsanız ona sabredebiliyorsunuz sonucunu çıkartabilirsiniz. Bu sonuca ulaşamıyorsanız onu kesin seviyor sayılmazsınız. O zaman sizin ona ilginizin adı sevgi değil; hoşlanmak, beğenmek, ilgi duymak… Vb. başka bir şeydir. Evliliğe karar verirken bu duruma dikkat etmek gerekir. Sevmek ve hoşlanmak kavram yanılgısına düşmemek gerekir. Ne yazık ki bu kavram yanılgısı insanlara pahalıya mal oluyor. Sevgisiz, moralsiz, parasız… Vb siz normal düşünüp yaşayamıyorsanız o zaman siz sevgi, moral, para… Vb. bağımlısısınız sonucu çıkar. Sevgiye, aşka, paraya… Vb. her zaman güvenilmez ya da güvenilmemeli bence. Böyle insanlar size güvenmeli ve bu duyguları sadaka edebilecek kadar eğitimli olmalısınız. Ola ki peygamberler ve İslam âlimleri böyle idiler. Örneğin; Allah, Sevgili habibim (sevgilim) dediği ve şerefine Kâinatı yarattığını söylediği HZ. Muhammed AS’IN (peygamberinin) geçmiş ve gelecekteki her şeyini kabullenip affetmiştir. Bu mantıktan hareketle sevmek kavramının en anlamlı, ulvi ve öğreticiliğini kusursuz ifade eder. Her koşulda hedefteki yaratığın artılarının ve yeşil çizgilerinin hürmetine; değişmez günahlarına,negatiflerine, olumsuzluklarına, istenmedik tiryakiliklerine, eksilerine, kırmızı-turuncu... Vb değer yargısı çizgilerin özgünlüklerine ve aşkınlarına (ifrat ve tefritlerine) saygı çerçevesinde katlanılıyor, affediyor ve/veya hoş görülüyorsa sevgiden bahsedilebilir. Bu mükemmel örneğin mantık kurgusunu sevgi ve eğitimde tüm kavramların farkındalığını ya da kavram yanılgısının felaketini algıda değişmezlikle (herkeste aynı algıyı uyandırışla) ilişkisel anlayışa/anlamaya çalışın. Örneğin, Sadece Menfaate, Cinselliğe, Hoşlanmaya, Ailevi İstem ve İlişkilere, Beğenmeğe, Takdir Edişe, İlgi Duyuşa… Vb. birine dayalı bir evlilikle hepsini içeren “İnanç, Sevgi, Değer Yargısı Denkliği ve Hoşgörüyü Kabullenişe” dayalı evlilik arasındaki farkındalığı düşünerek “kavram yanılgısını” anlayışa ve genelleyişe çalışın. Bu mantığı zihnimizdeki bildiğiniz tüm kavramları neden tam-net bilip ve doğru uygulayışınızla, ilişkilendirin ya da güncelleyin. Evrim, Matbaa, Sevmek ve Hoşlanmak kavramları arasında kavram yanılgısı kadar evrim ve matbaa kavramlarının tanım farkındalığını dinde kavrayışta kavram yanılgısı olmuştur. Matbaa ve evrim dine aykırı değildir. Hatta hiç bir şey dine aykırı değildir. Helale ve dine aykırılığın kavram yanılgısını anlayışa/anlamaya çalışın. Yaşantımız, Kendimiz, Toplum, Mesleğimiz ve Çevremizle Kavramları doğru ve net; bilişin, konumlandırışın önemi ve farkındalığını bilmek önemlidir. Bunu tam tersi bilgisizlik ve eksik kavram bilgisinin yol açacağı kavram yanılgısının düşünce ve eylem yanılgısına neden olabileceğini anlayışa/anlamaya çalışın. Bu bilgiler ışığında kavram öğretiminin önemi ve kavram yanılgısının felaketini derslerde öğrencilerimize öğretmeliyiz. Öğretimde algıda değişmezlik (herkes tarafında aynı anlamı uyandırış kuralı) kuralıda önemlidir. Her kavram herkes aynı anlamı çıkartacak şekilde öğretilmelidir. Ya da farklı anlamları da varsa örneklerle verilmelidir.
Aşık veya Sevdalı; Sevgisiyle taptığına, bir yaratığa, yaratıklara veya eşyaya iman etmektir. Demirkuş 2016 Sevdiğiniz yaratığın her şeyine pozitif tutkuyla/larla-beğenilerle bağlı ve onun her şeyini her şeyinize endeksli yorumlayarak zevk alıyorsanız ona aşıksınız belirtilerini ifade eder. Davranışlarınızı doğru okuyan ve size göre doğru tepki gösteren ve aşkınlıklarınızı hoş gören, sizden hoşlandığını, sevdiğini itiraf eden kişilik ola ki aradığınız kişilik olmalıdır. Demirkuş 2013

Güzelliğin Tanımı ve Güzelliğin; Sevmek, Hoşlanmak, Beğenmek, İlgi Duymakla İlişkisi: Güzellik; Asıl Güzellik Allah (C.C)’N Nur CC’HU Cemalidir. Öyle bir güzellik ki, yaratıkların ya da her yaratığın tüm boyutlardaki (düşünsel, nesnel, eylemsel, sanal... Vb.) istem ve arzuları anahtar olsa hepsine özgü emsalsiz kilitler yaratıp hepsini icabetine ve cemaline mest ederek kilitleyişe kadir Allah (C.C)’HU cemalidir (Doğrusu Allah (C.C)’HU kendisini tarif ettiği gibidir). Her şeyin bir güzelliği düşünülebilir. Allah (C.C)'HUN Güzelliği dışındaki tüm yaratıksal güzellikler geçici, güdük ve tüm yaratıkları tatmin edişte zavallıdır. Örneğin, güzel insan, güzel kadın, güzel çiçek, güzel ahlak… Vb. Bir insan bir şeyi güzel buluyorsa, onu sever, ondan hoşlanır, ona ilgi duyar ve onu beğenir. Bazen de o güzelliğe âşık olur ya da sevdalanır. Kıyas ve Benzetiş; Neye kime ve hangi şeye icma yapmalıyız. Örneğin Allah(C.C.) un güzelliğine ve isminin taca benzeyen güzelliğine mi? Yoksa yarattıklarının taçlarına ve güzelliğine göre yapmalıyız. Örneğin, çiçekler mi insanların giyim kuşam çeşitliliğine benzer, insanlar mı çiçeklere benzetilmelidir. Aslan gibi adam mı doğru yoksa adam gibi aslan mı doğru ya da hangi koşularda her ikisi de doğrudur. İkimiz Bir Fidanın Güller Açan Dalıyız Mı Doğru Yoksa İkimiz Bir İnsanın Güller Açan Dalıyız Deyişimi Doğrudur? Her fert yarım insandır. Bir kadın+ Bir erkeğin toplamı bir insanı ve/veya tüm temsil eder. Tek başına erkek ve/veya kadın insanlığın yarısını temsil eder. Sonuç: aslolan Allah(C.C.) mı, insanlar mı, hayvan mı ya da eşya mı?



Kader ve İslam; Örneğin, Doğa Yasaları, İnsanın: Doğduğu yer, Kökeni, Anadili, Ten rengi, Ölüm... Vb. tüm yaratıklar için değişmez dogma kader çizgisidir. Değişmez ve dogma kader çizgisi ve tüm çizgilerin tasarrufu Allah (C.C.)'YE aittir. Bunların bazıları yaratıklar tarafından kesin bilinir. Duamız, sadakamız... A, B, C... Vb tercihlerimiz kader çizgisini etkiler. Allah CC'NİN izni ile duanın, sadakanın kabulü ile kader değişebilir/Duanız olmazsa ibadetinizin ne önemi var. Sadaka ömrü uzatır musibet ve belayı defeder. Allah CC'NİN izni ile Peygamberi tercihler selametli kader çizgileriyle geleceğe taşır. Bir hadisenin sebebi ne olursa olsun gerçekleşmişse mutlaka Allah (C.C)'HUN bilgisi dâhilinde tasdiki ve kabulü ile gerçekleşir. Allah (C.C) İstemezse o olay olmaz. Bundan emin olabilirisiniz. Örneğin bir insan isyan etmekten yana gayret ediyor ancak isyana ve sapıklığa sürüklenmesine geçmişteki dua, sadaka, iyilikleri nedeniyle Allah (C.C.) istese onu sapıklığa düşmemesi için ona çözüm ve tedbir ikram edebilir. Bunum tam tersi durumlarda Allah (C.C.) Rahmeti ağır bastığı için dua, sadaka, iyilik yapan yaratık için en hayırlı icabeti Allah (C.C)'HUNDAN beklenir. Samimiyetle hidayet isteyen bir yaratığa (insan veya cin) Allah (C.C.) hidayet vermiyorsa onun için en hayırlısı o dur mutlaka. Çünkü o yaratığın hidayet çizgisi ola ki onun için en hayırlısı olmayabilir. Örneğin, Hidayete erdikten sonra çok yüzlü bir münafığa dönüşmesi varsa, hidayete ermemiş bir cahil olması onun için belki de daha hayırlıdır.

Mucitler, Büyük Sanatçılar, dâhiler ve Peygamberlerin Bilinç Sistemi Neyin ve Kimin Eseridir? -Fert, toplum, kavim ve devletin ya da insanların parayı aşan, paradan daha değerli ya da parasız değer yargıları yoksa parayı veren düdüklerini çalar anlamına gelir. -Bu mantıktan ya da çıkarsayıştan hareketle ; fert, topluma, kavime ve devlete ya da insanlara;öğretim, öğrenim ve eğitimle; bilimi-doğayı aşan, bilim , doğadan, tüm yaratıklardan, ilimden ve bilimden daha değerli ya da onları aşan düşünsel gerçek-hakiki değer yargıları öğretilmemişse, verilmemişse ya da yoksa doğal hayata ve bilime hâkim olanlar onların her türlü düdüklerini çalar anlamına gelir. -Bu iki çıkarsayıştan hareketle; öğretim, öğrenim ve eğitimde mutlaka insanların bilimi, doğayı ve ötesini aşan; gerçek-hakiki ölümsüz iman-i düşünsel değer yargıları geliştirilirse insanlar kalp ve zihinleriyle doğayı, kâinatları, bilimi/leri kuşatarak daha ulvi- yüce düşünebilirler. Değilse doğa ve bilimin hapishanesi, kefeni içinde kul ve köle olarak yaşayışa mecbur olurlar. Bir insanın değer yargılarını ne kuşatıyorsa o insanın onu aşma olasılığı zayıftır. Örneğin bir bilim insanın tüm değer yargıları bilimi aşamıyorsa ya da bir insanın değer yargıları bilimin kefenini aşamıyorsa her şeyi ile bilimin düşünsel hapishanesi içinde bir fert olmayı aşamaz. Bilimi doğa ötesiyle ilişkilendiremez ve bu doğaldır doğa ötesiyle ilgili ölümsüz ve/veya gerçek değer yargılarından mahrumdurlar. Örneğin, peygamberlerin Atasal ve doğal değer yargılarının yerini Allah (C.C) İlahi Hidayetle Kuran'ın değer yargılarıyla ilişkisellik belirler. Buna ilahi/peygamberi değer yargısı denir. Ancak Darwin'in değişim ile ilgili değer yargılarını, Einstein fizik ile ilgili değer yargılarını, büyük ressamların değer yargılarının iskeletini doğal hidayet ve doğal sistemi zihin ve genlerini işgal ederek belirler. İnsanlar düşünsel ve bedensel olarak doğa tarafından işgal edildiğinin farkındalığında değildir. Yani Einstein ve Darwin sistemin bir ürünüdür, peygamber ise ilahi/peygamberi hidayet gücünün bir sonucudur. O zaman doğanın işgal edişine karşı bilinçli eğitim ile önlem alınmalıdır. Hatta televizyon dizileri bile insanları işgal etmektedir. Bunun önüne bilinçli eğitimle geçilmelidir. Kısaca; insanların değer yargılarının iletişim sistemi ya ilahi/peygamberi ya da doğal hidayet ile şekillenir. Örneğin. Gautama Buddha, M.Ö. 563-483 doğal ahlak sofisiydi, Charles Robert Darwin (12 Şubat 1809 – 19 Nisan 1882) otistik doğa ve bilim sofisiydi, hatta birçok saha ve alandaki;19. ve 20. Yüzyılın bilim insanları; belli saha ve alanların otistik-özelleşmiş bilim sofisi ve/veya dehası, kaşifi, mucidi olmayı, siyaset ve demokrasi sisteminin siyasetçileri ve kapitalistleri, komünistleri… Vb tarafından güdülmeyi aşamamışlardır. Yani bilimle siyaset ve yönetim sistemlerinin demokrasi sofilerini (ermişlerini) aşamamış bilim sofileridirler. Hatta belki de siyasi demokrasi ermişleri (sofileri) tarafından dine karşı kullanılmaktadırlar. Yani siyasi ermişler (sofiler) bilimselliğin kefenini aşarak bilim ve dinin uyuşmazlığında bilim sofilerini (ermişlerini) kullanmaktadır. Yani bu otistik bilim sofileri kendi alanların kabuğunu kırıp diğer bilim alanlarıyla ilişkisel düşünerek bilim ortak paydasının havuzuna erişememişlerdir. Bu ortak payda ilişkisel diri bilgiye ve doğa ötesi gerçek değer yargılarına sahip olmadığı için; bilimde vardıkları sonuçları, yargıları ve edindikleri özgün bilimlerini doğa ötesiyle ilişkilendirmemişlerdir. Bu nedenledir ki liyakatsiz; öğretim, öğrenim ve eğitimle insanların tüm değer yargılarını bilimin metriksi içine doğrayıp paketleyip ya da otistikleştirip yerleştirmek insanların hür düşünce de zihinsel ve düşünsel âlemde tefekkür ediş yetenek ve güdülerini köreltir. Eğimdeki otizmi engelleyici olarak Bilim,Teknoloji Mühendislik, Matematik ve Din ilişkisinin bütünlük eğitimi / STEM-R (Science, Technology, Engineering, Mathematics and Religion Education, )geliştiriliyor. İnsan herhangi bir şeye bu 5 ve/veya daha fazla pencereden bir anda ilişkisel, farklı ya da tek tek bakabiliş yeteneğini geliştiren eğitimle kazandığı ve kazanacağı şeyler önemlidir. Kısaca matematiğin ilişkisel havuzunda bilim aracını kullanarak mühendislik icrasıyla teknolojileri üretim ve hayata uygulayışta inançsal değerlerle Dinle) peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaki boyutlarla gerekçeli olarak ilişkilendiriş önemidir. http://www.nationalstemcentre.org.uk/what-we-offer/our-objectives Bu nedenledir ki insanların liyakatli ve bilimi, kâinatları aşan İslam'i inançsal değer yargılarını da liyakatsiz öğretim öğrenim ve eğitimle budayıp, doğrayıp zihinsel ve düşünsel tüm mimarisini bilimin içine sıkıştırmaya ve tıkıştırmaya çalışmak çok büyük bir talihsizlik ve bedbahtlıktır. Hâlbuki tam tersine bilimin her şeyini liyakatli inanç değerlerinin içine ilişkisel dizayn ediş daha liyakatlidir. Fert ve toplumların; doğayı, tüm yaratıkları, tüm düşünsellikleri aşan liyakatli değer yargıları(İslam'i inançsal) varsa o insan tüm yaratıklara tapınmaktan uzak ve onları liyakatli kavrayış düşünce sistemleriyle sağlıklı gelişmiş insanlar olarak yaşayabilirler. Örneğin, eş seçiminde, toplumsal ilişkilerde, eğitimde, siyasette… Vb alanlardaki faaliyette hedeflenen sosyal ilişkilerin uzun ömürlü ve sağlıklı olması için; hedef ya da ilişkisel olan fert, toplum, kitlelerin; istendik, istenmedik.. Vb tüm değer yargılarının çok iyi bilinmesi ve istenmediklerden etkilenilmemesi ya da en az etkileniş için alternatif çözümler geliştirilmesi gerekir. Değişmez aşırı ifrat ve tefritleri tiryakilikleri, tutkunlukları aşılmaz istenmedik aşırı alışkanlıkları !!! yani; kıskançlık, kin, nefret, haset, kibir, ucup/gurur, cimrilik, bönlük, müsriflik, egoistlik, kaprisler, saplantılar, münafıklık (çok yüzlülük), siyonizm, şovenizm, siyoşovenizm, sigara içmek, içki içme alışkanlığı, istenmedik toplumsal ve kişisel tiryakilikler … Vb istenmedik değer yargılarının çözümleniş alternatif listeleri çıkarılıp samimiyetle hedef fert, toplum kitle ya da örneğin, neden eş adayına açıklanması gerektiği ve alternatif çözümleriyle hangi istenmedik değer yargısının çözümsel alternatif ilacı gerekçesiyle sunulmak üzere listelenmiş çözümler yorumlarıyla ve gerekçeleriyle inandırarak samimiyetle yorumlatarak/yorumlatılarak/yorumlayarak eğitilen fert, toplum, öğrenci, öğrenici, kitle ya da örneğin; eş seçimi dersinde sunulmalıdır .Örneğin. eş seçiminde; ifrat ve tefritte ya da aşırı özgün istenmedik ;tutku (adrenalin… Vb), alışkanlıklar belli tanışma döneminden sonra aday eşe samimiyetle söylenmeli tepkiler nişanlılık, gerekirse imam nikâhlı nişanlılık döneminde denenmelidir. Çok konuşkansan ilacın dinletiyi seven, kıskançsan ilacın muhafazakâr ve istendik tutucu eşe, müminsen ilacın mümine eş… Vb mantık çıkartısından hareketle eş seçiminde istendik ve istenmedik değer yargıları arasında tamamlayıcı/birliktelik denkliği aranmalıdır yoksa istendik değer yargıları ile ilerleyen nişanlıkta önceden peşin ve öncelikle itiraf edilmeyen; istenmedik, bilinmeyen...Vb değer yargılarından biri evliliğe kara delik olur. İnsanın fert, toplum, kavim, devlet ya da insanlık bazında iradesiyle baş edemediği istenmedik; duygu, düşünce, niyet, her türlü değer yargıları, istenmedik alışkanlıklar… Vb her türlü iradeyi aşan nefsi alışkanlık ve nefsi değer yargılarının; Islahata, terbiye edişle, diyete, tedaviye ve terapiye gereksinimi vardır. Toplumun kişinin bu istenmediklerinden zarar görmemesi, kendisinin toplumdan zarar görmemesi ya da toplumdan yarar görmesi ve/veya topluma yararlı ve verimli konumlarda bulunması için iradesini aşan istenmediklerini, çok iyi tanıması ve gerekirse yapısal olarak en uygun tedaviye baş vurmalıdır. Kişinin fıtratı ve tedaviyi kabulleniş değer yargılarına bağlı olarak bir veya birkaç yolu denemesi belki daha hayırlıdır. Ör. İslam'da terbiye ve ıslahat için Allah (C.C) teslim olunur. Peygamber ahlakı ve fıtratı yapabilirlik konum ve diyetlerle tedavi edilir. Genetik olarak tıbbi tedavi, diyetler ve/veya eylemsel terapilerde kabullenilebilir. Çıkarsayış; Doğal insanlar, baskın doğal çevrenin mağdur cahil insanlarıdırlar. Örneğin doğal bazı Amerika, Avustralya ve Afrika kavimleri böyledir. İlkel ve Çağdaş insanlar çevresine baskınlığın mağdur insanlarıdır. Örneğin sanayileşmiş bazı batılı kavimler. Her üç durumda aşkın oluşun ürünü ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak yaşantı stilinin mağduriyeti ürünüdürler. Vahşi insanlar; doğal doğa yaslarının ve doğal yaratıksal hemen her şeyin doğal /doğal olarak zihninde tecelli ettiği/ edebileceği ve bu tecelliyi benimseyerek hayata uygulayışı tercih eden insanlardır. Peygamberler ve Allah (C.C)'HUN alimleri Bâtını kalbinde ve zihninde Allah (C.C)'HUN tecelli ettiği Allah (C.C)'HUN insanlarıdır. Edison'un Teknolojik Buluşları, Karl Marks'ın, Leonardo Davinci … Vb dehaların, mucitlerin, kaşiflerin, teknologların, bilim insanları, yazarların… yapıtları nasıl ortaya çıkmıştır? Kişiliklerinin konumları ile ortaya çıkardıkları arasında nasıl bir evrimsel ilişki vardır? Örneğin, Ola ki Davinci dönemi civarı doğal doğanın insanda tecellisinin ürünü olan teknolojinin ve sanatın ortaya çıkışıyla özdeş dönemdir. Ör. Einstein'ın fizikle ilgili düşünsel deneyleri kâinatın göreceli kuramları ve ilgilendiği tüm fizik dünyası yasalarının onunu zihninde tecellisinin ürünüdür. Yani bu deha doğal doğanın ürünü doğal bir kaşif dehadır. Doğa doğal insanın düşüncesine ve bedenine evrimsel olarak baskındır. Ancak peygamberlerin kalbinde ve zihnide Allah (C.C) tecelli ederek ıslah etmiştir. Ola ki ilk ıslah edilen insan ve yaptıklarından sorumlu insanlık Âdem AS'LA başlar. Diğer bazı doğal insanlar halen doğanın tesirinde hayvanların yaptıkları kavga ve gürültü ile hayvani devlet kurmuşlardır. Peygamberler ve Allah (C.C)'HUN icabet ettiği insanlar ve peygamberlere samimi ve/veya net itaat eden ve taklit edenler istisnadır.

Bu Dersin Önemi, Amacı ve Kazanımları ;
1-Biyolojideki özel yöntemleri uygulamak ve öğrencilere kavratmaktır. Ör. Kavram bulmaca, zincir yöntemi.. Vb
2-Uluslararası seviyede biyoloji konusunda verilen eğitim sistemlerden özellikle uzaktan eğitimle ilgili olan K12 neden önemlidir. Biyolojide K12 uygulamalarını örnekle izah edip öğreneceğiz.
3-Algıda değişmezliğin öğretim, öğrenim ve eğitimdeki önemine uygun yöntem ve materyaller geliştirmek
4-E18-23 modeli öğretim sistemi konusunda bilgi verilecektir. Bu yöntemiyle Ör, bir biyoloji dersi Karadeniz Bölgesinde verilirken Karadeniz yöresinde bulunan olanaklarla örneklendirilip verilirken tüm bölgelere ait ortak bilgilerlede ilişkilendirilecektir.
5-Doğadan makroskobik, mikroskobik materyal toplanıp işlenmesi ve geliştirilmesi konularını öğrencilere kavratmak.
6-laboratuvarda mikroskop ve mikroskop lup kullanılarak biyolojik materyal geliştirmeyi öğrencilere kavratmak.
7-Sanal araçları kullanarak biyolojik materyal geliştirmeyi öğrencilere kavratmak.
8-Biyoloji ders CD'si hazırlamayı öğrencilere öğretmek.



Teknik, Yöntem, Strateji ve Model Kavramlarının Özgünlükleri;
Örneğin, Öğretim de uçuş teknikleri dersi nasıl verilebilir uygulayışına bakalım;
1-Anlatım Yöntemine ilave olarak Simülatör (Benzerlik) Aracıyla Uçuş uygulayışı tekniği verilebilir.
2-Anlatım Yöntemine ilave olarak Sanal Ortamda Simülasyon (Benzetim) Uçuş uygulayışı tekniği verilebilir.
3-Anlatım Yöntemine ilave olarak Planörle (Rehber Hoca Nezaretinde) Uçuş uygulayışı tekniği verilebilir.
4-Anlatım Yöntemine ilave olarak Eğitim Uçaklarıyla (Rehber Hoca Nezaretinde) Uçuş uygulayışı tekniği verilebilir… Vb teknikler.

-Anlatım Yöntemine ilave olarak bu 4 uçuş uygulayış tekniği ve diğer uçuş tekniklerinin toplamı Uçuş Yöntemi/leri Kavramını oluşturur.
-Tüm uçuş yöntemlerinin toplamı Uçuş Stratejisi/leri Kavramını verir.
-Tüm uçuş stratejilerinin toplamı Uçuş Modeli/leri Kavramını verir..

Örneğin,
-Kanserle Mücadele Teknikleri Toplamı Kanserle Mücadele Yöntemini/lerini Ortaya Çıkarır.
-Kanserle Mücadele Yöntemleri Toplamı Kanserle Mücadele Stratejisini/lerini Ortaya Çıkarır.
-Kanserle Mücadele Stratejileri Toplamı Kanserle Mücadele Modelini/lerini Ortaya Çıkarır.

Teknik ve Teknik Çeşitleri Nelerdir? Bilimsel araştırmalar yapılırken, stratejiler ve projeler hazırlanırken; amaç/lara, hedefe/lere ve sonuca/lara sağlıklı ve verimli ulaşmak için; uygulanan bilimsel yöntem ve stratejiler içinde araştırmanın çeşitli aşamalarında araştırmanın yapısına uygun uygulanan ve izlenen alt veya uç yöntem yollarıdır. Örneğin, anlatım yöntemini verimli kılmak için, içerisinde soru cevap tekniği uygulanır.
-Araştırma teknikleri, yapılan araştırmanın ruhuna ve çeşidine göre değişir. Çok sayıda tekniği vardır veya araştırmanın amacına ulaşmak için yeni teknikler geliştirilebilir.
-Önemli olan bu teknikleri doğru yer, konum, zaman ve aşamalarda uygulamaktır. Örneğin, bir araştırmada, bağışıklık sistemimizi yanıltarak vücudumuza sızarak hastalık yapan çeşitli mikroplara karşı aşı geliştirmek için, mikrobun hücresinin bağışıklık sistemimiz tarafından algılanacak şekilde yalancı ayaklar monte dilecek bir uygulamadan sonra bağışıklık sistemine tanıtma tekniği bazı araştırıcılar tarafından geliştirilmiştir. Yöntem bir ana yol ise teknikler bu ana yollardan ayrılan toprak ve patika yollardır. Ana damar yöntem, yan ve kılcal damarlar tekniği ifade eder. Filmi izleyin

Yöntem (Metot) Nedir?Amaca veya hedefe en kısa ve verimli ulaşmak için izlenen en kestirme (verimli) yollardır. Öğretim, öğrenim/öğrenme ve eğitimde hedefe ulaşmak için; bilinçli ve/veya bilinçsiz izlenen her yola ve tekniklere yöntem denir. Demirkuş 2011
Her yöntemin ve tekniğin en az bir uygulanabilir alanı vardır. Amaca hedefe ulaşmak için izlen yol ve yolaklardır. Bu nedenledir ki yöntemler ve teknikler dersi verilirken her yöntemin ve tekniğin en az bir uygulayış alanı gerekçeleriyle öğrenciye verilmeli ve uygulatılmalıdır. Demirkuş 2013


Bilimsel Strateji Nedir? Çok yönlü bilimsel çalışmalarda veya aynı gruptaki bilimsel çalışmalar arasındaki ortak payda, özgün ve varyasyon veri tabanlarına dayalı çoklu disiplin mantıkla teorik ve uygulamalı sonuçlar elde etmek için izlenen çok yönlü sevk, idare ve yöntemlerin planlı ve programlı bütünlüğü ya da birlikteliğidir.
-Örneğin, Bir bilimsel araştırma stratejisi denildiğinde, o konuda hedefe ulaşmak için izlenen tüm bilimsel yöntem, teknik, yan yolların sırasıyla oluşturduğu dizayn ve dizin kast edilmektedir.
-Örneğin bir konudaki öğretim stratejisi  denildiğinde, o konuda hedefe ulaşmak için izlenen tüm yöntem, teknik, yan yolların sırsıyla oluşturduğu dizayn ve dizin kümesi, Öbeği/Kümesi kast edilmektedir.

Model Nedir? Genellikle uzmanlarınca beğenilen, kabul gören amaca ulaştıran özgün özellikleri ve koşulları taşıyan nesnel, sanal, düşünsel, zihinsel, kavramsal, toplumsal veya döngüsel;olay, olgu, süreç, yaratık, kurallar… Vb alt birimlerini temsil eden ortak payda bütünlük birimine/lerine verilen kavramisimdir.
-Genellikle modeller doğal sistemleri taklit ederek veya edilerek ortaya atılır. Örneğin aerodinamik mekanizmasını anlamak ve kağıttan uçak yapmak modeli sinektir. Bu basit örnekten minik model uçaklara kadar örnekler çoğaltılır. Bu olay genellikle yaratıkları daha iyi kavramak ve anlamak için ileri sürülür.
-Örneğin; Belli alanlarda çok başarılı sonuçlar veren eğitim modelleri vardır.
-Genellikle modeller doğal sistemleri taklit ederek veya edilerek ortaya atılır. Örneğin aerodinamik mekanizmasını anlamak ve kağıttan uçak yapmak modeli sinektir. Bu basit örnekten minik model uçaklara kadar örnekler çoğaltılır. Bu olaya genellikleri, yaratıkları daha iyi kavramak ve anlamak için ileri sürülür.
Örneğin, Hz. Muhammed AS Peygamber, Rahmanı ve İnsancıl Ahlak Modelidir. Aerodinamik mekanizmayı anlamak için kağıttan uçak yapmak bu modele bir örnektir. Bu basit örnekten minik model uçaklara kadar örnekler çoğaltılabilir. Doğal hayatta gözlemlediğimiz bir çok olay ve yaratığı anlamak ve tanımak için özgün özelliklerini taşıyan somut kavramsal modeller oluşturulur. Çocuklarda modeller kendisini temsil eder, gerçeği değil. Çocuklara gösterdiğimiz modeli onlar gerçek sanır, fakat biz modelin taklit olduğunu biliriz.

-Peygamberler istendik peygamber ahlakının mürşitleri ve modelleridirler.

Bir Yöntemde Uygulanması Gereken Minimum Zorunlu Kriterler:
1-Hangi yöntem uygulanırsa uygulansın anlatılacak konuyla ilgi, kavram, şekil, tanım, animasyon, film, sorular envanter olarak önem sırasına göre düzenleme yapılarak öncelik sırasına göre derecelendirilmelidir.
2-Konunun içeriğindeki kavramların tanımları ve konuyu kavratmaya yönelik hazırlanan sorular görsel ve işitsel araçlarla öncelik sırasına göre pekiştirici bir mantıkla dizayn edilir.

Bir Konuyu Anlatırken Hangi Öğretim Yöntem/lerini Uygulayacağımızı Belirleyen Kıstaslar Nelerdir?
-Anlatılacak konunun doğasını/fıtratını, ilgili olanaklarımızı, öğretim yöntemlerinin özellik ve uygulamalarını doğru bilmek çok önemlidir.
-Sonuç olarak yukarıdaki kıstaslar çerçevesinde; konu ile yöntemler arasında doğru eşleştirme yapmamız gerekir.
1-Konunun Fıtratı(doğasının) çok iyi bilinmesi gerekir. Varsa öğretilecek konu ile ilgili;deney, tatbik/uygulayış, etkinlik… Vb çok iyi bilinmesi ve toplanması gerekir.
2-
A-
Genel Öğretim Yöntemleri (Özel Öğretim Yöntemleri I) ile ilgili; tartışma, anlatım, gösteri, mikro eğitim... Vb tüm çeşitlerinin öğretim üyesi ve öğretmen tarafından çok iyi bilinmesi gerekir.
B-Özel Öğretim Yöntemleri (Özel Öğretim Yöntemleri II) ile ilgili tüm çeşitlerinin; deney, tatbik/uygulayış, etkinlik… Vb alt bilim dallarına ait varyasyonlarının öğretim üyesi ve öğretmen tarafından çok iyi bilinmesi gerekir.
3-Kişisel, kurumsal, beldesel, yöresel, çevresel, bölgesel... Vb Olanaklarımızı çok iyi bilmeliyiz.En yakın çevremizden yaşadığımız beldenin kırsal çevresine kadar olanaklarımızı çok iyi bilmeliyiz.
4-Diğer Kıstaslar.
Öğretmenlerin ve öğretim üyelerinin: tüm yöntemler, olanaklar ve konular arasındaki doğru eşleştirmeyi alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirecek şekilde yaşayarak ve deneyerek öğrenmeleri/kavramaları gerekir. Diğer bir deyişle öğretmenlerin ve öğretim üyelerinin konunun fıtratı, öğretim yöntemleri bilgisi, ve konu ile ilgili olanakları hakkında son derece sağlıklı teorik, tatbik/uygulayış ve hayatla güncellenen bilgilere sahip olması gerekir.

Öğretimde; Konu, Olanak, Yöntem, Zamanı, mekân Ve Güncelleyişi Doğru Eşleştirişi ve İlişkilendirişin Aşamaları (Basamakları);
Eldeki Olanakları Verimli Kullanımın Aşamaları;


1-Konuyla İlgili Olanaklar Listelenir;
a)Doğal olanaklar (Çevredeki göl, orman vs.),
b)Yapay olanaklar (Çevredeki fabrika, sanayi vs.),
c)Okul olanakları (Ders araç-gereçleri) ,
d)Özel olanaklar (Evden oyuncak gibi materyaller) ,
e)Sanal Olanaklar (İnternet, intranet, ekstranet... Vb), f)Medya olanakları,


2-Olanakları, konuyu ve tüm yöntemleri yeterince doğru ve ilişkisel tanı aşaması,
3-Olanaklar ölçüsünde uygulanabilecek en etkili yöntemler serisini/lerini ortaya çıkar aşaması,
4-Dersin ve konunun özelliği ile en doğru örtüşen yöntemleri eşleştir aşaması,
5-Öğrencilerin; özgün ve ortak payda değer yargılarını, sayısını, zamanını, mekân ını ve olanaklarını konu ve yöntemlerle doğru eşleştir aşaması,
6-Öğretilenleri hayata doğru güncelleyiş, örneklendiriş ve uygulayış için;tatbik/uygulayış, etkinlik, deney düzeneği… Vb düzenle aşaması.

Bir Konu İşlenirken Hangi Yöntemler Uygulanır? Hangi Yöntemlerle Konu İşlenmeli? Öğretim Yöntemlerini Konulara Uygulamadaki Öncelik Kuralı
1-Mümkünse Beş Duyumuza ve Mevcut Duygularımıza Hitap Eden Yaşayarak Öğretim Yöntemleri Kombinezonlarını Öncelikle Uygulamak.
2-Deney Yöntemi
A-Gerçek Deneyleri İçeren Yöntemler
B-Sanal Deneyleri İçeren Yöntemler (Bilgisayar Ortamındaki İnteraktif Simülasyonlar)
C-Sınıfta Sözel Drama Simülasyon Yöntemleri… Vb
3-Tatbik/Uygulayış İle İlgili Yöntemler
A-Gerçek Tatbik/Uygulayış
B-Sanal Uygulamalar (Bilgisayar Ortamındaki İnteraktif Simülasyonlar)
C.Sınıfta Sözel Drama Simülasyon Yöntemleri… Vb
4-Etkinlikleri İçeren Yöntemler.
A-Gerçek Etkinlikler
B-Sanal Etkinlikler
C-Kurgu Drama ve Sözel Etkinlikler
5-Sonra diğer yöntemlere geçilir.

Etkili Öğrenim/Öğreniş(Öğrenme);Etkili öğrenmede amaç bilgileri çok uzun bir süre unutmamak üzere ediniş ve hayata bilinçli uygulayabiliş veya aktarıştır. Etkili öğrenim/öğreniş için öğretmenin veya sunucunun aktaracağı bilginin öğrencinin seviyesi dikkate alınarak aktif hale getirerek mümkünse 5 duyuya ve daha fazla duyguya hitap edecek şekilde yaşatarak, deney yaparak etkili yöntem ve yöntemlerle bilgiyi aktarmak gerekir. BİLGİYİ ÖĞRENCİNİN ÜRÜNÜ HALİNE GETİRMEK İÇİN GAYRET EDİLİR. Bir konu veya bilgiyi aktarmada; hangi yöntem ve yöntemlerin uygulanacağını genellikle olanaklar belirler. Olanaklarımıza göre yöntem seçiminin çok dikkatli yapılması gerekir. Etkili öğrenmenin diğer bir niteliği de edinilen bilgi ve becerilerin hayatta kullanılması ve hayata geçirilmesidir. Buna transfer (bilgi aktarımı) denir.

Etkili Öğrenişte Hedef: Öğrenen fert veya kitlenin  öğretilen şeye ilgisini artırmak  bunu takiben bilgiyi en uygun yöntem ve yöntemlerle aktarıp kalıcı olarak hayata uygulayışını sağlamaktır.  Etkili öğrenme bir şeyi iştahla öğrenmek ve algılamadır. Öğrenciyi öğrenmeye iştahlandıralım. Konuyu en uygun yöntem ya da yöntemleri seçmektir. Öğrenci buna hazır değilse bu bir işkencedir. Etkili öğrenim/öğreniş için önce zemin hazırlanmalı. Öğrenme yeme içme gibi bir ihtiyaçtır. En az etkili öğrenme koşulları kadar zeminde hazırlanmalıdır. Öğrencilerimizi etkili öğrenmek için hazırlamalıyız.

Öğretim, Öğrenim ve Eğitimde Hazır Bulunuşluk: Fert ve toplumların, bedenen ve zihnen herhangi bir bilgiye en verimli şekilde;  öğrenmeye-kavuşmaya hazır olmasıdır.  Fert veya toplumların sunulacak bilgiye ; bedenen ve zihnen en verimli şekilde öğrenmeye  hazır olmasıdır.


Anlatım Yönteminin Temel Basamakları (Aşamaları/Yolları)
1-Konunun önemini vurgulayış aşaması/basamağı;Öğrencinin öğrendiğiyle ne kazandıracağını, aksi halde kaybını bilmesi önemlidir.(konunun önemine inandırmak ).
2-Öğrenciyi konuya angaje edip beyindeki ve zihindeki eşik bilgilerini harekete geçirmek aşaması/basamağı;verilmek istenen bilgiye motive eden Beyin Fırtınası soruları sorulur.
3-Gerektiğinde öğrencinin dikkatini çekme aşaması/basamağı;eylem, yüz hatları, mimikler, dinamik - etkileyici hitap ve davranışların yapılması.
4-Öğrenciyi aktif hale getir aşaması/basamağı; Örneğin, deney, gözlem, gösteri(demonstrasyon), slayt, tiyatro ve film verilebilir.(Tarihi yaşatmak için, o olayı en iyi bütünleyen tiyatro ve filmler verilebilir.
5-Uyarılan beyin ve zihne gereksinim duyduğu ya da susadığı yanıtların tohum bilgileri ile doyum aşaması/basamağı;Beyin Nadası Soru ve Önermeleri öğrenciye sunulur.
6-Birden fazla duyuya, duyguya hitap ediş aşaması/basamağı;(Konu özelliğine göre öncelik sırası ve zamanı iyi ayarlamak)
7-Konunun hayata güncellenişi-örnekleriyle vurgulayış aşaması/basamağı/
8-Sık sık tekrar ediş aşaması/basamağı;
9-Diğerler

Düşüncenin Nefes Alması (ders içi  dağılan dikkati toplamak ve zihni dinlendirip aktive etmek) 2-5 dakika
0. Ders ortasında sınıfa 2-4 dakika herkes serbest konuşabilir. O arada sınıfı gözlemleyerek öğrencileri tanır, tahtaya yazı yazar, tablo ve ek işleriniz yaparsınız.(sıkı disiplin ve kural uygulanıyorsa belki de bu nefes aldırılmalı)
1. Mümkünse konuyla ilgili  veya ortak payda SÖZEL ikram  (şiir, fıkra, skeç,atasözü, vecize, türkü, şarkı... )  hoca, öğrenci sunar.
2. İŞİTSEL ; şiir, fıkra, skeç,atasözü, vecize, türkü, şarkı...  hoca ve öğrenci sunar.
3. GÖRSEL ve İŞİTSEL; film sunu,animasyon, show,klip-film fragmanları, şiir, fıkra, skeç,atasözü, vecize, türkü, şarkı... hoca, öğrenci veya multimedya araçları sunar.
4. Diğerleri

Önce Oku:Gezi, Gözlem, Doğa, Ağaç, Ot, Çalı, Şelale, Nehir, Sazan Balığı, Tor ve Olta ile Balık Avlamak, Asma Köprü, Su Sesi, Şelaleyi Doğru Gözlem Konumu-Yerini Belirlemek, Van Mangal Sefası... Vb
Kavramları öğrencilere kavratmak için Muradiye Şelalesi'ne bir gezi planlanmış ve balık avlayan bir balıkçı ile sözlenilmiştir.
Önemli Not;Gezi kurallarına uygun olarak öğretmenler; gerekli izinleri, ön gezileri, sağlık araçlarını, öğrenci gereksinimlerini ve acil yardım telefon ve önlemleri almışlardır.

Gezi Öncesi veya Konunun İşlenişi Öncesi Yapılması Gerekenler
1-Muradiye şelalesine önceden gidilerek alanın resimleri çekilir
2-Videosu Çekilir
3-Alanda yaşayanlardan, gözlemlerden ve medya kaynaklarından ve internetten bilgi edinilir.
4-Öğrenciler gezi öncesi alanda karşılaşacağı ve görecekleri konusundaki kavramlar konusunda sınıfta bilgilendirilip beyinleri uyarılır.
5-Bu kavramlarla ilgili olarak öğrencilerin seviyelerine ve kelime dağarcıklarına uygun olarak sınıfta sorular sorularak beyinleri uyarılır.
6-Gezi esnasında uymaları gereken kurallarla ilgili bilgileri pekiştirilir.
7-Gezi yerine yolculuk esnasında çevre ve uğranılan yerle ilgili bilgilendirilme

Gezi Sonrası (Dönüşte ) veya Konunun İşlenmesi Sonrası Yapılması Gerekenler
1-Dönüşte öğrenilen kavramlarla ilgili gerçek tanımlar verilir(işitsel ve algısal zekâ).
2-Gezi öncesi alanda çekilmiş resimlerle ilgili kavramların gerçek tanımlarını içeren slaytlar izletilir.(görsel ve algısal zekâ)
3-Alanda çekilen videolar izletilir.Dönüşte sırasıyla; Gezi, Gözlem, Doğa, Ağaç, Ot, Çalı, Şelale, Nehir, Sazan Balığı, Tor ve Olta ile Balık Avlamak, Asma Köprü, Su Sesi, Şelaleyi Doğru Gözlem Konumu-Yerini Belirlemek, Van Mangal Sefası... Vb kavramları yaşatarak ve öğrenciye sindirerek öğretmek.(görsel, işitsel, ilişkisel ve algısal zekâ) Yaşayarak öğrenme.
4-Dönüş yolculuğunda esnasında çevre ve uğranılan yerle ilgili bilgilendirilme.(Ek bilgi)
5-Edinilen bilgiler hayatla güncellenir. Şelalenin/lerin yaşam döngümüzdeki ve bulunduğu alandaki yeri ve önemi ile ilişkilendirilerek bilgi verilir. Şelaleler olmazsa doğal döngülerin ve bizim ne kaybımız olur?
6-Edinilen bilgiler peygamber ahlakıyla güncellenir
-Şelale cahil(kendin bilmez) insanların elinde olsa nasıl bir yer olurdu veya nasıl işletilirdi?
-Şelale akıllı insanların elinde olsa nasıl bir yer olurdu veya nasıl işletilirdi?
-Şelale kapitalist(sermayeci) ve çok zeki(akıllı değil) insanların elinde olsaydı nasıl olurdu veya nasıl işletilirdi?
-Şelale doğada insan olmadan önce nasıl olurdu?
-Sizce Muradiye Şelalesi şuan hangi insan tipi-karakteri idaresinde olduğunu gösteriyor veya tarif ediyor?
-Dünyada başka şelaleler, nehirler, balıklar, ağaç, çalı, ot… Vb çeşitleri var mıdır? Örneklerini yazınız.
İpucu;
-Doğal, İlkel ve Cahil insanların çevre ve şelaleye doğru empati/eşduyum duymadıkları için liyakatsiz kullanabileceklerini düşünün
-Akıllı ve Gelişmiş insanlar çevreyi ve şelaleyi doğru ve temiz kullanan insanlardır. Ör. Peygamberler, alimler, çevreci bilinçli evrensel insanları düşünün
-Sadece kapitalist zihniyette insanlar çevreyi ve şelaleyi daha fazla para kazanmak için çevre kirliliği ve insan sıhhatini dikkate almadan daha çok para kazanmak için insanların zevk ve tiryakilikleri motive-tahrik edici her türlü ortamlar yaratmak için ne gerekirse onu yapabileceklerini düşünün. Yani para kazanmak için her türlü düdüğü çalan ve çaldıran zihniyette insanlar.
-Çevreye icabetlerine göre canlı yaratıkları kategorize edelim.
-Doğal (vahşi) alan olarak şelalenin baskın;ağaç, çalı, çırpı, ot, hayvanlar... Vb vahşeti içinde düşünün.

