61.A-Kapalı ve açık bir alan baş örtülü
insan girmez!
Kapalı ve açık bir alan hangi
hallerdeki insanlar giremez?
Gerçekten bu koşulun gerekli olduğu
haller olabilir mi?
İpucu;Baş örtüsüne müdahale mucitleri ile ilişkilendirmeye
çalışın.
Baş örtü takmak abes yada yüz kızartıcı bir hal
olabilir mi?
B-İyi
insanların, istendiklerin ve gerekli haklarını korumak için kanunlar
vardır. Yoksa dinsel simge diyip baş örtülülere doğru empati
duyamayan insanımsı davranışları bilmeyenlerin bilenlerin hakkında anlamam cehaletinin
acısını akıllı baş örtülü insanlarımız çekmiştir. Yada
başörtülü samimi kızlarımız peygamber ocağına baş
örtülü gelin olarak gidemezler hilkat garibesi yargıyı düşünün.
Önermelerini gerekçeli ret ediniz veya
eksiğini tamamlayınız.
İpucu ve çıkarsama;ülkemizde ciddi bir
şekilde istenmedik sonuçlara yol açan cahil yönetici, yargıcı, eğitici…vb
insanların halkın ve çevresinin haline doğru empati duymayan bazı cahil
kişiliklerden oluşması cehaletin örnek abidesi olarak tarihe geçecektir.
Sonuç;kimler yargıç, halk vekili, eğitici…vb
olabileceğinin ciddi bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Bilmeyen
bilenin halinden anlamaz üstüne üstlük birde yönetici olması toplumsal
tufanın mayasını çalmaya benzer.
-Ör baş örtüsünün hakikatine doğru empati
duymadığı için, içine sindiremediğini itiraf eden dürüst ama din cahili
politikacılar yetiştirmek ve bu mantıkla bu tip insanları İslamiyet’e karşı
kullanmak deccallık ve kahpeliktir.
-Peygamber ocağında çalışanların eşleri baş örtülü
olamaz. Düşüncesinin cehaletini ve iftirasını düşünün. Siz baş
örtüyü siyasi simge olarak kullanılamaz öz deyişteki liyakatsizliği,
bilmezliği, cehaleti ve yargıyı anlamaya çalışın.
C.61.A)Bu koşulun gerekli olduğunu hiç sanmıyorum.Bu tamamen saçmalık, yüz kızartıcı ve bir türlü
anlam veremediğim bir olay.Anlayamıyorum dini İslam olan bir ülkede kişinin
dinine uygun giyinmesi anayasada hangi suça giriyor,bunun kime ne zararı
var.Bence bu kişinin özgürlüğüne yapılan büyük bir suç ve hakarettir.
B)Kanunlar sadece iyi insanlar için değil tüm insanlar
için geçerlidir.Fakat ne yazık ki ülkemizde bu
kanunlar ‘’işime hangisi gelirse’’ şeklinde uygulanmakta…Böyle olunca da
bilgide tam duyguda,empatide cahil insanların suçunu kişisel tercihi kapanmak
olanlar çekiyor. Zuhal YILDIZBAŞ
C.61 A)Kapalı
ve açık alana cahil insanlar girmemeli. Böyle bir şey asla olamaz çünkü bu bir
ayıp değildir.
B)Bu anlayış askeriyede ve devlet
yönetiminde laikliğin yanlış anlaşılması ve uygulanmasından dolayıdır. Bugün
bir kamu kuruluşuna açık giyinimli bir bayan,
ateisti, eşcinseli giriyorsa başörtülünün girmesinde de hiçbir sakınca yoktur. Gülistan DİKSİN
C.61. A)Başörtüsü takmak yüz kızartıcı bir
hal değildir. İstedikleri yerlere girmeleri serbest olmalıdır.
