11.Yer yüzünde aynı türe ait vahşi hayvanların ör.aynı alandaki büyük kedi ailelerine ait farklı grupları vardır.

Her aslan grubu yaşam yerlerinin sınırlarını dışkılayarak belirler. Yaşam yeri için kapıştıkları an galip gelen sınırları belirler.

A-Yer yüzündeki devletleri kimler temsil eder ve sınırlarını nasıl belirler?

B-İnsanların zaferlerle-kayıplarla dolu sosyal tarihi ile hayvan gruplarının zaferlerle-kayıplarla dolu popülasyon tarihleri arasında bu gün ne farkı vardır?

C-Sizce bu fark nasıl olmalıdır?

D-En teknoloji ve ekonomik olarak gelişmiş(güzel ahlaken gelişmiş değil) ülkelerin bir insanın;çevre ile olan ilişki, üretim, tüketim…vb her şeyini terazinin bir kefesine koyun, diğer kefesine doğadaki herhangi bir varlığı koyun;hangisi var olan kainata daha çok zara veriyor?

E-Sizce İnsan bu halinden verimli konuma geçmesi için ne yapmalıdır?

İpucu;ülke sınırlarının kaldırılıp tek dünya ekonomisine dayalı eşit, liyakatli ve haklı paylaşım için çözüm önerin.

Allah her asır veya asırlarda kavimleri birbirine emanet etmek üzere; bazı kavimlere sosyal kışı, bazı kavimlere sosyal yazı…vb bazı kavimlere ölümü bazılarını da yeniden oluşturup hayat verir. Önemli olan her asırda nesline ve nefsine uzun hayat buldurtacak bereketli hudutlar içinde kendini amorti etmek ve kara geçirecek;zihinsel, nesnel, düşünsel, sanal..vb üreterek mahiyetindekilere ikram ederek yaşamaktır. Önermesinin liyakatsizliğini kanıtlayıcı yada eksiğini tamamlayıcı eleştiri yapınız.

 

C.11.A.Devletleri sınırlarında yaşayan toplum ve kavimler temsil eder. Sırları devletlerin her ne kadar sahip oldukları topraklar belirlese de ulusların yayılışı da belirler.

    B.Bir fark yoktur. Popülâsyonlarda hayatlarını devam ettirmek, neslini devam ettirmek için savaşmışlar insanlarda.

    C.Fark varsa onlarda tüm bireyler aynı özelliğe sahiptir insanlarda kişiden kişiye değişen bir karakter söz konusudur.

    D.İnsan zarar veriyor hayvanın verdiği zarar doğanın tampon gücü sınırlarındayken, insanın ki bu sınırda olmadığı için insan aç gözlü bir varlık olduğu için her zaman ihtiyacı olandan fazlasını alır ve doğaya telafisi olmayan zararlar verir.                                      

    E.Eğitilmeli doğaya karsı evrene karşı bilinçlendirilmeli. Müge TEKİN

 

C11.A.Yeryüzündeki devletlerin ekonomik ve teknolojik bakımından güçlü devletler temsil eder. Bu güçlü devletler kendi amaçları doğrultularında diğer devletlere hükmedip isteklerini yaptırıp ve sınırlarını çok rahat belirler. Kısacası hangi devletin borusu öterse sınırları ve koşulları o devlet belirler.

 

B.İnsanların zaferlerle ve kayıplarla dolu tarihleri her yüzyılda değişebilir. Çünkü her zaman bir devlet yıkılır yerine başka devletler kurulur. Örneğin Sovyet Rusçanın yıkılmasıyla beraber yerine birçok devletin kurulması. Ama hayvanlar arasındaki zaferler ve kayıplar hiç değişmez. Doğanın kanunu olarak güçlü olana zayıf olanı ezmiş ya da ortamdan uzaklaştırmıştır. Bu şekilde bu sürem devam eder. Örneğin aslan her zaman ceylandan daha güçlü ve acıktığında çok rahat yer veya ortamından çok rahat uzaklaştırır. Ama hiçbir zaman veya dönem de ceylan aslanı ortamından uzaklaştıramamış ve onu yiyememiştir.