7-Gezi ile ilgili ödev verme;Etkileşimli ödev verilir.Öğrenmenin pekiştirilmesi için ödev verilir(internetten ülkemiz dünyada nerelerde hangi şelaleler vardır? En büyük olanların özgünlükleri. Van Muradiye şelalesinin özgünlüğünü yazınız.Sınıfta aynı kavramları sorma, pekiştirme ve değerlendirme.
Bilgiyi Aktarırken Öğretim Elemanın Bilmesi Gerekenler;

1- Olanaklarını çok iyi bilmek,
2- Öğretim Yöntemlerini çok iyi bilmek,
3- Hedef Kitlenin değer yargılarını, bilgi seviyesini ve konuyla ile ilgili eşik bilgilerini çok iyi bilmek,
4- Aktarılan bilgide kavram ve düşünce yanılgısına düşmemek. Yani Algıda değişmezlik ilkelerine uymak. Öğretilen şeylerin (her şeyin) herkeste benzer ya da aynı algıyı uyandırması gerekir.
5- Fırsat eşitliği için ders notlarının; yazımsal, görsel, işitsel, görsel+ işitsel+yazımsal (video), muhakeme zekâ tiplerinin her birine uyumlu internete ve CD-DVD olarak hazırlanıp öğrencilere önceden verilmelidir. Demirkuş 2013


E18 de Öğretim, Öğrenim ve Eğitimin Gerçek Aşamaları/Basamakları-Gerçek Öğretim Aşamaları/Basamakları; (Önce yukarda ki parçayı dikkatlice okuyunuz)
1-Öğrenci Seviyesine Uygun Eşik Bilgiyle Konuyu Sunuş Aşaması/Basamağı; Eğitilen kitlenin zihinsel ve beyinsel seviyesinde var olan eşik bilgileri harekete geçirilerek konular öğretilmelidir. Öğrenci dağarcığındaki-zihnindeki kelime ve kavramlarla konuyu izah etmek. Örneğin, Okulöncesi, Anaokulu, İlköğretim ve Ortaöğretim Öğrencilerin eşik bilgileri üniversite seviyesindeki bazı dersleri anlayışa yetersiz kalır.
2-Olanakları Doğru Değerlendir Aşaması/Basamağı; Var olan tüm olanakların özelliklerini, otak paydalarını ve özgünlüklerini listeleyerek; amaca uygun konumlandırıp değerlendirmek.
3-Olanakları ve Konuları Doğru İlişkilendir Aşaması/Basamağı; Konuları ve yöntemleri; olanaklarla doğru ve liyakatli eşleştirip ilişkilendirerek;tatbik/uygulayış, etkinlik, gezi ve deneyler düzenlemek.
4-Öğrenci Kazanımlarını Örneklerle Açık ve Net Vurgula Aşaması/Basamağı;Dersi net öğrenen ve hayatına doğru uygulayan öğrencinin kazanımları net ve açık bir şekilde örnekle izah edilerek öğrenişin gerekliliğine iman ettirilmelidir.
5-Konuyla İlgili Beyinsel ve Zihinsel Bölgeyi Uyandır Aşaması/Basamağı;Öğretilmek istenen konuyla ilgili öğrencinin beyninde ve zihnindeki kavram ve bilgi kümesini harekete geçirişe yönelik beyin fırtınası-nadası soru, etkinlik, tartış... Vb ile öğrenciyi aktive et.

6-Bilgileri Hayata Doğru Güncelle Aşaması/Basamağı; Konuları, yöntemleri ve olanakları;insanların hayat döngüsündeki ve doğadaki yerel veya ülkesel, evrensel öncelikli ; örnekler, uygulamalar, olaylar, yaratıklar… Vb güncellemek. Örneğin balık kavramını Trabzon'da Hamsi İle Van’da İnci Kefaliyle bilgilerini yöreye özgü doğru güncelleniş. Örneğin Bakteri, Virüs … Vb ile ilgili yeni gelişmeleri ders notlarına ve zihnine doğru güncelleyiş.
7-Bilgileri Hayata Doğru Uygula Aşaması/Basamağı; Öğrenilenleri içselleştirerek, kişiselleştirerek ve özümseyerek veya zihinsel olarak sindirerek hayata doğru genelleyiş ve uygulayıştır. Örneğin, edindiği Photoshop (Grafik Ve Resim Düzenleyiş Editörü), Dreamviewer (Web Sayfası Editörü) ve Ulead Media (Video Düzenleyiş Editörü)… Vb sanal araç bilgilerini iş hayatında kötü amaçlı değil de verimli ve insancıl amaçlı kullanışın daha karlı ve doğru olduğuna inanarak alışık tepkiler getiriştir.

8-Bilgileri Bilerek Ya Da Bilmeden Kötüye Kullanışın Kendisine, Çevreye ve İnsanlığa Zarar Verişin Önemini Kavrayış Aşaması/Basamağı; Edinilen bilgilerin kötüye kullanılarak zarar vermesi halinde verilen zararın boyutları ve zararın; gidere bilirlik (onarılabilirlik) ve/veya geri dönüşümsüzlük oranı hesaba katılarak fert ve topluma bilgi verilişi çok önemlidir. Eğer geri dönüşümsüz zarar veriyorsa bilgi herkese verilmemeli ve mutlak zaruri hallerde öğretilmelidir. Ör. 19. ve 20. YY’DA I., II, ve III. Dünya savaşlarında insancıl ahlaktan yoksun insanların teknolojik bilgileri kötüye kullanarak dünyada vardıkları sonuçlar önemlidir. Ya da kapitalistçe çevreyi hoyratça kullanışın yer küresinin bedenini emerek ve kemirerek havaya üflenen gazlarla küresel ısınmaya ve doğal afetlere insanlığı ve Yeryüzü yaratıklarını sürükleyişin önemini vurgulayış... Vb bilgiler.

9
-Bilgilerin Peygamber Ahlakı Aşaması/Basamağı; Öğretim, öğrenim ve eğitimde asıl olan insanda peygamber ahlakı hasletleri geliştirilmedikçe insan doğadaki en tehlikeli ve zararlı yaratık olarak ortaya çıkar.

-Bu amaçtan hareketle öğretilmek istenen çoğu şeyin peygamber ahlakı boyutları ve konumlarının sorumlulukları örneklerle ve tersiyle ilişkisel olarak hayata-yaşantıya güncellenmeli.
-Yani peygamber ahlaklı insanlar ve toplumlarda bu konunun hayat bulması ve uygulamaya konulması ile
-Vahşi ahlaklı insanlarda veya toplumlarda hayat bulması ve uygulamaya konulması arasındaki farkların-sonuçların net ortaya konulması gerekir.
-Akıllı ve zeki insanla sadece süper zeki insanların konuyu hayata uygulamalarının sonuçları güncellenmeli ve sonuçları net belirlenmelidir.
-Öğretim, öğrenim ve eğitimde en az öğretmek kadar öğrendiklerini İnsancıl, Rahmani ve Peygamberi ahlakla uygulamanın önemi tartışmasızdır. Şu ana kadar bilimsel ve deneyimsel öğretilen ve üretilen: bilim, bilgi, teknoloji... Vb şeylerin; vahşi, yanlış, kasti ve kötüye kullanılışın ya da peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkisel yapılmayan öğretim öğrenim ve eğitimin sonucunu insanlık dünyası çok ağır bedelleri ödemeye gebedir. O zaman öğretim öğrenim ve eğitimle hedef kitleye kavratılan her şeyin hayata; Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) kullanılışına veya uygulanışına karşı tepkilerin, sonuçların bir arada gerekçeleriyle uygulamalı verilmesi (öğretilmesi öğrenilmesi ve eğitilmesi gereklidir) gerekir. Bu nedenle, insanlığın 21.YY'DA;"VETO İMPARATOLUĞUNUN" Ürünü olan 19. ve 20. YY'LIN hiç bir şeyine teslim olmadan ve sorumluluğunu üstlenmeden/kabul etmeden önce 21.YY'DA; 19. ve 20. YY'LIN her şeyini gerekçeli kefenleyip kabrine defnetmeyi (ya da ola ki; bu iki asrın her şeyini gerekçeli kefenleyip 21. YY da kabre gömülüşü ve/veya nezarete alınışını müteakiben alternatif istendik (hayırlı) İbrahim'i insan ve kavimlerin yaradılışını Allah (C.C)'HUNDAN dileniş elzemdir.) her yıl kıyamete kadar belli zamanlarda anılıp unutulmamalıdır. İnsanlık yaratılalı beri hiç bu kadar; üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenine ve çevresine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve doğal gaz kaynaklarını yani üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenini eritip gaza çevirip ve insanların toplumsal ilişkilerini kötüye kullanarak; doğayı ve doğal koşulları (hava basılan dünya bedeni depremleri tetikler, fosil ürün gazı basılan dünya seması küresel ısınma, aşırı dengesiz ani yağışları ve selleri tetikler) insanlığın üzerine kışkırtacak ya da tahrik edecek kadar hoyratça ve bedbahtça kullanarak aşağılık cahil (çocuksu) ve/veya belki de kahpe durumuna düşmemiştir. Kaldı ki İnsanlık; 19. ve 20.YY'DA bitkiler kadar bile insanlık ömrünün (insan türünün) sonuna kadar bitmeyen güneş, dalga, rüzgâr, su, çekim… Vb enerji kaynaklarından yararlanmaya teknolojisini yönlendirmeme ya da geliştirmeme bedbahtlığında bulunmuştur. Belki de bu duruma bir daha düşmemek için gerekçesiyle "19. ve 20. YY'LIN ve Öncesi Benzeri Cehaleti ve/veya Vahşilikleri" başlığı altında kıyamete kadar bir ders verilmelidir.
-Kısaca;19. Ve 20. YY'IN teknolojisinin şeytani, cahili ve Doğal hayvani ahlaka dayalı kötüye kullanan bazı dünya devletleri; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emerek, eriterek; depremlere, küresel ısınmaya neden oluşunu I. II. ve III. Dünya savaşlarının cehaleti, teknolojik vahşeti ve bedbahtlığı örnekleriyle sonuçları kavratılmalı. Aynı teknolojiyle dünyanın enerji gereksinimini karşılamak için; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emmeden, I. II. Ve III. dünya savaşlarını yapmadan dünyanın enerji gereksinimi için var olan teknolojik çalışmaların ve güçlerin kıblesini; güneş, dalga, rüzgâr, su, hareket, biyo… Vb enerji kaynaklarına çevirmek yeterlidir. Bundaki amaç, kendini-çevresini doğru tanıyıp-doğru değerlendirip doğru konumlandırmak, insani sıfatlarını doğru, liyakatli ve dürüst kullanmaya haklı olarak inandırılmalıdır. Bu amaca yönelik bilimsel çalışmalar yapılmalı, dersler açılmalı ve ders kitapları yazılmalıdır.


Sonuç Olarak;
Bilimsellikle doğadaki tüm özgün enerji halleri, eylemler, yaratıklar, yaratıklar arasındaki ilişkiler ve bağlantıların mantık sistemlerini; öğretim öğrenim ve eğitimle insanlarımıza lise seviyesi bitimine kadar liyakatli öğretmek zorundayız.
- Öğrenciye aldığı her dersi ve öğrendiği her bilgi biriminin ya da bilgi kümesinin her aşamasını: Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) ahlakla hayata güncellenişinin ilişkiselliğine dayalı; kullanılışına veya uygulanışına karşı tepkilerin sonuçların bir arada gerekçeleriyle uygulamalı “Tefekkür Dersi” ve “İnsan, âlemler ve Evrenlerin İlişkisi Dersi” verilmelidir. Ya da lise 4. yılda her dersin Rahmani, Hayvani/Cahili ve Şeytani/deccalı hayata güncellenişinin ilişkiselliği üzerine yani Kâbe'nin ahlakı geçmişi ile; Nemrut'un taştan harabeleri, Firavun'un taştan harabeleri uğruna yaptıkları, Çin ve Atilla'i, Cengiz Han'ın…Vb yıkımlarının, zulümlerini Vahşilikleri ve 19.YY-20.YY teknolojinin cahili ahlakla kullanışın küresel, toplumsal ve evrensel sonuçları uygulanabilir ve tartışılabilir "Tefekkür Dersleri" verilmedir. Öğrencilere;Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) ahlak kavramların ne anlam taşıdıklarını ve yaşam döngüsündeki gerçekte uygulanmış ve uygulanan örneklerle özgünlüklerini ve ilişkiselliklerini öğrettikten sonra öğrenilen her şeyin bu ahlakı özgünlüklerin her birsi ya da kümesine dayalı uygulanışların yaratıklara getiri ve götürülerinin sonuçları somut örneklerle kavratılıp Rahmani ve peygamberi uygulanışın gerekliliğine iman ettirilerek alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirilmelidir.
Örneğin, bulunduğunuz mekândaki her şeyin;
1-Sadece renklerine bakarak anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz.(Renk Bilim)
2-Sadece yapay geometrik şekillere benzeterek anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz. (Yapay Geometrik Bilim)
3-Sadece doğadaki özgün doğal şekillerini anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz. (Yaratık Biçim Bilimi, Doğal, Yapay, Sanal ve Öklid Geometrileri Bilimi/Nesnel Matematik)
4-Sadece ne işe yaradıkları (işlevleri) açısından anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz.(İşlev Bilim)
5-Hepsini oluşturan element ve atom altı parçacıkları bakımından anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz. Ya da elementsel ortak paydalarını bulmak için hepsini dış ortama kapalı gerçek ya da sanal mekanda yakın sonuçları karşılaştırın. (Kimya)
6-Davranışları, eylemleri ve eylemsizlikleri bakımından(eylemli yaratıklar) anlamlandırın, gruplandırın… Vb özgünlüklerini ve ortak paydalarını ilişkilendirin ve vardığınız sonuçları not ediniz.(Psikoloji)
7- Her yaratığı bir yaratık (11) (Ör. Bir harfi, bir bilgi birimini, bir elementi, bir atom altı parçacığı, hayvan, bitki, galaksi, kâinat, hayal… Vb) küme elemanı kabul ediniz. O yaratığın yani küme elemanının yaşadığı ve ömrünce ulaşıp geri döndüğü/dolandığı veya kısmi sabit durduğu mekân ın kabuğunu ve her yerini (00) kümenin sınırı kabul edin. Şimdi tüm bilgi birimleri, hayalleri, harfleri düşünülen şeyleri, yaratık, eylem… Vb birim/birimlerini ve özgünlüklerine “küme elamanı” ve mutlak bir “küme sınırı” (mekân ı) içinde düşünerek tüme varıma gidin. İstisnai durumlar hariç; her küme ve küme elemanı mutlaka bir üst kümenin alt elemanıdır. Örneğin kampustaki nesnel bir ağaç kampustaki tüm ağaçların bir küme elemanı iken, tüm kâinattaki ağaçlarının da nesnel bir küme elemanıdır. Bir hidrojen atomu ait olduğu su molekülünün küme elemanı, içinde bulunduğu bir su damlasının küme elamanı… kâinatın % 74 hidrojen atomlarından oluşmuş ki kâinatın hidrojen kümesinin bir elemanı olarak kabul edilebilir. (Nesnel Küme Matematiği)
.
.
.
… Vb bu mantığı;bilgi birimine, bilgi birimlerine, sistemler alt bilim dallarına, bilim dalı yapı taşlarına uygulayarak o bilgi birimi, kümesi, konusu, dersi, bilim dalı… Vb hakkında ki “Tefekkür Dersi” ve “İnsan, âlemler ve Evrenlerin İlişkisi Dersi” ni işleyin.

Doğa ve ötesindeki tüm bilgileri doğal işletim sistemi olarak insanlara yükleyerek geçmişteki, yaşanan ve gelecekteki asırlara ait; değişmez, değişken ve diğer bilgileri hayatına doğru güncelleyerek kendini namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve akıllıca konumlandırmasını ispatlayarak ve inandırarak alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmek. Yani cebine, nefsine, ceddine, keyfine … Vb önceliğine göre değil tüm insanlığın liyakatine yakışır konumlandırmayı (Allah (C.C) rızası Bunu başarmanın ön koşulu; mesabesinde konumlandırmayı) alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirtmek. -Kendisini ve çevresini doğru tanımak, -Kendisini çevresine ve çevresini de zihnine doğru, namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), dürüst ve liyakatli konumlandırması gerekir.
-Geçmişin (tarihin), geleceğin ve asrın arasındaki değişmez benzerliklerin geçit taşlarına basarak değişkenleri ve değişenleri analiz ederek geçmişten geleceğe olan her şeyi asrımıza ve yaşam döngülerimize peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaklı güncelleyerek ve uygulayarak yaşamak olasıdır.
-Bu mantığı yürüterek değişimi kabullenerek kendilerini asrına/asırlara güncellemeyen ve/veya güncelleyemeyen yaratıklar ya da değişmek istemeyenler (değişmek istemeyeni Allah (C.C) değiştirmezmiş/Rad, 13/11) asrın ve geçmişin bodrumunda geleceğe doğru değişenlerin yığını altında tarla olup gitmeye, zihinsel, düşünsel ya da sanal olarak fosilleşmeye mecburdur.
-Geçmiş geleceğin bodrum katında, asır orta katındadır, geleceğe yöneldikçe geçmiş ve asırlar fosilleşir. Demirkuş. 2010
 

Bedensel ve Zihinsel Gerçek Eğitimde Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) Ahlakın Önemi;
Bedensel ve Zihinsel Gerçek Eğitimde;İnsancıl ve İnsansı (Güzel) Ahlakın Konumu ve Önemi;

-Bedensel ve Zihinsel Gerçek Eğitimdeki Amaç;Gerçek Eğitim sisteminin amacı; dürüst yaşamanın alternatif tüm çürük ve doğal yaşantılara tercihinin ispatını göstermektir. İnsan gen havuzundaki Rahmani-İnsancıl genlerin hayvani ve şeytani genlere baskınlığını ve kontrolünü kesinleştiren eğitim, yönetim ve yaşam sistemlerine gereksinim vardır. Zenginin fakire sadaka, bilenin bilmeyene bilgi, güçlünün güçsüze himaye, iman edenin imansıza dua ikram ediş borcu vardır. Gerçek Eğitimle Dünya’nın hepsini (insanlığın hepsini) cebren ve hileyle Siyonist’çe Müslümanlaştırış (İnsanlığın hepsini Müslüman yaratsaydım öldürür tekrar insanı yaratırdı/Ayet Var), Hıristiyanlaştırış, Yahudileştiriş… Vb değil. Amaç insanlığın selameti için; yönetim ve idari makamlarında dürüst ve insancıl ahlaklı insanların sürekli bulunuşunu sağlarken istendik insancıl ahlaklı insan sayısını çoğaltıştır (insanlığın yönetim ve idaresini zalim, Siyonist, Şovenist, Siyoşoven, edepsiz ve ahlaksızlara devretmemektir)
-
Etoloji hayvanların, Etopsikoloji ise (sadece psikoloji deyiş eksiktir çünkü insanlar bazı davranışlarıyla hayvandan aşağılık olabiliyor) insanların davranışını inceleyen bilimdir. İnsanların ahlaki ölçüleri ne kadar hayvani-nefsani-nefsi (etolojik), ne kadar ruhsal-meleği (psikolojik) oluşu onların  evcil beyinleri hakkında bize bilgi verir. Kısaca ; ilkel ve gelişmiş; fert ve toplumların davranışları ne kadar hayvanlara benzerlik gösteriyorsa o kadar ilkel ve  negatif evrensel ahlak ölçülerine yaklaşmış  demektir. Öğretimin, öğrenim ve eğitimin ilk basamağı olduğu, üçünün  birbirini tamamladığı kesindir.Bayanlar arası boks maçı yaptırıp zevk ve keyifle izleten zihniyet.Spor adı altında insanlara canı pahasına hayvanları bile sollayacak hareketler yaptırmaktan zevk alan zihniyete bir isim koymak gerek(mazoşist). Bir insan, davranışları itibariyle hayvanları ve peygamberleri ne kadar çok taklit ediyorsa, hayvanlara ya da peygamberlere bir o kadar yakındır. Ahlakı da taklit ettiklerine benzeşir. Bunun tam tersi ise insanın, hayata daha yakın eğitimli kâmil insan olduğunu gösterir.   
  İnsanlardaki cimrilik, egoistlik, siyonizm, şovenizm, kibir, haset,... Vb. KİŞİSEL VE TOPLUMSAL ahlaki değerlerin fertten toplumlara doğru; tarihteki acı örnekleri kavratmak gerekir. Örneğin, birlik ve beraberlik önemi için, tek bir ailenin kâinattaki çaresizliği, özgünlüğün,  çeşitliliğin ve varyasyonun gerekliliğinin gerçeği kavratılmalı. Cimrilik, Karun misali malın olsa da çıkacak bir canın vardır.   Tarihte;Çin,Firavun, Nemrut,Amerika Yerlilerinin katilleri,Lut Kavmi, Atilla'i, Cengiz Han'ın ve Müsrif-İlkel Teknoloji, Patojen (öldüren)Teknoloji (Silah Teknolojisi)şahinlerinin;yanlış hesapları Bağdat'tan dönmüştür... Vb  ahlak hastalarının, insanlığa pahalıya mal oluşu kadar,  bunlara yanlış tepkilerde belki daha pahalıya olmuştur. Eğitimde bu ibret verici hazineyi çok  iyi kullanmalıyız. Doğadaki biyolojik döngü gibi toplumlardaki toplumsal döngünün kırılmaması gerekir. 
   İstisnalar hariç (insan), hiçbir biyolojik çeşitliliğin veya varyasyonun diğerine üstünlüğü yoktur. 1 Sanki; Doğal ve toplumsal döngüdeki her çeşit; doğadaki yaratık alfabesinin özgün bir harfi gibidir. Toplum olarak amacımız şu olmalıdır;Yaratıkların bu ilişkiden zarar görmemesi için en iyi en kusursuz, ya da en az zarar veren ilişkiyi nasıl kuracağız. Kısaca doğadaki  döngülere (dijital/hesabi,sanal, zihinsel, düşünsel, hayali, toplumsal, doğal ve tüm enerji hallerine ait döngülerin) zarar vermeden bu  verimli ilişki denklemini nasıl kurmalıyız. Mevcut durumdaki ilişki nelere zarar vermiş, veriyor ve verecek. Bu teşhis  mutlaka doğru yapılmalıdır. Doğadaki bereketli hudutlar içinde yaşamayı alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getiren insan tipini ortaya çıkarmak için peygamber ahlakı prensiplerine sahip insanlar yetiştiren eğitim sistemleri geliştirmemizin mutlak gerekliliğinin farkındalığını acilen-gecikmeden kavramamız gerekir.
  -Kısaca;19. Ve 20. YY'IN teknolojisinin şeytani, cahili ve Doğal hayvani ahlaka dayalı kötüye kullanan bazı dünya devletleri; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emerek, eriterek; depremlere, küresel ısınmaya neden oluşunu I. II. ve III. Dünya savaşlarının cehaleti, teknolojik vahşeti ve bedbahtlığı örnekleriyle sonuçları kavratılmalı. Aynı teknolojiyle dünyanın enerji gereksinimini karşılamak için; dünyanın doğal bedenine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve gazını emmeden, I. II. Ve III. dünya savaşlarını yapmadan dünyanın enerji gereksinimi için var olan teknolojik çalışmaların ve güçlerin kıblesini; güneş, dalga, rüzgâr, su, hareket, biyo… Vb enerji kaynaklarına çevirmek yeterlidir. Bundaki amaç, kendini-çevresini doğru tanıyıp-doğru değerlendirip doğru konumlandırmak, insani sıfatlarını doğru, liyakatli ve dürüst kullanmaya haklı olarak inandırılmalıdır. Bu amaca yönelik bilimsel çalışmalar yapılmalı, dersler açılmalı ve ders kitapları yazılmalıdır. O zaman bu üç kavram (fen, teknoloji ve toplum) arasındaki doğru denklemin  ilişkilendirilmesi teşhis doğruluğuna  bağlıdır. İnsanlık belki de genetik açıdan bugün doğal genlerinin açılım ürünleridir, yani insan genlerine henüz hayvanlar kadar müdahale edilmemiştir.  İnsan genlerinin % 99 maymunlarla örtüşür ve  %1!?si insanı insan yapan özgün genlerdir.20 yy da. hayvanlarda başlatılan genlerle oynama (1) ve yapay tohumlamanın insanlara uygulanması nükleer silahtan daha tehlikeli bir uğraştır. Güzel-dürüst insanlar yetiştirmesek, kontrolden çıkan bu çalışmaların sonucu gerçek ve sanal dünyamızda felaket depremlerinden-kasırgalarından daha zararlı etki yapar. İnsanlar doğayı ve gerçekleri gelecekte yaşayarak öğreneceklerdir. Genel eğitim içerisine; inanç, fen, teknoloji,toplumsal bilimler vb. girer. Bu gün insan potansiyeli doğal genetik yapısının rotasındadır.  İnsan  genleri üzerine yapılacak ıslahatta hayvanlarında edinilen neticeler önemlidir. Çünkü gerek verimli ırklar gerekse hayvanat bahçesindeki hayvanlar belli bir aşamadan sonra doğal hayata uyumları geri dönüşümsüzlüğe ulaşır. New York  İkiz kulelerinin acısının bedeli; güçlünün sesini, öcünü ve haklılığını fazlasıyla  kabul ettirtmenin  paha biçilmez göstergesidir. Hedefte,uykuda bir bebek olsa bile! 


BİYOLOJİ ÖĞRETİMİNDE UYGULANAN BAZI ÖZEL YÖNTEMLER
I-Ortak Özellikler Yöntemi: Burada konunun ana hatları kavramlar düzeyinde tarif edilir. Doğadaki biyolojik zincir gibi, canlı sistemlerdeki enerjinin sentez (fotosentez) edilişi ve yıkılışındaki (solunum) izlenen döngüde israf yok denecek kadar azdır. Bu tip seslendirmede amaçlı bayan ve erkek sesi, zemin, şekil ve arka fon da konuya dikkat çekmektedir.  (Vitamin CD 3- Fotosentez&Solunum).
II-Yap Boz Yöntemi:Örn,Kemiklerden iskelet oluşturulması,  Hücre organellerinin yerine konulması. Yap-boz yöntemi simülasyon yöntemi olarakta gösterilebilir. Kaynak : 42-3  
III-Uyarı yöntemi:Konunun akışı içerisinde dikkatimizden kaçabilecek ya da bizi yanıltabilecek önemsiz gibi görünen fakat son derece önemli konulara dikkat çekici animasyonlar vs.  
IV-Karşılaştırmalı Yöntem: Bu yöntemde kavram ve olayların sonuçları birer cümle ile:benzeliklerine, özgünlüklerine ve zıtlıklarına göre karşılaştırılır.Örn Solunum-Fotosentez karşılaştırması Glikoliz ile O2'li solunum karşılaştırılması. Vitamin 2.cd çekirdekten sonra .  Bu yöntem aynı anda Bitki hücresi ve Hayvan hücresinin çeşitli özelliklerini bir tablo üzerinde gösterilmesine olanak sağlar.Aynı tabloda ortak ve farklı özellikler ortadaki sütuna yazılır. Sağ ve sol sütundaki karşılaştırılan hayvansal ve bitkisel hücrelerde bulunan özellikler için bulunmayan özellik için X konur.Bu yöntemin en güzel yanı yer tasarrufu sağlamak ve karşılaştırma işlevlerini sağlıklı ve verimli yapmaktır.
V-Üç Sütun Yöntemi: Bu yöntemde ekran 3 sütuna ayrılmıştır. Sol taraftaki sütunda konunun içeriğini oluşturan tohum niteliğindeki sorular alt alta yazılmıştır. Sorunun üzerine tıkladığımızda ortadaki ekran paftasına şekil ve animasyon, sağdaki sütuna tekst bilgisi gelir, her tekst bilgisinin içindeki kavramı tıkladığımızda o kavramın tanımı gelir. Soldaki sütunun üst tarafında önceki, tekrar ve sonraki şeklinde ok şeklinde link vardır. İnteraktif CD chapter 1.1 Science as a Process Acid Precipitation.Sol tarafta sorular sütunu,sağda anlatım ve kavramlar sütunu,ortadaki görsel ve işitsel olarak soru ve kavramların anlam ve içeriğini verir.
VI
-Zincir  Yöntemi: Besin pramidi açısından İlişkisel Kavram Kümesi,ilişkiler açısından koşullu kavram Öbeği/Kümesidir. Kaynak:54/1 (Ekosistem) Besin Zinciri Yönteminde av-avcı ilişkisi, beslenme şekli ile ilgili kavramlarla ilgili yerlere yazılmalıdır. Besin zincirinde en alttaki üretici ve tüketicilerin toplam ağırlığı ve sayısı bir öncekine göre fazladır.Gerekirse sağdaki sütuna anlatım ve kavramlar izah edilebilir. (Kaynak:52/1(Populasyon Ekolojisi)  
V
II-Etkileşimli  Tamamlayıcı  Yöntemi: Konunun akışı içinde sanal ortamda ufak bazı sanal etkinliklerle konu pekiştirilmeye çalışılır.Örneğin bir laboratuvarın simülasyonu ya da popülasyon yoğunluğuna yönelik resim ve animasyonlar konunun her aşamasında yavaş yavaş konunun bütünlüğüne anlam veren ve pekiştiren bir yöntemdir. Popülasyon genetiğinde veri toplayış bütün verilerini bildiğimiz büyük bir alanda rastgele üç yerden veri topladık. Alanın büyüklüğü ve rastgele alınacak alan sayısı alanın karakterine göre değişir.Bu takson için total şu kadar alan için örnekleme alanı ve sayısı minimum sayıda formülize  edilir.   Film üzerine çizgilerle işaretleme ve yer belirleme  Kaynak 51/1

VIII-Tümdengelim Yöntemi: Biyolojide tümdengelim örneği : bitkiler âleminden ( filum : vejetables)   türlere doğru taksonların analiz ediciliğidir. Bunun tam akside türlerden âleme doğru gidişi tümevarıma örnek olur.Biyolojide tümevarım yöntemi: biyolojide hücreden organizmaya doğru kategorizasyonu verebiliriz. Morfogenesiste tümevarımı kullanabiliriz. Protein sentezini örnek verebiliriz. Kabaca anabolizma olayları örnek verilebilir.
IX-Tümleşik Yöntem;Bir noktada her noktaya ulaşmak tüm noktalarda herhangi bir noktaya yoğunlaşabilmek ve ulaşmak. Demirkuş 2009
X-Gösteri Yönteminin Uygulanması: Diğer adıyla  demonstrasyon. Hemen hemen tüm kısıtlı olanaklarda, tehlikeli deneylerde veya sınıfın daha iyi kavraması için ön bilgi şeklinde  uygulanır. Buradaki prensip şudur ; etkin olan tek veya birkaç kişidir, sınıfın hepsi pasiftir ve gösteriyi izler. Örneğin kurbağanın iç organları gösterilirken önce gösteri yöntemi kullanılır sonra  sınıfa deney yaptırılır. Ör, Kısıtlı olanaklar nedeniyle, özellikle tıp fakültelerinde kadavra sistemi için gösteri yöntemi kullanılır.
XI-Animasyon Yöntemi: Bir konu ya da dinamik bir olayı izah ederken; olayı temsil eden semboller ve şekillerin animasyonlarıyla imgesel olarak uygulanan yöntem denebilir. Bu yönteme 2 sütunlu animasyon ve kavram anlatım yöntemi de denilebilir. 
XII- Üç Sütun Yöntemi;konunun karakterine uygun olarak bazen üç sütun bir arada olmaya bilir,bir ya da iki sütun olmayabilir.
XIII-Bulmaca Yönteminde:Kavramları, isimleri ve birden çok kavramisimleri içeren ilişkilendirme cümlelerinin cevapları bulmacada yer almaktadır.Gerekirse bulmaca yönteminin üzerine tanımını istediğimiz resim şekil ve animasyon konulabilir.Ya da bulmaca yöntemini cevabını çoktan seçmelide yapabiliriz.Bulmaca,resim ve çoktan secmeli bir konuyu kavratmak için uygun olabilir.Çapraz bulmaca da her kavramın tanımının üzerine bir rakam yazılmış, kavram numarası basıldığında, kavramın tanımı ortaya çıkar. Sütun ve satır başında yer alır. Bu numaralar bulmacanın en altında bulunmaktadır. Numaraya basıldığında ait olduğu sütundaki kavramın tanımı gelir ve tanım kavramı istenir.aynak:Chapter 55/1(Conservation Biuologi Conssword Puzzle)
XIV-Tamamlayıcı Yöntem:Tanımları veya cümleleri tamamlamaya tamamlayıcı yöntemdenir. Kaynak . 48-2 , 49-3
En iyi yöntem hangi yöntemdir? Amaca ulaşmak için en kısa yoldan izlenen yöntem ve yöntemlerdir.




Materyal Geliştirilirken Dikkate Alınması Gereken Kriterler;
Hazırlanan Materyallerin Özellikleri Aşağıda İlgili Olduğu Kritelere Ters Olmamalı;

1-Zamanı Verimli Kullanma
2-Materyal Öğrenci Seviyesine Uygun Olmalı: Materyal ve kullanılacak araç, öğrencilerin özelliklerine (yaş, zekâ ve geçmiş yaşantıların
3-Materyal Tam ve Net Olmalı : Şekiller belirgin olmalı, açık ve yarım bırakılmamalı. Özellikle iki boyutlu figürler için şekil tam yapılmalıdır.
4-Materyalde Anlamlılık ve Kolay Kavranabilirlik;nilmesine oranla daha kolay olması gibi . 
5-Materyal Algıda Değişmezlik İlkesine Uyulmalı; Biyolojik materyal herkes tarafından başka şekilde algılanmamalı.
6-Materyal Hazırlarken;Bilinenden, Somuttan ve Basitten Başlamalı: E
8-Algıda Tamamlama:e kenar çizgileri köşede birbirini kesmeseler bile bu şekil öğrenciler tarafından dikdörtgen olarak algılanır.
9-Materyalde Tek veya Çok Örneklilik:içek kavramı öğretilir. Güneş sistemi öğretilirken tek örneklilik ilkesine uyulur.
10-Materyalde Tümevarım (Birleştiricilik=Sentez)
11-Materyalde Tümdengelim (Özgünlüğe Varma =Analiz) İlkesi:
13-Materyalde Dikkati Çekmenin Sadelik ve Birlikteliği:
14-Materyalde İstenene/lere Dikkati Çekme: Öğretim materyalindeki önemli elemanları dikkati en çok çekecek şekilde yerleştirmek gerekir.
15-Materyalde Kullanılan Araç Niteliği ve Eylem Birlikteliği:
16-Fonun Anlamlılığı:
17-Materyalde Derinlik:sü bozulur.
18-Ses ve Görüntü Efektlerini Doğru Yer ve Zamanda Kullan:
19-Görüntü ve Sesleri Doğru İlişkilendir İlkesi:Konunun doğası, Hedefi,davranış ve araçların nitelikleri doğru ilişkilendirilmelidir.
20-Materyalde Yenilik:Güncel ve Geçmişin zıtlık veya tamamlayıcı özellikleri kullanılır.
21-Materyal Amaçla Doğru Örtüşmeli

Not;materyal hazırlanırken mümkünse grup ve uzman kişi görüş ya da yardımını almak önerilir.


I- İnternette ve Diğer Medya Kaynaklarından kusursuz, verimli ve En Kısa Yoldan Bilgi Aramanın Kuralları Nelerdir?
1-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı nedir?
2-İntranet nedir?
3-Extranet nedir?

4-
Bilgisayarlar arasında dosya paylaşımı İNTERNET VİDEO FİLİMLERİ- İNTRANET VİDEO FİLİMLERİ
İnternet, İntranet, extranet, materyal geliştirme odası envanteri kavramları nedir, nasıl ve niçin kullanılır?
1-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı(Genel Ağ):
Görsel, işitsel, görsel+işitsel… Vb iletişim amaçlı; kablolu, kablosuz, kızıl ötesi, uydu… Vb şekil de bilgisayarlar aracılığı ile iletişimi sağlayan sisteme internet denir. Bilgisayarlar aracılığı ile yaratıklar arasında bilgi iletişimini sağlayan bilgi iletişim örgüsü sistemi ya da ağıdır. Tüm iletişim olasılıkları şekillerinin hayat bulabileceği ortamı ifade eden kavramdır. Demirkuş 2011 Kısaca bir noktadan, birkaç noktadan ve/veya her noktadan bir noktaya ya da tam tersine iletişim ağıdır. Kablolu, kablosuz, kızıl ötesi ve bilemediğimiz diğer iletişim şekillerinde tüm dünyadaki bilgisayarların belli protokol kurallarına göre iletişime açık arzu edilen seviyede global bir ağdır. Amacı;sanal bilgi paylaşım ve iletişimini ivedilikle sağlamaktır. (amacı dünya üzerinde) 1 2 3 4 5 6 7
YYU Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi İnternet Yayını İçin Örnek İnternet Web Sayfasını Görmek İçin Tıklayın;1, 2
2-İntranet(İç Ağ):Ev içindeki bilgisayarlar arasında veya kampus içindeki bilgisayarlar arasında aynen internetteki sistemin çalıştırılmasıdır. Dar alanda internet hizmeti verir. örneğin; Eğitim fakültesi biyoloji anabilim dalındaki bir bilgisayara kurulan sanal site Ethernet ağı üzerinde (server üzerinde) tüm kampusa hizmet vermesi(sanal internet )
YYÜ Zeve Kampusu İçinde İntranet Yayını İçin Tıklayın, 1
3-Extranet(Şifreli Ağ): İnternet üzerinde hizmet veren fert, kurum ve kuruluşlar kendi bilgi havuzlarını herkese açık değil de menfaat farzları dâhilinde ya da gerekliliği nedeniyle bazı kişilere ( şifreli olarak), veya bazı kurum ve kuruluşlara tüm bilgilerini açabildiği gibi bazılarına da hiç açmaz. Örneğin, Bir pazarlama firması bayilerine kâr ve gerçek fiyatı şifreli olarak sunar.
Extranet örnek web sayfasını görmek için tıklayın;1, 2
4-Süpernet (Süper Ağ-Diri Ağ-Canlı Ağ-Nöbet Ağ)(dirinet/diriağ-canlınet/canlıağ):
Amacı; İletişimi ivedilikle sağlamaktır. (amacı dünya üzerinde). Bu internet hizmetin de hizmet için sürekli cevap vermeye hazır nöbette uzman kişi ve kişilerin bulunmasıyla diğer internet şekillerinden ayrılır. Örneğin, Uzaktan eğitim, Görüntülü Telefon Konuşmaları, Canlı Bağlantı Yayınlar Kısmen Dirinete örnek verilebilir. Bu tatbik/uygulayış henüz yeni.
5-Bilgisayarlar arasında dosya paylaşımı:
Ev içerisinde veya bir fakültedeki ağ üzerinde ya da dünyanın herhangi bir bilgisayarın IP numarası veya bilgisayarın özgün adına girilerek bilgisayarlar arasındaki dosya paylaşımına müsaade edilen veya uzaktan diğer bilgisayarı kontrole izin veren iletişimdir. Ör. Teamviewer, LogMain, VNC ...vb programlar bu amacı sağlar.