B)Başörtüsüne duyulan empatinin
değişmesi ve başörtüsünün simge haline gelmesini engellemek gerekir. İnancı tam
diye birini dışlamanın doğru olduğu nerde yazıyor? Hangi mantık bunu açıklar?
Kendi çıkarları için başörtüsünü kötü bir şey gibi göstermek kul hakkı yemektir.Şaban DOĞAN
C.61.A)İster kapalı alan olsun ister açık
alan olsun. Başörtülü insanlar her alana girebilirler. Nasıl ki,bir
alana hristiyanından tutun ateistine kadar
girebiliyorsa Müslüman insanda dininin gereği örtüyü takıp istediği
topluma girebilmelidir.
B) Allah’ın insanoğluna verdiği
fıtratı, liyakatsiz insanların bağnaz düşünceleriyle küçültülmesidir. Tülay KORKMAZ
C.61.A ) Başörtüsü yüz kızartıcı veya
utanılacak bir hal değildir. Bu yüzden başörtülü insanlar her ortama
girebilmelidir. Kapalı veya açık alana her şekil insana girebilmelidir. Çünkü
her insanın inanışı, düşüncesi kendine doğrudur ve seçme özgürlüğü ona aittir.
Aklı olan her insan zaten doğru olanı kendisi bulabilir işte bu yüzden seçme
özgürlüğü insana aitse istediği ortama girebilme özgürlüğü de ona ait olmalıdır.
B ) Bazı insanlardan anlamayan
yöneticilerin başa geçmesi birçok soruna yol açabilir. Örneğin; başörtülünün
hakkını savunamayan bir yönetici doğru yönetici değildir. Ya da kimi insanların
haklarını korumasını bilmeyen yöneticilerde doru yöneticiler değildir. Doğru
bir yöneticinin tüm insanların halinden anlaması gerekir. Kendi hakkını korur gibi
tüm insanların, tüm halkının hakkını koruması gerekir, yani bilmeyen bilenin
halinden anlamaz bu yüzden bilen birinin yönetici olmasa gerekir. Vildan
BAYKAR
C.61.A)Başörtülü insanların kapalı ve açık ortamlara girememeleri dine sempatiyle bakmayan insanların lehine
bir durumdur.İnsanların kafasındaki örtü çıkarılabilir
ama inancı değiştirilemez.
B)Başörtü yasağı insanların dinsel özgürlük alanına
giren bir durumdur.Madem ülkemizde özgürlük ve insan
hakları diye bir şey var o zaman insanların başörtüsüne takılıp özgürlüklerini
kısıtlamak hangi özgürlük anlayışına sığar. Şahver ERTUNÇ
C.61. A)kapalı ve açık bir alana aslında
insanların hayvani(nefsi) duygularını harekete geçirici giyinmiş insanlar
giremez. Başörtüsü insanlar için yüz kızartıcı veya abes bir hal olamaz. Tam
aksine açık saçık, ahlak dışı bir şekilde giyinmeleri yüz kızartıcı ve abes bir
durumdur.
B) Bir devletin yöneticisinin o devletin halkına doğru empati duyması gerekir. Eğer yöticiler ile halk arasında
doğru bir empati yoksa birtakım sorunlar ortaya çıkar.
Ülkemizde bu sorunlardan yaşanmaktadır. Birtakım insanları istediği gibi
giyinmeleri hoş karşılanmasına rağmen başörtüsüne karşı çıkılması çok
yanlıştır. Bu gibi sorunların oluşmaması için yöneticilerin her konuda iyi bir
şekilde yetiştirilmiş olması gerekmektedir. Hüseyin HASIRCI
C.61.A)Önemli olan başımızın üstündeki örtü
değildir. Önemli olan başımızın içindeki dürtüdür.İnsanlara
serbestlik verilmelidir.
B)Baş örtüsüne saygı göstermek gerekir ve
öncelikle başın içindeki örtüye dikkat etmek gerekir yani beyine. Figen ÜLKER
C61.A).Girebilir gerekli olan haller olabilir.
