Yarasaların Hayat
Döngülerindeki Algılama-Sonar Sitemlerini Keşfinin Darama Edilişinin Bilimsel
Hikayesi
Yarasalara
karanlıkta yollarını bulabiliyorlar. Yarasaların tuhaf şekli yüzyıllardır
tiksinmeden korkuya kadar çeşitli tepkilere yol açmıştır. İncil’de yarasalar
yenmesi yasak olan hayvanlar listesinde yer almıştır. Ortaçağda şeytan ve
karanlık melekleri yarasaların kanatları ile çizilmiştir. Günümüzde ise
vampirlerle ve yaşayan ölülerle eş anlamlıdır. Bazı yarasalar saatte 80 km hızla uçabilir. Havada bu şekilde hızlı ve
karmaşık hareketler yapmalarının gizemi henüz bilinmiyor. Kuşlardan çok daha
düşük hızlarda inanılmaz miktarda kaldırma kuvveti oluşturabiliyorlar. Kanatlarında
bunu sağlayan inanılmaz bir şey olduğu düşünülüyor. Bir diğer ilginç yönleri
ise kanatlarını asimetrik şekilde hareket ettirmeleriydi. Kanatlarındaki zarlar
hava geçirmiyor ve eklemleri kanatlarını kontrol ediyor. Kanatlarındaki
kemikler müthiş bir hafiflikte, yarasaların sadece eklemleri değil kemikleri de
hareketlidir. Bu hareketlilik sebebiyle vücutları için sürekli kalsiyum
minerali gereksinimi vardır. Yarasalar doğal olarak yeryüzünün çekiminden
kaçabilen tek memeli canlıdır. İnsanlar hep yarasaların geceleri yönlerini
nasıl bulduklarını merak etmiştir. Bu konuda İtalyan rahip çeşitli deneyler
yaparak bunu açıklamaya çalışmıştır. Önce gözlerini kör ettiği halde yarasanın
hiçbir engele çarpmadığını gören rahip sonra eleme yöntemiyle diğer duyuları
koparmıştır. Ancak bununla ilgi olmadığını görmüştür. Sonraki birçok
araştırmacı bu ve benzeri deneyler yapmış ve sonunda sır çözülmüştür. Prof. Griffin’in deneyleri ile yarasaların yüksek frekanslı
sesler çıkardıklarını bulmuş ve deneylerinde yarasaların ağızlarını akın
yönlendiricilerle kapamıştır. Bu durumda yarasalar engellere çarpmış, kulakları
da tıkandığında ise tamamen dengesiz kalıp yere düşüyorlardı. Bu durum
yarasaların ses ötesi sinyalleri yön bulmada kullandıklarını açıklıyordu.
Ağızlarında çok güçlü dalgalar yayınlıyorlardı. Bu dalgaların yankıları
ortamdan kulaklarına geliyordu ve bu şekilde çevreyi algılıyorlardı. Yani yankı
ile sonar sistemleri kullanarak görüyorlardı. Yarasalar insan saçından ince
cisimleri bile algılayabiliyor.
1- Yarasalar genel
olarak özellikleri nelerdir?
2- Yarasalar
üzerinde yapılan deneylerde ne anlaşılmaya çalışılmıştır?
3- Yarasaların
algılama – sonar sistemleri nasıl çalışıyor?
4- Yarasaların çok
büyük bir kaldırma kuvveti oluşturabilmesi neye bağlanıyor?