Paylaşım bilgisayar adresini görmek için tıklayın; 1

Fert, Toplum, Devlet Ve İnsanlık Bazında; En Hayırlı, Çalışkan, Hikmet Sahibi İnsanlar Beyinlerini Ve Güçlerini Öncelikle Nerelerde Kullanıp ve/veya Kullanılıp ya da Kullandırtıp Hizmete Sunmalıdır?
En hayırlı ve akıllı insanların ölçüsü/leri nelerdir? İnsanlığın çözümlenmiş sorunlarına ve insanlığın geleceğinin istendik garantisi için: gerçek çözümler arayışında, keşfinde, icadında ve üretiminde öncelikle zamanlarını harcayışları daha gerekli ve istendiktir!!! Demirkuş 2011 Örneğin, 19. ve 20. asırda insanlık düşüncesi kültürü, ekonomisi, rejim tipleri… Vb çoğu önemli konuda ortadan ikiye ayrılmıştır. En önemlisi de insanlık bilimle doğaya nüfuz ederek onu deşifre edişi başarışın sarhoşluğunda peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaklı eğitimin mutlak gerekliliğinin farkındalığını kaybetmiş ya da görmezlikten gelmektedir. Bu günkü toplumsal sorunlarının çoğunun bundan kaynaklandığının belki de farkında bile değildir. Bir gurup insan doğanın dokusuna nüfuz ederek her şeyini ona endeksli olarak düşünüp yaşayışa başlarken doğa ötesine ait her şeyleri körelmiş ve ilahi/peygamberi kökenli düşünenleri anlayışta sıkıntı çekiyorlar. Diğer bir grup doğa ötesi ve/veya ilahi/peygamberi kökenli ve merkezli düşünerek doğa kökenlileri anlayışta sıkıntı çekiyorlar. Bilim bilgilerinin öncelikli görevi kopuk düşünce fermuarının dişlerini bir araya getirip insanların birbirlerini doğru anlayışı sağlayıştır.
-Vahşi inanç, dâhilik, mucitlik, milliyetçilik, demokrasi, kapitalizm, şovenizm, siyoşovenizm, siyonizm, komünizm… Vb şeyler; vahşi/doğal doğa yaslarının insan zihninde, insan zihnindeki kabullenişleri-benimseyişleri ve insan genlerini yoğuruşunda/un daha sonra insan bedeninde tecellisi ve etkisinin yaşam döngüsüne yansıyışı ya da ürünü olabilir (Doğal Hidayet). Doğadaki Baskınlıkların İnsanda/larda ve/veya İnsan Zihinlerinde Kabullenişin, Deha, Mucit, Milliyetçilik, Demokrasi, Kapitalizm, Şovenizm, Siyoşovenizm, Siyonizm, Komünizm…Vb Olarak Tecelli Edişi-Ortaya Çıkışı İle Allah (C.C) Kulunun Bâtını (Düşünsel) Kalbine Tecelli Edişi (İlahi Hidayet) Arasında Ne Fark Vardır Sizce?
Özgün, ırki, milleti, dini... Vb amaçları ve hedefleri için insan yetiştirmek ve/veya yönetici atamakla, tüm insanlığın menfaatleri gereği; bilim bilgini, dahi, mucit, kaşif... Vb insan yetiştirmek ve yönetici atama arasındaki özgünlüğü asrımıza güncelleyin? Hangisi yapılıyor ya da hangisi hangi koşullarda mutlaka yapılmalı? Süper Bilim İnsanlarının, Kaşiflerin, dâhilerin, Mucitlerin... Vb Değerli Beyinlerin Birincil Görevleri Ne Olmalıdır Sizce? Geçmişteki bilim dâhileri, mucitler, kaşifleri … Vb süper insanların olanakları ölçüsünde ya da özgürlükleri ölçüsünde dehalarını; uyguladıkları, kullandıkları, kullanıldıkları ve kendilerini değerlendirişleri; onların hangi yönlerini belirler ya da onların çalışma alanlarını tercihleri neyin ve/veya nelerinin belirtecidirler? Gerçekten insanlık en değerli beyinlerini doğru adreslerde ve konumlarda değerlendirebilmiş mi? Bu durumu 19. Ve 20. YY teknolojik gelişmelerin vardığı insanlık geleceğinin kaos sonuçları çerçevesinde değerlendirişi önemseyiniz. Örneğin, İnternet yeryüzünde insanın sanal, düşünsel, nesnel (yapay ve doğal) ortamlar da iletişiminin inançsal, kültürel, özgün... Vb ahlaki değerleri de aşarak; kral her yerde, herkese, her yaşa ve koşula/lara çıplaktır düsturu ve serbest kurallarıyla; düşünsel, sanal, zihinsel ve nesnel hayat döngülerindeki hemen her şeyini sanal ortam üzerinde herkesin hizmetine sunuşunun hızlanması ve vahşi/doğal mayalanışı önemli bir yer yüzü tecellisi ve olgusudur. Bu bakımdan internetin doğru değerlendirilişi insanlığın geleceğe ve uzaya açılışı bakımından belki de şu an en önemli konudur. İnternetin tecellisi; vahşi/doğal insan ırkları, vahşi/doğal kültür ve vahşi/doğal alfabelerin tecellisi kadar önemlidir. Tanışasınız diye sizi kavimlere ayırdım (insanın yaradılışında çeşitliliği benimseyiş ayeti) (Ayet var). Bunların (tüm alfabelerin ve internetin) zamanında (insanın uzaya açılmadan önce) Âdemi Alfabe, Âdemi Lisan Ve Âdemi Alfabenin oluşturuşu için insani ve peygamber ahlakı çerçevesinde acilen ıslahata gereksinimi vardır.1-Nesnel ve sanal ortamlarda (internet sokaklarında ve ortamlarında) insanların kendi fıtratlarından en yüksek verimi almaları için nasıl ve hangi kriterlere (ölçütlere) göre dolaşacakları önemli bir konudur. 2-Bilgisayarlar, robotlar ve insanlar arasındaki ilişkilerde hangi ahlaki kriterler ve ilişkilerin konmaları gerektiği önemli bir konudur. 3-Cyber İnsan, Doğal ve Yapay İlkel İnsan (Âdem As Öncesi ve Sonrası İnsanımsılar), Doğal İnsan, Gelişmiş Âdemi İnsan, Evrensel Yari Âdemi İnsan , Normal Melez İnsan…. Vb insan tür altı kategorilerinin nesnel ve zihinsel sıfatları doğru konumlandırılıp halife olması nedeniyle kıyamete kadar her ortamda insan olabileceği hesaba katılarak gerekli bazı ahlaki ve toplumsal kurallar gerekçeleriyle ortaya konulması önemli bir konudur. İnsanlığın en değerli beyinleri; tüm dinsel, bilimsel, teknolojik veriler ve bilgilerle kendilerini doğru donattıktan ve/veya donatıldıktan sonra; insanlık geleceğine yönelik toplumsal sorunları ve bilimsel gerçekleri bedensel, düşünsel, zihinsel , sanal ve çevresel ortamlarda üzerine uygulaması, çözüm üretmesi ve çözümlerini hayata güncellemesi çok önemlidir. Yani bir peygamberin ayetleri üzerine uygulayışı disiplin, mantıki kurallar ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak dürüstlüğü çerçevesinde yaşayarak hayatına hadis olarak güncellemesi ile ortaya çıkan sonuçları çözümleri; tüm dinsel, bilimsel, teknolojik veriler ve bilgileri üzerlerine uygulayışları belki daha liyakatlidir. A-Nesnel ortamlardan (doğal ve yapay çevremizden) B-Sanal ortamlardan (İnternetten, bilgisayarlardan, görsel işitsel medya araçlarından) ve C-Düşünsel ortamlardan (düşünsel dünyamızdan) ürettiğimiz ve üretilen bilgilerden; fert ve toplumların zihinsel havuzları (dünyası) ve beyinleri; sürekli ve aşırı uyarıcı bilgi bombardımanına tabi tutulmaktadır. Zihinsel ve beyinsel havuzun evrimsel ve değişime uyum açısından bunlara tepkisi çok önemlidir. Var olan bu üç ortam bazı insanların iradelerini körelterek ya da bazı sanal, nesnel ve düşünsel tiryakilikler geliştirerek veya değişik şekillerde fert ve toplum bazında irdelerini zayıflatmaktadır. Bu ortamlara karşı zihinsel ve düşünsel bağışıklık sistemleri gelişkin olmayan fert ve toplumların dumura uğrama olasılığı çok yüksek gözükmektedir. Bu nedenledir ki kaşiflerin, mucitlerin,dâhilerin, bilim insanlarının, alimlerin, eğitimcilerin ve bilge insanların öncelikli olarak; bu üç ortama yani ifrat, tefrit, aşırı ortamlarına girerek ya da haşır olarak gerekli verilerini ya da materyallerini toplayarak; peygamberin ayetleri üzerine ve hayatına uygulayış yöntem ve ahlaki kurallar ve disiplinleri çerçevesinde samimi hayata uygulanabilir çözümler; üretmek , icat etmek ve keşif etmek zorundalar. Ürettikleri çözüm tiplerini ve çeşitlerini hayatlarına uyguladıktan sonra çözümler; istendik şekilde ve tüm koşullarda çalışıyorsa, uygulayışa ve eğitime geçiş önerilir. Bu verilere ve uygulayışlara dayalı ürettikleri ya da keşif ettikleri veya icat ettikleri çözümlerini eğitimin hizmetine sunarak öncelikle zayıf iraderi, istendik iradeleri geliştirici zihinsel bağışıklık sitemlerin geliştirmek ve bu tip ortamların; ifrat, tefrit, aşkınlıklarına ve aşırılıklarına; baskın ve istendik peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak çerçevesin de çözümler üretmek, alışık tepkiler (refleksler) geliştirmek ve zayıf iradeleri geliştirici diyetler-zihinsel bağışıklık sistemleri güçlendirici uygulayışlar geliştirmeleri gerekir. Önerilen çözüm; istisnai durumlar ve özel haller hariç; toplumsal olarak internet ve medya yayınlarını herkese her zaman yasaklayış doğru değildir. Yapısal olarak (Fıtratı); zayıf, muhafazakâr, orta halli, sosyal; fert ve aile yapılarına uygun ve uyumlu olarak internet bilgilerini gerektiği kadar ve liyakatli serbest bırakışın bazı çözümleri mümkündür. İnternet virüsleri ve internet haşereleri (böcekler, bitleri, çaresiz hastalıklar/ Truva atları) …Vb önleyici programları mantık kurgusuyla yasak/anti/istenmeyen;site, sayfa, linkleri yerel bilgisayar güvenlik sistemlerine ihbar edici ve önleyici programları geliştirmek önemlidir. Belli merkezlerin bu istenmedik siteleri, sayfaları ve/veya iç linklerinin özgün özelliklerini ihbar edici sürekli güncellenen programları hazırlayış faaliyetlerinde bulunması ya da devletin bu tip sürekli güncellenen site programlarını cüzi ücretler ve/veya bedava toplumun hizmetine sunuşu çok önemlidir. İnternet yayın çıkış havuzlarında ve girdaplarında zararlı görülen tüm bilgileri,toplumun hepsine engellemek genellikle yanlıştır. Kısmen ve özel hallerde doğru olabilir. Bu bilgilere ulaşımı tamamen engelleyiş; toplumun zihinsel, düşünsel evrimleşmesi (değişime uyumu) ve zihinsel bağışıklık sisteminin geliştirmesine darbedir. Değişmek istemeyeni Allah (C.C) değiştirmezmiş (Rad, 13/11). Yasaklardaki amaç; aşırı değişime/lere karşı (inançsal, kültürel, insani… Vb ifrat, tefrit, aşkın… Vb şeyler) zayıf iradeli fert ve toplumları korumak, onların istendik değer yargılarını ve düşünsel bağışıklık sistemlerini, özgün irdelerini baskın dirençli, hale getirmektir. Yoksa bu aşırılıklara ilgi duymayan ya da kuvvetli inançsal imanları ve insani iradeleri gereği liyakatli değişime müsait insanların hayvanlardan daha aşağılık değer yargıları… Vb bir günah işleyiş bedelinde ifrat ve tefridi her şeyi zihninde doğru konumlandırış konusunda ilim yaprak çözümler üretmek açısından önemlidir. Bu durum şuna benzer, sıradan bir hastalık çıktı diye tüm toplumu karantinaya alamazsınız en zayıflara koruma amaçlı aşı geliştirmek belki daha acildir. Ancak ebola virüsü gibi çaresiz hastalıklar konusunda radikal karar ve karantinalar uygulayabilirsiniz. Bu zihinsel bağışıklık sistemlerini eğitimle geliştirmek içinde benzerdir. Ölü dozda verir ve çözüm üretirsiniz kişi o bilgiyi zihninde doğru adrese kodlarsa sorun çıkmaz yaksa zihinsel dengesizlik ve istenmedik tiryakilikler geliştirebilir. Örneği internette çıplak insanlar ve cinsellikleri görenler; insanın kâinatın en şerefliden en şerefsiz mahlûkatlarından daha aşkın oluşunun yaradılış ve halifeliği gereği kâinatı kuşatışıyla ilişkisel düşünerek, bunu tüm hayvanların çıplaklarıyla aşkın ve ilişkisel düşünüp kabullenirse o zaman, düşünsel, zihinsel ve toplumsal olarak sorun kısmen hal olmuştur. Yeryüzü Doğal insanları ve/veya insansıların dağa, taşa, doğaya bilime, ilime…Vb bir sürü şeye tapışı onun doğal imanının tecellisinden beri vardır, Âdem AS'LA kemale erdirilmişti. Tüm doğal insanlar ve bu günkü onların devamı olanlar Hz. İbrahim AS'IN Ay'a, Güneş'e, Doğaya,… Vb doğal tapışının ve doğal imanın yani ontogenik (özgün-ferdi hayat döngüsü) doğal döngünün Allah (C.C) tarafından ıslahatla kendine yönelişinin insanın filogenetik iman edişi çok benzerdir. İnsan iblisin (Azazil-İbn-İ menazilin) Ahlak işletim sistemini ve eylemlerini hayata uyguladıkları zaman şeytana benzemiş ya da uymuş olurlar. Şeytan Müslüman'a musallat ancak her türlü yani tüm insanlığın ve/veye tüm insanların düşmanı yaratıktır sebebi de kendisinden halifeliğin alınıp insana verilişidir. Demirkuş 2011 Kısaca insanları; evcil hayvanlarına, evcil robotlarına, istendik animasyonlarına… Vb kendisini (insanı) kuvvetli uyaranlara ve çevresindeki yaratıklara aşırı zaman ayırarak yeni çevresel tiryakilikler geliştirişi kendi türüne zaman ayırmasına vakti kalmayacaktır. İlginç ve çekici olan; insanın nesnel ve düşünsel duyuları ve duygularının sanal, düşünsel ve nesnel (doğal ve yapay) ortamlardan aşırı uyarılarak; insan zihin havuzu ve beynini yoğun bilgi bombardımanına tabii tutuluşudur. Örneğin,bir insanın erotik duygularını uyaran görsel ve işitseller yalnız doğal (insani ve hayvani uyarıcılar) değil internet ve teknolojinin gelişimiyle, artık buna ilave olarak yapay (ör erotik eşyalar, erotik robotlar) , sanal (erotik animasyonlar), düşünsel hayli ve rüyeti erotik uyaranlar;insanın sosyal ve düşünsel döngüsüne ilave olarak bedensel (özellikle beyinsel, hormonsal ve fizyolojik olarak) ve zihinsel (özellikle zihinsel havuzu genişlemeye zorlamaktadır) evrimleşmeye ve/veya evrimleştirmeye zorlamakta ve yönlendirmektedir. Gerçekten zamanında alternatif önlemler alınmazsa yenilikçi, değişime, tabulara meyilli insan kesimini (paftası) bu doğal, sanal ve yapay uyarıcılardan etkilenerek geri dönüşümsüz ve istenmedik bir siber insan çizgisine ve yoluna girebilir. Belki de 19. ve 20. YY teknolojisinin yuttuğu teknolojik insan (yarı siber insan);ilkel, doğal, hercai, asri, evrensel ve gelişmiş insan çizgilerinde (evrimsel açılımlarından) ayrılmaya başlayabilir. Bu mantık kurgusundan hareketle insanların sanal ve nesnel teknolojilerden etkilenişinden zarar görmemeleri ve/veya istendik peygamberi uyum sağlayışları için bilim bilginlerine, eğitimcilere, bilim insanlarına, dehalarına, kaşiflerine ve mucitlerine çok sorumluluk, görev ve iş düşmektedir. İnsanların bu sıradan ve sıra dışılıklara karşı istendik uyumlar için ; kişilikleri ve hayat döngüleri içinde kendini (nefsini), fıtratını, değer yargılarını ve çevresini doğru tanıyacak şekilde eğitilmelidirler. İnsanlar aldıkları bu eğitimin sonucunda peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak çerçevesin de dinamik yaşamlarında; doğru adreslerde, konumlarda… Vb bulunuşu alışık tepki haline (inandırmak, İman ettirmek ve refleks haline) getirişi başarmaları gerekir. -insanların kendilerini (fıtratlarını, iradelerinin sınırlarını, +,-, 0 …vb sıfatlarını), çevrelerini doğru tanıyışın gerekliliğine inandırdıktan sonra, onların çevrelerinden zarar görmemeleri ve daha yararlı adreslerde, konumlarda, tepkilerde, davranışlarda … Vb bulunuşu alışık tepki haline getirişlerini geliştirici yönde uygulamalı öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleri geliştirmek ve uygulayış önemlidir.
İNSAN KİMDİR?
Kadın ve erkeler her birimiz birer fert ama yarımşar insanız. Ancak karşı cinsle bir insanız.
Örneğin Yeryüzünde 7 Milyar kişi ya da fert yaşar. Ancak 3.5 milyar insan vardır. Sanki kâinatsız insan toplumsal açıdan imamsız cemaate ve mekânsal açıdan ifadesi eksik bir mekâna benzer..
1-Kâinatın En Şerefli ve Tersi Olan Yaratığı Hangisidir?
2-İnsan Kimdir?
3-Radikal ve Rahmani Müslüman Kimdir?
4-Türk Kimdir?
5-Laz Kimdir?... Vb
6-Her Müslüman, Türk, Laz… Vb Bir İnsandır, Ama Her İnsan Bir Müslüman, Laz veya Türk Olmayabilir?
7-Herkese Sadece Radikal ve/veya Rahmani; İslam'i ve/veya Müslüman Değer Yargılarıyla Bakmak Ne Anlama Gelir?
8-Herkese Sadece Türk Değer Yargılarıyla Bakmak Ne Anlama Gelir?
10-Herkese Sadece Laz Değer Yargılarıyla Bakmak Ne Anlama Gelir?
11-Herkese İnsani Değer Yargılarıyla Bakmak Eğitimde Çok Önemlimidir?
12-Sanki Kavimler Ve Ümmetler İnsan Çözmecesinin (Pazılının) Dinamik Parçaları Fertlerde Ait Olduğu Parçanın Dinamik Dokuları Gibidirler. Sizi Kavimlere Ayırdık Ki Tanışasınız Diye (Ayet var).
13-Doğadaki Baskınlıkların İnsanda/Larda Ve /Veya İnsan Zihinlerinde Kabullenişin, Deha, Mucit, Milliyetçilik, Demokrasi, Kapitalizm, Şovenizm, Siyoşovenizm, Siyonizm, Komünizm…Vb Olarak Tecelli Edişi-Ortaya Çıkışı İle Allah (C.C)'HUN Kulunun Kabine Tecelli Ediş Arasında Ne Fark Vardır Sizce?.

0- Zayıf, Güçlü ve Cahil de Olsa İnsanın Belirgin İki Özelliği; Genellikle Samimi Olarak Müslüman'a ve İnanç Ehline Hoş Görülü ve İnsanların Sırtında Parazit Geçinmeyi-Sömürmeyi Ret Edişi, Onu Şeytan ve İblisten Ayırır. Olaki insan halife oluşu gereği, bazı özellikleri ve davranışlarıyla zaman zaman şeytanlardan daha aşağılık, bazı özellikleri ve davranışlarıyla zaman zaman meleklerden daha ulvi davranan insansı bedene sahip yaratıktır.
1-İnsanı Hiçbir Sapık Ve Hiçbir Kâmil Yaratık Aşamayacaktır.
2-En kâmil Ve En Sapık Yaratık İnsan Olacaktır.
3-Her İnsan; Mükemmel Bir Müslüman veya Her Şeyi İle Şeytan Değildir Ve Şeytan İnsanın İnkişafı İçinde Boğulacaktır.
4-Şeytanın Tüm Aşkın Arzularının İcraatı İnsan ve Cinler Tarafından Gerçekleştirecektir.
5-Her İnsan Her Şeyi Bilemez. Sanki İnsanda Her Şeyi Met Et Fethet Sonra Mat Et Güdüsü Vardır. Değilse ya da Olmadıysa Önce Okşa-Okşa Sonra Yokuşa-Yokuşa En Sonunda Mat Fikri Yatar. Belki de İnsan Allah (C.C)'HUNDAN Emin!!!
6-İstisnalar Hariç, Hiçbir İnsan Mükemmel Değildir.
7-Bazı İnsanlar Ömür Boyu Cahil (Çocuksu) veya Rahmani Ya da Şeytani Âlim, Bazıları Şeytandan Daha Aşkın, Bazıları Melekler Kadar Şerefli, Bazıları Bilmeden Büyük Bir Gaflet İçinde Olacaktır. İnsanı ve İnsanlığı Hiçbir Kavim Ele Geçirmez. İnsanın Cahil, Âlim, Aşkın ve Kuşatıcı Oluşu Şeytanı ve İblisi Çileden Çıkarır.
8-Bu Durum İnsanın Halife Olarak Diğer Yaratıklara Kenetlenişi ve Onları Çok Yönlü Kuşatışının Gereği Olabilir.
9-Bu Bakımdan İnsanlar Şeytanlarla Karıştırılmamalıdır.
10-İnsanların Özgün, Genel, Aşkın, İnce … Vb Özellikleri Doğru Bilinmeli ve İnsani Aşkınlıklarının Yaradılış Amacının Gereği Olarak Kabullenilmelidir.
11-İnsan Bugün Doğa İle Mücadele Ediyor ve Doğa Cahilidir. Şeytanın ve İblisin Hakikatinin de Cahilidir. Bir Gün Bu Cehaletini Çözüp Şeytanla- İblisi Suçüstü Ederse-Yakalarsa Ya Da Fark Ederse-Anlarsa Onunla Mücadele Etmeye Başlayınca, Peygamber Ahlakının Gerekliliğine İnanışta Müslüman'ı Razı Eder. O Zaman Bilimsel Olarak Peygamber Ahlakının Gereği İspatlanmış Olur. Yamuk Ahlaklı Ya Da İblisi-Şeytanı Fert ve Kavimlerini Derhal Etkisiz Hale Getirir.
Öngörüleri Doğrumudur? Neden?
Acaba Allah (C.C) Neden Herkesi Müslüman Olarak Yaratmamıştır? Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teâlâ Hazretleri sizi helâk eder ve yerinize, günah işleyecek, fakat tevbeleri sebebiyle mağfiret edeceği kimseler yaratırdı (Hadis Var).
1-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağının Bedenini Neler Oluşturur?
2-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağının İletişimini Neler Sağlar?
3-İnsana En Çok Benzeyen Araçlar Nelerdir?
4-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı İnsanın Bedensel ve Hayat Döngüsünde Nelerine Karşılıktır (Tekabül Eder)?
5-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı; İnsanlığın Nesnel ve Düşünsel Dünyasındaki Hayat Döngülerini Bilgisunar/Bilgişlersunar, Bilgi işlerler ve/veya Bilgisayarların Nesnel Bedenleri Aracılığı İle Sanal Ortama Aktarılan Bilgileri Paylaşıma Sunan İletişimi Ağıdır.
6- Bilgisayarlar, Bilgi işlerler veya Bilgisunar/Bilgişlersunarlar İlerde İnsana Benzeyen CyberRobo Şeklinde İnsanlaşacağı Beklenir.
Öngörüleri Doğrumudur? Neden?
7-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağının Kara Deliklerinin Özellikleri Nelerdir?
8- İnsanların Hayat Döngüsündeki Ferdi Tercihlerine Dayalı Olarak Kişilikleri Tevhit Edildiğinde Ya da Gruplandırıldığında; İnsanlığın Özgün Kişiliklerinden Örülü;Düşünsel, Nesnel, Zihinsel, Sanal …Vb Bedeni kâinattaki Tüm Yaratıkları İçeren Bir Fert Olarak Gözükür. Önermesi Doğrumu?
9- Hangi Koşullarda İnsanı Yaratıklara, Hangi Koşullarda Yaratıkları İnsana Benzetmek Daha Doğrudur?
10- Hangi Koşullarda İnsanı Yaratıklarda, Hangi Koşullarda Yaratıkları İnsanda Okumak Ya Da Anlamaya Çalışmak Doğrudur?
İp ucu; İnsanların Hayvanların Seviyesinin; Üstünde, Altında ve Hizasındaki Konumlarını Düşünün!
Çiçekler İnsanların Gülüşüne Ya Da Bir Bayana Çiçekler Senin Gülüşünü Ve Giyinişini Taklit Eder/Çiçekler Sana Benzer Demekle, Çiçek Gibisin Demek Arasındaki Özgünlüğün Farkındalığını Kavrayın!
- kâinatı ve Tüm Yaratıkları Mı İnsanda Okumak Daha Doğru Yoksa Tam Tersi kâinattaki Parçalardan/Yaratıklardan Mı İnsanları Okumak Ve Anlamak Daha Doğrudur?
-Hiçbir Yaratığın Üstlenmekte Acele Etmediği Halifeliği İnsan Allah (C.C) Halifeliği İlk Teklifte Kabullenmiştir.
-Bu Cazip Teklifle Tüm Yaratıkların Üstüne Atlamıştır.
-İnsanın Halife Oluşu, Çok Yönlü kâinata Dalışı Ve Kuşatışı İle İlişkilendirin. Acaba Allah (C.C) Neden Herkesi Müslüman Olarak Yaratmamıştır? Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teâlâ Hazretleri sizi helâk eder ve yerinize, günah işleyecek, fakat tevbeleri sebebiyle mağfiret edeceği kimseler yaratırdı (Hadis Var).
-Kralın Nereleri Kime Göre Ne Kadar Çıplak Olmalı?
-400 Yıl Matbaanın İslam'iyet'teki Bekaret Kemeri,
-100 Yıldır Evrimin Bekaret Kemeri,
-Şimdide İnternet Ulusal Ve Ulararası İletişimin Bekaret Kemeri Oluşturma Denemeleri Ve Malzemeleri Aranıyor.Zayıflarımızı Koruyalım Derken; Güçlenmesi ve Gerekli Olanları Öldürmeyelim. Bekaret Kemerinin Gerekçeleri Akılcı ve Bilimsel Olmalı. .
-Bu Durumlar; Cehaletten Mi, İhanetten Mi, Zaruretten Mi Yoksa Sadakatten Mi? Bilinmesi Gerekli Mi? Hesabı Kime Ve Kimlere Sorulmalıdır? Önermeleri Sizce Doğru Mu? Neden?


İNSAN ŞİİRİM
-İnsan tanıdım, hayvanları aşkın hatta böcek, kurt, fare… Vb hemen her şeyi yer ve insan kanı içer.
-İnsan tanıdım, dövülmekten, dövmekten ve kahrolmaktan hoşlanır.
-İnsan tanıdım, elektrik çarpmaz.
-İnsan tanıdım, leoparlaşmak ister.
-İnsan tanıdım, tek bedende erdişi.
-İnsan tanıdım, bedeni dişi özü erkek ya da bedeni erkek özü dişi.
-Kanı tüm sevgileri taşır, kalbi tüm sevda (aşk) hücrelerinden örülü ve yüreği sadece liyakatli sevda (aşk) için atar ki, fahişe değil, kahpe değil bunlara hayat insanı derlermiş.
-İnsan tanıdım, aşka, sevgiye, paraya, dünya malına, gururuna, ceddine, ırkına tapar ve onlara muhtaç, köle veya kul.
-İnsan tanıdım, ruhban, ateist, materyalist, dahi, mucit, kaşif, âlim ... Vb otistik ve tek düze kişiliğe sahip.
-Tüm yaratıkların özgünlüklerini, düşünsel-nesnel insani bedenlerin hünerinde ve kalbinde tanıdım.
-Işığın zifiri karanlığı aydınlatışının hünerini, göz bebeklerin siyahında okudum.
-Mavinin, siyahın, beyazın, kahvenin, elanın, yeşilin hatta ışığın tüm tonlarını ve her şeyin teslimiyetini, gözlerinde okudum.
-Sana ulaşan her şeyin, sendeki ilahi/peygamberi teslimiyete razı gibi bir duruşun var senin.
-Sanki tüm yaratıkların her şeyini; simânda, davranışlarında, ifadelerinde, bakışlarında doğru okumak ve tanımak için varsın sen.
-Sorguluyorsun geçici gerçekleri. İlk gerçekler nereliydi? Son gerçekler nereli olacak?
-Tüm sonsuzları, tüm boyutları, tüm yaratıkları ve her şeyi sanki taparak uyutmuşun sen.
-Sanki maksatlı olarak; çok cahil, çok âlim, çok zalim ve tam tersi mükemmel yaratılırmışsın sen.
-Parmaklarında, dudaklarında, dişlerinde, burnunda, gözlerinde, kaşlarında, kulaklarında, alın çizgilerinde, nesnel kalbinde ... hatta tüm simetrilerinde ilahi/peygamberi isminin yaratılmış mührü görünüyor, şeytan değil insansın sen.
-İfrat ve tefrit aşkınlarınla şeytani ve rahmani her şeyi kuşatmışsın sen.
-Sanki her yaratığın her şeyini sende okumak, sende öğrenmek, sende anlamak ve sende çözmek için yaratılmışsın sen.
-Çiçeklerin bal özü sevgi havuzunu, tozlaştırıcılar aşkın örgüsünü taklit ediyor gibiler.
-Tüm yaratıklar senin aşkınlıklarını, tüm çiçekler giyimini ve gülümsemelerini taklit ediyor gibiler.
-Kanında tüm sevgileri taşıyan, yüreği tüm sevda (aşk) hücreleriyle örülü bedenden bir köşk ister gibisin.
-Sanki şeytanları, iblisi, deccalı ve tüm istendik-istenmedik sapkınları razı etmek için kasti yaratılmış bir tuzak gibisin sen.
-Anladım; şeytanları, iblisi, deccalı ve tüm yaratıkları toplamışsın aşkın geminde.
-Kimsin sen? Tanımak istiyorum seni! Belki de tanıyorum!
-Dost dost diye nicesine sarıldın senin sadık dostun peygamberindir.
-Rabbim diye diye nicesine secde etmişsin, yaratan Rabbin Rahman Allah (C.C) dır.
-Ateşin ilahlığını Zerdüştlerinde, Güneşin ilahlığını Yezitlerinde, doğanın ilahlığını bilim insanlarında, Putların ilahlığını Putperestlerinde, ilahsızlığın gizli ilahlığını Ateistlerinde okudum ve tanıdım.
-İlahlaşmak isteyen hilkat garibesi yaratıkları sende okudum ve sende tanıdım.
-Bir bedenin delikanlı, diğeri kız!
-Bir kanadın geçmiş, diğeri gelecek!
-Küçük kıyametinden Rabbime uçuyorsun.
-Dilerim ki; Rabbim ebedi teskereni temiz verir eline.
-İstendik dualarım seninle: sabırsız, cahil, vahşi, evcil, âlim, zalim, aşkın, güzel, sihirli... yaratık insan.
-Amin.  Prof. Dr. Nasip DEMİRKUŞ 2011


İnternette İnsanların: Ferdi, Toplumsal ve Ahlaki Sorunlarıyla İlgili Çözüm ve Öneriler;
1-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı ve toplum adı altında dersler verilmelidir.
2-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı Anabilim Dalları, Bölümleri, Enstitüleri... Vb liyakatli birim ve/veya kurumlar kurulmalıdır.
3-Var olan filtreleyicilere (antikorlara), internet sayfa tarayıcıları/gezginlerinin (Internet Explorer,Comodo Dragon Internet Browser, Google Chrome,Maxthon, Firefox Portable, GreenBrowser, SlimBrowser, Safari... Vb) istenmedikleri iç filtreleme seçenek ayarları karmaşık olup; pratik, kullanışlı ve yeterli değildir. Buna ilave olarak; devlet, hayır sever kurumlar ve fertler tarafından sürekli güncellenebilen bedava; anti/aşkın/ifrat/tefrit/karşı/istenmedik; site, sayfa ve linklere ait programlar geliştirilmelidir.
Bu programlar çeşitli aile tipleri(muhafazakâr, orta halli, çok sosyal…Vb) , resmi kurumlar…Vb istemlerin göre ayarlanabilmelidir. Bundaki maksat aşırı değişimlere karşı zayıf iradeli fert,, kurum (Ör. çocuklar ve zayıf iradeli yetişkinlerin çalıştığı kurumlar) ve toplumların zihinsel, düşünsel ve toplumsal bağışıklık sitemlerini güçlendirene dek onları korumaktır. Her şey herkese yasaklanmamalıdır. Bu zihinsel, düşünsel, toplumsal değişime istendik, baskın bilge fert ve toplumların gelişimine ya da evrimleşmesine darbe olur.
4-Eğitim sistemlerinde istenmedik ya da aşırı sitelerin istenmedik ve/veya aşırı görülen hizmetleri önceden izlenerek var olan konumları zihinde insanın ve hayvanların aşkınlıkları ile doğru ilişkilendirmek önemlidir. Zihinde doğru ilişkilendirilen istenmedik ve aşkın her çeşit bilgi ölü ve/veya yarı ölü dozda öğrencilere sunularak zihinsel bağışıklık sistemlerin geliştirilmelidir. Örneğin, Kan içmek isteyen insanlar Leopar olmak isteyen çıplak yaşayan derviş ya da böcek, fare yiyen insanlara doğru empati/eşduyum duyuş (duygudaşlık) için insanı tanımlayış ve hayvanlara benzeyişin aşkınlığını fert ve toplumların; kültürel, inançsal, özgün, bilimsel ... Vb diğer değer yargılarıyla ilişkisel verilmelidir. İnsanın kâinatın en şerefliden en şerefsiz mahlûkatlarından daha aşkın oluşunun yaradılış ve halifeliği gereği kâinatı kuşatışıyla ilişkisel düşünerek, bunu tüm hayvanların çıplaklarıyla aşkın ve ilişkisel düşünüp kabullenirse-kabulleniyorsa ve/veya zihninde doğru ve liyakatli anlamlandırırsa o zaman, düşünsel, zihinsel ve toplumsal olarak sorun kısmen hal olmuştur. Kısaca insanları; evcil hayvanlarına, evcil robotlarına, istendik animasyonlarına… Vb kendisini (insanı) kuvvetli uyaranlara ve çevresindeki yaratıklara aşırı zaman ayırarak yeni çevresel tiryakilikler geliştirişi kendi türüne zaman ayırmasına vakti kalmayacaktır.
5-
İlginç ve çekici olan; insanın nesnel ve düşünsel duyuları ve duygularının sanal, düşünsel ve nesnel (doğal ve yapay) ortamlardan aşırı uyarılarak; insan zihin havuzu ve beynini yoğun bilgi bombardımanına tabii tutuluşudur. Örneğin,bir insanın erotik duygularını uyaran görsel ve işitseller yalnız doğal (insani ve hayvani uyarıcılar) değil internet ve teknolojinin gelişimiyle, artık buna ilave olarak yapay (ör erotik eşyalar, erotik robotlar) , sanal (erotik animasyonlar), düşünsel hayli ve rüyeti erotik uyaranlar;insanın sosyal ve düşünsel döngüsüne ilave olarak bedensel (özellikle beyinsel, hormonsal ve fizyolojik olarak) ve zihinsel (özellikle zihinsel havuzu genişlemeye zorlamaktadır) evrimleşmeye ve/veya evrimleştirmeye zorlamakta ve yönlendirmektedir.
Gerçekten zamanında alternatif önlemler alınmazsa yenilikçi, değişime, tabulara meyilli insan kesimini (paftası) bu doğal, sanal ve yapay uyarıcılardan etkilenerek geri dönüşümsüz ve istenmedik bir siber insan çizgisine ve yoluna girebilir. Belki de 19. ve 20. YY teknolojisinin yuttuğu teknolojik insan (yarı siber insan);ilkel, doğal, hercai, asri, evrensel ve gelişmiş insan çizgilerinde (evrimsel açılımlarından) ayrılmaya başlayabilir. Bu mantık kurgusundan hareketle insanların sanal ve nesnel teknolojilerden etkilenişinden zarar görmemeleri ve/veya istendik peygamberi uyum sağlayışları için bilim bilginlerine, eğitimcilere, bilim insanlarına, dehalarına, kaşiflerine ve mucitlerine çok sorumluluk, görev ve iş düşmektedir. İnsanların bu sıradan ve sıra dışılıklara karşı istendik uyumlar için ; kişilikleri ve hayat döngüleri içinde kendini (nefsini), fıtratını, değer yargılarını ve çevresini doğru tanıyacak şekilde eğitilmelidirler.
5-İnsanlar aldıkları bu eğitimin sonucunda peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak çerçevesin de dinamik yaşamlarında; doğru adreslerde, konumlarda… Vb bulunuşu alışık tepki haline (inandırmak, İman ettirmek ve refleks haline) getirişi başarmaları gerekir. -insanların kendilerini (fıtratlarını, iradelerinin sınırlarını, +,-, 0 …vb sıfatlarını), çevrelerini doğru tanıyışın gerekliliğine inandırdıktan sonra, onların çevrelerinden zarar görmemeleri ve daha yararlı adreslerde, konumlarda, tepkilerde, davranışlarda … Vb bulunuşu alışık tepki haline getirişlerini geliştirici yönde uygulamalı öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleri geliştirmek ve uygulayış önemlidir.

II-İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı Bilgilerine Nasıl Ulaşılır? İnternette Bilgi Aramanın Kuralları Bilgisayarlar aracılığıyla /arasındaki iletişimle ( kablolu-kablosuz ve diğer yöntemler), sözlü, yazılı, görüntülü ve benzeri bilgi alış verişi için önemli bir iletişim aracıdır. Özellikle internette neyi nasıl arayacağımızın kurallarını kullanıcıların çok iyi bilinmesi gerekir. Kısaca bilgisayar ve bilgisayarın aksamları ayrıca internet kullanılmasının verimli olabilmesi için performans kullanım kriterleri ve kullanım kuralları doğru uygulanırsa tatmin edici netice alınabilir.
İnternette;  Bilgi Tarama motorlarıyla  Bilgi Aramanın Kuralları İnternette; Google, Lycos, Hotbot,   Brittanica, Altavista, Excite, Proquest, MSN, Yahoo ve Copernic(masa üstü bilgi arama motoru)… gibi arama motorlarından istediğimiz bilgileri arayabiliriz.
Burada bazı arama kurallarını kullanmalıyız. Bu kuralları örnekler üzerinde gösterecek olursak;
Burada arama motoruna yazılan TELE(*) kelimesi vizyon, fon, komünikasyon.... gibi kelimelerin yerini alır.
TELE * TELE vizyonTELE fonTELE komünikasyon 
(and/+/,) İki kelimeyi de arar ve bulduğunu indirir.
Ahmet + Mehmet veya Ahmet and and  Mehmet Ahmet , Mehmet
( OR) İki kelimeden herhangi birini indirir.Ahmet OR Mehmet ( not ) Sadece Mehmet'leri arar ve indirir.Mehmet not Mehmet Ali.Aliyar not Ali ( not ) Sadece Aliyar'ları arar ve indirir.
( '' '' ) Hepsini arar/Büyük ve küçük harf.( '' '' ) Sadece Büyük harf ile başlayanları arar.'' ali okula git '' Ali Okula Git ''
( ? ) Arama motoru soru işaretinin yerine gelebilecek harfleri arayarak uygun kelimeleri arar ve indirir.Ör/ Ahmet, Ahret v.b. Ah ? et
Not : Ayrıca arama motorlarından ulaşmak istediğimiz ve kavram gruplarından oluşan genellemelere açık bilgileri yakalamak istediğimiz ve işimize en yararlı olacak şekilde lokalize ederek yani arama alanını kısarak bulabiliriz.Örneğin biz Bağışıklık Sistemi ile ilgili bir bilgi arıyoruz. Konumuz hangi-nasıl veya nerede bir Bağışıklık Sistemi olarak karşımıza çıkacaktır. İşte o zaman İnsanda, 2002-2003, Bağışıklık Sistemi + insan + hücre gibi konu alanımızı istenen bilgilere daha çabuk ulaşabilmek için oluşturabiliriz. Biz bu olaya Arama Motorlarının Filtrelenmesi diyoruz.
ÖZEL NOT:Yukarıdaki arama kuralları bazı arama motorlarında geçersiz olabilir.


İnternette bilgi arama kuralları için lütfen rakamlara tıklayın 1, 2, 3, 4
Bazı Arama Motorların Adresleri;Ör.Google, Lycos, Hotbot,   Brittanica, Altavista, Excite, Proquest, MSN, Yahoo,Copernic(masa üstü bilgi arama motoru)

Google'da Arama Yapmanın Esasları İçin Tıklayın 1
Google'da Gelişmiş Arama İçin Tıklayın
1
Google'da Gelişmiş Operatörler İçin Tıklayın 1

Medya Bilgi Kaynakları Nelerdir?Görsel, işitsel, Görsel+işitsel… Vb yayın kaynaklarında yer alan bilgilerin tümünü içerir.Tüm medya kaynaklı bilgiler bilimsel değildir.

Kütüphane Nedir?Belirli sınırlar içerisinde konumlanmış, sanal veya gezici olan;genellikle bilimsel, görsel, işitsel, görsel+işitsel ve sanal bilgileri;çoklu disiplin mantığı ile kategorize ve disipline edilerek;nesnel ve sanal olarak insanların hizmetine sunan kurumlardır. Kütüphaneden ilk defa bilgi ararken öncelikle ilgili personelden yardım almak zaman kazandırır.


A-İnsan bilmediğinin cahilidir. Cehalette felaketlerin kaynağıdır. Peki 21. yüzyılda bir insanın ne kadar ne/neleri bilmesi gerekli? Yani kime hangi bilgileri ne oranda yüklemeliyiz? Ya da bir insanın neyi ne kadar neleri bilmesi gerektiğini ne/neler belirler veya belirlemeli?
B-Fertlerin ve toplumların tüm ortak payda (benzerlikleri), özgünlüklerinin (paylarının) ve özel hallerin; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları ... Vb çeşitliliğine dayalı fıtrat (yapısal) eğitimi yaptırmak ne demektir?
Kısaca; bir insanın minimum ve maksimum neyi/leri bilmesi gerektiğinin ölçülerini ele veren eğitim sistemleri hangileridir. Bir insan; ne kadar özelleşmiş bilgi, ne kadar ortak payda ve ne kadar geçişken bilgilerle donatılmalıdır? Günümüzdeki eğitim sistemleri bu gereksinimlerin hangi boyutlarına hizmet vermektedir?
İp ucu;Bir insanın; bedensel, toplumsal ve zihinsel;sınırlarını, ideallerini, sıfatlarını, ifrat ve tefritlerini, normalitelerini, özgünlüklerini ve özgünlük-hoşgörü sınırlarını, genetik ve zihinsel yapısının (fıtratının) özgünlükleri-ortak paydaları, değişebilirliklerini, farzlarını, sünnetlerini, varyasyonlarını, tiryakiliklerini değer yargılarını, kimliklerini (idlerini), putlarını (idollerini), doğru tahmin edebilme-ileriyi doğru görebilme… Vb yeteneklerini, tercihlerini… Vb özelliklerini doğru tanımamıza net yardımcı olabilecek tanıma sınav ve sistemleri geliştirmeyi düşünün. Zaman içerisinde tüm bu özelliklerin değişebilirlik olasılıkları da hesaba katılarak;fıtrat(yapı), zekâ, akıl, ahlak, yetenekleri, tercih mantık sistemini… Vb konulardaki; özgünlük, geçişken ve genel özelliklerini belirleyen ölçüm araçlarını (testler, sınavlar… Vb) ve envanterlerini geliştirmeyi düşünün.
A-Fotoğrafik veya mantıki taklit eden nefis fıtratı,
B-Ezberci nefis fıtratı,
C-Yaratıcılığı taklit eden nefis fıtratı,
D-Mükemmelliğe taklit eden nefis fıtratı,
E-Eksik, hasarlı, mazeretli, özürlü nefis fıtratı,
F-Tembel veya çalışkan nefis fıtratı,
G-Bağımlılığa meyilli nefis fıtratı,
H-Kapasitesi büyümeye meyilli nefis fıtratı... Vb
I-A,B.....H kombinezonları nefisler
İ-Diğer nefis fıtratları bu ölçümlerin varılan sonuçları olamlıdır.
Örneğin,fıtratı özgünlük, değişkenlik, geçişkenlik, değişmezlik ve ortak payda belirleyici testleri. Bu mantıktan hareketle;kişinin eğitimle alabileceği meslek ve yüklenebileceği bilgilerin taslağı belirlenmelidir. Gerekirse biyolojik gen sistemleri dizaynları incelemesi bilgisine baş vurularak bunlara ve diğer edinilenlere dayalı özgün eğitim programı verilir.
Fıtratlarla ilgili ölçümlerde mümkünse çok farklı uzman ekipler ve farklı ölçümlerle varılan sonuçlar örtüştükten sonra verilecek eğitim programına karar verilmelidir.
1

Materyal: Yapay  ve doğal yaratıklar;sanal veya gerçek amaca  hizmet ettikleri zaman materyal adını alırlar.Örneğin ders materyali dediğimizde o dersle ilgili canlı, cansız, pratik  ve teorik bilgi ve yaratıkların hepsi kastedilir.Ör,canlı saksı çiçeği, kuru bitki, bilgisayarda hazırlanmış bir sunu özellikle materyal kavramını fen bilgisi açısından açıklar.Materyal kavramı bir amaca hizmet eden:sanal,gerçek,yapay ve doğal veriler - yaratıklardır. Materyal hizmet ettiği amacın aracıdır. Bu araç;sanal, nesnel, yarı sanal ya da düşünsel olabilir. Materyal amaca hizmet etmekte somutlaştırıcı bir hizmet vermeli sadece doğadaki konu ile ilgili, somut ve soyut yaratıkları devşirmek değil bir konuyla ilgili sunu CD'si hazırlamak gibi de olabilir.
Materyal Geliştirmek: Bir yaratığı amaca en verimli halde hizmet edecek şekilde değişime uğratmak ya da olduğu gibi kullanım alanına sunmaktır.Bir dersin ya da amacın hizmeti için bulunan yaratıkların hepsi materyaldir.  Her materyal bir yaratık olabilir ama her yaratık bir materyal olmaz.
Öğretim, Öğrenim ve Eğitimde Materyal Çeşitleri;
Kaç Çeşit Öğretim, Öğrenim ve Eğitim Materyali Vardır?
Materyalleri Sınıflandırmak;
A-Doğal Materyaller; Ör.Doğadan toplanan çeşitli yaratıklara ait materyaller.
B-Yapay Materyaller; Ör.Yapay kökenli insan ürünü materyaller. Hemen tüm teknolojik ürünler.
C-Sanal Materyaller; Ör, Animasyon, Çizgi filmleri, yazı, görüntü... Vb
D-Yarı;Doğal, Sanal, Yapay Materyaller: Ör.Doğal ortamdan sanal ortama entegre edilmiş doğal kökenli çok şey. Ör. Doğa belgesel filmleri, Doğadan görüntüler... Vb, veya yapay ortama entegre edilmiş doğal kökenli çok şey. Ör.Ekonomi ve kültür canlıları, Ör.Oyun, bilgisayar işletim sistemi CD ve DVD'İ leri

Materyal Geliştirirken İç ve Dış Dünyayı Özdeşleştirmek Ne Demektir?   
Sanatçıların Düşünsel Tasarımlarını Dışa Yansıtış Aşamaları/Basamakları;
-Örneğin beste ve müzisyen ilişkisi. Bestecinin notaları dış dünyaya çıkarsayışı ve özdeşleyişi. Ola ki sanatçılar fıtraten sahalarıyla ilgili materyal geliştiren doğal yetenekli insanlardır.
-Önemli olan düşünsel dünyamızdaki yapay ve doğal bilgileri ( beste, heykel, resim, ders planı,
senaryo... Vb ) dışa ya da dış otama somutlaştırış ve/veya tercüme etmektir.
-Bu durum düşünsel/hayali dünyadan gerçek ortama materyal geliştiriş olarak tanımlanabilir.



E18'DE Materyal Tasarımı;Geliştirilmek istenen sanal veya gerçek bir materyalin uygulamaya ya da nesnelleştirmeye hazır hale getirilene kadarki düşünülen ve yapılan her şeyidir.

Materyali Tasarımı ve Geliştirmenin Kuralları/Aşamaları (Tasarımı Nesnelliğe ve Uygulamaya Özdeşleştirmek)
Düşünsel Materyali Dışa Özdeşleştirişin Kuralları/Basamakları

Materyal Tasarla ve Geliştirişin Kuralları/Aşamaları/Basamakları
Düşünsel ve Zihinsel Dünyada Gerçek Ortama Materyal Geliştir Kuralları/Prensipleri!
Sanatçıların Düşünsel Tasarımlarını Dışa Yansıtış Aşamaları/Basamakları;
1-Tasarımı istenen ve gereksinim duyulan materyalin, kullanım amaçları;neyi, niçin, neden, nasıl amaçlandığı çok iyi bilinmelidir. Tasarlanacak materyalin temel özgünlüklerini çok doğru düşünmek, tanımak, bilmek ve öğrenmek için iyice düşünmek gerekir.
2-Tasarlanacak materyali düşünmek ve hayal etmek.Hayal ettiklerini ve düşündüklerini olanaklarıyla ilişkilendirmek.
3-Hayal ettiğini düşünsel dünyasında pekiştirmek ve somutlaştırmaya hazırlanmak ;Hangi referans noktalarına dayalı olarak düşünmesi gerektiğini bilmek.
4-Pekiştireçlerle iç dünyasında somutlaştırdıklarını nesnel ortama aktarma araçlarını tespit etmek; Hangi sanal, nesnel ya da yarı nesnel araçlarla ve kimlerin yardımı ile somutlaştıracağını doğru kestirmek.
5-Karar verilen sanal ve gerçek araçlarla tatbik/uygulayış denemelerine girişmek
6-İstenen hedefe ve gerçek eşleştirme doyumuna ulaşana dek denemelerle hedefe ulaşmaya nesnel ve sanal olarak çalışmak
7-Gerekirse hedefe ulaşmak için uzmanlardan yardım almak
8-Düşünülen senaryoyu hayata geçirmek için;literatürdeki ve medya ortamındaki benzer olanlarıyla karşılaştırmak, eğitim mutfağındaki hangi sanal ve nesnel araçların kullanılacağına ve kimlerden yardım alınacağına kesin karar vermek. Deneme ve uygulamaya başlamak.
9-Geliştirilen materyalin uygulamalardaki meyvelerine ve sonuçlarına dayalı mükemmelleştirmeyi faktöriyel düşünmek ve sürekli uygulamak.


BİYOLOJİDE E18-23 MODELİNİ NASIL UYGULAYACAĞIZ ? Orta Öğretimde E18 Modeli'nin kuralları dikkate alınarak; Özel Öğretim Yöntemleri I ve II derslerindeki;  tüm genel yöntemlerin ve  bilgilerin ışığında çalışılmalıdır.E18 Modeli'nin dizaynı; intranet, extranet, internet, kütüphane, medya araçları, doğal, yapay  sınıf olanakları ve tüm materyal geliştirme yöntem ve şekilleri dikkate alınarak;"E18 Modeli Ders Dokümanları ve Materyalleri  Havuzu'nda" toplanır. Ör,Orta Öğretim Biyolojide bir derse veya konuya E18 Modeli uygulanacaksa;
1-Ders ve konuyla ilgili tüm yapay, doğal, sanal... Vb olanaklar listelenip masaya yatırılır.Ülkemizin yerleşim alanları bazında;yöresel olanaklarını, potansiyelini, değişim/değişebilirlik ivmesini/lerini, doğal/yapay habitat-iklimlerini, istemlerini ve sorunlarını belirleyen-içeren; "Yöresel Fen Bilgisi Rehber Klavuz Kitapçıklarını" oluşturduktan sonra bu bilgi havuzunda ve E18 Modeli için toplanan "E18 Modeli Ders Dokümanları ve Materyalleri  Havuzu'ndaki" envanterlerle çalışmaya başlayabiliriz. Kısaca yapılacak iş ülkemizin  iklim, ekonomik, kültür... Vb.  farklı olanak ve koşulları dikkate alınarak her bölgeye uygun E18 Modeli'in varyasyonları geliştirilir.Bu varyasyonlarda; her bölgenin özgün,değişen ve değişmez kriterleri dikkate alınmalıdır (doğal/sanal/yapay; çevre, iklim, lisan alt yapı… Vb ).
2-Her konuyla ilgili yeterli sayıda uzmanla (hocalar, öğretim üyeleri) materyallerin seçimi üzere çalışmaya başlanır.
3-Materyaller ve konular fert toplumdaki;ortak payda (benzerlik) ve özgün pay çeşidinin (özgünlük grupları çeşidine) amaca/larına uygun olarak(uzman ekiplerce); Tümden gelim ve tüme varım yöntemleri çerçevesinde; yöntem, teknik ve öğretim stratejileri eşleştirilişi yapılır.
4
- Zaman, mekân , öğrenci sayısı, bilgi iletişim olanakları ortak-özgün pozitif değer yargıları ve eşik bilgisi seviyeleri konusunda;8D Prensibine uygun öğretim, öğrenim ve eğitim verilir.
5-Kendi olanak ve koşullarımızla mevcut sisteminin (E18 Modelin'in/ Eğitim 18-23) o
rijinalitesini ortaya koyduktan sonra; tatbik/uygulayış okul veya sınıflarda denemenin  verimine bakılıp; gerekirse revizyon yaparız. İşte kendi ham materyalimizi ortaya koyduk..