Eğer ortamda herkes açık giyimli ise başörtülünün girmesi uygun olmayabilir.
Üniversitelerde hem açık hem de kapalı giyimli bayanlar aynı çatı altında bir
eğitim kurumunda ders görebilirler farklı özel yerlerde duruma göre
değişebilir.
B).Başörtülü olunma kişiyi
diğerlerinden farklı kılmamalıdır. Eşitlikçi anlayış düşüncesi benimsenebilir.
İnsanlık hakları güvence altına alınmalıdır. Peygamber ocağına da girebilir kişinin
özgür düşüncesine saygı gösterilmeli ve ortam sınırlaması getirilmemelidir. Tahir İGİT
C.61. A)Kapalı ve açık bir alan başörtülü insan girmez! İfadesinin gerektirdiği
bir durum olamaz. Sonuçta başörtülü hal, bir ayıbın gerektirdiği bir durum
değildir. Ancak kapalı ve açık bir alana hangi hallerdeki insanlar giremez?
İfadesinin gerektirdiği durumlar vardır. Örneğin çok aşırı bir şekilde açık
giyinen bir kişi kapalı ya da açık olsun insanların olduğu her yere giremez
bana göre. Veya bir cenaze evine, Kuran’ı Kerim’in okunduğu bir yere saygıdan
dolayı girilmez çok açık bir kıyafet giyinmemesinden öte başörtülü bir şekilde
girmesi gerekir. Bu gibi haller olabilir.
B)Önermeleri
red edilemez. Sadece bu gibi insanlara (ki insan
demek doğru bir tabir değildir) denilecek hiçbir söz yoktur, cahil demek bu
kişileri binde bir ifade edemez belki de sözcüklerin kifayetsiz kaldığı nokta
bu olsa gerek. Esengül MELEN
C.61. A) Başı örtülü bir insanın kapalı yerlere girmesinin
engellenmesi açıkça o kişinin hak ve
özgürlüklerine gasp edilmiş olunmaktadır. Bu
yasağı koyan insanların açıkça din karşıtı oldukları
kanaatine vardım.
B) Yasa da
insanların hak ve özgürlüklerin korunmasından bahsedilir. Eğer başı örtülü bir
bayan
kapalı ya da açık bir alana giremiyorsa ve
buna da hükmen yasa engel çıkartıyorsa; bu yasanın benim
hayatımda hiçbir önemi kalmadığı kanaatine
varırım. Bu yasayı hazırlayan kişiler kendi cedlerini
ve
menfaatlerini düşünerek yaptıkları
anlaşılmaktadır. Dini İslam olan bu ülkede bu tip saçma sapan
kuralların olması çok üzücüdür. İsmail
TOPAL
C.61.A)Kapalı
ve açık bir alana başörtülü bir insanın girmesinden daha makul bir şey olamaz.
Çünkü hem dinimiz hem de güzel ahlak anlayışı bunu en güzel şekilde
ister. Kapalı alanda eşinin önünde başörtüsüz bulunabilir. Açık alanda ise
başörtülü halde bulunması dinimiz açısından daha güzel olur.
B)İslamiyeti gerici zihin anlayışı içerisinde gören
ve onu kabul etmek bu insan görünümlü yaratıklar sözde sözde başörtüsünü
simge olarak göstertip kadınlarımızın ahlakını bozmaya çalışmaktan başka bir
şey değildir. Bunu da yasallaştırarak kontrolü ellerinde bulundurmaya
çalışmışlardır. Oğur ABAY
C.61. A) Başörtüsü takıyor diye, belli
yerlere girememek zor bir durumdur ve yanlış bir uygulamadır. İnsanlar diledikleri
gibi giyinme özgürlüğüne sahip olduğuna göre, bu kişilerde istedikleri yere
başörtüsü ile girebilirler.
