Bilimsel Araştırma ve Yayın Teknikleri
       Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
   Öğretmenlik Uygulamaları
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
          Okul Deneyimi II
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
          Okul Deneyimi I
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
          Toplum ve Çevre
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
Evrimin Mekanizmaları ve Bilimsel Kanıtları
          Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
             Bilim Tarihi
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
Biyolojide Önemli Konular (Seçmeli II)
       Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
  Biyolojide Önemli Kavramlar
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)

Öğretim Teknolojileri ve Biyolojide Materyal Geliştirme
                     Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)

Öğrenme Öğretme Kuram ve Yaklaşımlar
        Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
   Özel Öğretim Yöntemleri II
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
    Özel Öğretim Yöntemleri I
Prof.Dr. Nasip DEMİRKUŞ(2008)
          Fen Teknoloji ve Toplum
Prof. Dr. Nasip DEMİRKUŞ (OCAK 2008)
       VERİLEN DERSLER              ÖÖYI , ÖÖYII ,OMK, OTM, BÖKAV , BSKON, BT , EV , ÇEV , ODI, ODII , ÖUYGBAYT, FTT, BMAT BİK   FEL  



 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE NADASI SORULARI



Fen Teknoloji ve Toplumla İlgili Bazı Beyin Fırtınası-Nadası; Ödev, Soru ve Etkinlikleri  2005   2006  2007  2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015  

Siyaset, Devlet, Vahşi ve Doğal Laiklik, RejimDemokrasi, Çevre, Bilimsellik, Kavram ve Evrim ile İlgili Sorular Sorunlar ve Çözüm Önerileri  


Siyaset, Bilim, Rejim ve Yönetimlerin Dindeki Konumlarından Yararlandırılışı İnsanlığın Geleceği İçin Önemlidir

- Din siyasete, ekonomiye, politikaya ve yönetimlere dayalı acımasız ve ölçüsüz menfaat kurallarını deşifre eder ve daha insancıl-rahmani kuralları ortaya koyuşa kaynak teşkil eder ve yardımcı olur.
- Siyasette din olmazsa ya da siyasetçinin gerçek dini ve inancı olmazsa dinin yerini menfaat dayalı ekonomi borsası, politik ve siyasi zekâ oyunları alır.
- Din siyasetçiyi, ekonomisti, politikacıyı, yöneticileri ve insanları ahlakı yönden rafine ve/veya filtre ederek kötü, iyi amelleri ve amaçlarını su yüzüne çıkarır. Hatta siyasetçinin ya da politikacının veya inanan insanın enderin samimi ahlaki ölçüsünü açığa çıkarır.
- Siyaset Dinle bağdaştırılmazsa bu sefer inançlı kitleden illegal (gayrı ahlakı ve gayrı resmi) yönden yararlanışın ve kullanışın yolu motive olur.
- Aynı durum din yönetim ve bilimle ilişkisel düşünülüp ya da yönetim ve bilimin dindeki konumları doğru tespit edilip insancıl çözümler üretilmezse bu sefer bilim ve yönetim cahili inançlı kitleden illegal (gayrı ahlakı ve gayrı resmi) yönden yararlanışın ve kullanışın yolu motive olur. Bu nedenle her medrese ve dini eğitimin mutlaka bilimsellikle güncellenip ilişkilendirilişi elzemdir.
- Biz İslam'iyeti insanlık için gönderilmiş bir din olarak kabullenip doğru değerlendirilmezsek bu sefer insan fıtratına doğru empati duymayan inanca /imana gerek duyan cahil radikal dindar kitlelerin ortaya çıkışına neden oluruz.
- Uzaya açılmadan önce tüm insanlığın bu dine sahiplenişi ve liyakatli değerlendirişi insanlığın işini gelecekte kolaylaştırmış olur.
- Bir anda düşünün Allah (C.C) bu dinleri göndermeseydi ne olurdu? Sorusunun yanıtı dinin değerini, önemini ve gereğini izahat için yeterlidir. Demirkuş 2013

-Her Türlü Sosyal Çeşitliliği İç Dünyasında Doğru Konumlandıramayanlar, İnsancıl Evrensel Olamazlar.
-İlahi, İnsancıl Evrensel ve Doğa Yaslarıyla Verimli İlişkilendirilemeyen (Dizayn Edilmeyen) Anayasaların Toplum ve Halklara Vereceği Hizmetler Beyhudedir.
-Var Olan Dünyevi ya da Ulusal Anayasalara, İlahi, İnsancıl Evrensel ve Doğa Yaslarını Sığdırmaya ya da Uydurmaya Çalışmak Hendeği Devenin Üstünden Atlatmaya Benzer.
-İlahi, İnsancıl Evrensel ve Doğa Yaslarını, Ulusal Anayasalar İçine Sığmadığı Gibi Onları İşlevsiz, Verimsiz ve Zararlı Kılar.

-Hayır Üzere, Değişmek İstemeyeni (Fert, Örgüt, Kavim, Devlet, Vb.) Allah CC'HU değiştirmez (Rad, 13/11).
 

                                                                                              

  Bilimi, Evrimi, Hayvani Demokrasiyi,Rejimi/leri, Devleti/leri, Fert-Topluları, Siyaseti…Vb her şeyi İslam'iyetin içinde doğru konumlandırarak yaşamak daha liyakatlidir. Herhangi bir şeyi İslam'iyetin dışında tutmaya çalışmak ya da İslam'iyeti o şeyin (onun) içine sıkıştırmaya çalışmak hendeği devenin üstünde atlatmaya kalkışan cahil-bedbaht mantık ve niyetinden farksızdır. Demirkuş 2010
 -İktidar olmak için İslam dinini demokrasinin hizmetinde kullanan Müslüman demokrasi sofileri ile dini siyasetten men eden çağdaş laiklik sofilerinin din ve demokrasi arası ilişkilerine ifrat ve tefritten ters düz yaklaşımları ve ilişkileri çok ilginçtir.
 -“Devletin doğal laikle, seçim ve yönetim şekliyle, halkın inanç, kültürel ve tercih değer yargılarına dayalı yaşam şeklini disipline, asimile ve şizofren ediş” cümlesi ile bunun tam tersine “Halkın inanç, kültürel ve tercih değer yargılarına dayalı yaşam şekline göre devletin insani laiklik, seçim ve yönetimini disipline ediş” cümleleri arasındaki farkın gerekliliğini kavrayış çok önemlidir. Laikle; halkın değer yargılarına dayalı yaşam şekli ile devletin yönetim, rejim, seçim ve bilim arasında şizofren kişiliğin ortaya çıkışına neden olunmamamladır.
 -Demokrasi mi İslam dinin içine yeşertilmeli ve doğru konumlandırılmalı yoksa İslam dinimi eksik ve sakat olan demokrasinin içine disipline edilmelidir? Dini aşamazsınız ya da din aşılmazdır.
 -Bir dinin değeri önerdiği kurallar insanlık yaşantısından çekildiği zaman anlaşılır. Demirkuş 2008
 -Bir din, rejim, yönetim ve sistem: her asır; nesnel ve sanal-maddi ve manevi olarak her fıtrattaki insana ve topluma;ifrat ve tefritten uzak bir mantıkla, her çeşit problemleri ve sorunları akılcı-zekice çözümlerle yaşantı stilleri getirmiyorsa, ya da yaşam döngüsündeki;Rahmani, Hayvani/Cahili ve Şeytani tercihlerin farkındalıklarını ve özgünlüklerini fert-topluma kavratmiyorsa; kendisine itaat edenleri hayvanlar misali doğanın çarkları arasına yem ve aksam yapan bedbaht bir sistemden faksızdır. Demirkuş 2008
A-Kendisini asra güncellemek, asrın koşullarını kendisine güncellemek,
B-Asrını dinine güncellemek,
C-Dinini asrına  güncellemek  ne demektir?
D-İnsanın hangisini/lerini uygulaması en doğrudur?

İpucu;Ülkemizde yakın geçmişe kadar liyakatsiz uygulanan laiklik uygulamasıyla, dinini asrın koşullarına güncellemeye kalkışan devletin ve bazı bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) halkına karşı düştüğü çıkılmaz cehalet durumlarının farkındalığını anlamaya çalışın.Asrın liyakatli ve liyakatsiz... Vb değişimlerin sayısının çokluğuna ve fert veya toplum bazında fıtratın ve dinin mutlak; liyakatli, doğru, gerçek ve haklı değişmezliklerin azlığına dikkat ediniz!!
Kendinizi olduğu gibi asrın tüm değişimlerine ya da asrın hepsini kendinize uydurmaya çalışırsanız helak olursunuz. En Güçlü, Siyasi ve Menfaatperest adreslerde değil de Rahmani, İnsani ve Doğru adreste liyakatli çimlenmeyi kendinizi ve yaşadığınız asrı doğru tanımakla ilişkilendirmeye çalışın.
   121 (2006)-Dini; rejime/lere sığdırmak-bütünleştirmek veya disipline etmek-asimile ettirmek; hendeği devenin üzerinde atlatmaktan daha zordur? Önermesi doğrumudur neden? Öğrenci Yanıtları
   263 (2007)-Dinde bazı kuralları bilerek veya bilmeden kötüye kullananlar varsa; bununla mücadelede, mutlaka samimi-dürüst insanlarla, dinde samimi olanlar ve dinde hayır görenlerle istişare edip, kısaca siyasetin, dinin, bilimin, demokrasinin, hukukun milletlerin hatta komünist ve milliyetçilerin çok yüzlü münafıklarını, menfaatperestlerini öylece fıtratına uygun defetmek-deşifre etmek gerekir.Aksini yapmaya kalkmak, belki hendeği deveden atlatmaya çabalamaktan farksızdır?! Önermesinin çözüme yönelik amacını ifade etmedeki eksik ve yanlışları nedir/lerdir? 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10a- 10, 11, 12, 13, 14,15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, Öğrenci Yanıtları
   230 (2008)-Devletin dinden hayır görmesi için;dinden uzak durmak/durdurmak,dini aşmaya çalışmak/çalıştırmak veya dini kuralları kontrol altına almak hendeği devenin üzerinde atlatmaktan farksızdır!!. Dinden hayır görenlerin hakları hürmetine, dini kötüye kullananları (çok yüzlüleri ve dini menfaat farzları için kötüye kullananları) elemine edebilen oto kontrol ve toplumsal kurallar ve çözümler üretmek daha evladır. Önermelerinin safsatasını/larını yazınız.1 Öğrenci Yanıtları.
  7(2010)-İslam'iyet'te 5 farzdan sadece 1 tanesi affedilmez dogmadır (Kelime-i Tevhit/yegâne İlah ALLAH C. C. Ondan Başka İlahlar Yalandır ya da Yoktur!). Diğer 4 farzın bedeli ödenebilir. Önemesinin eksiğini tamamlayınız.
Sadece kalime-i Tevhit ile Müslümanlığı Kendine yeterli kabul eden bir kişinin yaşama şekli ile tüm İslam'i farzları peygamberden farksız üzerine uygulayarak yaşayan kişilerin fıtrat ve tercih farklılığında hangisi topluma örnek olmalıdır. Sizce bu gün hangi tip daha çok söz hakkını kullanıyor? Doğrusu nasıl olmalıdır?
İslam'iyetin fıtrat çeşitliliğine hoş görsü ile dogmaları ilişkilendirmenine farklılığına mezheplerin gerekliliğini ve sınırlı sayıda oluşunun mükemmel dengesini düşünün. Allah (C.C). Bu dinleri göndermeseydi, inanca gereksinim duyan insan kitlesinin inanç konusunda düşebilecekleri inanç cehaleti ve sapıklığı düşünün. Allah C.C. dinleri gönderilmeden önceki; inanç sahiplerinin ya da inanan insanların düştüğü cehalet ve sapıklıkların günümüze dek uzanan ve geçmişteki ve günümüzdeki vahşetini düşünün. Sizce din insanlık için gerekli mi? Allah dinleri göndermeseydi yeryüzün de nasıl bir insan kitlesi bu gün var olurdu?1,2, 3 Öğrenci Yanıtları
.
  Dinde cemaatin, tarikatın, ülkesinin ve Müslüman'ların menfaatlerinin düşünce duvarlarını aşarak insanlığın menfaatlerinin liyakatini doğru konumlandırmamanın cezasını tüm insanlık çekiyor.Yani bilim ve din eğitiminde bunların hepsinin liyakati belirlenip verilmedikçe veya doru öğretilmedikçe toplum bilerek ya da bilmeden Siyonizm ve şovenizm çalkantısı içinde kaosu yaşamaya mahkûmdur.
        Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet ; Demokraside, Siyasette, Eğitimde, Ekonomide… Vb her türlü doğal, doğal ya da Doğal zayıf ve güçsüzlerini; çökerten, besi yeri olarak kullanan, eleyen ya da öldüren reKâbettir. Uyum sağlayamayanı öldürücü yok edici-antagonisttik olan; Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet sadece çıtayı atlayanları yaşatıcıdır.
        Rahmani ReKâbet (Diğer Adıyla Zarurettir):Rahmani Ahlakla; Adil , Vicdanlı, Akıllı… Vb öncelikleriyle; demokraside, siyasette, eğitimde, ekonomide… Vb her türlü insani ve gerekli yaratıkların zayıf ve güçsüzlerini; liyakatli yaşatan reKâbettir (Uyumlu-Liyakatli sinerjitik birliktelik) yani zayıflarını yaşatır ve tedavi eder. Zayıflarımız zayıf oldukları her şeye (şeylere) karşı bizim erken uyarı sistemlerimiz gibi çalışır ya da bizi erken uyaran hayırlı sebepleri vardır. Yani zayıfların varlıklarının ve yaşatılışının hayırlı sebepleri vardır. Zayıflar en azında hastalık ve istenmedik etmenlerine karşı canı bedelinde bizi uyarır. Hâlbuki doğal olan evrim ya da evrimleşme vahşice zayıflarını ve güçsüzlerini öldürür ya da güçlülere malzeme (ör. Karuni kapitalizm) eder. Hâlbuki Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet; zayıflarını ya öldürür ya yok eder ya da kapitalistler gibi besi yeri olarak yaşatırlar.
        Rahmani (insani ve doğal döngü için gerekli zayıfları yaşatan ve tedavi eden) , şeytani (Kapitalistlerin zayıflarını besi yeri olarak yaşatması) ve hayvani/cahili (hayvanlar arasında zayıflarını eleyen ya da yem olarak kullanan) reKâbetler arasındaki farkın farkındalığını kavrayıp kurallarını peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ilişkilendirişe çalışın. Vahşi/Doğal/Hayvani /Cahili ve Şeytani; Siyasetin ve Demokrasinin deşifre edemediği, kudurtmadığı ya da kudurtamadığı; fert, toplum… Vb insan tipi, her türlü istendik değer yargıları (inançsal İslam'i değer yargıları dâhil) geleceğimizin öğretim, öğrenim, eğitim, yönetim, rejim… Vb sistemleri için çok büyük değer taşmaktadır ve çok çok önemlidir.
Sonuçta, bilimi daha etkili biçimde kullanan kapitalistler;Müslüman'ları yanlarına çekmek için;kafircikleri alt edelim diye bazı Müslüman kavimleri menfaatleri gereği hidayete erdirme(Taliban ve İran hidayeti), bedava teknolojiler takdim ederek (Pakistan nükleer enerji... Vb) planlarını uygulamaya koyan Karunizm (kapitalizm) komünist sitemin başını hidayete erdirmeyi başarmıştır.
      Bu gün ise kapitalistler;demokrasi sistemini yayacağım bahanesiyle Gayri Müslim inanç ehline (eski din ehli kavimlere, birleşmiş milletler, sosyalistler ve ılımlı komünistlere) göz kırparak veya yanlarına alarak hidayet ettiği müslüman ülkelere rableşmeye kalkışıyor ve Karunizm (kapitalizm) için Büyük Ortadoğu besi yerini hazırlıyor gibi. Kapitalizmin tarihi ortaklarına oynadığı oyunlarıyla örtüşen örneklerini hayvanlar âleminde (av ve avcı ilişkilerinde) görmek olasıdır.

         Siyaset; dünyevi rejim ve yönetimlerde hayvani, cahili ve şeytani kullanılır, samimiyet Rahmani ve insani kabul edilmelidir. Bu nedenledir ki dinde yönetimde samimiyet ve liyakat temel alınır. Siyaset ve yalan diyet olarak uygulanır. Demirkuş 2011
        Vahşi ve doğal ya da liyakatsiz laiklikle; şeytan ve imamı iblise (Azazil ibn-i Menazil) ve onlara uyanlar; tüm insanlığa ve dinlere gizli açık elini kolunu sallayarak karışacak, dindekiler ve insanlar laiktir diye onun hilkat garibesi davranışlarına saygı gösterilecek anlamı çıkıyor.