6- Orijinalitemize uygun (E18-23 Modeli) örnekler geliştiririz.Örn." İnsan ve Bilgisayar Özelliklerinin Simülasyonu" ile ilgili bir konuyu;ekonomik, kusursuz koşullarda nasıl hazırlayalım ki, olabilecek tüm; kusurlu koşulları mükemmel-verimli bir şekilde telafi edebilsin.
7-E18 Modeli'nin envanterini ve E18 Modeli'ni özümsetmek amacıyla; materyal örneklerini yörenin kültürüne, bilincine, olanaklarına göre  güncellemeliyiz.
8-
Diğer ülkelerdeki E18 Modeli ve benzeri yöntem-anlatım biçimleri  toplanıp; koşullarımıza uygun olarak hayatla bağdaştırıp E18 Modeli'ne  benzeterek, uyumlayarak özümsemeliyiz. Bu Sonuç Bizim Orijinalitemizin İncisidir. 
9-Bundan sonra yapılacak iş bu orijinaliteyi teknolojik ülkelerin biyolojideki veya herhangi bir konudaki ya da daldaki uygulanışlarıyla takviye, düzen ve gerekirse kökten-yeniden yapılandırarak en verimli ve değişen geleceğe uygun-uyumlu  E18 Modelini-sistemi geliştirilip-uygulanır.

Belki de ülkemizde; K12'nin tersine,E18-23 Modeli'e önce üniversitelerden veya sonra-kısmen orta öğretimden başlamak gerekir.Bu konunun, sağlıklı ön denemeye gereksinimi vardır. Bu konu ile ilgili olarak;Okul Deneyimi I - II ve Öğretmenlik Uygulayışı/Tatbiki/Uygulaması derslerinin tatbik/uygulayış okullarından veri toplamaktayız.


E18'De Ders Materyali Hazırlanışında ve Sunuşunda Dikkat Edilecek Hususlar ve Kurallar;
1.Toplumdaki zekâ, nefis, fıtrat, zekâ-yetenek ve değer yargıları özgünlüklerinin çeşitleri belirlendikten sonra her birisinin kavramaya yatkınlık yolları (yöntemleri) bilimsel olarak belirlendikten sonra her ders konusu her özgünlüğe uygun hazırlanır ve öğrencilere ders kitabı, CD… Vb medya aracı şeklinde verilir. Ayrıca bu ders her özgünlük ve ortak payda/benzerlik için hazırlandıktan sonra tüm özgünlüklere ait hazırlanan ders internet ortamına da konur. Gerekirse uzakta eğitimde de aynı yol izlenir.
Sınıfta ders anlatılırken en geç ve güç algılayan fıtratların özgünlüğü baz ve kriter alınarak öğrenci aktif, ders hocası motivasyoncu ve rehber olarak dersi işler.
Ör.basit bir ders süper zeki öğrenciler için sıkıcı olan klasik yöntemler serisi(anlatım, klasik sunu.. Vb), geç kavrayan öğrencilerin olaya-derse aşina  olmaları için mutlak gereklidir.
2.Derse ve konulara muhatap kitle veya öğrencilerin geçmiş, bugün ve gelecekteki yaşam döngülerindeki yaratık, süreç, olay, olgu, öğrencilerin özgün-ortak payda hayat hikayeleri, toplumsal hayatın süper egolar(istemler)ı, inançları, yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları, idleri (kimlikleri), idolleri(putları)… Vb dikkate alınarak konular örneklendirilmeli ve hayatla güncellenmeli. Gerekirse tercüme edilen kitaplarda bu mantıktan hareketle güncellenmelidir.Örneğin,Kara Deniz bölgesi havzasında Karadeniz kültürü ve doğal çevresi, Van gölü havzasında Van gölü kültür ve doğal çevresi, Marmara'da Marmara Denizi kültür ve doğal çevresi, Ak Deniz  Bölgesinde  Akdeniz Havzası kültür ve doğal çevresi ile konular güncellenmelidir.
Gerekçe;özellikle Okul Öncesi,  İlk ve Orta öğretim (orta kısım) öğrenci yaşantısını ilgilendiren;olay, süreç ve olgularla ilgisi daha sıcak ve bilinçli olur. Sonra orta öğretimde(orta son-lise) tüm ülke ve dünya bazına  bu bilgilerini hayatın diğer alanlarına günceller veya benzeterek transfer eder.
3.Anadilde eğitim en az  ortak dilde eğitim kadar önemlidir. Yabancı kavramlar öğrencilerde özgün zihinsel kavram; ilişkisi, konum ve denklemleriyle ters ve bağlantısız düşmektedir. Çünkü yabancı dilde eğitim, bilinçsizce tercüme edilen kitaplarda kullanılan yabancı kavramlar, verilen yabancı örnekler ve öğretimde konuşulan ve yaşanan dilde kavramlar arası ilişkilendirmede kopukluk olması ya da analog (şekli benzeşim) ve homolog (kökeni benzeşim) olması nedeniyle öğrencilerde son derece sakıncalı dersi dışlama, itici ve bu günkü gibi derste pozitif enerjisini kayıp eder.Yabancı dili asimile etmiş kişilerde zaten o yabancı dilin özgün kavram ilişki, konum ve denklemi gelişmiştir. Ancak çocuklarda bir anda iki dil genellikle bocalamaya neden olmaktadır.
4.Tüm ders konularında, iletişimde, öğrenilenleri hayata tatbik/uygulayış ve güncellemelerinde "Algıda Değişmezlik Prensiplerinin" oranı belirlenmelidir.
5.Tüm ders konularında, iletişimde, öğrenilenleri hayata tatbik/uygulayış ve güncellemelerinde;"Öğretimde 8D Prensibi" uygulanmalıdır.
6.Öğretim, öğrenim ve eğitimle insanlar arasında kusursuz, verimli ve eksiksiz iletişiminin ve buna uygun ders materyalinin hazırlanışını önemini düşünün.
7.Fıtrat çeşitliliklerine yönelik çok yönlü ve çok amaçlı ders notları hazırlamak gerekir.
8.Ancak buna ilave olarak her öğrencinin özgün zihinsel kavram; ilişkisi, konum ve denklemleriyle özgün kelimeleriyle, kavramlarıyla, isimleriyle, kavramisimleriyle, zihinsel dağarcığının ürünü olarak öğrenci tarafından hazırlanması için; algıda değişmezlik ve algıda zorunlu çeşitliliğe yönelik ders notları ve ders materyalleri hazırlanmalıdır.
9.Fıtratı, zekâyı, yeteneği ve değer yargılarını kategorize edici sorular sorarak öğrencilerden edinilen yanıtlardan fıtrat (yapısal), zekâ, yetenek ve değer yargıları özgünlüklerini belirleyerek kendilerini tanımasına yardımcı olmak.
10.Fıtrat (yapısal), zekâ, yetenek ve değer yargıları özgünlükleri aynen her kişinin;özgün parmak izi, dil izi, göz bebeği, genetik yapısı gibidir.
11.Öğretim, öğrenim ve eğitimde algıda değişmezliğe ulaşmak için;mümkün olduğu kadar tüm fıtrat özgünlüklerinin ortak paydasına hitap eden ve fıtrat özgünlüklerine ulaşıldığında hepsinde benzerlik oranı olasılığı yüksek tepki ve yanıtları ortaya çıkaracak ders envanteri ortaya koymak ve bu hedefe bizi ulaştıracak öğretim, öğrenim, eğitim sistem ve yöntemleri geliştirmek zorundayız.
12.Bunun için öğretim, öğrenim ve eğitimde öğrencinin ve ilgili kitlenin önüne çıkarılan her;kelime, soru, cümle, noktalama işareti, materyal, mimik, etkinlik… Vb tek tek "Algıda Değişmezlik Prensiplerine" uygunluk oranları çok iyi bilinmelidir.

E18'DE Öğrencilerin Özel Halleri, Günlük-Anlık Haleti Ruhiyatı, Fıtrat(Yapı) Özgünlükleri, zekâ Farklılıkları ve Öğretilen Konunun Özellikleri Nedeniyle Aşağıdaki Farklılıklar Ortaya Çıkar;
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede kavrayan öğrenciler,
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede öğrenen öğrenciler,
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede hayata güncelleyen öğrenciler
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede hayata uygulayan öğrenciler
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede öğrenme hızı farklılığına sahip öğrenciler,
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede öğrenme fıtratı (yapı) özgünlüğüne sahip öğrenciler,
-Konuyu yavaş, hızlı, orta ve ara derecede zekâ fıtratı (yapı) özgünlüğüne sahip öğrenciler,

E18'DE Öğrenci Özgünlüklerini ve Farklılıklarını Verimli Kılmak İçin Yapmamız Gerekenler;
1-Bilgisayar destekli öğretim, öğrenim ve eğitimle;bilgisayar-internet olanakları, fıtrat(yapı) özgünlüklerine yönelik çok yönlü-çok amaçlı yani fıtrat, zekâ-yetenek, değer yargısı… Vb özgünlüklere, ortak paydalar/benzerliklere ve/veya özel durumlara uyumlu hazırlanmış ders konuları ve ders envanterleri aracılığı ile öğrenciler arasındaki öğrenme, kavrama ve tatbik/uygulayış hızları, özgünlükleri ve farklılıkları verimli hale getirmek ve sınava eşit koşullarda-azami verimle hazırlanmış olarak girmelerini internet ve diğer özel medya olanaklarıyla destekleniş çok önemlidir.
2-Fıtrat(Yapı), zekâ-yetenek, değer yargısı… Vb özgünlükleri, ortak paydaların/benzerliklerin ve/veya özel durumların çeşitliliği dikkate alınarak algıda değişmezlik ilkesine dayalı ders materyali kullanmak ve konuları internete hazırlamak ve sunmak önemlidir.
3-Sınav akabinde ilgili dersle dağarcığı doluşmuş öğrencilerle mümkünse öğrenilen konuları pekiştirirken öğrenci eksiklerini ya da sınav soruları değerlendirilerek yanıtlarına susamış ve uyarılmış öğrenci beyinlerini öğrenilmek istenen bilgilerle hemen sulamak önemlidir.
4-Sınav akabinde konulara ait en az doğru yanıtlanan sorulara en çok zamana ayırma kuralına uyularak; grup çalışması, tartışması ve etkinlik yapılarak öğrenilenler pekiştirilir.
5-Grup eğitimi sosyalleştirmeyi motive edici okul öncesi ve orta öğretimde mutlak gereklidir ve önemlidir.
6-Her öğrencinin öğrenme ve kavrama hızına özgü sınava kadar uygun ve özgün olanaklar ve sınava hazırlanma zamanı tanımak önemlidir.
7-Dersle ilgili ön koşul bilgilerini öğrencilerde harekete geçirmek ve ön koşul bilgilerini öğrencilere derste kazandırmak önemlidir.
8-Dersle ilgili ön koşul bilgileri kazanmış öğrencilere ortak payda ve özgünlüklerine uygun hazırlanmış dersi öğretme şekli çok önemlidir.
9-Konular internete ve ders materyallerine yansıtılırken;Tümevarım ve tümdengelim Yöntemleri çerçevesinde tüm yöntemlerin içerisinde en uygun yöntem stratejisi felsefesine uygun yöntem dizini stratejisi ile diğer yöntemlerle konuları fıtrat çeşitliliklerine uyumlu/uygun sunarken;kullanılan ve sunulan, her kavram, isim, kavramisimi deyimi cümle, şekil, resim, grafik, film, tatbik/uygulayış, etkinlik, davranış, mimik, giyim, dikkati çekme … Vb materyallerin algıda değişmezlik oranları çok uygulamalı ve bilimsel anketlerle dayalı bilinmesi gerekir.
10-Her dersin internette sunulmuş tüm koşullarını içeren bilgisayar ortamında dinamik çalışan internet bağlantılı/linkli DVD'sinin mutlak hazırlanması ve öğrenciye bedava sunulması çok büyük önem taşır.
11-Fıtrat(Yapı) özgünlükleri ve algıda değişmezlik ilkesi dikkate alınarak;çok sayıda çeşitli ders materyali ve yöntemler dizgesi ile hazırlanan ders envanterleri;öğretici, pekiştirici etkileşimli sorularla bir arada hazırlanarak öğrencilerin özgünlüklerine takdim edilmeli.
12-Daha sonra sunulan ders materyalinin hangilerinin hangi fıtrat(yapı), zekâ-yetenek, değer yargısı özgünlüğüne uygun olduğu belirtilmeli. Öğrenciler bu bilgilere dayalı olarak Fıtratlarına (yapılarına), zekâlarına-yeteneklerine ve değer yargılarına özgü olan materyaller, yöntemler ve tekniklerden oluşturulan stratejiler dizgesinin içerdiği envanterden çalışmayı tercih etmeliler.
13-Hatta her öğrencinin sıfatlarını, yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını, süper istemlere (egolara) direncinin-uyumunun, zekâsının-yeteneğinin ve fıtrat(yapısal) özgünlüğünü tanıması için uzmanlardan yardım alınarak o dönemdeki özgünlüklerinin farkındalığı kavratılır.
14-Öğrencilerin özgün fıtratları(yapıları) ve öğrenme hızları dikkate alınarak yüz yüze eğitim programı hazırlanmalı.
15-Öğretilen konunun amaç, hedef ve yapısına uygun ve olanaklara dayalı olarak;gerekirse benzer ya da farklı fıtratlara ve öğrenme hızlarına sahip öğrencilere; aynı grup için de veya harmanlanarak yani farklı grup içinde ders ve tatbik/uygulayış verilmelidir.

Çıkarsayış;
-Gerek insanların fıtratı özgünlüklerin çeşitlerine gerekse ortak fıtratı özelliklere göre; ders sunumları, notları, tatbik/uygulayış dokümanları, kitaplar, ders materyalleri... Vb hazırlanırken her aşamada ders materyali hazırlama kriterleri dikkate alınarak hazırlanmalıdır.
-Fıtratı özgünlükler çeşidi-serileri ( payların özgünlükleri ) için seçenek (opsiyonel) tercihler le donatılmış ders materyalleri geliştirmek gerekir.
Örneğin,hazırlanan ders sunumu ya da doküman üzerinde;fon müziği, sesli konuşma, ses seviyesi, ses frekansı, ek görsel ya da işitsel materyaller, arka fon rengi… Vb özellikler izleyicinin tercihine dayalı olarak hazırlanmalıdır.
- Ortak fıtratı özellikler içinde ders sunumları, notları, tatbik/uygulayış dokümanları hazırlanırken;öğretim, öğrenim ve eğitimde algıda değişmezlik ilkelerine uygun en kusursuz örnekler ve materyalleriyle donatılmış olmasına dikkat edilmelidir.
- İnternet üzerinde öğretim, öğrenim ve eğitimde sunulan konuyu olanaklar ölçüsünde;insan fıtratlarının kavrama çeşitliği dikkate alınarak;bir konuyu çok sayıda yöntemle hazırlayıp internete koymaktır. Örneğin, Aynı ders notunun; 1-İşitsel zekâya hitap sesli ders anlatımı internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 2-Görsel zekâya hitap eden Powerpoint... Vb sunusu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 3-Görsel ve İşitsel zekâya hitap eden ders ve konun videosu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 4. Yazımsal zekâya hitap eden yazımsal ders ve konu notları-dokümanları internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 5. Mantıksal zekâya hitap eden soruların yanıtlarına; görsel, işitsel, görsel+işitsel, yazımsal link atılarak ders notunu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 6... Vb


E18'de Yöntemler Serisini Kullanma Mantığı ve Öğrenmede İzlenen Yol Haritası;Tüm yöntemler;tümevarım(sentez) ve tümdengelim(analiz) yöntemleri içinde konuların fıtratlarına ve olanaklara dayalı olarak bütün yöntemlerin tümdengelim ve tümevarım (analiz ve sente) çetelesinde gerekli olan dizinleri, kombinezonları dizaynları stratejisini bir arada kullanmaktır.
Tümevarım ve tümden gelim/analiz-sentez (tümevarımgelim) ;E18'de çok yönlü yöntemler dizini stratejisi yol haritası olup;bu yol haritası mantığıyla yol alırken; ilk öğretimden üniversiteye kadar konu geçiş kapsamları belirlenir.
E18 Modelinde;Tümevarım ve tümden gelim yöntemleri; diğer yöntemlerle amaca uygun ilişkisel harmanlanış ve düzenlenişi yani en verimli stratejiyle bir arada kullanılır. Biyoloji kavram alfabesinden doğal veya yapay kavram kümesine-Öbeği/Kümesine -ağına, kavram kümesin-ağından konu alt başlıklarına ulaşma mantığından hareketle konuya ulaşılır. Amaç basitten karmaşığa ve tersine tümden gelim ve tüme varımı (sentez ve analizi) yani diğer yöntemlerle ilişkisel ya da verimli strateji olarak bir arada kullanmaktır.

Tümleşik Yöntemini;Bir noktada her noktaya ulaşmak tüm noktalarda herhangi bir noktaya yoğunlaşabilmek ve ulaşmak. Demirkuş.
Çıkarsayış;
-Gerek insanların fıtratı özgünlüklerin çeşitlerine gerekse ortak fıtratı özelliklere göre; ders sunumları, notları, tatbik/uygulayış dokümanları, kitaplar, ders materyalleri... Vb hazırlanırken her aşamada ders materyali hazırlama kriterleri dikkate alınarak hazırlanmalıdır.
-Fıtratı özgünlükler çeşidi-serileri ( payların özgünlükleri ) için seçenek (opsiyonel) tercihler le donatılmış ders materyalleri geliştirmek gerekir.
Örneğin,hazırlanan ders sunumu ya da doküman üzerinde;fon müziği, sesli konuşma, ses seviyesi, ses frekansı, ek görsel ya da işitsel materyaller, arka fon rengi… Vb özellikler izleyicinin tercihine dayalı olarak hazırlanmalıdır.
- Ortak fıtratı özellikler içinde ders sunumları, notları, tatbik/uygulayış dokümanları hazırlanırken;öğretim, öğrenim ve eğitimde algıda değişmezlik ilkelerine uygun en kusursuz örnekler ve materyalleriyle donatılmış olmasına dikkat edilmelidir.
- İnternet üzerinde öğretim, öğrenim ve eğitimde sunulan konuyu olanaklar ölçüsünde;insan fıtratlarının kavrama çeşitliği dikkate alınarak;bir konuyu çok sayıda yöntemle hazırlayıp internete koymaktır. Örneğin, Aynı ders notunun; 1-İşitsel zekâya hitap sesli ders anlatımı internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 2-Görsel zekâya hitap eden Powerpoint... Vb sunusu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 3-Görsel ve İşitsel zekâya hitap eden ders ve konun videosu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 4. Yazımsal zekâya hitap eden yazımsal ders ve konu notları-dokümanları internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 5. Mantıksal zekâya hitap eden soruların yanıtlarına; görsel, işitsel, görsel+işitsel, yazımsal link atılarak ders notunu internete konur veya CD-DVD'Sİ öğrenciye verilir. 6... Vb

E18'de Materyal Geliştir Dersinde İşitsel Materyali Doğru Tatbik/Uygulayış Araç ve Yöntemini Geliştirmek
Ör,Bir konuyu hangi ses tonu ile anlatalım ki öğrenci en verimli ve kaliteli bilgi edinebilsin.
Bilimsel deneme; Ses, görüntü, animasyon, film… Vb tekli ve çoklu kombinezonları yani tüm değişkenler için biri sabit diğerleri serbest mantığı tek tek tüm değişkenler için uygulanır. Bu kural öğrenci/öğrenici üzerine denenip sonuçta insanların ortak payda fıtrat(yapısal) ve sanal araçlarında en iyi verimi veren seçeneklerin hepsi alınır ve uygulamaya konur.
Bu uygulanış;
1-Öğrencilerin ortak payda (benzerlikleri) özellikleri,
2-Öğrencilerin pay özellikleri (özgün) özellikleri, örneğin fıtrati özgün özellikleri.
3-Öğrencilerin varsa özel halleriyle ilgili özellikleri. Dikkate alınarak materyaller hazırlanır.
Bu mantık sistemini E18 modelini geliştirmede konuları bilimsel olarak hangi envanterlerle ve yöntemlerle anlatılması gerektiğini;uygulamalı konu yöntem seçim testleri neticesinde belirlenir. Öğrenci/öğrenici hedef kitlelere hangi ders takdim kombinezonların içinde denekler üzerinde en verimli ve kalıcı bilgi birikimini sağlayan konu ve ders sunumu ya da materyali varyasyon ve kombinezonları tercih edilir.
1-Konu ve okuma parçası sabit
2-Dinleyen kitle sabit
3-Bilgisayar, bayan, erkek, eş cinsel... Vb amaçlı sesler değişken
4-Sonuçları değerlendiriş.

E18 Modelinde Bir Öğreticinin Konuyu Sunmadan Önce; Asgari Yapabilecekleri ve Yapması Gerekenleri

1-Konuyu iyi bilinmesi gerekir.
2-Konuyla ilgili tüm olanaklarını iyi tanıyacak ve bilinmesi gerekir.
3-Tüm yöntem, teknik, öğretim stratejileri ve öğretim modelleri iyi bilinmelidir.
4-Zaman, olanak ve öğrenci; sayıları, ortak-özgün değer yargıları ve eşik bilgi seviyeleri iyi bilinmelidir.
5-Yukarıdaki 5 koşul çok iyi bilinmeli ve çok doğru eşleştiriş yapılarak konu öğretime sunulmalıdır.

E18 ModelindeE18 Modelinde Bilgiyi Öğretiş ve İlişkilendiriş Aşamaları/Basamakları;

1-Fıtratına-Yapısal Değer Yargılarına ve Eşik Bilgilerine Dayalı Aşina Ediş/Oluş;Bilgileri öğrencilerin fıtratlarına uygun ve pozitif değer yargılarıyla ilişkisel sunuş. Öğrenci beyninin ve bilincinin konu ile ilgili kısmını uyarıp konuyla ilgili eşik bilgilerini harekete geçirmek. Ör. Bakteri nedir? Hangi konumlarda konulardan uzağız hangilerinde muhatabız.

2-Anlamaya/Anlayışa Başlamak/Başlayış, Çalışmak ve Deneme/Deneyiş; Konunun sınırları ve diğer yakın konularla ilişkisi ve sınırları belirlenir. Konu başlıklarının önem derecesi (1., 2., 3., 4. derecede önemli) başlık önlerine yazılır ve öğrenciye önem dercesine konuya nerden öğrenmeye başlayacağını belirlenir. Ör, ilk, orta, lise ve yüksek öğretim sınıfları konunun neresinden başlayacakları konu başlarına yazılır.

3-Anlamak/Analayış ve Öğrenmek; Konunun anahtarı niteliğindeki sorularını hazırlıyor ve yanıt veriyorsa konuyu anlamaya başlamış demektir.

4-Öğrendiğini Hayatla Bağdaştırışı Denemek/Deneyiş; Hayatla ilişkilendirebiliyorsa öğrenmiş demektir.

5-Öğrendiğini Örneklendirip, Soru üreterek Hayatla İlişkilendirmeyi ve Uygulamayı Alışık Tepki Haline Getiriş/Eğitiş.

6-Liyakatli Eğitimin Hedefini Kavrayış; Öğrencinin öğrendiklerini; hayata Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) kullanılış veya uygulanış sonuçlarının;çevreye,tüm yaratıklara ve insan toplumuna etkilerini bir arada liyakatli ve inandırıcı bir şekilde öğrenişi ile sonuca bağlanır.


E18'İN ESAS AMACI :İletişim olanaklarını (internet, intranet, süpernet, ekstranet… Vb ), "E18 Modeli Ders Dokümanları ve Materyalleri  Havuzu'ndaki" envanterleri,öğretim yöntemlerini, öğretmenleri, öğretim üyelerini, diğer uzmanları, öğrencileri, ekonomik-fiziki-sanal-gerçek okul olanaklarımızı dikkate alarak;yüz yüze,internet, intranet,ekstranet ve ev ortamında öyle öğretim, öğrenim ve eğitim sistemi dizayn-denklem-kuralları geliştirelim ki;aynı sınıftaki en sıkılgan ve tembel öğrenciden süper zeki öğrenciye kadar, her türlü insanın fıtratına-seviyesine uygun maksimum verim alınabilsin.
          Öğretim, öğrenim ve eğitimde de, olanaklarımız ölçüsünde:doğru kaynaktan/lardan, doğru bilgiyi-konuyu, doğru zamanda, doğru konumda-yerde, doğru yöntemle/lerle, doğru kişiye/ kişilere, öğrencinin güvenini kazanarak ve dersin önemini vurgulayarak; doğru pekiştirip ve hayatla doğru güncelleyerek sunmalıyız. Demirkuş 2007.
Tecvit yöntemiyle öğrenicilerin ve öğrencilerin;bedensel, zihinsel ve düşünsel dikkatlerinin ayağının amaçlanan hedefe; motive teşvik, tahrik ve tevhit etmek için; hedefe ulaşmada birbirlerini uyumlu destekleyen;renk, ses, eda, fon müziği (gerekirse), davranış, ortam, araç, mekân , zaman ve olanakların doğru yöntemlerle tevhit edilmesi gerekmektedir. E18 Modelinin amaçlarından biride her konuya uygun tecvit yöntemini geliştirmektir.

E18'le Öğretim, Öğrenim ve Eğitiminin Hedefi; İnsan fıtratlarındaki, gen zekâsı kuramına dayalı çeşitlilikleri, seviyeleri bilgi dağarcıkları, yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları ve kültür birikimleri denklemine dayalı verilerden hareketle dizayn edilmiş, kavram, ders, materyal ve yöntem eşleştirilişinden (algıda değişmezlik prensiplerine dayalı) oluşturulmuş ders-konu serileri fert ve grup eğitim-öğretiminde etkili bir şekilde denenip sonra uygulamada kullanılmalıdır.1

Bilgide Algıda Değişmezlik Oranı;E18 Modelinde eğitime ve öğretme dâhil edilen her bilgi kümesi (resim, cümle, animasyon, film… Vb) faktöriyel olarak  % kaç algıda değişmezlik ilkesine dâhil olduğuna dair minimum insani; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları... Vb seviyeleri çeşidi kümesi üzerine yapılmış bilimsel anket, tatbik/uygulayış, deneme … Vb yapıldıktan sonra toplumsal öğretim, öğrenim ve eğitiminde  uygulanmaya geçilmeye hak kazanan bilgi kümesi olur.
Ör.Bu ne renktir? cümlesinin realitesi ve doğru cevabı; insani; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları... Vb seviyeleri çeşidi kümesi üzerine yapılmış bilimsel anket, tatbik/uygulayış, denemede beyaz yanıtı alınmış ise; gerçek hedefte bu renk türünü öğretmekse  bu cümle ve kelimeyle muhatap materyalde algıda değişmezlik oranı %99 kabul edilir.

Algıda Değişmezliğe Uygun Bilgi Üretme Prensibi;E18 prensibi için bilgi üretirken eğitimin her aşamasında faktöriyel olarak bu kural göz önünde bulundurulmalıdır.

E18'deki Diğer Uç Hedef:Yaratıkların doğal - yapay döngülerini, davranışlarını doğru okumak, insanlara doğru empati/eşduyum duymak ve doğru eğitim sistemleri, tepkiler-teknolojiler ... Vb geliştirmektir. Demirkuş 2007.

E18'le Öğretim, Öğrenim ve Eğitimin Önemi, mutlaka yurtlarda ve bütün insanların bulunduğu yerlerde  yararlı gerçek, genel ve spesifik insan-doğa akaitleri geliştirmek gerekir.

E18'le Öğretim, Öğrenim ve Eğitiminde Öğrencilerle İlgilenen Veliler veya Sorumluların Taşıması Gereken Vasıfları; E18'de her yaş grubu, öğrenci özgünlüğüne dayalı olarak uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitimde evde velilerin veya öğrencilerle ilgilenecek sorumluların (sorumlu kişilerin) yararlı olmaları için taşıması gerekken vasıfları belirlenmeli. Öğrencilere nasıl yararlı olmaları konusunda uygulamaları gereken eşik bilgileri, kuralları çok iyi bilmeleri gerekir. Gerekirse öğrencilere yararlı olmaları için okulda kurs almaları ve internet üzerinde eğitilmeleri çok büyük önem taşımaktadır.

E18'DE Liyakatli Öğretimin Sekiz Doğru Prensibi/Öğretimin Hayata Liyakatli Uygulanış Prensipleri (Öğreticinin Ya da Öğretenin Uyması Gereken 8 Doğru Prensip) (Öğretimde 8D Prensibi);

Özel Not:Her hangi bir öğretim üyesine veya öğretmene öyle bir ortam hazırlayalım ki sadece butonlara basarak;her seviyede öğrencinin bulunduğu bir sınıfta azami verim verebilsin ve alabilsin.

1-Doğruya İnandır Prensibi;Öğrenciyi konunun önemine veya gerekliliğine inandırmak, konuyu doğru ve net öğrendiğinde kazanımlarını açık ve net örnekleriyle ortaya koymak.

2-Doğru Tanı Prensibi: Eğitilecek olan yaratığın/ların; idoları, idleri, ilahları, yaşı, eşik bilgileri, yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları, haz duyguları,nefretleri, korkuları, sevgileri ve fıtratının değişebilirlik açılımlarını… Vb sıra dışı bedensel, zihinsel olgu ve araçlarını özelliklerini-özgünlüklerini algıda değişmezlik prensibine uygun tanımak.

3-Doğru Empati (Anlamlandırış/Anlam Veriş) Duy Prensibi:Eğitilecek olan yaratığın/ların tüm nesnel, sanal sıfatlarına ve davranışlarına algıda değişmezlik prensibine uygun doğru empati/eşduyum duymak gerekir.

4-Doğruyu Seç Prensibi;Öğretilen konuya; doğru öğrenci, doğru zaman/larda, doğru yer/sınıf, doğru materyal/ler, doğru örnek/ler, doğru bilgi/ler, doğru yöntem/ler seçmek. Doğru tohum(bilgi), doğru tarla (hazırlanmış beyin), doğru yer-zaman-materyal-konum, doğru dikim-ekim şekli (öğretim yöntemleri), doğru bakım (pekiştireçler, bilgi sürekli güncellenişi öğrencini sıhhatli olanakları) ve doğru hasat (bilgiyi hayatına uygulaması ve güncellemesini alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmesi) mantığını uygulamak. Her birisinin varlığının farz oluşunun ve gerekliliğinin farkındalığını anlamaya çalışın. Tarla çok iyi tohum uygun değil, Ortam ya da tohum çok iyi tarla kötü (uygun değil) örtüşme kuralı eğitimin her aşamasında faktöriyel göz önünde bulundurulmalıdır. Öğrenci zihni tarla öğretilen bilgi tohum ve olayın cereyan ettiği ve uygulandığı koşullar ortamdır.

5-Doğru Eşleştir Prensibi; Öğrencilerin; fıtrat gruplarına, özgünlük gruplarına , seviye gruplarına göre liyakatli ve verimli yöntemler kombinezonlarıyla öğretilecek konu bilgilerini doğru eşleştiriş/eşleştirmek. Buna göre çeşitli ders notları ve sunular hazırlayış önenmelidir.

6-Doğru Güncelle Prensibi;Öğrenilen bilgileri yaşanan güncel bilgilerle ilişkilendirip doğru örneklerle eşleştirip hayata güncellemek.

7-Doğru Uygula Prensibi;Öğrenilen bilgilerin yaşam döngüsündeki konumunda alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline gelecek şekilde pekiştireçlerle hayata doğru uygulamak. Örneğin. Öğrenilen bilgiyi toplum içinde hayata uygulayıcı sorumlulukları içeren ödevler defalarca öğrenciye verilir. Öğrenci/öğrenici öğrendiklerini; Rahmani, insancıl, peygamberi, doğru, meleği, kötü, yanlış, eksik, vahşi/doğal, şeytani, iblisi, doğal insani(hüsranı) ve cahili (çocuksu) kullanılışına veya uygulanışına karşı tepkilerin, sonuçların bir arada gerekçeleriyle uygulamalı verilmesi (öğretilmesi öğrenilmesi ve eğitilmesi gereklidir) gerekir. Bu nedenle, insanlığın 21.YY'DA;"VETO İMPARATOLUĞUNUN" Ürünü olan 19. ve 20. YY'LIN hiç bir şeyine teslim olmadan ve sorumluluğunu üstlenmeden/kabul etmeden önce 21.YY'DA; 19. ve 20. YY'LIN her şeyini gerekçeli kefenleyip kabrine defnetmeyi (ya da ola ki; bu iki asrın her şeyini gerekçeli kefenleyip 21. YY da kabre gömülüşü ve/veya nezarete alınışını müteakiben alternatif istendik (hayırlı) İbrahim'i insan ve kavimlerin yaradılışını Allah (C.C)'HUNDAN dileniş elzemdir.) her yıl kıyamete kadar belli zamanlarda anılıp unutulmamalıdır. İnsanlık yaratılalı beri hiç bu kadar; üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenine ve çevresine ait fosil; katı maden yataklarını, sıvısını (petrol ve doğal su kaynaklarını) ve doğal gaz kaynaklarını yani üzerinde yaşadığı dünyanın doğal bedenini eritip gaza çevirip ve insanların toplumsal ilişkilerini kötüye kullanarak; doğayı ve doğal koşulları (hava basılan dünya bedeni depremleri tetikler, fosil ürün gazı basılan dünya seması küresel ısınma, aşırı dengesiz ani yağışları ve selleri tetikler) insanlığın üzerine kışkırtacak ya da tahrik edecek kadar hoyratça ve bedbahtça kullanarak aşağılık cahil (çocuksu) ve/veya belki de kahpe durumuna düşmemiştir. Kaldı ki İnsanlık; 19. ve 20.YY'DA bitkiler kadar bile insanlık ömrünün (insan türünün) sonuna kadar bitmeyen güneş, dalga, rüzgâr, su, çekim… Vb enerji kaynaklarından yararlanmaya teknolojisini yönlendirmeme ya da geliştirmeme bedbahtlığında bulunmuştur. Belki de bu duruma bir daha düşmemek için gerekçesiyle "19. ve 20. YY'LIN ve Öncesi Benzeri Cehaleti ve/veya Vahşilikleri" başlığı altında kıyamete kadar bir ders verilmelidir.  

8-Doğru Değerlendir Prensibi;Hayata doğru güncellenen ve uygulanan bilgilerin; yaratıkların olumlu, olumsuz, nötr ve geçişken toplumsal döngülerine etkilerinin doğru değerlendirilmesi.
Verilen bilginin ne kadarı öğrenilip amaca ulaşıldığını öğrenmek için doğru-liyakatli soru sormak ve doğru sınav koşullarını sağlamak. Örneğin, bir sınavda sınıftaki başarısızlık oranı %50 den fazla ise ortada normal başarısızlık nedenlerinden başka nedenleri aramak gerekir. Öğrenenin bilgiyi hayatına doğru sonuçlandırdığını anlamak, öğrenmek ve test etmek.


Sonuç;E18 modeli ile fertlerin ve toplumların tüm ortak payda (benzerlikleri), özgünlüklerinin (paylarının) ve özel hallerin; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları ... Vb çeşitliliğine dayalı fıtrat (yapısal) eğitimine kusursuz hizmet veren anahtar-kilit öğretim öğrenim ve eğitim hizmetleri uygulanır.
      Öğretim, öğrenim ve eğitimde algıda değişmezlik ilkesini uygulayarak insanlarda peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak ve bilgileniş hevesi, alışık tepki (refleks) ve alışkanlıkları geliştirirken, insanlarda sürekli yardım ve talimat alma alışkanlığını geliştirmenin (hür düşünme ve eylemde bulunma iradesini köreltmek) toplumsal tufanın farkındalığının bilincinde olmak önemlidir.
      Eğitimcinin en önemli özelliği ya da eğitimcinin istenen hüneri(mahareti) en karmaşık şeyleri  karşısındaki kitlelerin anlayabileceği, öğrenebileceği, rahat algılayabileceği  seviyeye  indirgeye bilmek(sadeleştirebilmek) ve bilincinde doğru konumlanmasını başarmaktır. Bunu başarmanın birinci prensibi;eğitimcinin kendisini ve aktarmak istediği konuyu doğru tanımak ve muhatap olduğu kitleye doğru empati/eşduyum duymaktır (yeterince doğru tanımasıdır).
      Sağlam tohum, verimli ve nadaslı tarlaya doğru zamanda doğru şekilde ekilmeli çıkarsama mantığını düşünün.

Belki de ülkemizde; K12'nin tersine,E18-23 Modeli'e önce üniversitelerden veya sonra-kısmen orta öğretimden başlamak gerekir.Bu konunun, sağlıklı ön denemeye gereksinimi vardır. Bu konu ile ilgili olarak;Okul Deneyimi I - II ve Öğretmenlik Uygulayışı/Tatbiki/Uygulaması derslerinin tatbik/uygulayış okullarından veri toplamaktayız.

E18 VE UZAKTAN EĞİTİM
I-E18'DE İNTERNET OKULU;İnternet özerinde bilgilerin öğrencilere sunulduğu sanal okul.
II-E18'DE EV OKULU;Evde ebeveynlerin öğrencilerle ilgilendiği ev okulu.
III-E18'DE UYGULAMA OKULU;Tatbik/Uygulayış, laboratuvar, eksik  veya anlaşılmayan konuları tamamlamak ve sınavların yapıldığı fiziki tatbik/uygulayış okulu.
E18'DE SANAL OKUL PROGRAMLARI: Okul civarındaki yerleşim alanlarında, E18'in müfredatı ile, aileler sanal okul programları sayesinde, çocuklarının eğitimlerindeki ilerlemeleri, gelişmeleri takip etmelerine olanak sağlar. E18 Okulların Uygulamaya Başlamadan Önce Alt Yapı Envanter ve Güçlüklerinin Ortaya Çıkarılması   Bu konuda öncelikle izlenecek yol özellikle Okul deneyimi 1,2 ve Öğretmenlik Uygulamaları derslerinde ;örneğin pilot bölge olarak  Van ili Merkez; Yalım Erez mahallesi İlköğretim okulu vb. 3 tane başarısız okul,en başarılı 3 ve normal 3 tane ortaöğretim okulu bu okullarda 1.Derse Giren Öğrenci ve Aile 2.Ders Veren Hocalar 3. İdarenin 4.Okulun Olanakları ve Alt Yapısı E18 İçin Deneme Uygulayışı/Tatbiki/Uygulaması na)  internete uyum seviyesi, İntranet,sanal bilgisayar K12 müfredatından yararlanabilecek seviyesini saptamak. Yani demek istiyorum ki bu insanlar bilgisayarı ne kadar kullanabiliyor. İnternetten veya intranetten ne kadar yararlanabilir.Hangi, olanaklara ve yeteneklere sahiptir. Özel not:

A-Özellikle ailelerinin bu konuda öğrencilere kaç saat ayırabileceği veya zaman ayırsa bile öğrenci ile ilgilenecek bilgiye sahip midir?
B-Öğrencilere yardımda müsait olmayan ailelerde milli eğitimde gelen hocalar refakatçilik yapar.
C-Hangi okullara özgü yöntem ve yöntemlerin geliştirilmesi ( fiziki şartlar, sanal ortamda).Özel not: K12 müfredat programı öyle bir programdır ki her türlü zihniyete sahip insan yeşerebilir.
D-Varoş, elit ve halk kültürünün dikkate alınması gerekir. Örneğin verilen örnekler güncelleştirilirken çevre olanakları ve yöre kültürü göz ününde bulundurulmalıdır
.
E-Fakir aileler için okuldaki bilgisayar sistemlerinden yararlanma fırsatı tanınarak hesaplanmalı.
F-Zorunlu öğretmen ve talebe yüz yüze programları, özellikle deneylerin güçlüklerin ve olanakların saptanması. Bundaki amacımız hizmet ayağının ulaştığı noktadaki pozitif, negatif ve nötr olanakların ve uyumun doğru ortaya çıkarılması.




Algıda Değişmezlik Kuralı ve Oranı Nedir? Öğretim Öğrenim ve Eğitim de Nasıl Uygulanır?
-Algıladıklarını/a, Düşündüklerini/e, Yaptıklarını/a… Vb Doğru Anlamlandır, Doğru Öğret ve Doğru Anlam Yükle !!!

-Eğitimde aynı gerçeği, objeyi, ... Vb şeyi/leri liyakatsiz, yetersiz, eksik algılama (toplumsal algıda zihinsel doku uyuşmazlığını) ortada kaldırmak ya da en aza indirmek için; mutlaka doğru yöntem, uygulma, iletişim, diyalog, ortam, kuralları ve algıda değişmezlik yötemini kavramaya ve uyuma gereksinim vardır.
-İnsanların-insanlığın güvenli geleceği için;neleri algılamada aynı anlamı/ları çıkarmaları gerektiği neleri farklı yorumlayabilecekleri konularını şeffaflaştırmayı, farkındalığını kavramayı ya da anlaşmaya varmaları ve eğitimde bunları hemen uygulamaya koymaları çok büyük önem taşıyan insanlığın eğitim farzları gibidir.
-Herhangi bir şey bedenen- zihnen sağlam insanlarda aynı tepki ve anlamı uyandırıyorsa algıda değişmezlik oranı %99 dur. Örneğin, renk kavramını anlatırken beyaz bir kâğıdı gösterelim. Bu kağıt ne renktir? Alınan yanıt;ya beyaz, ya pür beyaz veya kirli beyaz olmalıdır. Üçü de doğru yanıt kabul edilirse bu örneğin algıda değişmezlik oranı %99 dur. Diğer renklerde bu oran daha düşüktür. Örneğin ölmüş bir insan konuşmaz örneğinde algıda değişmezlik oranı %99 dur.
-Öğretim, öğrenim ve eğitimde kullanılan envanterin algıda değişmezlik ve değişirlik oranları çok iyi bilinmesi gerekir.
-Sorulan soruların, ders notlarının, her cümlenin, kavramın, kavramisimin, isimin, görüntünün, materyalin, filmin... Vb her envantere ve bilgi birimine ait kontrollü denemelerin sayısı arttıkça algıda değişmezlik oranın geçerliliği mutlaka bilinmelidir.
-Örneğin her fıtratta 3 kişinin bulunduğu yatılı okuldaki kontrol grubu öğrencilere sorulacak her seviyedeki tüm soruların yanıtlarına kontrollü olarak çalıştırılır. Sonra sınavda tüm sorular sorulur. -Öğrencilerin verdikleri tüm yanıtlara bakılır ve soruların algıda değişmezlik oranları hesaplanarak ortaya çıkarılır.
-Sorular için bu kontrollü denemelerin sayısı arttıkça alınan sonuçların anket ortalaması algıda değişmezlik oranı o kadar sağlıklı ve net elde edilir.
Diyelim bir soruda algıda değişmezlik oranı %99 sa o sorunun değeri;100 üzerinde 9, algıda değişmezlik oranı %70 se sorunun değeri 100 üzerinde 7 veya değişik kat sayılar uygulanarak sorunun algılanabilirlik derecesiyle temsil ettiği puanın değeri arasında bir doğru orantı mantığı vardır. Böylece her sorunun algıda değişmezlik puanı belirlenip soru bankası oluşturulur.
-Bu mantıktan hareketle;eğitimde kullanılan;her sorunun, ders notunun, cümlenin, kavramın, kavramisimin, isimin, görüntünün, materyalin, filmin... Vb her envanterin algıda değişmezlik oranı belirlendikçe eğitimde sıhhatli iletişim ve bilgi aktarma oranı verimi artar.
-Öğrencilerimizin bildiklerine doğru empati/eşduyum duymak ve onları doğru tanımak amacıyla (tanımaya endeksli) sınav sorusu sormak ne demektir?
-Algıda değişmezliğin hedefine ulaşmak için fıtrat çeşitliliğine dayalı öğretim, öğrenim ve eğitim yapmak ne demektir?
-Bazen dersi hazırlarken, dersi anlatırken, soru sorarken, duygularımızı mekanize ederken, sesimiz, vücut dilimiz ve yüz ifadelerimiz … Vb mümkün olduğu kadar kullanmak gerekir. Bazen gerekirse çok örneklilik, çok başlık koyma ve çok yönlülük ilkesine uymak çok büyük önem taşır.
Çiçek kavramını ilk defa öğretirken;
1-Tek bir çeşit gelincik çiçeğini örnek verelim.
2-Her çiçek durumu tipini temsil eden birer çiçekten oluşan çok örnekli bir çiçek grubunu örnek gösterelim.
-İkisi arasındaki farkı anlamaya çalışın.
-Farkındalıklarını kavramaya çalışın.
-Bu durumu konu başlıkları içinde düşünün.
-Öğretim açısında bazen bir içeriğe birden fazla başlık vermek daha yararlı olabilir.
-Bu durumu farklı zihinsel fıtrat ve zihinsel kavram ilişki ağına sahip öğrencilerin olabileceği ile ilişkilendirmeye çalışın.
Ör.”Materyal Geliştirmede Teknoloji Çeşitleri” tek tip başlık verelim.
Aynı içeriğe;
Materyal Geliştirmede Teknoloji Çeşitleri
Materyal Çeşitleri,
Materyal Grupları,
Materyallerin Sınıflandırılması. Başlıklar arasındaki farkları anlamaya çalışın.
Ör.
Bilgisayara Veri Nasıl Aktarılır?
Bilgisayara Veri Aktarmak.
Bilgisayar Ortamına Veri Aktarılması.
Nesnel Araçlardan Bilgisayar Ortamına Materyal Görüntüsü Aktarmak.