B) Bu yargı yanlıştır. İnsanlar sırf
başı kapalı diye okullara, devlet kurumlarına alınmıyor ve dışlanıyorlar. İşte
bu yüzden başörtülü insanlar çok fazla sıkıntı çekmektedir. Bu sıkıntılar
toplumu da etkilemekte ve başörtülüleri tanımayanlarda bir önyargı
oluşturmaktadır. İşte bu önyargı kaldırılmalıdır. Mehmet Rasim AKSUNGUR
C.61.A) Önemli olan insanın başının açık ya
da kapalı olması değil içindeki insanlığın tamamlanmış olup olmamasıdır. Bana
göre böyle alanlara kendini tamamlayamamış insanlar giremez. Nasıl ki 18
yaşından küçük bir gence bar ortamı uygun değilse tüm insanlar içinde girilmesi
uygun olmayan ortamlar olabilir.
B) Kanunlar sadece toplumsal yaşamı
düzenlemek için var olmalıdır. Din cahillerinin doğrularını kanun çerçevesinde
halka dayatmaya çalışmak Hak’ın mukaddes nizamına saygısızlıktır. Baş örtmek,
beyni ve düşünceleri her yöne kapatmak değildir. Asıl cehalet bunun öyle
olduğunu sanarak yasaklar getirenlerin yaptıklarıdır. Damla
TOPCU
C.61.Hayır düşünülemez. Gerekli bir hal
değildir. Abdullah MÜZENNET
C.61. A) Başörtüsü takmak abesliğe iştigal
bir davranış değil dinin gereğidir. Bu yüzdende bu insanların toplumdan
soyutlanmaya çalışılması son derece yanlış bir davranıştır.
B) Böyle yasakçı bir zihniyetten
kurtulabilmek için seçtiğimiz insanların halkın hassasiyet ve düşüncelerine
uygun kişiler olmasına dikkat etmeliyiz.Adil ERDOĞAN
C.61. A) Başörtüye karşı olan insanların dini
eksikliğinden veya Müslüman olmadığındandır.
B) Ülkemizdeki bu sorun çok ayıp ve
kınanması gereken bir konudur. Bunun tek sorumlusu yöneticiler ve onları seçen
halktır. Nihat ÇALKAN
C.61.A)Diğer
insanlar nasıl istedikleri gibi geliyorlarsa başörtüsü de siyasi bir simge
olarak görülmemeli, insanların inanç özgürlüğü kısıtlanmamalı, başörtüsü
kesinlikle yüz kızartıcı bir durum değil aksine inancımızla (İslam’la) paralel
bir durumdur.
B)Devletimizin üst kademelerinde olan
insanların kimler olunacağına iyi karar verilmelidir. Halkın yerine kendini
koyabilen başörtüyü anlamıyla bilen insanlar olmalıdır. Saime SAVDA
C.61.A)Başörtüsü; ister kamu ister
açık olan her alanda bulunabilir.Tamamen dini bir
gereklilik maksadıyla takılmaktadır.Hiçbir siyasi mesaj içermemektedir.
B)Ülkemizde başörtülü insanlar ikinci sınıf vatandaş konumunda ve
tüm kamu haklarından görev bağlamında kimi zaman tedavi ve adli durumlarda bu
hallerinden dolayı mağdur olmaktadırlar.Gelinen
noktada en büyük mağduriyet ise eğitim noktasında yaşanmaktadır.başörtülü
olarak üniversite okumak isteyen dindar insanlarımız büyük zorluklarla
karşılaşmakta kimi zaman ucube yöntemlerle çareler bulunmakta kimi zaman ise
eğitim hakkından mahrum olamaya kadar varabilmektedir. Fatih EKECİK
C.61).A.İslam bir devlet yönetiminde hiçbir
zaman siyah beyaz ırk ayrımı yapılamaz bütün insanlar eşittir kapalı bir alan
nasıl bir açık bir insan giriyorsa kapalı bir insan da girmelidir başörtülü
olmak hiçbir zaman günah değildir.