Beyin Fırtınası ve Nadası Sorularının Amaçları:
1-Öğrencilerimizin zihinsel yapısını ve zihinsel bağışıklığını;Müsrif, Patojen(Öldüren), Fosil, İlkel  Teknoloji ve zararlı kültürel asimilasyonlara karşı baskın kılmak.
 Kısaca, piyasadaki, batıdan, dünyanın herhangi bir yerinden gelen; abur-cubur çöplük ahlakı toplumsal ve teknolojik ürünlerden, eksik veya yanlış terbiye eğitimi alan kişilerin zarar görmemesi için bu abur ve cubur çöplük ahlakı ürünlerin zayıflatılmışları veya öldürülmüşleri planlı hazırlanarak kişi fıtratı ve yaşının kaldırabileceği ve etkili olabileceği dozda peygamber ahlakı değerlerle alternatifli ilişkilendirilerek verilmelidir. Videoları izleyin.
2-İfrat, tefrit, güdük ve fanatik-kasti bilimsel-siyasi akımlara karşı; doğru-hızlı bedensel tepkiler-eylemler ve zihinsel alışık tepki (refleks)ler göstermek;baskın zihinsel yapı-mantık sistemlerini öğrencilerimizde -güçlendirmek ve geliştirmek.
3-Yararlı özgünlüklerimizi, birlik ve beraberlik değerlerimizin önemlerini bilinçli olarak korumak ve geliştirmek.
4-Zihinsel olarak; öğrencilerimizi geleceğe uyum sağlatmak, doğal, hayvani-meleği doğa ötesini doğru tanımak-tanıtmak.
5-Öğrencilerin zihinsel mantık ve zihinsel gelişim ivmelerini; sabit, değişken, bilinmeyen, tanımı titrek ve diğer temel kavramlarla doğru ilişkilendirmek
6-Fert ve toplumsal açıdan;doğa üstü, hayvani-meleği doğa ötesi ve geleceğe yönelik:verimli, özgün, baskın-üretici ve terbiyeli;bedensel, eylemsel, zihinsel ve düşünsel gelişme, yararlı alışık tepki (refleks) ve bağışıklık sistemlerinin öğrencilerimizde güçlenmesini sağlamak.
7-Tüm bildiklerini;geçmiş, günümüz ve gelecekle vaktinde güncellemek-hayata doğru uygulamak. Bu bilgilere dayalı olarak;yaratıklardaki, tüm döngülerdeki(dijital/hesabi,sanal, zihinsel, düşünsel, hayali, toplumsal, doğal ve tüm enerji hallerine ait döngülerin) ve siyasetteki mantık sistemlerini; hızlı ve güçlü asimile ederek onu aşmak ve eğitim-öğretim-yönetim-sınav sistemleriyle ilişkilendirerek geleceğe yönelik doğru-özgün çok yönlü; beyinler, zihinler yaratmak ve çözümler üretmek.
8-Öğrencilerdeki güdük sentez (birleştirici) sıfatlarının kaynağını yararlı ve Rahmani akaitlerle beslemek ve bereketlendirmek, bu sıfatları aktifleştirip doğru disipline etmek.
9-Bilim ve ilimi kullanarak:insan, doğa ve teknoloji arasındaki mantık fermuarlarının dişlerini doğru eşleştirip; asrımızı, insan, doğa ve teknoloji arasındaki ilişkiyi algıda değişmezlik derecesinde doğru tanıyıp teşhis etmek ve uzun vadeli; eğitim, öğretim ve üretim amaçlı çözümler üretmektir. Edinilen bilgileri ders notlarına ve uygulamalara güncellemek.
Videoları izleyin.
10.Öğrencilere:asrımızın, dünyanın ve ülkemizin; siyasi, toplumsal, ekonomik ve teknolojik konumlarını, farkındalığını, bilincini kazandırmak ve buna göre davranış geliştirmek.
11-Sonuç olarak;insanlığın hayvanların miracına indiği bu doğa beldesinde; doğayı ve yaşadığı dünyanın; toprağını, gazını ve yağını abur cubur ve liyakatsiz hortumlayan, eriten ve insana hayvandan daha aşağılık değer veren insanlardan; doğada daha liyakatli yaşayan ve tüm yaratıklara yararlı, çalışkan, peygamber ahlaklı ve liyakatli nesiller yetiştirmek için; herkesi fıtratı ve olanakları oranında, zihinsel-bedensel düşünce ve eylemlerinin bileşkesini;peygamber ahlakının,hakikatin ve gerçeklerin kıblesine çevirmek üzere eğitmek ve öğretmektir.1, 2, 3
Çıkarsayış;Tüm öğrencilerden 1-2 aylık sürede yazılı ödev olarak;soruların yanıtları alındıktan sonra, ders hocası tarafından öğrenci yanıtları tek tek incelenir.Önemli notlar alınır her soru için sınıfa doğru yanıt vermek üzere hazırlanır. Gerekirse bazı sorular gerekçeli değiştirilir, değişik sorular sorulur veya sorular kaldırılabilir. Verilen yanıtlar, ip uçları ile birlikte, öğrencilerle her sorunun realitesi, soruluş nedeni, amacı ve hedefi liyakatine oturtulmaya çalışılır.
Yorum ve Sonuç;Bu gün verilen öğretim, öğrenim ve eğitim; uzak - yakın Bâtının(Amerika ve Avrupa), uzak doğu(Çin) ve yakın kuzeyin(Rusya) uygulamalara, gözlemlere, deneyimlere, denemelere  dayalı toplumsal bilimlere ve nesnel  verilere dayalı fen biliminin  metriksi içindeki doğal (doğal) eğitim ve öğretimdir. Asıl olan bilimi ilimin ve insanın içinde doğru konumlandırmaktır. Hâlbuki bugün yapılan öğretim, öğrenim ve eğitimle insanlar doğal bilimin ve nesnel evrimin çarkları içine itilip;teknoloji üretilirken ahlaki yönden vahşileştiriliyorlar. Bu mantıktan hareketle bu gün insanları vahşileştiren yönetim, öğretim, öğrenim ve eğitim yerine daha insani-ahlaki merkezli, yönetim öğretim, öğrenim ve eğitimle yer değişmek gerekir.
Çözüm;
 Orta çağ dinlerini tatmin edici bulmayan, sorgulayan ve değişmek isteyen batıdaki bilim bilginleri (bilim insanları?!) ortaçağ engizisyonları nedeniyle zorunlu olarak eski dinlerle olan bağları dini kurallara itaatsizlikleri nedeniyle dini laikle halktan uzaklaştırılmışlardır. Daha sonrada din laikliği ile; ortaçağ din ve yönetim ehli tarafından doğanın kucağına itilen bu doğa meraklısı ve öğrenme heveslisi insanların bilimi geliştirip halkı aydınlatmasıyla bu sefer halk dinde yakasını kurtarmak için tersinir laiklik ve yönetim sistemini getirmiş ve din tebaası yönetimlerini kısmen egale etmiştir. Papalar haklı olarak doğruluğuna inandıkları bir dine itaat etmeyen asileri (bilim insanları?!) laikle dışladılar ve haklıydılar. Kendilerini ve halkı tatmin etmeyen vaadi dolmuş dinden/lerden ve dini yönetimden yakasını kurtarmaya çalışan bu bilim bilginleri de (bilim insanları da) haklıydılar ve deniz düşen yılana sarılır hesabıyla haklı olarak insani yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını, kendilerini (kişiliklerini) ve zihinsel, düşünsel ve batini hammadde hamurunu! vahşi-doğal veya yapay bilimselliğin; deneyimsel, deneysel ve kanıtsal farzlarına/kanunlarına dayalı olarak doğaya rötuşlatıp doğa ve bilimin hamuru içinde evrim yasalarıyla (doğal doğa yasalarıyla) kendilerini ve bilinçlerini şekillendikleri için (doğal yontma taş, cilalı taş… Vb dönem insanı gibi) bilim ve doğayı ilahlaştırmış-fetişleştirmiş ve bu metriksi (doğa ve bilim kefenini) aşmaları da beklenemez. Onun için bunlar gerçekten bilim bilgini (bilim insanı?!) olup öldükten sonra yok olacağına inanırlar. Belki de bazı bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) düşünce sistemi tamamen!! bilimin farzlarına dayalı olarak şekillenip hayata uygulandığı için bilimi ve doğayı fetişleştirerek doğal düşünüyorlar. Belki de bilen (inananlar/Rahmani alimler) bilmeyenin/lerin halinden anlayıp kendini doğru konumlandırmazsa bilmeyene helak olmayı hak eder. İnanıyorsanız üstün sizsiniz (ayet var). Doğal, vahşi, yapay bilim ve tüm enerji halleri insanın düşünsel değer yargıları ya da düşünsel batini kalp havuzu/yaşam-hayat havuzu içindedir. İnsanların tüm değer yargılarını yapay bilimin (insani düşünsel kökenli keşif edilen bilimin tüm yasalarının düşünsel, eylemsel, nesnel... Vb tüm zamanlardaki tatbik/uygulayış alanı) ve doğal bilimin (doğal doğadaki acımasız bilimin tüm yasalarının düşünsel, eylemsel, nesnel... Vb tüm zamanlardaki tatbik/uygulayış alanı) değer yargılarına veya içine; öğretim, öğrenim ve eğitimle rötuşlayarak sığdırmak; inananlığa zülüm ve liyakatsizliktir. Hiç bir bilim, yaratık… Vb şey Kuran-ı Kerim'in değer yargılarını ve İslam dinini aşamaz, her şey yani tüm enerji-enerji halleri, varlıklar ve yaratıklar Allah (C.C) ilmi dâhilindedir. Ayetler ve hadisler vardır. Allah (C.C) İnsanı denildiğinde tüm kişiliklerine ait işletim sistemleri (düşünsel /nesnel/kültürel... Vb dinamik değer yargıları mimarisi) etkileşimli çalışır durumdaki insan kast edilmektedir. Kısaca tüm kişilik çeşitleri, boyutları ve zamanları içeren Kuranda sunulan peygamber ahlakı, Bâtını, zahiri, doğa ötesi, ilahi, yaşanmış, yaşanan ve yaşanacaklarla ilgili derli toplu mükemmel bilgi işletim sitemi/leri yüklü insan kast edilir. Bu insan tipinde; akıl ruhsal kişiliğin(ruhun) işletim sistemi, zekâ fıtrat-i kişiliğin (nefsin) işletim sistemi, Enesi-Egosu-Özgün olgun fıtratı-tercihi… Vb kişilik sistemlerinin hepsi bir arada ve her an çalışır durumda diridir ve hazırdır. Ben uyurum kalbim uyumaz (Hadis var). Bilim; akıllı, zeki ve vicdanlı yaratıkların çevresine uyum, gelişim, çevresini ve kendilerini; konumlandırış, tanıyış ve kullanış aracıdır. Bilgi ise bilim ve ilimin veri tabanıdır. Bilim yaratıkların geçici enerji yaşam döngüsünde deneyim, öğretim, öğrenim ve eğitime dayalı ortaya çıkardıkları ilim versiyonu ürünüdür. İlim, ezeli, ebedi ve Baki olan Allah (C.C) Âlim Sıfatına tabiidir ve ölümsüzdür. Aslında bilimin kökeni de ilimdir. Sanki bilim doğa kökenli canlı ve yarı canlı yaratıklar tarafından eşyayı ve tüm yaratıkları tanıyış, kullanış, amaçlı konumlanış... Vb düşünsel dikitlerini temsil eden bilgi tabanlı zekâ ve düşünsel işletim sistemi önceliği ile çalışan bir araçtır. İlim ise ilahi/peygamberi kökenli olup, eşyayı, tüm yaratıkları ve kendini tanıyış, kullanış, amaçlı konumlanış... Vb düşünsel sarkıtları temsil eden bilgi tabanlı düşünsel Akıl işletim sistemi önceliği ile çalışan bir araçtır. Yaratıkların genetik, fıtratı, deneyimleri ve ilahi/peygamberi kökenli ölümlü ve geçici hayata uygulanan ilim versiyonuna bilim deniyor. Bilim ve ilim mürşit olamaz ancak araçtırlar. Ör. Peygamberler; Peygamber Ahlakı Mürşididirler. Ünlü bilim uzmanları; sahalarının mürşididirler. İnsanlarda bilim ve doğa insanı değil Allah (C.C) insanıdırlar. Onun için Bilim-İlim İnsanı, Bilim-İlim Adamı, Bilim-İlim Kadını Kavramları bazı insanlar için yanlış ve liyakatsizdir. Bilim Uzmanı, Bilim Eksperi, Bilim-İlim Ustası, Bilim ve İlim Alimi, Bilim Bilgini, Bilirkişi, Bilen Zat kavramları bazı insanlar için daha liyakatlidir. Bilim; ilimin yaratıklardaki; irsi ve/veya sonradan öğrenilen ya da üretilen hayatla ilgili ölümlü-sonlu örüntüsü-örgüsü gibidir. Bilim bilginin (Bilim insanın?!) düşünsel işletim sistemi sadece öğretilen bilim dalı işletim sistemli merkezli olup; düşünsel ve hayatsal tatbikatlarda diğer kişilik işletim sistemleri güdük kalmaktadır (otistik bilim kişiliği). Ruhbanlarda düşünsel işletim sisteminin merkezini Akıl, ruh ve vicdan işletim sistemi kişiliği işgal etmiş diğer kişiliklerin hepsi bu kişiliğin hükmündedir (otistik ruhban bilim kişiliği). Doğal kabilelerdeki kişiliklerde bilim bilginlerinden (bilim insanlarından) farklı olarak doğal koşullarla yaşayarak bugüne kadarki kavimce geliştirdikleri doğal düşünsel işleştim sistemi merkezli genellikle doğal tabuların bileşkesindeki doğal kişilik işletim sistemleriyle yaşarlar. Diğer tüm kişilikleri bu Doğal tabusal kişiliklere çekinik ve güdüktür (otistik Doğal tabusal kişilik). İnsanların düşünce sistemlerini ve zihinsel alt yapılarını geçerli dini, akli, insani yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarından kopararak ya da İslam'iyet'te ortaçağ dinleri ceketini ve iftirasını giydirerek;Müslüman'ları ve insanlığı sadece otistik doğa ve bilimin farzlarına rötuşlatarak doğayı ve insanlığı liyakatsiz kullanarak ya da kullandırarak bilimi ve doğayı fetişleştiren deccalı kişilik, zihniyet ve sistemleridir. Bu yöntemlerle geleceğin liyakatsiz, günah keçisi cahil katillerini yetiştirmektedirler. İnsanlığın en derin deccalı ve kahpe rabliklerinin vebalini ve günahını; günah keçisi olarak kullandıkları mazlumlara, cahil insanlara ve hükmündeki Müslüman'ım diyen mazlum cahillere üsteleten hilkate garibesi çapulcu ilahlık makamındakilerdir. Kaldı ki, İslam'iyet'te bazı halifeleri namazda ya da kuran okurken canice, haince ve kahpece öldüren katiller bile idam edilmediler. Bir kavle göre hayvanlık-vahşilik ve insanlık arasındaki en önemli fark; hükmündeki;bilgiyi, olanakları, işi ve leşi liyakatli paylaşma ile doğru orantılıdır. Demirkuş 2009. Denemek için çek leşi gör işi. Ya da bayan hakları çıplaklıkla doğru örtünme ile ters orantılı olmanın bekçiliğini namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) dürüst cahil yönetici insanlara yaptırtmak, Örneğin, baş örtüsünün hakikatine doğru empati/eşduyum duymadığı için, içine sindiremediğini itiraf eden dürüst ama din cahili politikacılar yetiştirmek ve bu mantıkla bu tip insanları İslam'iyete karşı kullanmak deccallık ve kahpeliktir. Bu yüzden Müslüman'ım diyen bir ülkenin birçok başörtülü vatandaşların ahi alınarak gayri Müslim'lerin insafına-vicdanına terk ve teslim edildiler. Siyasi veya siyasi olmasın kanunlar mazlum ve haklıları korumak için vardır.
     Batı, uzakdoğu ve yakın kuzey; var olan koşullarda zorunlu olarak eğitim sistemleriyle nesnel, eylemsel, bedensel ve zihinsel tüm yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını, doğal doğanın bilimsel farzlarına dayalı olarak budamak, yontmak ve şekillendirme gereği duymuş ve bilimin farzlarına dayalı bilim bilgini (bilim insanı!?) yetiştirmek zorunda kalmıştır. Ancak orta çağ döneminin vaadi dolmuş dini işletim sistemi hala bubilim bilginlerinin (bilim insanların) bilinç altındaki boşluğu-nesnel ve zihinsel gen havuzlarını doldurmakta ve bu insanlar zihinsel bedenlerinin hala eski dinlerin metriksi içinde olduğunun farkında değiller. Dinin metriksi aşılmazdır!! Hadis var. Aslında bilimi insanın içinde (batini kalp, zihinsel havuz… Vb) liyakatli, doğru ve ilişkisel konumlandırıp; bilim bilgini, bilim mühendisi, bilim uzmanı... Vb insan, bayan, erkek yetiştirmek daha liyakatlidir. Ancak bu şekilde bilim insana araç olur yoksa Bâtının dinden yakasını kurtarmak için yetiştirdiği bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) hemen hepsi bilimi aşamaz yani bedensel ve zihinsel ürettikleriyle doğanın bir parçası olmaktan kendini/lerini kurtaramaz ve bilime-doğaya malzeme ve yem olmak zorundadır. kendini/lerini kurtaramaz ve bilime-doğaya malzeme ve yem olmak zorundadır. Kısaca bilim ve doğa insanlığın gelişimi için araç olacağına insanlığın hesaplanamaz nesnel ve düşünsel havuzları doğaya ve bilime liyakatsiz öğretim, öğrenim ve eğitimle yem, araç ve malzemem edilmektedir. İslam'iyet'te bilim dinin içeriğinde ilimin dünyevi alt kümesidir. Din aşılmazdır. Hadis var. Batıdaki, kuzeydeki ve uzak doğudaki;cahi, liyakatsiz öğretim, öğrenim ve eğitim sistemlerinin sonucunda; medeni, bilimsel ve vahşi-doğal ahlaklı insanların ortaya çıkmasına neden olunmaktadır. Bu liyakatsiz öğretim, öğrenim ve eğitimle batıdaki orta çağ din-bilim çatışması ve zihinsel doku uyuşmazlığı mantığıyla bilimsellik yapay ve hayvani ahlak farzlarıyla; insanlarımız; İslam'i inanç, akli, insani geçerli ve hayırlı yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarıyla ters düşürülerek yapay olarak zihinsel ve yaşamsal doku uyuşmazlığı yaratılmıştır. Bu kadar harika çocuklardan bu kadar başarısız öğretmen, insanlar ve halklar neden çıkardığımızın nedenleri açık. Şimdi kaybettiklerimizi en liyakatli geri kazanmanın çözümlerini arıyoruz ve araştırıyoruz. Yani yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarımıza ait hiçbir özgünlük kalmadığı için özgün nefesimiz kesilmiş ve ülkemize tamamen batıya, kuzeye ve uzak doğuya;insandan bilimsel karpuz tarlası bekçiliği, işçiliği ve taşeronluğu yapılmıştır ya da yaptırılmıştır. Bâtının yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına hizmetçi bilim bilginleri (bilim insanları?!), işçiler ve sermaye sınıfı yetiştirmişiz ve yetiştiriyoruz. Bilimin insanı olmaz (israftır-liyakatsizdir), insanın bilimi olur. İnsan bilimden daha kapsamlı ve amaçlı bir yaratıktır.Din, bilimsellik ve bilim öğrenme aracıdır yol gösterici değildir. Yol göstericiler ya da mürşitler peygamberler,bilginlerdir ... Vb insanlardır. Bilim insanı-bayanı-adamı olmaz (batı için zorunlu geçerli kavram), bilim bilgini, bilim mühendisi, bilim uzmanı... Vb erkeği veya bayanı olur. Kısaca; gerçekte ve doğal olarak dinin, bilimin, rejimin… Vb. şeyin insanı olmaz ki batı bu durum hayat bulduğu için insanlar otistik din ve bilim uzamanı (bilim insanı?) olmuşlar. Bu insan tipinin özellikle din bilim ilişkiselliği açısından tüm bildiklerini diğer bildikleriyle ilişkisel düşünselliği körelmiş ve tümel düşünsel ve uygulayış ilişkiselliği cahilleşmiştir. Bu açıdan bu asır ki öğretim, öğrenim ve eğitim sistemi eksik, cahilce ve kesin yanlıştır. Özellikle üniversiteler ilk, orta ve lisedeki bilgilerin ilişkiselliğini tamamen körelticidir. Doğrusu akıllı olan insanın/insanların bilimi, dini, rejimi.... Vb. şeyi olur.
      Batıda ki;alfabeler, harfler, bilimsellik ve rejimlerden alıntılar acelelikle olduğu gibi yani ıslah edilmeden ülkemize çiğ ithal edilerek, hiçbir özgün değer yargısı dikkate alınmadan batılı neye heveslenilmişse olduğu gibi ülkemiz insanına zorunlu bir çuval olarak giydirildiği için insanlarımız ne olup bittiğinin farkına varmadan İslam dini ile bilimi ve teknoloji arasında ilişki kurmadan laikle İslam'iyete ortaçağ dinlerinin bilimselliğe tepkisinin bilimsel ceketi giydirilerek batılı yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına yem olmuş ve bu günkü sonuçlara ulaşılmıştır. İnsanları liyakatsiz öğretim, öğrenim ve eğitim süresince; doğallaştıran, vahşileştiren, şeytani alimleştiren (iblisleştiren ve ), cahilleştiren; alfabelerin, dillerin ve lisanların yeryüzünde varlılığından emin olabilirsiniz ya da farkındalığını anlamamız gerekir. İnsanları liyakatli öğretim, öğrenim ve eğitim süresince; insanlaştıran ve peygamberi âlimleştiren alfabeleri, dilleri ve lisanları yeryüzünde geliştirmemiz insani bir farzdır. Çok ilginçtir ki; insanlık, çeşitli canlı ve cansız yaratıkları ıslah ederek evcilleştirmeyi başardı, ancak en önemli toplumsal iletişim aracı olan kavimlerin özgün; alfabe, dil ve lisanlarını; bilimsel, mantıksal ve akli prensiplere dayalı ıslah edici kayda değer örnek akÂdemik ve bilimsel hemen hiçbir çalışma yapamadı. Toplumsal iletişim açısında insanlığın mantık ve akli iletişim basiretlerini bağlamayan, köreltmeyen ya da vahşileştirmeyen tam tersine akışkanlık getiren peygamberi, akli ve mantıki ortak bir dil, lisan ve alfabe geliştirmeyi başaramadık. Uzaya açılmadan önce insanlığın buna acilen gereksinimi vardır. Geçmişte dünyaya hâkimiyetini kuran kavimlerin dil ve lisanları bu gün etkinliğini kayıp etmiştir. Bu günkü hâkim kavimlerinde; alfabeleri, dilleri ve lisanları aynı akıbete gideceklerinden şüphem yoktur. Onun için hiçbir kavimin vahşi-doğal; alfabe, lisan ve diline taraf olmadan, modası geçmeyen insanlığın ortak payda peygamberi, dili, lisanı ve alfabesini; akÂdemik, bilimsel ve uygulamalı çalışmalarla geliştirmeliyiz. Ör, yaban-doğal elmaları, yaban armutları, yaban inekleri, yabani atları, doğal toprağı, doğal çölleri... Vb yaratıkları ıslah edebildik ve evcilleştirdik. Ancak doğal dil, lisan ve alfabelerimizi ıslah edemedik ve evcilleştiremedik yani akli ve mantıki olarak eleştirel düzenlemedik. Bu nedenle Yeryüzü kültür alfabelerinin hepsi Doğal zekâların, deneyimlerin ve denemelerin evrimsel ürünüdür. Akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlakla ıslah edilmesi ve geliştirilmesi gerekir ki insan beyni, zihni ve kalbi insani iletişimde en az kusurlu kemale ersin. Bu amaçla insanların beyin, zihin ve kalp havuzundaki bilgilerin;görsel, işitsel, eylemsel, davranışsal, tatsal, bilişsel… Vb kodları günlük hayatta iletişim de kullanılan alfabe ve lisanın; harf, sembol, kelime, kavram ve kodlarından, daha sade ve daha çok benzerdir. Örneğin,kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin tüm insanların ( bazı engelliler ve bazı istisnalar hariç) zihnindeki bilişsel, eylemsel, görsel, tatsal, kokusal, davranışsal... Vb kodları hemen hemen aynı dır. Ama kültür dillerinde kırmızı elmanın, yaratık görüntülerinin ya da doğadaki tüm ( hayvan, bitki, rüzgâr... Vb seslerinin) seslerinin her kavimdeki isimlerin/kavramların ya da kavramisimlerini zihin havuzundaki kavramsal kodlanışı farklı olduğu için iletişimi vahşi, doğal ve zor olmaktadır. O zaman çözüm olarak;"Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusu" Kuralına uygun olarak kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerinin zihinsel bilgi biriminin ifadesine ve konumuna en uygun kavramlarla iletişim, öğretim, öğrenim ve eğitimle ortaya çıkarırsak her kes kırmızı elmayı, yaratık görüntülerini ya da hayvan seslerini daha rahat anlar, günlük hayatta ve iletişimde kullanır. Bunu tüm kavimlerin (insanların) beyinleri, zihinsel havuzları ve batini kalplerindekileri de kodlanmış kültürel isimler, kavramlar/kavramisimler hepsi için düşünüp günlük hayatta hepsini kırmızı elma mantığı ve örneği gibi uygularsak insanlığın akli, mantıki ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlaklı ortak iletişim alfabesi ortaya çıkmış olur. Tüm kavimlere ait yazımsal ve konuşsal ya da hem konuşsal hem de yazımsal:alfabelerinin, lisanların ve dillerinin; Âdemin dilinde vardıkları ortak payda ve özgün;işitsel, yazımsal, görsel, dokunsal, tatsal, hissel … Vb özellikleri bilgisayar ortamında kökenlerine/köklerine, hecelerine/ ses parçalarına kadar sadeleştirilerek yeniden matematiksel iletişim ve alfabe mantığıyla ya da kozmik (evrensel) ötesi atom altı parçacıkların çeşidinin her birini kozmik alfabe kabul ederek oluşturulan yani kuantum alfabesi sade iletişim mantığıyla veya her yaratığı matematiksel küme elemanı kabul ederek ve her şeyi, tüm bilimleri-tüm kâinat ve yaratıkları bu kozmik matematiksel kümeler denizi içinde yüzen elemanları temsil eden “Kozmobiyomatematik, Evrensel, Uzay canlı matematik... Vb (Simetri, Kuantum, Standart, Sicim-İp-Halka, Paralel Evrenler, Şişme, Evrim...Vb her şeyin kuramlarına uyumlu)” alfabe mantığıyla; ilişkisel, organize, disipline ve kategorize edilerek hayata uygulanabilir. Demirkuş 2010. Çözüm;Tüm sorun kültürel dillerde iletişim amaçlı kullandığımız; hece, ses, vurgu, kavram, isim ve kavramisimleri; şekilsel (analog), kökensel (homolog), özgün, sesteş, anlamdaş, değişken ve geçişken benzerlik tabanlarına göre mantıki kurgularını bilgisayarda düzenleyerek; matematiksel iletişim sembollerindeki gibi en doğru algılanabilir şekil de zihnimizde ki bilgilerle ( bilgi birimleriyle) ve çevremizde ki her şeyle algıda değişmezlik ve algıda özgünlük ilkelerine dayalı ilişkilendirmektir. Kavmin azınlığı ve çoğunluğu olmaz herkesin ve grubun fert bile olsa ya da vahşide olsa alfabesi, dili ve lisanı aslidir hiçbir bahane ile diğerlerine asimile ettirilemez. Tüm kavimlerin ana dil, lisan, alfabe için geliştirilen çözümler akli, mantıki ve bilimsel tevhit edilerek insanlığın tek dil, tek lisan ve tek alfabesine kaynak oluşturacak şekilde;bilimsel, akÂdemik çalışmaların yapılması gerekir. Tüm Kavimlerin Özgün Ana Dilindeki; Alfabe, Dil ve Lisanlarını Islah İçin Çözüm; Peygamber ahlaklı insanları yetiştirmedikçe ve dilimiz/dillerimiz; algıda değişmezlik ilkesine olanaklarımız ölçüsünde değiştirmedikçe ya da yaklaştırmadıkça yani peygamberi özellikler sahip insanları yetiştirip doğru adreslerde görevlendirmedikçe, var olan ve gün geçtikçe genişleyen ve büyüyen yarı doğal kültür, alfabe ve dilleri akli ve mantıki ıslah etmedikçe doğaya uyum, küreselleşme sıkıntısı ve adaletsizliği çeken özgün kavimler olarak kalmaya mahkûmuz. İnsanların zihninde ve bilinç altında yer alan bilgilerin benzerliği ve algıda değişmezlik oranı;iletişimde kullanılan yarı doğal ve yarı doğal kültür dillerindeki kavramsal ifade ediliş havuzundaki çeşitlilik ve özgünlülük kaoslarından daha yüksektir. Doğal insanların ya da Âdem AS öncesi ve/veya sonrası insansıların; (ruhsuz, akılsız, insani ilimsiz, eşyayı liyakatli tanımaz yani doğal-nesnel-düşünsel-zihinsel döngü düzenlerinin cahili ve doğal vicdanlı) yaşam döngülerindeki çevresel koşulların tehlikesi, paylaşım duygularının gelişmesi ya da paylaşım zorunlulukları dilsel iletişim ve dilin evrimleşmesi olumlu yönden güdülenmiş olabilir. Algılanarak kabul gören bilgilerin zihinde kategorize edilerek kodlanışı tüm insanlık zihin havuzunda çok benzerdir. Bilgi birimlerinin, kümesinin, kümelerinin ortak paydası geniş, özgünlükleri ve farklılıkları azdır ya da algıda değişmezlik–algıda benzerlik ilkelerine daha uygundur. Ancak zihindeki bilgi birimlerinin farklı kültür dillerinde farklı kavramlarla kodlanışı, ifade edilişi ya da uygulanışı iletişimde Doğal bir iletişim kaosu/karışıklığı/kargaşayı ya da hercümerci oluşturmaktadır. Örneğin kırmızı elmanın bilgi birimi olarak tüm insanlık zihin havuzundaki kodlanışı çok benzer ancak kavram olarak kodlanışı çok çeşitli ve vahşidir. Bu kargaşanın ıslahı en az çevremizde ıslah ettiğimiz ya da evcilleştirdiğimiz hayvanlar ve bitkiler kadar önemlidir. Kırmızı elma mantık kurgusundan (Algıda; Özgünlük/Özgün Pay, Değişmezlik/Ortak Payda, Değişkenlik/Değişken Pay, Değişirlik ... Mantık Kümesi Kurgusundan) hareketle zihinsel olarak insanlığın ortak payda ve benzerlik olgusundaki kavramlardan hareketle algıda değişmezlik ilkesi ve zihinsel kavram havuzları arasındaki deşifreyi doğru ve mantıklı yapmak gerekmektedir. Islahat yapılırken; şuan ya da bu güne kadar zihnimiz ve çevremizi bu yarı doğal mantığa uydurarak yaşıyoruz. Bu yarı doğal dil kargaşasını; insanlığın bilgileri zihinsel kodlanış ortak payda mantığı ve algıda değişmezlik kurallarına uygun–uyumlu; akli, mantıki, bilimsel, deneyimsel, uygulamalı ve akÂdemik disiplinlere dayalı olarak öğretim, öğrenim ve eğitimle ıslah etmemiz gerekir. Bu mantık kurgusundan hareketle kavimlerin özgün dillerinde ve insanlık ortak payda dilinin ortaya çıkışında zihinsel kodlanış mantığıyla en çok örtüşen, benzeşen mantık kurgularıyla ve aynı zamanda matematiksel iletişim mantık kurgusuna uygun yeni dil ve alfabeler geliştirilmelidir. Zihnimizdeki kodlanmış bilgilerin ya da bilgi birimlerinin (kavramların değil);görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal, düşünsel, zihinsel, hissel, sezgisel ve diğer duyusal/duyuşsal özelliklerine göre; ilişkisel konumlanış, disipline ediliş ve etkileniş mantık kurgusunun deşifre edilişi çok önemli gözükmektedir. Ortak payda bilgileri Âdemin dili katmanını oluşturur bunlar genellikle nesnel yaratıkların görsel, şekilsel ve eylemsel bilgi birimleri katmanıdır. Özgünlükler ve ayrıcalıkların en çok olduğu kavramlar düşünsel (soyut) kavramlar ve ayrıntılı bilgi birimlerine yönelik bilgi birimleri katmanıdır. AkÂdemik seviyede; dildeki her kelime, bağlaç, kavram, deyim atasözü, vecize, sözleri hatta ithal edilmiş yazılı ve sözlü atasözü her şey akÂdemik disiplin ve sistematik mantık çerçevesinde dil, edebiyat, fen… Vb tüm dallarda kulanım üzerine bölümlerinde ulusal ve uluslararası seviyede;halka açık internet ortamı dâhil, akÂdemik çalışmalarla, toplu anket ve tartışmalarla farklı akli, mantıki, basireti açıcı... Vb alternatifleri gerekçeleriyle ortaya konmalıdır. Aslında insanların zihnindeki bilgi birimlerinin çoğu benzer ve çevredeki olay, olgu, süreç… Vb ile aynıdır ya da benzerdir. Duyuşsal (görsel, işitsel, tatsal, dokunsal, kokusal ve hissel duyularımızla) olarak zihnimize girip kayıt olan bilgi birimleri çevredekilerle benzer ve tüm insanlıkta ortak payda benzer zihinsel doku katmanıdır. İnsanlığın ortak, lisan, dil ve alfabenin esas bilgi birimi kaynağı bu dokudur. Düşünsel olarak zihnimizde ürettiğimiz düşünsel bilgilerimizde zihnimize kayıt olur. Ör. unutulmayan bir rüya ya da düşünsel kurgularımızdan unutmadıklarımız. Zihinsel havuzumuzun içinde yer alan; nesnel, düşünsel ve sanal kâinatlar; zihinsel ürettiğimiz ya da duyuşsal edindiğimiz ve bellediğimiz bilgi birimlerinin;geçmiş, gelecek ve güncel deposu ya da hard diski (dinamik veri depo diski) gibidir. Zihindeki doğal kayıtlar hemen tüm insanlarda aynıdır. İletişim kültür alfabelerinin; yazımsal, işaretsel, eylemsel ve konuşsal çeşitliliği ve/veya sadece konuşsallık çeşitliliği, insanlıkta hoş görüyü artırırken ortak payda iletişimini zorlaştırır. Beyin sanki zihinsel bilgi birimleri deposunun hatırlayıcı biyolojik bağlantılar ve biyolojik hatırlama moleküllerin adeta nesnel çekirdeği gibidir. Bilgi hatırlandığı an bazen geçmişte ki mekandan çağrılır ya da o mekanda algısal tecelli (algısal ışınlama) olur ve hatırlanır. Kuranı Kerim ve Allah (C.C) gönderdiği; kitap ve sayfalarında kullanılan (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil); yazılı dil, mantık, ilişki, peygamberi konuşma ve okuma (Dar Anlamda; Suhuflar, İncil, Tevrat, İncil, Kuran Dili ve Konuşması; Arapça ve İbranice değil) akışkanlığı dışındaki tüm gelmiş geçmiş; alfabe, lisan ve dillerin insanlığın mantıki ve akli iletişim basiretlerini vahşileştirici ve köreltici etkilerini kanıtlamak zor değildir. Bütün dillerin yazım, konuşulan şekli, ifade… Vb kurallarının anatomisi Doğal dır. uluslararası seviyede kabul görebilen bilimsel insani mantıksal anatomisi ve kuralları çerçevelerde mukayese edilerek ıslah edilip değiştirilişe gereksinimi vardır. Bu mantık Kuran-ı Kerimi CC Kitabındaki mantık kurallarından esinlenerek ortaya konulmuştur. Yani kurandaki ayetler ve hadisler baz alınarak doğadaki yapay ve doğal doğal alfabelerdeki kuralların ıslah edilişine gereksinim olduğu otoya çıkmıştır. İnsanları yeryüzünde; vahşi, doğal, hayvani, insani, iblisi, peygamberi, şeytani çok çalıştırmanın hak edişleri arasındaki farkları ve farkındalıkları anlamaya çalışın.Fazla çalışmakla hak edişin sınırlarını düşünün. Hak edişle her şeyin elde edilemeyeceğinden emin olun. Cahilce ve Şeytanice Hak edişine tapınma gayretini düşünün. “Azmin elinde hiç bir şey kurtulmaz” cümlesinin cehaleti ve gizli, şirkini; fert, toplum, devlet… Vb bazında; Rahmani, Cahili/Hayvani ve Şeytani Çok çalışmaların arasındaki farkındalığı; geçmişten geleceğe ilişkisel leştir ve günümüze güncelleyip örneklendirişi deneyin. Hakkına tapınma, yaptıklarına tapınma ve Hak (C.C)'NE tapınmalar arasındaki düşünce kaosu, kavram yanılgısı, düşünce yanılgısıyla kafa bulandırmayı ortaya atanların ve hayata uygulayanların bedbahtlığının farkındalığını alamaya çalışın. Peygamber ahlaklı;kardeşlik, öğretim, öğrenim ve eğitimle ilişkilendirin. Hayatın yaşam terazisi üzerinde iradi tercihlerimizin hasılatı yolcusuyuz. Demirkuş 2010
      Bir din her şeyi içermiyorsa geçersiz, vahşi, geçici ve/veya yetersiz bir dindir. İslam'iyetin dışındaki tüm dinler bu kategorilere girer. Bu nedenle hiçbir şey dine (İslam'iyet'te) aykırı değil ancak helale aykırılığı dine aykırılık diye yutturanlar vardır. Gerçek ve geçerli dinlerin korunmaya değil insanların yaşantılarında peygamberi hayır görmeleri için uygulanış için gönderilmişlerdir. Dini korumak için 400 yıl matbaa, 100 yıl evrim öcü göstertmiştir. Laikte, bilimde ve siyasette dini kötüye kullanma bahanesi ve gizli düşünce demir perde izolasyonu ile insanların inançları ile yaşam döngüleri arasındaki ilişkisel örgüyü demir perde Berlin duvarı örneğinin ötesinde büyük bir cehalet ve bilinçli yapılıyorsa ihanet yatıyor gibidir. Çünkü bir din korunmaya muhtaç ve her şeyi içerip çözümler üretmiyorsa; ya yeteriz, ya kısmi bir zaman dinline aittir Ya da doğal ve yetersiz dindir. Ne acıdır ki Müslüman'ım diyen birileri bile bu açıdan İslam'iyeti diğer vahşi, kısmi ve belli bir zaman boyutuna ait dinlerle aynı kefeye koymaları büyük bir talihsizliktir. Ayni zihniyet dine aykırıdır 400 yıl matbaanın bekaret kemerini İslam'iyete reva görüp ya da zaruret ve cehalet bahaneleriyle İslam'iyet'ten gayri Müslim'lerin yaralanışına engel olmuşlardır. Ayni zihniyet bu asır 100 yıldır evrim dine aykırıdır ve 100 yıldır dini siyaset afatından koruyoruz bahanesiyle liyakatsiz laiklik kemendini İslam'iyetin yayılışına vurmuşlardır ya da reva görmüşlerdir. Yaratıkları, Hayatı ve bilimi İslam'iyet'le ilişkilendireceğine tam tersine dini korurum diye dinle 400 yıl dinle matbaanın, 100 yıldır dinle laikliğin, 100 yıldır dinle evrimin ilişkilenip tanışmasına radikal kementler vurmak dini korumak İslam'iyet' hizmet olduğuna inanılır ve güvenilir gibi değildir. Bilim İslam'iyet'te Müslüman'ın (insanın) yitiğidir (hadis vardır). Dini aşamazsınız ya da din aşılmazdır (hadis vardır). Hiçbir şey İslam'iyete aykırı değildir veya hiçbir şey İslamyeti'n dışında değidir. Sözde bazı cahil inanç ehli asırlarca helale aykırı şeyleri;gerçek imana ve dine aykırıdır diye insanlarımızı kavram ve düşünce yanılgısına sokmuşlardır. Önemli olan her şeyi İslam'iyet'teki;helal, haram, mekruh, ifrat, tefritlerin… Vb sınırlarına göre;gerçek eğitimle, insanlarda doğru-liyakatli konumlandırmak ve doğru tepkiler, alışık tepkiler (refleskler) ve davranışlar geliştirtmek/geliştirmektir. 21. Yüz Yılda, bilimi; insanların geçerli, doğru inanç, yapısal, özgün, ortak payda ve kültürel yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarıyla ilişkilendirerek sunmak öğretim, öğrenim ve eğitimin çok önemli farzlarından biri olmalıdır. Demirkuş 2009
    Bizim yapacağımız bilim; Müslüman insanın esfeles-safilin çanağındaki yitiğidir(bu anlama yakın Hadis var). Doğayı, İnsanı, Şeytanı, Bilimselliği, Bilimi… Vb her şeyi İslam'iyet'te doğru konumlandırıp ilişkilendirerek; liyakatli öğretim, öğrenim ve eğitimle, insanların Bâtını kalp, düşünce ve zihin sisteminde liyakatli, verimli, ilişkisel ve doğru çimlendirerek yeşerterek, hayatla ilişkilendirilerek ve güncelleyerek severek asimile ettirtip, peygamber ahlakıyla hayata uygulatmak ve güncelletmektir. izleyin
                 Aşağıdaki ödevde yanlış, edepsiz, akla, mantığa, İslam'a aykırı, ölçüsüz veya eksik soru/lar ve önerme/ler varsa, yanıtlarınızda hocanıza  doğrusunu öneriniz.





ALLAH C.C.'HU KİMDİR? Kendini istediği yaratıklara ve varlıklara; belge, icraat, peygamberlerle ve dinleriyle veya dilediği gibi bildiren-hissettiren... Vb!!! bilinen, bilinecek, var olacak ve var olan tüm âlemlerin yegâne ilahı ve rabbidir. Dinleri, peygamberleri ve kitaplarıyla insanları peygamber ahlak kurallarına riayete davet eden ve ebediyeti yaratıklara bağışlayan;mert ve ikram sahibi, eşi, ortağı, benzeri olmayan;doğmayan ve doğurmayan yegâne yaratıcıdır. Peygamberleri,  alimleri ve değişmek isteyen insanları, kurumları, devletleri, milleteri... Vb; peygamber ahlaklı kılmak için;fıtratlarına uygun!!! terbiye eden, değiştirebilen rabbimizdir. Tüm yaratıkları büyük kıyametle öldürüp ve tekrar diriltecek olan kusursuz güçlü zattır. Düşündüklerimizi, hayal ettiklerimizi ve yapamadıklarımızı; sanal, soyut veya diğer enerji halleri şeklinde somutlaştırıp hayata uygulatan, uygulayan, uygulatabilen… Vb her şeye kadir, kusursuz, verimli ve eksiksiz zattır. Kör, topal, katil, sakat, cansız … Vb tüm yaratık, olay, süreç, davranış ve enerji hallerine ya da her şeye; kusursuz empati/eşduyum duyan ve gerektiği kadar icabet eden yegâne zattır. Kendini tarif ettiği gibi olan ve isimlerini, kendisini yaratıklara kanıtlarla bildiren ilk ve tek zattır. Gönderdiği tüm dinlerin ve her şeyin; sahibi, kadiri, yaratanı ve hâkimi tek mabuttur. Arda kalan; gizli, açık ve diğer konumlardaki ilahların hepsi onu taklitçi ve mutlaka küme-mekân -zaman içinde yaratık olarak yorumlanabilen, belgesiz ve delilsiz çapulcu sahte doğa-uzay dinlerine tabii ya da Allah (C.C)'HUN dinine ve insanlara karşı kahpe, sahte, çapulcu ve deccalı ilahlardır. Allah (C.C)'HUNDAN gayrı tüm tapılan ilahlar, yaratıklar ve her şey mutlaka onun ilmindeki ölüm, yaratık ve varlık kümleri içindedir ve kümeleri aşamaz Deccal hükmüne katmak için kazan doğurdu numarasıyla yardım eder tamamen kuşatınca da kazanın öldüğünü ilan eden çapulcu hâkim güçlerdir. Örneğin fert, toplum ve kavim bazında din cahilerine yapay hidayet ederek Müslüman gözükür sonrada hükmündekileri kuşatınca sudan bahanelerle şimdi tüm Müslüman'ların ve diğer dinlere ait insanların düşünsel ve nesnel hayat döngüleriyle, inançlarıyla demokrasinin kontrolüne koy-bırak ve/veya rabliğime itaat et der. Hiçbir fert, toplum, kavim ya da devletin özgün kültür, din ya da inancına samimiyetle yaklaşmaz yaklaşsa da amacı hedefidir. Belki de Afagnistan !!!, İran ve Irak'a yaklaşımlar buna benzer deccalı oyun, siyaset ve yakalaşımlar bilinmeden ya da halkın doğal hayat döngüsü ve fıtratı dikkate alınmadan cahilce yapılmaktadır. Tarih göstermiştir ki bu tip dayatmaları genellikle yaptıranlara (münafıklara), ve onlara malzeme olanlara birşey/ler kara delik olmuştur.
   İnsanın/lığın yegâne babasına (Âdem AS'A) nefisini (meleklerini) ilk defa ve en önce(yaratmadan önce) secde ettirterek dirilten. Âdem AS'A secde etmeyen iblisi (Âdem AS'MI ve zürriyetini; düşman, hor ve cahil gören yaratık) huzurunda men eden ve kovan kusursuz erdemli ve insancıl yegâne rabbimizdir.
   El Evvel Allah (C.C) Ezelidir; her şey ilminde idi/dir/olacak, sonra takdir ettiklerini yaratık olarak yarattı. Daha sonradan insanı da yarattı ve kendini ona bildirdi, tanıttı. İnsanın fıtratından verim alması için; İnsanın fıtratı geliştikçe kaldırabileceği oranda, sırasıyla, Suhuflar (Âdem AS, Nuh AS… Vb), Zebur (Davud AS), Tevrat (Musa AS), İncil(İsa AS) ve Kuran-ı Kerim (HZ. Muhammed AS son peygamber) kitaplarını ve peygamberlerini uygulayıcı olarak gönderdi. İnsanın kâinat ve dünya hayatından verim alması için kitaplarını ve peygamberlerini göndermiştir. İnsanı bu düstur üzerinde halife kılıp geri davet etti.Sonradan (El Ahir Allah (C.C)) tüm yarattıklarını öldürüp (El Kahhar Allah (C.C)) dilediklerini ebedi kılmak üzere tekrar dirilteceğini (El Hay Allah (C.C)) bildirmiştir. (ayetler vardır)
   Allah (C.C)'HUNE insanlığın  hayırlı mukadderatı için cıvıtmadan; irade ve fıtrat ölçüsünde!!! kurallarına itaat edilir. Şükür, tenzih, zikir ve secde ile dua edilir.     
  . Allah (C.C) Kelime-i Tevhidi("Lailâhe illâllah, Muhammedürresûlullah" yani "yegâne İlah ALLAH C.C'DİR, Ondan Başka İlahlar Yalandır ya da Yoktur Muhammed AS Onun Elçisidir" samimiyetle zikir eden ve kabul eden herkesi affedeceğini bildiren-müjdeleyen yegâne rabbimizdir (kovulmuşlar ve kasti şirk koşanlar ve/veya özel haldekiler yani ayetlerle cehennemle akıbeti bildirilenler hariç).     
Allah (C.C) Kendisine şirk koşmayan Cümle-i Şahadet-Tevhidi ( İslam'daki ilk ve tek dogma farz) Zikir Eden ve Kabul Eden Yani " Kelime-i Tevhit/yegâne İlah ALLAH C. C. Ondan Başka İlahlar Yalandır ya da Yoktur!" diyen tüm insanları/sorumlu yaratıkları en sonunda affedecek olan yegâne rabbimizdir. Diğer günahlar ya af edilir ya da cezası çekilerek kurtuluş müjdelenmiştir (istisna hariç/kovulmuşlar) Allah (C.C) bu müjdesi beni fetih etmiştir. Aslında Kuranı Kerim’in tüm davet ve emirleri farzdır. Bunlardan bir tanesi dogma farzdır. Diğerleri davet, emir ve öneri farzlarıdır. Yapılmasının hedefi insanı Peygamberi olan Mümin Kişiliğe götürür ve doğrusu da budur. Bunun dışındaki yapılanlar (davet, emir ve öneri farzları) eksik veya yanlıştır.
   Ancak İslam'daki diğer 4 farz sadece sıhhati ve olanakları elverişli olanlara sorumluluk yükler;
zekât
ve Hac'dan yeterince parası olanlar mutlak sorumludur.
Oruç
'tan sıhhati elverişli olan sorumludur. Sıhhati elverişli olmayanların yeterince parası varsa bedelini sadaka eder.
Namaz;Peygamber ahlakının liyakatli sorumluluk ve eylem bilincini geliştirdiği için dinin direğidir. Olanaklar elverdiğince kılınmalıdır. Olanaklar elverişli değilse gerekirse göz ucu ile bile kılınması önerilmiştir (hadis var).
Bu 4 farzın icra edilmesinin belki de esas amacı
1-Namaz;Peygamber ahlakının liyakatli sorumluluk ve eylem bilincini geliştirdiği ve insanı kötülüklerden koruduğu için dinin direğidir. Olanaklar elverdiğince kılınmalıdır. Olanaklar elverişli değilse gerekirse göz ucu ile bile kılınması önerilmiştir (hadis var).
2-Zekât;Mutlak gerekli insani paylaşma olgusu ve duygusunu,
3--Hac;Mutlak gerekli insani birlik ve beraberlik duygusunu,
4-Oruç;Yokluğa doğru empati/eşduyum duyma, açlık hissetmeden yaşama ve şükür duygusunu insanda geliştirmek için vardır.
   Kısaca yaşamın önemini bilen ve liyakatli değerlendiren peygamber ahlaklı insanları ortaya çıkarmak için 5 farz vardır.
   Nefsini(meleklerini)  insanın/lığın yegâne babasına secde ettirten ve insanın nankörlüğüne ve affedilmez eksiklerine rağmen sahiplenen, af eden ve ebedi cennet hayatını müjdeleyen kusursuz erdemli Allah (C.C) zevkle, gururla ve onurla; fikir,zikir, tenzih, secde ve şükür edilir.Ona tapıyorum



DİN NEDİR (İSLAM'DA) ; Akıl, ruh ve vicdan sahibi yaratıkları muhatap alan yaşanmış istendik, istenmedik ve nötr örnekler, peygamberi uygulamalarla ve yaratıkların akıbetleri konusuyla ilgi gelecek bilgileriyle dolu;kurallar ve yönetim sistemlerinden ibarettir. İlim ve bilim:insanın;olgu, süreç, olay, yaratık, enerji hallerini… Vb tanıma ve tatbik/uygulayış araçlarıdırlar. İlim ve bilimin dini olmaz. Kısaca; gerçekte ve doğal olarak dinin, bilimin, rejimin… Vb. şeyin insanı olmaz ki batı bu durum hayat bulduğu için insanlar otistik din ve bilim uzamanı (bilim insanı?) olmuşlar. Bu insan tipinin özellikle din bilim ilişkiselliği açısından tüm bildiklerini diğer bildikleriyle ilişkisel düşünselliği körelmiş ve tümel düşünsel ve uygulayış ilişkiselliği cahilleşmiştir. Bu açıdan bu asır ki öğretim, öğrenim ve eğitim sistemi eksik, cahilce ve kesin yanlıştır. Özellikle üniversiteler ilk, orta ve lisedeki bilgilerin ilişkiselliğini tamamen körelticidir. Doğrusu insanının bilimi ve dini olur. Bu kavramları her konum ve boyutta dine bağlı düşünmek anlamsızdır veya mantıksızdır. Ör. Ateistlerin, Hayvanların bilim ve ilimi.
      -Kısaca;ilimsiz ve bilimsiz din düşünülemez, bilim ve ilminde dini olmaz. Dini; ilim ve bilimsiz düşünmek, telkin etmek;anlamsız, cehalet, mantıksız belki de antagonisttik (yok edici) analitik düşünme ürünü yapay bölücülüktür.1
A-Bir din tüm yaratıkları ve ürettiği enerji hallerinin tümünü aşarak her şeye öneriler ve çözüm üretmiyorsa o din; ya eksik, ya geçici, ya doğal ya da geçersizdir?
B-Siyaset, bilim, evrim, şeytan… Vb yaratık ve yaratıkların düşünsel-nesnel ürettikleri dini aşabilir mi?
İpucu;
Siyaset dâhil hiç bir şey İslam'iyete aykırı değildir. Önemli olan helale aykırı olmayı dine aykırı olma ile karıştırmanın cehaleti, gafleti ve dalaletine düşmemek ve her şeyin dindeki yerini doğru konumlandırarak peygamber ahlaklı tepki ve davranışlar geliştirmektir. Bu açıdan İslam'iyet yeryüzünde hemen her türlü rejimi içinde barındırmıştır. Geçici olan ortaçağ ve öncesi Allah (C.C) dinleri bilimi ve siyaseti İçin de yekpare konumlandırmamasının nedeni doğaldır. Çünkü geçici ve vadesi dolmuş dinlerdir, Bu nedenledir ki laikle bu dinlerin çıkmazları aşılmaya çalışılmıştır. İslam'iyet hariç diğer tüm dinlere için laiklik farz gibi gözükmektedir. İslam'iyete laiklik ceketini giydirmeye kalkmak büyük bir iftiradır. İslam'iyetin içinde doğal ve insani demokrasi siyaseti mümkündür. Tüm gizli ve açık; münafıklar, cahilleri (kendin ve çevresini bilmezleri) ve liyakatsiz radikalleri deşifre etme siyasetle ilgilidir. Dinini satan, kötüye kullanan, yaratıklar her şeyini kötüye kullanabilecek kadar tehlikelidir. Onun için İslam'iyet'te zaten rahmani, cahili, vahşi, doğal ve şeytani (münafık) siyaset vardı ve olacakta. Önemli olan siyaseti doğru konumlandırıp kötü niyetlileri de dinle, bilimle, hukukla etkisiz ve pasifsize etmektir. -Deneyimlere dayalı olarak ortaçağda vadi dolmuş ilahi/peygamberi dinlere tepki olarak dini siyasetten ayırma olan laiklik buluşu istenmedik, geçersiz ve yetersiz fert, toplum ve dinler için bir ilaçtır.
-Geçerli bir din(İslam) içinde belki de af edilmez bir iftiradır.
-Dinin içinde çok yüzlü münafıkların hepside din ve insanlık olalı beri iki yüzlü siyasetle hayat buluyorlardı ve kıymete kadar bu böyle olacak. Geçerli bir dinin siyasetten ayrılması ya da koparılması; kapitalistler (sermaye kuduzluğu), radikaller (empati/eşduyum kuduzluğu), Şovenistler (cet kuduzluğu), Siyonistler(din kuduzluğu), münafıklar (çok yüzlü kuduzluğu) ve cahiller(bilmezlik kuduzdu/değişmezlik kuduzluğu) için çifte start getirme anlamını taşır. kâinattaki tüm yaratılmış, yaratılan ve yaratılacakları içeren, kâinatta nasıl yaşaması gerektiğini örnek peygamber ahlakı kurallarıyla yaşatarak ve gelecekte tüm olacakların (tüm akıbetlerini) bildiren yegâne din İslam'dır.