Algıyla İlgili Temel Kavramların Özgünlükleri ve Sınırları;
1-Görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şeydeki Algıda değişmezliğin sınırları ve özgünlüklerinin bilinmesi çok büyük önem taşır.
Algıda tek yönlü anlam taşıyan; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şey. Örneğin,beyaz renk, ses, tat,
2-Görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şeydeki Algıda kaynaşıklığın;kökendeş (homolog) ve şekilsel benzerliğin (analog) sınırları ve özgünlüklerinin bilinmesi çok büyük önem taşır.
Algıda kaynaşıklığın sınırlarının kavramsal benzerlik açısından; algıda cinaslı veya çok yönlü anlam taşıyan; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb duyuşsal, anlamsal ve algısal farklılık gösteren ancak kavramsal yazılım-söylem açısından benzer her şey.Ör.cinaslı kavramlar, su gelir güldür güldür, mendilim dolu güldür.
3-Görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şeydeki Algıda değişirliğin sınırları ve özgünlüklerinin bilinmesi çok büyük önem taşır.
Kavramsal ve söylemsel olarak aynı fakat gerçek anlamda algısal olarak; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb olarak farklı algıda olmasıdır. Algıda değişirliğin cinaslı değişken ara yüzü vardır; algıda cinaslı veya çok yönlü anlam taşıyan; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb duyuşsal, anlamsal ve algısal değişirlik gösteren her şey.Ör. cinaslı kavramlar, su gelir güldür güldür, mendilim dolu güldür.
Örneğin,şekilsiz bir objeye neye benziyor sorusuna verilen yanıt,ya da kişilere göre değişken algısal anlam uyandıran; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şey.
4-Görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şeydeki Algıda değişkenliğin sınırları ve özgünlüklerinin bilinmesi çok büyük önem taşır.
Algıda değişken anlam taşıyan ya da fertlerde değişken anlam taşıyan; görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel… Vb her şey.
ör;güzellik, çekicilik, iştahlandırıcılık, lezzet, erotiklik… Vb kavram özgünlüklerinin fertlerdeki farklılığı.
5-... Vb


Algıyla İlgili Temel Kavramların Tanımları;

(İnsanın Geçmişten Geleceğe Algıda Değişmezlik Kuralına Dayalı Benzer Kavramları Doğru Kodlayarak İlişkiselleştiriş. Değişmezleri (sabiteleri), değişkenleri, değişenleri, geçişkenleri, uyumları ve ortak paydaları /benzerlikleri Kodlayarak İlişkiselleştiriş) (Meteoroloji tahmin mantığı ile bilimsel değişkenleri, kanunları, değişmezleri ve sabiteleri kullanarak geleceği kısmen görmek mümkündür/tefekkür, düşünsel kurgu ve deneyler)

1-Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait, doğa-doğal-kültürdeki;eylem, yaratık, olay, olgu, süreç… Vb aynı dillerdeki kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb karşılıkları farklı olan durumların özgünlüklerindeki liyakati, marifet ve önemi bozmadan algıda değişmezleri(sabiteleri) en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İpucu;geleceğe doğru değişmez bir kural bilim ve ilim havuzuna sürekli yeni bilgiler katılır.En azından insan için böyledir. Ör. Öğrenmek kavramı insan için değişmez bir kavramdır.

2-Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait, doğa-doğal-kültür dillerindeki kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb bazda aynı fakat eylem, yaratık, olay, olgu, süreç… Vb karşılıkları farklı olan durumların özgünlüklerindeki liyakati, marifet ve önemi bozmadan algıda değişkenleri en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İpucu; tarihin her döneminde bilim kavimleri farklı etkilemiştir.Bilimin kavimleri farklı etkileyişi değişkenlik gösterir. Bilimin her kavimi/leri değişken etkileyişi önem taşır. Öğrendiklerimiz ve öğrettiklerimizin oranı değişkendir.

3- Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait, doğa-doğal-kültürdeki geçişkenlik gösteren; eylem, yaratık, olay, olgu, süreç… Vb ve kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb arasında özgünlüklerindeki liyakati, marifet ve önemi bozmadan algıda değişenleri en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İpucu; Ör.tarihin her döneminde kavimler bilimden etkilenerek değişmişlerdir. Kavimlerin biliminden etkilenip değişmeleri önem taşır. Ya da bilimin her kavimi/leri değişik etkileyerek değişime uğratması önem taşır.
4- Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait; eylem, olay, olgu, süreç… Vb kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb arasında algıda geçişken en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İpucu; Ör. nüfuz ve yetki sahibi bazı radikal din cahillerinin ve kasti din münafıklarının evrim ve matbaaya itirazları geçişken bir durumdur sonra uyum sağlanıp dengeye oturur. Dinden değil radikal cahillerden ve münafıklardan kaynaklandığına dikkat edilmeli.

5- Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait; eylem, olay, olgu, süreç… Vb kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb arasında algıda uyumları en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İpucu; Örneğin, Rönesans'tan bugüne gelişen bilimin önemine tüm kavimler inanıp kabullenişleri nedeniyle bazı dini ve yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarıyla değişimi kabullenerek bilimin getirdiklerine uyum sağlamaya çalışıyorlar.

6- Geçmişten geleceğe tüm yaratıklara ait; eylem, olay, olgu, süreç… Vb kavram, kavramisim, isim, deyim, cümle, mısra … Vb arasında algıda ortak paydaları (benzerlikleri) en doğru sayıdaki seviyeye nasıl yerleştirirdiniz?
İletişim açısında ortak payda Âdemi alfabe ve Âdemi lisanda toplamak için nasıl bir yol izlerdiniz?
İpucu; Örneğin:canlıların evrimine bağlı olarak genlerindeki dizilim ve değişim oranlarına bağlı olarak uyum sağlayan fertlerin ortaya çıkması genler açısından değişkenlik, fertler açısından uyum söz konusudur. Tüm canlı yaratıkların gen havuzunun varlığı ortak paydayı temsil eder.

Düşünsel Mantık İpuçları;Sağlıklı İnsan Bedeni, Bilim, Gen havuzu, Her Bilgi Birimi… Vb; Değişmezlerini, Değişenlerini, Değişkenlerini, Geçişkenlerini Bir Örnekle İzah ediniz.
Sağlıklı İnsan Bedeni;
-Göz; Kulak, Burun, Dil, Deri… Vb Organlar Kavramı ve Görevleri Tüm Bedenler İçin Değişmezdir.
-Göz; Kulak, Burun, Dil, Deri… Vb Organların Yapısı ve İçeriği Ferde Özgünlüğü Nedeniyle Kavram Değişkendir.
-Göz; Kulak, Burun, Dil, Deri… Vb Organların Değişken Her Şeyi Değişendir.
-Göz; Kulak, Burun, Dil, Deri… Vb Organların Geçici olan her şeyleri geçişkendir. Bu mantık her bilgi birimi için disipline edilerek eğitimde verilmesi algıda değişmezlik ve algıda özgünlüğün liyakatli öğretime katkısını artırır.Bir insanın;bedensel, düşünsel, nesnel gen havuzu, toplumsal, zihinsel ve batini kalpsal özelliklerini; tüm insanlığın; bedensel, düşünsel, nesnel gen havuzu, toplumsal, zihinsel ve batini kalpsal özelliklerini; "Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusu" mantığıyla disipline ederek karşılaştırın.Bir insanın insanlıkla ortak payda ve özgünlükleri nelerdir sorusunun yanıtını maddeler halinde yazınız.

-Atom altı parçacıkları, atomları ve elementleri (her bir atom altı parçacık çeşidini ya da elementi bir legonun parçacığı olarak düşünün ya da yaratık hamurunun oluşturan alt üniteler- bileşenler olarak düşünüşü) baz alarak; insan türünün, bir hayvan türünün ve bir bitki türünün; "Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusu" mantığıyla disipline ederek karşılaştırın. İnsan türünün, bir hayvan ve bitki türünün; ortak payda ve özgünlükleri nelerdir sorusunun yanıtını maddeler halinde yazınız. -Geçmişten geleceğe doğru düşünürken;düşünce mantığınızın çalışma sistemini,
eğitim sistemini-bilgisayar programlarını;özgünlükler, değişmezler, en az değişenlerden-değişkenlerden….en çok değişenlere-değişkenlere göre doğru çalıştırmayı ve kurgulamayı-kurmayı deneyin.
Geçmişten geleceğe düşünce âleminde yürüyerek, ışık hızı ya da ondan daha hızlı olan düşünsel ve sonsuz hızlar (ebedi hız değil!!!)… Vb ile ulaşmak için;dünyada 4.5… milyar yıldan beridir güneş hep doğudan görünür ve batıda görünmez olur eylemi üzerinde çok boyuta(zaman, mekân … Vb) ulaşabilir.
Periyodik cetveldeki her element üzerinde yürüyerek, düşünsel, sanal, nesnel, değişken, geçişken ve yarımsal âlemlerde ışık hızından hızlı düşünerek;mekân , zaman, genişleme, daralma… Vb çok boyutta geçmişten geleceğe doğru çok boyuta(zaman, mekân … Vb) ulaşabilir.
Burada önemli olan hangi hedefe/lere ulaşmak isteniyorsa o boyuta dek ulaşan değişmezlerden, en az değişken-değişenlerden… Vb arasındaki eşleştirmeleri doğru yaparak mantık sistemini öyle kurgulamak takiben bilimsel ve ilimsel verilere dayalı olarak; düşünsel, sanal, nesnel, değişken, geçişken ve yarımsal (yarı nesnel, yarı sanal, yarı düşünsel… Vb) âlemlerinde eylemli-eylemsiz-yarı eylemli ışık hızından hızlı düşünerek hareket etmektir.
-Tarihi, asri ve atiyi (geçmişi, asri ve geleceği) tek havuzda düşünerek, bedensel-düşünsel olarak bu üç zaman boyutu içindeki tüm ;zaman, süreç, olay, olgu… Vb her şeyi;değişmezler, az değişenler, çok değişenler ve sürekli ya da her an değişenler diye kategorize edersek; bedensel, zihinsel, düşünsel ayağımızla değişmezlerin üzerine basarak adımlarımızın arasına da en çok ve en hızlı evrimleşenleri, değişenleri analiz ederek adım arasına alıp ya da atlayıp öğrendiklerimizi peygamberi ahlak ve tefekkürlerle hayatımıza güncelleyerek ve ilişkilendirerek yaşarsak o zaman evrensel ve gelişmiş insana yaklaşmış oluruz. Bu mantıktan hareketle düşüncemizin nirengi noktalarını her şeyin ilk kaynağı ve orijini olan yaradılışın o ilk anındaki çekirdek ve çekirdeklerden yeşerterek peygamberi; akıl, mantık, muhakeme, ahlak, tefekkür, yaşam şekli, düşünme şekliyle her şeyin geldiği, vardığı ve varacağı büyük kıyametteki sonuçları daha rahat kavrar ve yorumlayabiliriz. En azında bu hasletlere sahip insanların rehberliğinde ve önderliğinde, idarelerle, öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleriyle geleceğe ve geçmişe yol almamız farz gözükmektedir.
İpucu;düşüncenin nirengi noktalarını; madde ya da nesnel tabanlı, cet tabanlı, ulus tabanlı, ruh tabanlı, ateş tabanlı, doğa tabanlı, din tabanlı… Vb güdük kaynaklı ve orijinli olan çekirdek ve çekirdeklerden düşüncemizi yeşerterek; vahşi, eksik, doğal, otistik… Vb düşünme şekliyle her şeyin geldiği, vardığı ve varacağı sonuçları ve büyü kıyameti kavramadaki güdük ve eksikliği görmeye çalışın. Bu günkü öğretim, öğrenim ve eğitim sistemlerinin yetiştirdiği insan tiplerinin;düşünce sistemlerinin ve düşünsel havuzu sınırlarının hemen hepsinin bu kategorilere girebileceğinden emin olun.
-İnsanların yaşadığı çevrede ya da çevre havuzunda algıladığı her şey duyulardan süzülerek ya da düşünsel olarak üretilerek zihinsel havuza bu bilgi birimleri kayıt edilirken (zihinsel bedene bu bilgiler kayıt edilirken) oluşan havuz yani çevresel havuzla ve zihinsel bilgi birimleri havuzları çok benzerdir. Bu nedenle doğal olarak insanların bilinçaltlarının bir birine çok benzediği için; bu benzer bilgi deposunun zihinsel ve düşünsel dokuları evrensel alfabe ve dil olarak dışa doğru deşifre edilirse insanlığın ortak payda iletişimi algıda değişmezliğe yaklaşmış olacaktır. Var olan sistemdeki hemen hemen tüm (Kuran Dili ve Okunuş Stili/Tecvidi Hariç) kültür, alfabe ve lisanların hepsi yarı doğal oluşu ve algıda değişmezlik ilkesine/lerinede aykırı ya da uzak olması iletişim için çok büyük engeldir. Bu mantıktan hareketle çevremizden ya da çevre ve iç havuzumuzdan ürettiğimiz bilgi birimleri anadil ya da kültür dili, kavramlarıyla kodlanış katmanın farklılığı dilde iletişime engel olmaktadır. Zihinsel havuzda bilgi birimlerinin iletişim amaçlı kültürel dile ait kavramsal olarak kodlandığı iletişim dokusu kavimler arasında çeşitlilik gösterdiği için kavimler arası iletişime engeldir. Bu durum kısmen matematik iletişim sembolleriyle aşılmıştır.

Materyal Hazırlanırken Algıda Değişmezlik Konusunda Uyulması Gereken Kurallar

1. Genelleyiş Kuralı; Genel (Ortak Payda) Tanımının Özgünlüğü ya da Parmak izi Tanımı Yapılır. Hedef Kitlede (Herkeste) Ortak, Benzer, Aynı Anlamı, Algıyı ve Anlayışını Uyandıracak Şekil de Net ve Eksiksiz Olarak Yapılıp; Sözel, Görsel, İşitsel Yazımsal (Kavram, Şekil, Resim, Görüntü, Video…Vb) Örneklerle Donatılmalıdır.

Örneğin Hücre Nedir? Sorusunun Yanıtı Şu Olmalı; En azında organik bir kılıfa sarılı (organik bir kılıf içinde) verimli ve işlevsel canlı yapıtaşı birimlerine hücre denir. Demirkuş 2013

Örneğin Kâlem Nedir? Sorusunun Yanıtı Şu Olmalı; Uygun zeminlere yazı yazışa yarayan araçtır.

2. Özgünlük Kuralı; Tanımın İçine Giren (İçeriğindeki) Tüm Özgünlüklerin(Çeşitliliklerin Ya Da Payların) Her Birinin Özgün ve Parmak İzi Tanımı Yapılır. Hedef Kitlede (Herkeste) Ortak, Benzer, Aynı Anlamı, Algıyı ve Anlayışını Uyandıracak Şekil de Net ve Eksiksiz Olarak Yapılıp; Sözel, Görsel, İşitsel Yazımsal (Kavram, Şekil, Resim, Görüntü, Video…Vb) Örneklerle Donatılmalıdır.

Örneğin, yukarıdaki tanıma uyan hücre çeşitlerinden birer tane örnek verilebilir.
Devekuşu Yumurtası, Virüs Hücresi, Bakteri Hücresi, Riketsiya Hücresi, Kas Hücresi, Göz Hücresi, Kemik Hücresi… Vb amaca uygun sayı ve çeşitleri artırılabilir.

Örneğin, yukarıdaki tanıma uyan kâlem çeşitlerinden birer tane örnek verilebilir., Kurşun kâlem, tahta kâlemi, dolma kâlem,… Vb. amaca uygun sayı ve çeşitleri artırılabilir.


ALGIDA DEĞİŞMEZLİK YÖNTEMİNİN BAZI UYGULAMALARI, PRENSİPLERİ VE TEKNİKLERİ NELERDİR?

I-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Değişmezlik İçin Seçilen Materyalleri (Envanterlerin) Herkes Tarafından Aynı Kalitede Algılanmalı ve Ait Olduğu Kümeyi Kusursuz Temsil Etmelidir.
Eğitimde kullanılan ve kullanılacak her envanteri (materyali) öyle seçelim ve uygulayalım ki her fert ve toplum tarafından kusursuz, verimli ve aynı kalitede; algılansın, uygulansın ve güncellensin.1, 2

II-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Değişmezlik İçin Seçilen Yöntem ve Yöntemler Serisi(leri) Hedefe Ulaşmakta Mutlaka En İsrafsız, kusursuz, verimli ve Doğru Konumlandırılmalıdır.
Eğitimde kullanılan ve kullanılacak veya uygulanan yöntemi/leri; öyle seçelim ve uygulayalım ki her fert ve toplum tarafından kusursuz, verimli ve aynı kalitede; algılansın, uygulansın ve güncellensin.

III- Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Değişmezliğin Yorumu;
İnsanın düşünsel ve bendesel enerji hallerinde;algıda gerçek değişmezliğin ortak paydasını ve düşüncede  çeşitliliğin  bereketini  karıştırmaması gerekir. Oluşumcu düşüncede amaç;algıda değişmezlik kuralı ile; Olay, olgu, süreç, yaratık, kavram,… Vb temsil eden film, resim, görüntü, çizim, grafik, yapay ve doğal nesnel yaratık... Vb materyallerdeki ortak payda; bilginin ve biligi birimlerinin herkes tarafından kusursuz, verimli ve eksiksiz kavranmasıdır.1, 2, 3

IV-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Değişebilirliğin Yorumu; Olay, olgu, süreç, yaratık, kavram,… Vb bilgiyi temsil eden film, resim, görüntü, çizim, grafik, yapay ve doğal nesnel yaratık... Vb materyallerdeki değişebilirlik sınırları doğru bilinmedikçe, insan zihninin mutfağına takdimi ya da eğitimde kullanılması tartışma ve şüphe götürür. Algıda değişirliğin güçlüğünü ya da zorluğunu aşmak için bir konuyu;çok örneklilik ve alternatif yöntemlerle bir arada sunumu yapılarak verimlilik artırılabilir. Bir konuyla ilgili;fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları ... Vb çeşitliliğine uygun çok sayıda yöntem ve teknik kombinezonlarını (Öğretim Stratejilerini) hazırladık. Çok örneklilik, çok yöntem ve teknik uygulamalarında (Öğretim Stratejilerinde) hangisini/lerini uygulamaya koyacağız? Uygulanacak sınıfın bir alt ve bir üst basamaktaki sınıflara uygulanan yöntem kümelerinden alınan en yüksel başarı sonucu hangi kombinezona/lara aitse istendik kombinezon/lar odur/onlardır. Belli bir grup öğrenci belli kombinezona %90 başarıyı yaklaşmış diğer gruplarda başka bir kombinezona %90 yaklaşmış ise her iki kombinezonunda ders sunumunda öğrencilere verilmesi uygundur.
İp ucu;aynı resme veya görüntüye… Vb bakan 3 kişi düşünün, Kritik uzaklıkta bir gerçek görüntü veya resim de denenebilir(düşüncede serap etkisini deneme). Mutlak sınanmaya konan resmin, görüntünün gerçek yanıtları ve yanıltıcı oranları yanıtları çok iyi bilinmeli.Bu mantıktan hareketle;bir kavram, kavram kümesi, soru, tanım, resim, materyal, konu, ders… Vb nin düşünce ve algıda yanılgı payı iyi bilindikçe hizmet verimi artar.1, 2

V-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Çeşitliliğin Yorumu; Olay, olgu, süreç, yaratık, kavram,… Vb bilgiyi temsil eden film, resim, görüntü, çizim, grafik, yapay ve doğal nesnel yaratık... Vb materyallerdeki çeşitliliğinin ve gerekliliğinin sınırları doğru bilinmedikçe, insan zihninin mutfağına takdimi ya da eğitimde kullanılması tartışma ve şüphe götürür.E18 modeli ile fertlerin ve toplumların tüm ortak payda (benzerlikleri), özgünlüklerinin (paylarının) ve özel hallerin; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları ... Vb çeşitliliğine dayalı fıtrat (yapısal) eğitimine kusursuz hizmet veren anahtar-kilit eğitim-öğretim hizmetleri geliştirmeliyiz.Algıda çeşitliliğin güçlüğünü ya da zorluğunu aşmak için bir konuyu;çok örneklilik ve alternatif yöntemlerle bir arada sunumu yapılarak verimlilik artırılabilir. Bir konuyla ilgili;fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları ... Vb çeşitliliğine uygun çok sayıda yöntem ve teknik kombinezonlarını (Öğretim Stratejilerini) hazırladık. Çok örneklilik, çok yöntem ve teknik uygulamalarında (Öğretim Stratejilerinde) hangisini/lerini uygulamaya koyacağız? Uygulanacak sınıfın bir alt ve bir üst basamaktaki sınıflara uygulanan yöntem kümelerinden alınan en yüksel başarı sonucu hangi kombinezona/lara aitse istendik kombinezon/lar odur/onlardır. Belli bir grup öğrenci belli kombinezona %90 başarıyı yaklaşmış diğer gruplarda başka bir kombinezona %90 yaklaşmış ise her iki kombinezonunda ders sunumunda öğrencilere verilmesi uygundur.1, 2, 3

VI-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Gerçeğin Değişmezliğine Dayalı Olarak Geliştirilen Bu Yöntemin En Önemli Hedefi ve Amacı (Eğitim-Öğretim Anahtar  Fıtrat Kilit Yöntemine Uygun);Fert ve toplumsal bazda;bedensel ve zihinsel eksiğimizi/lerimizi-hatalarımızı tanıyıp ona göre ürettiklerimizi ve üreteceklerimizi daha doğru konuma oturtmaktır. Bu amaçtan hareketle bedensel ve zihinsel olarak doğru düşünmek-doğru algılamayı alışkanlık ve alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmeyi amaçlayan öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleri geliştirmektir.

VII-Düşünsel ve Duyuşsal Bilgide Algıda Değişmezlik Oranı;E18 Modelinde eğitime ve öğretime dâhil edilen her bilgi kümesi (resim, cümle, animasyon, film… Vb) faktöriyel olarak  % kaç algıda değişmezlik ilkesine dâhil olduğuna dair minimum insani; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları... Vb seviyeleri çeşidi kümesi üzerine yapılmış bilimsel anket, tatbik/uygulayış, deneme … Vb yapıldıktan sonra toplumsal öğretim, öğrenim ve eğitiminde  uygulanmaya geçilmeye hak kazanan bilgi kümesi olur.
Ör.Bu ne renktir? cümlesinin realitesi ve doğru cevabı; insani; fıtrat, zekâ, yetenek, değer yargıları... Vb seviyeleri çeşidi kümesi üzerine yapılmış bilimsel anket, tatbik/uygulayış, denemede beyaz yanıtı alınmış ise; gerçek hedefte bu renk türünü öğretmekse  bu cümle ve kelimeyle muhatap materyalde algıda değişmezlik oranı %99 kabul edilir.

VIII-Düşünsel ve Duyuşsal Algıda Değişmezliğe Uygun Bilgi Üretme Prensibi;E18 prensibi için bilgi üretirken eğitimin her aşamasında faktöriyel olarak bu kural göz önünde bulundurulmalıdır.

IX-Öğretim, Öğrenim ve Eğitim Anahtar, Fıtratlar Kilit Mantığı Yöntemi;Algıda değişmezliğin uygulamadaki yöntem mantığıdır.

Belki de ülkemizde; K12'nin tersine,E18-23 Modeli'e önce üniversitelerden veya sonra-kısmen orta öğretimden başlamak gerekir.Bu konunun, sağlıklı ön denemeye gereksinimi vardır. Bu konu ile ilgili olarak;Okul Deneyimi I - II ve Öğretmenlik Uygulayışı/Tatbiki/Uygulaması derslerinin tatbik/uygulayış okullarından veri toplamaktayız.


Algıda Değişmezlik Sınav Anketlerine Yönelik Veri Toplayış Amacına Uygun Sınav Sistemi Geliştirmek,

1-Örneğin içerikleri sınavda ver konu başlıkların sor öğrencilerden alınan yanıtlardan ortak payda başlık kombinezonu geliştirmek.
2-Sonra sağlam sonuçları ders notuna yansıt.
3-Aynı şeyi içerik için uygula. Başlığı sor yanıtlardan içerikleri iste. Öğrenci yanıtlarındaki ortak payda içerik kombinezon dilini ve açıklamalarını algıda değişmezlik ilkelerine uygun olarak ders notlarına yansıt.

Ders Notlarında Kullanılan Cümlelerin Algıda Değişmezlik Kuralına Uygun Olma Özellikleri
-Amaca hizmete uygun olarak;
-Cümlelerin özgünlüğü,
-Herkes tarafından aynı algıyı/ları uyandıracak düzen ve yazılım dili içinde olması,
-Diğer istendik konularla aynı algıyı/ları bağlantılı ve çağrıştırıcı olmalı
-Tek, iki veya çok simetrili algı uyandıran veya muallakta cümleler gerekirse çok özel hallede bilinçli kullanılmalıdır.


Âdemi (Ortak) Dil ve Alfabe Oluşturuşun Gereği ve Önemi;
(İnsanlık İçin Tek Dil ve Tek Alfabenin Gerekliliği ve Önemi) Demirkuş 2009

-Liyakatsiz, ceddi, gereksiz, zararlı, vahşi, ifrat, tefrit ve doğal kurallarla akıl ve mantığa dayalı şeyleri boğdurtan, kementleyen, yok sayan kültüre sahip fert, toplumlara, kavimlere, devletlere … Vb ne denir.
-Kuralları akıl ve mantığa aykırı olan dil ve lisanlara ne denir?
-Yeryüzünde hangi dil ve lisanlar Mantıki, İnsani ve Akli kurallara dayalı geliştirilmiştir?
-Akli ve mantıki örüntülere dayalı alfabe, dil ve lisan var mı?
-Hece vezni, kulak zevki ve lisanın doğal kurallarına uysun diye kavram, kavramisim, isim, özdeyiş, cümle, düşünce yapılarının anlamları katlediliyorsa ya da mantıksızlaştırılıyorsa bunu yapmaya ne ad verilir ya da bu kural ve şekilcilerin geliştirdiği lisan ve dile ne dili-lisanı ya da mantığı denir?
İpucu;Tüm kavimlerin dili, lisanı ve alfabesi; vahşi, doğal ve cahili olabilir mi?
-Genellikle bilinçli hür irade ve tercihleriyle; mantığını/kendini kimin/kimlerin mantıksızlıklarına at edenler (etmişlerse) ona/onlara mat olmayı hak ederler.Demirkuş 2009
-Rahmani hal ve hakikatten uzaklaşanın akıbeti; şeytani, cahili/hayvani, insan(hüsranı) doğal ve doğl hal ve hakikate muhatap olmaktır veya düşmektir.Demirkuş 2009
-Allah (C.C), Aklı, insani mantığı veya peygamber ahlakını terk edenlerinin hemen her şeyi başka yerlerinin ve nefsinin ürünüdür. Demirkuş 2009
İpucu;
Yaratıkların ürettiklerine ve yaşama stillerine dayalı olarak, bakarak, tanıyarak; onların hangi tercihlerin tevhidine, hangi mantık-akıl işletim sistemiyle yüklü kişilikler olduğu ile ilişkilendirmeye çalışın. Kişilikleri tanıma farkındalığını anlamaya çalışın. Ya da bu özelliklere sahip insanları yetiştiren eğitim sistemleriyle ilişkilendirin.
-Herhangi bir koşulda veya konuda;akıl, mantık ve dil-örf-adet… Vb doğal kuralları tercih söz konusu olunca hangisini/lerini hangi koşullarda tercih etmek gerekir?
-Akli, zeki, vicdani, ruhi, nefsi, özgün (ego), mantıki ve doğal kuralcı öncelikli ya da istişareli düşünmek arasında ne fark vardır? Hangi koşullarda hangisi öncelik taşır?
İpucu;dil ve lisandaki doğal kuralların bilimsel mantıkla yeniden düzenlenmesi ya da gözden geçirilmesi (revize edilmesi)gerektiğinden emin olun.
-Her alanda aşırı ve mantıksız vahşi(doğal) kuralcı olmanın cehaletinin ve vahşetin; zihinsel, toplumsal ve kültürel tufanların kaosuna neden olabileceğinden emin olun.
Ör,Türkiye Bilimsel Araştırma kurumu!? Türkiye Bilimsel Araştır Kurumu!!
-Öğrenci Seçme Yerleştirme Merkezi!? Öğrenci Seç Yerleştir Merkezi!!
-Yeryüzündeki dillerin, lisanların, alfabelerin hemen hepsinin doğal olduğunun delili bu olabilir mi?
-Allah (C.C) ıslah ettiği peygamberler, alimler, fertler ve kavimler hariç (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil); Yeryüzü kavimlerin yari doğal ya da doğal oluşunda Yeryüzü dillerindeki, lisanlarındaki, alfabelerindeki ve sosyal döngülerindeki kuralların;peygamber ahlakına, akıl ve mantığa aykırılığına etkisi ne kadar olabilir? Dünyadaki tabu, vahşi, doğal , zarar verici değer yargıları ve inançlarla ilişkisel düşünerek farkındalığını kavrayınız. Dünyadaki tabu, vahşi, doğal , zarar verici değer yargıları ve inançlarla ilişkisel düşünerek farkındalığı nı kavrayınız.
-Aşılamak istediğini (düşünceni) kafiyeli melodiye giydir istediğine bindir. Önermesindeki mantıktan hareketle tecvitli, müziksi anlatım ve sanatsal yöntemler-sunumlar eğitimde kullanılabilir mi?
İnsani İletişim İçin Önerilen Doğal ve Yapay alfabelerin Yapı Taşları;
1-Liyakatli Kültürel Lisan ve Dilin Yapı Taşları: Kavim alfabe harfleri, noktalama işaretleri, isimler, adlar, kavramlar, kavramisimler ve diğer kültürel dil araçlarından oluşmuştur. Sosyal bilimlerdeki kavim alfabelerinin ortak paydası ve kavimlerin vahşi/doğal kelam sıfatı alfabeleri ve kültürleridir.
2-Liyakatli Canlı Dilin Yapı Taşları: çekirdek asidi alt birimleri (baz, çekirdek asidi şekerleri, fosfat grubu), protein alt birimleri (amino asitler), bazı şekerler ve özel moleküller... Vb den oluşmuştur.
3-Liyakatli Kimyasal Dilin Yapı Taşları: doğadaki ve periyodik cetveldeki elementler, atomlar ve atom altı parçacıklara ait birimlerden oluşmuştur.
4-Kuantum, Simetri, Sicim-Halka, Evrim… Vb Tüm Kuramların ya da Her Şeyin Kuramının Oluşturan Atom Altı Parçacıkların Kozmik Alfabe Yapıtaşları: Fiziksel alfabe, kuark çorbasındaki özgün plazma boncukları, en küçük özgün atom altı parçacıkları, özgün kuantum ve bazı özel –özgün enerji halleri çeşitlerinin her biri fiziksel ve doğal kozmik alfabenin harfleridir.
5-Liyakatli Matematiksel Dilin Yapı Taşları: matematik uygulayışlarda kullanılan; matematik rakamlar, semboller ve işaretlerdir.
-Matematiksel Alfabe; bugünkü matematiksel, rakamlar, semboller matematikte kullanılan noktalama ve diğer işaretler… Vb den oluşur. Bu günkü matematikte; bir ve klonları/katları (2,3,4,5,6,7,8,9,… Vb) olan rakamlar arasındaki dört işlem ve ötesi kuralları temel olarak dikkate alınmaktadır. Örneğin, birin tüm klonlarına ait sayılar (1,2,3,4,5,6,7,8,9,… Vb); a.b, a/b. b/a, a/b, a+b, a-b, b-a… Vb kurallara ve dört işlem kurallarına genellikle aynı tepkiyi gösterirken, bu kuralların içine sıfır ve sonsuz rakamları (yani a ve/veya b yerine sıfır ya da sonsuz yazıldığını zaman) girdiği zaman her şey alt üst oluyor ya da kural çalışmıyor ve anlamsızlıklar ve/veya istenmedik sonuçlar ortaya çıkıyor.
-Belki de sıfır sayısı, sabite sayısı, sonsuz sayısı, geçişken sayı, değişken sayı, özgün/lük sayısı, denge sayısı, simetrik sayısı, asimetrik sayısı, yarım sayısı, ve ilk Mekansal Küme Sınırını İfade Eden İlk Sıfır ( İlk küme/küme sınırı-mekân -sıfır/Ola ki ilk uzay)=00, gerçek, gerçek eşitlik, yaklaşık eşitlik/yaklaşık benzerlik, kavram yanılgısı, sabite, kanun/yasa, nokta/ilk nokta, doğru, doğayı genişleten/iten/şişiren enerji (karanlık enerji; kâinatın % 68 nü oluşturur), kütle çekimi ( Karanlık madde; Allah, gökleri gördüğünüz herhangi bir direk olmadan yükselten, sonra Arş’a kurulan, güneşi ve ayı buyruğu altına alandır. (Rad/2) kâinatın % 27 sini oluşturur ve kütle çekiminden sorumlu madde olarak bilinir. Bizim algıladığımız kâinatın sadece %4'üdür.), hız, ilim, bilim, varlık, zaman, yaratık, mekân , küme, küme elemanı, matematik(Evrensel,doğal, düşünsel, hesabi... Vb matematikler), Doğal, Yapay, Sanal ve Öklid Geometrileri, ilksiz, sonsuz, ebediyet… Vb kavramların yeniden tanımlanıp matematiğe doğru konumlandırılarak yerleştirilmesi gerekir.
-Belki de; zihinlerdeki nicel-nitel matematik ile doğadaki nesnel matematiğin konumları ve ifade edilişleri doğal ve evrensel matematik alfabesiyle ya da yapı taşlarıyla bilimdeki yerini henüz almamış gözüküyor. Ola ki bu durum; var olan yapay matematik alfabesinin; sadece yapay, eksik, tanımsız ve bazı matematiksel doğal kavramların tanımlarının eksik oluşu ya da bazı doğal rakam ve tanımların matematikte yer almayışından kaynaklanıyor olabilir. -Düşünsel, zihinsel, sanal, nesnel, muhakemesel, eylemsel… Vb "Doğal ve Evrensel Matematik" tabanlı düşünceler ya da tüm matematik çeşitleri (nesnel, doğal, yapay, yarı doğal, nitel, nicel, eylemsel, ilişkisel...Vb "Doğal ve Evrensel Matematik" alt çeşitleri) arasındaki iletişim fermuar dişlerini ilişkisel kapatmak için en büyük eksik ola ki matematiksel doğal alfabenin ya da yapı taşlarını oluşturan rakam ve matematiksel kavramların yeterince keşif edilip ve/veya doğru konumlandırılmayışından ve/veya kavram yanılgılarından kaynaklanmaktadır (ileri gelmektedir). Ör. sıfır ve sonsuz sayılarına ilaveten küme kavramı sınır ve ilişkileri; eksik ve/veya tanımsız oluşları nedeniyle kavram yanılgısına neden olmaktadırlar. Bu gün hala yeterince doğal ve net olarak tanımlanıp nesnelleştirilemedikleri diğer normal sayıların dört işlem kurallarına tam uymamaktadırlar.
-Sıfır sayısı, sonsuz sayısı, geçişken, değişken, özgün, denge sayısı, simetrik sayısı, asimetrik sayısı, yarım sayısı ve ilk küme/küme sınırı-mekân -sıfır örtüşümü, gerçek eşitlik, yaklaşık eşitlik/benzerlik, nokta, doğayı genişleyen/şişiren çekim (karanlık enerji; kâinatın % 68 nü oluşturur), özel-genel kütle çekimleri (Karanlık madde; Allah, gökleri gördüğünüz herhangi bir direk olmadan yükselten, sonra Arş’a kurulan, güneşi ve ayı buyruğu altına alandır. (Rad/2) kâinatın % 27 sini oluşturur ve bizim görsel algıladığımız nesnel evren ise kâinatın sadece % 5 ini oluşturur) Çekim=10, zaman =01, Yaratık= 11, mekansal küme sınırını ifade eden sıfır ( küme/küme sınırı-mekân -sıfır)=00, hız, ilim, bilim, ebediyet... Vb kavramlarının matematikte liyakatli konumlandırılışıyla: matematiğin insani hayat döngülerindeki; nesnel, sanal, zihinsel ve düşünsel doğa ile liyakatli kenetlenişi ya da bütünleşik uygulanışıyla tüm bilim dallarını bünyesinde tevhit eden ve/veya ilişkilendiren miğfer bilim olarak yer alacaktır.
-Belki de bahsedilen kavramların doğru ve liyakatli tanımlarının ve/veya konumlarının eksikliklerinden dolayı matematik bilimi; bilim içinde ve zihinlerde hala nicel odaklı oluştan kendini kurtaramamış ve hak ettiği ya da olması gereken konuma oturmamıştır.

6-İşitsel ve Müziksel Alfabe: tüm nesnel, sanal ve düşünsel; doğal, yapay ve/veya yarı doğal seslerin özgün alt birimlerinin yapı taşlarından oluşturan doğal, yapay ve yarı doğal nota seslerinin özgün yapı taşları ya da özgün ses birimi çeşitlerinin tümünü oluşturan alfabedir. Bu günkü yapay müzik notları; yapay, doğal ve/veya yarı doğal tüm sesleri kurgulayışta yetersizdir ve kısıtlı gereksinimleri karşılar niteliktedir. Örneğin sanal ortamda bilgisayardaki işitselleri veren özgün piksellerin ve/veya alt özgün işitsel alt birimlerin asgari çeşitleri sayısı bize “Sanal İşitsel” alfabe harflerinin sayısını ifade eder. Belki de doğadaki; yapay, doğal ve yarı doğal işitsel alt birimler (alfabesi) bu mantıkla keşfedilmeli ve/veya oluşturulmalıdır
7-Görsel Alfabe: tüm nesnel, sanal, hayalı ve düşünsel; doğal, yapay ve yarı doğal görselleri üretebilen asgari görsel alt birimlerin ve/veya modellerin çeşitlerinin hepsinin yapıtaşlarının özgünlükleri toplamıdır. Örneğin sanal ortamda bilgisayardaki görselleri veren özgün piksellerin ve/veya özgün görsel alt birimlerin asgari çeşitleri bize “Sanal Görsel” alfabe harflerinin sayısını ifade eder. Belki de doğadaki; yapay, doğal ve yarı doğal görsel alt birimler (alfabesi) bu mantıkla keşfedilmeli ve/veya oluşturulmalıdır.
İnsanları liyakatli öğretim, öğrenim ve eğitim süresince; insanlaştıran ve peygamberi âlimleştiren alfabeleri, dilleri ve lisanları yeryüzünde geliştirmemiz insani bir farzdır. Çok ilginçtir ki; insanlık, çeşitli canlı ve cansız yaratıkları ıslah ederek evcilleştirmeyi başardı, ancak en önemli toplumsal iletişim aracı olan kavimlerin özgün; alfabe, dil ve lisanlarını; bilimsel, mantıksal ve akli prensiplere dayalı ıslah edici kayda değer örnek akÂdemik ve bilimsel hemen hiçbir çalışma yapamadı. Toplumsal iletişim açısında insanlığın mantık ve akli iletişim basiretlerini bağlamayan, köreltmeyen ya da vahşileştirmeyen tam tersine akışkanlık getiren peygamberi, akli ve mantıki ortak bir dil, lisan ve alfabe geliştirmeyi başaramadık. Uzaya açılmadan önce insanlığın buna acilen gereksinimi vardır. Geçmişte dünyaya hâkimiyetini kuran kavimlerin dil ve lisanları bu gün etkinliğini kayıp etmiştir. Bu günkü hâkim kavimlerinde; alfabeleri, dilleri ve lisanları aynı akıbete gideceklerinden şüphem yoktur. Onun için hiçbir kavimin vahşi-doğal; alfabe, lisan ve diline taraf olmadan, modası geçmeyen insanlığın ortak payda peygamberi, dili, lisanı ve alfabesini; akÂdemik, bilimsel ve uygulamalı çalışmalarla geliştirmeliyiz. Ör, yaban-doğal elmaları, yaban armutları, yaban inekleri, yabani atları, doğal toprağı, doğal çölleri... Vb yaratıkları ıslah edebildik ve evcilleştirdik. Ancak doğal dil, lisan ve alfabelerimizi ıslah edemedik ve evcilleştiremedik yani akli ve mantıki olarak eleştirel düzenlemedik. Bu nedenle Yeryüzü kültür alfabelerinin hepsi Doğal zekâların, deneyimlerin ve denemelerin evrimsel ürünüdür. Akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ıslah edilmesi ve geliştirilmesi gerekir ki insan beyni, zihni ve kalbi insani iletişimde en az kusurlu kemale ersin. Bu amaçla insanların beyin, zihin ve kalp havuzundaki bilgilerin;görsel, işitsel, eylemsel, davranışsal, tatsal, bilişsel… Vb kodları günlük hayatta iletişim de kullanılan alfabe ve lisanın; harf, sembol, kelime, kavram ve kodlarından, daha sade ve daha çok benzerdir. Örneğin,kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin tüm insanların ( bazı engelliler ve bazı istisnalar hariç) zihnindeki bilişsel, eylemsel, görsel, tatsal, kokusal, davranışsal... Vb kodları hemen hemen aynı dır. Ama kültür dillerinde kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin her kavimdeki isimlerin/kavramların ya da kavramisimlerini zihin havuzundaki kavramsal kodlanışı farklı olduğu için iletişimi vahşi, doğal ve zor olmaktadır. O zaman çözüm olarak;"Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusu" Kuralına uygun olarak kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerinin zihinsel bilgi biriminin ifadesine ve konumuna en uygun kavramlarla iletişim, öğretim, öğrenim ve eğitimle ortaya çıkarırsak her kes kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerini daha rahat anlar, günlük hayatta ve iletişimde kullanır. Bunu tüm kavimlerin (insanların) beyinleri, zihinsel havuzları ve batini kalplerindekileri de kodlanmış kültürel isimler, kavramlar/kavramisimler hepsi için düşünüp günlük hayatta hepsini kırmızı elma mantığı ve örneği gibi uygularsak insanlığın akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaklı ortak iletişim alfabesi ortaya çıkmış olur. Tüm kavimlere ait yazımsal ve konuşsal ya da hem konuşsal hem de yazımsal:alfabelerinin, lisanların ve dillerinin; Âdemin dilinde vardıkları ortak payda ve özgün;işitsel, yazımsal, görsel, dokunsal, tatsal, hissel … Vb özellikleri bilgisayar ortamında kökenlerine/köklerine, hecelerine/ ses parçalarına kadar sadeleştirilerek yeniden matematiksel iletişim ve alfabe mantığıyla ya da kozmik (evrensel) ötesi atom altı parçacıkların çeşidinin her birini kozmik alfabe kabul ederek oluşturulan yani kuantum alfabesi sade iletişim mantığıyla veya her yaratığı matematiksel küme elemanı kabul ederek ve her şeyi, tüm bilimleri-tüm kâinat ve yaratıkları bu kozmik matematiksel kümeler denizi içinde yüzen elemanları temsil eden “Kozmobiyomatematik, Evrensel, Uzay canlı matematik... Vb (Simetri, Kuantum, Standart, Sicim-İp-Halka, Paralel Evrenler, Şişme, Evrim...Vb her şeyin kuramlarına uyumlu)” alfabe mantığıyla; ilişkisel, organize, disipline ve kategorize edilerek hayata uygulanabilir. Demirkuş 2010. Çözüm;Tüm sorun kültürel dillerde iletişim amaçlı kullandığımız; hece, ses, vurgu, kavram, isim ve kavramisimleri; şekilsel (analog), kökensel (homolog), özgün, sesteş, anlamdaş, değişken ve geçişken benzerlik tabanlarına göre mantıki kurgularını bilgisayarda düzenleyerek; matematiksel iletişim sembollerindeki gibi en doğru algılanabilir şekil de zihnimizde ki bilgilerle ( bilgi birimleriyle) ve çevremizde ki her şeyle algıda değişmezlik ve algıda özgünlük ilkelerine dayalı ilişkilendirmektir. Kavmin azınlığı ve çoğunluğu olmaz herkesin ve grubun fert bile olsa ya da vahşide olsa alfabesi, dili ve lisanı aslidir hiçbir bahane ile diğerlerine asimile ettirilemez. Tüm kavimlerin ana dil, lisan, alfabe için geliştirilen çözümler akli, mantıki ve bilimsel tevhit edilerek insanlığın tek dil, tek lisan ve tek alfabesine kaynak oluşturacak şekilde;bilimsel, akÂdemik çalışmaların yapılması gerekir. Tüm Kavimlerin Özgün Ana Dilindeki; Alfabe, Dil ve Lisanlarını Islah İçin Çözüm; Peygamber ahlaklı insanları yetiştirmedikçe ve dilimiz/dillerimiz; algıda değişmezlik ilkesine olanaklarımız ölçüsünde değiştirmedikçe ya da yaklaştırmadıkça yani peygamberi özellikler sahip insanları yetiştirip doğru adreslerde görevlendirmedikçe, var olan ve gün geçtikçe genişleyen ve büyüyen yarı doğal kültür, alfabe ve dilleri akli ve mantıki ıslah etmedikçe doğaya uyum, küreselleşme sıkıntısı ve adaletsizliği çeken özgün kavimler olarak kalmaya mahkûmuz. İnsanların zihninde ve bilinç altında yer alan bilgilerin benzerliği ve algıda değişmezlik oranı;iletişimde kullanılan yarı doğal ve yarı doğal kültür dillerindeki kavramsal ifade ediliş havuzundaki çeşitlilik ve özgünlülük kaoslarından daha yüksektir. Doğal insanların ya da Âdem AS öncesi ve/veya sonrası insansıların; (ruhsuz, akılsız, insani ilimsiz, eşyayı liyakatli tanımaz yani doğal-nesnel-düşünsel-zihinsel döngü düzenlerinin cahili ve doğal vicdanlı) yaşam döngülerindeki çevresel koşulların tehlikesi, paylaşım duygularının gelişmesi ya da paylaşım zorunlulukları dilsel iletişim ve dilin evrimleşmesi olumlu yönden güdülenmiş olabilir. Algılanarak kabul gören bilgilerin zihinde kategorize edilerek kodlanışı tüm insanlık zihin havuzunda çok benzerdir. Bilgi birimlerinin, kümesinin, kümelerinin ortak paydası geniş, özgünlükleri ve farklılıkları azdır ya da algıda değişmezlik–algıda benzerlik ilkelerine daha uygundur. Ancak zihindeki bilgi birimlerinin farklı kültür dillerinde farklı kavramlarla kodlanışı, ifade edilişi ya da uygulanışı iletişimde Doğal bir iletişim kaosu/karışıklığı/kargaşayı ya da hercümerci oluşturmaktadır. Örneğin kırmızı elmanın bilgi birimi olarak tüm insanlık zihin havuzundaki kodlanışı çok benzer ancak kavram olarak kodlanışı çok çeşitli ve vahşidir. Bu kargaşanın ıslahı en az çevremizde ıslah ettiğimiz ya da evcilleştirdiğimiz hayvanlar ve bitkiler kadar önemlidir. Kırmızı elma mantık kurgusundan (Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusundan) hareketle zihinsel olarak insanlığın ortak payda ve benzerlik olgusundaki kavramlardan hareketle algıda değişmezlik ilkesi ve zihinsel kavram havuzları arasındaki deşifreyi doğru ve mantıklı yapmak gerekmektedir. Islahat yapılırken; şuan ya da bu güne kadar zihnimiz ve çevremizi bu yarı doğal mantığa uydurarak yaşıyoruz. Bu yarı doğal dil kargaşasını; insanlığın bilgileri zihinsel kodlanış ortak payda mantığı ve algıda değişmezlik kurallarına uygun–uyumlu; akli, mantıki, bilimsel, deneyimsel, uygulamalı ve akÂdemik disiplinlere dayalı olarak öğretim, öğrenim ve eğitimle ıslah etmemiz gerekir. Bu mantık kurgusundan hareketle kavimlerin özgün dillerinde ve insanlık ortak payda dilinin ortaya çıkışında zihinsel kodlanış mantığıyla en çok örtüşen, benzeşen mantık kurgularıyla ve aynı zamanda matematiksel iletişim mantık kurgusuna uygun yeni dil ve alfabeler geliştirilmelidir. Zihnimizdeki kodlanmış bilgilerin ya da bilgi birimlerinin (kavramların değil);görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel ve diğer duyusal/duyuşsal özelliklerine göre; ilişkisel konumlanış, disipline ediliş ve etkileniş mantık kurgusunun deşifre edilişi çok önemli gözükmektedir. Ortak payda bilgileri Âdemin dili katmanını oluşturur bunlar genellikle nesnel yaratıkların görsel, şekilsel ve eylemsel bilgi birimleri katmanıdır. Özgünlükler ve ayrıcalıkların en çok olduğu kavramlar düşünsel (soyut) kavramlar ve ayrıntılı bilgi birimlerine yönelik bilgi birimleri katmanıdır. AkÂdemik seviyede; dildeki her kelime, bağlaç, kavram, deyim atasözü, vecize, sözleri hatta ithal edilmiş yazılı ve sözlü atasözü her şey akÂdemik disiplin ve sistematik mantık çerçevesinde dil, edebiyat, fen… Vb tüm dallarda kulanım üzerine bölümlerinde ulusal ve uluslararası seviyede;halka açık internet ortamı dâhil, akÂdemik çalışmalarla, toplu anket ve tartışmalarla farklı akli, mantıki, basireti açıcı... Vb alternatifleri gerekçeleriyle ortaya konmalıdır. Aslında insanların zihnindeki bilgi birimlerinin çoğu benzer ve çevredeki olay, olgu, süreç… Vb ile aynıdır ya da benzerdir. Duyuşsal (görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal ve hissel duyularımızla) olarak zihnimize girip kayıt olan bilgi birimleri çevredekilerle benzer ve tüm insanlıkta ortak payda benzer zihinsel doku katmanıdır. İnsanlığın ortak, lisan, dil ve alfabenin esas bilgi birimi kaynağı bu dokudur. Düşünsel olarak zihnimizde ürettiğimiz düşünsel bilgilerimizde zihnimize kayıt olur. Ör. unutulmayan bir rüya ya da düşünsel kurgularımızdan unutmadıklarımız. Zihinsel havuzumuzun içinde yer alan; nesnel, düşünsel ve sanal kâinatlar; zihinsel ürettiğimiz ya da duyuşsal edindiğimiz ve bellediğimiz bilgi birimlerinin;geçmiş, gelecek ve güncel deposu ya da hard diski (dinamik veri depo diski) gibidir. Zihindeki doğal kayıtlar hemen tüm insanlarda aynıdır. İletişim kültür alfabelerinin; yazımsal, işaretsel, eylemsel ve konuşsal çeşitliliği ve/veya sadece konuşsallık çeşitliliği, insanlıkta hoş görüyü artırırken ortak payda iletişimini zorlaştırır. Beyin sanki zihinsel bilgi birimleri deposunun hatırlayıcı biyolojik bağlantılar ve biyolojik hatırlama moleküllerin adeta nesnel çekirdeği gibidir. Bilgi hatırlandığı an bazen geçmişte ki mekandan çağrılır ya da o mekanda algısal tecelli (algısal ışınlama) olur ve hatırlanır. Kuranı Kerim ve Allah (C.C) gönderdiği; kitap ve sayfalarında kullanılan (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil); yazılı dil, mantık, ilişki, peygamberi konuşma ve okuma (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil) akışkanlığı dışındaki tüm gelmiş geçmiş; alfabe, lisan ve dillerin insanlığın mantıki ve akli iletişim basiretlerini vahşileştirici ve köreltici etkilerini kanıtlamak zor değildir. Bütün dillerin yazım, konuşulan şekli, ifade… Vb kurallarının anatomisi Doğal dır. uluslararası seviyede kabul görebilen bilimsel insani mantıksal anatomisi ve kuralları çerçevelerde mukayese edilerek ıslah edilip değiştirilişe gereksinimi vardır. Bu mantık Kuran-ı Kerimi CC Kitabındaki mantık kurallarından esinlenerek ortaya konulmuştur. Yani kurandaki ayetler ve hadisler baz alınarak doğadaki yapay ve doğal doğal alfabelerdeki kuralların ıslah edilişine gereksinim olduğu otoya çıkmıştır. İnsanları yeryüzünde; vahşi, doğal, hayvani, insani, iblisi, peygamberi, şeytani çok çalıştırmanın hak edişleri arasındaki farkları ve farkındalıkları anlamaya çalışın.Fazla çalışmakla hak edişin sınırlarını düşünün. Hak edişle her şeyin elde edilemeyeceğinden emin olun. Cahilce ve Şeytanice Hak edişine tapınma gayretini düşünün. “Azmin elinde hiç bir şey kurtulmaz” cümlesinin cehaleti ve gizli, şirkini; fert, toplum, devlet… Vb bazında; Rahmani, Cahili/Hayvani ve Şeytani Çok çalışmaların arasındaki farkındalığı; geçmişten geleceğe ilişkisel leştir ve günümüze güncelleyip örneklendirişi deneyin. Hakkına tapınma, yaptıklarına tapınma ve Hak (C.C)'NE tapınmalar arasındaki düşünce kaosu, kavram yanılgısı, düşünce yanılgısıyla kafa bulandırmayı ortaya atanların ve hayata uygulayanların bedbahtlığının farkındalığını alamaya çalışın. Peygamber ahlaklı;kardeşlik, öğretim, öğrenim ve eğitimle ilişkilendirin. Hayatın yaşam terazisi üzerinde iradi tercihlerimizin hasılatı yolcusuyuz. Demirkuş 2010
İpucu;
Canlıları genel yönetici yapı taşı alfabesi DNA ve canlıları genel kısmi yönetici yapı taşı alfabesi RNA'nın yapıtaşlarından zincirleri üretirseniz bunlardan çoğunun karşılığı gerçek hayat bulamayacaktır ya da gerçek hayattaki karşılıkları ölüdür veya yoktur.
-Periyodik cetveldeki elementlerin sembollerinden ve rakamlardan rastgele bileşikler yazın bunlardan çoğunun gerçek hayatta karşılığı bulunamayacaktır ya da gerçek hayattaki karşılıkları ölüdür veya yoktur.
-ABCDEFGĞ………XYZ… Vb Vahşi alfabede rastgele kelimeler ve cümleler üretirseniz bunlardan çoğunun gerçek hayatta karşılığı bulunamayacaktır ya da gerçek hayattaki karşılıkları ölüdür veya yoktur.
-Matematikte;0123456789.. Vb rastgele kombinezonlar yazın bunlardan çoğunun karşılığı bizde bir anlam taşır ya da gerçek hayatta karşılıkları diridir veya vardır.
-Matematiksel yazı dilinin daha evrensel ve iletişimi kolaylaştırdığına dikkat ediniz. Bu yazı dilinin lisana dirilişini düşünün. Bu mantıkla evrensel yapay alfabe ile evrensel lisanı hayata diriltme ve tatbik/uygulayış düşüncesini iç dünyanızda harekete geçirmeye çalışın. Belki de yeryüzünde devlet sınırları erimeye başlamadıkça, insanlık mantıki, tarafsız ve liyakatli ortak;dil, lisan, alfabeye adım atmadıkça insanlık kemale ermeye adım atmamış sayılmalıdır. Demirkuş 2010
-Matematik yazı dilini, toplumsal bazda ortak payda dil ve lisanda iletişim dili olarak kullanmayı hayata uygulamayı düşünün. Örneğin kırmızı elmanın ;matematiksel rakamdizini (barkot) ismi olsun veya koyalım.
-Bilinen tüm dillerdeki kırmızı elmanın isimleri bu rakamdizini (barkot) ismin havuzuna(isim torbasına) ilave edelim. rastgele DNA ve RNA
-Canlılar ve mahsulleri için özgün genetik rakamdizini (barkot)(Özgün DNA Barkodu).
-Cansız yaratıklar için nano, molekül ve atom seviyesinde atomların dizilim özgünlüklerinin barkot(rakamdizin-sayısaldizin) isim olarak karşılıkları,
-Taşınmaz doğal yaratıklar için yerküresi ve uzay konumu Doğal GPRS Barkodu, eşyalar için özgünlüklerinin tanım barkodu mantığı gelecekte daha kalıcı, sağlıklı ve mantıklı evrensel iletişim vaat etmektedir.
-Tüm yaratıkların ve eylemlerin matematiksel rakamdizini (barkot) isim kodlarını 21 YY'DA böyle kodlayıp uyguladığımızı düşünün.
-Konuşulan lisanda da en israfsız sembollerden oluşmuş alfabeyi; matematiksel rakamdizini (barkot) dili ara yüz olarak kullanarak insanlıkta ortak dil birliğine gidilebileceğinden emin olabilirsiniz.