B).güçlü insanlar kendilerine göre yasa
yapar fakat bu insanlık için uygun bir şey değildir ancak cahil insanlar
kendilerine göre yasa çıkarır diğer insanları görmezler. Erdal İNCİ
C.61. A)Baş örtülü veya baş örtüsüz ne fark eder her
insan ahlakı değerleri çerçevesinde istediği gibi yaşayabilmelidir.
B)Baş örtüsü dinimizin bir gereğidir birisini baş
örtüsü takıyor diye eleştirmek abes ve gülünçtür.Emre ŞAHİN
C.61. A) Birçok farklı dil, din ve renklerin
barındığı yeryüzündeki uygar toplumlarda (bu farklılıklar önemsenmeksizin) rengârenk; din, düşünce ve irade beseleyen
insanların aynı çatı altında bulunması, aynı bahçede yetişen zararlı zararsız
bütün haldeki çiçek topluluklarına benzetilebilinir. Bu zararlılığın, kendi
renklerini ve dış güzelliğini örten fertlere mal edilmesi doğru değildir.
Kapalı ve açık alanlara o ortamdaki
sosyal veya nesnel iklimi bozmayacak her haldeki insan girebilir.
Başörtüsünün çıkarılması gerekli bir
hal varsa oda helalleriyle birlikte iken veya sıhhat amaçlı dini şartlara uygun
bir şekilde olabilir.
B) Bugün yasalar ve bürokrasi tarafından yaptırılan
siyasi yaptırımları ve reformları önce ki dönemlere göre değerlendirecek
olursak İslam dininin yaşanması kolaylığı adına ciddi ilerlemeler
kaydettiğimizi söyleyebiliriz. Ayrıca medeni bir toplum olarak açılma ve
kapanmayı herkesin kendi özgür iradesi olarak görebilir ve o şekilde
kabullenebiliriz. Bu durumda kapanmak isteyen kızlarımızın bir psikolojik baskı
altına girmeleri gerekmeyebilir. Emrah ÇUBUKÇU
C.61.A)Bütün insanoğlu insanlık değeri
taşımaktadır. İster baş örtülü ister baş örtüsüz bence
bu ayrım yapılmamalıdır.
B)Başörtüsü bir çıkar ve bir gelenek görenek sistemi
değildir. Dinin kuralıdır. Davut ARABİ
C.61 A)kapalı veya açık alanlara bana göre
kapalı olanlar girebilir kendi bedenine eziyet eden ve kendileri diğer
insanlardan farklı hisseden (yanlış batılılaşma) kişiler toplum tarafından dışlanmalıdır.
B) insanların bütün ihtiyaçları toplumun hak ve ödevlerini
anayasal güvenceye almışlar yani her insan özgürdür. İsterse başörtü takar
istemezse takmaz bu kendi özgür düşüncesine bırakılır. Ama yalnız günümüzde din
cahilleri olan insanlar ülkemizin bu şekilde başörtü takanlara ayrı yeten
farklı bir sembol takarak bunları sürekli kınarlar. Fikriye YAŞAR
C.61. A) Başı örtülü bir insanın kapalı
yerlere girmesinin engellenmesi açıkça o kişinin hak ve özgürlüklerine el
konulmuş kanaatindeyim.
B) Yasa da insanların hak ve
özgürlüklerin korunmasından bahsedilir. Eğer başı örtülü bir bayan kapalı ya da
açık bir alana giremiyorsa ve buna da hükmen yasa engel çıkartıyorsa; bu
yasanın benim hayatımda hiçbir önemi kalmadığı kanaatine varırım. Bu yasayı
hazırlayan kişiler kendi cedlerini ve menfaatlerini
düşünerek yaptıkları anlaşılmaktadır. Dini İslam olan bu ülkede bu tip saçma
sapan kuralların olması çok üzücüdür. Kadir GÖKPUNAR