Din; Akıllı yaratıkların kâinatta verimli ve hayırlı yaşam döngüsünde yaşamaları için; her fıtrata uygun içeriği/leri, yaklaşımları, kuralları ve peygamberi uygulamaları içeren hayatın yaşama şekli reçetesidir.Bu tanım sadece Allah (C.C) gönderdiği dinler içindir, yaratık kökenli dinler değil. Yapısının-fıtratının kaldırabileceği, yapabileceği ve diğer yaratıklara hayırlı konumlandırmayı içeren kurallar bütünüdür. Geçmişte,hayatta ve gelecekteki gerekli, önemli; zaman,olay, süreç olgu ve sonuçları bildirir.
İpucu;Müslüman, namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), dürüst, yeterince bilgili, zihinsel, eylemsel ve davranışsal olarak kendini liyakatli konumlandırmasını alışık tepki (refleks) haline getirmeye çalışan çevresine peygamber liyakati ile yaklaşan insandır. İnanıyorsanız üstün sizsiniz (Âl-i İmran, 3/139).
-Allaha CC'HUNA doğru teslim olmayan. İblisi, şeytanı, cahili, doğal ve münafığı yaşam döngüsünde doğru konumlandırmayan Müslüman'ın işi zordur. Yani kişilik şifresini (IP numarasını) sadece Allaha CC'HUNA veren ve ondan başka şifresinin kopyasını bile;nefsine, ceddine, partisine, örgüte, tarikata, şeytani şeyhine, cebine… Vb Hiçbir yaratık ve ilme emanet etmeyen Müslüman kurtuluşta kabul edilir. Peygamberler Allah (C.C)'HA böyle teslim olduğu kabul edilir. Yarabbi bir an bile olsa beni nefsimle baş başa bırakma. (Hadis var)
-Düşünsel dünyamız nesnel dünyamızdan daha gerçekçi ve daha baskındır bu nedenle eğitim sistemleriyle düşünce sistemimizi düşünsel peygamber ahlakı temellerine dayalı somutlara ve gerçeklere göre inşa etmeliyiz.
- -Doğa ve bilim; doğa öncesi ilim ve hakikatlerin geçici meyvesi olup, geldiği yere döneceğinden emin olun.
-O zaman eğitim ve düşünce sistemimizi nesnellikten daha somut ve gerçek olan doğa öncesi gerçeklere dayalı ve temelli inşa etmeliyiz.Bu düşünce mantığına dayalı geleceğe yönelmeliyiz.
-Sinerjitik (Kuvvetler ayrılığına dayalı Şer'i ve Hukuki Kurallara Uyumlu Liyakatli Birliktelik) uyumlu kuvvetlerin ve güçlerin dengesine dayalı, Tek adamcılık, Monarşi ve Kuvvetler ayrılığı /zıtlığı (Antagonisttik Liyakatli sinerji ile karıştırılmamalıdır. Liyakatli sinerji: Kuvvetler ayrılığının şer-i ve hukuki oluşun liyakatli birlikteliğidir. Antagonisttik nefsi/hayvanidir, Liyakatli sinerji Rahmanidir. ) belki de kurumlar arasın da “Derebeyi Kurum ve Tek Adam Demokrasinin” ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Kuvvetlerin birlikteliğine ile tersine dayalı demokratik sistemler arasında ne fark vardır?
-Tek adamcılık, Monarşi ve Kuvvetler ayrılığı /zıtlığı dengesi; reKâbetçi, nefsani, vahşi, doğal, şeytani ve asabidir? Sinerjitik (Kuvvetler ayrılığına dayalı Şer'i ve Hukuki Kurallara Uyumlu Liyakatli Birliktelik) dengesi İnsani ve Rahmanidir.

Din Nedir? İlim+Bilimi, doğa ötesi bilgileri ve insanlığın tüm gereksinimlerini liyakatiyle içeren kitaplar(Suhuflar, Zebur, Tevrat, İncil ve Kuran-ı Kerim) ve peygamberlerin örnek icraatlarıyla hayata  uygulanan Allah (C.C) insanları davetindeki değerler, kurallar, sistemler ve Kuran-ı Kerimdeki her şeydir.

Dua nedir? Fert ve toplumların; değişmek, arzu, istek, gereksinimlerinin yerine gelmesi, şifa ... Vb için Allah (C.C)'HA yaptığı, yalvarış ve istemli yakarıştır. Aslında eğitimde her insanın; insanlık, yaratıklar ve kendisi için ne istedikleri konusunda istemlerini dua olarak deklere etmeye fırsat vermek o insanın düşünce sistemi ve sınırları hakkında bize önemli bilgiler verir. Onun için her insanın yaratıklar, insan ve kendisi için hür iradesiyle duasını ortaya koyması bizim onu daha iyi tanımamıza fırsat verir.

Çevre ve Din;
Allah'C.C. gönderdiği ve birbirini destekleyen ve tamamlayan dinlerin inkişaf esnasında yeni dinlere uyum sağlayamayan veya değişmeyi ret eden din cahilleri ya da bazı art niyetli teolog ve bilim bilginleri (bilim insanlar) doğanın doğal metriksi içine veya çarkları arasına ( evrimin metriksi) düşmüştür. Önermesinin safsata ve saplantılarını yazınız.
İpucu;Varılan çevre, ahlak sorunları, doğayı acımasızca hortumlamanın sonuçları ve primitif kavimlerin çizgilerini düşünün.
İslam'iyet'te peygamberlerin, alimlerin ve İslam büyüklerimizin gösterdiği diyetle bu dünyada yaşansaydı bu günkü geri dönüşümsüz çevre koşulları ortaya çıkarmıydı? Ya da bu dünya daha kaç yıl hastalanmadan yaşardı? Dünyayı obezce kullanmanın sonucu varılan obezite sorunu için bu gün bu diyet hayatına mecburiyetten mi döneceğiz?

Kimler Dine Girmeli ve/veya Hangi Adreslerde Durmalı? Mutlak gerçekleri öğrenme pahasına her türlü maddi ve manevi bazı güçlükleri göze alacak kadar mert, cesur olmak ve sözünden geri dönmeyecek kadar Allah (C.C) tam teslimiyetle sadıklar mutlak dini peygamberi titizlikle üzerine uygulayışı denemelidir. Bunların birini, birkaçını ve/veya hepsini yapamayacak kadar olanlar mutlaka Allah (C.C)'HUNDAN; Yarabbi, dinde fıtratımın kaldırabileceği en yüksek verimi alacağım ve size isyan edemeyeceğim konumlarda beni yararlandırışınızı ve/veya dine ve zatınıza beni yaklaştırışınızı dilerim diye dua etmeleri belki daha hayırlı ve doğru olur.

Dini bir reçete gibi okuyabilirsiniz;
1-Orda akıbeti belli ( yıkılacak ) bir kâinat var ve siz bu kâinatın içinde bir fertsiniz.
2-Bu kâinatı bedensel zihinsel olarak sağlıklı yaşamanız aşmanız için hemen her enerji seviyesinden kaynaklanan ve her seviyeye hitap eden;geçmiş, yaşayan ve gelecek ilgili kanıtlanmış gerçek örneklerle dolu( davet eden bir kitap).
3-Bu davet kitabının kurallarını yani farz ve sünnetlerini hayatına uygulatılan eşsiz peygamber ahlaklı ve en güzel insanın (peygamber) davranış ve eylemleri sünnet olarak kayda geçiyor.
4.Sizden istenen;bu kâinatı sağlıklı yaşamanız ve aşmanız için uymanız gereken farzları (zorunluluklar ve gereklilikler) ve sünnetleri (peygamberin farzları hayatına ayrıntılı uygulamaları) samimi fıtratınızı zorlamadan (mezhepler fıtratların işlerini kolaylaştırmak için var) edindiğiniz alışkanlıkları hayatınıza uygulamak ve hayatınızla kanıtladığınız yaşama şekliniz ile örnek olmaktır. Yanı kâinat geçidini aşmak için mutlaka bu taşlara basarak yani farz ve sünnetleri hayatınıza uygulayarak aşmanız gerekiyor. Diğer olasılıklar kara deliklere çekiyor.
5.Sizin yapmanız gereken;samimiyetle bu kurallara fıtratınızın kaldırabildiği kadarını hayatınıza uygulamaktır. Buna inanmanız için üç yol tavsiye edilir.
1-Bu kuralları veya terslerini samimiyetle üzerine uygulayanları saptamaktır. Sonra deneyim ve bilgi sahibi olmak.
2-Kuralları kendi üzerinize en yoğun veya kaldırabileceğiniz kadar uygulayıp denemeler yapmanız.
3-Kuralların hepsini ve terslerini belli bir süre hayatınıza uygulamanızdır.
Unutulmamalıdır ki Değişmek istemeyeni Allah (C.C) değiştirmezmiş (Rad, 13/11). İblis hala haktan yana görünen münafıklarla namaz kılıyor.
Değişmenin bedeli:bazen yanarak format yiyip değişen bir bilgisayar misalidir. Buna tahammül edemeyenlerin fıtratını dine zorlayıp perişan etmek, Allah.C.C isyana sürüklemek veya gizli nefret uyandırmak olup her taraflı kayıp ve zarardır. Sanki insanlar yaşam döngülerinde, Allah (C.C) teslim olduğu oranda yaşam döngülerinde liyakatli verim alırken buna paralel olarak iç ve dış dünyasındaki her şeyin birliktelik veya tersi ya da diğer durumların gerekçesi daha anlaşılır hale geliyor gelir. Hidayet Allah C.C.'HUNDENDİR.  Bilimsel açıdan Allah C.C.(semavi dinler uzay çağında türeye bilir) dinlerin bütünleşik oluşunu ve reçetesinin doğruluğunu test için 3-4 öneri;
1-Dini kurallar metriksinde samimiyetle üzerinize belli bir süre uygularsınız aşamadığınız/aşamayacağınızı anlarsınız kazancınız bu olur.
2-Dini kurallar metriksinde samimiyetle tersini uygular güdük olduğunuzu anlamanız kârınız olur.
3-Bu kuralları samimiyetle; uygulayan, uygulamayan ve derbeder uygulayanlarla arkadaş olur yaşayarak öğrendiğin ve vardığın sonuç kârın olur.
4-Bu 3 sonuçta vardığın yargı ne olursa olsun samimiyetle;iraden, koşulların ve fıtratın ölçüsü oranında dinin reçetesini uygulamaya koymalısın.
     Her şeyin sadece senin kafana ve gönlüne göre neden ayarlanmaması gerektiğini öğrenmen kârın olur.
     Anlamsızlık ve mantıksızlığın ne kadar mantıklı ve gerekli direkler olduğunun diri örneklerini yaşayarak cahilleri tanıyınca öğrenirsin. Cahillerin hangilerinin; kader insanı, hangilerinin; eğitim, inadın, tercihin kurbanı ve ürünü olduğunu anlarsın. Herkes her şeyi bilseydi ya da tam tersi olsaydı hayat nasıl olurdu? O zaman cahiller niye vardır? Hastalıklar ve tercihler niye vardır? İbadet ve dua neden bitişik ve birbirini tamalar? Kâinat ve her şey neden kafamıza göre değil de biz o sistemin bir parçasıyız? Her şey kafamıza/kafanıza-gönlünüze ya da emrinize göre olsaydı biz/siz nasıl birileri olurduk? Herkes Müslüman ya da tam tam tersi herkes ateist olsaydı nasıl olurdu? "Eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi helak eder ve yerinize, günah işleyip, peşinden tövbe eden kullar yaratırdı." (Müslim, Tevbe, 9) Sorularının yanıtları kendiliğinde çıplak ortaya çıkar. Neden Müslüman'ların ve bilen insanların inanmayanlara ve bilmeyenlere karşı doğru adreslerde duruş ve istendik hayır dua borcu olduğunu anlarsın.
Münafıklığın büyük bir kısmının tercih ürünü olduğu kanaatine varırsın.
     Kısaca cehalet denizinden karşıya geçerken; sadece Allah C.C.'HUN peygamberlerine gösterdiği peygamber ahlakının geçit taşlarına basmakla karşıya ulaşılır. Bunun dışındaki tüm reçeteler cehalet denizinin kara delikleri gibidir. Münafıklar menfaatleri gereği her türlü reçeteyi gizli ve açık uygulayanlardır. Mazlum cahillerde (kocaman çocuklar) bu denizin (metriksin) yılmaz savaşçıları ve bekçileri gibidirler. Önermesini bilimsel açıdan yorumlayınız ? Neden? (cevap vermek zorunda değilsiniz).
     Yer küresinin kâinatın bodrumunda olması nedeniyle insanın zihinsel bedenine ve kalbine kâinat vurgunu etkisi yapar. İnsanın zihinsel olarak hayvani-meleği doğa ötesine inkişafına engel oluyor gibi!!
       Demokrasinin ana kartı ve takılı rejim sistemleri insanları geleceğe taşımakta Doğal kalmıştır,
Ör.Bu günkü sayısal Doğal (Vahşi) Demokraside bir delinin, velinin veya sıradan bir kişinin oyu aynı değerdedir? 1

Hidayet ÇEŞİTLERİ
Hidayet;Bir insanın, kurumun, devletin... Vb düşüncesinin kıblesini etkilemek amacıyla;sanal ve nesnel olarak zihin'ine;cebren, hile ile, ikna ile... Vb yol ve yöntemlerle yükletilen mantık-bilinç işletim sistemidir.
A-Yapay, Siyasi, Şeytani, ve/veya Deccal-i Hidayet (İlahi Hidayeti Taklit):Siyasi erglerin gerçekleyişi için, siyasi ve düşünsel olarak fert, kavim ve devlet bazında insanları bazı tercihler empoze ve zorlayışın tecellisidir. İran, Afganistan… Vb ülkelerin kontrollü İslamlaştırılışı. Ola ki; tecelli edilen fert, toplum ve kavimler ya da devletler; tecilli edilen yaratığın kalbi-zihni ve beyni tecelli edilen amacın gerçekleyişi için pazılı ya da çözmece iskeleti, çerçevesi, çetelesi; çevresindeki her şeyi pazılın ya da çözmece iskeletinin eksik veya tamamlayıcı bir parçası kabul ederek ve çözmece iskeletinin bütünlüğüne katarak ya da tevhit ederek her gün biraz daha büyüyerek yapay fert ve kavimler yaratılmaya çalışılır. deccalı Hidayet çeşididir.Ör. Kapitalist (Karuniler/Karunizm/Sermaye Kuduzu) Hidayet;fert ve toplumların politik ve ekonomik çıkarlar gereği dinlerinin icraatını teşvik edilerek kendilerini yönetenlere kadar motive edilmesi suni-yapay hidayet sonucudur. Örneğin kapitalistler bu asır böyle hidayetleri yapıp sonra onlara rableşmeye kalkıştırlar.Bu kavimlerin (hidayete erdirilen kavimlerin) iyi niyetli inanç duyguları, saflıkları, temiz duyguları kapitalistlerce kullanıldığının farkında değillerdir. Bu yapay hidayete erdirilen kavimlerin en tipik özelliği; ya tam teslimiyet ya da rab olmaya kalkan kapitalistlere tepkileri çözümsel değil mücadele ve baş kaldırı şeklindedir.Vakti-vadesi dolmuş ilahi/peygamberi dinlerin(Allah (C.C) gönderdiği eski suhuf ve dinler) hayat artıkları, siyasetle, ikna ile, cebren ve hile ile kandırılmışların, dinini satmışların… Vb hayat artıklarının biriktiği gayri ahlaki hayat havuzundan yapılan hidayettir.

B-Şeytani Hidayet (İlahi Hidayeti Taklit): Bu hidayetin tipik özgünlüğü fert, toplum, kavim, devlet… bazın çalışmadan ve hak etmeden insanlığın beyin haritasını ele geçirip menfaat farzları için insanlığı kullanmaktır. İnsanlarla yan yanan kavim kardeşliğini basamak ve hikâye kabul eden hidayetin iblisin kavim ehlidir. İblisi, münafık'ı… Vb istenmedik ahlakın ve eylemlerin bazı kişiliklerin tercihlerinin ürünü olarak kalplerine şeytanın teccelisini tercihleridir. Ola ki; tecelli edilen fert, toplum ve kavimler ya da devletler; tecilli edilen yaratığın kalbi-zihni ve beyni tecelli edilen amacın gerçekleyişi için pazılı ya da çözmece iskeleti, çerçevesi, çetelesi; çevresindeki her şeyi pazılın ya da çözmece iskeletinin eksik veya tamamlayıcı bir parçası kabul ederek ve çözmece iskeletinin bütünlüğüne katarak ya da tevhit ederek her gün biraz daha büyüyerek büyük munafıklar ve iblisiler türer. deccalı Hidayet çeşididir.

C-Doğal Vahşi Hidayet (Evrimleşme)
;Dâhilerin, mucitlerin, kaşiflerin… Vb zihninde, kalbinde doğanın tecellisidir. Ola ki; doğal tecelli edilen fert, toplum ve kavimler ya da devletler; tecilli edilen yaratığın kalbi-zihni ve beyni tecelli edilen amacın gerçekleyişi için pazılı ya da çözmece iskeleti, çerçevesi, çetelesi; çevresindeki her şeyi pazılın ya da çözmece iskeletinin eksik veya tamamlayıcı bir parçası kabul ederek ve çözmece iskeletinin bütünlüğüne katarak ya da tevhit ederek her gün biraz daha büyüyerek doğal dâhiler ve doğal mucitler-kaşifler türer. Astekler,Astekler, Mayalar,1, 2, İnkalar, Budist kavimler, Bazı Doğal Afrika ve Asya kavimleri (Bazı;Hindistan, Filipinler ve Endonezya kavimleri) doğanın tesirine ve etkileşimine dayalı olarak ortaya çıkardıkları Doğal dinlerdir. Yani bu insanların zihinsel ve sanal dünyaları doğa ile kenetlenmiştir. Dinleride;doğaya, bu zihinsel-bedensel kenetlenmenin doğal ürünüdür. Ola ki-Belki de; doğal hidayete yaratıkların tepkileri sırasıyla; önce düşünsel-davranışsal-gensel, bedensel-yaşam döngüsel-çevresel olarak etkilerini gösterir. Yaratıkların Doğal hidayete tepkilerinden çok genetik-düşünsel potansiyellerinin uyumu çok önemlidir. Vahşi doğa yasaları ve doğa;almış yaratığı kucağına; hem öper, hem döver, hem öldürür hem de söyletir… Vb. Değişmek istemeyeni Allah (C.C) değiştirmezmişv (Rad, 13/11).
-Ola ki-Belki de Allah (C.C) doğal yaradılış kanunlarının insanda tecellisi sonucu olarak dâhiler; dehası olduğu alan ve konuların kendilerinde (zihinlerinde ve düşünsel kalplerinde) Doğal olarak tecelli ettiği ve bu tecelliyi benimseyerek hayata uygulayışı tercih eden insanlardır. Demirkuş 2011
-Vahşi inanç, dâhilik, mucitlik, milliyetçilik, demokrasi, kapitalizm, şovenizm, siyoşovenizm, siyonizm, komünizm… Vb şeyler; vahşi/doğal doğa yaslarının insan zihninde, insan zihnindeki kabullenişleri-benimseyişleri ve insan genlerini yoğuruşunda/un daha sonra insan bedeninde tecellisi ve etkisinin yaşam döngüsüne yansıyışı ya da ürünü olabilir (Doğal Hidayet). Doğadaki Baskınlıkların insanda/larda ve/veya insan zihinlerinde kabullenişin;doğal inanç, dahi, mucit, milliyetçilik, demokrasi, kapitalizm, şovenizm, siyoşovenizm, siyonizm, komünizm…Vb olarak tecelli edişi-ortaya çıkışı ile Allah (C.C) kulunun Bâtını (Düşünsel) Kalbine Tecelli Edişi (İlahi Hidayet) Arasında ne fark vardır sizce?


D-İlahi Hidayet; Allah (C.C). Peygamberlerine ve kıyamete kadar dinini desteklemek üzere göndereceği alimleredir. Allah (C.C) peygamberlerin, rahmani alimlerin… Vb kullarının kalbinde tecellisidir. Ola ki; tecelli edilen fert, toplum ve kavimler ya da devletler; tecilli edilen yaratığın kalbi-zihni ve beyni tecelli edilen amacın gerçekleyişi için pazılı ya da çözmece iskeleti, çerçevesi, çetelesi, serveri/sunucusu; çevresindeki her şeyi pazılın ya da çözmece iskeletinin eksik veya tamamlayıcı bir parçası kabul ederek ve çözmece iskeletinin bütünlüğüne katarak ya da tevhit ederek her gün biraz daha büyüyerek peygamberler ve alimleri yaratılır. Sanki alimlerin kalbinde tecelli eden Allah (C.C) takdir ettiği kadar; o asrın, önceki asırların ve/veya gelecekteki asırların Allah (C.C) iman edişlerinin ya da tüm iman edenlerin hepsinin imanlarını toplayıp âlim zatın kalbini içerisine yerleştirip tevhit ederek toplum içerisinde alimin düşünsel sistemini yayarak tevhit eder. Bu hidayetin özelliği; asrı koşulları mürşit İslam'i farz-sünnetlere dayalı olarak üzerine uygular ve çözümler üreterek nefsini peygamber ahlaklı -edepli olmaya arif eder ve âlim-bilgin yapmaya çalışır. Belki de Allah (C.C) asrın değişim koşullarına ve gerçeklerine fıtratı müsait olanları hidayet eder. Müsait olmayanlara da teslimiyetleri halinde hangi konumlarda da tüm yaratıklara ve kendilerine en yararlı olabilecekleri konusunda yardımcı oluyor. Her bilgisayarın yapısı her işletim sistemine ya da server/sunucu oluşa uygun değildir.



2005 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI

LII SORU: Bilim mi, parti siyaseti mi, Din mi;bu gün insanı kullanıyor, yoksa insan mı bunları kullanıyor? neden? nasıl? örneklendiriniz.Öğrenci Yanıtları

LI SORU:Allah C.C.'HUN dinleri göndermeseydi bu gün inanan insanın durumu ne olurdu?Öğrenci Yanıtları
İpucu;.1,2, 3,


LII SORU: Bilim mi, parti siyaseti mi, Din mi;bu gün insanı kullanıyor, yoksa insan mı bunları kullanıyor? neden? nasıl? örneklendiriniz
.Öğrenci Yanıtları


2006 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI
4-Bir fert, toplum veya dünya düzeninde;%70-%100  arası liyakatsizlik(yakışmazlık)olabilir mi? Ör,inanmaması gerekenlere kasten yapay himaye edilmiş, inanması gerekenlerde kasten ateist edilmişse dinin hali toplum gözünde ne olur? Ya da bir din; münafıklara, din düşmanlarına ve çok yüzlülere işgal ettirilebilir mi? Farz edelim ki her şeyi tam tersine dizayn edilmiş bir fert veya toplum  yaşıyor?  Gerçekten yaşıyor mu/ yaşatılıyor mu? neden?!  Somut bir örnek verebilir misiniz? Böyle kokuşmuş, deşifre ve malzeme bir toplumu dünyayı düzeltmek/onarmak mı? Yeniden yaratmak mı daha akılcı olur? Liyakatsiz (yakışmazlık) hiç bir şey cezasız kalmaz? Önermesi doğrumu? Değilse doğrusunu siz yazın. 1, 2 Öğrenci Yanıtları

68-İnsanlara peygamber ahlaklı hasletlerini kazanmaları için: fert ve toplumların en büyük; idolleri(vazgeçilmezler, farzlar), yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarından hareketle (uyumlu), öğretim - eğitim program ve uygulamalarla peygamber ahlak hasletleri kazandırılmalı. Ör1: din için mutlak ibadetlerden yarar sağlatmak. Ör2: Bilim tapındık-taptık(put) (idol)ü için bilimsel ahlak Ör3:Sanat idolleri için peygamber ahlakını motive edici sanat sunulmalı. Ör4:peygamber ahlakına hitabeden, film,animasyon ve hayata güncellemeler. Önermeleri ve örnekleri doğrumudur? Neden? 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 Öğrenci Yanıtları

74-Fert, Toplum/lar, Devletler, Dinler... Vb:asra/lara ve geleceğe;zamanındadinine/lerine, gerçeklerine, özgün fıtratına/lara, yararlı özgün kültürlerine/lere, özgünlüklerine/lere ve doğal çeşitliliklere; doğru, namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve dürüst güncellenmezse, doğa ve asırlara uyum sağlayanlar; onu ve onları kendine günceller? Soru önermesi doğrumudur neden?
A-Din, devlet, toplum, insan hangisi/hangileri asra güncellenmeli ya da asırlar(geçmiş-gelecek ve yaşanan asırlar) bunların hangisine/lerine güncellenmeli?
B-Geçmişini, yararlı özgün kültürünü, geleceğini ve asrını;dinine, devletine, toplumuna, ailesine ve kendisine doğru güncelleyip, çağdaş yaşam stili/leri geliştirip vaktinde değişmeyen bilinçli fertler ve toplumlar; ya yok olurlar, ya doğaya ya da değişimi başaranlara aksam olurlar. Kısaca verimli doğal ve toplumsal döngülerin arasındaki ilişkilerin; çeşitliliğine, özgünlüklerine, hassasiyetinin değişim ve denge kurallarına-kanunlarına doğru riayet etmeyen fert ve toplumlar elenmeyi hak ederler.1 Öğrenci Yanıtları


81-Rejim, inanç ve din nedir?Aralarında ne fark vardır? Rejimin dini-dinin rejimi olamaz? Soru önermesi doğrumu? neden?1 Öğrenci Yanıtları


82-İdeal yaşamak için?
a-Rejimlerin ve Dinlerin mi devletlere, devletlerin mi dinlere gereksinimi vardır?
b-Dinsiz devlet olur mu? Olursa nasıl olur? Örneklendiriniz? Tarihte örneği var mıydır?
c-Değişmek istemeyeni Allah değiştirmezmiş hükmü dinde kesindir(Rad, 13/11). Zorla güzellik olmaz(atasözü), Bu açıdan din tehlike olabilir mi? Dine iftira etmek ve Dini kötüye kullanmak ne demek? İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar. İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar.
d-Din istenmeyen amaçlar için kullanılabilir mi? İrtica nedir? İrtica tehlikesi nedir? 4 şık soru önermesi dikkate alınarak;Dinde samimi insanların irtica ile ilişkisi nedir? Onlarda irticacımıdır?
Öğrenci Yanıtları


116-
A- Batıyı  engizisyon metriksinden(ortamından) kurtarmak için benimsenen büyük laiklik aracı (Laiklikle batıl din cehaletinden insanlığa terfi etti) ;İnsana/lara, Kavime/lere ve devlete/lere yararlı olmayan din-yönetim sistemleri için aşılmaz bir uçurum-handikap, tam tersine ise;vazgeçilmez bir hizmet aracı olmalı önermesi ve temennisi doğrumudur? Neden? Yakın batıda antilaikliğe dönüş başladı önermesi doğru mu?
B-
Laik gelecekte;devlet ile liyakatli din ve fertler için köprü liyakatsizler için uçurum ve aşılmaz dere olmalı. Önermesinin eksiğini tamamlayınız.
İpucu
;Belki de, toplum ve devletin dininden hayır görenlerden yararlanması-hayır görmesi için; büyük laiklik (makro laiklik) ve küçük laiklik (mikro laiklik ) sistemini diriltmemiz ve revize etmemiz gerekecektir.Ferde özgü laiklik (mikro laiklik) işe yaramaz fertlerin inançlarının (inanç sahibi münafıkların, yaramaz insan münafıklarının, kapitalistlerin ve din-bilim-insan cahillerinin) afatından devlet ve toplumun kurtulması için uygulanmalıdır. Makro laiklik ise batıl işe yaramaz inanç sistemlerinin afatından devlet ve toplumun kurtulması için uygulanmalıdır. 1, 2, 3, 4, 5, Öğrenci Yanıtları


118-Din milletleri asimile edebilir mi? Tarihte olmuşsa örneklendiriniz.
İpucu:Değişmek istemeyeni Allah değiştirmez(Rad, 13/11). İ
nsan İçin Yaşamak; Geleceğe Liyakatli Değişmektir (Uyum Sağlamaktır) Demirkuş 2007.. Zorla güzellik olmaz(atasözü), Aslını inkâr edenler (soysuzlar) bizden değildir (Hadis),İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar. İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar.1 Öğrenci Yanıtları


123-Bir din tarih boyunca her türlü rejimle yaşamayı % 99 ispatlamışsa ve bu kesinse; rejime musallat veya şer bir din muamelesini görüyorsa/ gördürülüyorsa;sizce sebebi ne olabilir? Laikliğin gerekliliği, dinde hayır görenlerin sayısı ve ön planda yer almayışları, multimünafık ve din muhaliflerinin rant-menfaatleri açısından, ekonomik ve siyasi bağımsızlık açısından düşünün,dini için devletini talan mantığı, devletini haraca bağlama mantığı 1, 2, 3, 4 Öğrenci Yanıtları

124-Rejimlerle yaşamasına, akılcı çözüm ve ahlak ölçüsü getirmeyen din/ler geçersizdir? Ne zaman dinler rejime baş kaldırmaya hak kazanır?(ip ucu;nefsi müdafaa hakkı açısından düşünün) Öğrenci Yanıtları

129-Sizce, toplum/ların:tüm; din, örf, adet özgünlüklerini ve ananelerini;gerçek (sanal, soyut ve somut) ve doğal kaynaklarına dayalı olarak bilimsel-ilimsel açıdan;gerçekçi olarak masaya yatırmanın ve günümüze-geçmişe,geleceğe güncellemenin tam zamanımıdır? Neden? Değilse sizce ne zaman masaya yatırılmalıdır?Bu fırsat kaçarsa veya gecikirse;uzay bilgi keşif çağında insanlık ne/ler kayb eder. Telafisi mümkün mü? Öğrenci Yanıtları

130-Atalarımızın tüm kültürel miraslarını (örf, adet,inanç-din... Vb)muhafaza etmek veya değiştirmek doğrumudur? Neden? Ya da doğru soruyu siz sorun. Çözüm nedir? İpucu;bazı Afrika, Asya, Avustralya doğal kavimlerinin örf ve adetlerini düşünün. Öğrenci Yanıtları

136-Münafık nedir? Din ve millet/lerin münafıkları arasında ne fark vardır? Münafıklar neden cahilleri çok sever!! Çok yüzlü münafıklara karşı insan nasıl eğitilmeli? İpucu: Aslını inkâr edenler(soysuzlar) bizden değildir (Hadis). Arabım, Kürdüm, Türküm... Vb de canını ye, Müslüman'ım de imanını ye, kabuğunu hediye et. Met et, fetih et, özdeşleş, aş ve mat et sonra pat et. Severek kredilendir ve hazıra alıştır, önce okşa, okşa sonra yokuşa yokuşa; hepsini özgün menfaatleri için çakı-rak metriksine(ortamına)/lerine koy Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet ettir.
Kapitalist (Karuniler/Karunizm/Sermaye Kuduzu)lerin bir taktiğini de (nasyonalizmi kullanmak) reçete gibi okuyabilirsiniz(içi içe kavimleri geri dönüşümsüz düşman etmek için) ;
1-Kavime/lere devlet kurdur.
2-İçindeki kavimlerden millet münafıklarını yaratarak bilinçli darama yaptır. Misyonerlik çalıştır. Özellikle kurumlarin en üst kÂdemelerine cahil yönetici yap, kullan ve sonra günah keçisi göster. Sonra halkı-devleti günah keçisi/leri katili yap-göster malzeme insan hakları mahkemesine malzeme çıkart.
3-Sonra onları ya cahil, ya millet veya din münafığı yap.
4-Ardında geçmişteki savaş ve göçlü bir olaya büyük bir iftira yüklemektir. Uluslararası arenada gelecek nesiller arasına aşılmaz fitnelik-geri dönüşümsüz düşmanlık tohumlarını legalleştir. Kendi siyasal-ekonomik barbarlığınla günah keçisi barbarlığını resmileştir. Amaç kültür asimilasyonu ile özünden kopardığı yavruları ecdadından koparmak için ecdadını barbar kabul ettirip asimilasyonu hızlandırmaktır. Roma imparatorluğu döneminde bu taktik kısmen maya tutuştur.
5-Aslında çoğu ;ya cahil, ya din, ya millet münafığı ya da kim olduğunu bilmeden veya varyasyonları yaşıyor. Müslümümanım, Türküm, Kürdüm de sende ye!!
6- Derin menfaatleri için aslını gizleyenlere ne denir? !! “Kara kazan kaynadı;eski ve yeni din ehlinin ulusal şah damarları oynadı/oynatıldı” Kısaca “Kara kazan kaynadı; şah damarlar oynadı” Niye? Önermeleri size neyi/neleri çağrıştırı
r?
7-Veto imparatorluğunun menfaat farzları için;Avrupaya global-evrensel kapitalizmi dışınada nasyonalist soğuk savaşı, maşa milletlerin maşasıyla sıcak savaşlar başlatmıştır.20.Yüz yılın sıcak ve soğuk cehalet savaşlarıyla ilişkilendirmeye çalışın.
8-Veto İmparatorluğu kapitalizmi ileri ki menfaat farzları için; komünistlileri sermaye hidayetine, İran, Hizbullah'ı ve Taliban'i inanç himayesine, sosyalistleri de geleceğe erdirdi. Şimdi ise eylemlerine itaatin meyvelerini ve hasadını topluyor. Üstü örtülü rabliğine itaat etmeyenlere veya kabullenmeyenlere tüm bir leşmiş milletleri bile kullanarak sözde asilere ders veriyor eğitiyor hizaya getiriyor-getirmeye çalışıyor. Ne acıdır ki bir zamanlar ülkemizde baş örtü siyasi simge olamaz cehaleti veya münafıklığı arkasına gizlenenlerin belki de kendilerini kullandırmanın ya da kapitalizmin cehalet ürünü olarak zavallı kadınlara çektirdiklerinin acısına doğru empati/eşduyum duymamalarının başına gelenler gün gelir kavimlerin fıtratı ve inancı yapılarına doğru empati/eşduyum duymadan demokrasi ya da çoğunluğun arkasına gizlenen Karunizm (kapitalizm) aynı dersi ve tepkiyi pişmanlıkla içinde yaşayacaktır. 0, 1, 2, 3      Öğrenci Yanıtları






2007 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI

143- Din 1 ve Doğa hırsızı, hortumcusu ve yağmacısı olmak ne demek? Bunu sağlamanın kriterleri nedir? Fert/ler toplum/lar, millet/ler, devlet/lerin inanç-din ve doğa hırsızı, yağmacısı veya hortumcusu, olabilir mi? Örneklendiriniz? İpucu;bugünkü teknolojik olanaklar,siyaset, parti(azınlık) demokrasisi fırsat ve zaman önceliği denklemlerinin net ürünü olan günümüzdeki sonuçlarla ilişkilendirmeye çalışın. Öğrenci Yanıtları

145Osmanlı devletinin sanal bedeni (halk devleti) yıkılınca; sanki ilik devletileri (milliyetçi devletler) ve kemik devletleri (millet devletleri) öne- ortaya çıkartıldı, halk yani toplumun beden eti kemikten ayrıldı, yenildi veya çürütüldü.
B-
Siyonist fert, devletler... Vb (dinine tapan, dinlerini toplumunun menfaat farzları için malzeme yapan, dinleriyle alış veriş yapan veya dinlerine hamal fert ve devletler)dindaşlarını toplumsal kanser, Şovenist fert ve devletler (ırkına tapan veya ırkına hamal devletler) ırkdaşlarını toplumsal kangren, Monotipik milliyetçi devletler, milliyetçilerini toplumsal bölücü kangrenleşmiş grup yaparlar(melezler buna güler). Kavimlerin milliyetçileri-vatandaşları devletine sadakat; devletten tüm vatandaşların her hakkına/larına liyakatli adalet evladır ve kafidir. Devlet monotipik milliyetçi olamamalı (liyakat ve adaletin değişmez kuralına aykırı), olursa mahiyetindeki kavimlerin milliyetçi evlatlarını;ya kayıp eder (devlet bedeninin kemik iliğini oluşturan bağışıklık hücre çeşitleri) ya bölücü yapar ya da düşmanlarına kaptırır-malzeme yapar. Önermelerin eksiğini tamamlayın.