-Evrensel alfabeyle bu kombinezonları üretip,Örneğin,öyle alfabe sembolleri yazalım ki;okunuşları ve ağızda çıkan sesleri temsil eden sembol arasında mantıki bir ilişki bulunsun. Neden bu aşamaya geçmeden geçici olarak matematiksel dil ve lisana benzer dil ve lisan üretmemiz gerektiği konusunda bir yargıya varmaya çalışın ve bundan emin olun.0,1, 2, 3

OKUMA PARÇASI
İnsanların eğitiminde bilimi ve bilimselliği insanların yararlı özgün yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına uyumlu hafızasına konumlandırmakla, eğitim adı altında insanların yararlı yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını bilim farzlarıyla budamak arasında ne fark vardır?
İpucu; ortaçağda eski din ehli bilim bilginleri (bilim insanları?!) laikle dinden men etmiş daha sonrada bilim bilginleri (bilim insanları?!) ortaçağ zihniyetini laikle haklı olarak egale etmiştir.
Bilim ve bilimselliği Müslüman'ların; yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb pozitif değer yargılarına uyumlu ve ilişkisel hafızalarına konumlandırarak uygulanan bir öğretim, öğrenim ve eğitim sistemi düşünün.
Deneyimsel Çıkarsayış ve Çözüm Önerileri;dünyadaki tüm alfabe dilleri vahşi-doğal-rastgele-maksatlı… Vb hercai ürünü ve sonucudur. Demirkuş 2009
-Allah (C.C) gönderdiği suhuf ve kitap dilleri hariç;Dünyada hiçbir dil ve lisan tamamen insanın mantık, akıl örgüsü üzerine yaratılmamıştır. Bu doğal alfabe, lisan ve dil oluşumuna sonradan mantıki kurgular bu vahşete giydirilerek ilave edilmiştir ya da insani mantığa dayalı disipline edilmeye çalışılmıştır. Tüm dillerin ortak payda insani ve mantıki ıslahata ihtiyacı vardır. Her asır bilimselliği ve bilim dilinin ortak paydasını doğal hükümranlığının ürünü devletlerin dillerine emanet etmek; israf, haram, cehalet hatta insanlığa ihanettir. İnsanlığın cahil kalmasının ve toplumsal iletişimdeki yanılgıların baş kaynaklarında biriside tüm toplumsal dil ve lisanların doğal oluşundan kaynaklanmaktadır. Bilimin özgürlüğünü Doğal dillerin hükmüne emanet israf ve haramdır. 19. ve 20. yüzyılın canilerini yetiştiren deccalı kavimlerin birlik ve beraberliğin enkaz ve kaos zihniyeti 21. yüzyılın ve geleceğin mimarları olmamalılar ve olamazlar. Olsa olsa 21. YY'LIN içinde özel ve ders verici bir zihinsel kabre girmeyi hak eden şer, şirret, kanlı deccale malzeme cani cahil kavimleri olmalılar.
Sizi kavimlere ayırdık ki tanışasınız diye Ayet vardır.
Matematiksel rakamlar ve iletişim lisan insanın güdük bir mantık ürürünü sayısal alfabedir. Bu mantıktan ve düşünsel kurallardan hareketle; eğitim sistemlerinde mantıksal-düşünsel-zihinsel çimlendirerek algıda değişmezlik kuralına en uygun hareketle önce bilimsel iletişimde geçici olarak matematiksel barkot dilini kullanmalıdır. Demirkuş 2009
Örneğin ülkelerin isimleri yerine Doğal GPRS koordinatları, nesnelerin, canlıların, şekilsel parçalarındaki nicel, nesnel, yarı nesnel özgünlüklerinin matematiksel barkot dilinin kullanılması.
Soyut kavramların özgün tanımlarının ortak payda nitel-nice-yarı nicel... Vb özgünlüklerinden geçici olarak matematiksel barkot isimleri türetilmelidir.
Sonra her dildeki çoğu şeyin yazılı karşılığında mutlaka uluslararası barkot isim karşılığı bir sembol ilave edilmelidir. Bu barkot sembolüne tıklananınca internette o kavramın tüm dillerdeki karşılığı harf sırasına göre verilmelidir.
Bu iletişim mantığının emeklemesinin mayalanması sonrası evrensel alfabe ve lisanın uygulamasına geçilmelidir. Bu eylemler mutlaka insanlığın uzaya açılmadan önce gerçekleşmesi farz olarak gözükmektedir. Demirkuş 2009
Yazılı ve sözlü her kavram, kavramisim, isim, deyim, özdeyiş, vecize, düşünceyi ifade eden her şeye eleştirel gözle bakılmalı ve en mantıklı-liyakatli alternatifi geliştirilmelidir. Ör.elmadan daha mantıklı alternatif isim ve kavramlar üretin.
Çok özel haller hariç, her kavram, kavramisim, isim, deyim, özdeyiş, vecize, düşünce üretirken veya düzenlerken;düşünsel ve eleştirel tercihte, doğal dillerin doğal kurallarına ve hece vezninin akıcı ses-kafiye uyumunun keyfine, zevkine ve cüşuna, akli,mantıki ve ahlaki anlamlar feda veya yem edilmemelidir.
Kavramların listesini kavram kümesi araçları şeklinde hazırlamak son derece önemlidir.
Öyle bir yazılı-sözlü alfabe ve lisan ilişkisi hazırlayalım ki her harfi ve harfleri bir araya geldiğinde, matematikteki rakamlar gibi mutlaka bir veya birkaç mantıklı anlam taşıyacak şekilde dizayn edilmelidir. İnsanların yaşadığı çevrede ya da çevre havuzunda algıladığı her şey duyulardan süzülerek ya da düşünsel olarak üretilerek zihinsel havuza bu bilgi birimleri kayıt edilirken (zihinsel bedene bu bilgiler kayıt edilirken) oluşan havuz yani çevresel havuzla ve zihinsel bilgi birimleri havuzları çok benzerdir. Bu nedenle doğal olarak insanların bilinçaltlarının bir birine çok benzediği için; bu benzer bilgi deposunun zihinsel ve düşünsel dokuları evrensel alfabe ve dil olarak dışa doğru deşifre edilirse insanlığın ortak payda iletişimi algıda değişmezliğe yaklaşmış olacaktır. Var olan sistemdeki hemen hemen tüm (Kuran Dili ve Okunuş Stili/Tecvidi Hariç) kültür, alfabe ve lisanların hepsi yarı doğal oluşu ve algıda değişmezlik ilkesine/lerinede aykırı ya da uzak olması iletişim için çok büyük engeldir. Bu mantıktan hareketle çevremizden ya da çevre ve iç havuzumuzdan ürettiğimiz bilgi birimleri anadil ya da kültür dili, kavramlarıyla kodlanış katmanın farklılığı dilde iletişime engel olmaktadır. Zihinsel havuzda bilgi birimlerinin iletişim amaçlı kültürel dile ait kavramsal olarak kodlandığı iletişim dokusu kavimler arasında çeşitlilik gösterdiği için kavimler arası iletişime engeldir. Bu durum kısmen matematik iletişim sembolleriyle aşılmıştır.

Âdemi (Ortak) Matematiksel Alfabe Oluşturuşun Kuramsal Uygulayışı;
-Tüm alfabelerin her birine ait birer torba hazırlayın.
-Her torbaya  her alfabeye ait yüzer harf-rakam, sembol... Vb koyun.
-Her torbada rastgele eşit sayıda harf-rakam, sembol... Vb çekin ve çıkış sırasına göre dizin ve yazın.
-Deneme sayısını artırarak her alfabenin  harf-rakam, sembol... Vb gerçek hayatta karşılıkları en yüksek olan alfabeleri sırasıyla ortaya koyun.
-Sonuçta matematiğin birinci sırada olduğunu göreceksiniz.

Akait: Paylaşıldığı zaman haz duygularının artmasına, çoğalmasına neden olan kaide ve kurallar topluluğudur. Örneğin teknoloji, din, beşeri siyaset, tarikat, dernek, örgüt, millet ve vatan akaidi gibi … Hâlbuki; İnsan-Doğa, Doğa ötesi, Peygamberi (Rahmani/İnsancıl) Ahlak, Din, Bilim akaidi; Birçok akaidin paydasını oluşturur. Belki de mutlak evrensel akaitlerden en önemlisidir. Belki de mutlak evrensel akaitlerden en önemlisidir. İnsan kendini ve nefsini doğru  tanımaya yönelik akaitler geliştirdikçe daha yararlı bir yaratık olacağı kesindir. Gerçekten fen bilgisi ; insanların ahlakını güzelleştirmiş olsaydı teknolojik ülkelerin diğerlerine göre ahlaki yönden çok büyük yol kat etmesi gerekirdi. Ör, Hitler Almanyası. Bilim ve teknoloji geliştiren bilim insanlarının çoğu peygamber ahlakı cahilidirler.  Gerçekten bilimi sürükleyen insanların sayıları;  çok az olan beyinlerdir. Doğal yaşantının (Doğal kabilelerdeki evrensel ahlak ölçüleri)

Özel Not:Her hangi bir öğretim üyesine veya öğretmene öyle bir ortam hazırlayalım ki sadece butonlara basarak;her seviyede öğrencinin bulunduğu bir sınıfta azami verim verebilsin ve alabilsin.

Bir dersi öyle hazırlayalım ki öğrencilerin motivasyon ve düşünsel çimlenmesi bir noktadan her noktaya her noktadan herhangi bir noktaya etkileyici bir akışla cezp edici olsun.


Kavramlar, İsimler, Kavram-isimler, Deyimler, Cümlecikler, Bağlaçlar ve Noktalama İşaretlerinin İletişim ve Arzusunu İfade Arasındaki İlişkinin Önemi/Bilgilerimizi İletişim ve Zihnimize-Beynimize Kayıt Amaçlı Kullanım Araçları
-İletişim ve Eğitim Amaçlı; düşüncelerimizi, duygularımızı, istemlerimizi… Vb tüm bilgilerimizi ifade için; kavram, isim, kavramisim, görüntü, resim, ses, eylem, ses-eylem  işaret, davranışlarımızı… Vb kullanırız. 
-Ancak yazılı ve konuş (lisan) pratiği iletişiminde hemen tüm bilgilerimizi ifade için;kavram, isim, kavramisim, deyim ve cümleciklerin örgüsünü kullanmak zorundayız.
-Bilgilerimizi ifade için kullandığımız ilave iletişim argümanları yani görüntü, resim, işaret, davranışlar, yaratık, zaman, olay, eylem, süreç, olguları da ifade etmek için yine mutlaka; kavram, isim, kavramisim, deyim ve cümlecikleri örgünsündeki karşılıklarının olması gerekir ki  pratik iletişimde kullanalım.
-Kavramlar, isimler ve kavramisimleri zihninde silinmiş olan insanlar kendisini nasıl ifade edebilirler.
-Kavramsız insanın zihinsel, beyinsel ve tatbik/uygulayış boyutları arasındaki iletişim kopar veya zorlaşır.
-Hayvanlar, çocuklar, dilsizler, sağırlar ve kör insanların kavramsız oluşlarının iletişimsizlikteki sıkıntılı yaşantısını düşünün.


Kavram
; Doğadaki olayları, süreçleri, olguları ve yaratıkları gözlemleyerek bunlar arasındaki benzerlik, ayrıcalık, geçişken özellikleri; tecrübe ve deneyler yaparak bu özelliklere dayalı genellemeler yaparız. Konuşma dilimizde ve lisanımızda kullanmak üzere beynimiz ve zihnimiz de alfabe harfleriyle, sembollerle, resimlerle, şekillerle... ve/veya sesle kodladığımız bu genellemelere biz kavram deriz. Örneğin, kütle-hacim maddenin özelliklerini ifade eden kavramlardır. Genellemelerimize verdiğimiz adlara bilimde kavram deriz.
-Kavramları gerçek dünyada ya da düşünsel âlemdeki hallerine ve eylemlerine göre şöyle disipline edebilir ya da sınıflandırabiliriz; nesnel, düşünsel ve yarı nesnel kökenli kavramlar ya da eylemsel/dinamik, yarı eylemsel/yarı dinamik ve durağan olarak gruplandırabiliriz. Örneğin, akıl dinamik düşünsel bir kavramdır. Elma durağan nesnel bir kavramdır. İnsan yarı nesnel ya da yarı düşünsel bir yaratıktır. Bilgisayar yarı nesnel ya da yarı sanal bir yapay yaratıktır. Demirkuş 2010
-Kavramlar beynimize ve zihnimize kodlanmış, yazımsal, sözel, davranışsal… Vb iletişim araçlarımızdır. Kavramlarımız olmazsa bilgileri etkili bir biçimde anlayamayız ve kullanamayız (dilsizler gibi oluruz).
-Yaratıkların,süreçlerin, olgu ve olayların;benzerlik ayrıcalık ve geçiş karakterlerine göre çeşitli şekillerde sınıflandırılarak genellemelere vardıktan sonra bir veya birden fazla isim altında toplanır ki biz buna kavram deriz. Örneğin, enerji, ışık.
-Bir kavramın özgün özelliklerinin sınırı ne kadar iyi çizilmişse o kadar iyi anlaşılır. Örneğin; Sevgi, hoşlanmak, beğenmek, ilgi duymak… Vb kavramların özgün parmak izi tanım ve sınırlarını bilmesek hayatımızda çok büyük düşünsel, eylemsel yanılgı ve yanılgılara düşeriz.
-Bir kavramı en mükemmel temsil eden model, şekil ve yöntem seçilmelidir.
-Kavram gruplarında yer alan kavramlar en güzel şekilde temsil edilmelidir.
-Bir armudu veya elmayı şekille göstermek ayrıdır.
-Cisim olarak göstermek ayrıdır.
-Bazı kavramlar sübjektiftir.
-Birkaç kriterle yaşatarak öğretebiliriz.
Kavram: doğa ve ötesindeki; olgu, olay yaratık ve herhangi bir şeyi anlam bütünlüğü açısından temsil eden kodlanışın ifade şeklidir. Ör. Sıcaklık,
-Bazı kavramların isim yüzleri vardır bunlara kavramisim denir. Ör,çiçek (hem isim hem kavram)
-Bazı isimlerin kavram yüzleri yoktur (kavram olamazlar).Ör. Ahmet

-Tüm olanaklarımızı verimli kullanarak, her konuya özgü en doğru öğretim yöntemlerinin, kavramların, kavramisimlerin, isimlerin hayata güncelle kombinezonunu/larını (dizaynlarını, düzenlenmesini) kurmayı-uygulamayı düşünsel alışık tepki (refleks)-tepki haline getirmeyi öğrencilerimize kavratmak ve alışkanlığını geliştirmektir.
-Bu düşünsel alışık tepki (refleks)-tepki mantık sistemi ve muhakeme gücünü kazandırmak için, öncelikle;bilgilerin zihnimize kabulleniş, depolanış ve kullanım çeşitlerini bilmek önemlidir. 
-Bu konuda var olan temel yöntemlerle ilgili bilgileri doğru edinmek ve öğrenmek gerekir.
-Bilgileri edinmek ve hayatla ilişkilendirmek için, yeterince eşik bilgilere sahip olmanın yanında;sanal ve gerçek dünyasında asrın dogmalarını güvenle aşarak hür ortamda düşünüp düşüncelerini açıklaması daha elzemdir. 
-Zihnimizdeki Sembolik, kavramsal kodlamalarımız olmazsa ne olur? İpucu;Kavramlar. zihnimizdeki bilgi birimleri ve bilgi kümelerinin kodsal ifadelerin dilsel iletişim araçlarıdırlar.
-Zihnimizdeki kavramların, isimlerin ve kavramisimlerin silindiğini düşünün.
-Yontma Taş devri insanı, dilsiz bir insan veya hayvanların seviyesinde bildiklerini ifade etmedeki doğallığını ya da vücut organlarını, vücut dilini, yüz ifadelerini kullanma desteğine gereksinim duyarız.
-Yazılı ve sözlü her kavram, kavramisim, isim, deyim, özdeyiş, vecize, düşünceyi ifade eden her şeye eleştirel gözle bakılmalı ve en mantıklı-liyakatli alternatifi geliştirilmelidir. Ör. Sev-mek yerine daha mantıklı olan sevek!, dur-mak yerine durak!, o-luş-tur-mak yerine oluşturak din-len-mek yerine denlenek! Pekiştireç; nesnel yaratıklar için yeni isimler üretmek üzere adını işaretle arkadaşına tarif et oyununu hatırlayarak en doğru ve kestirmeyi tarif edilen isim arayışını deneyin ya da mantığı kavramaya çalışın.
-Çok özel haller hariç, her kavram, kavramisim, isim, deyim, özdeyiş, vecize, düşünce üretirken veya düzenlerken;düşünsel ve eleştirel tercihte, doğal dillerin doğal kurallarına ve hece vezninin akıcı ses-kafiye uyumunun keyfine, zevkine ve cüşuna, akli,mantıki ve ahlaki anlamlar feda veya yem edilmemelidir.
-Kavramların listesini kavram kümesi araçları şeklinde hazırlamak son derece önemlidir.
-Öyle bir yazılı-sözlü alfabe ve lisan ilişkisi hazırlayalım ki her harfi ve harfleri bir araya geldiğinde, matematikteki rakamlar gibi mutlaka bir veya birkaç mantıklı anlam taşıyacak şekilde dizayn edilmelidir. İnsanların yaşadığı çevrede ya da çevre havuzunda algıladığı her şey duyulardan süzülerek ya da düşünsel olarak üretilerek zihinsel havuza bu bilgi birimleri kayıt edilirken (zihinsel bedene bu bilgiler kayıt edilirken) oluşan havuz yani çevresel havuzla ve zihinsel bilgi birimleri havuzları çok benzerdir. Bu nedenle doğal olarak insanların bilinçaltlarının bir birine çok benzediği için; bu benzer bilgi deposunun zihinsel ve düşünsel dokuları evrensel alfabe ve dil olarak dışa doğru deşifre edilirse insanlığın ortak payda iletişimi algıda değişmezliğe yaklaşmış olacaktır. Var olan sistemdeki hemen hemen tüm (Kuran Dili ve Okunuş Stili/Tecvidi Hariç) kültür, alfabe ve lisanların hepsi yarı doğal oluşu ve algıda değişmezlik ilkesine/lerinede aykırı ya da uzak olması iletişim için çok büyük engeldir. Bu mantıktan hareketle çevremizden ya da çevre ve iç havuzumuzdan ürettiğimiz bilgi birimleri anadil ya da kültür dili, kavramlarıyla kodlanış katmanın farklılığı dilde iletişime engel olmaktadır. Zihinsel havuzda bilgi birimlerinin iletişim amaçlı kültürel dile ait kavramsal olarak kodlandığı iletişim dokusu kavimler arasında çeşitlilik gösterdiği için kavimler arası iletişime engeldir. Bu durum kısmen matematik iletişim sembolleriyle aşılmıştır.
Yerleşim yerlerinin aralarındaki iletişimin insanlık için önemi ne ise; kavramların kavram araçlarıyla doğru konumlandırılarak öğretilmesi ve zihnimizde doğru konumlandırılmaları bundan daha önemlidir. (Demirkuş 2005).  

Kavramların, Kavramisimlerin ve İsimlerin Öğrenişe Olumlu Etkileri;
Kavram Biliminin İşlevleri/Kavram Biliminin Öğretimdeki Önemi ve İstendik Etkileri;
1-Kavramlar bilimin yapı taşlarıdır. Kavramları inceleyen bilim dalına kavram bilimi denir. Kavramları inceleyen bilim dalına kavram bilimi denir. Kısmen İngilizcedeki karşılığı; Semasiology;The science of meanings or sense development (of words); the explanation of the development and changes of the meanings of words). Kelimelerin anlamları, hissini, duyusunu, gelişme ve değişmelerin nedenleriyele açıklanması. Semantics; Anlambilim. Demirkuş 2011
2-Kavramlar basit anlaşılabilir sadelikte olmaları öğrenişi (öğrenmeyi) olumlu etkiler.
3- Kavramlar basit anlaşılabilir sadelikte olmaları öğrenilmesi, öğretilmesi ve kullanılması kolaydır.
4-Kavramlar basit anlaşılabilir sadelikte olmaları nedeniyle;genellikle öğrenciler arasındaki fıtrati ve diğer bireysel-grupsal farklılıkların ortak paydasına hitap eder.
5-Kavramlar: koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, tablosu veya döngüleri (çarkları) verildiğinde etkili öğrenimi artırır ve doğru bilgiyi hatırlayışı tetikleyici etki gösterir.
6-Kavramlarla; koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, kavram tablosu ve kavram döngüleri (çarkları) oluşturmak öğrenci merkezli ve öğrencinin aktif olduğu yöntemlerdir.
7-Öğrenciyle öğretmen koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, kavram tablosu ve kavram döngüleri (çarkları) öğretmen öğrenci etkileşimini olumlu teşvik eder.
8-Koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, kavram tablosu ve kavram döngüleri (çarkları) oluşturmak; bilgileri bir sistem bütünlüğü ve bedeni içinde anlamlandırır.
9-Bir kavramın öğrenilmesi öğrenciyi diğer koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, kavram tablosu ve kavram döngüleri (çarkları) kullanışa yöneltecektir.
10-Kavramlar basit anlaşılabilir sadelikte olmaları nedeniyle; koşullu, serbest, ilişkisel kavram kümesi, kavram tablosu ve kavram döngüleri (çarkları) halinde ilişkisel verildiğinde; tümevarım-tümdengelim ya da analiz ve sentezi bir arada düşünmeyi kolaylaştır.

A-Bildiklerimizi lisanımıza devşirmenin yapı taşları(veri tabanları ) olan kavramları, kavramisimleri, isimleri noktalama işaretleri, harfleri, rakamları ve sembolleri hayatımızda doğru ve liyakatli kullanmayı alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getiren öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleri geliştirmek ne demektir? Havers Kanalı-Sistemi Size Neyi Çağrıştırır? Uzun Kemik Kanalı Kan-Damar Kanalı/Sistemi Size Neyi Çağrıştırır? (Havers Kanalı/sistemi=Uzun Kemik Kanalı Kan-Damar Kanalı/Sistemi)
B-Kavramları, isimleri ve kavramisimleri; zihinsel fıtrat(yapı) özgünlüklerine(çeşitlerine) ve zihinde ilişkisel Kavram Kümesi -kavram örgütleme yapılarına uyumlu doğal ve yapay kavram kümeleri şeklinde örgütleyip liyakatli ve doğru öğreterek hayata uygulatmak ne demektir?
C-Doğal insanların, ilkel insanların, gelişmiş insanların ve evrensel insanların zihin havuzundaki zihinsel kavram örgütlenmesi- İlişkisel Kavram Kümesi ilişkisinin ayrıcalık ve özgünlüklerin farkındalığını anlamaya çalışın. Hangisinde vahşi, hangisinde cahil, hangisinde akli, hangisinde evrensel zihinsel kavram örgütü-ağı ve yapısı vardır?
İpucu;Çözüm:Eğitimle fıtratı değişmeyse müsait insanlarda evrensel dürüst olmayı, namuslu olmayı, vicdanlı, bilgili olmayı… Vb. insancıl ahlaki argümanlarını (kanıtlarını) refleks haline getirmek, inandırmak ve iman ettirmekle,

Kavramı doğru bilmek, doğru algılamak ama uygulamasını yanlış yapmak ne demektir? Kavramları hayata doğru uygulayış ne demektir? Kavramları hayata yanlış uygulamanın zararları nelerdir? Örneğin vatanı, toprağı sevmek, hoşlanmak, önemine inanmakla, vatanına sadık olmayı ilişkilendirin. Örneğin bir köpeği yatak odasına kadar sevgi, saygı, ilgi, göstermekle bir insana aynı şeyi yapmanın farkındalığını kavrayın. -Evini, arabasını,… Vb eşyayı,
-Hayvanları, bitkileri, … Vb canlı gruplarını,
-Milleti, vatanı, toplumu… Vb insani gruplarını,… Vb
1-Sevmek,
2-Hoşlanmak
3-Önemine inanmak
4-Beğenmek, İlgi Duymak, Takdir Etmek, Merhamet etmek arasındaki yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarının özgünlüklerini, farklarını ve farkındalıklarını liyakatli anlamaya, hayata uygulamaya çalışın. Örneğin; Allah, Sevgili habibim (sevgilim) dediği ve şerefine Kâinatı yarattığını söylediği HZ. Muhammed AS’IN (peygamberinin) geçmiş ve gelecekteki her şeyini kabullenip affetmiştir. Bu mantıktan hareketle sevmek kavramının en anlamlı, ulvi ve öğreticiliğini kusursuz ifade eder. Her koşulda hedefteki yaratığın artılarının ve yeşil çizgilerinin hürmetine; değişmez günahlarına,negatiflerine, olumsuzluklarına, istenmedik tiryakiliklerine, eksilerine, kırmızı-turuncu... Vb değer yargısı çizgilerin özgünlüklerine ve aşkınlarına (ifrat ve tefritlerine) saygı çerçevesinde katlanılıyor, affediyor ve/veya hoş görülüyorsa sevgiden bahsedilebilir. Bu mükemmel örneğin mantık kurgusunu sevgi ve eğitimde tüm kavramların farkındalığını ya da kavram yanılgısının felaketini algıda değişmezlikle (herkeste aynı algıyı uyandırışla) ilişkisel anlayışa/anlamaya çalışın. Örneğin, Sadece Menfaate, Cinselliğe, Hoşlanmaya, Ailevi İstem ve İlişkilere, Beğenmeğe, Takdir Edişe, İlgi Duyuşa… Vb. birine dayalı bir evlilikle hepsini içeren “İnanç, Sevgi, Değer Yargısı Denkliği ve Hoşgörüyü Kabullenişe” dayalı evlilik arasındaki farkındalığı düşünerek “kavram yanılgısını” anlayışa ve genelleyişe çalışın. Bu mantığı zihnimizdeki bildiğiniz tüm kavramları neden tam-net bilip ve doğru uygulayışınızla, ilişkilendirin ya da güncelleyin. Evrim, Matbaa, Sevmek ve Hoşlanmak kavramları arasında kavram yanılgısı kadar evrim ve matbaa kavramlarının tanım farkındalığını dinde kavrayışta kavram yanılgısı olmuştur. Matbaa ve evrim dine aykırı değildir. Hatta hiç bir şey dine aykırı değildir. Helale ve dine aykırılığın kavram yanılgısını anlayışa/anlamaya çalışın. Yaşantımız, Kendimiz, Toplum, Mesleğimiz ve Çevremizle Kavramları doğru ve net; bilişin, konumlandırışın önemi ve farkındalığını bilmek önemlidir. Bunu tam tersi bilgisizlik ve eksik kavram bilgisinin yol açacağı kavram yanılgısının düşünce ve eylem yanılgısına neden olabileceğini anlayışa/anlamaya çalışın. Bu bilgiler ışığında kavram öğretiminin önemi ve kavram yanılgısının felaketini derslerde öğrencilerimize öğretmeliyiz. Öğretimde algıda değişmezlik (herkes tarafında aynı anlamı uyandırış kuralı) kuralıda önemlidir. Her kavram herkes aynı anlamı çıkartacak şekilde öğretilmelidir. Ya da farklı anlamları da varsa örneklerle verilmelidir.
-Farkındalıklarını kavradıktan sonra liyakatli eşleştirmeye çalışın
Ör. sevginin liyakati hangi yaratıkta, eşYa da, canlı grubunda/larda hayat bulması veya icabet edilmesi daha liyakatlidir?
Ör. sevginin, hoşlanmanın, beğenmenin, ilgi duymanın ve merhametin liyakati hangi yaratıkta/larda, eşYa da/larda, canlı grubunda/larda hayat bulması veya icabet edilmesi daha liyakatlidir?
-Yukarıdaki mantıktan hareketle toplumsal bazda kullanılan hemen çoğu kavramlar, kavramisimler, isimleri noktalama işaretleri, harfler, rakamlar ve semboller; akli gereksinim ürünü değil de, nefsi doğal gereksinimin evrimsel ürünü olarak vahşice (doğal) kullanılmakta olduğundan emin olun. Çok azı bilinçli ve liyakatli kullanılmaktadır. O zaman tüm kavramları, kavramisimleri, isimleri noktalama işaretleri, harfleri, rakamları ve sembolleri hangi sahalarda daha liyakatli kullanmamız gerektiği konusunda Evrensel Alfabe, dil ve lisanımızın veri tabanını oluşturan kavram, isim ve kavramisimler konusunda yapacak çok önemli işlerimiz var demektir. Çok ilginçtir ki; insanlık, çeşitli canlı ve cansız yaratıkları ıslah ederek evcilleştirmeyi başardı, ancak en önemli toplumsal iletişim aracı olan kavimlerin özgün; alfabe, dil ve lisanlarını; bilimsel, mantıksal ve akli prensiplere dayalı ıslah edici kayda değer örnek akÂdemik ve bilimsel hemen hiçbir çalışma yapamadı. Toplumsal iletişim açısında insanlığın mantık ve akli iletişim basiretlerini bağlamayan, köreltmeyen ya da vahşileştirmeyen tam tersine akışkanlık getiren peygamberi, akli ve mantıki ortak bir dil, lisan ve alfabe geliştirmeyi başaramadık. Uzaya açılmadan önce insanlığın buna acilen gereksinimi vardır. Geçmişte dünyaya hâkimiyetini kuran kavimlerin dil ve lisanları bu gün etkinliğini kayıp etmiştir. Bu günkü hâkim kavimlerinde; alfabeleri, dilleri ve lisanları aynı akıbete gideceklerinden şüphem yoktur. Onun için hiçbir kavimin vahşi-doğal; alfabe, lisan ve diline taraf olmadan, modası geçmeyen insanlığın ortak payda peygamberi, dili, lisanı ve alfabesini; akÂdemik, bilimsel ve uygulamalı çalışmalarla geliştirmeliyiz. Ör, yaban-doğal elmaları, yaban armutları, yaban inekleri, yabani atları, doğal toprağı, doğal çölleri... Vb yaratıkları ıslah edebildik ve evcilleştirdik. Ancak doğal dil, lisan ve alfabelerimizi ıslah edemedik ve evcilleştiremedik yani akli ve mantıki olarak eleştirel düzenlemedik. Bu nedenle Yeryüzü kültür alfabelerinin hepsi Doğal zekâların, deneyimlerin ve denemelerin evrimsel ürünüdür. Akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ıslah edilmesi ve geliştirilmesi gerekir ki insan beyni, zihni ve kalbi insani iletişimde en az kusurlu kemale ersin. Bu amaçla insanların beyin, zihin ve kalp havuzundaki bilgilerin;görsel, işitsel, eylemsel, davranışsal, tatsal, bilişsel… Vb kodları günlük hayatta iletişim de kullanılan alfabe ve lisanın; harf, sembol, kelime, kavram ve kodlarından, daha sade ve daha çok benzerdir. Örneğin,kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin tüm insanların ( bazı engelliler ve bazı istisnalar hariç) zihnindeki bilişsel, eylemsel, görsel, tatsal, kokusal, davranışsal... Vb kodları hemen hemen aynı dır. Ama kültür dillerinde kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin her kavimdeki isimlerin/kavramların ya da kavramisimlerini zihin havuzundaki kavramsal kodlanışı farklı olduğu için iletişimi vahşi, doğal ve zor olmaktadır. O zaman çözüm olarak;"Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusu" Kuralına uygun olarak kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerinin zihinsel bilgi biriminin ifadesine ve konumuna en uygun kavramlarla iletişim, öğretim, öğrenim ve eğitimle ortaya çıkarırsak her kes kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerini daha rahat anlar, günlük hayatta ve iletişimde kullanır. Bunu tüm kavimlerin (insanların) beyinleri, zihni havuzları ve batini kodkalplerindekileri deklanmış kültürel isimler, kavramlar/kavramisimler hepsi için düşünüp günlük hayatta hepsini kırmızı elma mantığı ve örneği gibi uygularsak insanlığın akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaklı ortak iletişim alfabesi ortaya çıkmış olur. Tüm kavimlere ait yazımsal ve konuşsal ya da hem konuşsal hem de yazımsal:alfabelerinin, lisanların ve dillerinin; Âdemin dilinde vardıkları ortak payda ve özgün;işitsel, yazımsal, görsel, dokunsal, tatsal, hissel … Vb özellikleri bilgisayar ortamında kökenlerine/köklerine, hecelerine/ ses parçalarına kadar sadeleştirilerek yeniden matematiksel iletişim ve alfabe mantığıyla ya da kozmik (evrensel) ötesi atom altı parçacıkların çeşidinin her birini kozmik alfabe kabul ederek oluşturulan yani kuantum alfabesi sade iletişim mantığıyla veya her yaratığı matematiksel küme elemanı kabul ederek ve her şeyi, tüm bilimleri-tüm kâinat ve yaratıkları bu kozmik matematiksel kümeler denizi içinde yüzen elemanları temsil eden “Kozmobiyomatematik, Evrensel, Uzay canlı matematik... Vb (Simetri, Kuantum, Standart, Sicim-İp-Halka, Paralel Evrenler, Şişme, Evrim...Vb her şeyin kuramlarına uyumlu)” alfabe mantığıyla; ilişkisel, organize, disipline ve kategorize edilerek hayata uygulanabilir. Demirkuş 2010. Çözüm;Tüm sorun kültürel dillerde iletişim amaçlı kullandığımız; hece, ses, vurgu, kavram, isim ve kavramisimleri; şekilsel (analog), kökensel (homolog), özgün, sesteş, anlamdaş, değişken ve geçişken benzerlik tabanlarına göre mantıki kurgularını bilgisayarda düzenleyerek; matematiksel iletişim sembollerindeki gibi en doğru algılanabilir şekil de zihnimizde ki bilgilerle ( bilgi birimleriyle) ve çevremizde ki her şeyle algıda değişmezlik ve algıda özgünlük ilkelerine dayalı ilişkilendirmektir. Kavmin azınlığı ve çoğunluğu olmaz herkesin ve grubun fert bile olsa ya da vahşide olsa alfabesi, dili ve lisanı aslidir hiçbir bahane ile diğerlerine asimile ettirilemez. Tüm kavimlerin ana dil, lisan, alfabe için geliştirilen çözümler akli, mantıki ve bilimsel tevhit edilerek insanlığın tek dil, tek lisan ve tek alfabesine kaynak oluşturacak şekilde;bilimsel, akÂdemik çalışmaların yapılması gerekir. Tüm Kavimlerin Özgün Ana Dilindeki; Alfabe, Dil ve Lisanlarını Islah İçin Çözüm; Peygamber ahlaklı insanları yetiştirmedikçe ve dilimiz/dillerimiz; algıda değişmezlik ilkesine olanaklarımız ölçüsünde değiştirmedikçe ya da yaklaştırmadıkça yani peygamberi özellikler sahip insanları yetiştirip doğru adreslerde görevlendirmedikçe, var olan ve gün geçtikçe genişleyen ve büyüyen yarı doğal kültür, alfabe ve dilleri akli ve mantıki ıslah etmedikçe doğaya uyum, küreselleşme sıkıntısı ve adaletsizliği çeken özgün kavimler olarak kalmaya mahkûmuz. İnsanların zihninde ve bilinç altında yer alan bilgilerin benzerliği ve algıda değişmezlik oranı;iletişimde kullanılan yarı doğal ve yarı doğal kültür dillerindeki kavramsal ifade ediliş havuzundaki çeşitlilik ve özgünlülük kaoslarından daha yüksektir. Doğal insanların ya da Âdem AS öncesi ve/veya sonrası insansıların; (ruhsuz, akılsız, insani ilimsiz, eşyayı liyakatli tanımaz yani doğal-nesnel-düşünsel-zihinsel döngü düzenlerinin cahili ve doğal vicdanlı) yaşam döngülerindeki çevresel koşulların tehlikesi, paylaşım duygularının gelişmesi ya da paylaşım zorunlulukları dilsel iletişim ve dilin evrimleşmesi olumlu yönden güdülenmiş olabilir. Algılanarak kabul gören bilgilerin zihinde kategorize edilerek kodlanışı tüm insanlık zihin havuzunda çok benzerdir. Bilgi birimlerinin, kümesinin, kümelerinin ortak paydası geniş, özgünlükleri ve farklılıkları azdır ya da algıda değişmezlik–algıda benzerlik ilkelerine daha uygundur. Ancak zihindeki bilgi birimlerinin farklı kültür dillerinde farklı kavramlarla kodlanışı, ifade edilişi ya da uygulanışı iletişimde Doğal bir iletişim kaosu/karışıklığı/kargaşayı ya da hercümerci oluşturmaktadır. Örneğin kırmızı elmanın bilgi birimi olarak tüm insanlık zihin havuzundaki kodlanışı çok benzer ancak kavram olarak kodlanışı çok çeşitli ve vahşidir. Bu kargaşanın ıslahı en az çevremizde ıslah ettiğimiz ya da evcilleştirdiğimiz hayvanlar ve bitkiler kadar önemlidir. Kırmızı elma mantık kurgusundan (Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusundan) hareketle zihinsel olarak insanlığın ortak payda ve benzerlik olgusundaki kavramlardan hareketle algıda değişmezlik ilkesi ve zihinsel kavram havuzları arasındaki deşifreyi doğru ve mantıklı yapmak gerekmektedir. Islahat yapılırken; şuan ya da bu güne kadar zihnimiz ve çevremizi bu yarı doğal mantığa uydurarak yaşıyoruz. Bu yarı doğal dil kargaşasını; insanlığın bilgileri zihinsel kodlanış ortak payda mantığı ve algıda değişmezlik kurallarına uygun–uyumlu; akli, mantıki, bilimsel, deneyimsel, uygulamalı ve akÂdemik disiplinlere dayalı olarak öğretim, öğrenim ve eğitimle ıslah etmemiz gerekir. Bu mantık kurgusundan hareketle kavimlerin özgün dillerinde ve insanlık ortak payda dilinin ortaya çıkışında zihinsel kodlanış mantığıyla en çok örtüşen, benzeşen mantık kurgularıyla ve aynı zamanda matematiksel iletişim mantık kurgusuna uygun yeni dil ve alfabeler geliştirilmelidir. Zihnimizdeki kodlanmış bilgilerin ya da bilgi birimlerinin (kavramların değil);görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel ve diğer duyusal/duyuşsal özelliklerine göre; ilişkisel konumlanış, disipline ediliş ve etkileniş mantık kurgusunun deşifre edilişi çok önemli gözükmektedir. Ortak payda bilgileri Âdemin dili katmanını oluşturur bunlar genellikle nesnel yaratıkların görsel, şekilsel ve eylemsel bilgi birimleri katmanıdır. Özgünlükler ve ayrıcalıkların en çok olduğu kavramlar düşünsel (soyut) kavramlar ve ayrıntılı bilgi birimlerine yönelik bilgi birimleri katmanıdır. AkÂdemik seviyede; dildeki her kelime, bağlaç, kavram, deyim atasözü, vecize, sözleri hatta ithal edilmiş yazılı ve sözlü atasözü her şey akÂdemik disiplin ve sistematik mantık çerçevesinde dil, edebiyat, fen… Vb tüm dallarda kulanım üzerine bölümlerinde ulusal ve uluslararası seviyede;halka açık internet ortamı dâhil, akÂdemik çalışmalarla, toplu anket ve tartışmalarla farklı akli, mantıki, basireti açıcı... Vb alternatifleri gerekçeleriyle ortaya konmalıdır. Aslında insanların zihnindeki bilgi birimlerinin çoğu benzer ve çevredeki olay, olgu, süreç… Vb ile aynıdır ya da benzerdir. Duyuşsal (görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal ve hissel duyularımızla) olarak zihnimize girip kayıt olan bilgi birimleri çevredekilerle benzer ve tüm insanlıkta ortak payda benzer zihinsel doku katmanıdır. İnsanlığın ortak, lisan, dil ve alfabenin esas bilgi birimi kaynağı bu dokudur. Düşünsel olarak zihnimizde ürettiğimiz düşünsel bilgilerimizde zihnimize kayıt olur. Ör. unutulmayan bir rüya ya da düşünsel kurgularımızdan unutmadıklarımız. Zihinsel havuzumuzun içinde yer alan; nesnel, düşünsel ve sanal kâinatlar; zihinsel ürettiğimiz ya da duyuşsal edindiğimiz ve bellediğimiz bilgi birimlerinin;geçmiş, gelecek ve güncel deposu ya da hard diski (dinamik veri depo diski) gibidir. Zihindeki doğal kayıtlar hemen tüm insanlarda aynıdır. İletişim kültür alfabelerinin; yazımsal, işaretsel, eylemsel ve konuşsal çeşitliliği ve/veya sadece konuşsallık çeşitliliği, insanlıkta hoş görüyü artırırken ortak payda iletişimini zorlaştırır. Beyin sanki zihinsel bilgi birimleri deposunun hatırlayıcı biyolojik bağlantılar ve biyolojik hatırlama moleküllerin adeta nesnel çekirdeği gibidir. Bilgi hatırlandığı an bazen geçmişte ki mekandan çağrılır ya da o mekanda algısal tecelli (algısal ışınlama) olur ve hatırlanır. Kuranı Kerim ve Allah (C.C) gönderdiği; kitap ve sayfalarında kullanılan; yazılı dil, mantık, ilişki, peygamberi konuşma ve okuma (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil) akışkanlığı dışındaki tüm gelmiş geçmiş; alfabe, lisan ve dillerin insanlığın mantıki ve akli iletişim basiretlerini vahşileştirici ve köreltici etkilerini kanıtlamak zor değildir.
Ör. peygamberin ve eşlerinin itlere ve evcil diğer hayvanlara icabeti ile asrımızın insanlarının icabeti arasındaki farkındalığı anlamaya çalışın.
Ör. bir ite sadece merhamet etmek, hem sevmek hem de merhamet etmek ve samimiyetle hep sevip duygularının başköşesine oturtmak arasındaki liyakat ve farkındalığı anlamaya çalışın.
-Aynı şeyi bir insan yavrusu için düşünün. Tüm yaratıklara veya her şeyi sevmeye, saygı duymaya, tapmaya… Vb icabet etmeye insanın zamanı, gücü, olanakları, yetmeyeceğini ve çevremize liyakatli icabetin farz olabileceği anlamaya çalışın.
-Zaman isteyen, ilgi isteyen bu ayrıcalığı tüm kavram, isim ve kavramisimler için düşünerek eğitim sistemindeki vahşeti(doğallığı) görmeye çalışın.
-Yani bir insanın; günlük ve yıllık hayat döngüsünde bitmez tükenmez sanılan hayatının bilinçli olarak; kavramsal, isimsel, kavramisimsel, eylemsel ve düşünsel olarak neyi nereye ne kadarını harcaması gerektiği konusu ciddi bir şekilde düşünülmeli ve hesaplanmalıdır.
-Ya da liyakatli öğretim, öğrenim ve eğitimle bu istendik peygamber ahlakı alışık tepki (refleks) ve alışkanlıkları öğrencilerimizde geliştirmeliyiz.