 

C.Bence bu fark insanlar hayvan popülâsyonlarına müdahale etmedikçe hayvanlar kendi savaşlarını yaparak kendileri doğal olarak popülâsyonlarını korurlar. İnsanlar gibi gözü doymaz değillerdir. İnsanlar gözleri doymaz oldukları için tarihlerinden beri sürekli savaş halindedirler. Birçok kavim güçlerini birbirlerine ispatlamak için birbirlerini mahvedercesine savaşmışlardır.

 

D.Teknoloji bazında gelişmiş ülkeler doğada var olan her şeyi kendi ihtiyaçları doğrultusunda doğaya hükmederek zarar veriyorlar. Doğa kendini yenilemeye fırsat bulamadan müdahale edilerek şimdiki çevresel sorunlar ortaya çıkıyor. Örneğin: küresel ısınmalar sonucunda buzulların erimesi ve sera gazların ortaya çıkması. Vb. Ama hayvanlar doğanın kanununa göre kendilerini doğaya uydurmaya çalışıyorlar insanlar gibi doğayı kendilerine uydurmuyorlar. Hayvanlar doğada var olan her şeyi en iyi şekilde yaralanıp ve kendi nesillerini devam etmeye çalışıyorlar. Kısacası insanlar hayvanlara göre doğaya daha çok zarar veriyorlar.

 

E.İnsanlar bu halinden verimli konuma geçmesi için dinin ahlaki sorumluluklarını ve ahlaki boyutlarını göz önünde bulundurarak yaşamsı lazım..kısacası peygamber ahlaki çerçevesinde hem insanlara hem de doğaya yaklaşması lazım ki doğal sorunların ve çevresel sorunların ortaya çıkmasını önleyebilir ve verimli konuma getirebilir.Mehmet PARLAK

 

 

C11. A- Yeryüzündeki devletleri; ulus, asker, yönetim gibi olgular temsil eder. Aynı kültürel değerleri, aynı dili, aynı inancı aynı ulusu yaşayan insanlar kendi sınırlarını bu söylediklerimizle belirlerler.

 

        B- İnsanların sosyal tarihleri arzuları, hırsları, bencillikleri, zalimlikleri haklı mücadeleleriyle ortaya çıkmıştır. Hayvanların varlık tarihleri hayatta kalma mücadelesiyle oluşur.

 

        C- İnsanların sosyal tarihleri savaşlarla değil tanışmayla, kaynaşmayla, karşılıklı sevgi ve saygıyla oluşması gerekir.

 

        D- En teknoloji ve ekonomik olarak gelişmiş ülke zarar veriyor. Çünkü güzel ahlaken gelişmiş değildir.

 

        E- Güzel ahlak işletim sistemine sahip olup bilimi, teknolojiyi evrimi kendisinde doğru konumlandırmasıyla verimli hale gelir. Ömer ERDEMİR


C-11.  A. 
Yeryüzündeki devletleri güçlü olanlar belirler, kim güçlü ise sınırları o belirler ve onun denetiminde olur.

          B.  Hayvanların vahşi yaşam mücadeleleri eskisiyle aynı olarak devam ederken, insanlar daha vahşileşmiş, arkasına teknoloji alarak daha yıkıcı, daha yok edici bir hal almıştır.

          C.  İnsan düşünen bir varlık olduğu için hayvanlardan farklı olmalıdır. Bunun için hayvani düşüncelerden ziyade insancıl düşüne bilmelidir. Ahlaki ve vicdani sorumluluk alarak ve düşünerek hareket etmelidir.