-Rahmani Alimlerini ve gerçek peygamber ahlaklı bilgelerini kayıp etmiş kavimlerin gerçek milliyetçileri her zaman huzursuz ve hırçın olurlar.
İpucu;Rahmani Alimler ve Bilgeler, Allah (C.C) razı eden kavimlerinin işletim sistemleri gibidirler
.
       İp ucu I;Osmanlı devletinin sanal bedeni yıkılınca; sanki ilik devletileri (milliyetçi devletler) ve kemik devletleri (millet devletleri) öne- ortaya çıkartıldı, halk yani toplumun beden eti kemikten ayrıldı, yenildi veya çürütüldü.Sıcak (I ve II. Dünya savaşları), yarı soğuk ve soğuk dünya savaşlarının çok yüzlü senarist ve baş aktör devletleri: menfaatleri gereği;I. ve II. dünya savaşından sonra kavimlerin değişmeye hazır-müsait değişebilen-esnek-milliyetçi evlatlarını (jönlerini) ülkelerinde misyoner eğitimi aldırıp, değiştirdikten sonra (kendi menfaatlerinin işletim sistemlerini yükledikten sonra) ülkelerine geri gönderip halkı şaşırtmayı başarmışlardır. Bu kayıp edilen değişebilen esnek milliyetçiler, ülkesinin öz evlatlarına (doku hücrelerine)  uyum sağlamakta sıkıntı çeker hale getirilmiştir.Ülke içindede gerek kurumlar gerekse muhafazakâr milliyetçilerin ahlak değerlerini ve toplumsal ilişkilerini cahillerin-liyakatsizlerin ellerine emanet ederek şaşırtılmayı-esnek milliyetçilerle düşman etmeyi başarmışlardır. Ülkelere hâkimiyete bu noktadan başlayarak ve olayı ülkenin tarihsel-uyumlu özgün mozaiklerini kangrenleştirip bölücülüklere kadar genişletmişlerdir. Vakit geçirmeden Bu lgular çerçevesinde ülkemizin birlik - beraberliği ve bölge ülkeleriyle beraber tedavimizi zamanında yapmazsak bizi Irak benzeri ciddi bir savaş felaketi belkiyor demektir.
Büyük Ortadoğu federe devletleri topluluğunun oluşumu için;bölge ülkelerinin esnek ve muhafazakâr milliyetçi evlatlarına da aynı taktikleri uygulamaktadırlar bugünlerde. Bu durum orta doğunun fıtratını zorlamak anlamına gelecek ve ne yazık ki bu da ABD'nin kara petrol deliklerine kafasını kaptırma girdabına girmiştir. Allah (C.C).den önce yaşadığım bölgeye sonrada tüm insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Ciddi ve cahili-mabudu bir iddia!!
       Tıpta;
gerek dışarıdan değiştirilerek  devlet bedenine enjekte edilen jönlerin yabancılaştırılması, gerekse içerden bağışıklık sistemi hücre çeşitlerinin hastalıklarından dolayı (muhafazakâr milliyetçilerin şaşırtılması) eksik-yanlış eğitimli vücut savunma hücrelerinin, vücut hücrelerini düşman görüp saldırması(oto-immün hatalığı); bu iki bağışıklık sistemi hastalıklarının kaosuna denktir. Bunun tedavisi tıptaki tedavinin sosyalleştirilmesi (toplumsal hayata simüle edilerek eyleminin doğru tercüme edilmesi) gerekir. İlave olarak mazlum cahillerin eğitiminde (çocukların eğitiminde) uygulanan;güvenilir-biligili-bilge kişiliklere yönlendirme-güven kazandırma eğitim tedavisinin uygulanması gerekir.
     Bu gün ise menfaatleri gereği  bu senaristler ;hemen değişime hazır veya başlamış olmalarına karşın, kendi dışındakileri: din,sülale ve millet devletlerine böldüklerini, sonra antlaşmalara ve sözünde durmadıklarına dikkat ediniz!! Onlarla işbirliğine gitmeyiniz, samimi değiller!!(ayet): değişmez (cahil)- çözümsüz toplumsal-ekonomik sorunları zorunlu beraber yaşamaları gereği-nedeniyle biri birlerine nasıl düşman ettiklerini/edildiklerini veya nasıl çıkmazlara sürüklediklerini düşünün. Sonuçta menfaatleri gereği hemen değişen çok yüzlü münafıklar (fert ve devletler) yaşayacaklar, buna karşı din ve millet devletlilerine; parçalatılan, kurulan/kurdurulan ve zorunlu cahilleştirdikleri-biri birlerine düşman ettirdikleri kavimleri:Avrupa ve Ortadoğu federasyon devletlerine dönüştürmenin-bağlamanın geleceği için( Ülkemizi de bu ayrımın çelişkisi için de antagonisttik iç siyasetle eritirken, orta doğuyu almış kucuna hem öper hem söyleter); ya zamanında teslim olup değişimi kabul edecekler veya kapitalistlere, münafıklara veya doğaya; aksam ya da yem olmak zorunda bırakılmış olduklarını düşünün.Orta doğudakiler oynamıyor oynatan oynatıyor. Buna göre bazen bilinçli teslimiyetin ve bilinçli kaybetmenin tadının arkasına parlak zaferleri gizlemek mümkündür. Nasıl yapalım ki kaybımız kazancımız olsun!
Değişmek istemeyeni Allah değiştirmez (Rad, 13/11). İnsan İçin Yaşamak; Geleceğe Liyakatli Değişmektir (Uyum Sağlamaktır) Demirkuş 2007. 1
İpucu;
İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar.
      Bazen kişisel kayıplarımız arkasında toplumsal ve evrensel  kazançlarımızın vardır. İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar.

 145-C;
Kendi mahiyetindeki mini devletlere ve bazı işbirlikçi ulus devletlere; kurduğu/kurdurduğu dünya ulus devletlerini kültürel ve ekonomik olarak asimile etmek/ ettirmek yani barbarlık yaptırma ve efendilik taslama tiryakiliğini geliştirip astlarına geri dönüşümsüz düşman yapmak. I–II. sıcak ve soğuk dünya savaşlarıyla asya devletlerini himaye edip dini rejim kurdurmak, tek kavime veya sülaleye devlet emanet ederken; mahiyetindeki kavimleri de bu devletlere asimile ettirerek efendilik taslama tiryakiliğini-barbarlık-asimilasyon hastalığını bu devletlerde teşvik etme alışkanlık ve bağımlılıklarını meydana getirmek. Sonuç olarak kuduz ahlak hasatlığını yaymaktır. Zira kapitalistler bu toplumsal kuduz enerjiden çok çok keyif  ve feyiz alırlar.Ekonomik ve teknolojik yönden geri kalmışlığın sebeplerini dinlerine bağlayıp bu devletlerdeki ortak payda ahlaki değerleri ve özgünlükleri arasında anatagonistik (yok edici birliktelik)(birbirini yok etme) düşünsel ve bedensel;politik-siyasi eylemler geliştirmek.  1, 2, 3 Öğrenci Yanıtları
Özel ve Önemli Not
Osmanlı devletinin sanal bedeni yıkılınca; sanki ilik devletileri (milliyetçi devletler) ve kemik devletleri (millet devletleri) öne- ortaya çıkartıldı, halkın yani toplumun beden eti kemikten ayrıldı, yenildi veya çürütüldü.
Bölünmüşlüğe Çözüm; yaşayan ve tarihi kök hücre zeminlerinde, en berrak ve tedavi edici toplumsal dokularki nakillerden ve ekimlerden aranmalıdır.1
Kemik iliği kavimin milliyetçileri, kemik kavimin milleti, et kavimin halkı, kan kavimin mahiyetindeki halklar gibidir.
İnsan olmanın yolu partiden/lerden, millete, milletten halka, halktan halklara halklardan insan devletine doğru doğal ve yapay inkişafla yol almaktır.
-Rahmani Alimlerini ve gerçek peygamber ahlaklı bilgelerini kayıp etmiş kavimlerin gerçek milliyetçileri her zaman huzursuz ve hırçın olurlar.
İpucu;Rahmani Alimler ve Bilgeler, Allah (C.C) razı eden kavimlerinin işletim sistemleri gibidirler
.
Çözüm;bir cerrahın uyguladığı yöntem veya kök hücre ekim yöntemi ya da organ ve doku nakli gibi müdahalelerde bulunulmalıdır. Bunların içinde en liyakatlisi/lileri hangisi/leri olmalı ona mutlaka doğru karar verilmelidir. Bölgeye en yakın olanından en uzağına doğru başlamak koşulu ile;yani ülkenin bölücülükten en az etkilenmiş, ya da ona karşı bilinçli başat toplum sentezini başarmış evrensel halk grubunun fertlerden oluşan eğitim, öğretim ve yönetim kadroları oluşturmak ve yargı, askeri ve sivil örgütlerle prensip kararları gereği bu oluşuma tam destek olmak. Çok tehlikeli bölgeler kök hücre niteliğindeki tarafsız evrensel insan alimi, hem din hem doğa hem de insan alimi niteliğinde kişiliklerden oluşan birimlerden ekipleri gönüllü ve resmi görevlendirmek. Yani erozyona uğramış bölgede tarihi derinlikler içerisindeki en iyi yaşanmış kültür değerlerin özgün ve ortak payda harmanının zenginliğine durumu boğdurmak ya da ihya etmek gerekir.Doğal (vahşi) demokrasilerde dil, din, kültür, renk … Vb azınlıkların bekası ve her şeyi hükmeden kavimin dil, din, kültür, lisan.. Vb tarladır ve bu gizli açık toplumsal tufandır.Kısaca çözüm en yakın sağlam bölgelerden nakiller yapılırken bölge halkının dil azınlığı, din azınlığı.. Vb güdük azınlık durumundaki haklarını nazikçe iade etmek ve topluma kazandırmaktır. Bu işleme küçük beldelerde denemeyle başlanıp verim alınıyorsa yavaş ve verimli yol alınmalıdır.


149- Bu asır, İzmir'in aziz kargaları-Yellowstone'un aziz kurtları kadar toplumsal döngüde insanların özgünlüklerine antagonisttik icabetleriyle, kendilerine değer biçen hâkim güçler(Film İzle); 
dil, din,renk, kültür çeşitliliği ve azınlığı olur. İnsan türünün kavim azınlığı ya da etnik azınlığı olmaz, kavim azınlığı ya da etnik azınlık kavramını kullanmak bölücülüktür veya liyakatsizdir. Çünkü tüm kavimlerin birbiri içinde dil, din, kültür azınlıkları vardır. Yani tüm kavimlerin etnik azınlık kavramını kullanmaktan vazgeçmesi gerekir.Nedense 19. ve 20.Yüz Yılın kurucu canileri; inanç, kültür, dil, lisan-din çeşitliliği ve herhangi biri azınlık tabanlı fert sayısı az olan özgün kavimleri; hükmeden kavimin dil, din, kültür, lisan.. Vb den dikilmiş ceketi giydirilerek ya da yurdundan kovdurularak asimilasyonunu reva görmüştür.Doğal (vahşi) demokrasilerde dil, din, kültür, renk … Vb azınlıkların bekası ve her şeyi hükmeden kavimin dil, din, kültür, lisan.. Vb tarladır ve bu gizli açık toplumsal tufandır. Tarih boyunca yaşadığı halde, bu gün özgünlük ve özgürlüklerin bir arada iç içe yaşaması neden zorlaşmıştır? İlla av-avcı sürü ve asimilasyon muamelesi/lerini mi görmesi/leri gerekir ?Ayni türe ait olmasına rağmen(insan), tarih boyunca, insanlık adına bu utanç verici kavram, kimin ve kimlerin ekmeğine yağ sürmüştür? Irk,dil,kültür,inanç, din... Vb azınlık ve güdük farlılıklardan dolayı, azınlık(etnik) diye nitelendirilmek istenen toplum ve kavimler çeşitliliktir.Çeşitliliğin özgünlüğü;Patojen (öldüren)istisnalar hariç, misafirlik, güç ve berekettir, ör;renk, dil, kültür, mülk göçebeleri, din çeşitliliği olabilir;asimile edilmeden çoğunluğun aşure mantığı ile tevhit edileceğine, nedense, bu asır özgünlükleri evrim yasalarının gereği asimile, teşhir ve tecrit edilmek istenmektedir. Ör, Zenci, Kürt, Laz, Çerkez, Arap, Hıristiyan, Yahudi, ...Vb etnik azınlık değildirler. Aynı türün etnik azınlığı olmaz bu bilime, doğa ve ilahi/peygamberi yasalara ya da dine de aykırıdır. Sizi kavimlere ayırdık ki tanışasınız diye (ayet var), Yoksa çoğunluklar azınlıkları asimile etsin değil. Kaldı ki çoğunluğun değil, bazılarının yegâne ana dilleri ve yegâne ana vatanlarıdır. Bir insan, fert ya da toplum kendi ana yurdunda sonradan gelme çoğunluğa asimile ettirilerek etnik azınlığa düşe bilir mi? Bu asrın Sakat Demokrasi ve deccalı hilkat garibesi saçmalıktır. Bunlar dil azınlığı, din azınlığı, renk azınlığı, ya da kültür azınlığı durumuna düşürülmüş kavimlerdir. Kaldı ki çoğunlukta olan kavimlerinde başka toplumların ve kavimlerin içinde azınlıklarının olması söz konusu olması da çok doğaldır.
-Var olan ya da halen uygulanan Sakat Demokraside çoğunluğun azınlıklara fark attığı oylarıyla yönetişi bölücülüktür. Vahşi demokrasi ve/veya doğal yaratık beyinleri bile sağ ve sol beyin loplarının birlikteliğinin tümü omur+organların alışık tepki (refleks) iletim ve işletim sistemleriyle bedeni yönetir. Daha doğal demokrasiye bile terfi etmediğimiz ortadadır. Kaldık ki haklı ve doğru azınlıkların ya da dünyadaki en akıllı insanların azınlıktaki haklı ve doğru seslerinin ve görüşlerinin yönetimde hayat buluşuna yönelik hiçbir formül geliştirilmemiştir. Unutulmamalıdır ki çoğunluğun verdiği kararların her koşulda haklı olmayacağı kesindir. Peygamberlerin sadece bir oyu vardı, demokrasi bu kadar değerli olsaydı o zamanda uygulanırdı. İnsan aklının ve peygamberi (Rahmani/insancıl/Hz. Muhammed AS’A Peygamberlik (S.A.V) gelmeden önceki 40 yıllık insani ahlakı/Hz. İbrahim dini olan hanîfliğe tâbi olmuş) ahlak sahip olmanın bir puan bile değer biçilmeyen sadece nefsin işletim sistemi olan zekâya dayalı insanları öne çıkaran bu deccal-i asırda demokrasi malzeme edilerek eskiden bir ailenin (padişahlık, şahlık, imparatorluk, krallık… Vb ) hükmündeki halkların tepesine bu sefer bir milletinin küllü çoğunluk balyozu azınlıkların ve halkların beline bindirdiler. Bunu yapan veto imparatorluğu üyeleri ve aksamları tehlikeyi görünce globalleşme yoluna değişmekte hiç tereddüt etmediler. Ancak değişmekte bilinçsiz, duygusal ve tutucu kavimleri birbirine boğduruyorlar ya da değişim için kendilerine muhtaç kılmışlardır. Çeşitlilikleri özgünlükleriyle-hoş görü içinde barındıran ve barındırmayan /amayan kavimlerin avantaj ve dezavantajlarını karşılaştırınız. İpucu:biyolojik çeşitliliğin, kültürel, zihinsel, beyinsel ve düşünsel çeşitliliği, melezlerin, zengin kültür harmanlanması... Vb güçlülüğünü ya da avantajlarını düşünün. Dünyanın sıcak (I. ve II. Dünya savaşları) ve yarı sıcak (III. Dünya savaşı) savaş galiplerinin himayelerinde kurdurulan!! devletlerin kuruluş; zemin, amaç ve stillerinin bölücülüğe teşvik ediciliği, dünya devlerinin (güdük batılı krallıklar ve vetolu kapitalistlerin) daha çok sömürmek için (demokrasiyi ve bilimi kullanmak) bilimsellik, işçi hakları, demokratik haklar-özgünlükler-özgürlükler bahane başka kavimlerin içindeki azınlıkları menfaat farzları için hortlatıp-kullanmayı düşünün. Bu önermeler doğru değilse doğrusunu siz yazın. 1 Öğrenci Yanıtları
Çeşitliliğin- Özgünlüğün, Tek Düzeliğin (Monologluğun) Avantajları Ve Dezavantajları (Evrimsel Açıdan); Örneğin, bir bitkinin iletim ve destek sistemindeki hücrelerin-iletim elemanlarının çeşitli oluşunun kazandırdıklarını anlayış için tüm iletim ve destek sistemin tek düze bir çeşit hücre ve iletim elemanlarından oluştuğunu düşünün. Örneğin bir tür içinde ya da aynı bakteri türüne ait çeşitli alt grupların değişik ısı seviyelerine dayanıklı alt türler ya da alt kategorideki taksonlara ait varyasyonlar düşünün; en çok -50, +20 dereceye dayanıklı , en çok -40, +30 dereceye dayanıklı bir grup, en çok -30, +40 dereceye dayanıklı başka bir alt gruptaki tüm bakteriler; +20, -20 dereceye dayanıklı olabileceğini hayal ediniz. Bir anda ortamda ısı +35 dereceye çıkarsa bu ısı dercesine dayanıklı olmayan türler ortadan kalkar ama + 35 derce ısının üzerine dayanıklı olanlar yaşayarak kayıp olan neslin genlerini geleceğe taşır. Bunun tam tersine ısı -35 dereceye düşmüş olsa yine soğuğa dayanaklı ölmeyenler dayanıklı olanlar türün devamını sağlamış olacaklardır. Bu nedenledir ki özel haller hariç yaşamayı başaran çeşitliliğin avantajı; yaratıkların ve türlerin yaşama şanslarını artırırlar. Çeşitliliğin dezavantajı yaratıkların arasındaki uyumu ve iletişimi zorlaştırır. Nesnel ya da bedensel çeşitliliğin yaşama gücünü ve olasılığını artırdığını bilimsel, inançsal olarak biliyoruz Tanışasınız diye sizi kavimlere ayırdım (insanın yaradılışında çeşitliliği benimseyiş ayeti)/ayet). Bu mantıktan hareketle değer yargıları (ana dil, inanç, kültür, örf, adet… Vb) açısından çeşitlilik kavimlerin; hoşgörüsünü, zihinsel ve düşünsel yaşam gücü olasılığını artırır. Kısaca nesnel, düşünsel ve zihinsel çeşitlilik;yaşam gücünü artırıcılar olarak bir birini tamamlayan unsurlardır. Birinin eksik olması diğerinin verimli oluşunu olumsuz yönden etkiler. Özel haller hariç; insanın bedenine, düşüncesine ve davranışlarına zarar verecek bazı kavimlerdeki kültürel, inançsal, düşünsel… Vb tabu ya da değer yargıları zararlı çeşitlilikler olup;uluslararası seviyede yeddi yeminle gerekçeleri bilimsel ve inançsal açıdan ortaya konup alternatifleri ile yer değiştirilip öğretim, öğrenim ve eğitimle ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bir sınıf ve ders düşünün; her milleten bir öğrenci ve kendi ülkesinin kültür kıyafetiyle (aynı sınıfta farklı kıyafet ve küldürler ait öğrenciler) derse alınmışlar ve ortak bir dilde konuyu öğrenime çalışıyorlar. Bir sınıf ve ders düşünün; hepsi aynı ya da farklı millet veya kavimlerden; ancak tek dil , tek kültür, tek din, tek tip kıyafete... Vb tek tipliğe zorlanmış olarak derse alınmışlar ve zorunlu ortak bir dilde konuyu öğrenime çalışıyorlar. Bu iki sınıfa ders veren hocalar ve öğrencilerin; hoş görü, iletişim, çeşitlilik… Vb açılardan avantaj ve dezavantajlarını karşılaştırın. Fert, toplum ve kavim bazında Monolog ve tersi olmayı bir arada karşılaştırın. Ola ki Allah (C.C) tüm yaratıkların çeşitliliğinin her şeyini sadece insanda tevhit ettiği için insanı halife kılmış ve tüm insanlığı Müslüman olarak yaratmamıştır. İnsanlığın hepsini Müslüman yaratsaydım öldür tekrar insanı yaratırdım diye ayet vardır. İnsanlığı yaşantılarından verim alışı için İslam'iyet'te Müslümanlığa davet etmiştir. Ayet var. (Monologluğu ret ediş ayeti). Tanışasınız diye sizi kavimlere ayırdım (insanın yaradılışında çeşitliliği benimseyiş ayeti). Evrensel olarak insanlıkla kaynaşışın avantajlarına hazırlanışı düşünün. Yaşatıcı aşure mantığı çeşitlilik ile bölücü ve kangrenleştirici bulamaç çeşitliliğin farkındalığını insanlara kavratış çok önemlidir. Bu çok dilliliği, çok kültürlülüğü… Vb; Lazca, Çerkezce, İngilizce, Zazaca, Arapça, Rumca, İbranice, Farsça… Vb anadilde eğitim ve ana dilleri seçmeli ders olarak düşünerek ülkemize tüm dünyadaki çeşitliliğin farkındalığını yakalayış ve anlayış için; içindeki din, dil ve kültür azınlıklarının çeşitliliğini hayata güncelleyişi hatta dünyaya bu dilleri kabul ettiriş çabasını ve gayretini düşünün sonuç vahimse sınıfta söz hakkı ve görüş isteyin. Sizi kavimlere ayırdık ki tanışasınız diye (Ayet var), İnsanların hepsini Müslüman yaratsaydım öldürür tekrar insanı yaratırdım ya da Dünyada tek tip kavim yaratsaydım insanlığı öldürür tekrar bu günkü gibi çeşitliliği yaratırdım (Ayet var). İpucu; kâinatta gelmiş, geçmiş ve gelecekteki tüm çiçekleri ya da güzellikleri içi, içe ve rastgele döşendiğini düşünün. Sizden istenen: düşünsel ve uygulanışta; bu çiçekleri, güzellikleri ya da düşünsel, nesne, sanal ... Vb olarak aşure mantığı ile iç içe karışmış her şeyi fert ve toplum bazında ya da işin ehli/uzmanları tarafından; Rahmani, peygamberi, insani…Vb peyzajcı, mimar, dekoratör, editör…vb mantığı ile dizayn ederek ya da düzenleyerek uygulayışınızdır. 11. Kuran Suresi/ 7. Ayet O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı hususunda sizi imtihan etmek için, Arş'ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Yemin ederim ki, (Resulüm!): "Ölümden sonra muhakkak diriltileceksiniz" desen, kâfir olanlar derhal "Bu, açık bir büyüden başka bir şey değildir" derler. Her şeyi bu mantıkla; öğretim, öğrenim, eğitim, yönetim… Vb sahalarda uygulanışını düşünün. Örneğin dünyadaki tüm insanların her şeyinin birbirinin aynı kopya olduğunu düşünün. Bu günkü doğal insan çeşitliliğini düşünün. Muhtariyet nöbetini elinde bulunduran kavimlerin hükmündeki kavimleri kendi kültür ve ırklarına asimile edişi afatını düşünün. İslam'iyetin Abbasi, Emeviler … Vb kavimler döneminde bu özgünlük ve çeşitliği koruyuşunu düşünün. Muhtariyet; hükmündekileri Allah (C.C)'HUN misafir ve emaneti kabul edişle liyakatli hayat bulur. Ancak muhtariyet; hükmündekilerin ceddine, dinine, ırzına, vicdanına, topraklarına… Vb her şeyine ilahlaşmakla da deccalleşilir.


168.
 İnsan söz konusu ise;aynı türün azınlığı olamaz, varyasyonları, dil, kültür, din... Vb azınlığı olur. Aynı türün içindeki farklılıkları, varyasyonları Patojen (öldürücü) istisnaları hariç ;çeşitlilik ve bereket yerine azınlık görmek, yorumlamak;dine, bilime ve doğanın tabiatlarına aykırıdır. Önermesi doğru mu neden?
İpucu;
asimilasyon, bölücü ve parçalayıcı muamelesi/leri çeşitliliği ve bereketi yok eder güçlenmemizi engeller. Neden yaşatılması gerektiğini düşünün. Yok edelim, asmile edelim hepsini ne olur? Yanlış ve eksik globalleşmenin koşulları bu yasaya göre konmazsa insanlık ne kayıp eder? 1, 2, 3, 4.Öğrenci Yanıtları
.