Bir yöntemin varlığının gerekçesi ve özgünlüğünün net bilinmesi  çok büyük önem taşır. Niçin, neden, nerde, ne zaman ve nasıl sorularına yeterli yanıtlar ortaya çıkıyorsa gerekli bir yöntemdir.

Serbest, Koşullu ve İlişkisel Kavram;Örüntüsü, Kümesi, Kümesine ve Çarklarına  Dayalı Öğretim Yöntemleri Neden Gereklidir? tıklayın;1, 2, 3, 4, 5, 6, 7,
Öğrendiğimiz bilgiler zihinsel yapılama kuramı kurallarıyla  insan beynine ve zihnine  kodlanarak yerleşir. Kavramları dağınık ve anadil dışında başka yabancı dillerle öğretilmesi hallerinde genellikle dezavantajı vardır. Yani herhangi bir şekilde birbiriyle ilgili kavramalar, ilişkilerini açıklayıcı gerekçeler ve yöntemlerle vermek daha avantajlıdır. Ör.Havers kanalı  nedir?  Sorulduğunda  pek çok biyoloji öğrencisinin  bu bilgiyi hatırlamakta  ilişkilendirici bir alt yapısı yoktur. Sadece kanal kelimesi ilişkilendiricidir. Çünkü Havers kavramının ana dilde hatırlamayı tetikleyici ve ilişkilendirici bir alt yapısı yoktur ve zihinsel doku uyuşmazlığı ile zihinde ilişkisiz yer almaktadır. Ancak ezberle ya da özel gayretle  kökendeşsiz  ilişkilendirici bellekle hatırlanabilir. Havers Kanalı Nedir? Uzun Kemik Kanalı Nedir? Sorularının anlamsal çağrıştırıcılığının farkındalığını anlamaya çalışın.    
Anadilde serbest, koşullu ve ilişkisel kavram; örüntüsü, Öbeği/Kümesi ve  kümesine  dayalı öğretim yöntemiyle öğretildiğinde bir kavram diğer kavramları hatırlarken tetikleyici ve ilişkilendirici olabiliyor.
Zorunlu hallerde ana dile yabancı  kavramların hangi koşullarda nasıl devşirilmeli ve nasıl verilmeli? Sorusu araştırılarak ve denemeler yapılarak yanıtlanması gereken önemli bir sorudur.

 Kavram Biliminin Öğretim Hedefi; Bilim ve ilimi kullanarak:insan, doğa ve teknoloji arasındaki mantık-özgünlük fermuarlarının dişlerini doğru eşleştirmek amacıyla, kavramları doğru ilişkilendirerek; asrımızı, insan, doğa ve teknoloji arasındaki ilişkiyi algıda değişmezlik derecesinde doğru tanıyıp teşhis etmek ve uzun vadeli; öğretim öğrenim, eğitim ve üretim amaçlı çözümler üretmektir. Edinilen bilgileri ders notlarına ve uygulamalara güncellemek. 1
        Doğal ve yapay kavram kümesi mantık yöntemi ya da modeli ve sisteminden/lerinden hareketle; teknolojik çalışmalardaki ve doğadaki mantık sistemlerini doğru algılamak/ algılatmak ve asimile ettirmektir. Takiben kavramları koşullarımıza; öğretim öğrenim, eğitim ve üretim amaçlı hayata; güncellemek, uygulamak ve uygulatmaktır. 1, 2, 3 
        Kavram Biliminin, öğrenim, öğretim ve eğitimde uygunışında;kavramların sanal ve nesnel ortamlardaki doğal inkişafının;ilişkileri, kronolojik sırası, önceliği ve eşgüdümlülükleri önemlidir.
        Sonuç Olarak Kavram Bilimi, E18 Tatbik/Uygulayış ve Öğretme Modeline uyumlu ilşkilendirilerek;tümevarım ve tümden gelim yöntemlerinin diğer yöntemler ve teknikler dizgesinin (stratejisinin) fermuar mantığı iskeleti üzerinde; tüm olanakları, yöntemleri seçimli ve etkili bir şekilde kullanarak; doğru ilişkilendirilen kavramların (görsel-işitsel, tatbik/uygulayış ve hayatla doğru güncellenerek hazırlanmış kavramların) alt örgüsünden/leriyle ilk-orta ve yüksek öğretimin;görsel-işitsel, güncel ve uygulamalı amaçlarına uygun olarak ünitelere ve konulara doğru çimlenme mantığı ile ulaşmaktır.
Kısa metrajlı filmlerde kavram kümesine-Öbeği/Kümesine örnek;
 A-İnsanda döllenme olayındaki; sperm, yumurta, ilk döl  hücresi (zigot) kromozom, hücre bölünmesi, DNA, kök hücre ve ilk döl kümesi (basltosist) doğal kavram kümesi. 
 B-Ahtapot, balık ve deniz yılanları arasındaki; av, avcı, avlanma, kamuflaj, kılık değiştirme, dikkat çekme, yanıltma,  taklit, savunma ve canlı döngü doğal kavram kümesi.  

Özel Not (Demirkuş, 2008) ;
- Bir kavram veya bir kelime topluma uygulandıği zaman mutlaka anket ile herkesin o kelimeden ne anladığı test edilmelidir.
- Kavram, kelime, terim veya topluma takdim edilmek istenen bir şey topluma önerilir ve toplumun buna (kelime, kavram, yasa veya bir devrim) önerisi istenir.
- Kavramlar üretilirken mutlaka anketlerle kavramın toplumun bilinçaltına uygunluğu test edilmelidir.
- Genellikle Kavramların algıda değişmezlik problemi vardır.
- Sınıflara ödev olarak verilir. İnternete konulur. Kavramlar dersinde ödev olarak verilir.
- Herhangi bir kavram tek başına bir anlam çağrıştırmıyorsa, o kelime bize ait olmaz. Örneğin, golgi cihazını hiç duymamış bir öğrenciye “golgi cihazı nedir veya salgı aparatı nedir” dediğimiz zaman bu öğrencinin vereceği tepki bize iyi bir yol gösterecektir.
- Kavram hangi dilde olursa olsun bir tanım bir anlam çağrıştırmıyorsa o dile ait değildir. “Edimsel koşullanma” ile “sonuca dayalı koşullanma” örnek gösterilebilir.
- Kavramlar toplumun algılama seviyesine göre üretilmelidir.


Bir yöntemin varlığının gerekçesi ve özgünlüğünün net bilinmesi çok büyük önem taşır. Niçin, neden ve nasıl sorularına yeterli yanıtlar ortaya çıkıyorsa gerekli bir yöntemdir.

Filmle Öğrenme ve Öğretme Yöntemi Neden Gereklidir? tıklayın;1, 2, 3, 4, 5, 6, 7,
Özel veya e ğitim hayatımızda film izlerken farkına varmadan çok zaman kayıp ediyoruz. Gerekçesi; bir film takdim edilmeden önce tatmin edici özeti ve ayrıntılarına yönelik yeterince bilginin verilmemesidir. Bizlerin TV'DE, sinemada … Vb bir filme 1-2 saatlik zamanımızı harcamadan o filme ilgimizin ve ihtiyacımızın olup olmadığını önce yeterli seviyede bilgilendirme hakkına sahip olmamız kadar daha doğal ne olabilir. Ya da gösterimdeki bir filme bir kişinin gereksinimi olup olamadığını önceden bilmeye hakkı olmalıdır. Özel veya eğitim hayatımızda eğitim filmlerini izlerken çok büyük zaman kayıp edilmektedir.
Her filme ait kısa, ayrıntılı özetler gerekirse ayrıntılarında yanıtlanan soru ve sorunların önceden verilmesi çok büyük önem taşır.

  Filmle Öğrenme Yöntemi: Bu yöntemle filmle ulaşılan kitleye yararlı olması amacıyla:1., 2., 3., 4.. Vb. sınıf öğrencilerinin her birisinin filmi izledikten sonra bilmesi gereken bilgilere ders notlarında yer verilmeyecek ve hocada olası tüm yanıtlar bulunacaktır. Ancak gerekirse sınavlarda bu sorular sorulabilecektir.
      Bu Yöntemde:
filmlerin doğru algılanması ve izlenmesi amacıyla;özetleri çıkartılıp, izleyenin zihnini uyarıcı ve harekete geçirici beyin nadası soruları hazırlanacaktır.Uzaktan eğitimin amacına uygun olarak;öğrencilere filmler izletilirken; öğrencinin filmde mutlak kavraması ve dikkat etmesi gereken hususlar;yaratık, bilgi, kavram, olay, süreç ve olguları pekiştirmeye yönelik özel sorular ve linkler filme ilave edilecektir. Bu açıdan soruların ve yanıtların (filmdeki;yaratık, bilgi, kavram, olay, süreç ve olguların) açık ve net olarak örtüşmesi gerekir. Yani soru ve yanıtlar algıda değişmezlik ilkesine uygun (anahtar kilit yöntemine uygun) hazırlanması gerekir.1
Ör,
A-
Yaratık fobisi nedir? Korku nedir? Hipnoz nedir? Amigdala nedir? 1. 2. 3. 4. sınıflar yanıtlayacak.
B-Korku ile fobi arasında ne fark vardır? 2. 3.ve 4.sınıflar yanıtlayacak.
C-Korku ve fobi nasıl tedavi edilir? 3.ve 4. sınıflar yanıtlayacak.
D-Genel olarak kişide korku ve fobinin tedavi şekline; neye göre nasıl karar verilmeli? Neden? 4. sınıflar yanıtlayacak.
İp ucu;
insanların fıtratlarını ve yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını düşünün.
Filmleri İzleyin
0, 1, 2, 3



Deneyiş 2011/47
47.A-Güzel ve Görsel sanatları eğitime tevhit etmek ne demektir? Güzel Sanatlar Öğretim ve Eğitim Yöntemi Nedir? Güzel sanat dallarını eğitim mutfağında değerlendirmek ne demektir?
     Müziği eğitimde kullanmak;müzikte fon müziği ve eş müzik beyini dinlendirdiği(yumuşattığı) ve bilgi alış kapılarını açtığı bilinir ve beklenir. Ses ve sözle de anlamlı fikirle akıtılır. Her müzik bu özellikleri taşımaz hatta tam tersi olanlar bile vardır.
        Bir derste ve konuda ;sürekli veya uzun vadeli monotonluklarla beynin aynı bölgelerini çalıştırarak beyni yorduğu ve öğrenmeye olumsuz tesiri şüphe götürmez kanıtlarla ortadadır.
        Bir derste ve konuda beynimizin değişik bölgelerini almaşlı kullanacak şekil de farklı veya değişik yöntem ve teknikler uygulayarak bazı konularda daha verimli olacağı görülmektedir.
ses, görüntü, film, ses+görüntü, ses+görüntü+müzik, ses+müzik, müzi+görüntü yöntemler ve teknikler listesi.
İpucu;bazı dersleri;görsel ve işitsel veya görsel+işitsel sanat yapıtı haline getirerek işlemek.

B-Nasrettin Hocanın Öğretim ve Eğitim Yöntemi Nedir? Eğitimde hangi alan ve koşullarda kullanılabilir?
İpucu;asistan sıkıntısı nedeniyle, hızlı algılama, öğrenme yeteneğine sahip, öğrendiğini hızlı ve pratik uygulayan öğrencileri sınıfta diğer öğrenci gruplarına yardımcı olmaya ve konuyu anlatmada kısa süreli görevlendiriş.Ör,her bilgisayar masasındaki öğrenci gruplarına gidip finereader ya da farklı bir sanal aracın kısa uygulayış bir iki tekniğini ve aksamların uygulayışında geçici olarak görevlendirmek.Rehber Öğrenciyi İzle, Öğrendiğini;Yap, Öğreterek Yaptır

C-Peygamberi (Rahmani/İnsancıl)n Hadis Eğitimi ve Öğretme Yöntemi Nedir? Eğitimde hangi alan ve koşullarda kullanılabilir?
İpucu;Ayetleri, toplumsal ve çevresel sorun - problemleri hayatına - üzerine uygulayan peygamberin (Hz. Muhammed AS); uygulamalarla ve bazen istişare ile ürettiği vecizler ve çıkarsamaların meyvelerine hadis denir. Atasözleri ve vecizeler; deneyimlerin ürünüdür. Hadislerde ayetlerin uygulamadaki ürünüdür.
Bu mantıktan hareketle, dersi, konuyu ve kanunları üzerine uygulayan öğretim üyesi-öğrenci... Vb vardığı yargıların uygulamadaki geçerlilik sınırlarını;öğrencileri ve uzmanlarla istişare ederek;orijinal ders notları, yeni yöntemler, geçerli yeni teknikler, yeni kuramlar, yeni keşifler ve yeni icatlarda bulunur. İpucu;1, 2
Yukarıdaki üç önermeyi gerekçesiyle geçerliliğini çürütünüz veya alternatifler ileri sürünüz.


İnsanda Sentez (İlişkilendiriş) Gücü Nedir? Ne Zaman Başlar?İnsanda genel olarak 2-3 aşamalıdır.
1-Doğuştan önce genlerinde var olan oluşturmaya yatkınlığı hayata tatbik/uygulayış becerileri. Ör.Bir yavrunun anne karnında, yumurta içinde.. Vb veya  doğuştan hemen sonra gösterdiği ortak payda birleştiricilik beceri ve sıfatlarıdır.
2-Ebeveynlerini taklitten tutun doğadaki yaratıkları, mekanizmaları, şarkıcıları, hocaları, batıyı, peygamberleri hatta taptığını taklit ederek gelişen  taklit yapma.Ör.doğa yasaları ve bağıntı  kaşifleri
3-Doğada olmayan veya ender bulunan çok gerekli şeyleri icat edenler. Ör. Mucitlerin buluşları.

Uygulamalarla Öğrencilerimizin Bir Şeyi/leri Doğru Anlamlandırış (Empati) Yeteneklerini Keşfediş ve İlişkilendiriş (Sentez) Gücünü Geliştiriş;

1-Taklit ediş,Ör,taklitleri pekiştirerek drama yeteneğini geliştiriş.
2-Tümevarımla Sentezlemeyi Doğru Anlamlandırma; Ör. parçalanmış bir resmi, bilgiyi, konuyu, cümleyi zamana karşı tamamlama denemeleri
3-Tümdengelimle (analizle) Analiz Etmeyi Doğru Anlamlandırma;Bir bütünün içinde ipucu verilen ayrıntıların katmanların mantık sistemlerini buldurmak ve bulunan katmanlar arasındaki bağıntıları analizi anlamlandırma.
4-Yarı (Tümevarım- Tümdengelim) Almaşlı Sentezlemeyi Doğru Anlamlandırma ve Geliştirme. 2 ve 3 numaralı uygulamayı bir arada yaptırmak  yani analiz ve sentez bir arada. Bir noktada her noktaya ulaşmak tüm noktalarda herhangi bir noktaya yoğunlaşabilmek ve ulaşmak.

Uygulayışın Görsel ve İşitsel Sanatlarda Kullanışı
-Sanat eserlerine bakınca sizde ne izlenim uyandırıyor veya bu eserde ne ifade edilmek isteniyor?
-Sanatta ve müzikte ya da diğer sahalarda;öğrenci önceden sonucu bilinen +, -, , ?.. Vb ödevlerinde ve denemelerinde ders materyali çıkar. Ör. Kusurlu yeri önceden bilinen bir resmi sor öğrenci kusurlu yerini çıkarabilecek mi?
-Dopamin ve benzeri keyif vericilerin seviyesi, çeşidi ve/veya aynı kimyasalı salgılatan ya da aynı istendik tepkiyi uyandıran müzikle ilgili görsel, işitsel, duyuşsal, kokusal, dokunsal, tatsal, fizyolojik… Vb uyarıcıların üzerine ortak payda çalışılabilir.
-Ateş ya da Ağustos böcekleri korosunun doğal fon müziğine uyumlu yapay müzik ekle.
-Beste at, güfte süvari gibidir uyumunun kıblesi çok önemlidir.
-Bazen bir besteye daha anlamlı ve eğitici çok sayıda güfteler bindirerek daha mantıklı ve asri, gerçekçi, peygamberi ve/veya ebedi şeyler üretebiliriz.

Bir Öğrencinin sentez gücü; soyut, somut ve sanal gerçekleri  doğru taklit ve doğru tahmin etme gücü ile doğru orantılıdır.
-Yukarıda ki birleştiricilik serileri geliştirildikten ve pekiştirildikten  sonra ;en basitten karmaşığa doğru hedefe varmada gösterdiği doğru performansı (eksiği doğru tamamlama veya hedefe doğru ulaşma)  ölçülür.
Ör.Bir sınıfa dijital(hesabi) ortamda veya kağıt üzerinde sırasıyla  %90, %80,……%10.. Vb kısımları deforme olmuş resmin hangi hayvana ait olduğunu kağıda yazmaları istenir. Her aşama için ayrı test yapılır  başarılı olanların kâğıdı ve % desi yazılır ve gittikçe %10 basitine indirilir.Sonuçta her öğrencinin doğruyu tahmini % si önem taşır.
Görsel İlişkilendiriş zekâsı.
Ör.Ben kaç kiloyum diye sorulur, bu şişe kaç kg lıktır veya hacmi ne kadardır; doğruyu bilen sıfırın içine ulaşır.Tam puan sıfırdır. Doğruya gerçeğe hatasız kenetlenme.Kiloyu fazla söyleyene kaç kilo fazla söylemişse + kilo yazılır. Az söylemişse eksik kilo söylemişse yazılır. Ör,Sorulan kilo100 ise; 105 diyen öğrencinin puanı +5, 95 diyen öğrencinin puanı -5 verilir. Puanlar – ve + lı olarak toplanıp mutlak toplam ile değerlendirilir.Matematiksel-Hacimsel-Ağırlıkla... Vb
Düşünsel İlişkilendiriş zekâsı.
Tahtaya zordan basite rastgele çizgiler-eğriler çizilip kaç santim olduğu sorulabilir(sonra iple kaç santim oldukları ölçülür). Değerlendiriş yine -, 0 ve + şeklinde olur. Dinamik- Görsel İlişkilendiriş.
Ör. çeşitli hayvan ve yaratık sesleri dinletilir sırası ve hangi hayvanlara (hayvan sesleri ve hayvanlar önceden mutlaka tüm öğrencilere öğretilmiş olmalı) ait olduğu istenir.  İşitsel İlişkilendiriş zekâsı.
Ya da bildik tanıdık görmediği  cisimlere dokunup ne olduğu sorulur. Dokunsal İlişkilendiriş zekâsı.
5 duyu, duygular ve ötesi için bu testleri geliştirmek mümkündür.

Bu Etkinlik ve Uygulayış Ölçümü (Ölçeği) Yapılmadan Önce;
1-Öğrencilerin  tıbben 5 duyularının algılama aralıkları hassasiyeti ve sağlık problemlerinin mutlaka önceden doktorlarca saptanması gerekir. Bu veriler testlerle birlikte değerlendirilmeli.
2-Öğrencilerin rehber öğretmen ruhsal-meleği psikolojik danışmanlarca veya psikologlarca sınav heyecan ve stresinden arındırılması gerekir.
3-Öğrencinin yaşı, aile hayatının hikayesi, mali durumu ve çocukluğunu geçirdiği yöreler ve hayatında önemsediği- önemsemediği yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları ve olaylar bilinmeli.
4-Sınavdan önce;sınavda sorulacak; yaratık olgu, olay, süreç.. Vb ne kadarını tanıdığı bilinmeli veya sorulan yaratık olgu, olay, süreç.. Vb öğretilmeli


Öğrencinin Doğru Sınıflandır ve Dizayn Et Yeteneğini Ölç.
-Özel hazırlanmış Ör.içi resim, tablo, kabartama ve oyuncaklarla bezenmiş bir oda düşünün ya da her konumun kombinezonun ne anlama geldiği iyi bilinen sade bir ortam ya da klonları hazırlanır.
-Bu ortam farklı özgünlük, zekâ, yetenek ve akıl oranına sahip en aşağıdan en yüksek kişiler ortamdaki yığıntı halindeki eşyaları belli kurallara göre düzenlenmesi istenir.
-Klon ya da benzer ortamdaki tüm eşyaların konumları önceden denenmiş olmalı ve tüm olası sonuçların ne anlama geldiği bilinmelidir.
-Ya da tüm eşyayı değişik konumlandırma olasılıklarının kombinezonlarının anlam olarak karşılıkları bilinmelidir ya da denemelerle tarafımızdan doğru çözümlenmelidir.


Canlıların;Sanal-Nesnel-Düşünsel ... Vb Sıfatları ve Duyularına Ait Yapbozların Eksik Parçalarını Doğru Anlamlandırış veya Anlamlandırışta Yanılgı Payı Ölçümü (Ölçeği);
1-Hayal ve Düşünce Gücüne % kaç hatalı ve eksik bilgi katıyor.
2-Hayal ve Düşünce Gücüne % kaç doğru ve gerçek bilgi katıyor
3-Hayal ve Düşünce Gücüne ile geleceği ve gerçeği ne kadar doğru zenginleştiriyor.
4-Hayal ve Düşünce Gücüne ile geleceği ve gerçeği ne kadar doğru   netleştiriyor.

5-Görsel, işitsel, kokusal, dokunsal, kavramsal, kavrayışsal ... Vb bilgileri % kaç doğru ve gerçekçi; algılıyor, güncelliyor ve uyguluyor.
6-Görsel, işitsel, kokusal, dokunsal, kavramsal, kavrayışsal ... Vb bilgileri % kaç doğru ve gerçekçi; tamamlıyor.
7-Görsel, işitsel, kokusal, dokunsal, kavramsal, kavrayışsal ... Vb bilgileri % kaç doğru ve gerçekçi; ileriye-geleceğe taşıyabiliyor (ileriyi-geleceği doğru algılama-tahmin)
8-Diğerleri   Filmleri izleyin 1 2
Not;Yukarda ki deneme insanın; bedensel, zihinsel ve sanal-düşünsel araçlarının güçlerini saptamak ve kullanmak için uygulamaya konularak, insanın birleştiricilik-oluşturuculuk... Vb sıfatlarının sınırlarını-yapabilirliklerini saptamak olasıdır.1, 2, 3, 4.

Sonuç ve Kazanımlarımız;
Çeşitli Yaratık, olay, olgu, süreç… Vb hakkındaki öngörülerimizi-suizanlarımızı ileri sürdükten sorma onları gerçekleriyle ya da gerçek sonuçlarını öğrenerek karşılaştırıp öngörü üretmedeki eksiğimizi tedavi etmek ve geliştirmek ya da Suzanlarımızın %kaç doğru olduğu konusunda gerçek yargılarımıza varırız. Bundaki kazancımız ön yargılar konusundaki gücümüzü ve kendimizi daha doğru tanımamıza yardımcı olur.


SORU: kâinattaki her şeyi ve teknolojiyi beynimize yansıtsak(asimile etsek), kâinat ve teknolojik beyinli insanlar yetiştirsek, eğitim amacına ulaşır mı?
-Gerçekten biz insanların beyinlerine kâinatın kanun ve kurallarını veya teknolojiyi asimile edersek yerleştirsek ne olur?
-Bu tatbik/uygulayış insanlıktan maksimum verimi almak için yeterlimidir?
-Sonuç ne olursa olsun kâinat ve teknoloji beyinli insanların, peygamber ahlakıyla eğitilmedikçe, doğal insanlar olacağı daha ağır basıyor gibi.  
SORU:
Neden kavramı nedir? Neden, amaca göre değişir. Nedensizliğin anlamı izafidir.
SORU: Bana öyle bir soru sorun ki cevabı nedensizlik olsun?
SORU:Abiyotik döngü var mıdır? Cansızlarda nedensizlik var mıdır?        .

Sorularların Önem Dereceleri ve Konulara Dağılımı Gerekçeleriyle Öğrenci Tarafından Bilinmeli

1-Sorular konular önem derecesine göre sıralanmalı, konuların önem oranına (önceliğine) göre soru puanlaması verilmeli ve her konuda gelebilecek soru oranın gerekçesi bildirilmelidir.
A-Öncelikle birinci derecede önemli olan konulara (kanunlar, kavramlar, tanımlar, bağıntılar) ait sorular % 55
B-İkinci derecede önemli olan konulara (uygulamalar, laboratuvarlar, etkinlikler, konunun pratik hayata güncelleştirilmesi.. Vb.) ait sorular % 30-35
C-Üçüncü derecede önemli olan konulara (teoriler ve ayrıntıya yönelik bilgiler… Vb) ait sorular %10-15
D-Dördüncü derecede önemli olan konular(diğerleri) ait sorular %5
E-Soru oranları;konuların yapısına, sınavına amacına,öğrenci sayısına, olnaklara... Vb değişik koşullara göre değişebilir gerekçesi öğrenciye verilmesi yararlı gözükmektedir.
-Neyi niçin bilmesi gerektiği yanıtının yerine oturması ya da liyakati öğrenciyi güdülemede çok büyük anlam taşır.
2-Sorular hazırlanırken 1.,2.,3... Vb derecede önemli olan konuların soruları kategorize edilmelidir.
3-Olanaklar ölçüsünde algıda değişmezlik oranı bilinen sorular seçilmeli. Konunun değişik açılardan ve şaşırtmaca olmadan konunun fıtratına uygun mozaikdeğişmezlik oranı bilinen sorular havuzu hazırlanmalı. Ör.Konunun alt üniteleri; mozaik-hercai bir tarla olsun. Bu tarlada değişik tohumlu bitkiler (arpa, buğday, fiğ, yonca, yulaf… Vb) özgün parsellere ekilsin. Her parseldeki bitki tohumları bizdeki soru çeşidini temsil edecek nitelik taşır.
4-Seçtiğimiz soru gerçekten önem verdiğimiz ve ölçmek istediğimiz bilgiyi (kavram, tanım, problem….. Vb) çok iyi temsil etmelidir.
5-Özellikle bazı sorular konuyla hayat arasındaki ilişkiyi pekiştirmede motive edici olmalıdır.
6-Bazı sorular konuyu/ları hayatla güncelleştirme yönünde öğrencinin zihnini harekete geçiriyorsa ya da onu motive ediyorsa soru amacına ulaşmış olur.  
7-Vizede sınıfça doğru yanıtlanmayan, bilinmeyen veya çözülemeyen önemli soruların finalde veya bütünlemede sorulacağı söylenebilir.
8-Öğrenci sayısı ve sınıftaki fiziki koşullar dikkate alınarak soru ile eşik bilgi yoklama yönteminin uygulanması; yazılı veya sözlü yapılabilir.

Sorularda Bulunması Gereken Bazı Kriterler
.
-Sorular her seviyede sorular sorulmalı.
-Soru sormada başarı kriterleri: öğrencinin kritik özelliklerini ortaya koyacak nitelikte olmalı, hayatla bağdaşacak şekilde sorular sorulmaldır.
-Sorular konuları kapsayacak şekilde dağıtılmalıdır.Ünite soruları her ders için geçerli değildir.
-Sorular konunu yapısına göre; test, klasik, eylem... Vb varyasyonlar şeklinde olmalıdır.Ör,beden, müzik, güzel sanat ... Vb yetenek derslerinde bazen yazılı sınav yerine istenen eylem sınavı yapılır.
-Sorular bazen gerekirse, test, doldurma, klasik, mozaik ve seçmeli... Vb olmalı.
-Konunun hepsi uygun sorulara çevrilmeli test… Vb ve cevapların hepsi öğrenciye verilmelidir.
-Zaman ve öğrencinin özellikleri dikkate alınmalıdır.
-Olanaklar ölçüsünde algıda değişmezlik oranı bilinen sorular hazırlanmalı ve seçilmeli.
-Her konunun normalleri ve olmazsa olmazları ayrılmalı.Bunların arasında mantıklı bir düzenleme yapılmalı.
-Sınav soruları konunun karakterine göre sorulmalı
-Sorular arasında iç tutarlılık eşit dağıtım yapılmalı.
-İzleme testleri yapılmalı ona göre; öğrenciye sorular bilinenler, bilinmeyenler ve kavaratılamak ve pekiştirlmek istenenelerin dozunda verilmelidir.

Geri bildirim tartışması ve pekiştirme yapılmalı:
Sorular sınavdan sonra cevaplandırılmalı ve öğrencilere geri bildirim yapılmalıdır.
Soru sormadan başarı ölçülebilmelidir?
Ödev,tatbik/uygulayış,soru havuzu sorulmalı (sınıf sorular havuzuna koyulmalıdır) bolca zaman verilmelidir.
Çok sayıda soru belli bir zamanda ne kadar yapılmışsa kör değerlendirme yapılabilir?

Soruların yerleri değişitirilip zaman ayarı ince verilebilir.

Yorum: Ders Hocası konuları önem derecesine göre sıralayıp tümünü soru haline getirdikten sonra en önemli konulara karşılık gelen soruların puanlarını artırmak ve % (yüzde) dilimlerini artırmak suretiyle hatta bu soruları ve yüzde dilimlerini konulara  ayırmak.Sorular; mümkünse uzman kişilerle birlikte hazırlanmalı.
Kanunlar ve kavram tanımaları 1.derecede önemli, soru sayısı oranı % 50
Tanımlar ve tatbik/uygulayış yöntem ve bilgileri 2.derecede önemli, soru sayısı oranı % 30
Teoriler ve ince ayrıntılar 3.derecede, soru sayısı oranı % 20  önem vermek gerekir.
Konuyu/ları nasıl çalışılacağını ve çalışırken nasıl öğretileceğini/öğreneceğini önceden öğrenciye vermesinde yarar vardır. Her Konu başlıkları önem derecesine göre % veya   yıldız konulmalı.
 
SORU TİPLERİ ;
Tipi ne olursa olsun, sorunun doğru sorulması, amaca hizmet etmesi ve bireyi düşünmeye sevk etmesi gerekir.
Soru tipi ve içeriği;mutlaka, kavram ve konunun fıtratına uygun liyakatte seçilip sorulmalıdır. Yani her konu için mutlaka tek tip soru mantığını terk etmeliyiz  

  
I-Tümevarım Soruları(Sentez Edici Soruları): Bu tip sorular kapalı uçlu özelliği ile öğrencinin sentez edici yanıtlar vermesine olanak sağlar. Genellikle dar bir kalıba sahiptir ve geçerli olan bir yanıtı vardır.
Ör,
Suya farklı sıvılar damlatılınca ne gözlenebilir?
Ör,Yanan bir ocakta (odun, kömür gibi) ortaya çıkan değişmeleri nasıl açıklarsınız?
II-Tümdengelim Soruları(Analiz Edici Sorular): Bu tip sorular açık uçlu özelliği ile öğrencinin farklı analiz edici yanıtlar vermesine olanak sağlar.
Ör, Çevre kirliliğinin insanlar üzerine etkisini açıklayınız?
Ör, Büyük patlama kuramını destekleyen ne tür kanıtların araştırılması gerekir?
III-Tümleşik Sorular;Bir noktada her noktaya ulaşmak tüm noktalarda herhangi bir noktaya yoğunlaşabilmek ve ulaşmak.Demirkuş 2009
IV- Değerlendiriş Soruları: Bu soruların içerisinde yargılayıcı bir ölçü vardır. Tartışmanın kötü yanıtlara dönüşmesini önlemek için öğrenciler bir fikrin doğruluğunu ve bir şeyin değerini yargılamada kullanabilecekleri ölçütler vurgulanır. Örnek: Dünya bilgisayarla ve bilgisayarı kullanarak niçin daha iyi bir yer oluşturmuştur.
V-Bilgi İsteyen Soru Tipi: Bunlar en sık sorulan sorulardır. Ör,Bu ne tip bir hayvandır? Ör,Yerçekimi nedir? Bu gösteride ne izlediniz?
VI- Motive(güdü) Edici Soru Tipi:Öğrenciyi konuya bir hedefe/lere yönlendirmek ve güdülemek için sorulan sorulardır.
VII-Beyin Fırtınası Soruları;Öğrencinin beyninde; konuyla ilgili çok yönlü bilgi çağrışımını-hatırlamayı motive etmek ve konuya iştahlandırıcı yanıtlar vermeyi harekete geçirmek için sorulur.  Beyin fırtınası,  düşünmeye sevk edici; Yalan konuşulmasa idi  ne olurdu? Hiç soru sorulmadan yaşam nasıl olurdu? Neden bu dünyada yaşıyorsunuz ?  Ardından Beyin Nadası Sorularıyla ve yönlendirici ip uçlarıyla karmaşık bilgiler disipline ve yanıta/lara direne edilmeye (ulaşılmaya) yönlendirilir.Sizce  nedensizlik var mıdır? Nedensizlik nedir? Ör.1, 2, 3

VIII-
Beyin Nadası Soruları;Genellikle beyin fırtınası sorularıyla öğrencinin bilgi dağarcığında uyandırılmış, motive edilmiş veya harekete geçirilmiş bilgilerin doğru hedefe ve yanıta yönlendirilmesi disipline;anahtar-kilit olarak ulşılması için sorulan sorulardır.Ör.1, 2, 3

BAZI BEYİN FIRTINASI ÖDEV, SORU VE ETKINLİKLERİ


(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2005-2006) 

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2006-2007) 
 
(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2007-2008) 

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2008-2009) 

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2009-2010) 

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2010-2011)

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2011-2012)
 
(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2012-2013)
 
(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2013-2014) 

(Sınıfça Kabul Edilen Bazı  Öğrenci Yanıtları 2014-2015)   


VIII-Eksiği Tamamlama, Karşılaştırma ve Eşleştirme Soruları

IX-Diğer Soru Tipleri; Ör, dikkat toplayış soruları ... Vb 8 kategorinin dışındaki soru tipleri.


Yeni Gelişmeleri Güncellemede Hangi Kaynaklarından Yararlanılır? 
1-Öğrencilerin çok iyi bildiği-seviyelerine uygun bilgi havuzundan/larından öncelikle yararlanılmalı
2-Hocanın en son teknolojik gelişmelerle ilgili bilgi havuzundan güncelleştirme yapılır.
3-Halk deneyimleri ve kültürüne ait bilgi havuzundan güncelleştirme yapılır.Ör. atasözleri ve vecizeler.
4-Internet bilgi havuzunda güncelleştirme yapılır.
5-Kütüphane bilgi havuzunda güncelleştirme yapılır.
6-Zihinsel Havuz. Ör.zihinsel operasyonla olaylar arasında ilişki kurularak güncelleştirme yapılır. Ör. Hiv virüsü ile cinsel hayatımızı doğru kurallarla yaşamamız gerektiğine güncelleme. 
7-Yukarıdaki bilgi havuzları dikkate alınarak konunun tabiatına en uygun güncelleştirme yapılır.
Ör,Dini yönden kendini asrına doğru güncelleştirmeyen insan hangi asırda ise o asırda dini yaşar ama bu asırda yer içer cümlesinin bernzeri anlamı kavratılmalı.
8-Bazı şeylerin güncellenişi/güncellenmesine ihtiyaç yoktur. Ör, dinin farzları, gerçek-değişmez doğa yasaları.


Yeni Gelişmleri Sadeleştirme ve Güncelleştirme Yöntemi;
-Bu yöntemin hedefi mutlak gerekli olan yeni gelişmleri sadeleştirmek ve değişmez ortak payda bilgisine ilave olarak
-Değişen teknolojiyle gelişen yeni bilgileri eski bilgilerle liyakatli ve doğru yer değiştirmek
-Yeni gelişmleri öğrencinin seviyesine doğru indirgemektir.

ortak payda, Dinamik ve Yeni Bilgileri Nasıl İlişkilendireceğiz;
1-Özellikle kriterler; geçmişten bugüne en az değişen, kanunlar, kuramlar, prensipler, tanımlar… Vb esas alınır.
2-ortak payda bilgileri basitten karmaşığa doğru amaca uygun; tümevarım, tümdengelim, morfogenez ( doğal döngü ve sistemler mantığıyla), besin piramidi …v.b şeklinde sıralanır.
3-
Biyolojideki sistem mantığıyla konunun iskelet omurga bilgi sıralanışı yapılır. Biz ortak payda  (omurga-isklet) bilginin kabininde ders veriyoruz.
4-Sonra gelişen teknolojinin konuyla ilişkili olan paftaları doğru bağdaşlaştırılarak konunun ilgili kısmına kanat veya yatay, dikey ve paralel linkler atılır ya da ilişkilendirilir.
5-Gelişen teknolojiyle ilgili, makaleler,sözler ve yazılar (dinamik bilgileri) artık omurga bilgilerinin kanatları gibidir.
6-Gelişen teknolojinin medyadaki konuyla ilgili dinamik-değişken bilgi ve envanterleri de bizim kabinin kanatlarıdır. Ör, sanal CD,  sanal kitap, yani multimedya  araçlarının hepsinin sanalı mümkündür.
7-Yeni gelişmlere; yatay, dikey ve paralel link atma. Değişimi yansıtma bakımından prtik ve müsait olduğu için her an için kullanılabilir.
8-ortak payda bilgileri; mutlaka değişen dinamik link bilgilerin doğru anlaşılması için yeterince eşik bilgiye sahip olamlıdır.

 Yeni Gelişmlere ve Derse Geçilmeden Sırasıyla Neler Yapmalıdır?
1-Makaleler, Kaynak kitaplar, Filmler ve CD'lerin anlaşılması için,
öğrenciye mutlaka,  bunları rahat anlayabileceği alt yapı ve eşik bilgiler ders notlarında sunulması gerekir.
2-Hazırlanan;Makaleler, Ders notları, Kaynak kitaplar, Film, CD ve Sunular hakkında kısaca bilgi verilip öğrenciler olaya angaje edilir.  
3-Verilen dersin yeni bigilerle güncellemesi ve hayata ilişkilendirilmesinin gerekçesi inanadırıcı verilmelidir.
4-Konu ve dersin önemi  belirtilmeli. Yani bu  bilgileri bilmenin-öğrenmenin gerekliliği ve önemi doğru kavratıldıkça öğrencilerin öğrenme arzu ve isteğini pozitif  kamçılanır
5-.mp4, .pdf, .htm, .html, pps,... Vb dosya uzantılı Makaleler, Ders notları, Kaynak kitaplar, Filmler, CD'LER ve Sunuların kullanım gerekçesi ve özellikleri açıklanmalıdır.
6- Sırasıyla Eşik Bilgiler, ortak payda Bilgileri, Dinamik Bağlantı Bilgileri ve Yeni Bilgiler Hayatla ilişkilendirilerek ders işlenir.

Yeni Gelişmeler ve Ders Konuları Öğrencilere Nasıl Sunulmalıdır ;
1-Makale, Ders notları, Kaynak kitaplar, Filmler, CD ve Sunular değişip güncellendikçe ders notlarının da ortak payda-omurga bilgileride buna bağlı değişip güncellenişi/güncellenmesi gerekir.
2-
Film, Makale,Ders notları, Kaynak kitaplar, Sunular, Filmler ve  CD'lerin kopyaları öğrencilere verilmelidir.
3-Ders notları, Kaynak kitaplar, Makaleler, Filmler, CD ve Sunular internette yayınlanmalı.
4-Her Makale, Ders notu, Kaynak kitaplar, Sunu ve CD'den neyi ya da neleri öğrenmeleri gerektiği soru halinde sorulup öğrencilere öyle takdim edilmelidir.
5-Soruların yanıtları;Makale, Ders notları, Kaynak kitaplar,Filmler, CD ve Sunuyu kavramalarına yeterli sayılmalıdır.
6-Yanıtlar cümlelerle sınırlandırıp kaliteli bilgi edinmeye ve ifade etmeye sorularıyla birlikte  verilmelidir.
7-Her Makale, Ders notları, Kaynak kitaplar, CD ve Sunularla kazandırılmak istenen bilgiyi temsilen sorular önceden öğrencilere verilip sonra konu işlenmelidir.
8-Sınavda da bu sorulardan sorulmalıdır.