          D.  Bence teknolojisi gelişmiş olan bir ülkenin insanı çok daha fazla zararlı olacaktır.

          E.   İnsan daha verimli hale geçmesi için çevreye karşı daha sorumluca davranmalı, örneğin ağaç dikmeli,  çevreye attığı zararlı maddeler kadar plastik vb… şeyler toplamalıdır. Fevzi  KAYA

 

C.11 A) Yeryüzündeki devletleri güçlü olan temsil eder. Sınırları kendi çıkarları ve yer altı zenginlikleri olan yerlere kadar çizerler.

        B) Hiçbir fark yoktur. Hayvanlar doğada nasıl güçlü olan güçsüzü eziyorsa insanlar içinde aynı durum geçerlidir.

        C) Allah (c.c.) canlı varlık için sunduğu ortamlar vardır. Her canlı kendi ortamında yaşamını sürdürmelidir, diğer canlı varlıkların haklarına tecavüz etmemelidir.

        D) Batıdaki bir insan ile (Amerika) , bizim ülkedeki bir eşeği karşılaştırdığımızda doğaya en çok zarar veren batılı insanlardır. Amerika’nın Hiroşima’ya attığı atom bombasının izleri halen devam etmektedir.

        E) Allah’a ve İslam dinine dönüp, Peygamber efendimizin ahlakıyla yaşadığımız sürece kainata ve canlıya hep faydamız olacaktır. Abdulbaki CAN

C.11. A) O devletin başkanı temsil eder, sınırları ise yapılan savaşlar belirler.

         B) İnsanlar ile hayvanlar arasındaki en belirgin fark zekânın varlığıdır. Zamanımızda savaşmaktan çok insanca davranıp ilk önce konuşularak bir şeyler halledilmeye çalışılıyor ikinci aşamada silahlar ortaya çıkıyor. Fakat hayvanların kayıpları bir tek kendi popülasyonlarından dolayı olmuyor büyük çoğunluğu başka popülasyonlar yok ediyor buda besin veya alan rekabeti sağlıyor.

              C) Zeka ve konuşabilme.

              D) İnsanların yapmış olduğu faaliyetler var olan kainata daha çok zarar verir.

              E) Doğayı sevmeli ve korumalıyız. Doğanın da bize bedenimiz gibi bir emanet olduğunu unutmamalıyız. Büşra AKAN

 

C.11- A-Bugün yeryüzündeki devletleri ekonomik çıkarlar ve ideolojiler temsil ediyor ve sınırları da onlar belirliyor. Tıpkı I.ve II. Dünya savaşlarından sonra olduğu gibi.  Osmanlı topraklarının nasıl paylaşıldığı ve Afrika kıtasının haritasının nasıl çizildiği ortada.

B-Bence en büyük fark hayvanlar yaşamak için mecburen bunu yaparken maalesef insanlar bütün bunları bencillik ego ve kardeşlik duygusundan yoksun olmalarından yapıyorlar

C-Bu fark insanların mümince yaşadıkları bir dünyada kardeşlik duygularını ön planda tutarak olmalı.

D-Tabi ki insan doğaya çok ama çok fazla zarar veriyor. Allah doğada bir ekolojik denge yaratmış ve bu denge içinde her şey gayet düzgün gidiyor. Fakat tüketim toplumunda insanın teknolojik müdahalesi dünyayı maalesef yok olmaya doğru götürüyor. Ozon tabakasının delinmesi, hava kirliliğinin artması gibi

E-İnsanın verimli hale geçmesinin yolu dünyada tam bir kardeşlik müessesinin tesis edilmesi ve teknolojinin tamamen insanların ve doğanın menfaatleri doğrultusunda kullanılmasından geçiyor Fatma ŞANVER

                                                                                                                   

 

 

C.11 A) O ülkede bulunan güç sahipleridir. Sınırlarını kendi güçleri oranında belirler.

        B) İnsanlığın sosyal tarihi, insanın kendine daha geniş bir alan yaratma hırsının sonucudur. Hayvanların yaşam tarihi ise hayvana enjekte edilen hayatta kalma güdüsünün sonucudur.