187.Dini kuralları; namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve dürüst uygulamayan inanç-din cahilleri ve sözde inanç sahiplerinin (dininde hayır görmeyenler) nefisleriyle zorunlu olamayan menfaati için; geçimsizlik veya Katolik nikahı yapanlardır. Bu insanlar çevresini giderek hepimizi rahatsız eder ve şaşırtıp fitne fesada sürükler/sürüklemiştir? Önermesi doğrumu? 1,2,3 Öğrenci Yanıtları

217. Bilim ve Gelişmişlik Bu İse!!
     A
-İnsanların hayvanları sollayacak kadar tatlı zevkimize yarıştırıyor, dövüştürüyor ve savaştırıyoruz. Binlerce yıllık uyumlu toplumsal konum/ların ve döngünün/lerin (dijital/hesabi,sanal, zihinsel, düşünsel, hayali, toplumsal, doğal ve tüm enerji hallerine ait döngülerin) taşlarını; Dünyanın sıcak (I. ve II. Dünya savaşları) ve soğuk (III. Dünya savaşı) savaş galipleri olarak yerinden oynatmaya cüret edenleriz, hatta; ebedi barış için, iblisi yakalamaya kalkanlarız. Onlara geçici emanet bir avuç insan bu kâinatta. Yaratıklara parazit Tarzanlara insanı nasıl sevdirebilirizacaba? Sevenlerimiz;  bizim için yaşadığımız küreyi cadı kazanı olarak hazırlıyorlar? Küresel ısınmanın geri dönüşümsüz noktası nedir? Bunun sebepleri hangi tarihlerde başlamış kimler nelerden sorumludur.Tarihe Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren), fosil ve ilkel teknoloji ve doğa beyinli süper zeki  Tarzanlar kuşağı olarak geçerken; çocuklarımızın ve insanlığın geleceğini tüketip, şimdiden;Nuh A.S'ın  tufanını hak edişe giden yolda lanetlenen insan kuşağı olamaya namzet'iz. Bunu  yapmaya hiçbir kuşağın hakkı yoktur. Para kazanmanın tadından telaşından, doğayı daha çok hortumlamak ve insanlara hükü metmek için buluş yapmaktan, hayvanlar gibi yarıştışmaktan ve reKâbetten; küresel ısınmaya, çevresel sorunlara çözüm aramaya, düşünmeye vakit bulamıyoruz. Affedip çözüm önerirmisiniz çocuklar biz primitif yetişkinlerinize.
İpucu;Küresel ısınma sorununun çözümü için;ülke-dünya bazında, fert başına düşen maliyetin ekonomik güçle doğru orantılı bir kat sayısını bulmak akılcı olur. Parası olmayanların fiziki gücünden yararlandırmak ve asker, öğrenci.. Vb kesimi seferber etmek. Sokaktan evimizin içine kadar;göğü ısıtan, doğal döngüyü bozan her faktörün etkili olduğu uç noktalara kadara hesabı ve sıcak takibi yapılarak; kanunlarla ve  eğitimle reçetelerinin çıkarılması gerekir.Evde ve sokakta yanan her ampulün, çalışan her aracın, basılan her düğmenin, göğü ısıttığının ve ekonomik kaybın bilincinden hareketle uygulamalı ders vermek. Dikilen her ağacın; doğal dönünün, erozyonun, küresel ısınmanın ve çevre güzelliğinin ilacı-bereketi olduğunu vurgulayarak zorunlu ağaç diktirmek için;ölen her ölünün ve doğan her yavrumuzun tükettiği, kirlettiği doğal döngü-çevre giderlerinin maliyetini; zevkle ve gönül huzuru kanunlarla disipline ve garanti etmek." Küresel Isınma, Çevre Temizliği-Kirliliği ve Peygamber Ahlakı" dersini cazip hale getirip, her seviyedeki müfredatlara uygulamalı olarak konması. Evimizde ve çevremizde neler yapmamız gerektiğinin önemi uygulamalı-vurgulayıcı gerekçelerin belirtilmesi. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13.14

    B-Sizce insanlığın yok oluşuna neden olabilecek geri dönüşümsüz doğal-toplumsal süreç ve olgulara ulaşmadan: gelecekte nasıl; yönetim, eğitim, ekonomik, sınav.. Vb sistemler kuralım ki;insanın dili, dini, milleti, ırkı, aklı ve zekâ derecesi; ne olursa olsun;hepsinin çocukları, çalışmayan eşleri… Vb kişilerin; toplumsal-ekonomik ortak payda koşullarından, fıtratları ve gereksinimleri oranında; doğal ve toplumsal döngülere uyumlu yararlanmış olsun. İpucu; Ör1; ekonomik yardım açısında ülke içi ve ülkeler arası kardeş çevreci aileleri oluşturmak. İnsani ve toplumsal eğitim amaçlı çevreci etkinlik ve uygulamalar yapan insan seveer çevreci dernek kurmak. Ör2;zengin fert ve devletlere;zararlı oluşları ve ekonomik güçleri oranında; zorunlu sentetik, gerçek ağaç, güneş, dalga ve rüzgâr panelleri diktirmek, fakir aile çocuklarına zorunlu yardım, küresel ısınma vergilerini ödetmek… Vb bağlayıcı bilinçli ahlak ölçülerini geliştirmek amacıyla;projeleri, dersleri, uygulamaları, etkinlikleri, vergileri; uluslararası seviyede cazip hale getirmek. Ör3; yerküresinde var olan veya beklenmedik; toplumsal olay ve doğal deprem-su tufanı(tsunami /depreşim), yeni iklimsel konfigürasyonların ortaya çıkmasına karşı;yardım fonu, acil eylem planları-acil tedbirler almak.Fert ve küresel bazda verdikleri zarar ve ekonomik güçleri oranın da; bağlayıcı bilinçli ahlak ölçülerini geliştirmek amacıyla; dersler, uygulamalar, etkinlikler ve vergileri uluslararası seviyede cazip, çekici, zevkli ve keyif veren etkinlik-uygulamalar haline getirmek. En azından böyle bir nesil ortaya çıkarmak için her seviyedeki eğitimde, öğretimde yeniden yapılanma ve revizyona gereksinim vardır. Her yıl sonunda;varılmak istenen hedefler ve alınan sonuçların muhasebesinin yapılmasını düşünün.
0, 1, 2,4, 5, 6, 7, 8, 9,10
    C-Gelişmişliğin ölçüsü, doğadan daha çok istifade eden, dünyanın damarlarındaki katı-gaz ve sıvı fosil canını hortumlayan ilkel yöntemler ve teknikler sahip olmak üretmek veya doğanın dengesini bozan araç ve gereçler üretmek midir? Kıyasını namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), doğru, gerçekçi ve bilimsel yapmamız gerekir. Kısaca;gelişmişliği; fıtratı(örneğin engelli bir çocuk ) ve olanakları ölçüsünde doğal döngülere pozitif değer katmakla doğru orantılı kabul etmek daha akılcıdır.
         Çevrenin ilkel insan sorunu vardır, insanında peygamber ahlak sorunu vardır, ahlakında pratik hayatta uygulanmama sorunu vardır. Yine uygulamanın da eğitim sorunu vardır.
         Bir toplum peygamber ahlaklı insan yetiştirmedikçe hangi sistem olursa olsun hem çevreye hem de kendisine zarar verir.Öğrenci Yanıtları

      Küresel Isınma ve Çevre Kirliliği; Fosil, İlkel ve Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren)Teknoloji (Silah Teknolojisi)Sanayi Devriminin Başlamasıyla Başlamıştır.
      Dünyanın küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyon külfetlerine sebep olanlar (Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren), fosil ve ilkel teknoloji tiryakileri) ;kim okurdu kim yazardı, küresel ısınma düğümünü parayla kim çözerdi hesabını yapmaktalar. Bu kördüğümün çözümüne sağır durmalarının bir sebebi de bu düğümü parayla biz çözeriz diyecek kadar namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), vicdanlı ve insaflıdır belki de!
        Halklara ve bilim bilginlerimize (bilim insanlarımıza) bebek kuntakinte karıncaları muamelesini yapmak(burs,proje ve kredilerle, yuvasında köleleştirmek). Filmi izleyin
       Bir zamanlar iklim, doğa ve çevre bizim kültürümüze yön vermiş ve etkilemiştir. Bu gün biz ilkel insanların Müsrif-İlkel Teknoloji, Patojen (öldüren)teknolojisiyle(Silah Teknolojisi) çevremizi etkileyerek doğaya karşı ahlaksız ve ölçüsüz davranmanın (doğal döngülerin bereketli hudutlarını zorlamanın) doğaya hiçbir şey yapamadığımızın götergesi olup, sadece doğal şamarın tufanını suratımıza yemek üzereyiz. Neden ve kiminle suç ortaklığına gidiyoruz bu durum devam ederse tarihi şaşırtıp bizi bu tufanın günah keçisi ilan etmeye kalkışacak kadar şahsiyetli olacaklarından şüphem yoktur. Çünkü Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren)teknolojinin ahlak ve tatbik/uygulayış cahilleri (ilkel insanları) her zaman dediğim dedik olması gereken toplumsal sabitelerdir. Onlarsız çözüm aramak ve onlardan uzak durmaktan daha hayırlı tercih bilmiyorum öğrenmedim duymadım.
         Aslında yapılması gereken şey dünyanın tüm nimetlerini ve külfetlerini global olarak doğal döngülerin bereketli hudutları içinde paylaşmaktır. Artık bunun için çok geç olmuş. Ancak veto imparatorluğunun fosil ve Müsrif-İlkel Teknoloji, Patojen (öldüren)teknoloji(Silah Teknolojisi) tiryakiliğinden vazgeçmesi olası değildir ve bu kesindir. Çünkü onlar ahlak cahilleri olduklarını bilmiyor ve değişmeleri veya bunu kabullenmeleri de mümkün değildir.
        Ahlak cahillerini değiştirmektense(toplumsal denklemin olması gereken sabitelerini değiştirmekten farksızdır) kendimizi, yeni nesillerimiz ve peygamber ahlaklı insanlarımızı kısaca halkımızın değişebilirlik ivmelerinin ufuklarından eğitimle (din dâhil) çözüme koşmak ve davet etmek ne şerefli haysiyetli, onurlu ve asil bir davranıştır. Onların elini öper, onlara yalvarır çözüme ortak ederiz. Halkımıza onların zavallılığını ve cehaletini anlatarak teselli bulacağız.
         Yapay İlkel insan ve fosil teknolojinin ürünü;katı, sıvı ve gaz fosil enerji kaynaklarının tüketimi ile oluşan boşlukların zayıf noktalardaki kırınım serilerinin küresel tufanları ve depremlerin tetikleyici olma olasılığı kuşku götürmez bir niteliğe doğru yol alıyor. Bu yönde de araştırmalar yapılıp olası önlemler alınmalıdır.
         Bu insanlığın onur savaşıdır. Ekmek ve peynire evet. Bizler Müsrif-İlkel Teknoloji, Patojen (öldüren), fosil ve ilkel teknoloji cahilleri olabiliriz ama asla peygamber ahlak cahili olmayı istemeyiz. Cahil ve obez kapitalistlerden para, yardım ve çözüm dilenmek onlardan daha cahil ve liyakatsiz kişilik seviyesine inmektir.Onlardan ve çözümlerinden uzak durarak haklı tepkimizle bundan sonraki zararlarını diyete indirgemek bizim için büyük bir başarı olacaktır.
          Bütün çabamız 20.yy'ın toplumsal, zihinsel ve fiziksel kara deliklerine gelecek nesillerimizi kaptırmadan 21yy'la 20.yy'ın tüm getirdiklerini işlevsel ve kontrollü kabrine gömmektir.
Hızla 20. YY'lın ilkel insanları; Fosil ve Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren)teknolojilerini (Silah Teknolojisi) aşı kabul edip, buna karşı fiziksel, toplumsal ve zihinsel bağışıklık sistemimizi insani evrimleştirip!!! onları sollamalıyız. Aksi takdir de bizi yeryüzünde;zihinsel, toplumsal ve fiziksel tufanlarla baş başa bırakıp doğal evrimleşmiş olarak!!! uzaya kaçmaktan başka düşündükleri yoktur. Onlar her zaman evrimin hapishanesini, metriksini ve doğal şamarı suratına hak eden ilkel zavallılar olarak tarihte anılacaklardır.
         Dünyamızı cadı kazanına çevirenlere ve bizi de kendilerine suç ortaklığına kenetleyerek, ilkel teknoloji tiryakiliğine teslim olmayacağız ve güvenmeyeceğiz. Hatta suçları ve günahlarına bizi günah keçisi ilan etmeye kalkışacaklarından ve çözüm üretmek için bu suç ve günahlarının küresel tedavisinden de para kazanmak için bile parayla bize bir şeyler satmaya kalkışabileceklerinden zerre şüphemiz yoktur. Amaç bu konudaki sorumluluğun ve her türlü ödemenin kıblesini çevre sorunlarına sebep olanlara yönlendirmektir.           Küresel Isınma, Çevre Temizliği ve Erozyon Tedavimizin Ana Başlıkları; Bu sorunlar gerçekte;liyakatsiz sistemler ve doğal insanın ahlak ürünüdür.
1-Kapitalizmin ilahı paradır.Parayla satın alınmayacakları yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları ve olguları toplumda geliştirirseniz;uyum sağlamakta-değişmekte sıkıntı çekmezler.Hemencecik toplumunuza,ülkenize rejiminize ve dininize sempati/eşduyum duyar hatta tabii sadık zengin insanlar olarak katılırlar.Ucuz faizli (aslak-parazit) kredilerini, fakirlere sadakalarını ve zekâtlarını çoğaltıp rablerine tabiiliklerini paralarına kazıtarak koşarak size katılıp yanınızda yer aldıkları gibi ifrat ve tefritleriyle sizi sollamaya bile kalkışacaklarından emin olabilirsiniz. Eylemleri ve amaçları belli...!!! ah o eski günler gelsede ...
    Biz eminiz ki veto imparatorluğu bu gün gereksinim duyduğumuz dönüşüm teknolojisni üretmiş;doğal koşulların toplumları zorlama zamanını belkiyorlar.Ürettiği küresel tedavi teknolojisini hemen seramayeye çevirmek için. Bu bilinçten emin olabilirisiniz.Dünyanın kaderi üzerine paralı ilahları oynamak istiyorlar. Tarihte hep 50-100 yıl sonraki teknolojiler sumen altında zamanını bekler. Onun için vurdum duymaz arada bir duyarlar. Menfaat cahilleri.
2-Doğru eğitimle:kök hücre (insan) demokrasisi, bilimsel siyaseti ve siyasetçileri yaratmak. En kısa sürede kapitalizmim metriksindeki kapitalist demokrasi, ekonomi ve siyaseti bilimsel siyasetin eğitim tarlasına acımadan ve dinlemeden sürüklemektir. Halkın kapitalist metrikse olan güvenini aşamalı geri çekmek.
3-Doğru ve gerçek (sanal, soyut ve somut) insanın eğitimi ile bilinçli ve peygamber ahlaklı çalışkan vatandaşlar yaratmak.
4-Mevcut üniversiteler; ileri kapitalist öğretim üniversiteleri olup; döngüleri kemiren, ilkel, doğal ve fosil teknolojiye dayalı zihinsel eğitim vermektedirler.
5-Eğitim ve öğretimde kavram çarpıklığını yok edip doğru yere oturtmak. Yani üniversitelerde eğitim kavramının doğru hayat bulmasını sağlamaktır. Bundaki amaç toplumun bilimsellikle ve peygamber ahlakıyla örtüşen her türlü yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarını!! kullanarak insan ve çevre ahlakı eğitimi ile ilgili uygulamalı bilgileri öğretimle -eğitimle doğru kenetlemektir. Sinerjik /birbirni destekleyen ve tamamlayan öğretim, öğrenim ve eğitim yapmak.
6-Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren), fosil ve ilkel teknolojiden doğal döngüye uyumlu güneş teknolojisine terfii etmek. Enerji tüketen her cihazda mutlaka Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren), fosil ve ilkel teknolojiye bütünleşik; sırasıyla güneş, hareket. dalga, doğal manyetik alan?… Vb doğal döngüye bütünleşik yayılan bedava enerji kaynaklarında ki enerjiyi emen veya kullanabilen teknolojiye uygun üretmek ve geliştirmek. Yani üretilen her ürün mutlaka bu teknolojilerden en az 1-2 tanesini kullanabilmeli. Mutlaka ürün güneşli ortamda veya diğer doğal döngü enerjinin var olduğu ortamlarda hemen o teknolojiye yönelik enerjiyi kullanıma geçecek şekilde üretilmeli. Güneş pilleri, Gneş arabaları mantığı. Hareket enerjisiyle çalışan saatler gibi.
7- Fosil enerjiler karne ile kullanılmalı.Dünya bedeninin;gazını, sıvısını ve maddesinin iliklerini boşaltıyoruz.
8- Bilinen ve keşif edilen çözümlerin yüksek verim alınımı amacıyla doğru adreslerde ve doğru zamanda uygulamaya konmalı. Bilimsel gerekçesiyle/leriyle uygulamaya geçilmeden önce kısa ön denemeler yapılmalı.
9- Müsrif Teknoloji, Patojen (öldüren)Teknoloji (Silah Teknolojisi) hastalarını; kapitalistlerin ve sözde sosyalistlerin ve komünistlerin dünyayı ne hale getirdikleri, Hatta bu konuda çözüm üretmek için bile;küresel suçlarını ve günahlarını bile parayla bize satmaya kalkışabileceklerini doğrudan namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve dürüst olarak halka anlatmak. Gerekirse ülke dışındaki çevrecilerle diyet ve kontrollü iş birliğine gitmek.
10-Resmi ve sivil kurumlardan; küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyon konusunda yapa bileceklerini resmi ve özel olarak belirlemek. Ör,bu kurumda, şehrimizde, köyümüzde küresel ısınmaya ve çevre kirliliğine önlem kuralları uygulanmaktadır. Kanunla değil gönüllü Ör."Mağazamizda Küresel Isınmaya Önlem Amacıyla IşıklandırmadaTasarrufa Gidilmiştir".
11-Küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyon konusunda; toplumun yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargıları dikkate alınarak;bu yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarıyla örtüşen spektrumlarda halkın değişim ivmeleri ve gücünün kaldırabildiği kadarına icabet etmek ve bu nirengi noktalarından hareketle eğitim vermek yani devrimlerle halkın fıtratlarını zorlamamak.Küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyon konusundaki halkın değişim ivmesinin fıtratını/larını halkın özgün değerleriyle özdeşleştirip harekete geçirmek evaldır.
12-Küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyona sebep olan teknoloji ve ürünlerine alternatif olarak çevre dostu teknoloji ve ürünler geliştirmeye bilim çevrelerini ikna ve teşvik etmek.
13-Küresel ısınma, çevre temizliği ve erozyona sebep olan ürünleri satın almamaya veya satmamaya, kullanmamaya ya da diyetle kullanmaya kalkışmak. Zorunlu kullanılıyorsa “bu ürün küresel ısınma, çevre kirliliği ve erozyona neden olduğu halde zorunluluk nedeniyle kullanılmaktadır" ibaresini üzerine yazmak.
14-Doğal Döngü ve Canlı Bilim (Biyoloji) Patent-Standartları Enstitülerinde;yeni buluşun; doğaya uyum patenti ve standardı ;üretilen yeni ya da   eski buluşun doğal döngülerde ki konumları, doğal döngüler ve güneş enerjisi teknolojilerine uyumu aranmalı ve istenmeli.
15-Var olan tüm ürün ve buluşların; Doğal Döngü ve Canlı Bilim (biyoloji) Patent Enstitülerinde yeniden standartları ve patentleri gözden geçirilmeli. Gerekirse derhal piyasadan kaldırılmalı 1
16-Avamın Kullandığı Teknolojik ve Tüketim Ürünlerindeki Sadeliğin Gerekliliği
Pazarda, bakkalda, süper markette … Vb; kullanım, beslenme, tüketim… Vb, amaçlı bir ürün satın alınmak istendiğinde; o kadar çok çeşit var ki, bunlar arasında; koşullarına uygun seçim yapmak ve kriter belirlemek çok zor. Ör, diş macunu, elektrik anahtarı, priz... Vb seçimi zor. Aynı emeğe farklı değer; güç-para-borsa matrixi ekonomi kuralları gemisinde, menfaat farzları gereği, farklı değer biçtiren kapitalistlerin sermaye sınıfı; serbest ekonomi diye insanların ceplerine sermaye edinme emeçlerini-furyasını-karmaşa ve şaşırtmacasını da avamın kan damarlarına sokmuştur.1, 2
Çözüm: Aynı kategorideki mallara; TSE veya yeni kurulacak benzeri kurumlarca; gerekçeli puanlama yapılarak halkın hizmetine sunulabilir.

236.Bu gün siyaset mi; rejimin/lerin, dinin/lerin metriksin de(ortamın da) yoksa, rejim/ler ve din mi siyasetin metriksin de(ortamın da) iş görür? Doğrusu nasıl olmalı? Neden?   İpucu; siyasetçiler mi, akıllı insanları ve bilim bilginlerini (bilim insanlarını) yönlendirir - yönetir yoksa tersi mi doğrudur? Neden bilim bilginleri (bilim insanları?!), sağduyulu insanlar ve akıllı insanlar bu konuda başat değildir? Siyasetin;dinler, rejimler, ilim ve bilimdeki doğal ve insani hak ediş sınırlarının liyakatini belirleyiniz. Soru ve önermelerini; namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve dürüst insanların;doğal siyaset mafyasıyla liyakatsiz insanlara muhtaç ve duçar eden farazi yönetim sistemlerini düşünün.Öğrenci Yanıtları

239.Din ve demokrasi yönetim şekilleriyle doğal döngüde verimli yaşamak için;mutlaka canlıların özgün-liyakat çizgilerini(kırmızı-yeşil-sarı–gri-bilinmez çizgilerini=doğru hercai çizgiler) doğru kullanmamız gerekir. Doğru ve haklı yönetim ve eğitim-öğretim biçimlerinde;canlılar, doğal ve toplumsal döngülere parazit ve Patojen (öldüren)değildir, verimlidir.Yönetim şekillerinin ölçüsünü, kalitesini ve doğruluğunu:etkilediği canlıları; doğal ve toplumsal döngülere; Patojen (öldüren), parazit veya verimli oluşları belirler. Önermeleri doğru mu? Neden? Eksik ve yanlışlarını ilave ediniz. İpucu: Toplumsal yaşantının şekilleri ve habitatı açısından:dine, demokrasiye ve doğal döngülere(dijital/hesabi,sanal, zihinsel, düşünsel, hayali, toplumsal, doğal ve tüm enerji hallerine ait döngülerin)ait dogmalarının- serbestilerinin; sayısını, sınırlarını, hassaslık derecesini göre canlı türlerin fıtratlarını dikkate alarak, liyakatleri bakımından; kırmızı-yeşil- sarı –gri-bilinmez çizgilerini bir arada mukayese ve simüle etmeyi düşünün. Vardığınız yargıları; günümüz, geçmiş ve gelecek yönetim biçimlerinin doğal ve toplumsal döngülere etkilerini yapıcı tarafsız örneklendirerek düşünün. Hangi yönetim şeklinin/llerinin dogmaları-değişkenleri, geleceğe doğru değişen soysal-doğa koşullara paralel olarak; insanın/ların fıtratları ile doğal ve toplumsal döngüleri arasında verimli ilişkileri ortaya çıkarıyorsa, bizim 21.YY'dan ötesine aradığımız-istenen yönetim biçimleridir ki; geçmişi–günümüzü dikkate alarak dürüst, namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), tarafsız ve evrense öncelikli düşünün-eleştirin. Çözümü, özgün öncelikler mutlaka evresel önceliğin bereketi ve kari olarak düşünülmeli ve uygulanmalı şeklinde düşünebilirsiniz.1 Öğrenci Yanıtları


252.A-Dinlerin, sadece;dünyevi devleti, toplumu, cumhuriyeti, yönetimi, rejimi, insanı olmaz/olamaz;böyle olursa toplumlar Siyonistleşir. İnsanların fıtratlarını zorladığı için münafıklığı stimüle eder ve kara deliğini baş ucunda yeşertir. Kavimlerin, toplumların ferdin...akli baliğ kişiliklerin dini olur (din akli baliğ kişiliği/leri muhatap alır). Önermesinin eksiğini tamamlayınız.
 İpucu;
din devleti adı altında yeryüzünde dünya yönetim, öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleriyle Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet ve yarışa girmeyi düşünün. Belki de; din, bilim ve ilim metrikslerine, siyaseti süvari edip; dünya yönetim, öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleriyle Şeytani ve Doğal/Vahşi/Cahili ya da Hayvani ReKâbet ettirip  yarıştırmak cehalettir. Dinde savaş, genellikle dini yaşama şekline mudahale durumunda ve nefsi müdafaa  hallerinde çıkar. Bu günkü devletler evrim veya doğa yasalarına dayalı dünya sıcak ve soğuk cehalet savaşın zoruna ve gücüne göre kurulmuş, mahiyetidekine hüküm eden ve diğer devletlerlede gücü oranında olanaklar matrikisinden yararlanan sistemleridir.
Siyasi görüşleri, inançları ve fıtratları hayatla pozitif-doğru olarak güncelleyen:liyakatli yönetim, eğitim, öğretim ve sınav sistemleri geliştirilmek gerekir. 1, 2, Öğrenci Yanıtları

B-Yaşadığı devlette, ırklarının menfaatlerini kendisine/lerine rab edinenler şovenist ve tek bir milletin menfaatlerini kendisine/lerine rab edinenler bölücüdürler.Önermeleri doğrumu? Değilse doğrusunu siz yazın.

C-Dinlerini kendisine/lerine rab edinenler (dinin hamallığına dayalı yaşam stilini benimseyenler) Siyonisttirler. Önermesi doğru mu? İpucu; Dini aşamazsınız(Din aşılmazdır)(hadis) Seni âlemlere rahmet olarak gönderdik/ayet/kuşatmayı düşünün. Din devleti olursa devletin içinde sadece o dini kurallarına uyabilen tercihlere sahip kişiler rahat yaşar. Fıtratı(doğası, tabiatı) müsait olamayanlar sisteme karşı kara delik(sisteme karşı örgüt ajanı.. Vb) olmaya müsait kişilikler olmaya zorlanabileceğini düşünün. Zorlaştırmayın kolaylaştırın(hadis?!). İfrat ve tefritin teşvikini düşünün. belki de devletin dini olması veya dinlerin fıtratına eşit-adil uzaklıkta olması daha verimli ve hayırlıdır. 1 Öğrenci Yanıtları

302.21.yy'da bir insanın!! Öğretim, öğrenim ve eğitimle ilgili olarak;zihinsel işletim sisteminin temel öğelerini sırasıyla ;ayetler, kanunlar, eşyanın kusursuz tanımları, matematiksel temel işlem ilişkileri, hadisler, kanunların uygulamaları, deneyimler, ayrıntılar ve teoriler arasındaki çelişkisiz-örtüşen ilişkiler oluşturmalıdır. Önermesinin eksiğini tamamlayınız.
     İpucu;
Bir din;insanın sanal dünyası-sanal araçları için yeterince, doyurucu-doğru ve pratik altyapı, deneyim ve envantere sahip değilse, değişen koşullara bağlı olarak gelişen her türlü toplumsal olguya fıtratların yelpazesine uygun zorlamayan (ifrattan tefrite kadar sıra dışı fıtratlara) doğru konum-çözüm getiremiyorsa-üretmiyorsa, bilimle çelişiyorsa veya bilimi aşamıyorsa ya da bilime katkıda bulunmuyorsa; geçersiz ve yetersiz bir din olduğundan emin olun. Eğitim sistemlerimizde okul ile cami, ilim ile bilimin çakışan örtüşen temel noktalarından genel konulara kadar acele etmeden yol almalıyız ki dinden dolu dolu yararlanıp dindeki çok yüzlü münafıkları ve insandaki güdükleri egale edip onların yerine dürüst insan ve dininde hayır gören Müslüman'ın ön plana çıkarıp tüm insanlığın geleceği hayır görsün.Devletimiz o zaman; dinin fanatiklerinden ve patojen (öldüren)bilimin zararından emin olur veya rahat eder.Bazı dinlerin envanter eksikliği nedeniyle evrimin bazı gerçeklerine ve diğer bilimsel gerçeklere engizisyon sürecinde ve orta çağda;insanları çaresiz bırakıp fıtratlarını zorladığı için, sihirbazların kafasını vurmanın rövanşlarını bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) asılmasına kadar çok büyük çelişki ve derin tarihi izler yaşatmıştır. Vahşi ve Doğal Laiklik bu açıdan önem taşır. Zaten envanter eksikliği nedeniyle bu dinlerin bilme ve insana vereceği şeyler çok kısıtlıdır. Yani bu dinler bilime karşı sınavını tamamlamış neticede insandan laik puanını almıştır.0, 1, 2, 3 Öğrenci Yanıtları

305. İstenmeyen  veya tüm  kötü  ahlakla ilgili; her türlü çok yüzlü din- millet münafıkları, azılı cahiller ve şok akıllı insanlarla ilgili verileri toplayıp-kaydedip sıhhatli ve peygamber ahlaklı yeni bir nesil oluşturmak için;hangi yöntemlerle nasıl  eğitim-öğretim  aşısı olarak kullanabilir? 1, 2 Öğrenci Yanıtları


316.Teoloji (beşeri din-inanç bilimi) nedir? Biyoloji (canlı bilimi) nedir? Teobiyoloji (beşerdin bilimi) nedir? Neden bu asır insanlık teobiyolojiyi eksiksiz ve tam bilmesi gerekir?Öğrenci Yanıtları


317.Din nedir? Din hangi koşullarda siyasete malzeme edilmemeli hangi koşular da doğal siyaseti kök hücre siyasetine (insanisiyasete) çekmeli? Neden bir fert veya devlet hiçbir koşulda (özel haller hariç) dinini pazara çıkarmamalı (diniyle alış veriş yapmamalı) pazarlamamalı? İpucu;Dinin tüm insanlığa davet için geldiğini düşünün.Kimin adına kime kimin dininin alış verişi yapılıyor!! Dininizle alış veriş yapmayınız-ayet. Ortaçağda insanlara çile çektirten dinler laiklikle diskalifiye edilip, insanda laiklik puanını almıştır. Ortaçağ da parayla günah çıkarmanın, engizisyon çukuru ve laikliğin zorunlu ortaya çıkışını düşünün. belki de, insanın sanal dünyasıyla ilgili bu yetersiz altyapı ve envantere sahip olmayan inanç sistemleriyle eşdeğer siyasi alış veriş cazibesi ve gafleti tarihte affedilmez sonuçlar ve vebali üstlenmek anlamına gelebilir. Bazen tükürdüğünü yalamanın arkasında o kadar tatlı bir erdem var ki;"40 katırın, kırk satır kazığından insanı azat eder". Siyaset dini aşamadığı için; dinleri siyasete malzeme (menfaat farzları için kullanmak) yapmak siyaseti ve devleti kanserleştirir. (Seni âlemlere rahmet olarak gönderdik/ayet/kuşatmayı düşünün. Din kimsenin malı değil sadece Allah (CC.)'ın tekelindedir. Bilimsel yöntemlerdeki kurallar da olduğu gibi, dinde de kurallarına titizlikle-samimiyetle uyulursa verimli sonuç alınır, aksine tam tersine sonuç alınır. Dinden: fıtratları zorlamayan;toplumsal yaşantı kurallarını ortaya çıkarmak veya liyakatli -akıllı insanlar-vatandaşlar-toplumlar ortaya çıkarmak için yararlanılır.1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, Öğrenci Yanıtları

328.Devrimler ve buluşlar yapılırken toplumların fıtratları ve kaldırabilecekleri oranda yaklaşılmalıdır. En büyük devrimler din-inanç devrimleridir. Önermeleri doğrumu neden? Öğrenci Yanıtları

329.Evrimi aşabiliriz ama dini aşamayız!! Neden dinin evrim diye, evriminde din diye sorunu olamaz? Ama bazı inananların evrim, bazılarınında din diye sorunu olur? Neden? 1, 2 Öğrenci Yanıtları

341. belki de asrın "zihinsel kuduz ahlak aşısı" zamanında insanlara yapılmazsa, küresel ısınmaya ilave insanın ve küremizin; başka yerleri/şeyleride ısınmaya başlayacak. 1, 2, 3,
       
Yaradılış itibariyle güzel olan insan;sanal-gerçek fıtratı ve kapasiteleri, bedeni-nefsi-zekâsı ve ruhu -akli gereği;hüküm ettiklerinin ilahı-deccalı olamaz, olsa olsa cehaletinden ve yanlış-eksik tercihlerinden kaynaklanan ifrat, tefritle… Vb sanal dünyasına negatif-doğal nüfuz edilerek yanlış eğitilerek-yönlendirilerek şaşırtılıp ilahlaşmak isteyen zihniyete-sanal kişiliklere; malzeme, hamal veya araç olabilir. Kısaca;hiçbir fert, devlet, kavim.. Vb deccal veya ilah olamaz ancak ilahlaşmak isteyen sanal kişiliklere malzeme olabilirler. Bunu iddia etmek belki de insanlığa çok büyük iftira olur. Tarihte bir çok kötü kavim ve devlet örneği mevcuttur. belki de istisnalar-özel haller hariç (firavun, nemrut… Vb) hiç biri şeytanlıkla, deccal ve ilahlıkla itham edilmemiştir. Böyle bir iddia dünyada büyük fitneye-iftiralara sebep olabilir. Fertler gibi devletlerinde yanlışları, eksikleri hataları hatta kasti şeytana uyduğu olabilir ama tüm yaptıklarını-güzel insanlarını şeytanla bütünleştirmek-eşleştirmek -itham etmek büyük iftiradır. Belki de bu iddia tüm insanlığı-insanları yanlışa yönlendirme fitnesi olabilir. Bir pire için yorganı yakma mantığı-yakıştırması-haksızlığı-iftirasıdır. Her kavim veya kavimler birliği: güneşin doğup batması misali; yeryüzünde kendinse emanet kavimlere ait bir avuç insan ve yeryüzünde ki hükümranlık hakkını/larını ömrünün bitimiyle tamamlıyor. Onun için fertler gibi devletlerin, kavimlerin... Vb. fıtratları zorlanmamalı. Önermelerinin eksiklerini tamamlayınız.
       İpucu;
Zenginler ve cahiller çevreyi kirletsin, erozyona ve küresel ısınmaya sebep olsun. Külfetine tüm yeryüzündeki insanlar katlansın ve taşın altına elini koysun. O zaman dünyanın nimet ve külfetlerini tüm insanlıkça hakça paylaşılmasının adalet, zarureti–zorunluluğu yasası tecelli etmiştir veya ortaya çıkmış demektir. Kimi kime şikayet edeceğiz. Herkes keserle dolaşıyor. Hiç testere ve rende taşıyana rastlamıyoruz veya bu kişilikleri eğitimle yetiştiremiyoruz ya da mevcut sistemde/lerde yok ediyoruz.
        Bu asır, bir kısım insanların, bedeninin-zihninin her şeyinin (metriksinin) kontrol mekanizmalarını elinde bulunduran güçleri ve benzer düşünce sistemlerinin tevhit edildiği kişilikleri düşünün. Bir enerji boyutu beden (nefis) olan normal insan, türdeşlerine bu asırdaki kadar işkence, açlık. .. Vb zulüm etmemesi gerekir. Bu iftirayı insana yapamayız çünkü o güzel yaratılmıştır. Fıtratına aykırı yönlendirildiği zaman çirkinleşir ya da bu sonuçlara sebep olur!!
        Bir zamanlar nefesine değer biçilemeyen insan sanki bu asır:ifrat ve tefrit hastalıklarından ölüyor. Birbirlerinin ve insanlık liyakatinin, değerinin/lerinin bilincinde değildir gibi.
      Ör, Bir kısım insan fakirlikten-açlıktan, diğer bir kısımda zenginlikten-aşırı yemekten (aşırı tokluktan-şişmanlıktan ya da obeziteden) ölüyor.
      Ör,Beden ve zihinsel enerjisinin sağlık dengesi için; bedensel-zihinsel iş üreterek (üreten spor) sağlayacağına, tam tersine;nefesine değer biçilemeyen insan enerjisini (belki de bilinen en değerli enerji halidir) israf ederek;ya koşuyor, ya boş yürüyor, ya aletle hareket yapıyor ya da boş laflıyor… Vb yapıyor.Ekonomik sorunlar nedeniyle, kendisinin veya birilerinin siyasi, düşünsel ve/veya nesnel sadist zevki/leri için;boks yapıyor, Ekonomik sorunlar, para cazibesi ya da birilerinin kazanma hırsını tatmin için futbolla top koşturuyor. Kendi adrenalin tiryakiliği veya cehaletinden boğalarla yarışıyor ya da kendini hayvanlara çiğnetme gibi eşek şakaları yapıyor. Bu açıdan;yanlış bedensel ve zihinsel;alışkanlık, tiryakilik ve yanılgı içindeyiz. Bu mantıktan hareketle batıdan özgün ve güzel değerlerimiz yok etmeye yönelik çok örnek çıkarmak olanaklıdır. Bunları; tıbbi, genetik ve eğitim çalışmamalarının sonucu olarak; doğrualternatifleriyle yer değiştirmek; epeyce insanı uğraştıracak .
       Onun için bedensel ve zihinsel sıhhat için;gereksinim duyulan hareket ve eylemleri; üretici bir zihniyetle, israf etmeden;bedensel ve düşünsel-zihinsel, iş-hizmet-eylem... Vb. üretmekle ilişkilendirilip buna göre toplumun hizmetine olanaklar uygulamaya koymalıyız veya geliştirmeliyiz.
      Ör, Erozyonla ve küresel ısınmayla mücadele için her an, eyleme ve etkinliğe açık ağaç dikme alanlarını açmak. Sulama alanlarında çalıştırma… Vb
      Ör, Zihinsel olarak, doğru tefekkür etme etkinlik ve uygulamaları geliştirmeliyiz ki, zaman içerisinde insanlarda doğru ve pozitif düşünme alışık tepki (refleks)leri-alışkanlıkları gelişsin.Yayılan-gelişen-büyüyen bu bedensel ve zihinsel enerjiye veya insanlığın özgün toplam(total) enerjisine bağlı olarak, insan ahlakı ve giderek tüm çevre ve gelecek insanlardan pozitif etkilenip yarar görsün.
       Ortaçağ engizisyon mahkemeleriyle ceza ve eza gören bilim bilginleri (bilim insanları?!), Amerika kıtası yerlilerine şeytan gözü ile bakılmasının sonucu toplu katliamlara maruz bırakılması ya da asrımızda iblis avlama ütopyaları ile çoğu bilim insanlarının dine olan güvenleri kayıp olmuştur. Sonuçta fen bilimlerine dalan bu güdük evrensel insanların insanlık miracındaki insani ahlak paftası doğa ve hayvanlar âleminin miracına inmiş ve bu gün buradan nasipleniyorlar. Bu değerli bilim insanları; eski din ahitleri, doğa, hayvanlar âlemi ve teknoloji kefenlerini (metriksini) aşamadıkları ya da doğa ötesiyle ilişkilendirmedikleri için; İslam'a, dine ve peygamber ahlak kurallarına doğru empati/eşduyum duyacak; zihinsel, düşünsel, dinsel, eğitsel alt yapı ve güvenden mahrum oldukları için belki de bu boşluklar Eski Avrupa krallıkları-imparatorlukları ve eski din ehli balkonu güdümünde bodrumda kurulan/kurdurulan doğal demokrasinin siyasileri tarafından bilerek ya da bilmeden cahilce kötüye kullanıldığı için bugünkü dünyevi sonuçlar ve dünya kaos halleri-durumları (kaos konjonktürleri) ortaya çıkmıştır.
    Belki de İmamı Gazali R.A, Said-i Nursi R.A… Vb İslam alimlerinin bahsettiği aşırı fen bilimlerine dalmanın imandan zayıf düşüreceği felaketi; bazı batılı, uzak doğulu, kuzeyli… Vb Bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) kişiliğinde ortaya çıkmıştır. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 . Öğrenci Yanıtları