Doğru Güncellemenin Mantığı ve Kriterleri Nelerdir?
1- Kaynak Seçim Kriteri;
Hedef kitle ve olanaklar kaynağı belirler. Buradaki hedef kitle üniversite öğrencisi ise ayrı, ilköğretim öğrenci ise ayrı. Örnek hedef kitlenin bilgi seviyesi, dil seviyesi, güncelleme seviyesi önemlidir. Üniversite öğrencisi bilim teknik dergisini takip ederken, ilköğretim öğrencisi bilim teknik çocuk dergisini takip eder. Bu mantıkla kriter örtüşür.
2-Eski Konuları Terk Etme Yeni Konuları Ekleme Mantığı : Hangi örnek pratikte daha çok uygulanıyor, kitle ve toplum hangi örnekle iç içe ise ve öğrencinin seviyesine uygunsa bu yöntem kullanılır. Ör. Fırın tandırdan, buzdolabı, mahzenden daha çok ilgi görür. Bu konuda öğrenciye başvurulabilir.
3-Yeni Konular İlave Etme; Kuş gribi, HIV virüsü gibi toplumsal yönden son derece hayati olan konular ilave edilir veya diğerlerinin (Verem, Çiçek) önüne geçer
.
4-Hayatla Bağdaştırma (Güncelleştirme) Mantığı; Bu kriterdeki amaç hedef kitlenin tek veya çok örneklilik ilkesine uyulur.
-Konuyu hayatla bağdaştırırken en son teknolojik gelişmelerin; toplum içerisine uygulanmış en kullanışlı en çok tanınanları tercih edilir. Ör, mikrodalga fırın, robot, buzdolabı arasında örnek seçilecekse;halk tarafından en çok tanınan ve kullanılanı yani buzdolabını örnek verilir veya çok örneklilik ilkesine uyulur.
-Yöresel kültür-olanaklar… Vb durumlar dikkate alınmalı .Ör,hayvan kavramını güncelleştirirken doğu bölgelerinde sorun olmazken, batıda bu sorun oluşturmaktadır. Batıda genellikle öğrenciler sadece kafes hayvanları veya hayvanat bahçesindeki hayvanları ancak görebilmektedir.
- Günlük hayatta güncellenen konunun uygulanış alanını örneklerle zenginleştirmek. Ör, motor kavramını güncellemek için motorlu araç ve makine kavramları kullanılabilir.
5-Doğru Örnekle Güncelleme Mantığı ;Güncelleştirme, konunun zihinde asimile olmasını sağlayan; verimli bir eğitim koşuludur.

A-Örnek herkes tarafından aynı algılanmalı.
B-Gerekirse çok örnekliliğe özen gösterilmeli.Ör.çiçek kavramı anlatılırken.
C-Basitlik ilkesine uyulmalıdır… VbÖr.Kuş gribi ile yiyecekleri yeterince doğru pişirmeyi ilişkilendirip güncellemek
D-Hayatla doğru bağdaştırılıp somutlaşmalıdır. Ör. Hiv virüsü ile cinsel hayatımızı doğru kurallarla yaşamamız gerektiğine güncelleme.
6-En Eski ve En Son Güncelleme Arasındaki Zıtlık ve Uyum Mantığını Uygulamak.Ör.Tandır-Fırın
7-Doğru Materyal ve Yöntemi Güncelleme Mantığı;

-Materyalde Sadelik ve yeterince dikkat çekme önemlidir. Gösterdiğimiz resim, şekil veya videoyu sade ve görsel-işitsel-dokunsal efektlerle desteklemek.
-Materyalde Görsellik-işitsellik çok önemlidir. Ses, görüntü, ses + görüntü şeklinde olabilir. Titizlikle seçilmeli, itici olmamalıdır.


Düşünsel Örtüşüm ya da Düşünce Frekansı Nedir?: Hocanın düşündüğünü; öğrenciler ondan önce veya sonra söylerse aynı frekansta oldukları anlaşılır. Hoca ve öğrencilerin bir konudaki; düşünce ufkunun ve frekansının özdeşleşmesidir.  

Öğrenci ve Hocanın Düşünsel Örtüşümün Önemi;
-Düşünce boyutlarını çok iyi bildiğim düşünsel frekans soruları soruyorum.
-Bendeki üst, alt veya aynı seviyedeki frekansları ile örtüşen yanıtlar öğrencinin ve sınıfın o konudaki düşünsel frekansını belirler.
-Buda öğretim elemanının ve topluca sınıfın o konudaki düşünsel koordinatlarını belirler.
-Bu bilgiler ışığında; sınıfta derslerle ilerlemede izlenecek yöntemler belirlenir. 
-Aslında vize ve final sorularının yanıtları-sonuçları öğrenciye ve öğretmene bu konuda bilgi verir.
-Frekans sorusunu nerden ve nasıl sormalıyız?
-Öğrencinin bir konuda hangi frekansta olduğunu yoklamak için;kültür seviyesine, bilgi dağarcığına dayanarak ve mevcut bilgi havuzunu konuya güncelleştirerek soru sorulur. 
-Öğrencinin bilgi dağarcığında konuyla  ilgili verileri çağrıştıracak sorular sorulur.Ör, konu madde ve anti madde ise öğrenciye şöyle bir soru sorulabilir; kara delik nedir?
-Kara deliğin içinde hızla birbirine çarpışan maddelerden anti madde oluşur.

Neden Öğrencinin Düşünsel Frekansını Yakalamak Önemlidir? Öğrenciyi konuya nerden başlatacağımızı saptamak.Öğrenci bilgi havuzunun sınırlarını belirlemek.Öğrenci eşik bilgi seviyesi ve dağarcığının neyin üstüne  bina ettiğini öğrenmeliyiz.
 
-KONUYA ÖZGÜ YÖNTEMLERİ SEÇMENİN KRİTERLERİ VE UYGULANIŞ KURALLARI
1-Olanaklarımız ( fiziki ortam, ders materyali, doğal alanlar, yapay alanlar.. Vb)
2-Yöntem çeşitleri
3-Olanaklar ve yöntemler arasındaki dizaynın önemi
4-Öğrencinin konuyla ilgili eşik bilgisi ve genel bilgi seviyesi
5-Yöntem çeşitleri hakkındaki bilgimiz.

Konuların Önem Dereceleri ve Hayatla Bağdaşımları (İlişkileri) Öğrenci Tarafından Bilinmeli
Konular önem derecesine göre sıralanmalı, öğrencilere her konunun önem oranı verilmeli ve her konuda gelebilecek soru oranı gerekçesi bildirilmelidir.
A-Öncelikle birinci derecede önemli olan konular (kanunlar, kavramlar, tanımlar, bağıntılar),% 55
B-İkinci derecede önemli olan konular (uygulamalar, laboratuvarlar, etkinlikler, konunun pratik hayata güncelleştirilmesi.. Vb.),% 30-35
C-Üçüncü derecede önemli olan konular (teoriler ve ayrıntıya yönelik bilgiler… Vb) dikkate alınarak, sorular kategorize edilir ve hazırlanır.%10-15
D-Dördüncü derecede önemli olan konular(diğerleri),%5
E-Mümkünse her dereceyi hayatla bağdaştırıp güncelleştirilmesine ihtiyaç vardır.Öğrenciyi bildikleriyle konuyu hayatla bağdaştırmaya motive edici olmalıdır.
F-Çalışırken her dereceye ayıracağı olası zaman oranı verilmeli.
G-Vizede sınıfça doğru yanıtlanmayan, bilinmeyen veya çözülemeyen önemli soruların finalde veya bütünlemede sorulacağı söylenebilir.
H-Öğrenci sayısı ve sınıftaki fiziki koşullar dikkate alınarak soru ile eşik bilgi yoklama yönteminin uygulanması; yazılı veya sözlü yapılabilir.

Eşik Bilgi Yoklama Yöntemiyle Seviyesinin Belirlemesi: 
1-Konu; Hücre ve hücre organelleri Hücreyi tarif etmemi isteyenler parmak kaldırsın. 9 kişi
2-Çekirdeği tarif etmemi isteyenler parmak kaldırsın. 8 kişi
3-Sitoplazma yi tarif etmemi isteyenler parmak kaldırsın.7 kişi.
4-... Vb
Öğrencilerin samimiyetle parmaklarını kaldırmalarını sağlamak için parmak kaldıranlardan birkaç kişiye soru sorulur. Sınıfa neden bu yöntemin uygulandığının gerekçesini açıklamak ve güvenini kazanmak. Sonra en az bilinen kavramlara en çok, en iyi bilinenlere en az zaman ayırma oranlanma kuralını uygulanarak pekiştirme ve tekrarı yapılır.

Eşik Bilgi Yoklama Yöntemiyle Öğrencilerin Derse Angaje Edilmesi
A-Her kategoriye ait ön yoklama anket soruları sınıfa sorulur. Yanıt veren öğrencilerin sayısı soru karşısına yazılır.
B-Daha sonra diğer sorularda sorularak, sınıfta sorulara doğru cevap veren toplam öğrenci sayısı belirlenir.
C-Her sorunun karşısına doğru yanıt veren öğrenci sayısı yazılır.
D-Daha  sonra;öğrencilerin konuya angaje olmaları amacıyla;anket soruları,   beyin fırtınası soruları ile desteklenerek sorulmalıdır.
E-Her kategoriye ait;laboratuvarların, uygulamaların ve etkinliklerin  pratik hayatla  güncellemeleri yapılır.
Örneğin, hücre nedir? Net doğru yanıtı bilen öğrenci sayısı=9,
Çekirdek nedir? Net doğru yanıtı bilen öğrenci sayısı =15,
Sitoplazma nedir?Net doğru yanıtı bilen öğrenci sayısı =3, 
Her kavramı pekiştirme ve tekrarına ayrılan zamanı verilen bu yanıt kategorisinin dağılımına dayalı olarak hesaplamalıyız.

EŞİK BİLGİ YOKLAMA YÖNTEMİNİN AMAÇLARI
1-Pekişitrme ve tekrar için;hangi kavrama ne kadar zaman ayıracağı belirlenerek, doğru ve planlı zamanlama ile öğrenciye bilgi aktarıştır.
2-Öğrencilerin zihnindeki bilgileri: doğru ve planlı harekete geçirmelerini sağlamaktır. 
3-Öğrencilerin zihninde: dersle ilgili tanımlar, kavramlar ve üniteler arasında ilişki kurmalarını sağlamak
4-Öğrenilenlerle ilgili; alıştırmalar, etkinlikler ve pratik hayatla  güncellemeler yapılarak öğrenci derse angaje edilir.
5-Eski bilgileri pekiştirmek ve tekrarlanmak.

Fakültedeki Öğretim Elemanlarının Orta Öğretime Yaklaşımı Başarılı ve Verimli midir?
(Fizik Öğretmeni Y. Lisans Öğrencisnin Yanıtı)
-Eğitimcinin başarılı olabilmesi için öğrenciyle aynı frekansı yakalaması lazımdır.
-Öğrenci ile düşünsel frekans-duygu frekans  birliğine varıldığında öğrencinin olumsuz davranışları olumluya dönüşür.
-Öğretim elamanın öğrencinin düşünsel-duygusal frekansını yakalaması  veya seviyesine ulaşması, real empati/eşduyum duyması için uyması gereken kurallar önemlidir.
-Alması gereken eğitimde öğrenciye yararlı olması içinde; iyi bir alan-eğitsel (pedagojik) bilgisine sahip olunması gerekir.
-Sahip olunan alan bilgisinin öğrenciyle paylaşım noktaları da olmalıdır.
-Mevcut bilginin nerelerde, nasıl kullanılacağı noktasında öğrenciye yeterli rehberlik yapılmalıdır.
-Arzu edilen noktalara gelinebilmesi için Eğitim Fakülteleri ve Milli Eğitim Bakanlığının işbirliği içinde çalışmaları ve plan programın buna göre yapılması gerekir.


Eğitimde aynı gerçeği, objeyi, ... Vb şeyi/leri liyakatsiz, yetersiz, eksik algılamayı (toplumsal algıda zihinsel doku uyuşmazlığını) ortada kaldırmak ya da en aza indirmek için; mutlaka doğru yöntem, uygulma, iletişim, diyalog, ortam, kuralları ve algıda değişmezlik yötemini kavramaya ve uyuma gereksinim vardır.
-İnsanların-insanlığın güvenli geleceği için;neleri algılamada aynı anlamı/ları çıkarmaları gerektiği neleri farklı yorumlayabilecekleri konularını şeffaflaştırmayı, farkındalığını kavramayı ya da anlaşmaya varmaları ve eğitimde bunları hemen uygulamaya koymaları çok büyük önem taşıyan insanlığın eğitim farzları gibidir.

Sınav Geri Bildirim Yöntemi;
-
Yazılı sınavlarda sorulan soruların yanıtlarından elde edilen verilerden hareketle, verimli sonuçlar elde edilmesine yönelik Sınav Geri Bildirim Yöntemi'nin” tatbik/uygulayış mantığı açıklanmaktadır. 
-Soru çeşitleri ve soruların konulara dağılımı: dersin, konuların, kavramların doğasına ve önemine göre en uygun şekilde  hazırlanması. Ör, çoktan seçmeli, boşluk doldurma
,Doğru (D)-yanlış(Y)… Vb şeklinde düzenlenip, buna bağlı olarak şablon bir cevap anahtarı hazırlanır.
-Öğrencilerin verdiği doğru, yanlış veya yanıtlayamadıkları sorular dikkate alınarak; gerek öğrenci ve gerekse sınıf bazındaki, alt ünite,tanım ve kavramlardaki başarı oranı istatistik bilgilerle belirlenir. 
-Verilen yanıtlara dayalı olarak; en az öğrenilenlerden en iyi öğrenilen konulara doğru öğrencileri  çalışmaya  yönlendirmek ve konuları pekiştirmeye yönelik, zamanı verimli değerlendirme çalışmaları yapılarak, başarıya katkının artırılması sağlanır.
 
-Ayrıca yöntemin kazanımlarından birisi de;  her öğrenciye başarılı ve başarısız olduğu alt üniteler, tanımlar ve kavramlar hakkında kesin bilgi vermektedir.
-Alınan sonuçlara dayalı olarak: konuların daha iyi kavranması için; yöntemlerin ve olanakların yeniden gözden geçirilmesi, konu tekrarı, pekiştirilmesi ve güncellenişi/güncellenmesine, değişikliğe yönelik yeniden yapılanmaya olanak sağlar.
-Bu yöntemle elde edilen veriler; Excel programında değerlendirilerek  uygulaması verimli hale getirilebilir. Ör, vize sınavına dayalı olarak hazırlanan yanıt anahtarı; bir öğrencinin hangi konulara birinci, ikinci derecede çalışması gerektiğini, internet üzerinde veya  sınavlardan sonra öğrenebilir ve bitirme sınavına  daha bilinçli hazırlanırlar.
-Eğer soru tipleri konunun fıtratının tabanına dayalı olarak doğru seçim yapılarak hazırlanmışsa bu yöntem daha verimli olur.
-Yani sorular konuların tarlasındaki mahsulü temsil eden tohumlar gibi olmalı ve bütün konuları kapsamalı, konunun hangi kısmına hangi sorunun uygulanacağı konusu geliştirilmelidir.
-Şıklı soruların ankete konulması kolay ancak yorum soruları veya açıklama soruları, doldurma soruları son derece dikkatli hazırlanmalı.
-Bu tip sorular; cevabın her cümlesine değer verilecek şekilde hazırlanmalıdır. Dolayısıyla değerlendirme bu şekilde yapılmalıdır.


Sınav Geri Bildirim Verilerini Ders Hocası Nasıl Değerlendirişlidir?

1-Bütün soruların karşısına başarısızlık oranı yazılmalı (sınıfta her soru için yanlış cevapların toplamı karşısına yazılmalı).
2-Öğretmen en başarılı sorudaki  orandan en başarısıza doğru konuların kavranma oranı çıkartılmalıdır.
3-En az bilinen sorunun ilgili olduğu konunun kısmı en çok tekrar edilmeli ve öğrencilere kavratılmalı.
4-Tekrar için ayrılan zaman; en başarısızdan en başarılıya  doğru azaltılmalıdır.
5-
Her öğrencinin cevap veremediği sorular ve ilgili olduğu konunun başlığı Internet üzerinde ya da toplu değerlendirme kâğıdına kodlanmak suretiyle geri bildirimi yapılır.
6-Öğretmen hangi konuyu ne kadar süre ile tekrar etmesi sorunu çözülmektedir.
7-Öğrencinin hangi konuları hangi oranda çalışması sorunu çözülebilir. Bu konuda bilgisayarda  hazır paket geliştirerek öğrencilerin başarısına neden olabilecek pozitif geri bildirim programı geliştirilebilir.

Sınav Geri Bildirim Yönteminin Kazanımları:

1-Öğrencilerin başarısına pozitif etkisi tartışmayı götürmez.
2-Öğretmen ve öğrenciye zaman kazandırır.(öncelikle hangi konulara yoğunlaşıp tekrar etmeleri konusunu kavratır.)
3-Pekiştirme nedeniyle öğrenişi (öğrenmeyi) artırır.
4-Öğretmenin yanlış veya eksik soru hatasını geri bildirir.
5-Sınavlarda sorulan soruların her birisinin ölçme değerlendirme kitaplarındaki kriterler dikkate alınarak; klasik, test ve doldurma gibi melez soruların içinde konunun fıtratına ya da tabiatına en uygun olanlar seçilir.


Özel Not;
Alınan yanıtlar;Ör, Exel'de tabloda X eksenine öğrenci numaraları  Y eksenine de sorulan sorular yazılır. Burada cevaplanmayan sorular ve öğrenci numaralarına soru işareti konulur. Böylece Internet üzerinde öğrenci hangi sorulara cevap vermediğini öğrenecek ve cevaplanamayan sorular üzerine ders notundaki cevabına link atılarak öğrencinin soruyu öğrenmesi sağlanır.

K12 YÖNTEMİ VE UYGULAMALARI
  K12'nin amacı:
bir dersi ya da bir konuyu bütün öğretim yöntemleri-olanaklar dikkate alınarak;internet-intranet-okul ve ev ortamının verimli almaşına dayalı olarak, öğrencinin öğretmen yardımıyla veya kendi kendine en mükemmel şekilde dersleri mükemmel öğrenmesi amacıyla batıda uygulanan bir öğretim programıdır. Bu durum internet üzerinde okul ve evde etkileşimli bir şekilde uygulanır. Halihazırda ilk ve ortaöğretime yöneliktir.      Özel Not: Böyle bir programı izlerken, tüm dikkatimizi hazır şablonlara vermeden, koşullarımıza bundan daha mükemmel ve orijinal ham eğitim programı geliştirerek sonra K12 ile pekiştirmek belki de en doğrusudur. 
 K12'nin Esas Amacı:Yüz yüze eğitim ile internet ve uzaktan eğitimi en mükemmel şekilde harmanlayarak öğrencilerin fıtratına uygun kusursuz bir öğretim sunmaktır.Türkiye'deki kolejlerin ve diğer okulların internetle etkileşimli olarak çalışmasına olanak sağlayacak orijinal bir sistem geliştirmek için, K12 sisteminden yararlanmak gerekir.
  K12 nedir?
 Eğitimde mükemmelliği amaçlayan  bir kuruluştur.   Çocuklarınıza: mükemmel müfredat ve  ilkelere ait araçları  içeren  önemli bir eğitim hizmeti sunulmaktadır.  K7 seviyesi için; Altı ana konuya ait programlarla hizmet verilmektedir (Lisan,  Matematik,Tarih, Fen, Sanat, ve  Müzik).
K12 tam olarak neyi sağlar?K12, evde çocuklarınıza mükemmel bir eğitim vermek için gereksinim duyulan  tüm temel araçları sağlar .  Ayrıca, dersler, gelişmeler, planlama araçları, değerlendirmeler ve doğrudan bağlantı üzerinde öğrenmek için, yardım konularında hizmet verilmektedir. Verilen  bu bilgileri  pekiştirip bütünleyen;  ilgili, video,CD ler, çalışma kitapları ve yardımcı kitaplar gibi  tamamlayıcı öğretim materyalleri  sunulmaktadır.    
K12 hangi konuları sunmaktadır?
K12, 
K7 sevesi için, aşağıdaki konularda hizmet vermektedir.
Lisan/İngilizce
Matematik
Tarih
Fen
Sanat
Müzik (sadece K5 sevesi.)
K12 nin standartları nelerdir?
Dr. William J. Bennett ve  K12  ekibi, yüksek standartlarda bir program geliştirmiştir. Bu çok yönlü program; bölgesel ve ulusal eğitim standartlarını aşacak şekilde   daha üstün tasarlanmıştır.Amaç, en başarılı eğitim veren; devlet ve özel okullarıyla karşılaştırılabilir veya daha üstün  bir eğitim vermeyi  sağlamaktır.
K12 2004-2005 öğretim yılında hangi seviyede hizmet verecek?
K12 2004-2005 öğretim  yılında; K7 seviyesinden itibaren, sekizinci derece müfredatının tümünü kapsayacak şekilde,  akÂdemik programını genişleteceğini ilan etmiştir.  K12,  orta dereceli okullarda sunulan, sekizinci derece  kapsamına ait,  tüm ders konularını içerecek müfredatı geliştirmiştir.  (Lisan/İngilizce, Matematik,Fen, Tarih, Sanat).
K12 nin hedefi; ailelere ve eğitimcilere,  en iyi müfredat ve makul öğretim araçları sunmaktır.   Ailelerin, sunulan akÂdemik programlardan son derece  memnun olmaları,  yazarları onurlandırmıştır.  Aynı sonucun, yeni hazırlanan  sekizinci derece programı içinde beklenmektedir. 
K12  lise bir  müfredatını sunacak mı?

 K12 öncelikle, ilköğretim, ortaöğretim sonra lise öğretimin her derecesine uygun, ayrıntılı akÂdemik bir program oluşturmak amacıyla  kurulmuştur. Bugünlerde, lise öğrencilerine  hizmet veren, çeşitli seçenekler  değerlendiriliyor.  Ayrıntılı bir  lise programı geliştirmek; geniş, değişik, esnek olmayı gerektirir . Ayrıca, tüm öğrencilerin özgün gereksinimlerini karşılamalıdır. Bu durumda, dikkatli ilerlememizi gerektirir. Daima, en kaliteli standartları, ailelere sunmayı garantileyecek şekilde  ilerlemeliyiz. K12, mükemmel bir lise eğitiminin; içermesi gereken çok önemli ve belirleyici  bileşenleri hakkında, öğrenciler ve ailelerinden  yorumlarını alıyor.  K12 ye gelen bilgiler son derece değerlidir, çünkü; lise öğrencilerine yararlı desteği  vermek için, bu bilgilere dayalı olarak neticelere varılır.

Örnek bir K12 dersi izleye bilir miyim?
Evet,  Buraya tıklayın .
K12 eğitimde ailelerin rolü nedir ? Çocuğumla çalışmaya ne kadar zaman ayırmalıyım?
 Aile-çocuk etkileşimi  K12 felsefesinin  merkezini oluşturur. Aileler ve diğer şefkatli erişkinler  çocukların eğitimiyle  doğrudan  ilgilidirler. Tam program uygulanıyorsa, çocuğunuza  günde beş saatlik ders  çalışması için   yaklaşık  üç saat  ayırmalısınız. Arta kalan sürede, çocuklar, diğer aktivite çalışmalarını okur ve onlara giriş yapar.
 K12 öğrenciler mi,  yoksa   yetişkinler için midir?
 İkisi içinde; K12  çocukları daha iyi öğrenci olmalarına yardımcı olur ve  ailelerin  çocukların eğitimine karışmalarına izin verir.  Neticede, K12; erişkinlerin, çocuklarına, mükemmel  bir eğitimin  verilmesinde yardımcı olur. 
K12 eğitimini ücreti nedir?
 Okul ve materyal  ücretleri aylık 150 dolar bir sömestre için. Matematik kursları vergiler hariç  tüm  dereceler için 1295 dolar
Müfredat ne tür yönerge ve açıklama materyallerini kapsar?
 Bağlantı programları ve öğretime yardım ve araçlar için;  Cd ler, videolar, çalışma-ders kitaplarından oluşan,  standart bir eğitim materyalleri  seti  önceden hazırlanmıştır.   Çocuklarınıza; verimli, özgün ve farklı öğrenim  deneyimleri kazandırmanız için, bu materyaller, dikkatlice ve özenle seçilmiştir.   Bazı konulara özgü materyaller aşağıda sunulmuştur: 

  • Lisan için—klasik hikaye kitapları ve  seslendirme takımı. Matematik için— çalışma kitabı ve elle kullanılan araçlar Fen için; mıknatıs, termometre, büyüteç ve tohumlar.   Tarih için—haritalar ve küreler Sanat—baskılar ve kitaplar
  • Müzik için —CDler ve videolar
  Bazı  derslerde İlave kitaplara  ve materyallere gereksinim duyulur. Bu materyaller ve kitaplar   yerel kütüphanelerden, kırtasiye  ve mağazalarda sağlanabilir. 
Aileler için hangi araçlardan yararlanılır ?
 Gün boyunca; araçları planlama ve kullanmanıza yardımcı olmak amacıyla; müfredatla birlikte,her ders için, gereksinim duyulan zamanın ayrıntılı bir taslağı ve günlük verilecek derslerle ilgili   elektronik takvim verilecektir. Buna ek olarak; Çocuğunuzun gelişme ve ilerleme ivmesini saptamanız için;  doğrudan bağlantı üzerinde sunduğumuz öğrenci  izleme sistemimiz size yardımcı olacaktır.  Araçları görme için tıklayın
Çocuğum ilerleme hızını çalışarak arttırabilir mi ?
Kesinlikle evet. K12  en özgün gereksinimlerinizi karşılayacak şekilde hazırlanmıştır.   Doğrusu, her konu için özgün  ilerleme hızının saptanması çocuğunuz ve sizin yararınızadır.
Farklı konular için faklı sınıf seviyelerini seçebilir miyim?
Evet. Çekirdek ve tam programlarımıza ait her dersi; çocuğunuz için,  uygun sınıfın seviyesini seçebilirsiniz.  Örneğin, Lisan ve matematik derslerindeki ilk dereceniz çok ileri ise; ilk dereceye ait tam programın;sanat, tarih, müzik ve fen derslerini fakat  lisan ve matematik derslerinin ikinci derecesini seçebilirsiniz. Tamamlanmış derslerden başka, K7 derecesinde paralı kurslarda alabilirsiniz.  
K12 müfredatında bilgisayarın oynadığı rol nedir?
 Genellikle, K5 seviyesinde ki çocuklar; çalışmalarının  yaklaşık % 20-30 u doğrudan bağlantı   üzerinde yaparlar.       Çizim,  kağıt üzerinde matematik problemleri çözmek, kitap okumak ve fen deneyleri gibi  çalışmalarının  çoğunu çevrim dışı (internete bağlanmadan)  yaparlar. Çocukların yaşları ilerledikçe ve okuma becerileri geliştikçe; yönerge ve aktiviteler gereği; eğitim standartlarına uygun olarak, kendilerini bilgisayarı  gittikçe aratan bir kullanım içerisinde bulacaklar. Bununla beraber ; yapılan işlerin esasını;  daima  çevrim dışı çalışma   oluşturur.
K12 Öğrencilerin çalışmaları bakımından, özel gereksinimlerini  karşılıyor mu? Bu açıdan yetenekli öğrencilere nasıl yaklaşıyor?   Evet. . Öğrencilerin özgün  tempolarıyla çalışmaları olanak sağlayan  araçlar sunulmuştur., K12 hızlı öğrenen ve bir konuyu  ekstradan  çalışmak isteyen çocuklara  uyumlu çalışma sağlar.  
Fen Programında öğrenciler ne öğrenirler?
 K12 çocuklara; uygulamalı aktiviteler yaptırarak, fen bilgisi   kavramlarını öğretmek suretiyle, bilim bilgini (bilim insanı?!) olmalarını  özendirir.  Öğrenciler; dikkatli gözlem yapmayı, konuyla ilgili soru sormayı, varılan sonuçları şematize etmeyi ve edinilen bilgiyi yayımlamayı öğrenir. Ne görecekleri ve ne yapacakları konusunda dikkatli düşünürler.  Ayrıca  yaşadığımız dünyayı  anlamamızı yönlendiren meşhur bilim insanları hakkında  bilgi edinirler. Deney ve aktiviteler için, her derste belirgin, ayrıntılı açıklamalar sunulmuştur.
Sanal AkÂdemiler
Sanal AkÂdemi nedir ve K12 onlarla nasıl örtüşür?
K12  müfredatı uygulayan ve yönetim- öğretim hizmetleri veren  çeşitli eyaletlerdeki okullarla çalışır.  K12 nin çok amaçlı  müfredatı,  devlet ve özel okulların alt yapı ve sorumluluğu ile bütünleştirilerek, oluşturulan bu sanal akÂdemiler,  ailelere  kusursuz eğitim olanakları sunmaktadır. K12 Sanal AkÂdemiler hakkında daha fazla bilgi için tıklayın. K12 Sanal Devlet Okulları; K12 Ev Okulları Seçenekleri
K12 ne çeşit bir destek sunar?

Her ders adım adım  ebeveynlere yol gösterecek  şekilde hizmet verir. Eğer çocuğunuzun, bir kavram veya  konuyu anlamakta problemi varsa; internet üzerinde  derslere ilave  yaklaşımlar konusunda, yardımcı ipuçları da sunulmuştur.  Temel ürünler veya tamamlayıcı materyallerle ilgili problemlerde;müşteri şikayetlerine teknik destek verilir..   Kayıt için çocuğumun bilgi seviyesini nasıl öğreneceğim?Çocuğunuzun; idare etmeniz ve  kolayca kullanabileceğiniz, İngilizce ve  Matematikle ilgili seviye tespit testinin bilgisayar çıktısını alabilirsiniz. Test sonuçlarına dayalı olarak; öğrencinin bilgi seviyesi ve sömestrsine göre tavsiyelerimiz sunulmuştur.   Bununla beraber bu test bağlayıcı olmayıp, çocuğunuzun nereden itibaren, öğrenmeye başlayacağı konusunda serbestsiniz.
  Bir sonraki ders/değerlendirmemi nasıl öğrenebilirim?
Çevrimin içinden, okulunun, günlük veya haftalık ders programından öğrenmenizi öneririz.

K12'de ev okulu,sanal devlet okulu ve sanal akÂdemi diye internet, intranet, gerçek okul ve ev arasında: mükemmel bir eğitim; için en verimli sanal ve gerek  korelasyon habitatı gerçekleştirmeye çalışılmıştır. Bu korelasyon eğitim habitatında, K1'den K9'a kadar öğrencilerin vaktinin; % kaç evde, % kaç okulda, % kaç internet, % kaç bilgisayarla çalışacağı şekilde dağılımı yapılmıştır.Ülkemizde E18 sistemi uygulanırken halkımızın fakir olması nedeniyle yavaş yavaş gerçek okullarlara ilave olarak, sanal okul ve ev arasında artık her aile kendisi çocuğuna internete-intranet kaydederek gelişim sağlanacaktır.  Bilgisayar öyle bir araç ki doğru kullanıldığı zaman, insanların güdük karakterlerini daha verimli işlevsel hale getirir. K12‘de ev okulun fonksiyonları; Bu okulda K12 müfredatı ev ortamında çocuğumuza mükemmel bir eğitim için cevap verecek şekilde çok şey sağlanır.
Bunlar nelerdir;
1-K9 derecesi (sınıf) İçin Dersler
2-Materyaller
3-
İnternet/Bilgi İletişim Örgüsü/Kümesi-Ağı Okulu
4-Araçların Planlanması
5-Değerlendirişler  

EV OKULU
1-Materyaller ve nitelikli müfredat:K12 müfredatı ve materyalleri, dersler, ilerleme süreçleri ve planlama araçları, yardımcı bilgiler,İnternet üzerinden verilmektedir. Ayrıca CD'ler, videolar, çalışma kitapları vb. diğer kitaplar gibi tamamlayıcı öğretim materyalleri de öğrencilere ulaştırılmaktadır. Yani bunlar elden gönderilir ya da başvurulan kaynaklar olarak internetten verilebilir.
2-Aile İlişkisi: aileden birileri veya diğer şefkatli yetişkinler çocukların eğitimini direkt olarak doğrudan yönlendirebilirler. Aile fertleri çocukların diğer çalışmalarla ilgili aktivitelere angaje olma veya okuma ile arda kalan zamanı harcadığı sırada aile fertleri öğrencinin 5 saatlik bir çalışmasının 3 saatiyle ilgilenmek ve zaman verebilirler.
3-Teknolojiyi Doğru Kullanama: genel olarak K5 seviyesindeki çocuklar çalışmalarının %20 ve %30'unu internet üzerinde yapmaktadır ve arta kalan zamanlarını fen deneyleriyle, çizimlerle, matematik problemlerini çözmede ve kitap okumakla harcar. Öğrencilerin gün geçtikçe bilgisayar üzerindeki çalışmaları artar ve deneyim kazanırlar ve buna bağlı olarak computur'e harcadıkları zaman artar.(eğitim standartları)
4-İlk ve Ortaokul Dersleri K12 müfredat programları; ana okuldan 9.sınıfa kadarki bütün öğrenciler için yani çok çeşitli öğrencilere eğitim verebilecek niteliktedir. (aynı sınıftaki farklı yetenek ve fıtrata sahip her öğrenci için K12 müfredat programı tatmin edici seviyede çeşitliliğe başarıyı verimli kılacak şekilde olacaktır.)örneğin matematikte son derece başarılı olan bir öğrenci 2.sınıfta bütün matematik derslerini alabilir. Bu yöntemle öğrenciler kariyer ve zihinsel gelişimi açısından hiçbir engel yoktur. Her öğrenciden fıtratı ve yetenekleri oranında maksimum verim alınabilir. Çünkü fiziki ve bürokratik engel yoktur.Dolayısıyla her öğrenci derslerin habitatında yetenekleri ve fıtratına göre çimlenen bir tohumdur. K12 deki bu gelişme gelecekte yüksek okullarda da  verilebilecektir.(üniversite, lise ….) Mevcut K12'nin tamamlanmış programı ile öğrenciye (çocuğa) her derste her çocuk için uygun derecede seçim yapılabilir. Yani siz 1.sınıfta matematik yeteneği yüksek olan çocuğa 2. ve 3. sınıf matematikte verilebilir.
5-Kullanılan Araçlar:K 12 müfredatı öğrencilerin özel gereksinimleri için uygun hale getirilebilir. K12 öğrencilerin özgün ilerlemesine uygun araçlar sağlanmaktadır K12 ile ileri derecede başarı gösteren öğrencilere verilen araçlar ile, yavaş ilerleyen öğrencilere verilen araçlarda özgünlük farklıdır. Yani tüm öğrencilere standart araç değil de başarıya özgü araçlar ve öğretmenlik uygulamaları arcılığıyla devlet okulları ve özel okulların alt yapılarını bu konuya ne derece müsait oldukları konusunda bize güzel bir destektir.

FlipAlbum, Ulead Media Studyo, GoldWaw, Camtasia, CDex  ses dönüştürücü,  Flash Animasyonlarıyla; CD ve Ders Sunuları Hazırlama

Ders CD'leri, program CD'leri, Eğitim CD'leri öğretim yöntemlerinin en yaygın ve etkili biçimde kullanıldığı alanlardır. Onun için ülkemizde var olan özel öğretim yöntemleri I ve özel öğretim yöntemleri II dersinin kapsamına giren bütün alanlara ait envanterlerin  çoğunu temel öğretim metotlarıyla ilgili (özel öğretim yöntemleri I) özel öğretim metotları (özel öğretim yöntemleri II) konularıyla ilgili öğrenciye bilgi verilirken özellikle özel öğretim yöntemleri I dersinde bütün temel  yöntemleri kapsayan piyasadaki CD lerden en azından birer numune alınarak teorik derste verilen yöntemlerle ilişkilendirilerek öğrencilerle analiz yapılarak CD lerde verilmeye çalışılır.
Özel öğretim II  dersinde  ise özellikle sahayla ilgili spesifik metotları içeren konuyla ilgili CD ler ve konular analiz edilirken öğrencilerimizin dikkatini birinci derecen yöntemlere ikinci dereceden konulara yönlendiririz. Dolayısıyla öğrenci o konuyla ilgili bilgilere metot ve bilgi açısından eleştirel gözle bakar.
Özel öğretim yöntemleri I ve II derslerinin uygulamalarında mümkünse bir ders CD sinde bulunması gereken minimum kriterler ve anlatılan konuyla ilgili örtüşebilen en verimli yöntemleri olanaklarımız ölçüsünde hazırlatılmaya çalışılır. Yani sanal araçlar kullanılarak ( FLİP ALBÜM, Macromedia ürünleri… Vb) sınıfça sanal ders CD si hazırlama denemeleri yapılır.
Özel öğretim yöntemleri I ve II de uygulamalı olarak flip albüm ve süit öğrencilere öğretilir. Yani bu sanal kitaba film, resim, indeksleme, grafik, sorular, link atma eklenebilir.
Özel öğretim yöntemleri II de Ulead Medya Stüdyoda film hazırlama
          CD leri analiz etmenin gerekçesi ve mantığında ne yatıyor?
Yöntemlerle konular arasındaki mantık hakkında sezgi sahibi olmak.
Konularla yöntem arasında uygulanan mantık hakkında deneyim sahibi olmak.
Konularla uygulanan yöntemler arasındaki eksiklikler görebilmek
Konularla uygulanan yöntemler arasındaki uyumun özgünlüğünü ve  güzelliğini görebilmek.
Konularla yöntemler arasındaki örtüşme ve mükemmelliği alışık tepki (refleks) ve alışkanlık haline getirmek.
        Yukarıdaki maddeleri dikkate alarak bir konuya uygulanabilecek yöntemleri alışık tepki (refleks) halinde uygulayabilme alışkanlığı geliştirebilme.
Pratikte FlipAlbüm, Macromedia Projektör gibi sanal programlarda ders materyali hazırlama.
Sanal ve gerçek CD hazırlanırken;hangi sanal programının nerede kullanılması gerektiği çok iyi bilinmesi ve seçilmesi gerekir.
bu programlar seçilirken özellikle modası geçmeyen ve piyasada kanıtlanmış  programların seçilmesi gerekir.
Ör,grafik için Photoshop, Cd hazırlamak için makromedia Flash ve Projektör, sanal kitap için FlipAlbum,  ses formatı dönüştürme için CDx, .. Vb
ÖZEL ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ II UYGULAMALARI
1-Doğadan Makroskobik Materyal Geliştirme Uygulayışı; Doğadan Biyolojik amaçlı makroskobik materyal-veri toplayış teknik ve yöntemleri
2-Doğadan Mikroskobik Materyal Geliştirme Uygulayışı; Doğadan Biyolojik amaçlı  mikroskobik materyal-veri toplayış teknik ve yöntemleri
3-Doğadan Toplanan ve laboratuvarda Geliştirilen Materyallerin Sanal Ortamda İşlenmesi;Doğadan toplanan ve laboratuvardan geliştirilen materyaller, sanal araçlar kullanılarak, sunu, web ve ders materyali amaçlı olarak bilgisayar ortamında işlenir.
4-Sanal Materyal Geliştirme Uygulayışı;Mevcut genel ve özel öğretim yöntemlerini kavratmak amacıyla, öğrencilere. uygulamalı sunu hazırlama, puzzle hazırlama, şekil üzerinde çoktan seçmeli uygulamalar yaptırılır.
5-Ders CD'si nedir? Pozitif, negatif ve nötr açıdan çeşitli derslere ait CD'lerin incelenmesi ve değerlendirilmesi. Bir ders CD'sinde bulunması gereken minimum özellikler.
6-Biyoloji derslerinde uygulanan özel yöntemlerin örnek olay ve konu ile darama edilmesi ve güncellenişi/güncellenmesi (öğrenci ödevleri ve mikro eğitim)


M



   
  B
aşlat/Ara/Dosya ya da klasör.../Bilgisayar ya da kişi/Ağ üzerinde bir bilgisayar/ nasip6
KAYNAKÇA  AKKOYUNLU, B.&DERYAKULU, D. (1998). Çağdaş Eğitimde Yeni Teknolojiler. Anadolu Üniversitesi AÖF Yayınları. No: 564.
ALKAN, C., (1998); Eğitim Teknolojisi, Anı yayıncılık, Ankara,sf:13-14
ALKAN,C. vd, (1987).Eğitim Teknolojisi, A.Ü. Açık öğretim Fakültesi Eğitim Önlisans Programı,Eskişehirs:67-76
BİLİM VE TEKNİK DERGİSİ, (2000-2006), Amacımıza hizmet eden makaleler seçilir.
BECK, Judy.&Wynn, HARRIET C., (1998). Technology in Teacher Education: Progress Along the Continuum. ERIC Digest.
CHİP DERGİSİ, (2000-2006). Bilimsel Değerde Olan Makaleler.
ÇEVRE BAKANLIĞI,(1998) Çevre Notları
DEMİREL, Ö.,(2004). Eğitimde Program Gelişitrme. 8 . Baskı, Pegem A Yayıncılık
DEMİRKUŞ, N.,(1999). Fen Bilgisi Öğretim Yöntemleri ve Uygulamalarının Verimli Hale Getirilmesi. Öğretmen Eğitiminde Çağdaş Yaklaşımlar Sempozyumu, 8-10 Mart 1999 İzmir. D.E.Ü. Buca Eğitim Fakültesi Dergisi Özel Sayı, 11 (1999) 414-425.
DEMİRKUŞ, N., (200)2. Tarayıcının Camlı Tarayıcı (Scanner) Özelliğine Bağlı Olarak Resim, Hareketsiz Cisim ve Yaratıkların Görüntülerini Bilgisayara Aktarma Cihazı. Buluş Tasnif Sınıfı: H04N, Buluş Müracaat No: TR 2000 01807 A2, Türk Patent Enstitüsü, Resmi Patent Bülteni, 2001/64, Yayın Tarihi: 22.10.2001, sf. 171, Ankara. A sınıfından Patenti almaya değe görülmüştür.
DİGİTÜRK YAYINI 2005-2006:Discovery Channel, National Geographical Channel, History Channel TV kayıtları.
DURUKAN,H., ÖZTÜRK, İ., (2004).Sınıf Yönetimi HD yayıncılık Kimited Şirketi
ELY, DONALD P., (2000). The Field of Educational Technology: Update 2000. A Dozen Frequently Asked Questions. ERIC Digest.
İMAMİ GAZALİ(Muhammed Bin Ahmed Ebu Hamid) (1986).;İhyau Ulumid-din 1.,2.,3.,4. cilt. Bedir Yayınevi, Tercüme Ahmed SERDAROĞLU (Eski Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişi).
KEÇECİ, D., AKAR, A.(1995). Çevre ve İnsan
ÖZER, B.& ve ark. (1998). Çağdaş Eğitimde Yeni Teknolojiler. Anadolu Üniversitesi AÖF Yayınları. No: 564.
ÖZDEN, Y. (2003). Öğrenme ve Öğretme 6. Baskı, Pegem A Yayıncılı
ÖZYÜREK,M.,(2005).Sınıf Yönetimi, Karatepe Yayınları, Ankara
PCNET DERGİSİ (2000-2006). Bilimsel Değerde Olan Makaleler.
RIZA,Enver Tahir (1995)Eğitimde Araç-Gereç Teknolojisi,s:32-40
SLOWİNSKİ, Joseph. (2000). Becoming a Technologically Savvy Administrator. ERIC Digest Number 135.
TANDOĞAN, M.&AKKOYUNLU, B. (1998). Çağdaş Eğitimde Yeni Teknolojiler. Anadolu Üniversitesi AÖF Yayınları, No: 564.
TAN, Ş (2005). Öğretimi Pılanlama ve Değerlendiriş. 9. Baskı, Pegem A Yayıncılık
TEKİN, H.,(1991). Eğitimde Ölçme ve Değerlendiriş, 17.Baskı, Yargı Yayın Evi.
TURGUT, M.F., BAKER, D., CUNNINGHAM, R., PIBURN, M., 1997, İlköğretim Fen Öğretimi, YÖK Basımı, Ankara,
UÇAR,Metin (1998), İlköğretimde Ders Araç-Gereçlerin Kullanımı Konusunda Öğretmen Görüşlerinin Değerlendirilmesi,AKÜ. SosyalBilimler Enstitüsü, s : 91, 109,114
YEŞİLYAPRAK, B., (2004) Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi .7. Baskı, Pegem A Yayıncılık
YILDIZ, R. ve ark 2002,Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme, Mikro Yayınları 24,
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), 1998. Eğitim Fakültesi Öğretmen Yetiştirme Lisans Programları. Ankara: YÖK Yayınları.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), Ohlsson B., Çeviri;Prof. Dr Sema ERGEZEN ve ark. 1996. Biyoloji Öğretimi, YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), CUNNINGHAM, R., M. Turgut, F., B.,1996. İlk Öğreti Fen Bilgisi Öğretimi, Çeviri;Prof. Dr M. Fuat TURGUT ve ark. YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), MERIWETHER, C., DUYAR,1997. Okul Yönetimi, Çeviri;Prof. Dr Kemal AÇIKGÖZ ve ark. YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), MARGARET S., ÖZÇELİK, D.A.,. 1997 Orta Öğretimde Okullarda Tatbik/Uygulayış Çalışmaları, YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), MARGARET, S., ÖZÇELİK D.A.,. 1997 İlköğretimde Okullarda Tatbik/Uygulayış Çalışmaları, YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU (YÖK), BRITTINGHAM, VE ARK., 1999. Türkiye'de Öğretmen Eğitiminde Standartlar ve Akreditasyon (Kabullenişler), YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Gelişimi Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi 06539 Bilkent Ankara.