        C) Hayvanlarda güçlü olan kazanır ve lider olur. Ama insanlar için liyakatli olan başa geçmeli ve önde yürümelidir.

        D) Kâinattın doğal yapısını bozan en tehlikeli varlık insandır.

        E) İnsan üretim ve tüketim arasındaki hassas dengeyi sağlamalı ve doğaya hüküm etme arzusundan vazgeçmelidir. Mesut ÖZKOL

     

C.11 A.Yeryüzündeki devletleri büyük sermaye kuruluşları temsil eder. Sınırları da ekonomik güçleri miktarınca belirlerler.

          B. Hiçbir fark yoktur.

          C.Hayvanlar bilinçsiz varlıklardır. Düşünmezler. Geçmiş ve gelecek onlar için bir şey ifade etmez. Oysa insan düşünen bir varlıktır. İnsan bu düşüncesini kendi türünü daha ileri taşımak için kullanmalıdır.

          D.Teknolojik olarak gelişen daha çok zarar veriyor.

          E.İnsan şarj olmalıdır. Çünkü şarj edilmeyen bir telefon nasıl faaliyet göstermiyor ise bir insan da ilk önce güzel bilgi ve doktrinlerle kendini donatmalı ondan sonra eyleme geçmelidır. Suat MENTEŞE


C11.
    A-Devletleri (günümüzde) güç belirler, güçleri oranında sınırlar belirler.

B-Hayvanlar güçlerini gerektiği yerde gerektiği kadar (ihtiyaçları kadar) kullandıkları halde ve ihtiyaçları dahilinde kullandıkları halde insanlar bütün güçlerini diğer insanların haklarına tecavüz ederek doyumsuzca ve zorla elde ederek hodbince ele geçirmeye çalışmaktadırlar.

C-Hayvanları örnek alarak ve işin içine aklımızı da  koyarak. Biz aklımızı kullanarak orman kanunlarıyla değil insani kurallarla hareket etmeliyiz

D-Aklını kötüye kullanan insan içgüdüleriyle hareket eden herhangi bir hayvandan daha zararlıdır.

E-Fıtrata uygun hareket etmekle kurtulur.Havva SEVENCAN


C11-     A.
Yeryüzünde 3–4 devlet tüm dünyanın hâkimi durumunda ve tüm dünyayı tehdit eder durumdadır.

B- Bunlar diğer dünya devletlerini birbirine düşürmekte ve savaşların yaşanmasına neden olmaktadırlar.

C- Güçlü olan zayıfı vurmak değil, ona yardım elini uzatmalıdır.

D- Gelişmiş ülke daha çok zarar verir.

E- İnsan verimli hale gelmesi için doğanın doğal halini hesaba katarak doğaya minimum zarar gelecek şekilde işlerini yürütmelidir. Tahir BALZAR

C11.A.Yeryüzündeki devletleri ABD temsil eder. Sınırlarını belirleme bazında adımlar atıyormuş gibi görünür.mesela: ABD’nin ırak’a saldırması gibi…

       B.İnsanların zaferi kabul edeceği ama yenilgiyi kabul edemeyeceğini görmekteyiz ama hayvanlarda böyle bir durum yoktur. Mesela: bir aslanın bir ceylanı avlaması.

       C.Bence bu fark insanların insanlara zulüm etmemesi ama doğadaki canlıların serbest bırakılıp doğayı mahvetmeyeceğini düşünürsek ve doğaya hiçbir şekilde insanların  müdahale etmemesi gerekir.

        D.Tabi ki günümüzde insanlığın en büyük düşmanı batıdır ve batının bunda en çok zararı olmuştur .