342.Münafıklar ve cahiller ifrat ve tefridin imamlarıdırlar sanki;münafıklar menfaat farzları için hemen ; gizli-açık her türlü değişme ye hazır kişilikler iken cahillerde tüm değişimlere kapalı ve doğru ve haklı olamayan her şeyin yılmaz avukatları ve bekçileri gibidirler. Bu asrın sistemleri  bu iki kişiliği argüman olarak öne çıkarmıştır. Önermesinin eksiğini ve yanlışını ya da doğrusunu yazınız.0,1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13,
  İpucu;
Matbaanın önemini çok iyi bilen dışarıdaki ve içerdeki çok yüzlü münafıklar; Osmanlı İmparatorluğunu zamanında matbaayı kabul etmemenin/ettirmemenin gerekçesini din elden gidiyor fobisini deyip/dedirtip, içerdeki çok yüzlü millet ve din münafıklarıyla birlikte; kanatlı-kanatsız, cahil tayları, atları ve katırları(cahil değişmez-katır doğurmaz) kullanarak dinin değişmez satırları arasına sığdırmayı başararak yaklaşık 400 yıl Osmanlıyı oyalamayı başarmışlardır. Değişmek İstemeyeni Allah değiştirmez
     İnsanların zihinsel ve bedensel olarak: pozitif, nötr, negatif ve varyasyon aşamazlarına/aşılmazlarına ulaşmanın yolu; var olanların hepsini aşmasından/aşmaktan geçer. Ulaştığı bu aşmaz, aşılmaz hudutlardan kavradığı, sağladığı bilgileri asrına güncelleyerek; geçmişini, zamanını ve geleceğini razı edip rahatlattıktan sonra; geleceğe yönelik çözüm ve yollar açar.
    Sanki bu asır;dışarıda ki ve içerde ki çok yüzlü-çok amaçlı münafıklar;bu gün aynı cahilleri;toplumun-halkın; haklı, bereketli ve verimli birlik berberliğinin değişimlerini engellemek için kullanıyorlar. Samimi insanlarda rejim elden gidiyor fobisini oluşturup; toplumun-devletin fıtratını zorlamayan haklı-bereketli ve gerekli asgari değişimleri yaptırmamak için;kanatlı-kanatsız-haşmetli-gösterişli cahilleri kullanmaktadırlar.
      Taktikleri her asır hep ayni;Liyakatsiz atamalarla ve liyakatsiz mevkiilendirmelerle toplumun fıtratını zorlamak. Değişmez kanunların-ayetlerin satırları arasına-arkasına gizlenip, ya da cehaletin avukatlığını cahillere yaptırarak, zamanında gerekli değişimleri; ya geciktirip kokuşturmak ya engellemek ya da eritmektir.
      Liyakatsizlik ve kuduz ahlak nedeniyle;hemen her makamda ve mevkilerde;dışarı da ve içerde çok yüzlü, millet-din münafıklarının kontrolündeki;kanatlı kanatsız;cahilleri, insanlığın;haklı–gerekli-üretici ve bereketli değişimine; bela ve köstek olacaklardır. İnsanın bu açıdan zihinsel-toplumsal bilinç bağışıklık sistemini geliştirmesi gerekir.Öğrenci Yanıtları


351.Bir din;değişmezlerinden(farzlarından) ve uygulamalarından hareketle;insanla ilgili, gelişen ve değişen; eylem, olay, süreç ve olgulara;mantıklı, akıllı ve doğru konum-çözümler getirmiyorsa; yaratığı, ehlini cehalete ve değişmezliğe duçar eder. Önermesinin eksiğini tamamlayınız.Öğrenci Yanıtları


2008 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI

71.Bilimsel siyaset, Dini siyaset ile siyasi siyaseti tanımlayınız. Neden bugünkü siyasi siyaset bilimsel siyasetin metriksine alınmalıdır?
İpucu;Hukuk mu üstündür,İnsan mı üstündür?, bilim mi üstündür? Din mi üstündür? Bu gün insanlığın dürüstlük ve samimiyeti hangisine sarkmış?Neden siyasetin; elindeki envanteri/leri evrime malzeme yapması ve olmaktansa kıblesinin bilime çevrilmesi gerektiğini düşünün.1, 2, 3, Öğrenci Yanıtları


80. A- İnsanda;yukardan aşağıya;Allah'ın Temsilcisi, insan ( beyin devleti) gemisi Temsilcisi, Ümmet gemisi (hem dünyevi ve hem de uhrevi olduğu için; evrensel ve ulusal gemilerinden büyüktür)(kalp devleti), halk (göbek devleti) gemisi Temsilcisi, Millet (soy devleti) gemisi Temsilcisi, parti (...devleti) gemisi Temsilcisi, beylik (....devleti) gemisi Temsilcisi, sülale-aşiret(devleti) gemisi Temsilcisi, kurum-kuruluş-dernek-belde-bölge (devleti) gemisi Temsilcisi. İnsan makamına ulaşmanın yolu genellikle sırasıyla yukarıdaki aşamalara aşağıdan yukarıya geçmeyi gerektirir. Anacak, kalpten yukarısı hüsran(sabrı, imanı, hakkı tavsiye edenler ve iyi amel işleyenler hariç), aşağısı heyelan makamı gibi gözükmektedir. Bu önermeye göre ülkemizin konumu nedir sizce?
İpucu;
uygulamada parti devletini, parti vekilini aşamamış kavimleri düşünün Ör,Nazi Almanyası nasyonal, Sovyetler ve Çin'deki komünist parti devletini/lerin düşünün. Sözüm ona halk ve proleter devleti. Demokrasi adı altında veto imparatorluğundaki lobi ve eski din ehli aslan devletlerini ve finolarını düşünün.Bilimsel ve toplumsal fıtrat gerçeklerinden yoksun, süper istemlere (egolara) dayalı mevcut rejim ve siyasetin; bilim ve çevreci insanları, yoksul halkları ve bilimsel envanterleri-hasılatların nasıl hor kullandığını ve talan ettiğini düşünün
  Osmanlı devletinin sanal bedeni yıkılınca; sanki ilik devletileri (milliyetçi devletler) ve kemik devletleri (millet devletleri) öne- ortaya çıkartıldı, halk yani toplumun beden eti kemikten ayrıldı, yenildi veya çürütüldü.
   Kemik iliği (hücre çekirdeği) kavimin milliyetçileri, kemik kavimin milleti, et kavimin halkı, kan kavimin mahiyetindeki halklar gibidir.
  "Sağduyulu Evrensel İnsan Devleti"ne ulaşmanın yolu partiden/lerden, millete, milletten halka, halktan halklara halklardan insan devletine doğru doğal ve yapay inkişafla yol almaktır. İslam Devleti yegâne idare edicisi, yöneticisi ve yürütücüsü Allah (C.C) olan, yaradılıştan kıyametin kopuşuna ve ebedi hayata kadarki dünyevi, uhrevi (ahraet) tüm yaratıkların (canlı, cansız ve diğer yaratıkların) haşır olacağı Kuran-i ve İlahi bir sistemdir. İnsan devleti dünyevi ve beşeri ağırlıklıdır.
-Rahmani Alimlerini ve gerçek peygamber ahlaklı bilgelerini kayıp etmiş kavimlerin gerçek milliyetçileri her zaman huzursuz ve hırçın olurlar.
İpucu;Rahmani Alimler ve Bilgeler, Allah (C.C) razı eden kavimlerinin işletim sistemleri gibidirler.
B-Ben kimim? Ya ben kimim? Ene çatışması yukarıdaki (71. sorudaki) hangi rejim-yönetim tiplerinde ortaya çıkar?
Önermelerinin eksiğini tamamlayınız. Tatbik/Uygulayış bakımından veto imparatorluğu aslanları, finoları ve ülkemiz bu gemi silsilesinin neresindedir.Öğrenci Yanıtları


92. İslam'iyete göre; bulunduğumuz belde evrim çanağı (cehalet çanağı) kâinatın bodrum katıdır.Yani hayvanlar âlemi olup insanlık açısından her tarafı genellikle cehalet kokar (çocuksu ve doğal kokar). Burada ya da bu beldede yararlı olmanın tek reçetesi; Allah C.C. peygamberleriyle inkişafını İslam'iyet ile tamamladığı kurallara uymakla (peygamber ahlak kurallarına riayet reçetesi ile) olasıdır. Bu soru sadece İslam'iyeti öğrenmek isteyenler özgü sorulmuştur ve ip ucu verilmişidir. Rahatsızlık duyanlardan öğretim, öğrenim ve eğitim için sabır ve anlayış rica ediyorum.
 İpucu; Kısaca;Ya bu taşlar basarsın ya bu denize düşersin. Allah C.C.'HUN rızası varsa (önerdiği yaşam kuralları uygulanıyorsa) her şey tamam değilse her şey eksik. Allah C.C.'HUN İpine sarılın(ayet)
Ya bu kurallara tek reçeteye;fıtratın, iraden ve koşulların ölçüsünde samimiyetle uyarsın ya da sonsuz eksi bir reçetelerin hepsinde bu cehaletin denizine düşersin.
      Bilimsel açıdan Allah C.C.(semavi dinler uzay çağında türeye bilir) dinlerin bütünleşik oluşunu ve reçetesinin doğruluğunu test için 3-4 öneri;
1-Dini kurallar metriksinde samimiyetle üzerinize belli bir süre uygularsınız aşamadığınız/aşamayacağınızı anlarsınız kazancınız bu olur.
2-Dini kurallar metriksinde samimiyetle tersini uygular güdük olduğunuzu anlamanız kârınız olur.
3-Bu kuralları samimiyetle; uygulayan, uygulamayan ve derbeder uygulayanlarla arkadaş olur yaşayarak öğrendiğin ve vardığın sonuç kârın olur.
4-Bu 3 sonuçta vardığın yargı ne olursa olsun samimiyetle;iraden, koşulların ve fıtratın ölçüsü oranında dinin reçetesini uygulamaya koymalısın.
     Her şeyin sadece senin kafana ve gönlüne göre neden ayarlamaması gerektiğini öğrenmen kârın olur.
     Anlamsızlık ve mantıksızlığın ne kadar mantıklı ve gerekli direkler olduğunun diri örneklerini yaşayarak cahilleri tanıyınca öğrenirsin. Cahillerin hangilerinin; kader insanı, hangilerinin; eğitim, inadın, tercihin kurbanı ve ürünü olduğunu anlarsın. Herkes her şeyi bilseydi ya da tam tersi olsaydı hayat nasıl olurdu? O zaman cahiller niye vardır? Hastalıklar ve tercihler niye vardır? İbadet ve dua neden bitişik ve birbirini tamalar? Kâinat ve her şey neden kafamıza göre değil de biz o sistemin bir parçasıyız? Her şey kafamıza/kafanıza-gönlünüze ya da emrinize göre olsaydı biz/siz nasıl birileri olurduk? Herkes Müslüman ya da tam tam tersi herkes ateist olsaydı nasıl olurdu? "Eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi helak eder ve yerinize, günah işleyip, peşinden tövbe eden kullar yaratırdı." (Müslim, Tevbe, 9) Sorularının yanıtları kendiliğinde çıplak ortaya çıkar. Neden Müslüman'ların ve bilen insanların inanmayanlara ve bilmeyenlere karşı doğru adreslerde duruş ve istendik hayır dua borcu olduğunu anlarsın.
Münafıklığın büyük bir kısmının tercih ürünü olduğu kanaatine varırsın.
     Kısaca cehalet denizinden karşıya geçerken; sadece Allah C.C.'HUN peygamberlerine gösterdiği peygamber Ahlakının geçit taşlarına basmakla karşıya ulaşılır. Bunun dışındaki tüm reçeteler cehalet denizinin kara delikleri gibidir. Münafıklar menfaatleri gereği her türlü reçeteyi gizli ve açık uygulayanlardır. Cahillerde (kocaman çocuklar) bu denizin (metriksin) yılmaz savaşçıları ve bekçileri gibidirler. Önermesini bilimsel açıdan yorumlayınız ? Neden? (cevap vermek zorunda değilsiniz).
     Yer küresinin kâinatın bodrumunda olması nedeniyle insanın zihinsel bedenine ve kalbine hayvani-meleği doğa ötesi vurgunu etkisi yapar. İnsanın zihinsel olarak hayvani-meleği doğa ötesine inkişafına engel oluyor gibi!!
       Demokrasinin ana kartı ve takılı rejim sistemleri insanları geleceğe taşımakta Doğal kalmıştır,
Ör.Bu günkü sayısal Doğal (Vahşi) Demokraside bir delinin, velinin veya sıradan bir kişinin oyu aynı değerdedir? 1
        Ortaçağ engizisyon mahkemeleriyle ceza ve eza gören bilim bilginleri (bilim insanları?!), Amerika kıtası yerlilerine şeytan gözü ile bakılmasının sonucu toplu katliamlara maruz bırakılması ya da asrımızda iblis avlama ütopyaları ile çoğu bilim insanlarının dine olan güvenleri kayıp olmuştur. Sonuçta fen bilimlerine dalan bu güdük evrensel insanların insanlık miracındaki insani ahlak paftası doğa ve hayvanlar âleminin miracına inmiş ve bu gün buradan nasipleniyorlar. Bu değerli bilim insanları; eski din ahitleri, doğa, hayvanlar âlemi ve teknoloji kefenlerini (metriksini) aşamadıkları ya da doğa ötesiyle ilişkilendirmedikleri için; İslam'a, dine ve peygamber ahlak kurallarına doğru empati/eşduyum duyacak; zihinsel, düşünsel, dinsel, eğitsel alt yapı ve güvenden mahrum oldukları için belki de bu boşluklar Eski Avrupa krallıkları-imparatorlukları ve eski din ehli balkonu güdümünde bodrumda kurulan/kurdurulan doğal demokrasinin siyasileri tarafından bilerek ya da bilmeden cahilce kötüye kullanıldığı için bugünkü dünyevi sonuçlar ve dünya kaos halleri-durumları (kaos konjonktürleri) ortaya çıkmıştır.
    Belki de İmamı Gazali R.A, Said-i Nursi R.A… Vb İslam alimlerinin bahsettiği aşırı fen bilimlerine dalmanın imandan zayıf düşüreceği felaketi; bazı batılı, uzak doğulu, kuzeyli… Vb Bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) kişiliğinde ortaya çıkmıştır.1, 2,4, 5, 6, 7

Kimler Dine Girmeli ve/veya Hangi Adreslerde Durmalı? Mutlak gerçekleri öğrenme pahasına her türlü maddi ve manevi bazı güçlükleri göze alacak kadar mert, cesur olmak ve sözünden geri dönmeyecek kadar Allah (C.C) tam teslimiyetle sadıklar mutlak dini peygamberi titizlikle üzerine uygulayışı denemelidir. Bunların birini, birkaçını ve/veya hepsini yapamayacak kadar olanlar mutlaka Allah (C.C)'HUNDAN; Yarabbi, dinde fıtratımın kaldırabileceği en yüksek verimi alacağım ve size isyan edemeyeceğim konumlarda beni yararlandırışınızı ve/veya dine ve zatınıza beni yaklaştırışınızı dilerim diye dua etmeleri belki daha hayırlı ve doğru olur.

Dini bir reçete gibi okuyabilirsiniz;
1-Orda akıbeti belli ( yıkılacak ) bir kâinat var ve siz bu kâinatın içinde bir fertsiniz.
2-Bu kâinatı bedensel zihinsel olarak sağlıklı yaşamanız aşmanız için hemen her enerji seviyesine hitap eden;geçmiş, yaşayan ve gelecekle ilgili gerçek örneklerle dolu davet eden bir kitap.
3-Bu davet kitabının kurallarını yanı farz ve sünnetlerini hayatına uygulatılan eşsiz peygamber ahlaklı ve en güzel insan (peygamber) davranış ve eylemleri sünnet olarak kayda geçiyor.
4.Sizden istenen;fıtratınız ölçüsünde bu kâinatı sağlıklı yaşamanız ve aşmanız için uymanız gereken farzları (zorunluluklar ve gereklilikler) ve sünnetleri (peygamberin farzları hayatına ayrıntılı uygulamaları) samimi, fıtratınızı zorlamadan uygulamaktır(mezhepler fıtratların işlerini kolaylaştırmak için var çekişmek/tirmek için değil). Yani kâinat geçidini aşmak için mutlaka bu taşlara basarak yani farz ve sünnetleri (Allah C.C ;tenzih, şükür,zikir, liyakatli fikir-tefekkür) hayatınıza uygulayarak aşmanız gerekiyor. Allah C.C.'HUN önerdiği kuralları fıtratı ölçüsünde (fıtratını zorlamadan) doğru tercihlerle yaşam şeklinde alışık tepki (refleks) veya alışkanlık haline getirmektir. Bir yanlışı gördüğünüzde; gücünüz yetiyorsa elle yetmiyorsa dilinizle oda yetmiyorsa kalbinizle onu önlemeye çalışın (Hz. Muhammed AS.) veya tersinden doğruları ve gerçekleri hayatınıza fıtratınız ölçüsünde (ya düşünsel, ya sözel, ya eylemsel, ya zihinsel ya da hepsini uygulamak) uygulayın.
   Sizin yapmanız gereken;samimiyetle bu kurallara fıtratınızın kaldırabildiği kadarını hayatınıza uygulamaktır.Kısaca; düşünsel, sözel, davranışsal… Vb olarak fıtratınız ve gücünüzle bu kuralların örtüştüğü tercihlerle yaşamanızdır. Allah C.C'HUN rızası varsa (önerdiği yaşam kuralları uygulanıyorsa) her şey tamam değilse her şey eksik. Allah C.C.'HUN İpine sarılın(ayet).Buna inanmanız için üç yol tavsiye edilir.
1-Bu kuralları veya tersilerini özellikle ve samimiyetle üzerine doğru veya yanlış uygulayanları saptamaktır. Sonra gerçek deneyim ve bilgi sahibi olmak.
2-Kuralları kendi üzerinize en yoğun veya kaldırabileceğiniz kadar uygulayıp denemeler yapmanız.
3-Kuralların hepsini ve terslerini belli bir süre hayatınıza uygulamanızdır.
Unutulmamalıdır ki değişmek istemeyeni Allah C.C.değiştirmezmiş(Rad, 13/11). İblis hala haktan yana görünen münafıklarla namaz kılıyor.
Değişmenin bedeli de, bazen işletim sistemini yeniden yüklemek için:yanarak format yiyip değişen bilgisayar diski misali bir bedeli vardır.Fert ve toplumların fıtratına uygun değişim ve ıslahatın formatını yiyenler;doğa ve hayvani-meleği doğa ötesine empati/eşduyumde ve algıda çok net bilgiler edinir. Kesinlikle fıtratına uygun gerçeğin bir parçası ve gerçekten öteye bir yaratık olduğunun bilincine varır. Bu olgunun selameti ve insanlığın sağlıklı bekası için peygamber ahlak kurallarına fıtratı ölçüsünde sarılır.  Buna (değişime) tahammül edemeyenlerin veya fıtratı müsait olmayanların fıtratını dine zorlayıp perişan etmek:Allah.C.C.HUNE isyana sürüklemek veya gizli nefret uyandırmak olup her taraflı kayıp ve zarardır. Sanki insanlar yaşam döngülerinde, Allah (C.C) teslim olduğu oranda yaşam döngülerinde liyakatli verim alırken buna paralel olarak iç ve dış dünyasındaki her şeyin birliktelik veya tersi ya da diğer durumların gerekçesi daha anlaşılır hale geliyor gelir. Gerçek Hidayet Allah C.C.'HUNDENDİR.1 Öğrenci Yanıtları

161. Allah C.C.'HUN dinleri;gereksinimlerin ürünü olarak peygamberlerin bir buluşu, keşfi veya ürünü olabiliri mi neden?
İpucu;Her şeyin gerçek (sanal, soyut ve somut ), yalan ve nötrünü bir arada düşünün.
-Tasdik eden insan potansiyelini ve kalitesini diğer doğal dinlerdekilerle mukayese ediniz.
-Peygamberler neden modası geçmeyen insanlardır!! Yaptıklarının ve önerdiklerinin geçerliliğini düşünün.
-Eğer insanların inanç gereksinim ve arzuları doğal dinlere emanet kalsaydı her yıl kaç insan adak olarak kesilecekti!! Filmi izleyin 1, 2, 3, 4, Öğrenci Yanıtları



167.Din bir tercih ve gönül işi ise dinde devletin bütçesinden gönül rızası olmayanların para ve pulu ile imam kiralayıp cami yaptırılır mı? Din hizmetini devletin sırtına yükleyip dinde liyakatsiz imam ve uygulamalara sebep kapitalizmin bir oyunu olabilir mi?
İpucu; Dininizle alış veriş yapmayınız!! (ayet var). İnanç sahipleri bir araya gelip paralarıyla kiraladıkları daha liyakatli ve takip edebilecekleri veya ücretsiz imamlarla bu iş yürüyemez mi? O zaman para kulu cimri ve muvafıklar da belki para için biraz daha dinden uzaklaşıp Müslüman'lar rahat eder. Devletimizde dininden hayır görenlerle güven içinde olur. 0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9,Öğrenci Yanıtları


183.Bilinç Altı ve üstü ; algıda gerçek (sanal, soyut ve somut ) değişmezlik akış tekniği nedir? Neden din ve bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) bu asır: fen ve sosyobiyolojik bilinç mantık sistemlerini ve algıda doğru değişmezlik tekniğini /lerini verimli çoklu disiplin içinde uygulamaları gerekir? 1, 2, 3, 4
İpucu;Bilinç altı, bilinç seviyesi ve bilinç üstü akış tekniklerini eğitimde insanların anlayabileceği bilinç seviyesinde;algıda gerçeğin değişmezliğine(çoğu şeyin tüm insanlar tarafından gerçeğe en yakın haliyle aynı algılanması ve anlaşılması) sadeleştirerek ve anlaşılabilir kılmak için hangi yöntem ve yöntemleri izlemek gerekir.Öğrenci Yanıtları


192.Kapitalizm (Karunizm) bir kavmi ele geçirince;son bir taktiği de;kavmi dengede 3-4 (vurucu, beyin, denge ve din-halkçı güç) noktada böler ve hepsini dener iyice tanır en son vurucu gücüne kavimin başını kovdurur (beyin takımını) sonra vurucu güce misyonerlerle veya atadıklarıyla beyin olur? Kavim öz beyninden habersiz ve cahil olur.Önermesinin eksiğini tamamlayınız.Öğrenci Yanıtları


201.Fıtratın bereketli hudutları-sınırları ne demektir? Liyakat,din ve bilimle bir arada ilişkilendirin.
İpucu;dinde, yönetimde, işte, bilimde… Vb yerlerde fıtratı zorlamayı ve liyakatsiz atamaları, sınavları, adam kayırmayı... Vb düşünün. Ülkemizin sorunlarıyla ilişkilendirip çözüm/ler önerin.1 Öğrenci Yanıtları


206.Dinsiz ilim kör, ilimsiz din topaldır!? veya özdeyişin tersini zihinsel, düşünsel ve algıda kavram ve özdeyiş yanılgısı açısından değerlendirin? Ne demek isteniyor? Nasıl ifade edilmeliydi? Neden?
İpucu;
“Dinsiz İlim Kör, İlimsiz Din Topaldır” Albert Einstein 1, Bu özdeyişte kavram ve düşünce yanılgısı var.
Belki de özeyiş;“Dini Eksik Bilen Kör, İlimi Eksik Olan Topaldır” DEMİRKUŞ 2009 şeklinde söylenseydi daha mantıklı olurdu.

“İlimsiz Din Düşünülemez,  Dinsiz İlim Düşünülebilir”,“İlimsiz Din ve İlimin Dini Düşünülemez”,   “İlimsiz Din, İlimin de Dini Olamaz.” Her Dinin Mutlaka İlmi Vardır, Fakat Hiçbir İlimin Dini Düşünülemez.  Demirkuş 2008,
Dinin mi;körü, topalı, ilimi olur, yoksa ilimin mi; dini, körü ve topalı olur? İnsanın mı dini, ilimi, körü topalı yoksa dinin, ilimin, körün, toplan mı insanı olur?1 Öğrenci Yanıtları



208. Kapitalist (Karuniler/Karunizm/Sermaye Kuduzu)lerin bir taktiğini de (nasyonalizmi kullanmak) reçete gibi okuyabilirsiniz(içi içe kavimleri geri dönüşümsüz düşman etmek için) ;
1-Kavime/lere devlet kurdur.
2-İçindeki kavimlerden millet münafıklarını yaratarak bilinçli drama yaptır. Misyonerlik çalıştır. Özellikle kurumların en üst kÂdemelerine cahil yönetici yap, kullan ve sonra günah keçisi göster. Sonra halkı-devleti günah keçisi/leri katili yap-göster malzeme insan hakları mahkemesine malzeme çıkart.
3-Sonra onları ya cahil, ya millet veya din münafığı yap.
4-Ardında geçmişteki savaş ve göçlü bir olaya büyük bir iftira yüklemektir. 20.Yüz yılın sıcak ve soğuk cehalet savaşlarıyla ilişkilendirmeye çalışın.Uluslararası arenada gelecek nesiller arasına aşılmaz fitnelik-geri dönüşümsüz düşmanlık tohumlarını legalleştir. Kendi siyasal-toplumsal-ekonomik barbarlığınla günah keçisi barbarlığını resmileştir. Amaç kültür asimilasyonu ile özünden kopardığı yavruları ecdadından koparmak için ecdadını barbar kabul ettirip asimilasyonu hızlandırmaktır. Roma imparatorluğu döneminde bu taktik kısmen maya tutmuştur.
5-Aslında çoğu ;ya cahil, ya din, ya millet münafığı ya da kim olduğunu bilmeden veya varyasyonları şeklinde yaşıyor. Müslüman'ım, Türküm, Kürdüm de sende ye!!
6- Derin menfaatleri için aslını gizleyenlere ne denir? !! “Kara kazan kaynadı;eski ve yeni din ehlinin ulusal şah damarları birlikte oynadı/oynatıldı” Kısaca “Kara kazan kaynadı; şah damarlar oynadı” Niye? Önermeleri size neyi/neleri çağrıştırır?
7-Veto imparatorluğunun menfaat farzları için;Avrupa'ya global-evrensel kapitalizmi, dışına da nasyonalist soğuk savaşı, maşa milletlerin maşasıyla sıcak savaşlar başlatmıştır.20.Yüz yılın sıcak ve soğuk cehalet savaşlarıyla ilişkilendirmeye çalışın.
8-Veto İmparatorluğu kapitalizmi ileri ki menfaat farzları için; komünistlileri sermaye, İran, Hizbullah'ı ve Taliban'ı inanç hidayetine(himaye), sosyalistleri de geleceğe aday olarak erdirdi. Şimdi ise eylemlerine itaatin hesabını soruyor ve meyvelerinin hasadını topluyor. 0, 1, 2, 3, 4      Öğrenci Yanıtları


222. Ülkemizde baş örtü meselesine tepkiler; kuruyla berber yaşları da (fidanları da) ateşe atma cehaleti olmuştur. Şimdiye kadar ki cahil tepkilerin karı da bazı şımarık batılılara dinde çok kötü örnek olmuş ve bu konuda çok büyük bir koz vermiştir. Ayrıca mağdur olan samimi insanların bilim ve devletine; güvensizliğine ve küskünlüğüne sebep olmuştur. Buda doğal olarak birilerinin işine yarayan istenmedik doğal sonuçları ortaya çıkarıyor. Geleceğe yönelik antagonisttik toplumsal atmosferde;öz güvensizlikten batı ile işbirliğine gitmenin ilacı-panzehiri (bizim de zehrimiz) oluyor.
 
     Dini siyasete malzeme edenler, din, millet, halk ve devlet;cahilleri, düşmanları ve münafıkları var diye(hep olacaklar); din, devlet, millet, halk terk edilmez, müzeye kaldırılmaz, korunmaz(samimiyetle yaşanır), dine-kitaba tapılmaz ya da olumsuzluklara sitem edilmez-edilemez veya din cahillere-münafıklara emanet edilemez. Bunu önlemenin yolu, dinin kurallarını kısıtlamakla değil; onu kötüye kullananı/ları laikle, özgün-genel oto kontrol titizlikle avlama veya samimi insanlara ve Müslüman'lara gizli veya açık (liyakatli) deşifre etme-ettirme anahtar(din)-kilit(fıtrat) oto kontrol kurallarını geliştirmek ve uygulamaktan geçer.
      Onlar(din, millet, halk ve devlet; cahilleri, düşmanları ve münafıkları);kavim/ler (halk/lar )olarak var olmanın özgünlüğü, peygamber ahlakının ve imanın bağışıklık sistemi/leri-kalitesi için hep var olacaklar. Onlar var diye "kuruyla berber yaşları da (fidanları da) ateşe atmanın" cehaletine girmemek gerekir
. Önermeleriine ülkemizin baş örtü sorununu çözüm açısında katkılarınızı ilave ediniz. Ya da alternatif görüşler yazınız. 1, 2, 3, Öğrenci Yanıtları222. Ülkemizde baş örtü meselesine tepkiler; kuruyla berber yaşları da (fidanları da) ateşe atma cehaleti olmuştur. Şimdiye kadar ki cahil tepkilerin karı da bazı şımarık batılılara dinde çok kötü örnek olmuş ve bu konuda çok büyük bir koz vermiştir. Ayrıca mağdur olan samimi insanların bilim ve devletine; güvensizliğine ve küskünlüğüne sebep olmuştur. Buda doğal olarak birilerinin işine yarayan istenmedik doğal sonuçları ortaya çıkarıyor. Geleceğe yönelik antagonisttik toplumsal atmosferde;öz güvensizlikten batı ile işbirliğine gitmenin ilacı-panzehiri (bizim de zehrimiz) oluyor.
 
     Dini siyasete malzeme edenler, din, millet, halk ve devlet;cahilleri, düşmanları ve münafıkları var diye(hep olacaklar); din, devlet, millet, halk terk edilmez, müzeye kaldırılmaz, korunmaz(samimiyetle yaşanır), dine-kitaba tapılmaz ya da olumsuzluklara sitem edilmez-edilemez veya din cahillere-münafıklara emanet edilemez. Bunu önlemenin yolu, dinin kurallarını kısıtlamakla değil; onu kötüye kullananı/ları laikle, özgün-genel oto kontrol titizlikle avlama veya samimi insanlara ve Müslüman'lara gizli veya açık (liyakatli) deşifre etme-ettirme anahtar(din)-kilit(fıtrat) oto kontrol kurallarını geliştirmek ve uygulamaktan geçer.
      Onlar(din, millet, halk ve devlet; cahilleri, düşmanları ve münafıkları);kavim/ler (halk/lar )olarak var olmanın özgünlüğü, peygamber ahlakının ve imanın bağışıklık sistemi/leri-kalitesi için hep var olacaklar. Onlar var diye "kuruyla berber yaşları da (fidanları da) ateşe atmanın" cehaletine girmemek gerekir
. Önermeleriine ülkemizin baş örtü sorununu çözüm açısında katkılarınızı ilave ediniz. Ya da alternatif görüşler yazınız. 1, 2, 3, Öğrenci Yanıtları

236.Doğal döngüleri kötü kullanan-zorlayan zeki tasarımcılar ve uygulayıcılar çevre sorunları ve öfkeli bir gezegeni karşılarında buldular. Din döngüsünü/lerini ve insanıları kötüye kullananlar karşısında kimleri bulacak dersiniz. İpucu; Dinin kurallarını dost doğru uygulayanlar ancak kendisine ve çevresine hayır yağdırır. Vahşi sporları legalleştirenleri düşünün. Önermesini eksiğini/lerini yazınız. Öğrenci Yanıtları


2009 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI
115.
A-Din korunmaya muhtaç ve ahrete göç için müzelik araçmıdır?   

B-Din mi yoksa dini kötüye veya cahilce kullananlar mı rejimler için tehlikeli potansiyeldir?
C-Varsa tarihte İslam'iyeti  potansiyel tehlike gören devletlerin isimlerini yazın. Dünyada potansiyel tehlike olarak rüştünü ispatlayan dinlerin içinde İslam'iyet yoktur bundan emin olabilirsiniz. Önemli olan samimi inanç sahiplerinin devlete-topluma yararları hizmetlerini hürmetine, dini potansiyel tehlike olarak menfaatleri için kullananlara(radikaller ve dini devletleştirmek isteyenler... Vb)başat fert ve toplumlar yetiştiren eğitim, öğretim ve rejim sistemleri geliştirmektir. Önerilerini eleştiriniz.1, 2, 3, 4, 5
İp ucu; Din korkunç ve tartışmasız birpotansiyel. Dini aşamazsınız(Din aşılmazdır)(hadis)veya dine engel olmak hudutlanmak imkansızdır. Yararlanacak şekilde sıcak temas daha hayırlıdır. Önemli olan rejime dinde hayat buldurmaktır.Toplumsal bazda uygulamada zaten din ve rejim sıcak temastadır. Asıl olan dini kötüye kullananları egale etmekse neden dinin rejimle sıcak temasından korkuluyor?  Önemli olan dinle rejim sıcak temasta hayat bulurken her ikisini de kötüye kullananları (fert, kurum, din, devlet) laiklikle engel olmaktır.
   belki de insan ve devlet için;asıl olan değişen geleceğe doğru uyum için;peygamber ahlak kurallarını ön planda yaşatıcı olacak şekilde  sistemlerin farzlarını bölücü değil bütünleştirici ve peygamber ahlakı ön planda yaşatıcı dizayn etmektir. Değişmek yok olmak değildir, yeniden hayat bulmaktır Demirkuş 2008.
Devleti gelecekte yaşatmak veya uzun ömürlü kılmak için; asıl olan din ve rejimlerin farzlarını bölücü değil toplumun doğru yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına uyumlu bütünleşik yaşatıcı kılmaktır. Devletin daha liyakatli uzun ömürlü olması için doğru zamanda değişen geleceğe devletleri yıktırıp toplumu ve halkı zelil etmeden;devletleri farzlarını toplumun istemlerine daha uyumlu olmak gerekir. Değişimin düsturu ve istemleri diğer indikatör dünya devletleri olabilir.Öğrenci Yanıtları

116.Din rejime, rejim dine fobi bir ortamda toplumlar yok olmaya mahkûmdur. Ya da belki de bir kavim için en büyük tehlike geçerliliği ve kuralları kuşku götürmez bir dinle devlet rejimini birbirine anatagonistik (yok edici birliktelik) olarak bir arada yaşatmaktır. Önermelerinin geçersizliğini kanıtlayınız.
İpucu;dinin ve rejimlerin tanım, hedef, kısa ve uzun vadeli amaçlarını düşünü.1,2 Öğrenci Yanıtları

117.Din ve devlet arasında statik laiklikten çok dinamik laiklik toplum için daha yaşatıcıdır.
Önermesinin eksiğin tamamlayınız veya çürütünüz.1, 2, 3, 4 Öğrenci Yanıtları

120.En bedbaht, geçersiz ve kötü rejim ve dinler;kendi kurallarına iman eden (inanan) insanların veya kitlelerin fıtratlarına doğru empati/eşduyum duymadan veya duymadığından, onların her nefesini başka yaratıklara, doğaya ya da doğa deryasına yem-besi yeri yaparak parçalatmasıdır. Önermesinin eksiğini tamamlayınız.1, 2, 3, 4
İp ucu;ortaçağ dönemi bilim ve siyaset insanlarının çaresizliklerini, doğaya kaçışını, çözüm arayışlarını ve laikliği icat ediş nedenlerini düşünün.Her insanı özgün ve zatına münhasır bir âlem olarak düşünün ve fıtrat çeşitliliğini anlamaya çalışın
     Ortaçağ engizisyon mahkemeleriyle ceza ve eza gören evrensel insanlar ve özellikle bilim bilginleri (bilim insanları?!), ya da asrımızda iblis avlama ütopyaları ile insanlığın; siyasi, bilim ve din insanlarına olan güvenleri kayıp olmuştur. Amerika kıtası yerlilerine şeytan gözü ile bakılmasının sonucu toplu katliamlara maruz bırakılmışlardır veya insanla şeytan kavramları karıştırılmıştır.
      Sonuçta ortaçağ din ehilleri tarafından(eski din ehilleri) ümmet makamından laiklikle kovulan ve işe yarmaz ilan edilen evrensel insanlar (bilim insanları?!);fen bilimleri aracı ile dünyaya- doğaya dalarak ya da bilimi doğayı hortumlama sanatı edinerek, dünyanın ve insanlığın dengesini bozacak kadar olmuşlardır. Bu cahil evrensel bilim bilginleri (bilim insanları?!) ve kendilerini tasdik eden tebaa ile bir zamanlar kendilerini laikle ümmet makamında kovanlara başat olmuşlardır. Bu sefer rejim şemsiyesi altında laikliği karşı güç olarak din ehillerine karşı kullanmaya başlamıştır. Bilimi ve fenni; dünyayı-doğayı hortumlama yarışı, sanatı, mantığı haline getiren bu evrensel cahil insanlar; bu sefer bir birlerine hüküm ederek I., II. sıcak dünya cehalet savaşları ve III. yarı sıcak-yarı soğuk dünya cehalet savaşıyla veto imparatorluğu doruğuna ulaşmışlardır. Velhasıl insanlık miracındaki insan ahlak paftası; doğa ve hayvanlar âleminin miracına inmiş ve bu gün buradan nasipleniyorlar ve dünyaya hüküm ediyorlar.
      Bu değerli bilim insanları; eski din ahitleri, doğa, hayvanlar âlemi ve teknoloji kefenlerini (metriksini) aşamadıkları ya da doğa ötesiyle ilişkilendirmedikleri için; İslam'a, dine ve peygamber ahlakı kurallarına doğru empati/eşduyum duyacak; zihinsel, düşünsel, dinsel, eğitsel alt yapı ve güvenden mahrum oldukları için belki de bu boşluklar Eski Avrupa krallıkları-imparatorlukları ve eski din ehli balkonu güdümünde bodrumda kurulan/kurdurulan doğal demokrasinin siyasileri tarafından bilerek ya da bilmeden cahilce kötüye kullanıldığı için bugünkü dünyevi sonuçlar ve dünya kaos halleri-durumları (kaos konjonktürleri) ortaya çıkmıştır. Belki de bu gün yönetim boşluğunu; evrimleşerek ya da kılık değiştirerek siyasileşen ortaçağ eski din ehilleri gizli dünya devletleri kurarak/kurdurarak kaybını kazanca dönüştürme gayretiyle bilimi ve insan kitlelerini kötüye kullanıyorlar. 1, 2, 3
        
Belki de İmamı Gazali R.A, Said-i Nursi R.A… Vb İslam alimlerinin bahsettiği aşırı fen bilimlerine dalmanın insanlığı vahşileştireceği (0,1, 2, 3,4) ya da peygamber ahlakından ve imandan zayıf düşüreceği felaketi;batılı, uzak doğulu, kuzeyli… Vb evrensel insanların ve bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) yaşantısında ve kişiliğinde ortaya çıkmıştır bu asır.1, 2, 3, 4,6, 7 . Öğrenci Yanıtları


124.Haklı ve iyilerin hatırına ve hürmetine dinler, kanunlar, rejimler ve sistemler vardır. Haksızları engelleyim derken haklıların haklarını gasp eden çok şey mantıksız ve akılsız ileri sürülmüş veya uygulamaya konmuş şeylerdir. Kısaca insanlıkta (insanlığın) geçmişteki ataerkil cehaletin mayalandığı mihrakları çağrıştırır.
1, 2
A- Fert ve toplumlarda; siyaseti, dinden, bilimi, siyaseten, rejimi dinden ayırarak ve fertleri eğitim alanında bu anatagonist (yok edici) kaos denklemine bekçilik içinde sınıfta ders yapması veya eğitimde rahat tatbik/uygulayış yapmanın güçlüklerini yazınız.

B-İnsanların haklı ve geçerli inanç değerlerini kötüye kullananlar var diye samimi insanları rejime ve bilime parçalatmak ne demektir?
C-Bu inanç değerlerin insanlık için iyiye kullananların hayırlı bekası için, kötüye kullananları egale etmek için kök hücre mantığı ile önlemler ve oto kontroller getirmek olasıdır.
İpucu A-; belki de;dini, bilimi, siyaseti ve rejimin kurallarını sadece menfaati için veya cahilce kötüye kullananlar vardır veya ortaya çıkacaktır diye, bu denklemi;insanlık, ülke ve devletinin bekası için doğru ve hayırlı kullananların haklarını gasp etmiş oluyoruz. Önemli olan bu denklemi kötüye kullananları hedef alan otokontrol sistemleri geliştirilebileceğini düşünün. 1
İpucu B;evrim ve laiklikle ilişkilendirip köklü çözümler önerin.0, 1, 2, 3, 4, 5 -1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14,15,16,17
İpucu C; siyaset size, dininize, biliminize verdiğiniz derse karışacak siz siyasetle dini-bilimi karıştırmama bekçiliğini yapmakla mükellef olacaksınız. Bu, münafığı,haksızı, cahili ve kötüyü egale etmek için haklının, dinde hayır görenlerin, alimlerin, bilginlerin haklarını uçuruma yuvarlayan-yollayan mantık gerçekten güdük verimsiz hatta zararlıdır. Bunun yerine laiklikle; din, bilim, siyaset içi içe ve aralarında bir aşure hercai mantığı ilişkisi denklemi olmalıdır. Bunu bulamaç mantığı denklemleri ile karıştırmamak gerekir. Ancak bu tatlı denklemi kötüye kullanan fert, toplum, kurum, din… Vb istenmeyenleri için laiklik ulaşılmaz bir zirve ve akıbetlerine uçurum tam tersi olanlar içinde sarsılmaz bir köprü ve geçit olabilecek otokontrolü dizayn denklemi/leri ile devletle daha tutarlı hayat bulabileceğini düşünün.Kısaca Vahşi ve Doğal Laiklik sistemi;İnsanlığın, devletlerin… Vb hayırlı bekası için işe yarayanlardan uzak işe yarmazların suçlarına ve günahalarına liyakatli yakın tuzak olmalıdır.Demirkuş 2008
İpucuD;Bir öğretim üyesi olarak ülkemizin ve insanlarımızın hatta insanlığın gelecekteki yararı için; Bir zamanlar kız çocuklarını okula emanet etmekten çekinen bu ülkenin insanlarının fedakarlık yaparak değişerek vardığı noktada baş örtü konusundaki gördüğü tepki/ler düşündürücüdür. Bu insanlarımızın bu fedakarlıklarını dikkate alıp güvenlerini kazanarak el ele ve kol kola imece usulü kâinatın bodrumlarına kadar tüm yaratıkların hayrına bilim yapma fırsatını geri tepmeyelim. Dinde bazı alimlerin haklı gerekçelere dayalı olarak doğa ilimlerine fazla meyilleşmek insanı imanda zayıf düşürür savlarına rağmen. İslam'iyet kurallarına itaat eden insanlar için kavimlerin ecdatlarının bir nefesini bile doğadaki evrim mekanizmalarına kaptırtmayan parçalatmayan eşsiz ve alternatifsiz tekamül ettirilen (önceki Allah (C.C). dinlerin kavimlerin –fıtrat ve bilinç seviyesine uygun yaşanarak vardığı doruk sistem) bir dindir. Bir lokma iftar yemeği için ihtilal yaptıran büyüklerimizin cehaletine düşmememiz gerekir. Belki de uygulanan edepsiz siyasetle ve türbana cahilce tepkilerle, İslam'iyet ve ülkemiz insanları adına kıyamete kadar acı ve anlımızda çok geç silinecek hilkat garibesi cahilce kara leke açısından dünyaya kötü örnek açılımı ve Veto Emperyalizmine deccalı malzeme oluyoruz. Hintli bir keşiş. Avrupalı bir rahibe, Takkeli bir Haham, Ortadoğulu veya Afrika'dan her türlü insanı Üniversitemizde çalışmasından ve derslerimize girip dinlemesinden gurur ve onur duymalıyız.
Yani laiklik ve devletin halkta hayat bulması için olaylar, istemler arasında değişmez farzların bir deresi değil, ilerici ve veya gerici (evrim çok yönlü işler-hep ileri işlemez. Yaşamak için değişmek-uyum sağlamak zorundayız) toplumsal sorun ve istemleri dinamikleri çözen farzlar gibi olmalıdır.
Toplumsal sorunlarımızı çözen laiklik; işe yaramaz;fert, toplum, devlet, kurum, insan, sistem, din, tarikat (Ör.ABD'deki örnekleri var) … Vb maksatlı, kötü niyetliler için tehlikeli bir uçurum, tam tersleri için aşure mantığı hercai tatlısı bir köprü (bulamaç değil) olmalı ki;cahil, ateist, radikal dindar, evrensel vatandaş… Vb haklı insanlar tarafından kusursuz destek görsün ve devlette bunda hayat bulsun.
   Vatandaşlık sıfatlarını taşıyan aile çocuğu/ları hiçbir insanı insan makamında(dünyevi en büyük makam) tecrit edemeyiz . Eğer böyle bir dayatma varsa, mağduriyetlerine mutlaka alternatif çözüm üretilmeli.
    Hayvanların, hatta hayvanlardan daha aşağılık (aşağı seviyede) her türlü insanın eğitilip tedavi gördüğü evrensel insan makamı üniversitelerden, baş örtülü insanların tecrit edilmesi, cehaletin mayalandığı nüveyi hatırlatır gibidir. Öğrenci Yanıtları

128.
A-Üniversiteler;sanki insanı olgunlaştırma, bakım, yetiştirme-disipline yuvaları veya eğitim-öğretim kurumları gibidir.  İnsanın hayvani-nefsi-vahşi-doğal (etolojik) ve ruhsal-meleği (psikolojik) davranış ve düşüncelerinin pozitif kurallara göre disipline edildiği kurumlar olmalıdır. Geniş anlamda, üniversiteler:istisnalar hariç;çoğu şeyin hakkında teorik-uygulamalı bilgi edinilen-üretilen ve fertlerin sıra dışı her türlü düşünce, fikir, eylem ve davranışlarının; akıllı, zeki, mantıklı, ilimsel ve bilimsel kurallarla disipline edilip tarafsızca uygulandığı;özerk-özgür-özgün öğretim ve eğitim kurumları olmalıdır. . Bu icraat;evrensel devlet ve evrensel üniversite yöneticileriyle olanaklıdır. Aksi durumda;kuramsal olarak üniversiteler diasporanın, parti siyasetinin ve parti siyasetçilerinin;çok yönlü akÂdemik aygır ve beygirlerinin arena malzemesi, olmaktan kurtulamaz. Önermeleri doğrumudur? Değilse doğrusunu siz yazın?1,2

B- Üniversiteler; hasta, deli, anormal canlılar… Vb özel haller hariç her türlü yaratığın girebileceği birimlerin bulunduğu ve eğitim–öğretimin yapıldığı kâinatın bodrumundaki evrensel makamlardır. Türbanlı ve baş örtülü yaratıklar girmez diyenlerin cehaleti ya da başörtü ve türban duvarını örenlerin cehaleti; bilime, ilime, rejime, devlete, batıya, diğer milletlere, gençliğe, komünistlere, emperyalistlere, kapitalistlere, insanlığa, İslam'iyeti iyiye veya kötüye kullananlara mal edilemez. Sadece iktidarların, rejimlerin, bilimin, ilimin, yürütme ve yasama erglerini elinde bulunduran, insanlık düşmanlarına bilerek ya da bilmeden malzeme olan ve değişmek istemeyen cahillerin… Vb himayesinde olmanın ürünüdür. Özelilikle bu malzeme cahil tipi(tek yönlü yenilikçi cahil); dine girse, dinde de olsa aynı zararı yaşadığı topluma verir. Yani bu tip malzeme cahiller inandığı dinde olmayan ya da inandığı dine ait olmayan insanlara bu korkunç zararı verir.
     Bu cahil tipi(tek yönlü yenilikçi cahil) bir zamanlar padişahım çok yaşa matbaa gelirse din elden gider diyip devletin yönetim erginin 400 yılını şaşırtıp cehaletlerine kurban eden zihniyetin ta kendinsin kılık ve el değiştirmiş versiyonlarıdır. Dün matbaa için ellerine tutuşturulanları iddia ve inat ederek avukatlığını yapanlar; bu gün bilim ve rejim elden gidiyor diyip; evrim bilimini evrim teorisi kabuğu içine giydirip kabulleniş -sunuş biçimlerini ve laikliği daha mükemmelleştirilemez veya değiştirilemez devlet farzı olarak görenlerdir.Tarih boyunca yönetimden yana yaranmak isteyenlerin(samimileri tenzih ederim) tepki cehaleti hep aynı olmuştur. Dün din ve devlet elden gidiyor bu gün rejim elden gidiyor diyenlerdir. Dün matbaa gelirse din elden gider diyenler, bu gün ya evrim teorisi, avukatlığını yapan ya da evrim bilimini dine düşman görmeyi denklik kabul edenlerdir.Önermelerini;ya çürütünüz, ya destekleyiniz ya da alternatifler sununuz.

C-Belki de, insanın ve hayvanların öğretim, öğrenim ve eğitim makamı olan üniversiteler;Patojen ve özel gerekçeler hariç; her türden insana ve hayvana açık olmalıdır. Vatandaş olarak hüküm ettiğiniz ve vergisini aldığınız insanlarınızı; insanlık makamındaki öğrenme ve öğretme haklarından tecrit etmeğe hiç kimsenin, toplumun veya kurumun haklı gerekçesi olamaz bu şimdiye kadarda dünyada duyulmamış hilkat garibesi bir cehalettir. Bu tip durumlarda tecrit edilen insanlara çözüm üreten alternatif öğretim, öğrenim ve eğitim kurumu sumak zorunluluğu ortaya çıkar.

İpucu ;Bu asır, kapitalizmin ince bir oyunu da;özellikle kurallara en sadık ve bağlı!! fert ve toplum bazında insanların cehaletinden, zayıf ve hassasiyetlerinden yararlanarak onları biri birbirine düşürmek, Allah'ın yasakladığı hududuna/larına ve dinin kesin yasaklarına (gizli-açık şirke/lere ... Vb) sürükleyip;Allah'a, dinine ve inananlara düşman etmektir
          Veto İmparatorluğunun (hâkim Güçlerin) Bu Asır ki Taktiklerinden Birkaçı;
         
0-Halklara ve bilim bilginlerimize (bilim insanlarımıza) bebek kuntakinte karıncaları muamelesini yapmak(burs,proje ve kredilerle, yuvasında köleleştirmek) Filmi izleyin
          
1-hâkimiyetini üzerine kesinleştirdiği veya net deşifre fert-kavime/lere mahiyetindeki diğer kavimleri, özendirerek, örnek göstererek veya asimile ettirerek sindirimini kolaylaştırmaktır. Kapitalizm (Karunizm) için yaşamak besi yerlerini (toplumu) kapitallerine dayalı yaşatmaktır Demirkuş 2007.
          2-Hayvanlar âlemindeki;saldırı, sömürü ve hâkimiyet mantık sistemlerini menfaatleri gereği insanlara uygulamak ve uygulatmaktır. Ör,köleleştiren karıncalar veya imparator karıncalar mantığı;geri kalmış toplumların zeki insanlarını menfaat farzlarına( az koyup çok almak) hizmet eri olarak; talan bursları, talan kursları ve talan kredilerle  teşvik ederken, arda kalan kesimini de;yardım adı altında hazıra ve tembelliğe iterek, zengini daha zengin-fakiri daha fakir yaparak, gelir dağılımını dengesizleştirip toplumlarda ekonomik kaosu yaratmıştır.
          3-İnsan için aynı türün azınlığı olamaz. olsa olsa dil, kültür, din… Vb azınlığı olur. Etnik azınlık kavramı bölücülüğü tahrik eder. Devletleri de,etnik(insan için aynı türün azınlığı olamaz),din, siyasi görüş... Vb tabana göre toplumsal doku uyuşmazlığı zemini oluşana-komşularıyla düşman olana kadar müdahale edip bekler.Akıllı-Zeki, kuzey Kore-güney Kore, Âdemin çocukları-maymunun çocukları ya da Âdemiler-Maymuniler, Kuzey Yemen-Güney Yemen, Kuzey Vietnam-Güney Vietnam, Kuzey Irak-Güney Irak, Bilim-İlim, Okul-Camii, Alevi-Sünni, Dindar- Dinsiz, Laik-Antilaik, Evrim-Yaradılış, bayan-Erkek,Doğu-Batı, Eğitim-Öğretim, A Azınlığı- B Azınlığı, A Dini-B Dini, Ak Partili-Kara Partili, Cumhuriyet Hak Partisi-Cumhuriyet Halık Partisi, A Takımlı- B Takımlı ... Vb kuzeyli güneyli, uzaylı-dünyalı!! antagonisttik(birbirini yok eden) topluluklar devletler dünyada çok. Bu gün isteselerde kısa sürede bir araya gelemeyecekleri kadar bölünmüşler.
            İnsan söz konusu ise;aynı türün azınlığı olamaz, varyasyonları, dil, kültür, din... Vb azınlığı olur. Aynı türün içindeki farklılıkları, varyasyonları Patojen (öldürücü) istisnaları hariç ;çeşitlilik ve bereket yerine azınlık görmek, yorumlamak;dine, bilime ve doğanın tabiatlarına aykırıdır. Önermesi doğru mu neden?
İpucu;
asimilasyon, bölücü ve parçalayıcı muamelesi/leri çeşitliliği ve bereketi yok eder güçlenmemizi engeller. Neden yaşatılması gerektiğini düşünün. Yok edelim, asmile edelim hepsini ne olur? Yanlış ve eksik globalleşmenin koşulları bu yasaya göre konmazsa insanlık ne kayıp eder? 1, 2, 3, 4.Öğrenci Yanıtları

          4-Ama Berlin duvarını yıkıp ve Kapitalist (Karuniler/Karunizm/Sermaye Kuduzu)-Emperyalistleşme ile toplumları kaynaştırmaya kadir olduğunu da ifade ediyor.Koca süper gücün başı;Kant'ın ebedi barış ninnilerinden, cahil inanç sahiplerinin iblisi avlama tekniklerinden dem vururken kendisini-büyüklüğünün ölçüsünü çok mükemmel tarif ediyor. Afganistan'a barış harekatı ve iblisi orda ararken bizi de yastık yapıyor.
 Peki İnsanlık için, Kant'ın görüşünden daha doğrusu ve liyakatlisi nasıl olmalıdır?1, 2
          5-Unutmayalım ki;"Parasız ve zarurete dayalı (reKâbete değil);doğru-haklı-geçerli-kesin yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarınız varsa kapitalizmin ince oyunlarından emin olabilirsiniz. Demirkuş", 2008" Çoğu yabani hayvan;önce hazıra alıştırılarak evcilleştirilip özgürlükleri ve özgünlükleri ellerinden alınmıştır.Zorunlu olmadıkça bedava bile verilse insanların faizli (asalaklı-parazitli) kredi ve faize(asalaklığa-parazitliğe) tenezzül etmemesi gerekir ya da diyetle yaklaşılmalıdır.Emeğe-emek eşitliğine değil;para ve borsa zekâ oyunlarına dayalı olan; Faiz (kapitalist asalak-parazit) (kapitalist asalak-parazit) ve faizli (asalaklı-parazitli) krediyi alan ve veren;fert/toplum/devlet ve insanlarda;zihinsel-bedensel birleştiriciliği (sentezciliği) güdükleştirir, hazıra alıştırırköleleştirir ve bağımlı kılar. Karşılıksız kazanç  veya çalışmadan, emek harcamadan kazanmak hayvanıdır. İnsanı hazırın tiryakiliğine iterken, yanı sıra üreticiliğini öldürür.Ne yazık ki bugün ki dünyanın kapitalist ekonomi metriksinin kuralları faizsiz(asalak-parazit olmayan) ekonomi şekillerinin yaşama olasılığını yok etme sınırına getirmiştir. IMF'NİN puan, beyin ve telkin hipnoz taktikleri;bir taraftan düşük faizli(asalaklı-parazitli) kredi ile kendini beslerken, diğer taraftan da toplumu hazıra alıştırıp kendine bağımlı hale getirip dünya ekonomi metriksinin rotasını elinde bulunduruyor. Faize(asalaklığa-parazitliğe) tenezzül edilmezse ya da boykot edilse dünya ekonomi metriksi ne olur? Ucuz faizli (asalaklı-parazitli)kredi veya faiz (kapitalist asalaklık-parazitlik) kapitalizmin ruhu gibidir. Zengin bir geleceğe sahip bir bebeğin bazı konularda ayakları üstüne kalkıp yürümemesi için (özgün sermayenizin ayakları üstünde yürümemeye alışmamamsı için) ona sürekli mama ve ikramlar takdim etmeye benzer.
          6-Kapitalizm (Karunizm) bir kavmi ele geçirince;son bir taktiği de;kavmi dengede 3-4 (vurcu, beyin, denge ve halkçı güç) noktada böler ve hepsini dener iyice tanır en son vurucu gücüne kavimin başını kovdurur (beyin takımını) sonra vurucu güce beyin olur. Kavim öz beyninden habersiz ve cahil olur.
          7-Kavimlerin düşünsel ve bedensel unsurlarını; doğanın çarkları arasına Ör, güneşin veya nükleer bir reaktörün yenişmeyen halatın etnik unsurları gibi antagonisttik(yeşerdikçe bir birini yok eden) bir yaşam denklemine itip açığa çıkan ekonomik güç ve enerjisinden sadece kendi toplumlarını ve unsurlarını besliyor.Komünistleri hidayetinden sonra kapitalistler; sosyalistleri ve toplumsal demokratları çok sever oldu çünkü onların hayat stilini kendi ahlak ve toplumsal yaşantısını geleceğin toplumuna örnek denge abideleri olarak gösterir. Son zamanlarda demokrasi dalış takımlarıyla halk denizinin zeminine dalışa geçerek; dinlere ve dindarlar bile sempati/eşduyum duyup iktidarlara getirip kadir olduklarını deneme yaparak yeni açılış ve toplumsal formüller geliştirmeye çalışmaktadır.
          8- Kaz gelen yerden tavuk esirgemeyerek;halk ve toplumu direkt veya dolaylı tapılacak veya yegâne baş vurulacak ilahi/peygamberi makam olarak empoze edip icraata koydurtmayı başaran Karunizm (kapitalizm) için aslında halk ve toplum besi yeri olarak değer bulur.
         9-Kuramsal olarak kapitalistlerin bir taktiğini de (nasyonalizmi kullanmak) iç içe kavimleri geri dönüşümsüz düşman etmek için; bir reçete gibi okuyabilirsiniz;
A-Kavime/lere devlet kurdur.
B-İçindeki kavimlerden millet münafıklarını yaratarak bilinçli darama yaptır. Misyonerlik çalıştır. Özellikle kurumların en üst kÂdemelerine cahil yönetici yap, kullan ve sonra günah keçisi göster. Sonra halkı-devleti günah keçisi/leri katili yap-göster malzeme insan hakları mahkemesine malzeme çıkart.
C-Sonra onları ya cahil, ya millet veya din münafığı yap.
D-Ardında geçmişteki savaş ve göçlü bir olaya büyük bir iftira yüklemektir.20.Yüz yılın sıcak ve soğuk cehalet savaşlarıyla ilişkilendirmeye çalışın. Uluslararası arenada gelecek nesiller arasına aşılmaz fitnelik-geri dönüşümsüz düşmanlık tohumlarını legalleştir. Kendi siyasal-ekonomik barbarlığınla günah keçisi barbarlığını resmileştir. Amaç kültür asimilasyonu ile özünden kopardığı yavruları ecdadından koparmak için ecdadını barbar kabul ettirip asimilasyonu hızlandırmaktır. Roma imparatorluğu döneminde bu taktik kısmen maya tutmuştur.
E-Derin menfaatleri için aslını gizleyenlere ne denir? !! “Kara kazan kaynadı;eski ve yeni din ehlinin ulusal şah damarları oynadı/oynatıldı”  Kısaca “Kara kazan kaynadı; şah damarlar oynadı” Niye?
F-Veto imparatorluğunun menfaat farzları için;Avrupa ya global-evrensel kapitalizmi dışınada nasyonalist soğuk savaşı, maşa milletlerin maşasıyla sıcak savaşlar başlatmıştır.
G-Veto İmparatorluğu kapitalizmi ileri ki menfaat farzları için; komünistlileri sermaye hidayetine, İran ve Taliban'ı inanç hidayetine, sosyalistleri de geleceğe erdirdi. Şimdi ise eylemlerine itaatin meyvelerini ve hasadını topluyor. Üstü örtülü rabliğine itaat etmeyenlere veya kabullenmeyenlere tüm bir leşmiş milletleri bile kullanarak sözde asilere ders veriyor eğitiyor hizaya getiriyor-getirmeye çalışıyor. Ne acıdır ki bir zamanlar ülkemizde baş örtü siyasi simge olamaz cehaleti veya münafıklığı arkasına gizlenenlerin belki de kendilerini kullandırmanın ya da kapitalizmin cehalet ürünü olarak zavallı kadınlara çektirdiklerinin acısına doğru empati/eşduyum duymamalarının başına gelenler gün gelir kavimlerin fıtratı ve inancı yapılarına doğru empati/eşduyum duymadan demokrasi ya da çoğunluğun arkasına gizlenen Karunizm (kapitalizm) aynı dersi ve tepkiyi pişmanlıkla içinde yaşayacaktır.
  Öğrenci Yanıtları

136.
İslam'i düşünce sistemini ve hedeflerini doğru bilmeyen her fert, toplum, kurum ... Vb İslam dini cahilidir. “Dinsiz İlim Kör, İlimsiz Din Topaldır” Albert Einstein 1 Belki de özeyiş;“Dini Eksik Bilenler Kör, İlimi Sakat Olanlar Topaldır” şeklinde söylenseydi daha mantıklı olurdu.
“Dinsiz İlim Kör, İlimsiz Din Topaldır” Albert Einstein 1, Bu özdeyişte kavram ve düşünce yanılgısı var.
Belki de özeyiş;“Dini Eksik Bilen Kör, İlimi Eksik Olan Topaldır” DEMİRKUŞ 2009 şeklinde söylenseydi daha mantıklı olurdu.

Ör. bazı bilim bilgini (bilim insanı?!), üniversiteler, fert, toplum, devlet ve kurumlar... Vb İslam'i düşünce sistemini benimseyen, fert, toplum, devlet, halk, öğrenci, kurum… Vb doğru empati/eşduyum duyamadıklarından tepkilerinde;eylem ve düşünce yanılgısı içinde olduğunun farkında bile değillerdir. Bu cehalet, 21. yüzyılda ulusal ve uluslararası toplumsal tufanlara neden ve ibret verici hilkat garibesi bir örnek olabilir. Yani cahiller yanlışın avukatlığını yaptığının farkında değillerdir. Hele bu meseleyi devlet, rejim ve ulusal özgünlüklerimiz elden gidiyor deyip ulusal-duygusal sömürü bulamacı haline getirdiklerinin farkında bile değillerse bunları ikna etmek matbaa gelmesin din elden gider diyenleri ikna etmekten daha zordur. Önermelerini;ya çürütünüz, ya destekleyiniz ya da alternatifler sununuz.
İpucu;ali ve bilginlerine itaat etmeyen veya güvenmeyen, erg ve güç sahibi; insan ve nefisler her şeylerine zulüm etmişlerdir. Çünkü onların(cahillerin) çoğu âlim ve bilginlerinin kim olduğunun farkında bile değillerdir.
   Yaşamak için doğadan yararlanmayı hayvanlar, bitkiler... Vb canlılar başarmıştır. Hem de bir hırka bir lokmadan ve tam tersi hedefli (tüm hırkalar ve tüm lokmalar bana) hemen her yaşama şekli vardır. Ama hayvanlara insan kadar doğayı tahrip edecek ve hortumlayacak veya tam tersini/lerini becerecek; yetenek, Akıl, ruh ve vicdan verilmemiştir. Belki de onun için dinde ve kitapta doğayı hortumlama sanatından çok doğada akılcı yaşama stilleri ve kuralları tarihteki sebep ve sonuçlarıyla ilişkilendirilerek bildirilmiştir. Önermesinin eksiğini tamamlayınız ve alternatifler sununuz. Öğrenci Yanıtları




2010 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI
b14-Din-bilim-yönetim sistemleri arasında; laiklik hangi koşullar ve bedensel-zihinsel eylemlere köprü hangilerine uçurum olmalıdır? Kısaca Vahşi ve Doğal Laiklik sistemi;İnsanlığın, devletlerin… Vb hayırlı bekası için işe yarayanlardan uzak işe yarmazların suçlarına ve günahalarına liyakatli yakın tuzak olmalıdır. Demirkuş 2008.Sorusunun yanıtı yerine doğru ve liyakatli oturtulmadıkça en az evrim kavramı kadar bu kavram insanları bir yerlerine oturtur. "Genellikle bilenlerin bilmeyenlere göre kendilerini yararlı konumlandırışları farzdır".Demirkuş 2008. Yani alimin zalimin halinden, Ehillin cahilin halinden, İnananın inanmayanın halinden anlaması ve çözüm üretmesi daha evla ve doğaldır.
İpucu;din, bilim ve yönetim sistemleri kavramlarını liyakatli ve algıda değişmezlik derecesinde doğru öğrenilmesinin mutlak gerekliliğine inanarak çözüm önerin. Yani Allah dinleri göndermeseydi veya bilim yapmayı yasaklasaydı dünyanın hali bu gün ne olurdu? Dinsiz ve inanç sapıklarıyla kaynaşan bir dünya düşünün. Dinler neden Allah (C.C). Tarafından gönderildi!! Ör.Âdem AS. sabanı, Nuh AS. gemi yaptırmasaydı... Vb yani peygamberlerine bilimle ilgili olan zanaatı ret ettirip bir hırka bir lokma önerseydi ne olurdu?1, 2, 3



21-Rezaletin, felaketin ve cehaletin kefili olan; ferde, güce, devlete veya kavimlere ne denir?
A-Din merceğinden bilim ve yönetim sistemlerine bakmak,
B-Bilim merceğinden bilim ve yönetim sistemlerine bakmak,
C-Yönetim sistemleri merceğinden bilim ve dine bakmak, arasında ne fark vardır?22.
A-Din ve rejimlerin; fert ve toplum için var olması ile fert ve toplumun din ve rejimler için var olması arasında ne fark vardır?
B-Günümüz yönetim sistemlerinde hangi alternatif uygulanıyor.
C-Fert ve toplumun; dini ve rejimi mi olur yoksa din ve rejimlerin; fert ve toplumu olur? Neden?
D-Fert ve Toplumun değişim arzusu ve zorunluluğu söz konusu olunca;rejim, din, kurum.. Vb hangi koşullarda toplumun gereksinimine uyum sağlaması zorunludur.
E-Rejimin dinleştirilmesi ne zaman ve hangi koşullarda gerçek olur?1
F-Rejimin dinleştirilmesi ve hukukun ilahlaştırılması;cehalet tufanına neden olur.
G-21.Yüzyılda bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) din cahili olması toplumsal tufanlara neden olur. Önemelerinin, yanlışını, eksiğini veya daha doğru alternatifini sunun.
İpucu;
Öğrencilerine, halka ve insanlara eksik empati/eşduyum (duygudaşlık) duyabileceğini, düşünün.1

27.Rejimleri, Atasal kültürler ve yaşama şekilleri gerçek din değiller ve dinleştirmemek veya dinlerle yarıştırmamak-karıştırmamak gerekir. Rejimlerin kavimlerde hayat bulması için, dinlerle verimli-uyumlu geçinmesi toplumlarına uyum sağlaması farzdır. Önermelerini çürütünüz.
İpucu;Tarihteki hemen tüm dinlerin yaşamını bu güne dek sürdürmesi, tüm rejimlerin yıkılışları hatta izlerinin bile kalmayışını düşünün. Bu önerme olgusunu tarihsel nedenleriyle rejimlerin yaşamak için sürekli tüm dünya kavimlerine uyum sağlamaları ve sağlayamamaları arasında ilişki kurmaya çalışın.Evrim ve devrim açısından, rejimler her zaman geçerli dine çekiniktir!!! 0, 1, 2

31.Bir insanın dini;onun düşünce sisteminin bileşkesinin yönü ve metriksinin kıblesidir. Buna göre herkesin dini vardır. Bir kimseyi dincilikle suçlamak cahil bölücülüktür. Aşırı ifrat, terfide ya da radikalizme geçişi zorla, hile ile siyasetle empoze eden herkes bölücüdür.0,1Önermelerini;ya çürütünüz, ya eksiğini yazınız ya da gerekçesiyle destekleyiniz.
İpucu;Ör.Düşüncesinin kıblesi; doğadaki sistemlere, yaratıklara, doğaya ve doğa üstüne tapanlara yönelik olanların dinleri; zeki tasarım(1, 2) dinleri, ya doğal sitemin rastgele-mantıklı doğal kültürel ritüellerdir ya da doğadır. Ateistlerin dini peygamberlerin düşünce sistemi bileşkesinin kıblesinin tam tersi olan ateizmdir. Düşüncenin kıblesi; doğal ve tarihi Atasal kültürlerine yönelik olanların dinleri doğadaki sistem, doğal ve Atasal kültürleridir. Radikal komünistlerin düşünce sisteminin tüm kıblesi komünizme olduğu için dinleri komünist rejimdir. Ha keza düşünce sisteminin pür kıblesi rejime doğru olanların dini rejimleridir veya düşünce sisteminin pür kıblesi bilime doğru olanların dini bilimdir. Irkçıların düşüncesinin kıblesi sadece milletinin ve ırklarının üstünlüğü ve menfaatine doğru olduğu için dinleri şovenizmdir. Siyonistlerin düşüncelerinin kıblesi din+ırk (sözde üstünlüğü ve menfaat farzları gereği) bütünleşiğine doğru olduğu için dinleri siyonizmdir.