       E.İnsanın en verimli konuma geçmesi için öncelikli olarak ahlakını değiştirip peygamber ahlaklı olmasına bağlıdır. Emrullah AKTAN

 

C11.a)Yeryüzündeki genel olarak halkın temsilcileri değil karanlık güçler temsil eder ve sınırları güce dayalıdır.                                                                                            

b)Hayvanların savaşı genelde beslenmek içindir ve bencilcedir.Savaşı kaybeden ölüme terk edilir,fakat insan guruplarının hayvandan farkı olmalıdır.Peygamber ahlakına sahip toplumlar son derece namuslu zaferler elde eder.Diğer düşünce sistemine sahip olanlar hayvanlardan daha zararlıdırlar.

c)Bence bu fark çok açık olmalı. İnsanların zaferleri cehaleti öldürmeli ve hak sahiplerine zarar vermemelidir.                                                                                           

 d)Tabi ki insanlar bir hayvandan daha çok kainata zarar verir.örneğin batının  yaptığı nükleer çalışmalar dünya ekolojisine zarar veriyor.

e)Bütün bu yatırımlar peygamber ahlakına sahip bilim adamlarının yeni nesle bilinç enjekte etmesiyle olur. Ahmet KORKMAZ

 

  C.11

A Devletleri uluslar belirler.Sınırları hakimiyetini ulaştırabildiği kadardır.

B:Hiç bir fark yoktur.Savaşlar alan kavgasıdır.Hükmetme ve hegemonya, kendi varlığını dayatma ve var olma telaşıdır.Galip olan hükmeder.Günümüz zihniyeti budur.

C:Herkesin kendi dilinde kültüründe barış ve eşitlik içinde yoksulluğun kalktığı huzur dolu insanların var olduğu bir düzen gelirse hayvanlarla fark ortaya çıkar.

D:Teknolojinin doğaya verdiği zarar gerçektir.Ancak güzel ahlaktan yoksun barbarların eline geçerse zarar katlanarak büyür.çünkü insanlar hırslıdır.daha çok kazanmak ister.Bunu ele geçirdiğinde zararlıdır.Hayvanlar ihtiyacı kadarını aldığından daha az zararlı bizlere göre.

E:Zihniyetinin kötülüğünü nefsinden arındırmalıdır.ALLAH 'IN emrettiği şekilde yasamalıdır.Kalbini temizlemeli.Güzel insanı örnek almalı.   Ahmet CİHAT ÖNDEK

 

C.11) A. Mazbatayı elinde bulunduranlar temsil eder ve günümüzde teknolojik gelişmeler için gerekli olan ham madde doğrultusunda belirlemeye çalışırlar.

B.  Bu gün düşünürsek arasında pek bir fark olmadığı göreceğiz havyamlar günümüzde de yaşamak için öldürürler oysaki insanların yaşamak için yaşatmaları gerekmekteyken insanlarında hayvanileşmesi aralarında farkın olmadığı göstermektedir.

C. Bu fark hayvanileşmenin yanında insancıl olmak ve peygamber kardeşliği ile mümkündür aksi takdirde hayvanlardan farkımız olmamaktadır yaşamak için yaşatmalıyız.

D. teknolojik gelişmeleri olan birey daha fazla zarar verir doğayı barbarca yok eden kişilerdir doğadaki herhangi bir varlık ise popülâsyonu gereğince tüketir.

E. Doğayı bilinçli bir şekilde kullanmalıdır bir ağaç kesiyorsa yerine iki üç tane fidan dikmesi gerekir ki doğa kuruna bilsin aksi takdirde yok olup gider. Metin BOR

                                                                                                                           

C.11.A.Yeryüzündeki devletleri tabi ki hayvanlarda olduğu gibi en güçlü olan  değil gücüyle birlikte  aklını, mantığını kıvrak zekasıyla birleştirebilen ve bu yolla girdiği her topluluk içerisinde bir yıldız gibi parlayan insanlar temsil eder. Sınırları ise adına sömürgeci denmese de dünya da ekonomiyi, teknolojiyi kısacası her zaman her konuda politik davranabilmeyi    her durumdan kendine bir pay çıkarabilmeyi bilen kapitalist devletler belirler.

      B. İnsanlık tarihinde  adı zafer olarak geçen başarılar kimilerine ekonomik sosyal bir takım avantajlar sağlamış  kaybeden taraf her zaman en ağır darbeyi almıştır. Şu an gerçekleşen savaşların telafisi imkansız zararla yol açtığı bilinmekte eskiden savaşların daha basit savaş aletleriyle yapıldığında kayıpların daha az olduğu  şu an kitle imha silahlarıyla yapılan savaşlar ile bir ırkı  savaş sırasında haritadan silebilmektedir. Ancak havyalarda savaş sadece dürtüsel bir  davranış olarak dışa vurulmakta bu davranış kısa süre içinde kaybolmaktadır.Zaten hayvanların zafer kazanmaları bölge belirleme üzerine olmakta bu herkesçe kabul edildikten sonra devam davranış kendiliğinden sönmektedir.

      C-Bu fark İnsanların ölmeden savaşarak değil de daha çok konuşarak  herkesin yararına olabilecek kararların alınması ve uluslar arası arena da örnek teşkil edilebilecek şekilde yapılmalı ve tüm dünya uluslarının örnek alınması sağlanmalıdır.

      D.Teknolojisi ve ekonomisi en çok gelişen ülkeler kainata diğer dünya ülkelerinden  daha çok zarar veririler.Çünkü insan nüfusu arttıkça gereksinimleri de artar.Gereksinim arttıkça teknoloji bu yönde kullanır.Ancak doğadaki madde döngüsü teknolojik gelişmelere paralel olarak görevini yerine getirmekte zorlanır.Daha sonra bu zorluk  geri dönüşümsüz bir yola girer  ve zamanla teknolojik gelişmeler insan hayatının ve doğasının ipini çekecektir.

    E.Yapılması gereken her şey toplumu sadece tüketici toplumu hainle getirmek yerine tüketirken yapmış olduğu tahribatın ne tür sonuçlar doğuracağını bildirmek tüketirken yeniden üretmek adına bir şeyler yapılmasına öncülük etmektir. Ali İhsan AYDINOĞLU

 

C11.A.Yeryüzündeki devletlerin ekonomik ve gelişmişlik bakımından güçlü ve kuvvetli devletler temsil eder. Bu devler kendi amaçları doğrultusunda diğer devletlere isteklerini yaptırıp, sınırlarını çok rahat belirlemişlerdir.

B.insanlık tarihi zafer ve kayıplar dolu tarihleri her asır değişebilir. Çünkü her zaman bir devlet yıkılır yerine başka devletler kurulur. Örneğin Sovyet yıkılmasıyla beraber yerine birçok devletin kurulması. Doğanın kanunu olarak güçlü olana zayıf olanı ezmiş ya da ortamdan uzaklaştırmıştır. Ve kendi sınırlarını belirlermiş olurlar                                                                                                                                                                                               

 

C.Bu fark ırkçı ve rekabetçilikten çok birbirini anlama birbirini kollama zayıfın ezilmediği kuvvetlinin de şımarmadığı şekilde olmalıdır.                                                                                                                                                                                                                            

 

D.Teknoloji bazında gelişmiş ülkeler doğada var olan her şeyi kendi ihtiyaçları doğrultusunda doğaya hükmederek zarar veriyorlar. Doğanın dengesini biz insanlar bozarak ve müdahale ederek çevresel sorunları meydana getirmiş oluruz.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           

 

E.İnsanların bu halinden verimli ve çevresini anlayacak hale gelebilmesinin ön koşulu peygamber ahlaklı insanların çoğalması ile mümkün olur peygamber ahlaki çerçevesinde hem insanlara hem de doğaya yaklaşması lazım ki doğal sorunların ve çevresel sorunların ortaya çıkmasını önleyebilir ve verimli konuma getirebilir. Abdurrahim DOLAŞMAZ