38. 21 .YY'DA Tek dünya devletine entegre edilmek istenen her hangi bir Ortadoğu toplumunda: kültür, dil, kişilik, rejim… Vb ile; bilim, siyaset ve din arasındaki liyakatli denklemi/leri nasıl olmalıdır? Böyle bir denklemin ya da denklemlerin parametreleri ( değişken, ortak payda, sabite... Vb ) neler olmalıdır?
İpucu;kavramların tanımlarını örnekleriyle ne olduğunu kusursuz öğrenin sonra denklemin sabiteleri ve değişkenleri arasına önce iki sonra… Vb çok bilinmeyenli denklem olarak önerin.
- Demokrasi imparatorluğunu (Veto), Cumhuriyetleri, Krallıkları, Komünist rejimleri … Vb rejim tiplerini dikkate almayın yani rejim tipi önemli değil.
-Tarafsız (beden ve zihninizin;içinde bulunduğu tüm koşulların yönlendirici etkisinden kurtulmak), namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), dürüst ve hür bir bilim insanı gibi davranın ve düşünün.
-Hedefiniz uzaya açılan legal -yaşayabilir-kurulabilir tek dünya devleti ütopyası olmalıdır.
-Olmazsa olamaz/olmaz, ortak payda ve değişken koşullarınızı önerin.


59.A-DNA Nedir? Gen nedir? Gen zekâsı nedir? Genler nasıl çalışır? Görevleri nelerdir? Gen terapisi nedir? Gen tedavisi nedir? Genlerinin ve beyninin arzularına kul olmakla onlara hükmetmek arasında nasıl bir ilişki vardır? Kromozom Nedir? Din nedir? Ahlak nedir? Eğitimle genlerimizin ve beynimizin kontrolünü aşmak-ele geçirmek olası mı nasıl?
Genlerimiz mi bizi (insanı) yönetiyor ve tercihlerini/mizi belirleyip geleceğimize yön veriyor yoksa gerçek kişiliğimi/miz mi genlerimizi yönetip geleceğimize yön veriyor?
İpucu;Tüm canlıların, hayvanların ve insanların bedeni; yapısal biyolojik bileşenler ve genler(özellik birimi) sisteminden ibarettir. Bundan emin olabilirsiniz. Hayvanların çoğunu ve bazı insanları genleri (beden sistemlerini) yönetiyor bundan emin olabilirsiniz.
           Genler açısından; cahil(kendin bilmez), zalim(zulüm kar), siyasi, düşünsel ve/veya nesnel sadist(başkalarına eza çektirmekten hoşlanan), siyasi, düşünsel ve/veya nesnel mazoşist (dövülmekten ve kendisine işkenceden hoşlanan) ve âlim (kendin bilir) insanlar arasında ne fark ve nasıl bir ilişki vardır?
          Tüm bu bilgileri; cahil(kendin bilmez) kötü ahlaklı âlim (münafık) ve peygamber ahlaklı alimle ile ilişkilendirmeye çalışın.
B-Beyniniz mi sizi yönetiyor siz mi beyninizi yönetiyorsunuz. Genleriniz mi sizi yoksa siz mi onları yönetiyorsunuz?Aklımızın bizi yönetmesi ile zekâmızın bizi yönetmesi arasında ne fark vardır? Eğitim ile iradesini; nefsi veya aklı kontrolüne koyan insanlar arasında ne fark vardır?
İpucu;
İradeyi; zekice ve akıllıca kullanmak arasındaki farkları analamaya çaılışın.

C.Nefsimiz(nesnel- sanal doğal bedenlerimiz ve doğal sanal araçlarımız/zekâ… Vb) mi bizi yönetiyor biz mi nefsimizi yönetiyoruz? Nefsini doğru tanımanın ne yararı vardır? Nefsini tanıayn rabbini tanır (ayet). Bir insanın;zekâsının, beyninin ve aklının yönetiminde oluşunun arasında ki farkları yazınız.
İpucu
;tüm normal yabani(vahşi) hayvanlar, bedensel organlar ve zekâlarının kontrolünde olduğundan emin olabilirsiniz. Tüm evcil hayvanların yabanilerinden(doğal akrabalarından farkı) doğal olanlarına ilave olarak evcil kültürleri, öğrendikleri, eğitildikleri ve evcil genleriyle hareket ederler.

D.Bir insanın bir an;iradesi ve kişiliği sadece, aklının kontrolünde ise akli selim, ruhunun kontrolünde ise ruhban, nefsinin kontrolünde ise hayvan (ilkel insan), pür zekâsının kontrolünde ise şeytan, sistemin kontrolünde ise sistem aksamı (örneğin, teknolojik veya doğal insan). Önermesinin eksiğini ve safsatalarını eleştiriniz.
Sizce sürekli,aklının kontrolünde insan yetiştirmek için nasıl öğretim, öğrenim ve eğitim sistemleri uygulamak gerekir.
İpucu ;insanların her an ve her zaman aklının kontrolünde olma olasılığının çok zayıf olabileceğini düşünün. İnsanın fıtratı ve yaşam denklemi gereği ideal dengeyi oturtması zor. Genellikle insanlar hercai kontrolde olabileceğini düşünün. Bu gerekçeler dayalı olarak eğitimde insanlara, hoş görülü davranmanın zaruretini düşünün.

E.Sıhhatli bir yaşam için;çok yediğimiz kadar az yemeye, az çalışmışlığımız kadar çok çalışmaya ve hareket etmemiş kadarda hareket etmeye mahkûmuz. Önermelerini eksiğini tamamlayınız.
İpucu:ifrat ve tefrit dayalı doğal yaşam-beslenme şekli/leri ile sıhhatli yaşamak için;nefes almak kadar çalışmanın, hareket etmenin ve normal beslenmenin önemini eğitimde vurgulamayı ilişkilendirin.

84
.Bilim bilginleri (bilim insanları?!) din cahili, iman edenler bilim cahili olduğu sürece, üniversiteler; Doğal (Vahşi) Demokrasi ve siyasetle;kapitalizmin, komünizmin, şovenizmin, Siyonizm… Vb …izim ve diğer ...istlerin çiftliği ve hizmetkarları olmaktan kurtulamazlar. Önermelerinin tutarlılığını veya tutarsızlığını;gerekçeleriyle ya ret ediniz, ya destekleyiniz ya da alternatif ileri sürünüz.0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12,13,14

 95.A- Bazı bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?),farkındalıklarını uyutarak ya da zafiyetlerinden yararlanarak;nefsi ve zekâsını bilimsellikle kullanarak  madde âleminden büyük kıyamete doğru kişiliklerini-hayat enerjilerini evrimin çanağına hapsetmek ne demektir?Yani insan bedensel ve zihinsel olarak aklını ve ruhunu harekete geçirerek kişiliğini evrim çanağının hayvani-meleği doğa ötesine taşımasına kement vurmak ne demektir? Hayvanların bedensel ve zihinsel enerjilerinin  hedefine kilitlenmek ne demektir?
İpucu;1, 2, 3, 4, 5, 6, 7
Yaşanmış Gerçek Senaryo;Bunu bir reçete gibi okuyabilirsiniz;orada gelişimin ve değişimin gereği vadesi dolmuş Allah (C.C)'UN dinlerine mensup insanların inisiyatifinde liyakatsiz ve deforme  değerlendirilen  toplumlar vardır. Sonra bu liyakatiz ve deforme  (şahsi menfaatleri için dini kullanmak)  değerlendirmeye baş kaldıran bir  veya birkaç grup insan vardır. Bu insanlar akıl, ruh ve vvicdan haksız ve kötüye kullanıldığına haklı  karar verir. Toplumu bu haksız dinsel tabuları kuşatma ve yıkma  yönünde  harekete geçirmeyi, kısmen başarırlar. Dini kontrol altına aldığını sanırlar, aslında sadece bir alt basamağa (doğaya-evrim çanağına) malzeme ve yem olarak itildiğinin farkında değiller. Bu bilim ve doğa emekçisi insanlar doğaya ve madde âlemine yani hayvanların bedensel ve zihinsel enerjilerinin  kilitlendiği hedefe bilimsellikle yönelerek doğayı hortumlama sanatını yani, ilkel-patojen teknolojiyi geliştirirlerken hayvanlardan farklı olarak akıl ve ruhunu harekete geçirmekte güdükleştiler, men ve mahrum oldular.  Bu önemli ve değer biçilmez sanal araçlarını kullanamayarak insanlıklarının peygamber ahlakı farkındalıklarını kayıp ettiler. Doğa çanağına dalan bu insanlar (bilim insanları)  akıl, ruh ev vicdanlarını çalıştırmayı unuttular, ihmal ettiler veya bu önemli  farkındalıklarını  yitirdiler.Böylece  akıl ve ruh cahili oldular. Geliştirdikleri patojen teknolojinin doğayı hortumlama cazibesine kapılan diğer toplumlar da  bu evrim çanağına girdiler. Hatta geçerli yegâne son dine mensup insanlardan bazıları bile bu cazibeden etkilenerek İslam'iyete hak etmediği  vadesi dolmuş eski dinlerin işe yaramaz muamelesini reva gördürmüşlerdir.Böylece doğada kendini amorti edemeyen ve daha önce dünyada yaşamış insanlardaki gibi doğanın bereketli meyveleriyle yetinemeyen, hayvanlardan daha aşağılık olarak doğaya zarar vererek-yaşam yerinin toprağını ve buzunu eriterek gaza çeviren  patojen teknoloji insanı ortaya çıktı.
Varılan nokta peygamber ahlaklı insanlardan toplumlar yetiştirmeyen devletler ve insanlık hayvanların çanağından (evrim hapishanesinden) daha aşağılık yerlerde haşır olmayı hak eder.
       Sonuç olarak bu patojen teknoloji emekçileri eski din ehline, kırallık ve imparatorluk mensuplarına  malzeme olmaktan kurtulamamışlardır. Hatta bir basmak altta  yönetimsel (kapitalizme malzeme)  ve bilimsel  (evrim tartışmaları)  siyasetle boğuşturularak-ovuşturularak belki de liyakatsiz değerlendirildiklerinin farkında bile değiller.
 Bu gün insanlığa, doğa ve gezegenimiz; patojen teknoloji-insani çevre sorunlarına tepkisini hoşt olarak gösteriyor. Yani ilkel insandan kaynaklanan çevre sorunlarına çevrenin-doğanın felaketlerle cevap vermesi.   
      İnsanları, nefisleri itibarıyla (akılları itibarıyla değil) bedenen-zihnen, yabani-vahşi, evcil ve hercai hayvan olarak düşünebilirsiniz. Toplumsal kurallara riayette ortaya koydukları sistemde  doğal olanlar fırsatını buldukça doğal hayvan gibi gizli açık avlanıyor, kuralları kılıfına uyduruyor ve insanlığın ergini ele geçirmişlerdir.


B-Doğal döngünün ürettiği bereketli hasılat hayvanların yaşaması içindir. İnsan  ürettiklerinin ölçüsünden /lerinden fazlasını doğadan  tüketmeye başlamışsa; ifrat, tefrit ve cehaletin toplumsal tufanı kopmuş demektir.  Önermelerini doğayı tüketim ve hor kullanma açısından;tarihi süreçlerde yaşayan toplumları ve asrımızın insan toplumlarıyla  mukayese ederek vardığınız sonucu ve çözümü yazınız. 1, 2

C-İnsanın kendisini ürettiği hayat enerjisini ve gerçek kişiliğini;benimsediği yaşama ve düşünce stili ile hayvani-meleği doğa ötesine taşıması ile ürettiği robotlarla kişiliğini doğa içinde ve ötesinde taşıttırması olasımıdır neden?
İpucu;akıl, ruh ve vicdan, nefis ve zekâsıyla, peygamber ahlakı kurallarıyla yaşama(peygamber ahlakı) ve akıldan ve ruhtan yoksun sadece nefis ve zekâsıyla doğaya kenetlenmiş yaşama stillerini düşünün fimler izleyin.1,2,3




2011 DİNLE İLGİLİ BEYİN FIRTINASI VE  NADASI SORULARI
7.Her şeyi nesnel bilimin farzlarıyla izah etmek olası mı neden? Değilse Alternatifler üretiniz?
İpucu
;Enerjinin tanımını ve hallerini düşünün. Enerji hallerinin çeşitliliğini düşünün. Minimum kaç enerji hali ile tüm enerji hallerini izah edebiliriz?
İp ucu Allah C.C'UN gönderdiği dinler ve peygamberle değişimin gereği ve tarihsel süreçler içerisinde; insanların zihinsel, bedensel, toplumsal; koşul, konum, kaosun, sorun ve gereksinimlerine yanıt verecek liyakatte aşamalı gönderilmiştir. İslam dini ve Hazreti Muhammed AS'la bu inkişaf tamamlanmıştır
. Önermesinin eksiğini tamamlayınız.
İpucu;Allah 'cc dinleri insanlığın buluğ çağına erdiği veya akli baliğ olduğu yaptıklarında sorumlu tutulan insan Âdem AS 'la ilkokul seviyesi ahlakı suhufları (sayfa gönderdi) insanlığın ve çevrenin liyakatli değişimine uygun olarak...Hz. Muhammed AS' la insanlık olgunluğa erişilmiş ve Ahlak Üniversitesiyle Kuran-ı kerimini tamamladığını düşünün.
Mertiks filmindeki gibi bu dinde başarılı olunmadı haydı diğerini gönderelim diye değil. Gönderilen, din, peygamber ve toplumsal özellikleri muhakeme ve mukayese etmeye çalışın. Ör,Romalılara İslam'iyet gönderilseydi ne olurdu!? Ya da bu gün İslam'iyet'ten önceki dinler başarısız olduklarının düşünmek korkunç bir düşünce yanılgısı ve yargısı olur.

12-
I.Nasıl ki bir peygamber ayetleri hayatına uygulayarak peygamber ahlakı ve verimli yaşam kurallarını (doğal ve toplumsal döngülere uyumlu-verimli kuralları) hadis olarak hayatına direne ederek-kayıt ederek toplumsal sorunları çözüyorsa, bilim bilginlerimizde (bilim insanlarımızda);bilimde öğrendiklerini,toplumsal ve çevresel sorun - problemleri hayatına namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır) ve dürüstçe uygulayarak doğada ve toplum içerisinde liyakatli yaşama kurallarını direne ederek sadece işe yarar-yararlı doğal ve toplumsal dögülere uyumlu olanları;ders notu, toplumsal kural, doğa yasası, matematiksel bağıntı, buluş, keşif… Vb insanlığa takdim etmelidir. Diğerlerinin izini kayıp etmesi veya emniyete alınması gerekir.
II.Bilim bilginleri (bilim insanları?!) ve peygamberin ürettiklerinin çelişkiye düştüğü noktaları;dini ve bilimi çok iyi bilen (fert olarak;dinbilim bilginleri-alimler ya da din ve bilim cahili olmayanlar) tarafından tekrar araştırmaya konarak din-bilim fermuarı doğru eşleştirilmeli-çekilmeli. Ateistler ve fanatik dindarlarında bundan rahatsız olmamaları ve tahammül etmeleri gerekir. İpucu;1,2
I ve II. önermeleri;Ya çürütünüz. Ya tutarsız, gereksiz ve ütopyaları eleştiriniz. Ya da alternatif görüş öneriniz.

14.Devletimizin ve tüm insanlığın hayırlı bekası için;bilinçli, basireti açık, adil ve liyakatli laikliği fert, toplum ve sistem-yönetim bazında hangi kurallar sistemi ile uygulamaya koyardınız. İpucu;işe yaramaz yönetim, eğitim ve dinlerin devletten uzak tutmak. Cahil insan, din cahili, din-insan-millet münafıklarını egale eden, bunların tam tersi fert ve toplumları yeşerten-ön plana çıkaran ve motive eden laiklik kurallarını geliştirmeyi düşünün.Öğrenci Yanıtları
İpucu:zorunlu nedenlerden dolayı laiklik batıda eski dinlerin ortaçağ uygulamaları; bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) yakasını batıl dinden/lerden kısmen de olsa kurtarmıştır. Bu gün bu eski dinlere görülen din tehlikelidir revası İslam'iyete iftiradır. Bundan emin olabilirsiniz. O dinlerin yönetimi veya şemsiyesine ya da işbirliğine bir daha bilimin emanet edilemeyeceğini düşünün. Çünkü siyasiler ve bilim bilginleri (bilim insanları?!) o acı sonuçları yaşamışlardır. Bu dinler bu gün İslam'iyete tutunarak bilimi metriksine alma çabalarını olabileceğini düşünün. Bilimin dinden uzak tek başına hareket etmesi halinde;kendisine kara delik olabilecek haklı, geçerli ve güçlü inanç kesiminin olurunu yanında bulmasının avantajını insanlığın geleceği açısından düşünün.1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 Öğrenci Yanıtları



17- A- İnsanda;yukardan aşağıya;Allah'ın Temsilcisi, insan ( beyin devleti) gemisi Temsilcisi, Ümmet gemisi (hem dünyevi ve hem de uhrevi olduğu için; evrensel ve ulusal gemilerinden büyüktür)(kalp devleti), halk (göbek devleti) gemisi Temsilcisi, Millet (soy devleti) gemisi Temsilcisi, parti (...devleti) gemisi Temsilcisi, beylik (....devleti) gemisi Temsilcisi, sülale-aşiret(devleti) gemisi Temsilcisi, kurum-kuruluş-dernek-belde-bölge (devleti) gemisi Temsilcisi. İnsan makamına ulaşmanın yolu genellikle sırasıyla yukarıdaki aşamalara aşağıdan yukarıya geçmeyi gerektirir. Ancak, kalpten yukarısı hüsran(sabrı, imanı, hakkı tavsiye edenler ve iyi amel işleyenler hariç), aşağısı heyelan makamı gibi gözükmektedir. Bu önermeye göre ülkemizin konumu nedir sizce?
İpucu;
uygulamada parti devletini, parti vekilini aşamamış kavimleri düşünün Ör,Nazi Almanyası nasyonal, Sovyetler ve Çin'deki komünist parti devletini/lerin düşünün. Sözüm ona halk ve proleter devleti. Demokrasi adı altında veto imparatorluğundaki lobi ve eski din ehli aslan devletlerini ve finolarını düşünün.Bilimsel ve toplumsal fıtrat gerçeklerinden yoksun, süper istemlere (egolara) dayalı mevcut rejim ve siyasetin; bilim ve çevreci insanları, yoksul halkları ve bilimsel envanterleri-hasılatların nasıl hor kullandığını ve talan ettiğini düşünün
  Osmanlı devletinin sanal bedeni yıkılınca; sanki ilik devletileri (milliyetçi devletler) ve kemik devletleri (millet devletleri) öne- ortaya çıkartıldı, halk yani toplumun beden eti kemikten ayrıldı, yenildi veya çürütüldü.
   Kemik iliği (hücre çekirdeği) kavimin milliyetçileri, kemik kavimin milleti, et kavimin halkı, kan kavimin mahiyetindeki halklar gibidir.
  "Sağduyulu Evrensel İnsan Devleti"ne ulaşmanın yolu partiden/lerden, millete, milletten halka, halktan halklara halklardan insan devletine doğru doğal ve yapay inkişafla yol almaktır. İslam Devleti yegâne idare edicisi, yöneticisi ve yürütücüsü Allah (C.C) olan, yaradılıştan kıyametin kopuşuna ve ebedi hayata kadarki dünyevi, uhrevi (ahraet) tüm yaratıkların (canlı, cansız ve diğer yaratıkların) haşır olacağı Kuran-i ve İlahi bir sistemdir. İnsan devleti dünyevi ve beşeri ağırlıklıdır.
-Rahmani Alimlerini ve gerçek peygamber ahlaklı bilgelerini kayıp etmiş kavimlerin gerçek milliyetçileri her zaman huzursuz ve hırçın olurlar.
İpucu;Rahmani Alimler ve Bilgeler, Allah (C.C) razı eden kavimlerinin işletim sistemleri gibidirler
.
B-Ben kimim? Ya ben kimim? Ene çatışması yukarıdaki (71. sorudaki) hangi rejim-yönetim tiplerinde ortaya çıkar?
Önermelerinin eksiğini tamamlayınız. Tatbik/Uygulayış bakımından veto imparatorluğu aslanları, finoları ve ülkemiz bu gemi silsilesinin neresindedir.Öğrenci Yanıtları

33.Bedbaht zihniyetler; önce insanların ahlakını yedi bitirdiler. Sonra arda kalan doğal ahlaklı insan kendiliğinden hayvanların miracından aşağıya akmaya başladı. Bu cahil insanlara bilim işçisi olarak toplumların, dünyanın ve doğanın fiziksel-sanal bedenini kemirterek kötüye ve liyakatsiz kullanarak günümüz fiziksel-çevresel doğal ve toplumsal sorunlar ortaya çıkmıştır. Yer küresinin nesnel bedenini eriterek, gelecek insan neslinin yeryüzünde türeme ve üreme şansını sıfıra yaklaştıran bu insan düşmanı zihniyet ne olabilir sizce? Bu asır bilim bilginleri (bilim insanları?!) ve avam; bir avuç kapitalistin, geçersiz din ve eski yönetim ehlinin eseri olan; kapitalizmin sermaye büyültme tiryakiliklerine ve kapitalist siyasete malzeme bilim işçileri olarak kullanılmaktadır. İnsanların zihinsel, bedensel ve eylemsel yaratıkları bu asır bir avuç kapitalizmin metriksindedir.Bu asır, insanlar mı kapitalizmin metriksine malzemedirler yoksa Karunizm (kapitalizm) mi insanların Metriksine malzemedir? Soru önermesindeki liyakatsizlik, iftira ve paranoyaları eleştiriniz. Alternatif görüş ve çözümler öneriniz.
İpucu;Bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?);insanlık ve doğal çevrenin hayırlı bekası için bilim, iş, teknoloji ve bilgi üreteceğine dair namus, vicdan ve mukaddesatları üzerine rutin yazılı ve sözlü yeminli çözümler üretmeye çalışın.
   İnsanın yaradılış ve var oluş serüvenini tarihsel çerçevesinde sanal-nesnel dost ve düşman zihniyetlerinin; insanlık bedeninin işletim sistemini ele geçirişini düşünün.
   İlerde doğayı kemiren günah keçileri olarak ilan edilecek bu evrensel bilim bilginleri (bilim insanları?!) onlara göre sözde bilim bilgini (bilim insanı?!) -toplum ve doğa bilginleridir. Aslında bu temiz ve saf kitle bilinçsiz-farkındasız-cahilliğinden yararlanılan özde samimi doğa ve toplum bilginleri ve bilim bilginleridir (bilim insanlarıdır).
   Doğa alimleri-bilginleri olarak liyakatli, bilinçli ve inançlı örgütlendikleri zaman onları kapiatlizmin deneyimli şahinlerinin … Vb deneyimli kalıntı zihniyetlerin kullanamayacaklarını/ kullanamayacaklarını/ kullanılmayacaklarını sağlayacak şekilde düşünün.


35.Bu günkü uygulamadaki gibi insanlar mı din ve devletin bir birine karışmaması ya da bölük-ayrı durması için her kes her an laikliğe bekçilik yapması gerekir. Sinerjitik (Kuvvetler ayrılığına dayalı Şer'i ve Hukuki Kurallara Uyumlu Liyakatli Birliktelik) laiklik yasalarıyla; dinin/lerin, devletin/lerin, ferdin, halkların… Vb birbirine uyumlu ve destekleyici hayat bulması, çalışması, koruması ve kötüye kullananlara engel olunması desteklenmelidir. Önermelerini ülkemiz koşulları ve sıkıntıları dikkate alınarak yapıcı eleştirniz.
İp ucu;Vahşi ve Doğal Laiklik soru, sorun ve çözümlerini inceleyiniz

50.Toplumsal sorunları çözerken ve devlet kurarken:sağlam, güvenilir ve doğru;
1-Din bilgisine(ayet, hadis ve tatbik/uygulayış açısından),
2-Tarih bilgisine,
3-Mevcut-tarihsel anayasalar, yönetim sistemleri,
4-Toplumsal deneyim, atasözleri, vecizeler,
5-Tarihsel-güncel uygulamaları doğru eşleştirme bilgisine,
6-Var olan koşulları ve toplumsal yapıları (fıtratları) doğru tanımak-empati/eşduyum duymak,
7-Yeterince bilimsel, sanal ve nesnel alt yapılara sahip olmak gerekir.Önermelerinin eksiğini tamamlayınız.

53.Demokrasilerde çare tükenmez. Önermesi; hem gizli düşünce ve kavram yanılgısı hem de gizli şirki içeren asrın cahillerinin bir cehalet belgesi ve kanıtıdır.Önermelerinin safsatalarına alternatifle ileri sürünüz.
İpucu;1, 2, 3, 4, 5,
Çıkarsayış;Dinler ve kâinat dâhil, tüm nesnel, sanal ve kuramsal sistemler belli tatbik/uygulayış sahaları için idealdirler. Hiç bir sistem veya sistemler grubu her şeye çare olamaz .Her sistemin en az bir kara deliği vardır. Tüm çaresizliğin yenik düştüğü veya çare bulduğu yegâne makam;her şeye kadir olan Allah (C.C) olarak bilinir. Demirkuş, 2008

56.Bu dünyada;evrimsel güç (cebren, hile ile, ikna... Vb) ve akıl yolu ile kavimlerin muhtarlığı (dünya devleti kurma hakkı) geçmişte bir çoğuna nasip oldu ve gelecekte de hemen her kavime nasip olacak. Önemli olan muhtarlık nöbetinde; namuslu (namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb Rahmani ve/veya şeytani insanlarla; namuslu, dürüst, vicdanlı... Vb kara cahil , kasti cahil ve/veya çocuksu cahil insanlar karıştırılmamalıdır), adil, çalışkan olmak yetmez, o insanların yararlı ve özgün;örf, adet, kültür, dil, lisan, renk, ırk, mezhep, din… Vb çeşitliliğine liyakatli çözüm, yaklaşım, eylem ve yapıcı kanunlar üreterek yaşatmaktır. Bunun yolu da liyakatli gerçek eğitimin meyvesi olan bilgili (din+bilim+ilim) ve peygamber ahlaklı yurt insanı/vatan insanı (yurttaş/vatandaş?!) yetiştirmekten geçer
Bu mantıktan hareketle, muhtarlıklar ele geçirilince ve kazanılınca uzun ve sıhhatli yaşaması için uyulması gereken minimum kurallar vardır. Bu kurallara uyulmadıkça muhtarlığın ömrü kısa olur. Önermelerin geçersizliğini kanıtlayınız.
İpucu;1

58.Ülkemizdeki dil, kültür, din, tarikat... Vb azınlığının toplumsal sorunları bu mantıktan (2011/56-57 nolu sorular) hareketle hakları iade edilirken korkulmamalı, bu değişimin bedelinde devletin gelecekte hayat bulması için halklarına güvenmesi şarttır. Halk istemezse zaten devlet yaşamaz. Sünni yaşatılan devletlerde efendileri yaşadıkça yaşar ve onlara dikte ettiği değişimle yaşattığı zamanda o devleti besi yeri olarak kullanır. Önermesinin eksiğini tamamlayınız. Alternatif çözümler önerin.
İpucu;bu dünyada bazı devletler sürekli anabolizma (biyolojik yapım) olarak, bazı devletler sürekli katabolizma (biyolojik yıkılımı) olarak, bazıları ise besi yeri olarak yaşarlar.Her üçü de de ifrat ve tefritten dolayı ömrünü kısaltır. Çünkü biri hızlı şişmanlıktan diğeri hızlı zayıflamaktan erken ölecektir. Besi yeri olarak kullanılanlarda efendisi/leri ile birlikte ölür.Yaratıkların ve sistemlerin ömrünün-dinamik hayat akışının uzun olması için içinde liyakatli katabolizma ve anabolizma olaylarını veya denkliklerini dinamik olarak içinde bulundurmaları gerekir.
Çıkarsayış/Çıkarsama!!Devletimizin birlik ve beraberliğinin/mizin mozaiğinin bilincindeki kürdünü, türkünü, lazını, çerkezini… Vb eğitim, öğretim ve yönetim sistemlerinde yeşertip kendini onların nesnel ve sanal bedeninde yaşatmalıdır. Başka kavimlerin içimizdeki hisseleri olan; yani bunun tersi mozaik her zaman olacağının da devletçe ve devleti isteyen halklarca bilincinde ve hukuki tedbirinde olunmalıdır.


61.Fosil Teknoloji Yönünde Gelişmiş Ülkelerin Bilim İnsanları;
A-Nelerin Bileni (Alimi)?
B-Nelerin Zalimi?
C-Nelerin Bilmezidirler (Cahili)?
D-Nelere Malzemedirler?
E-Nasıl İcabet Edilmelidir? Soru önermelerini eleştiriniz ve eksiklerini tamamlayınız.
İpucu;
A-Yapboz Fosil Teknolojisi ile doğal döngünün bileni olma yolunda çok yol kat etmişler ancak doğal döngüler ve toplumsal döngüleri yanlış-hor kullanmanın sonucu varılan çevre ve toplumsal sorunlar geri dönüşümsüz tufanları tetiklemek üzerdir. Çabuk toparlanmasalar kayıpları kesin gözüküyor.
-Zeki ve doğal (nefsi); nesnel ve sanal doğa-doğal doğa ötesinin kısmi bilenidirler(alimidirler).
B-Bu bilim bilginleri (bilim insanları?!) eksik farkındalıkları ve siyasilerin emeklerini kötüye kullanmaları nedeniyle doğal ve toplumsal döngülerin özgünlükleri-işleyişlerinin zalimlerine malzeme olmuşlardır.
C-Sanal akli ve meleği doğa ötesinin ve insan fıtratının bilmezidirler (cahilidirler).
D-Siyasilere, yaşayan eski krallık kalıntılarına, İmparatorluk kalıntılarına ve eski din ehline malzemedirler ve bunun farkında değillerdir.
E-Bilmezlere nasıl davranılması gerekiyorsa öyle icabet edilmeli. Bildikleriyle yararlı ilişkilerde bulunulmalı.
F-Bazı yönleri ile cahil evrensel insandırlar. Bilinçlenmesi halinde insanlığın geleceğine ümit ışığı yakmaya adaydırlar.


65.Fert,toplum, devlet… Vb, inanç sistemleri ile yaşantıları ve yaşadıklarını ilişkilendirerek yaşayamıyorsa ya da inancı ile yaşadıkları arasındaki ilişki kopuksa;
1-Ya inancı geçersiz
2-Ya inancının cahilidir
32-Ya inancının haindir
3-Ya hayatın cahilidir
4-Ya yaşadığı sistem onu inanç ve yaşantısı arasında kopuk ilişkili-bölücü düşünmeye zorluyor
5-Ya da başka nedenler vardır.
Farazi dünyada geçerli bir inanç sisteminin var olduğunu düşünün;bunun dışındakilerin hepsi geçersiz veya güdüktür. Laikliği hangi kriterlerle donatırsınız ki insanlar yaşantıları ve inancı arasında liyakatli ilişki kurabilsin?
İpucu;orta çağ engizisyonundaki geçersiz inanç sistemlerinde ve dini yöneticilerden işkence çekmiş insanların laikle yakasını kurtarmalarını düşünün.
Acı bir gerçek;inançlarınızla;biliminiz ve yaşantınız arasında hiçbir çelişki yok ama laiklikten dolayı siz geçerli olan inanç ve biliminizi derste ve yaşantıda ilişkilendirmeniz yasak? Diğer taraftan laikle geçersiz din ve inançlardan yakasını kurtarmış ve yaşantılarını daha rahat düzene koymuş halklar ve bilim bilginlerinin (bilim insanlarının!?) haklılık payını düşünün.Çözümler önerin.
Çıkarsayış;geçerli din, inanç ve yapısal (fıtratı), inançsal, kültürel, kişisel, özel, özgün ... Vb değer yargılarına karşı laikliğin icabetinin yetersizliğini, eksikliklerini ve cehaletini düşünün.

66.Bu günkü uygulamadaki gibi insanlar mı din ve devletin bir birine karışmaması ya da bölük-ayrı durması için her kes her an laikliğe bekçilik yapması gerekir. Sinerjitik (Kuvvetler ayrılığına dayalı Şer'i ve Hukuki Kurallara Uyumlu Liyakatli Birliktelik) laiklik yasalarıyla; dinin/lerin, devletin/lerin, ferdin, halkların… Vb birbirine uyumlu ve destekleyici hayat bulması, çalışması, koruması ve kötüye kullananlara engel olunması desteklenmelidir. Önermelerini ülkemiz koşulları ve sıkıntıları dikkate alınarak yapıcı eleştirniz.
İp ucu;Vahşi ve Doğal Laiklik ilgili; soru, sorun ve çözümlerini inceleyiniz